28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET/14 ÂT Komisyonu'mın raporuna tepkiler Şorumlu hükümet ANKARA (Cumhııriyet Bürosu) SHP Genel Başkanı Erdal tnönii, AT'ye tam üyelik için yapılan başvuruya verilen yanıtın olumsuz olduğunu, bunda hükümetin büyük sorumluluğu bulunduğunu söyledi. Inönü, "görülüyor ki hiikümetin butün öviinmelerine rağmen Türk ekonomisinin vardığı yer AT'nin üçte biri düzeyindedir" dedi. Raporda beürtilen gerekçelerin a>Tica yonım gerektirdiğinı söyleyen Inönü, öncelikle Topluluğun kendi içinde bir bütUnleşme sürecinde olduğunun belirtildiğini ve bu sürecin 1993 yılında bitece|inin kaydedildiğini bildirerek, şöyle konuştu: "Bu gerekçe iki yıMır soyleniyor. Kendi içlerinde ekonomik, sosyal, siyasal bütunleşme içindeler. 'Bu arada yeni bir üye aJamayız' diyorlar. Bu gerekçenin anlaşüır bir Urafı var. Ancak, kendi içlerine ail bu gerekçeyi söyledikten sonra, Türkiye'nin bugünkü ekonomik ve siyasal yapısı üzerinde eleştiriler öne süriiyoriar. Bunlar arasında ekonorainin bugünku durumu var. Göriiyoruz ki, hiikümetin bütün övünmelerine rağmen Türk ekonomisinin bugün vardığı yeri AT'nin genel düzeyinden 3'te 1 geride göriıyorlar." Inönü, raporda enflasyon için ciddi önlemler alınmadığırun, nüfusun hızla arttığının, sosyal güvenlik düzeyinin çok eksik olduğunun, işsizliğin fazla olduğunun ileri sürüldüğünü bildirerek, eksiklikler karşısında AT'ye üyelik için müzakerelerin şimdi başlayamayacağının kaydedildiğini ifade etti. Inönü, AT Komisyonu'nun "Türkiye'nin siyasal yapısında, sendikal haklarda. insan haklan ve azınlıklara saygı konulannda eksiklikleri bulunduğunu, aynca AT uyelerinden bir tanesi ile Kıbns ve başka konuiarda anlaşmazlıkiar bulunmasının da gözardı edilemeyecegi" görüşlerine yer verildiğini söyledi. Bütün bunlann ayrı ayrı üzerinde durulması gerektiğini kaydeden Inönü, bu sorunlann bir kısmının hükümetin beceriksizliğinden ve hatalarından kaynaklandığını öne sürdü. Inönü, "Demokrasi acısından eksiklikler, bugünkü iktidann kusunından başka bir şey değil. Bugünkü iktidar insan haklanna, sendikal haklara saygının tam bulunduğu bir ülke görünümünü kolaylıkla verebilirdi. Bunu hâlâ yapmamış olmalarının işte böyle bir başvuruda karşımıza olumsuz gerekçe olarak çıkanldığını göriiyoruz" dedi. Raporda, azınlık haklanna saygı duyulmadığı yolunda haksız bir gerekçe öne sürüldüğünü kaydeden fnönü, "İşte burada fırsat vermiş oldu, hiikümetin sendikal haklara, insan haklanna saygı göstermeyen davranısı azınlık haklanna saygı yok diye aslı olmayan bir gerekçeyi de böyle resmi bir belgede karsımıza çıkarıyor" dedi. Inönü, AT raporunda üyelerden biriyle Kıbns konusu ve başka konuiarda anlaşmazlıkiar olduğunun gözardı edilemeyecegi yolundaki görüşü "bir skandal" olarak nitelendirdi. Inönü, şunlan kaydetti: "Bunu söylemeleri AT'nin bile daha önceki anlaşmalanna nasıl saygı göstermediginin bir örnegi, komşusuz Yunanistan AT'a üye olurken bu üyeliğin daha sonra Türkiye'nin üyelik için başvunısunda aleyhine bir noktayı gündeme getiremeyeceği bize güvence olarak