28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
23 KASIM 1989 DIŞ HABERLER CUMHURÎYET/9 ÇEKOSLOVAKYA Prag'da kar altında 300 bin kişi yürüdü 1968 baharının lideri Aleksandr Dubçek, Prag'daki gösteride okunan mesajında Komünist Parti yöneticilerini istifaya çağırdı. Komünist Parti lideri Milos Jakes ilk kez reform dan söz etti. İCT gerçekletırilirken, komünist yönetimin vakit geçirmeden serbest seçimlere gitmesini ve köklü reformlar yapmasını istedi. Prag'da, 1968'deki Sovyet işgalinden bu yana en büyük gösteri olduğu kaydedilen eyleme 300 bin kişi katıldı. Venceslas Meydanı'nda yapılan gösteriye katılan rejim aleyhtarı yazar Vaclev Havel, istek üzerine yapuğı konuşmada, "Çekoslovak halkının yolu. iktidar larafından da ciddiye alınmaya başlandı" dedi. Kar ve soğuğa karşın toplanan bınlerce göstericiyı pazartesi gunü 2 saatlik grev yapmaya davet eden Havel, muhalefetin etkinliklerini koordine etmek amacıyla kurulan "sivil forunV'un isteklerinin desteklenmesini istedi. Havel, Çekoslovakya'nın yazgısım ellerine almak istediklerini belirtti ve "hiç kimseden öç almak falan istemiyoruz" diye konuştu. Bu arada, eski Çekoslovakya Komünist Partisi Lideri Aleksandr Dubçek, komünist liderleri istifaya çağırdı. Dubçek, insan hakları savunucusu Jiri Silhan tarafından Venceslas Meydanı'nda toplanan göstericilere okunan mesajında, Sovyetlerin 1968'deÇekoslovakya'yı işgali sırasında kendisini iktidardan uzaklaştırak yönetime gelenlerin istifa etmesi gerek Dış Haberier Servisi Çekoslovakya'nm başkenti Prag'da reform ve özgürlük istemiyle yapılan gösteriler 6'ncı günunu doldururken, dün de 300 bin kişinin katıldığı büyük bir kitle eylemi gerçekleştirildi. Komünist Parti Genel Sekreteri Milos Jakes'in önceki gece yaptığı konuşmada "sosyalizmin ilerlemesi için reformlann gerekİiliğinden söz etmesi" umut yarattı. Eski Parti lideri*Aleksandr Dubçek de Komünist Parti liderlerini istifaya çağırdı. Başkent Prag'da ve Bratislava'da dun şimdiye dek duzenlenen en büyük gösteri Dubçek'ten çağrı tiğini söyledi. Dubçek, onümüzdeki günlerde meydana gelerek göstericüerle buluşacağıru da belirtti. AA'nın haberine göre demokrasi istemi ile göstejiler sürerken, Komünist Partisi lideri Miloş Jakes, gosterileri ve grev çağnlannı kınayarak, ulkedeki sosyalist sistemin sınırları içinde yeniden yapılanma ve reformlar konusunda görüşmelere hazır olduğunu söyledi. Jakes, önceki gece televizyonda yaptığı konuşmada, "Ülkenin ekonomik durumunun ve (oplum hayabmn, gösteriler ve grevlerle düzelmeyecegini" belirtti. Sosyalizmi savunanlarla diyalog istediklerini kaydeden Jakes, "Ülkemizde sosyalizmin gelişmesinin reformsuz olmavacağının bilincindeyiz. Yeniden yapılanma, de ğişik tutum ve fikirieri ortaya çıkanr. Ancak, aşılraaması gereken bazı sınırlar vardır ki bunlar bizim sosyalist devletimizin yasası ve anayasası ile belirlenmiştir" diye konuştu. Jakes konuşmasında, aralarında Çekoslovakyalı sanatçılann da bulunduğu bazı grupları, Prag olaylarına yol açmakla, bazı gençleri harekete geçirmekle ve bazı şeyleri çabuk elde etmek ıçin bu gençlerin samimi duygularını kötüye kullanmakla suçladı. Jakes, "Bunlann amacı, demokrasi ve yeniden yapılanma sözleri altında, sosyalist sistemin biitün degerlerini yıkmaktan başka bir şey degildir" dedi. Öte yandan Çekoslovakya'da muhalif gruplann işbirliğiyle oluşturulan "Sivil forum" adlı kuruluş, Sovyet lideri Mihail Gorbaçov'a bir mektup göndererek, Varşova Paktı askeri birliklerinin 1968 yılında Çekoslovakya'yı işgalini kınamasını istedi. Yönetim aleyhtarı sivil forumun sözcüsü dün başkent Prag'da düzenlediği basın toplantısında, SSCB'nin 1968 işgalini kınamasırun, ülkede halen iktidarda olan hükümetin bütün yasallığım ortadan kaldıracağını kaydetti. Sivil forum grubu aynca, 17 kasımda düzenlenen gösteriler sırasında polisin bir öğrenciyi öldürdüğü yolundaki iddiaları da yalanladı. Çekoslovak bağımsız haber ajansı VIA tarafından yayımlanan açıklamada, bu iddiaların yalan olduğunun ortaya çıktığı belirtildi. ROMANYA Çavuşesku şaşırttı Devlet Başkanı Nikolay Çavuşesku'nun, HitlerStalin anlaşmasının geçersiz kılınması isteği, Moldavya'nın Romanya'ya yeniden katılması biçiminde yorumlanıyor. Gorbaçov: Sosyalizm çökmüyor, yenileniyor Dış Haberier Servisi SSCB lideri Mihail Gorbaçov, Doğu Bloku'ndaki son gelişmeleri, "Daha açık ve demokratik bir topluma yöneliş" olarak niteledi. Gorbaçov, Doğu Avrupa ülkelerindeki reformcu hareketlerden, "Sosyalizmin çöküşö değil yenilenmesi" şeklinde söz etti. AP'nin haberine göre SSCB'yi resmen ziyaret etmekte olan Kanada Başbakanı Brian Mulroney'le görüşmesinden sonra gazetecilerin sorularını yanıtlayan Gorbaçov, Doğu Avrupa'daki reform hareketlerini desteklediğini açıkladı. "Değişikliklerin çok önemli olduğuna inanıyorum. Önemi de daha iyi, daha açık ve daha demokratik bir toplum yaraüyor olmasında yatıyor" diyen Sovyet lideri, "Çekoslovakya ve Dogu Almanya'da bu değişimin çok hızlı mı seyrettiği" konusundaki bir soruyu da şöyle yanıtladı: "Bence bu değişiklikler dünya çapındaki türa değişimlerle uyum içinde sürüyor. Dünya, Doğu'da da Batı'da da değişiyor." Mihail Gorbaçov, bu gelişmelerin "Sosyalizmin çöküşü degil, tam tersine, yeniknmesi anlamına geldigini" söyledi. Doğu ve Batı Almanya'nın birleşmeleri konusuna da değinen Gorbaçov, "Birleşme şu anda gerçekçi değil, ancak tarihin ileride neler gösterecegini bekleyip görmek gerek" dedi. Doğu Bloku'nun müttefıklerinde yaşanan gelişmelerin her ülkenin kendi özgttn koşullarında gerçekleştiğini kaydeden Sovyet lideri, "Hızlı degişimin gerekli olduğunu, çünkü Doğu'nun Batı'ya oranla teknolojik olarak gerisinde kaldığını" da belirtti. Gorbaçov, bu geri kalışı "1970'lerdeki petrol krizi karsısında Batı'nın teknolojik hamleler yapraasına. Doğu'nun ise fazla etkilenmedigi için sırtüstü yatmasına" bağladı. Mihail Gorbaçov "Şimdi, yitirdiğimiz vakti kazanmak ve hızlı değişiklikleri gerçekleştirmek zorundayız" diye konuştu. SSCB BÜKREŞ (Ajanslar) Romanya Devlet Başkanı Nikolay Çavuşesku'nun, önceki gun Komünist Parti Kongresi'nde yaptığı konuşmada HitlerStalin arasında yapılan anlaşmanın geçersiz kılınmasını istemesi şaşkınlık yarattı. Çavuşesku'nun sözleri, bu anlaşma ile Sovyetler Birliği'ne katılan ve Bossarekya adıyla daha önce Romanya'nın olan Moldavya'nın yeniden Romanya'ya katılmak istemesi olarak yorumlanıyor. Sovyetler Birliği'nin başlattığı ve bir anda tum Doğu Avrupa'ya sıçrayan reform dalgasına kapümayan ve bu konuda "Sovyet tipi reformlar yapmayacağız" diyen Çavuşesku, dün üçüncü gununü dolduran Komünist Partisi 14. Kongresi'nde hiç beklenmeyen bir konuşma yaptı. AP'nin haberine göre Romanya Devlet Başkanı Nikolay Çavuşesku, konuşmasında 1939 yılında Hitler ile Stalin arasında imzalanan anlaşmanın geçersiz kılınması ve sonuçlarının ortadan kaldınlması çağnsında bulundu. Çavuşesku, bu anlaşma ile Doğu Avrupa'nın, Almanya ve Sovyetler Birliği arasında paylaşıldığını söyledi. Romanya Devlet Başkant Çavuşesku, anlaşmanın kaldırılmastna ilişkin çağrısında fazla bir aynntıya girmedi; ancak Romanya'daki diplomatik gözlemciler, konuşmanın, Baltık Cumhuriyetleri ile Moldavya'dakt karışıklıklarla aynı zamana rastlamasına dikkati çekiyorlar. HitlerStalin paktı ile Sovyetler Birliği'ne katılan Moldavya'da, yönetim aleyhine gösteriler yapılmış ve bu cumhuriyet, kendi dilini resmi dil olarak kabul etmişti. Gösterilerin ve Moskova'ya karşı gösterilerin sürdüğu Moldavya'nın yanı sıra Baltık Cumhuriyetleri olarak bilinen Estonya, Litvanya ve Letonya'da da karışıklıkiar suruyor. Estonya ve Litvanya parlamentolan, 1939 yılında Sovyetler Birliği'ne katılmalannı "ilhak" olarak nitelendirmişler ve bunun yasadışı olduğunu açıklamışlardı. PRAG'IN '89 BAHARI' Doğu Almanya, Bulgaristan'ın ardından Çekoslovakya'da da 5 giindür yuzbinlerce kişi cadde ve meydanlarda 'özgürlük' ve 'reform' diye haykırıyor. Prag, Bratislava ve diğer büyük kentlerde beş gundur gerçekleştirilen kitle eylemle rinde genç, yaslı Çekoslovak halkı Komünist Parti yonetiminin bir an önce ülkede serbest seçimlere gitmesini ve her alanda reform yapılarak Komünist Parti'nin yonelimdeki u • kelinin son bulmasını talep ediyor. (Fotograf: Reuter) DEMOKRATİK D. Berlin'de 'yuvarlak masa' L J « Alman Komünist Partisi'nin yaptığı görüşme çağrısı muhalefet tarafından memnunlukla karşılandı. Egon Krenz, ayrılacağına ilişkin söylentileri yalanladı. F. Almanya'da, D. Almanya'nın döviz darboğazmı aşabilmesi için özel bir fon oluşturuluyor. DİLEK ZAPTÇIOĞLU BONN Demokratik Almanya'da iktidar mucadelesi sertleşirken, Komünist Partisi, diyalog yolunda önemli bir adım atarak muhalefet gruplanyla koalisyon hükümeıi arasında yuvarlak masa toplantısı yapılmasını önerdi. Muhalefet öneriyi kabul etti. Demokratik Almanya resmi haber ajansı ADN'nin dünkü haberinde, KP Politburosu'nun ülkede yeni seçim yasası hazırlanması, serbest seçim ve anayasa değişiklikleri konularında muhalefet gruplanyla görüşme yapılmasını istediği bildirildi. ADN, "Politbüro. koalisvon hukümetindeki siyasi partilerin, ulkedeki siyasi güçlerle bir araya gelerek yuvarlak masa toplantısı yapmasını önerdi" dedi. Polonya'da da daha önce yasadışı olan Dayanışma Sendikası'yla Komünist Parti yetkilileri arasında yuvarlak masa toplantısı yapılmış, toplantıların sonunda, Dayanışma yasallaşmış ve ülkede seçim yapılmıştı. Önde gelen iki muhalefet grubunun liderleri öneriyi memnunlukla karşıladıklannı ve kabul ettiklerini açıkladılar. "Demokratik Uyams" adlı muhalefet grubunun sözcusü Rainer Eppelmann. görüşmeler sonunda "büyük koalisyon"un kurulacağını umut ettiğini söyledi. Yeni Forum adlı örgütün sözcusü Elke Guenther de "Yıllardır Komünist Partisi ile gorüşmek istiyorduk. Gorüşülecek çok şey var" dedi. D. Berlin yonetimi içinde ise iktidar mucadelesi sertleşiyor. Son günlerde hakkında istifa edeceği yolundaki söylentilerin yoğunlaştığı, Komünist Partisi lideri ve Devlet Başkanı Egon Krenz, dün yaptığı açıklamada, gitmeye niyeti olmadığını ve kendisine meydan okuyanlara karşı mucadele edeceğini söyledi. Krenz, dün D. Berlin'de ziyaret ettiği bir fabrikada işçilere yaptığı konuşmada, "Görevimden ayrüacağım doğru değil. Sadece dört hafta kalmak içm bu göreve gelmedim" dedi. Oysa uzun suredir Komünist Parti ile ittifak yapmış olan Liberal Demokratik Parti'nin lideri Manfred Gerlach, ulkedeki ekonomik bunalımdan otur'u Komünist Partisi'ni suçluyor. Duvann otesinde halkın büyük çoğunluğu Egon Krenz'i istemiyor. Günübirlik Batı'ya geçen Doğu Almanlann arasında yapılan kamuoyu yoklamalan, Krenz taraftarlarının yuzde 14'ü geçmediğini ortaya koydu. Şimdi butün gözler, 1517 aralık tarihleri arasında Doğu Berlin'de yapılacak Komünisl Parti Olağanustü Kongresi'nde. Devlet Başkanı Egon Krenz'i yıpratan 3 nokta şunlar: Krenz, eski devlet başkanı Erich Honoc ALMANYA GENSCHER: AT'ye kim hazırsa o girer Federal Alman Dışişleri Bakanı, Doğu Avrupa ülkelerinin Topluluğun ilkelerini benimsemesi halinde AT'ye üye olabileceğini söyledi. WASH1NGTON (AA) Federal Almanya Dışişleri Bakanı Hans Dietrich Genscher'in Washington ziyaretinde A\ustur>a ve Macaristan'ın AT uyelikleri gündeme gelirken, Türkiye'nin üyeliği konusunun topluluk gündeminde gerilere düştuğü dikkati çekti. Genscher, Washington'da düzeniediği basın toplantısında AA muhabirinin sorusu üzerine, Demokratik Almanya'nın ATde "öncelikli" yeri olduğunu söyledi. Türkiye^ den söz etmeyen Genscher, "AT'ye kim hazırsa o girer" dedi. Genscher, bir günlük Washington ziyaretinin sonunda Watergate Otel'de düzenlediği basın toplantısında, Amerikan kamuoyuna, "Avrupa'daki gereekler ve Sovyetler Birliği'nde Gorbaçov'un başan kazanması gerektiği" konusunda öğüt verdi. Genscher, basın toplantısında AA muhabirinin, "Son dönemde F. Almanya Doğudan göçmen akınına uğradı. Bu Almanyaya daha önce gelmiş goçmenleri ne ölçüde etkileyecek?" sorusuna şoyle karşıhk verdi: "Bu yıl sonunda yaklaşık 500 bin Alman Doğu'dan gelmiş olacak. Bu, oldukça yiıksek bir sayı, ancak demokratik >e ozgur toplumumuz, bu guçlüğu kabul edi>or. Bu kişiler bizde e> bulacaklar. Çoğu şimdiden iş buldu. Geçmişte çok daha fazla kişiye ve daha olumsuz koşullarda kucak açtık. Bugunun ekonomi koşullannda bu yardım mumkundur. Bu dururn, bize daha önce gelmiş insanlann kaderini ve yaşamını etkilemeyecektir."' Genscher, "Gelecekte Doğu Avrupa ülkelerinin de katılımıyla ATde yapısal bir değişiklik bekliyor musunuz? Bu iilkeler, katılım konusunda aday ülkelere karşı tercih üslünlügüne sahip olacaklar mı?" sorusu uzerine şunları söyledi: "Başından beri topluluk u>elerinin temel anlayışı. AT Antlaşması'nı kabule ve u\gulamaya hazır biitün Avrupa demokrasilerinin üyeliğine topluluğun korunmasına, topluluk amaçlanna, yani Avrupa Birliği'ne bağlı olmalan gerekiyor." ker'in sağ kolu olarak tanınıyordu. Yıllardır uygulanan politikaya karşı çıkmayan Krenz'in birden "çark etmesi" güvensizlik yaratıyor. Bunun yanı sıra Krenz, mayıs ayında Demokratik Almanya'da yapılan yerel seçimlerde en üst düzeyde görev almıştı. Toplum, seçim sonuçlarının komünist parti ve Krenz tarafından değiştirildiğine inanıyor. Krenz'in siyaset sahnesinden kaymasına neden olacak üçüncü gerçek ise, haziran ayında Çin'in başkenti Pekin'de öğrencilere karşı girişilen katliamı onaylamış ve hatta Çin yönetimini bu karar için kutlamıs olması. Öte yandan Demokratik Almanya'nın döviz darboğazını aşabilmesi için, Bonn hükümeti özel bir fon oluşturuyor. D. Alman ekonomisine ilişkin yapılan son açıklamalarda, ülkede enflasyonun ^olO12 dolayında olduğu, bütçe açığının ise 20 milyar marka yaklaştığı bildirildi. Bu veriler daha önce açıklanmıyordu. Bu arada Batı'yı ziyaret eden Demokratik Almanların geri götürdükleri tüketim malları nedeni ile Doğu Alman Markı'nın hızla değer kaybettiği belirtiliyor. Yeni tasfiye Öte yandan Komünist Partisi Moskova Örgütü Başkanı Lev Zaikov'un önceki gün görev inden alınmasından sonra dün de Leningrad Parti örgütü Başkanı Anatoli Gerasimov görevden alındı. Sovyet basınında yer alan haberlere göre Leningrad Parti Başkanlığı'yla Leningrad Bölgesi Parti Sekreterliği görevi birleştirilerek Leningrad Parti Örgütü Başkanlığı da bölge örgütünün başkanı Boris Gidaspov'a verildi. Zaikov'la Gerasimov'un muhafazakâr görtişlü olduklanru belirten siyasal gözlemciler, iki gün içinde yapılan iki değişiktiği, muhafazakârlara indirilen yeni bir darbe olarak niteliyorlar. Doğu'dan akm bazı sorımlar yaratır İJatı'ya gelen Demokratik Almanlar geri dönmezlerse konut sıkıntısı büyük sorun olabilir. Yabancıların konut sorunu daha da artabilir. n gelişmeler Batı Almanları da tedirgin ediyor. Demokratik Almanlar kaçak çalışır ve iş piyasasına yerleşirlerse yabancılarla sürtüşmeler çıkabilir. GÜNER YÜREKLİK BATI BERLİN Batı Berlin Senatosu Yabancüar Dairesi görevlisi Bayan Barbara John, Demokratik Alman ziyaretçilerin kaçak işlerde çalışması ya da iş piyasasına yerleşmelerinin yabancılar için bazı sorunlar yaratabileceğini, ozellikle konut sıkınrağmen konuştuğum Turkler arasında belü bir tedirginlik ve endişe var. tşlerini kaybetmekten ve konut sorunlannın daha da artmasından korkuyorlar. Ne diyorsunuz? B. JOHN Bu duygulannı çok iyi anlıyorum. Sadece kendileri değil, son gelişmelerden biz Almanlar da belli bir korku duyuyoruz. Demokratik Alman ziyaretçilerin kaçak işlerde çahşmasıyla veya göçmenlerin iş piyasasına yerleşmesiyle kendi işlerinden olacaklarından ve yaşam koşullannın kötuleşmesinden biz de korkuyoruz. Şu anda hiç kimse gelişmelerin bizi nereye sürükleyeceğini ve ne olacağını bilmiyor. Demokratik Alman ziyaretçilerden ne kadarının burada, Batı'da kalacağını, yani buraya goç edeceğini, ne kadarının tekrar ülkesine geri doneceğini bilmiyöruz. Umarız gelenler, ziyaretlerini yaptıktan sonra, şimdi olduğu gibi ileride de tekrar geri döBARBARA JOHN"Almanlar da tedirgin." tısının artabileceğini söyledi. Bayan Barbara John ile yaptığımız söyleşi şöyle: Bayan John, bildiğiniz gibi sınırların açılmasıyla yuzbinlerce Demokratik Alman vatandası Federal Almanya ve Batı Berlin'e geliyor, özlem giderdikten sonra tekrar ülkesine geri dönüyor. Fakat buna nerler de korktuğumuz sorunlar ortaya çıkmaz. Dileğimiz Demokratik Alman vatandaşlanrun kendi ülkelerinde reformlan gerçekleştirmeleri ve özgür bir toplum olmalarıdır. Ama tam tersi de olabilir. Sık sık söylendiği gibi, Almanlarla yabancıların bir bütün olup olmadıkları şimdi belli olacak diye düşünüyorum. Konut sıkıntısı zaten yülardan beri var olan bir problem, yeni bir şey değil. Korktuklarımız başımıza gelirse kuşkusuz daha da büyük bir problem olacaktır. Buna karşı yapılabilecek tek şey yeni konutlann inşasıdır. Bu konuda elbette yabancılarla Almanlar arasında bir ayrıcalık yapılmamalıdır. Teoride bu böyle, ama prâtikte yine de ayrıcalık yapüdığını maalesef görmekteyiz. Konut sorunu daha da büyüyebüir ve bazı ihtilaflara neden olabilir. Fakat orta vadede korkmak için bir neden olmadığı görüşündeyim. Çünkü, ekonomimizin bundan sonra daha fazla işçiye gereksinimi olacağını sanıyorum. Evet, ama Demokratik Alman ziyaretçl akınını yabancılara karşı kullanmak isteyen gerici güçler var. Örneğin aşırı sağcı (Cumhuriyetçiler). Bunlar, Demokratik Alman vatandaşlarııu > abancüara karşı luşkırtma, onlara da yabancı duşmanbğını bulaşürma çabası içindeler. B. JOHN Ne diyecegimi bilemiyorum. Her şey olabilir. Ne politika ne de politikacüar gelişmeleri önceden kontrol altına alıp istedikleri gibi yönlendirebilirler. Ama neler olabileceğini tahmin edip gereken önlemleri alması ve gelişmeleri zararsız hale getirmesi, önlemesi gerekir. Bunu en azından denemeli. Fakat bazen gelişmelerin tamamen önüne geçmesi mümkün olmuyor. Bayan John, beni asıl kaygılandıran göçmenler değil, Demokratik Alman ziyaretçiler. Önemli olan Demokratik Alman ziyaretçi akmının ileride çıkaracağı sorunlar. Ozellikle Berlin için. Çünkü göriiyoruz her hafta sonu yuzbinlerce ziyaretçi Berlin'e geliyor ve alışverişini yaptıktan sonra ülkesine geri dönüyor. Peki ellerindeki avttçlarındaki para bitince ne olacak? Ya kaçak çahşmaya başlayacaklar ya da geri dönmemeye, buraya yerleşmeye karar verecekler, çatışmalar çıkacak gibi geliyor bana? B. JOHN Bir kez Demokratik Alman vatandaşlannın burada çalışma izinleri yok. Ancak kaçak çalışabilirler. Buna karşı da önlemler alınması gerekir. Ama bakalım, göreceğiz, ne olacak. Sonra, söylediğim gibi, şimdi sınırlann açılmasıyla Berlin'de daha fazla işgücüne ihtiyaç olacağıru inanıyorum. Bundan yabancılar da yararlanacak. Gelişmeleri kendi haline bırakırsanız elbette çatışmalar çıkabilir. Fakat çıkmaması için elden gelen her şey yapılacaktır. Batı Berlin Yabancılar Dairesi görevlisi Barbara John Cumhuriyet'e demeç verdi DIŞ BASIN Batı'nın gündeminde ilk madde, Doğu Avrupa The Economist Todor Ji\kov'un, Berlin Duvarı inşa edildiğinde 7 yıldır iktidarda olduğunu düşunmek tuhaf geliyor. Duvann yıkıldığı gün, o da iktidarını kaybettı. Her ne kadar istifa etti dendiyse de eercekte planlı bir darbe ile görevden uzaklaştırıldı. Ji\ko\, kendi düşüşunü kendi hazırladı: Geçen mavıs ayında 310 bin Türk asıllı Bulgar vatandaşırun ulkeyi terk etmesi çok hızla sorun yarattı. Dışişleri Bakanı Petar Mladeno», Bulgaristan'ın Papa'ya suikast olayına kanştığı ıddialannm ve Türklerin isimİerini zorla değiştirme kampanyasının yarattığı hasarı gidermek için çok çaba harcamıştı. Jivkov'un Türklerin ülkeden aynlmasmı kolaylaştırmasıyla bütün bu çabalar boşa gidiyordu. Mladenov, Jivkov'un da gitmesi gerektiğine karar verdi. Temmuz ayında bu işe yardımcı olabilecek kişiler ortada yoktu. Ancak Jivkov'un yeteneksiz oğlu Vladimir, Kültür Bakanlığı Merkez Komiteşi Başkaniığı'na getirilince, bu, Jivkov'lâ İkinci Dünya Savaşı'nda gerilla olarak yan yana savaşmış olan Savunma Bakanı Dobri Dzunn için bardağı taşıran son damla oldu. (17 kasım) Çekoslovakya'da komunistler, komşu ülkelerdeki yoldaşları gibi iktidan elden kaçırıyorlar, ama farkh hiçbir şeyi değiştireceği sanılmıyorduysa da şimdiki siyasal kargaşanın birçok unsuru o zaman da me\cuttu. Öğrenciler radikalleşmiş, resmi makamlardan yonelecek herhangi bir şiddet eylemine karşı çok hassas bir hale gelmişlerdi. Ana babalarının 1968 sonrasında yaşadıklarını bilmeyen genç bir kuşak yetişmişti. Bu nedenle, yaşamlarının geri kalan bölümu THE INDEPENDE>ÎT nü özgürlük içinde geçirmek amacıyla tutuklanmayı ve dövulmeyi göze alan bir kuşak vardı artık. Aynca şimdiki yönetimin hissettirdiği "ekonomik mucize" görüntüsü de hızla yok oluyordu. Tahammül edilmez bir çevre kirliliği, yurtdışına göç etmek ya da ayrıcalıkh bir yaşam sağlamanın, Çekoslovakları ülkenin sorunlarından uz^klaştıramayacağma inandırmıştı. Ancak Doğu Almanya'daki gibi halkın yavaş ve yetersiz reformlar karşısındaki sabırsızlığını, bir kitle hareketine dönuşturmek için başka unsurlar da gerekti. (22 kasım)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear