Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
18 KASIM 1989 KÜLTURSANAT CUMHURÎYET/5 6 Espriler ve bilinçdışıyla ilişkileri • Kültür Servisi "Espriler ve Bilinçdışıyla tlişkileri" adlı kitap Yaprak Yaymları arasında çıktı. Sigmund Freud'un yazdığı, Dr. Emre Kapkın'm dilimize çevirdiği kitapta, Lipps'in deyişiyle "Tümüyle öznel olan gülünç bir şey" şeklinde nitelenen "espri" sorunu derinlemesine inceleniyor. Düşünür Jean Paul'ün "Espri yapmak her çifti evlendiren kılık değiştirmiş bir papazdır" diyerek yine bir espriyle tanımladığı; yine düşünür Vischer'in bu tanımı daha da ileriye götürerek, "En çok da beraberliklerini akrabalanrun onaylamadığı çiftleri evlendirmeyi sever" dediği espriden, nükteden, komediden ve muahtan alınan hazzın büinçdışı've bilinçli kaynağı nedir gerçekten? Sigmund Freud tüm bu sorulann yanıtlannı aramaya girişerek esprilerin tekniğini, amacını, haz mekanizmasını, esprilerin güdülerini ve türlerini inceliyor. 'Amandla' albümünden hemen sonra Miles Davis'ten bir albüm daha: Aura' Gökkuşağında gezinen trompet usen, Kenneth Knudsen (tuşlular), Bo Sdef (bas), Nieis Henning Örsled Pedersen (akustik bas), Jesper Thilo (saksofon) çalgılannda saygın kişilıkler. Vurmalılarda Marilyn Mazur adı, herhalde bazı çağnşımlar yapıyor olmalı. Bu ekibe, gitanyla Davis Kulübü üyelerinden John McLaaghlin de katılıyor. Mikkelborg, her biri bir renk adı taşıyan ve 9 ana bölümden oluşan bu dev yapıtı, trompetçinin tüm ana özelh'klerini ve evrimlerini sergileyen, kronolojiyi çeşitli renklerle veren bir tablo biciminde tasarlamış. Davis, belirli bir renk/mod temeli çizilen her bolümde, trompeti ile bir ressam gibi, kendi portresini çiziyor. Avrupa dizi üslubuna ve Schönberg etkisine sırtını dayayan Mikkelborg, Miles Davis'in adııu oluşturan on harf için on nota ve bu on notadan da bir anatema yaratmış. On nota akoru, akor temayı, tema da bütün yapıt boyunca kılavuz işlevi üstlenen bir skalayı tayin ediyor. Mekanik görünse de bu yaklaşım, Davis'i çevreleyen gökkuşağını özgürlük içinde gözler önüne seriyor. McLaughlin'in gjtanndan duyulan on ana nota ile açılan süit, 7/8'lik birritmatağından sonra, ilk bolüm olan Beyaz'a ulaşıyor. Bu bluesvari ve "feisefi'' bolumde, dört nota uzerinde belli ve tipik aralıklarla "gezinen" bir Davis var. Aynı tema üzerine kurulu San, iki alt bölümden oluşuyor. Orkestra önunde obua ile arpın gezindiği ilkinden sonra, aynı tema bu kez gitar tarafından işleniyor. Arayışları simgeleyen Ttaroncn, birbirinden özgür doğaçlamalara açıyor kapılan: önce McLaughlin'in seri penası, sonra Davis1 in fısıltıdan çığhğa dönüşen, ama hüznü bir kapalı kutu içinde tutan solosu. Niçin?' bugün başbyor • Kültür Servisi lstanbul Devlet Opera ve Balesi "Niçin?" adü balenin dünya prömiyerini bugün gerçekleştiriyor. Koregrafısini ve sahnelenmesini Oytun TUrfanda'mn üstlendiği balede, Karayev'in müziği kullanıhyor. "Niçin?"in müzik düzenJemesini ve orkestra şefiiğini Elşad Bagirov yaptL Dekor ve kostüm Osman Şengezer'in, konu ise Osman Şengezer ile Oytun Turfanda'nın imzasını taşıyor. Bugün saat 20.00'de Atatürk Kültür Merkezi'nde sergilenecek olan iki perdelik balede, Alev Kutnay, Hülya Aksular, Oktay Keresteci, Sibel Sürel Uğurlu, Serap Alnıaçık, Erdal Uğurlu ve Deniz Berge başrolleri paylaşıyor. Miles Davis'in 2 plaktan oluşan yeni yapıtı "Aura", caz albümde Davis'e, trompeti ile geleneğini Avrupa'nın yaklaşık 900 yıllık klasik müzik Mikkelborg'un yanı sıra Danimarka caz çevresinden kalabalık geleneğine kenetleyen dev bir albüm. bir eüt eşlik etmekte. Tbomas Claiçin kaleme alınmış, caz geleneğini Avrupa'nın yaklaşık 900 yıllık STOCKHOLM Miles Da klasik müzik geleneğine kenetlevis'in yülardır merakla beklenen yen, dev bir yapıt. Altında, Avrualbümü, hiç beklenmedik bir an pa'aın en önemli caz trompeti usda, Amandla'nın kulak paslannı talarından birinin, Danimarkalı silmeyi sürdürdüğü bir anda çıkı Palle Mikkelborg'un imzası var. verdi ortaya. İki plaktan oluşan Miles Davis, butunuyle sanatına adanmış bu yapıta şeref konugu yeni yapıtın adı, Aura. Yeni sözcüğu yanıltıcı bir özel olarak kahlıyor. Ya da daha görlik taşıyor, aslına bakılırsa. Yük sel bir deyişle, "baş matador" olasek bir ruhsal konjonktür göster rak... diği bir sırada, altunieflatun Mikkelborg, Aura'yı, daha öntrompetçi tarafından Kopenhag ce Igor Stravinsky, Leianard Bernda doldurulan bu albüm, neredey stein ve Isaac Stenı gibi devlere vese beş yıldır, CBS plak şirketinin rilmiş olan ve benzerleri içinde tozlu bir rafında, cazseverlere çok saygın bir konuma oturan ulaşmayı beklemekteydi. Sözleşme Sonning Müzik Ödülü'nü 1984 yıve yayın hakkı sorunlan yüzün lında Miles Davis'in almasını veden. CBS ile Davis'in yeni plak sile sayarak yazrruş. Başhk olarak şirketi WB arasındaki pürüzler bu Aura'yı (Hale) seçmesinin nedeniyıl başlannda giderildi. Sanatçının ni, "Miles'ı kuşatan müziksel gü30 yılık evrimini The CBS Years: •cü simgeledigi için tercih ettim. 195585 başlığı ile beş albumden Gökten bana vahiy gibi inen oluşan bir pakette toplayarak ge V hen Lights Are LOH yorumanu V çen kış sonu yayımlayan CBS, Au ilk kez dinledikten sonra, yaratbra'yı da çıkarmakla, sanıyorum, gı ses ve müzik evreni yaşamımelindeki tüm Miles Davis malze da çok önemli bir yer isgal etti. mesini müzik dünyasına sunmuş Miles, benim için bir Zen mürşiBEŞ YBLSONRA YAYIMLAYABtLDt Miles Davisin "Aura" adh ve ilişkiler defterini kapatmış olu di gibi yollan aydınlatmışur" sozyor. leri ile açıklıyor. albümü 5 yıldır CBS şirketinin todu raflannda beklemekte)di. ŞirŞubatmart 1985'te kaydedilen ketle Davis arasındaki pürüzler en sonunda giderildi. Aura, trompetin efsane adamı YAVUZ BAyDAR Rodin Monet ortak sergisi • PARtS (AP) Paris'teki Rodin Müzesi, 1889'da ressam Claude Monet ve heykeltıraş Auguste Rodin'in açtıklan ortak serginin 100. yıldönümünü her iki sanatçının 42 yapıtmdan oluşan bir sergi ile kutlayacak. 21 ocakta açılacak sergi için Monet'nin yüzyü önce gerçekleştirdiği ilk gösterimden bu yana Paris'te hiç görülmemiş olan resimleri Johannesburg, Rotterdam müzelerinden getirtiliyor. İki gün arayla 1840'ta doğan sanatçılar aynı arkadaş çevresinde bulundular, birbirlerinin yapıtlarını edindiler ve güç dönemlerde mektuplaşarak dayanışma içerisinde oldular. 20 yy resmini çağdaşlanndan daha fazla etkilediği varsayılan Monet, yaşadığı dönemde Fransız sanatının dışında kalmak için yoğun bir çaba harcarken Rodin hem öncü hem de resmi çevrelerde yaygın bir üne kavuştu. Sanat eleştirmeni Pierre Gasşier Monet'nin Rodin ile birlikte sergi açmasırun nedenini "böylesine usta bir heykeltıraşı yapıtlanyla yalnızca kendi resimlerinin bir arada bulunabileceğini hissetraesine" bağlıyor. Murat Dııran Sergisi • Kültür Servisi Murat Duran'ın üçüncü kişisel resim sergisi bugün saat 14.00'te Çiftehavuzlar, lstanbul Eğitim ve Kültür Vakfı Semiha Şakir özel Deneme Lisesi'nde açıhyor. 1%9 yılında Batman'da, ellerinden ve ayaklarından özürlü olarak dünyaya gelen ve altı yaşında karakalemle resim yapmaya başlayan Murat Duran'ın sergisinde yağlıboya, karakalem ve daktilografı çalışmalan yer alıyor. Duran, 1979 yıhnda tedavi için gittiği Almanya'da Mark Groningen özürlüler Okulu'nda eğitim ve öğrenim görürken resim çalışmalan da yaptı ve daktilografi öğrendi. Cahit Sıtkı Tarancı ödülleri • Kültür Servisi Diyarbakır Belediyesi'nin düzenlediği Cahit Sıtkı Tarancı Şiir ödülü sonuçları açıklandı. 206 şairin 579 şiirle kaüldığı yarışmada seçici kuml üyeleri Şükran Kurdakul, Atilla özkırımh, Ruşen Hakkı ve Yılmaz Odabaşı, yapılan ön eleme sonucu kalan yirmi dokuz şairin elli şiiri içinden beş şairi ödüle değer buldu. Turgay Nann, "Bir Yüzün Güzbitiminde" adlı şiiriyle birincilik ödülüne değer görülürken, ikincilik ödülü "Diyarbakır Günlüğü" adh şiiriyle Mustafa Tepe ve "Başkasına Uyanmak" adlı şiiriyle Ahmet Balkaya arasında paylaştınldı. Üçüncülük ödülü ise "Elleri Dersim Gündüzün Karadeniz" ile Muhsin Durgun ve "Daha Ne Bekliyorsun" adlı şiiriyle Yusuf Yılma arasında paylaştınldı. Efsurfun toprak iıısanları Efsun'un boz renkli çamurdan ürettiğifıgürleri, altkültür ve çevre kirliliği sınırîarında bunalanlarayeni bir bakış önerisi de getiriyor. BERAL MADRA Efsun'un sergisinde bir grup insanla karşılaşıyorsunuz. Günluk yaşamla sanat arasındaki sının kaldırmak, sevecenlik ve hicivle normal ve ussal olanı göreceli kılmak isteyen Efsun, topraktan biçimlendirdiği üç boyutlu karikatür niteliği taşıyan bu insanlan sunuyor izleyiciye. Sevimli bir bebek simgesi, işlevi canayakınlık olan bir oyuncak, çocukluğumuzu cağrıştıran bir saflık yansıtmalarına karşın bu yapıtlar gerçekte sevimli nesneler olmaktan öte sanatçının altkültür ve çevre kirliliği sınırîarında bunalan insanlara yeni bir bakış açısının önerisini taşıyor. Karagözden, Pinokyo'dan, Peter Pan'dan Walt Disney'den tanıdığımız hicivkarikatürçizgi resitn bırlikteliğınin bize verdiği mesajları bu toprak insarlardan da alabiliriz. Seramik, insanın yerleşik düzene geçişinden bu yana, insanın sanatla ilişkisini, günlük yaşam aynntüarından başlayarak belirlemiştir. Seramik çamuru, elin uzantısı gibidir sanatçı için. Bu yüzden, onun duygu ve düşuncev sini aracısız olarak yapıta iletir. Bu biçimlendirme rahatlığı, figürlerine vermek istediği yumuşaklık. kendi kuşağmın geçirdiği, 80*li yülar deneyimleri doğrultusunda, sarsmadan şaşırtan iletiler taşıyor. Bir önceki kuşağın sert toplumsal yuvarlakhk, canayakınlık açısın eleştiri taşıyan anlatımı, Popart dan Efsun için çok önemli. Ef etkileriyle gelen toplumun kendi sun'un boz renkli çamurdan üre diliyle konuşmanın getirdiğı kotilraiş, özel bir tonu olan açık layhklar, 80'H yılların çabuk derenklerle boyanıruş, sevimli bir be ğişen yaşam ortamları ve koşullabek simgesi, canayakın bir oyun n, iletişim ve bilgilenmenin yocak gibi algılanan figürleri, kala ğunluğu içinde etkisini yitirirken, genç sanatçılar çabuk, yüzeysel, balık bir grup oluşturuyor. Efsun'un çevresine bakış açısı, hicivci, gündelik çıkışlarla iletiler Galeri BM'deki sergi 20 kasıma kadar görülebilir Ulusal müzik yanşması • Kültür Servisi Mimar Sinan Üniversitesi Devlet Konservatuvan'nın düzenlediği "9. Ulusal MÜzik Yanşması" bu yıl keman dalında gerçekleşecek. Istanbul Filarmoni Derneği'nin katkılanyla Mimar Sinan Üniversitesi Oditoryumu'nda, 2125 kasım tarihleri arasında yapılacak olan yanşmaya Ankara, tzmir ve tstanbul'dan genç yanşmacüar katılacak. Seçici Kurulu'nu Saim Akçü, Yusuf Güler Aksöz, Hazar Alapınar, Oktay Dalaysel, Gönül Gökdoğan, Nuri lyicil, Suna Kan, Murat Tamer, Gülden Turaü'nın oluşturduğu yanşmada Rode, Wieniawski, Bach, Mozart, Beethoven, Brahms, Grieg, Szymanowski, Prokofief, Paganini, Çaykovski, Saint Saens, Ysaye, Bruch ve Ahmed Adnan Saygun'un yapıtları yonımlanacak. Yanşma sonucunda birinciye 2 milyon 250 bin, ikinciye 1.5 milyon, üçuncüye 1 milyon verilecek. Aynca Saygun'un "Horon"unu en iyi yorumlayan yanşmacı 600 bin lira ile ödüllendirilecek. Simavi Ifanşması Sergisi • Kültür Servisi "5. Uluslararasi Simavi Karikatür Yanşması" Sergisi Berlin'de açıldı. Türkiye Araştınnalar Merkezi'nin Berlin Kültür Senatörlüğü ile birlikte düzenlediği "Türkiye Haftalan" çerçevesinde açılan sergi 1 arahk tarihine kadar sürecek. Sergide 27 ülkeden 250 sanatçının yapıtlan yer alıyor. "Türkiye Haftalan"nın ilk etkinliği olarak 24 kasımda bir de konferans gerçekleşecek. Türkiye Araşürmalar Merkezi yöneticisi Dr. Faruk Şen, "Doğu Batı Yakmlaşması Sürecinde Türkiye Avrupa Topluluğu llişkileri"ni bu konferansta anlatacak. Mavi, "reggae" ritmiyle başlayıp 7/8'e dönüşüyor. Yine "düşunceli'' bir Davis solosu. Arp ve ziller önünde, âdeta yapayalnız. Mavi'yı Elektrikli Kırmızı izliyor. İlk Kırmızı'dan biraz farklı bir solo bu kez: Orada haykıran trompet, burada yalvanyor. Laci»ert'te ise piyanist (Clausen) yeteri kadar çaldı diyerek geri çekilmiş. Aura, Stravinski ile Fransız besteci CMivier Messiaen'e göndermeler içeren blues "bölümii" Eflatunia son buluyor. En çarpıa Da\ is solosu da bu bölümde. Aura, Miles Davis'in tarihine kolayca oturan bir yapıt. Karmaşık, zorlu ve entelektüel. Yıllardır bekleyenleri düşkınkhğına uğratGÜN LÜK YAŞAM VE SANAT Efsun, günlük yaşamla sanat arasındaki sının kaldırmsya yönelen bir mıyor hiç. "Geç olsun da güç olmasm" diye boşuna dememişler. sanatçı. Sanatçının çevresine bakışı, sarsmadan şaşırtan mesajlar içeriyor. (Fotoğraf: Yıldız Üçok) \ vermeyi yeğliyorlar. Onlar, bu değişim hızı içinde kimsenin uzun sure etki altında kalmayacagı inancını taşıyorlar, kalıcılığı başka boyutlarda hedefliyorlar; yaşamın içine girip normal ve ussal olanı göreceli kılmaya çalışıyorlar. Efsun, alışılagelmiş ciddi iletiler veren sanat anlayişının dışına çıktığı için kimilerini yadırgataSırada Kırmızı var. "Ateşin renbilir, ancak izleyiciye sağladığı algılama rahatlığı içinde, benimse gi." Ses güçlenirken, Miles Davisi in trompeti bu kez solosunu klavtebiliyor. yeliler ve trombonlar arasındaki iletişim üzerine kuruyor. Doğaya t adanmış Yeşil'i belirleyen yumuşakhkta, tanınmış Amerikah besteci Charies Ives'in etkileri yadsınmayacak ölçüde belirgin. Kadıköy'de iki inıza • Kültür Servisi Füsun Erbulak ve Ender Arol bugün Kadıköy KUltür Kitabevi'nde kitaplannı imzalayacaklar. Füsun Erbulak saat 12.00 15.30 arası okuyuculan ile sohbet edecek ve kitaplannı imzalayacak. Ender Arol ise "özal'a Laf Söyletmem Arkadaş" adlı kitabını 15.00 19.00 arası imzalıyor. Kitabı nda özal'ın basınla olan ilişkilerine yer veren Arol imza sırasında okurlanyla da söyleşecek. f Kartal Halkevi?nde • Kültür Servisi Kartal Halkevî'nde bugün kültür edebiyat konulu bir panel yer alacak. Panele katılan Ragıp Zarakolu dünya direniş edebiyatından örnekler verirken şair Nevzat Çelik de şiiri üzerine yöneltilen sorulan yanıtlayacak. Bu yıl Akademi Kitabevi öykü Yanşması'nda mansiyon kazanan Birol Keskin de panelde yer alarak öykü üzerine düşüncelerini anlatacak. Refik Durbaş'ın yeni kitabı 'Geçti mi Geçen Günler' SANAT KULİSİ Şiir hayatm ııabzmda MÜRŞİT BALABANLILAR Şair Refik Durbaş, "Kuş Tufanı"ndan "Hücremde Ayışığı"na; "Çırak Aranıyor"dan "Çaylar Şirketten"e; "Nereye Uçar Gökyüzü"nden "Siyah Bir Acıda"ya; birumuttan bir sevinçten şiirler yazdı. Sonra "Yeni Bir Defter" açtı, "ŞiirierMeçhul Bir Aşk"ı ekledi. "Adresi Uçurum"du, sene 87. Göz açıp kapayıncaya iki yıl geçti; "Geçti mi Geçen Ganler"i yayımladı. "Bu Şürler"i şu dizelerle noktaladı: "Günler: biraz olsun aklında tut / ve unutma nasıl, kirae yazıldı / Anılannı unutmuş bu şiirler." Kitabımzda hangi dönemdeki şiirleriniz yer aLyor? DURBAŞ Burada 1987 yüı ve sonrasmda yazdığım şiirler yer ahyor. "Adresi Uçunım"un yayımlanmasından sonra yazdığım şiirler. Kitabımzda iki bölüm vax. Birincisindeki şiirier daha çok öykülemeye dayalı değil mi? Şairler haklı çıktı Afiş sergisi • Kültür Servisi Emlak Bankası tstanbul Sanat Galerisi'nde "Türk Tiyatro, Opera ve Bale Afışleri" sergisi açıldı. 1921 yılından günümüze kadar uzanan bir çerçevede Muhsin Ertuğrul, Muammer Karaca, Ulvi Uraz, Avni Düligil, Cahide Sonku, Haldun Taner gibi birçok tanınmış sanatçının ve yazann oyunlannın duyurusunun yapıldığı orijinal afışlerin görülebileceği sergi, dekoratör Osman Şengezer ve Demet Taner'in katkılanyla gerçekleştirilmiş. Abidin Dino Sergisi • Kültür Servisi Abidin Dino'nun iki ayn dönemini kapsayan "Antibes Resimleri" ve "AçılarPencereler" adlı koleksiyonlar 28 kasım tarihinden itibaren Galeri MD'de sergileniyor. 13 adet büyük boy yağlıboya yapıttan oluşan "Antibes Resimleri" ile 19681972 yıllanmn ürünü olan guaş resimlerden oluşan "AçılarPencereler" adh koleksiyonlardaki eserleri kapsayan bir de kitap hazırlanmış. 500 adet Türkçe, 500 adet Fransızca ohnak üzere toplam 1000 adet basılan ve sergiyle birlikte satışa sunulacak olan kitap Ferit Edgü'nün bir sunu yazısım da içeriyor. Abidin Dino Sergisi 19 aralık tarihine kadar izlenebilecek. Kara bir karanlıkta Bir uçurumdan bir uçuruma Uçar gibi bırâkıp çocukluğumu Arkası kuştu bir aynada Kaç yaşmdayım ne 2amandır Kara bir karanlıkta Ülkem, çıplak çiçeği gecenin Günlerden ne bilebilirim ki... Kaç yaşında inançsızlığım Beyaz bir aydıniıkta Kimliksiz bırakılmışhğım Sana ve çocukluğuma inanıyorum "Gece lfarısı Ekspresi"ne dava • ANTALYA (AA) Türkücü Yıldıray Çınar, Türk aleyhtan olarak tanınan "Gece Yarısı Ekspresi" fuminde, "Zühtü" adh türküsü izinsiz kullanıldığı için ABD'deki Columbia şirketi aleyhine bir milyon dolarlık tazminat davası açtı. Çınar, filmde bir türküsünün kendi sesinden izinsiz kullanılması üzerine 3 yıldır girişimlerde bulunduğunu belirterek şöyle konuştu: "Şirketin bu hatasım kabul edip benden özür düemesi için yaptığım tüm girişimler sonuçsuz kaldı. Bunun üzerine Londra mahkemelerinde şirket aleyhinde bir milyon dolarlık tazminat davası açtım. Avukat olarak da ünlü lngiliz hukukçu Dr. Silverman Sherliker'i tuttum. Aynca filmin Türk aleyhtan özelliğinden dolayı ABD Başkanı Bush ile Columbia şirketi yeıkililerine birer mektup gondererek Türkiye'den özür dilemelerini istedim!' TÜYAP 8. lstanbul Kitap Fuan'nın konuğu olarak ülkemize gelen Arap dunyasınm ünlu şairi Adonis oldukça DURBAŞ Birinci bölumdeki şiirlerin bazılaolumlu izlenimlerie ayrıldı. n gündelik olaylardan esinlenilerek yazıldı. ÖrneAdonis, çevresinde yaratılan ğin, "30 Kasım 1987: Parçalı BuluÜu, Yagmurlu Güiigiden pek hoşnut kaunıştı. Bu nün Söylediğidir" adh şiir 1987 seçimlerinin yapılhoşnutluğu nerede olursa olsun dığı gunun ertesinde yazıldı. "Sonıldu Şaire: Söşiir üzerine bol bol züm Sana Değil Anılar" ise Dünya Kadınlar Günu konuşmasından belli oluyordu. nedeniyle... Her gördüğü şaire günümüz Peki ikinci bölümdekiler... Türk şiirinin sorunlarını sordu DURBAŞ İkinci Bölum "Bin Gece Bir Adonis. Yeni, genç şairlerin Gündüz" başhğım taşıyor. Orada, zaman zaman, şiirleriyle ilgilendi. Dunya şiin aklıma duştukçe, birer ya da ikişer dize halinde yaz içinse şöyle konuşuyordu: "Biz dığım şiirler var. Onlar birer şiir araştırması özelli 20 yıl önce Arap şürinde bir ğini taşırlar, hepsi de numaralı. Içlerinde iki sözdevrimi gerçekleştirdiğimiz cuk olanı da var, 1213 dize olanı da. Tamamını 1001 zaman parti yöneticileri bize adet duşunmüştüm, olmadı. kızıyorlardı. Dunyadaki değişim Neden? rüzgârlanna bakıyoruz şimdi. 20 DURBAŞ Bendeki ilk heyecan kayboldu. On yıl sonra şairler haklı çıktı. O lara devam edeceğimi de sanmıyorum artık. 65'te zaman bizim savunduğumuz kaldı, ama kendi içinde bir butündur. düşunceleri şimdi o parti Seçimler, enflasyon, hapislik, aşk vb. günde yöneticileri savunuyorlar. Ben bir lik hayatın epeyce geniş bir alanında geziniyorsu şairin bağlanmasını nuz... anlamıyorum. Bu yüzden DURBAŞ Evet, kitaptaki her şürin ayn blr se Neruda ve Aragon'u pek ruveni var. Örneğin, "Geçti mi Geçen Günler"i yaz sevmiyorum. Müsluman dığım zaman, Zeki Ökten'in "Ses"i ve Şerif Gören'in toplumlarda dine bağlıhk neyse "Sen Turkülerini Söyle" adlı fihni oynuyordu sine Batı toplumlannda da rejime malarda. O filmlerden yola çıkarak yazdım bu şii bağlıhk o. Ama bir Ritsos öyle ri. Başka bir şiirimde sürgünleri >azdim. Babası ha değil. Ritsos hiçbir zaman pisteki çocuklar için "Uçurtma"yı yazdım. Bütun komunist partiye ka>ıtlı olmadı. bunlar bir araya gelince, bahsettiğin konulann hepsi Ama şürinden onun yürekli bir kitaba giriyor. Ben bu kitapta bir de şunu yapmak komunist olduğu anlaşılıyor. istedim: Daha önce yazdıklanmın izini taşısın, ama Boyle şairleri seviyorum ben'.' farklı bir söylemi olsun. Dille daha çok oynadım, dizeleri dilin kaygan zemininde dolaştırmaya çalıştım. Şürinizdeki bir mecra değişikliği dryebüir miyiz TÜYAP tstanbul Kitap buna? DURBAŞ Yok, daha çok dil kaygısı var dene Fuan'nda her yıl olduğu gibi bilir ancak. Tema olarak da gündelik hayatın nab bu yıl da yabancı konuklar yer alıyordu. Ve her yıl zmı tutmaya çalışmak olarak özetlenebilir. Ama bu olduğu gibi yine bu yıl da arada şunu da belirtmek isterim: Şiir bence sıcağı yabancı konuk seçimi daha sıcağına yazılan bir şey değildir. O yapıldığı zaman slogancılığa düşme olasıhğı var. Aynca şairin ça doğrusu seçilen yazarlann ğımn bir tatuğı olduğuna inamyorum. Bu inanç da Türkiye'ye gelmesi için ikna edilmesi oldukça sorun var bu şiirlerde. yaratmıştı. Kitap Fuan'na Kitabımn arka kapagında "Usta olmak da davet edilen yazarlar genellikle islemiyorum" diyorsunuz, niçin? Turkiye'deki insan hak ve DURBAŞ Orada, her şair kendi şiirin' kurar özgürlüklerinden söz açarak demek istiyorum. Ille de bir ustaya bağlarursanız güvence olmadığını ileri onun öğrencisi olursunuz ancak. Ben usta olmak sürerek yapılan onerileri geri istemiyorum gerçekten. Çünkü usta olmak demek çeviriyorlardı. Bunlardan biri yazılan şürin de usta işi olması demek. Yerleşmiş, de, Alman yazar Günther oturmuş bir şiir, ben bunu istemiyorum. Şairin de, Grass oldu. Kitap Fuan'nın şürin de biraz "acemi" olmasmdan yanayım. Adonis, Turk ve Arap şairlerinin birbirlerinden uzak oluşlanna da bir anlam veremiyor. Bu şairlerin Batı'yla ilişkileri yarunda, kendi aralarında bir araya gelememeleri onun için üzücü bir durum. Bilindiği gibi Adonis bütün Arap ülkelerinin UNESCO temsilasi. Şimdi tek amacı Paris'e döner donmez Turk ve Arap şairlerini ister Mısır olsun, ister Suriye, herhangi bir Arap ulkesinde bir araya getirmek. 10 Türk, 10 Arap şairinin, 2 Türk, 2 Arap gazetecisinin, 2 Turk, 2 Arap eleştirmeninin katılacağı geniş bir toplantırun hazırlıklarına başlamak istiyor. Bunu önümuzdeki yıhn nisan ayında gerçekleştirmeyi düşünüyor. Arp Resitali • Kültür Servisi Arp sanatçısı Uğurtan Aksel 26 kasım pazar günü Emirgan Parkı Beyaz Köşk'te bir resital verecek. Ankara Devlet Konservatuvan mezunu olan sanatçı programda, Haendel, Nadermann, Godefroid, Faure ve Britten'in eserlerinin yanı sıra Duke EUington ve Paul Desmond'dan uyarlanmış "Satin Doll" ve "Take Five" adlı parçaları da seslendirecek. Resital saat 15.00'te gerçekleşecek. Neden gelmiyorlar? danışmaru Demirtaş Ceyhun, Grass ile birkaç yıldır ilişki içinde olduklanm, bu yıl için kesin söz aldıklanm, Grass'ın oldukça istekli göründüğunü ve resmi bir davetiye istediğini söylüyordu. Ancak gönderilen davetiyenin hemen ardından 1 Mayıs dolayısıyla meydana gelen olaylar Grass üzerinde olumsuz etki yaratmış, yazar 1 Mayıs'tan birkaç gün sonra çektiği bir telgrafla gelemeyeceğini bildirmişti. "TUrkıye'de demokrasi ve insan hakları guvence altında değil" diyordu Gunther Grass. • Gençlik Kitabevi'nde Saat 15.30'da tiyatro sanatçısı Füsun Erbulak ve hafıf Batı müziği sanatçısı Saadet Sun "Sanatta ve Aşkta Özgürlük" konulu bir söyleşiye katıüyorlar. • Tanaltay'lar imzalayor Suna Tanaltay ve Erdoğan Tanaltay kitaplannı 14.0019.00 arası Nişantaşj Akademi Kitabevi'nde imzalayacaklar. UGUN