söylenmişti. Şimdi diyorlar ki, 'Yunanistan'la aranızdaki anlaşmazlığı gözardı edemeyiz'. Bu anlaşmazlıklan ortadan kaldırmadan başvurunuza olumlu cevap veremiyonız da diyemiyorlar. Bunu yapmaya haklan yoktur. tki ülke arasındaki sonınlar bu iki ülkenin sorunudur. tki ülke anlaşıriar, bunlan çozerler. Anlaşmazlıkiar çozülmedi diye bu ulkelerden birisinin AT üyeligi karysına engel çıkarmak, ATnin daha önce bize vermiş oldugu guvenceye sıgmaz." HABERLER 19 ARALIK 1989 INÖNÜ Is CEVRELERI İ " B T \7 (Jak KamhiJ AT raporu ile • * ^ » Ugili başın bildirisinin bazı muğlak noktaları var ama en müium kısmı Türkiye'nin tam üyeüğe ehil olduğunun teyît edjlmesidir. AT, Türkiye'ye b*ı konuda çoktan yeşil ışık yakmıştı, şimdi raporda üyeliğin er geç gerçekleşeceği teyit ediliyor. Hak ve hürriyetlerin bayraktarüğını yapan toptulnk, Türkiye'nin tam üyeligi konusunda aldığı yükümlülüğü yerüıe getiraaek zorundadır. Türkiye'nin sorunlannın çözümü ancak tam üyelikle söz konusu olabilir. Topluluk, Yunanistan ve lspanya'nın da hemen hemen aynı olan sorunîarının çözümünü ortakhk anlaşması iie değil tam üyeiikle sağladığına görc Türkiye'ye de aynısıra yapmak zorunda. (Refik Baydur) Raporun •Türkiye'nin topluluğa tam üye olabileceğine değinmesi olumlu bir yön. Olumsuz tarafı, üyeliği Kıbns barajına bağiaması. Yunanisian'm etkisi oJan bu kararın Medis görüşmesinde kalkacağma inanıyorum. Ekonomide belirtilen skınolar gerçek, ancak bunlar tam üyeiikle çözülecek konulardır. PoHtik sorunlar içinde Ermeni meselesinin öne alınması üzücü bir husus. Ülkderin çoğuniuğunca kabui göreceğini sanmıyorum. Raporun bütünü değerlendirildiğinde Türkiye'nin aleyhine olmadığını düşünüyorum. (Yahm Erez) ATKoraisyonu'nun Türkiye'nin tam üyeiik başvurusu konusunda hazırladığı raporda tam üyeliğimizi kabul etmevece|ini esasen biliyorduk. Tam üyeliğimizin 1993 başından önce gerçekleîmesinin bekknmemesine karşın, müzakere sürecinin başlatüacağ) ve bu tarihte tam üyelik statüsünün kazamlacağ; timit edilmekteydi. Komisyon raporunda tam üvelik müzakerelerinin 1993'terı önce açıiamayacağımn Ijelirtilmesi, raporu Türkiye açısından ATye katılmasının 2000 yılına doğru kaydınlmış oiduğunım ifadesi kıhyor. Komis>onu'nun Türkiye için kullandiğı eügjbl (uygun) kelimesini anahtar kelime olduğtı düşüncesiyle komisyon görüşünü temelde olumlu olarak değerlendıriyoruz. Eligibl sözcüğü aynca 1963'te ünzaianan Ankara Ortakhk Antlaşması'nın ruhuna uygun olarak Türkiye'nin topiuluğa tam üyehğinin teyidi aniamına da gelmsktedir. Ancak, ülkemiz ekonomik ve politik durumu ile iigili bazı değerlendirmelerinin hakh nedenlere dayanmadığı kanısındayız. Zira, bunlar hem AT geçiş ddneminde giderilebilecek meselekrdir hem de önümüzdeki iki örnek Portekiz ve Yunanistan benzer sorunlannı üye oimadan degil, üye oiduktan sonra topluluk içinde çözmüşlerdir. Genel olarak, Komisyon raporu konseye olumlu ısık tutuyor. Özeliikle eligibl sözcüpnden (uygun) cesaret alarak. konseyin bu rapora göre Türkiye? nin tam Üyeliği ile ügili kısa vadeli bir takvim kararı almastnı temenni ediyoruz. Esasen, komisyonun ülkemiz konusunda daha fazla anlayışlı olmasını beklerdik. Konseyin kararı ile bu son pürüzlerin de halledileceğini unıit ediyoruz. (Feyyaz Berker) Komisyo%^nliği karar bizim için n u n sürpriz olmadı. Yaptığımız görüşmelerde tam üyelik Börilşmelerinm 1993'ten evvel başlamasının beklenmediğı izknimini almıştık. Ama tabii gönlümuzde yatan, müzakerelerin bir an önce başlayarak I993'te tam üyeliğin gündeme şelmesiydi. AT, Türkiye'ye 1963 yüında tam üyelik içîn söz verdi. Raporda da Türkiye'nin bu müktesep hakkının AT tarafından benim&erıdiği açıkça görülüyor. 1993'ıen sonra üye olunabilmesi için Türkiye'nin haztrhklanm tamamlayacağı bir süresi bulunuyor. Bize çahşmak düşüyor. fr Kapı kapanmadı J. opluluk, Türkiye'nin ekonomik ve siyasi fotoğrafım çekmiştir.Olumlu ve olumsuz yönleri, eksiklikleri belirtmiştir. Bizim de zamana ihtiyacımız var.' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AT ile ilişkiler konseyden de normal süresi içinde geçecektir. Bu koden sorumlu Devlet Bakanı AIi Bozer, AT komisyo nuda temaslanmız olacaktır" dedi. nunun Türkiye'nin üyelik başvurusuna ilişkin rapoBozer, rapordaki ekonomik değerlendirmeye ilişkin runun "Türkiye'nin arzulanna tam anlamıyla cevap soru üzerine şunları söyledi: vermediğini" söyledi. Ancak AT'nin Türkiye'ye ka"Topluluk, Türkiye'nin ekonomik ve siyasi fotoğpılan kapatmadığını kaydetti. Raporda Türkiye ile top rafım çekmiştir. Olumlu ve olumsuz yönleri, eksiklikluluk arasında üyelik müzakerelerinin başlamasına iliş leri belirtmiştir. Biz hiçbir zaman topluluğun ekonokin bir tarihten söz edilmemesinden duyduğu hayal kı mik normlanna hazır olduğumuzu iddia etmedik. Binklığını gizlemeyen Bozer, "Türk kamuoyu, topluluk zim de zamana ihtiyacımız var." tan haklı olarak daha ileri ve daha olumlu bir adıra Komisyonun Türk ekonomisindeki olumlu gelişmebeklemektedir" dedi. Buna rağmen, komisyonun lere de işaret ettiğini anımsatan Bozer, bunu göz ardı Türkiye'nin tam üyeüğe "ehil bir aday" olduğunu tes ederek eleştirileri ön plana çıkarmak suretiyle, "Topcil ettiğini kaydeden Bozer, şündilik AT Konseyi'nden, luluk, Türkiye ile müzakereleri askıya aldı" şeklinde Türkiye'nin tam üyeliği konusundaki siyasi iradesini iddialara yer vermenin "haksızhk olacağım" vurdaha somut bir şekilde sergilemesini beklediğini vur guladı. guladı. Bozer, raporda kişisel ve bölgesel farklüıklar, gayriBozer, raporun açıklanmasının ardından düzenle safî milli hasılanın bölüşümü ve enflasyon konulanndiği basın toplantısında soruları yanıtlarken, topluluk da olumsuz görüşler olduğunu, sosyal ve siyasal alanile Türkiye arasında kurulu siyasi mekanizmalann bu larda bazı önlemler alınmasırun gerekliliğine dikkat çelunduğunu anımsattı ve "Topluluk bu raporla bu raekildiğini ifade etti. kanizmalan işletmek konusunda bir anlamda taahhüt Raporda, Kıbns konusunun da yer aldığmı kaydealtına girmiştir. Konseyden ve Avrupa Pariamentosu' den Bozer, bu konuda, Türkiye'nin görüşlerinin belli ndan geçecek belge, topluluk için bir angajman ön olduğunu ve sorunun iki toplum arasında çözülebilegörmüş ise, hukuki ve ahlaki açıdan Türkiye'ye karşı ceğini ifade ederek, "AT, bu konuda taraf olamaz. bir taahhüdünü içermektedir. İnanıyonım ki rapor. Kıbns isi AT Komisyonu'nu aşar" dedi. BöZER H.ükümetin bütün övünmelerine rağmen Türk ekonomisinin vardığı yer AT'nin üçte biri düzeyindedir.' 'Hayır' denmedi Radyosu yorumcusu: Askeri rejimlerle yönetildikleri dönemlerde, Yunanistan, îspanya ve Portekiz'e sırtmı dönmüş bir Avrupa'nın 'son 30 yılda üç askeri müdahale geçirmiş Türkiye'yi' üyeliğe nasıl kabul edebileceğini düşünemiyorum. ederal Almanya Dışişleri Müsteşarı: Türkiye'nin tam üyeliğe başvurma hakkı olduğu hukuken kanıtlandı. Haber Merkezi lngiliz BBC Radyosu, Avrupa Itlerin olmayacağının, siyasi partilerie sendikalaruı buKomisyonu'nun "Türk aydınlannın kabul etraekten gün olduğundan daha özgür olarak hareket nefret ettikleri gibi Üpik bir Üçüncü Dünya ülkesi" edebileceklerinin" bir güvencesi olarak gördükleri göolarak nitelediği Türkiye'yi üzmemek amacıyla tam rüşünü savundu. tngiliz yorumcu, "Hiç kimse Türkleri üzmek üyelik başvurusuna kesin "hayır" cevabı vermediğini savundu. istemiyor" derken, komisyonun Türkiye'ye "1993*e BBC Radyosu'nda yayımlanan AT Komisyonu'nun kadar hiçbir şey yapamajız, o zaman geün konuşahm" dün yaptığı açıklamayla iigili yorumda, Avrupalıla rnesajını verdiğini bildirdi. "Muhtemelen bekiiyor olsalar bile", bu sonucun rın kafasında bugün Türkiye denince, "1968'de Viyana'nın kapılannı zoriayan, Ermeni soylunmı ve Ge Türkiye için üzücu olduğunu kaydeden BBC yorumceyansı Ekspresi göriıntülerini akla getiren Türkler" cusu, yine de "kaderlerini Avrupa'da gören" Türkleimajı olduğu ileri sürüldü. rin, bu sonuçtan yılacağa benzemediklerini hatırlattı. Yorumu yayımlayan Roger Hardy, "Kahire'den iki saatlik uçuştan sonra Istanbul'un yağmurda parlayan Bonn'un tepkisi kırmızı damlannı göriince, kendisini evine dönmüş gibi Federal ALman>a Dışişleri Bakanlıgı Müsteşarı hissettiğini" söylemesine karşın, askeri rejimlerle yö Andreas Von Stecho», "Türkiye'nin tam üyeliğe başnetildikleri dönemlerde, Yunanistan, tspanya ve Por vurma hakkı olduğu hukuken kanıtlandı" dedi. Türktekiz'e sırtıru dönmüş bir Avrupa'nın "Son 30 yılda iye'nin tanı üyelik başvurusunu desteklediğini belirüç askeri müdahale geçirmiş Türkiye'yi" üyeliğe na ten Stechow, "Türkiye için Um üyelikten başka bir sıl kabul edebileceğini düşünemediğini söyledi. ara fonnülün söz konusu olmadığını biliyoruz" diye Hardy yorumunda, Türklerin "Batıya olan sadık konuştu. Federal Almanya Dışişleri Bakanhği sozcüsü ise " Ş B bağlıuklannın ve son yıllarda serbest piyasa ekonomisi kurma yolunda attıklan adımlann ödülü olarak" hak anda aynnblan değerlendiriyonız. Bizden, bu yüın soettiklerine inandıklan AT üyeliğini, "Askeri müdaha nuna kadar herhangi bir yonım beklemeyin" dedi. DlSDÜNYA DEMİREL ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel, AT raporunu değerlendirirken, Türkiye'nin böyle bir tavırla karşılaşmasının baş sorumlusunun, başvuruyu acelecilikle yapan hükümet olduğunu kaydederek "Hükümet olmak öyle her kapıyı çalmak degil, burnunun ucunu görebilmektir" dedi. Demirel, düzenlediği basın toplantısında AT raporunda "Topluluğun sadece iç sorunları nedeniyle değil, Türkiye'nin hukuk duzeni, ekonomik sorunlan gibi nedenlerie de tam üyelik göriişmelerine 1993 yılına kadar başlanamayacağının ortaya çıklığını" beiirtü. "Hükümetin, 1987 yıhnda üyelik başvurusu yaparken Türkiye'nin 1993 yılına kadar topluluğa alınmayacağım, hatta göruşmelerin bile başlamayacağıru düşünmemiş olması lazım" diyen Demirel, "Türkiye'nin böyle bir muameleye tabi tutulmasının baş müsebbibinin bu müracaatı yapan hükümet olduğunu" söyledi. Hükümetin bu başvuruyu Türkiye'yi AT'ye üye yapmak için değil, iç politikada ben yaptım diye övünmek için yaptığını kaydeden DYP lideri, şöyle konuştu: "Türkiye bu hükümetin sayesinde kapıyı çalmış ve eşikte kalmıştır. 1993'ten sonra belki müzakere eder Bu iş de fos çıktı ler. 10 sene ya da 20 sene mi sonra Türkiye'nin ATye üyeliği söz konusu olur, işte bu hazin bir tablodur. Hükümel, Türkiye'yi küçük düşürrnüştiir." Türkiye'nin bu olaydan ötürü alınganlığa kapılıp AT ülkelerine karşı bir husumete meydan verecek tartışmalara girmemesi gerektiğini anlatan Demirel, "Türkiye'nin bu olaya neden olan hususlan ortadan kaldınp bu ülkelere karannızı yeniden gözden geçirin diyebilmesi gerekir. Türkiye bunu diyemiyorsa, bunun sorumlusu da bugünkü hukümettir. Çağ atladık övünmeleri fos çıkmıştır. Şimdi yüzünüze çarpıyorlar. Ne kadar dış itibariı olduğumuz bir defa daha ortaya çıktı. Bundan sonra yapüacak iş, kendimizi aldatmaktan vazgeçip gerçek demokrasiyi, kalkınmayı ve refahı sağlayacak tedbirleri almaktır. Ama bu hükümetle bunlan yapmak mümkün degildir" dedi. Demirel, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Şu olay dünyanın başka bir yerinde olsa hükümet ertesi gün düşer. Ama bir vurdumduymazlık sühıp gidiyor. Bulgaristan olayından sonra bunu da sineye çeksinler, bakalım ne olacak? Ben hükümeti istifaya cağırmıyonım, duymazlar zaten. Onlan kendi vicdanlan istifaya çagırmalı." AT Komisyonu raporunun ozeti Türk ekonomisi AT'nin üçte biri düzeyinde' kümetine komisyona sunduğu yardımın nitelıği dolayısıyla teşekkürlerimi sunmak istiyorum. Komisyon ile Türk Hükümeti arasında böylesine sıkı bir işbirliği olmasa bu denli zor bir görevi gerçekleştirebilmemiz mümkün olamazdı. ve Para Birliklerine giden yol üzerinde gelişmeler sağlanmasına yönelik olması icap etmesi gerekmektedır. Vardığımız sonuç Topluluğun 1993 senesinden evvel üyelik müzakerelerinin açılmasına müsait bir durumda olmayacağı istikametindedir. 3 Yukarıda size arzettiğim düşünceler ve bunlann gerisinde yatan nedenler bize aynı zamanda gerek yüzey ve gerekse 1985'de 50 milyon ve 2000'de 70 railyon dolayındaki nüfusu ile nüfus bakımından büyük bir ülke olan Türkiye'nin ekonomik ve sosyal durumu konusunda derinleştirilmiş bir etüde yöneltmiştir. 8C1İ yıllarda Türkiye yüksek bir ekonomik büyüme gerçekleştirmiştir. thracatı büyük bir sıçrama yapmış ve önemli ölçüde çeşitlenmiştir. Bazı endüstri sektörlerinde ülkenin ekonomik düzeyi Topluluğunkilere yaklaşmış bulunmaktadır. Bununla beraber Türk ekonomisinin gelişmiş olduğu düzey Topluluk ortalamasımn ancak 1/3 civannda olduğu gibi bölgeler ve kişiler arasında da büyük dengesizlikler vardır. Hızlı büyumeye ve strüktürel politikalara rağmen işsizlik olayı hâlâ yüksektir ve artışı konusundaki beklentiler, demografisi içinde ele alındığında düşündürücü niteliktedir. Sos^ koruma düzeyi zayıf olduğuı gibi Topluluk içerisindekilerden de oldukça uzaktır. Enflasyon ciddi bir sonın olmaya devam etmektedir. Bu önemli yapısal dengesizlikler bütünü, gerek tanm gerekse endüstri alanlarında genel mülahazalarla birlikte ele alındığında Komisyon'un bu aşamada müzakerelere başlanabileceği konusunda bir karara varmasına engel olmuştur. 4 " Komisyon aynca Turkiye'deki politik durumu da irdelemiştir. Ülkenin 1980 askeri müdahalesinden bu yana yeni bir Anayasamn kabulü çerçevesinde sağlanan gelişmelere rağmen Komisyon başta sendikal haklar, tnsan haklan, azınlıklara saygı alanlarında daha gelişmelere açık alanlar bulunduğu kamsındadır. Bunlara ilaveten Komisyon, Türkiye ile bir üye ülke arasındaki ihtilafın ve Kıbns sorununun olumsuz etkilerini gözardı ederaemekte ve bu konuda Avrupa Konseyi'nin Strasbourg'da vardığı sonuçlara atıfta bulunmaktadır. Birinci aşamada ortakhk sözleşmesinde öngörüldüğü veçhile gümrük büiiğinin gerçekleştirilmesi ön planda gelmektedir. Bu da Türk ekonomik mevzuatının tedrici bir şekilde Topluluk mevzuatına uyumlandınlmasım gerektirecektir. Komisyon bundan başka Türkiye ile mali ve endüstriyel alanlarda olduğu gibi faydalı görulebilecek diğer alanlarda da daha yoğun bir işbirliğine girilmesini önermektedir. Son . 5 " Yukanda belirtilen bütün bu sebeplerle olarak da Türkiye ve Topluluk arasındaki poKomisyon, Üyeliğin genişletilmesi müzakere litik ilişkilerin derinleştirilmesi gereği vurgulerinin açılmasını önerememektedir. lanmaktadır. 1963 Ankara Sözleşmesi uyannca, TürkiBu konuda önerilen tedbirlerin bir bütüye buna rağmen Topluluğun üyeleri arasına nü her iki tarafa da ilişkilerini derinleştirme girme ehliyetine haiz addedilmekte ve tarafve Ankara Sözleşmesi mudbince karşılıklı balar karşılıklı olarak ortakhk ilişkilerini derinğımlılıklarım güçlendirme olanağını vereleştirmekte müşterek bir ilgi göraıektedirler. cektir. Bu sebeple Komisyon mütalaasını, Türkiye Mütalaasını Konsey'e sunarken Komisyon ile işbirliğini önümüzdeki yıllarda güçlendirme konusundaki niyetini teyit ederek bitirmek Parlamento'nun da bu görüşlere katılacağını ummaktadtr!' istemektedir. BRL'KSEL (Cumhuriyet) Avrupa Topluluğu Komisyonu yetkilisi tspanyol Abel Matutes, dünkü basın toplantısında Türkiyet nin üyelik başvurusu konusunda komisyon raporunu açıklarken aşağıdaki konuşmayı yaptı: "Bayanlar, Baylar, 2 " Komisyon önce Türkiye'nin üyelik müracaatım genel bir perspektif içerisinde, ya1 • Komisyon bu sabah Konsey'in kendisini bir yandan Topluluğun iç evrimi çerçevesi ne ilettiği ve Türkiye'nin AET Antlaşması'dahilinde ve diğer yandan da büyük bir denın 237. maddesi gereğince yapmış olduğu ğişim süreci içinde olan Avrupa boyutunda üyelik talebi ile iigili başvurusunu incelemiş ele almıştır. Topluluk içinde çok büyük bir ve sonucu derhal Konsey'e iletmiştir. ümit yaratmış olan Tek Senet aynı zamanda Bildiğiniz gibi 14 Nisan 1987 tarihinde yoğun bir normatif faaliyete de neden olmuş Türkiye Konsey'in masası üzerine Topluluğa ve yepyeni siyasi perspektifler getirmiştir. kabul talebini koymuş bulunuyordu ve 27 Ni Bunlar arasmda özeliikle 1993 perspekîifinin san tarihinde de Konsey bu mütalaayı hazır yol açtığı büyük yapısal değişim sürecinin iş dünyasında ortaya koyduğu olgulara da delama görevini Komisyona iletti. Komisyon diğer üyelik taleplerinde de ol ğinmek gerekir. Hali hazırda çabalanmız Topluluğun önduğu gibi servislerarası bir çalışma grubu kurarak Türkiye'ye enformasyon misyonlan dü celikli amaçlarırun, >ani Tek Senet'in tam olazenlemiştir. Konu ile iigili olarak Türk Hü rak gerçekleştirilmesine ve Avrupa Ekonomik VEFAT 18.12.1989 günü kaybettik. Cenazesi 19.12.1989 günü (bugün) Aksaray Muratpaşa Camii'nde kılınacak öğle namazından sonra Yeni Topkapı Mezarhğı'na defnedilecektir. Acımız sonsuzdur. SULIAN İNCE KÖSEOĞLU'nu AİLESİ Cammız annemiz BAŞSAĞUĞI Fotoğraf ser\risi çalışanlarından, sevgili arkadaşımız ERDOĞAN KÖSEOĞLL'nun biricik annesi AKAT SEYAHAT VE TURİZM A.Ş. S İ Z İ N HAVA Y O L U N U Z SORUNLARIN YÜKÜNÜTEK BAŞINIZA. TAŞIMAYIN! Konu5ma\j haşbdıgınızda hcr şc\ si/r üatu faridı görünecck. Ki>iM.I Mirunlannı/. V>x.uklannızın vc aileni7in vırunlan ivın 141 W 0 3 > r 152 (H .Wıkn ramkvu alahilin,ıni7 lıhjkj (Sıkoki.k Umnaıunlık McTUa. Ahnk r HUITI\LI (JKI Orcıkhr Ap \O2 I(M. Ku. > l> l l . ^ ı İMjnhul 18.12.1989 tarihinde kaybettik. Arkadaşımıza ve yakınlarma başsağlığı diler, acılannı paylaşırız. SUITAN İNCE KÖSEOĞLU'nu VEFAT Partimizin Bakırköy Belediye Meclis üyesi, Değerli Sosyal Demokrat CUMHURİYET GAZETESİ ÇALIŞANLARI VEFAT B.Köy Belediye Meclis üyesi can dostum, arkadaşım, akrabam, TUR AVRUPA HAVA YOLLARI İLE AVRUPA'DA YILBAŞITATİÜNİZE EMNİYET, İYİ SERVİS, UYGUN FİYAFLA UÇMANIZISAĞLAR. GidişGeiiş Her Salı ve Cuma 280. DM. GÜNDÜZİSTANBUL DÜSSELDORF İSTANBUL Merkez Rezervasyon 7e/: 14118 99, 132 59 93 Cumhuriyet Cad. SibelApt. No: 101/1 ElmadağİSTANBUL ve Nezih Turizm Tel: 141 6510 (4 Hat) MEHMET NESİH ÖZMEN'İ yitirdik. Ailesine ve tüm dostlanna başsağlığı dilerim. MEHMET NESİH ÖZMEN'i kaybetmenin üzüntüsü içindeyiz. Yakmlanna ve tüm partililere başsağlığı dileriz. SHP BAKIRKÖY tLÇE YÖNETTM KURULU ADINA İBRAHtM YENER Not: Cenaze 19.12.1989 (Bugün) ikindi namazını müteakip B. Evler Yayla Camii'nden kaldırılacaktır. K.Çekmece Belediye Bşk. Yrd. A. VAHİT DÛRMAZ Kadlköy: 336 02 79336 02 06 Erenköy: 359 30 68363 77 86 Maltepe: 352 24 21 KtRALIK DAıRE Gümüşsuyu'nda, Japon Konsolosluğu arkasmda. (Konut ya da işyeri olabilir.) Tel: 149 88 55 SURUCU KURSU • » • • •• KUZOPTIK Tr^Trr ^ w ^ m * T ^ GOZLUK ve SAAT H DY NZ E İE İ YENİYIL
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear