28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
14 ŞUBA T 1989 CUMHÜRIYET/15 Avrupaçizgiromanı "çevre"konusundagösterdiğihassasiyeti "insan" konusunda göstermiyor 1 ıırkıye yı çız, 1 urku çızıktır AVRUPA ÇİZGİ ROMANINDA TÜRK İMAJI HADİ ULUENGİN 3 «Mardı2aoul İOh OumzejoursdejacjuirıoossotrTKS a Islanbul Ernbâequement pour Samum sur lun des bateau* de la compagnıe A&adtmz Seferı quı dessert chaqut semaıne la cote turque » de la mer Noıre "uçuncu dunyacılıgın" bazı behrtılennı gör' mek mumkundur Fakat, Turklerın yuceîtı1 mesı gıbı bır şey de soz konusu değıldır Kötuler de Turklerdendır Ceppı, herhangı bır sı yası yaklaşımdan bağımsız olarak, mınübus şoforunun yan o'uruşunu otelın resepsıyo nunda, kahvede, lokantada mevcut olan bayrağı, gazetenın Gumuşhane depremmı haber verış manşetını, memelerı açık kadın posterı nı objektif olarak saptamış tarafsız gözlem cıdır Onun ı v m de, Ceppi'nin tespıt ettıklerı belırlı bır gerçeğın aynasıdır "Karakulak'ın Dogusunda**da yukanda sözunu ettığımız çızgı romanlann bazısında mevcut olan Doğu egzotızmıne rastlanmaz İstanbul bu çızgı romanda, >azar Juan Goytisolo'nun şehrı tanımlarken kullandığı New York benzetmesıne uygun olarak "enerji fazlası olan şehır"dır Avrupa çızgı romanının en buyuk ustası Herge'nın yarattığı "Tenten"de ıse, Turk ve Turkıye mevcut değıldır Ancak havalı bırer ulke olan ve Yugoslavya, Arnavutluk >a da Bulgarıstan gıbı eskı Osmanlı Balkan eyalet lennı vağrıştıran Sıldavya ve Bordurva, "Ottokar'ın Asası" ve "Turnesol Olayı" matera larında mekâıu oluştururlar Bu ulkeler dağ lık, guzel manzarah, Balkan gıvsılı, yarı Mus luman varı Hınstı>andırlar ve bırbırlerı ara sında buyuk rekabet mevcuttur Herg^nın bu rada, Balkan savaşları ertesınde bolge devlet lerı arasında meydana gelen çekışme ve savaş lara atıfta bulunduğu duşunulebılır Belçıkalı ustanın Turk kehmesını kullandığı ve Turklerden soz ettığı tek Tenten macerası, Sıldavva da geçen "Ottokar'ın Asası"dır Bu rada Sıldavya'yı tanıtma broşuru kullanılarak ulke tanhıne ılışkın bılgı \erılırken şu ıfade kullanılmaktadır "6 vuzjılda Slavlar larafından ışgal edılen ulke, 10 vuzvıkla Turkler tarafından fethedıldı. 112Tde, bır Slav aşıreünın reısı olan Hveghı, gonullu bırhklenyle daglardan ındı ve tecnt durumdakı Turk kovlerım ele geçırdı Dırenenlen kaüettı Sıldavya'nın Turk başkentı Zılehorum vakınlanndakı Moltus mevkıınde, Turk ordusu ıle Hveghı taraftarları arasında buyuk bır savaş oldu Çok uzun zarnandan ben hareketsız kalmasından dolayı gevşeven, yeleneksız şeflerın m yonelemedığı Turk ordusu uzun sure davanamadı ve buvuk bır duzensızlık ıçınde kaçtı" Herge'nın bu açıklamasında, zaman îçınde o>nak \e çok çağrışımh da olsa, behrh tarıhı referanslar vardır H\eghı, Arnavutluk mıllı kahraman\ tskender Bej, \a da Sırp Romen veya Macar fecxiallennden bıns1 olabılır Ha yalı Zılehorum savaşı ıse, fonetık olarak Turk çe bır kelımedır ve Osmanlı tmparatorluğu ıle Balkan halkları arasında gerçekleşmış çeşıtlı çatışmalardan bırını andırmaktadır Çoğu zaman "gencüıkle" suçlanmış olan Herge, yukarıdakı Sıldavya tarıhınde, 1930 1940 "muhafazakâr kuşağının" Turkıye ve Hamal, "Turk gibi kuvvetli" ve şehir... Gerek "Karakulak'ın Doğusunda"da, gerekse, "Şark'ın Kapisı", "Teletofon'un Esran" "Nataşa On uçuncu Ha\an", "Turk Topıı" ve "Yunanlı Jeromba" gıbı gunumuz Turk şehrının, ozellıkle de tstanbul'un göruntulendığı çızgı romanlarda, muhakkak devreye gı ren ımajlar, sırtında çok ağır yuk taşıyan hamallardan oluşmaktadılar Soz konusu olgu, çok uzun zamandır Turkıye hakkında yazı1mış kıtap ve rehber broşurlerınde, Türk şehrını mekân olarak kullanmış filrn ve dokumanterlerde de vardır Bu Batılı ve Batı çızgı romancının ınsan gucunun bır taşıt aracına donuşturulmesıne yabancı olduğunu, hıç olmazsa yadrgavarak behrtmek gereğını duyduğunu ortava koyan bır tespntır Ceppi'nin "Karakulak'ın Doğusunda" adlı albümünde 70'li yılların ortasından bir îstanbul (Karakoy) görünîusü: "2 ağustos sah, saat 10. On beş gündiir tstanbuVdayız. Samsun'a gitmek üzere, her hafta 'Karadeniz SeferVne çıkan gemilerden birine biniyoruz." ^Giordino'nun "Şark'ın Kapısında" adlı albümünde Sultanahmet Camisi hemen hıç tarklı olmadığım ve çoğu zaman, Turklerın "haçlı zıhımetı" olarak tanımladı ğı yaklaşımla paralellık taşıdığını ortava kov maktadır Konumuz olan çızgı romanlarda sureklı olarak ışlenen ya da çağrıştırılan ıkı ana te ma ıse, Turklerın ujgarhk ve barbarhkla olan ılışkılerıdır Bu ılışkıde, hıç şuphesız ıkıncısı ağır basar Turkler Doğu da da Batı'da me denıyet duşmaıııdırlar ve mevcut uygarlıkları yıkan barbar durumurvdadırlar "Barbarlık " kelımesmın son tahlılde "kendınden olmayam" ıfade etmesıne rağmen, yaru bır Çınlı ıçın bır Avrupalının, bır Turk ıçın de bır Batılının barbar olabılmesı soz konusu> ken, ınceledığımız çızgı romanlarda, bu ızafıyet va hıç yoktur va da çok gerı planda kalır Turk, valnız Batılının bakış açısından barbar olarak >ansır Dola>ısıyla da edıne ceğı şekıl de bu doğrultuda olacaktır "Dalmaçvalılar Kralı" gerçekçılık ekolune uygun olarak çızılmesıne ve burada macera 19 yuz yıl sonlannda geçmesıne rağmen, Turk askerler, kılık ve kıyafet olarak, Hun savaşçılar gıbı tasvır edılmışlerdır Avnı şe>, sıyası ıçerıklı dığer butun albumlerde de çağnştınlır Bu bağlamda Doğu Avrupalı annelerın çocukla nnı korkutmak ıçın söyledıklerı "Turk geli>or" ımgelemı, çızgı romanda çok barız bır bıçımde yaşamaktadır "Barbar Turk"un, Batılı anlamda kendıne ozgu bır uygarhğı mevcut değıldır Varsa da, ılkeldır "O var olanlan >ok etmek ve yağmalamakla yasar.""Corentın Kumlar Prensı" nde, Doğu da, Hınt, tran ve Arap medenıyet len mevcuttur ve Turkler fetıhlerle bunları >er le bır ederler Avnı şey, Bızans, Balkanlar ve Anadolu ıçın de geçerlıdır Son tahlılde bır goçebe olan Turk, yerleşık uygarlıkların vemınlı duşmanıdır Ancak Batı çızgı romanındakı Turk ımajında, Turklenn medenıyetten tamamen soyut landığı da soylenemez Eğer varsa Turk uy garlığı, esas olarak bır "devlet ve askerlık medenıvetı" ya da "medenıvetsızhğı" uzerı ne kurulmuştur "Vasco Bızanslı Kız" ve "Gecenın NobetçılerT'nde tasvır edılen Ka> serı ve Turk Moğol beylıklen, çok önemh, modern ve gelışmış bır devlet mekanızmasına sahıptuleı "Kızıl Sakal Halıç'e Baskın" da, Turkler, Saros Körfezı'nden lstanbul'a derhal mesaj aktaran optık. bır haberleşme ağı na sahıptırler "Kopekler Adası"nda "Şan Paşa"da, "Pen"da, "Semerkand'ın Altunı t v ı " nde tasvır edılen Osmanlı Imparatorluğu çu rumuş olmasına rağmen önemh bır sıvası ve Avrupa çizgi romanlarında Türkiye'deki sokaklar, evler, trafik, taşıtlar, kahveler, lokanta ve oteller objektif bir görüntüleme çerçevesinde yansıtılmıştır. Çizgi roman yaratıcılarımn Türkiye'ye gittikleri, kroki ve fotoğraflar aldıkları, önemli bir dokümantasyon çalışması yaptıkları anlaşılmaktadır. Turkler konusundakı vaklaşırruna paralel ola rak, oldukça "objektrvıst" bır tasvır yapmakta ve kendısını herhangı bır taraf olarak görmemektedır Aynı albumun yırmıncı savfasında da, usta az kullandığı bır yonteme basvurrnuş ve tam sa> fa olarak Zılehorum Savaşı'tun res mını çızmıştır Tasvır eskı Iran ve Turk mın yaturlen orneğı uzerıne şekıllendınlmış ve Slav askerlenrun Turk ordusunu yenılgı>e uğratması gostenlmıştır Buradakı Turk ımajlarında kesmlıkle herhangı bır "bevaz adamcı" vaklaşım mevcut değıldır Gerçekçi çevre: Bu durum çocuklar ıçın varatılmış, Willy Vandersteen'ın "Turk Topu" albümünde tamamen karıkaturıze edılır < ° çızgı romanın tek Turk kahramanın,, her şey ıçın para ıstemeve hazır ve sırtında bır araba yuku eşya ta şıyan hamal oluşturur Soz konusu çızgı ro man, bu olgudan >ola çıkarak, Batılılann guçlu ınsanları tammlamak ıçın kullandıklan, "Turk gıbı kuvvetli" benzetmesıne yer venr Belkı gerçekten de, "Turk gıbi kuvvetli" sö askerı guçtur Devlet ve ordu, temel kurum başlar ve ulkenın onemlı bır bolumunu kate zu, askerı ustunluk donemlennın yanı sıra, ları oluştururlaı Zaten albumlerde söz konusu derek İran sınırındakı Gurbulak kapısında son Turk hamallarının sırtlarında taşıdıkları yu olan Turk fıgurlerının onemlı bır bolumunu bulur Buyuk bır ıhtımalle Nepal volcusu "Be kun Batıhları ha>rete duşurmuş olmasından askerı ımajlar oluşturur Fakat bu konuda da, at generatıon"dan olan Ceppı nın Turkıve'yı da ka>naklanmaktadır Turklenn fazla bır başan gostermesı soz ko ı>ı bıldığı ve uzun sure kaldığı ük bakışta göze Çızgı romanlarda ışlenen Turk şehn leması nusu değıldır "Kopekler Adası" ya da "Şan çarpar Dekoı hatasız fıgurler objektıftır Paşa"da olduğu gıbı, Turklenn asken hukmu, Kopru kalabalığı Sultanahmet ın ara sokak ıse genel olarak mekânda gerçeğı >ansıtmak sa>ı ve sılah ustunluğu uzerıne kuruludur ları, karadenız'de vapur volculuğu, Samsun tadır Bu, çok eskı ve dokumantasvon hata "Dalmacyalılar Kralı"nda ıse, gaddarlıktan Karakulak Anadolu pevzajları tren sahnelen larının fazla olduğu "Bekasın Turkler başka hıçbır yeteneklen olmavan Turkler v ok dıvaloglardakı doğru Turkçeler Ceppi'nin Arasında" ıçın geçerlı değıldır "Halıç'e Baskotu askerlerdır "Halıç'e Baskın"da da, as mukemmelı>etçı çalışmasını ortava koymak kın"da çızılen 17 18 vuzvıl tstanbul'u da bekerı zekâdan yoksundurlar tadır "Karakulak'ın Doğusunda" çızgı ro lırlı bır fantezı taşır Dığerlerınde, sokaklar, caddeler, evler trafik, taşıtlar kahve lokan Turkler ıçın Batılı anlamda bır uygarhğın manı, gunumuz Turkıve'sını vansıtan bır baş ta \e oteller, objektif bır goruntuleme çerçeolabıleceğını çağrıştıran tek ıstısnayı, Hugo vapıttır Bu, bır fotograt nesnelhğı tasıyan ka vesınde vansıtılmıştır Çızgı roTian yaratıcıPratt'ın Mevlevı felsefesıne yaklaşımı oluştu reler ıçın olduğu kadar ınsanlara vaklaşım açı lannın Tukı>e've gittikleri krokı ve fotoğrafrur Gılles Chaıllet'nın "Gecenın Nobetcılen" sından da boyledır nde, kendısınden sadaka ıstenen bır Turk "Karakulak'ın Dogusunda'Ma pek v,ok Moğol subayına, "Vuzunu şe>tan gorsunt Dı Turk kışılık olmasına rağmen, bunlar olum lencıler bu ulkenın yarası'" dedırtmesı de, bır lu ya da olumsuz kahramanlar degıldırler \a TUiküo agzından oldukva ılgınç bır mesaj da her ttcısıdırler Ceppı kuşaŞının felsefesıvenr ne uvgun olarak, tarafsızdır Bakar ve tespıt Turk kovunun Al Yeni gerçekçilik ve Turk imajı... eder Ancak entnkada, bırbır kım\a fabrıkası manlann mulkıyetındekı Ceppi'nin yazdığı ve resımledığı "Karaku tarafından zehırlenmesıne karşı, kahraman lak'ın Doğusunda" albümu, çızgı romanda Stefan seferber olur Karakulak'ta Stefana kı "yenı gerçekçılık" ekolunun en mukemmel vardım eden Turk ıse, Fransız maden ocakla orneklerınden bınsını teşkıl eder Olay, 1970 rında çalışırken kolunu kavbetmış \e Turkı ortalarının Turkıye'sınde, Galata Koprusu'nde ve've gerı gönderılmıştır Bu >ak!aşımda 'Hiunanizmden mahrum'Türkler Turkıye ve Turklere ılışkın çızgı romanlann önemh bır bölumunde ortava çıkan bır olgu da, genel olarak bu tur kurgularda sık sık gelıştırılen ">erel kahraman" tıpıne, ıkı ıstısna dışında, Turkler ıçın kesınlıkle rastlanmamasıdır Buna karşılık, sozunu ettığımız çızgı roman senaryolannda, hemen hıçbır olumlu Turk kahramanın devreve gırmemesıne rağmen "bevaz adam" olmavan dığer mılletlerden ınsanlar pozıtıf tıplemeler arasında ver alırlar Ustelık pek çok yerde de, "bevaz adamlar", "bevaz adam" olmayan mılletlerden kahramanlarla bırlıkte Turklere karşı mucadele ederler Hugo Pratt'ın "Habeşıler"ınde ve Paul Cuvelıer'ın "Kumlar Prensı"nde, bu kahranıanlar Araptır "Dalmaçyalılar Kralı"nda Hındu kız Taranna'dır "Halıç'e Baskın"da olumlu kahraman Baba, zencıdır Bu jaklaşımları uv ayrı çerçevede tahlıl etmek mumkundur Bırınusı, her halukârda, dığer "beya* adam" olma>anlar, Turklerden daha ıvıdırler \e herhangı bır seçımde onları tercıh etmek gerekır Ikıncısı, hıçbır zaman Batı somurgesı o'mamış olan Turklerle "beyaz adamlar" arasında Batı somurgesı olmuş olan halklar arasında kurulan turden bır "dıvalog" gelışmemıştır Burada belkı, Istanbul'dakı Fransız elçısı Paul Rvcaut'nun I668'de sovledığı "Bır Turk, bır Hınstıvan ıle gerçek doslluk kurmava muktedır değıldır" sozu venıden gundeme gelmektedır Yanı, eskı somurge halkları daha 1yı tanıvan Batılı çızgı roman jaratıcıları, kendılerını daha uzak buldukları Turklere oranla eskı somurge ahalısını olumlu bıçımde tıplemeyı tercıh etmektedırler Uçuncu bır noktada ıse eskı somurgeu durumundakı Batılı vizgı roman varatıcılannın şımdı "gunah çıkarttıgı" duşunulebılır Somurge ahalısınden olumlu kahramanlar >aratarak, bır geçmışle hesaplaşma soz konusu olabılır Bu "Bekasın Turkler Arasında'Ma vansıtılan, "kotu \rap, nıspeten ı\ı Turk" ımajıvla velışmektedır \e son vetmış vılda Avrupada meydana gelen "soraurgecılık" >aklaşımındakı değışımı de ortava çıkarmaktadır Yıne bu son bağlamda venı vizgı romancıların, 19 ve 20 \uz>ıl Avrupa sosyalıstlerının duşundugu gıbı, Batı somurgecıhğımn Doğu'>a behrlı bır uvgarlık ve humanızm goturduğu, ancak Turklenn bundan mahrum kaldığı hıpotezı uzerınde durdukları da tahmın edılebılır neresi ve muhatap kim olursa olsun, Turkler her halukârda diğer milletlere zulmeden barbar konumundadırlar. Tahakkümünü zorbalık ve talan politikası üzerine kurmuştur. Kesinlikle hoşgörüden yoksundur. Çok kötü askerdir. Askeri zekâdan yoksundur. Türk, Doğu'da da Batı'da da medeniyete karşıdır. Hayali insan: Coğrafya Tarih anlayışı ve Turk... Gerek Ermenı sorunu konusunda, gerek Pratt'ın 'Habeşıler"ınde de gorulduğu gıbı, Batı çızgı romanındakı Turk temasının esas olarak Batı merkezu bır tarıh anlayışı uzerı ne ınşa edıldığım soylemek mumkundur Turk, Orta As>adan gelen, fetheden ve yıkan barbardır Musluman olmasından dolavı, kâ fir Hırıstıyanlara karşı sa\aşır ve uygarhkları >ok eder Tahakkumunu zorbalık \e talan polıtıkası uzerıne kurmuştur Kesınlıkle hoşgoruden yoksundur Bu genel gorunum, coğrafi konum olarak Batı'da, Franz'ın çızdığı \e 19 vuzyılda Gu ney Arnavutluk'ta geçen "Lester Cockney Dalmacyalılar Kralı" ıçın olduğu kadar, mer kezde Istanbul'u dekor olarak kullanan Charlıer Lorg'un "Kızıl Sakal'ın Maceralan Halıç'e Baskın" Selçuklu ve ılk Osmanlı done mı Anadolusunu ışleyen Güiet Chaıllel'nın "Vasco Bızanslı Kız" ve "Gecenın Nobetçılen" ve Doğu'da da Paul Cuvelıer'ın "Corentın ve Kunüar Kralı" albumlerı ıçın ge çerlıdır \anı coğrafya neresı \e muhatap kım olursa olsun, Turkler her halukârda dığer mıl letlere zulmeden barbar konumundadırlar Ba tı'da olduğu gıbı Doğu'da da uygarlıklan yık mak doğrultusunda hukum surerler "Kumlar Prensı"nde, kahraman Corentın, Turklere karşı Arapların safındadır ve onla rın bağımsızlık savaşını destekler Butun Turk ler bırer vahşet semboludurler "Dalmaçyalılar Kralı"nda, Lester Cockne>, bolgeve huk meden ve ahalı>ı zorbahkla haraca bağlavan Osmanlı paşasına karşı, Yunanlı çocuk asker lerle bırlıkte mucadele eder Kızıl Sakal "Halıç'e BaskırTda. Turk korsanlann padışah ha remıne hedı>e etmek ıçın kaçırdıkları A\us turyalı prensesı kurtarır \e Osmanlı hukum dannı rehın alır "Bızanslı Kız" ve "Gecenın Nobetçılen"nde, yaklaşım çok daha objek tıf olmasına rağmen, Turkler, özel olarak da Anadolu'yu ışgal altında bulunduran Moğol Turklerı yıne de vahşet ve zorbalık uzerıne hu kum surmektedırler Butun bu orneklemeler, Batı v'zgı roma nında Turklere ılışkın tarıh anlavışının, Batı'nın benmerkezcı tarıh anlayışından hemen ' 'Kopekler A dası "nda ' 'Ermenı kasabı" Bınbaşı Ferıd sınırlenıyor ve "S«m alçak pıs fare, şımdı sana " dıyerek sılahma davranıyor. A LAU&B lar aldıkları, hı v olmazsa da onemlı bır dokumantasvon valı^ması vaptıklan anlaşılmak tadır Bu dokümantasyon çalışmasının en mukemmel orneklerı, Gıardıno'nun "Şark'ın Kapısı" ve Ceppi'nin "Karakulak'ın Doğusu" albumlerıdır Sonuneusunda Anadolu şehır ve kasabalan da olağanustu bır varpıcılıkla çı zılmışlerdır "Nalasa On Uçuncu Havan"de, \\althen ve Tıllıeux, "Marcınelle ekolu"nun kankaturel desenlennı kullanmış olmalanna rağmen, yerlı vapım Desoto kamyonetı, takayı, kuşadası mekânlanm tam olarak saptamışlardır Yıne ayru şeküde, hemen hemen butun çu gı romanlarda kullanılan Turkçe başlık ve tabelalar da, doğru ve anlamlarına uygun bı çımde vazılmışlardır Bu "gerçek ımajı tespıt etme" çabası, 15 >uzyıldan berı Turkıye'>ı \e Turklerı ıncele meK ve tanımak ıradesım gostermı; olan Batı'nın, çızgı roman konusunda da a\nı du yarhlıgı surdurduğunu ortaya ko>ran bır olgu dur Yanı kendı değerler suzgecınden geçıre rek vorumladığı varsavılsa bıle, Batı çızgı ro manındakı Turkıve avnı zamanda onemlı bır gerçeğın de goruntusudur Şehır mekanının kullaruldığı karelere sık sık gelen dığer bır vansıma ıse Turk bayrağı fonudur Bu, olavın Turkıve'de gectığı ızlerumını okuvm.u\a vansıtmak kavgısından da ötede bır olgudur \e genel olarak ulkede mevcut objektif bavrak çokluğunun Batılı gozlemcının dıkkdtını ı,ektığını ıfade eder Turkıve mekanının kullanıldığı çızgı romanlarda pek ı,ok fazla rastlanan dığer ımajlar da, asker \e unıforma goruntulendır Bun lar, tanhsel surev içındekı değışımlennde, "Bekasın Turkler Arasında" ve "Teletafon'un. Ermenılen kırbaclayarak valıye yol acan Turk as Esran" hariı, çok gerçekçi biçimde tasvır edılkerten (Kopekler Adası / Vıdal Clae s 27)veteh mışlerdır Bu sonunı.usunda, Turk polıslerıdıt altında yardımcılarına ıtaat etmelennı em reden Turk buyukier ı ustte valı (Kopekler Adası nın unıtorması, 1930'lu yılların Balkan ulke / s 42) altta padışah (Halıc e Baskın / Charlıer lerınde gıulenlerı ve So\>eı subavlarınınkını andırmaktadır kurgunun sıyası bır komplo Ji|e Lorg s 26) dan da soz ettığı goz onune alınırsa, "Teletafon'un Esrarı"nın çızerı Jan Vervoort'un, Turkı\e'\ı belırlı bır totahtarızm ıle ozdeşle^ tırdığı, en azından Batı demokrasılennden tarklı olduğunu vurguladığı duşunulebılır Zaten her halukârda pek çok vızgı romanda, sureklı olarak asker ve unıforma ımajları tek rarlanmaktadır Bunların senaryolar gereğı kullanıldığı doğruvsa da, esas belırleyıu özellık, Batı çızgı romanının, Turk ımajını as ker ve unıtoıma ıle vok yakın gorduğuJur Lmtormd son tahlılde, şıddet barbarlık \e "asken medenıvet" unsurlarını tamamla>iı.ı bır ogedır \e Batı'nın Turk ımajına tanhsel \aklaşımı ıçındekı yerı buvuktur \ ıne avnı şekılde, bu vizgı roman karelerryle, Turkı>e'de mevLut unıtormalı ınsan sausının Batı'va oranla 1a/la \t \aJııuatKi olduğu u pn vJı\ıı , SİKKlk \
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear