28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
17 KASIM 1989 * * * • Faksla toplumsal tedavi sistemi Eğitim Servisi Turkıye'de ılk kez faksla toplumsal konsultasyon sıstemı uygulaması Cerrahpaşa Tıp Fakultesi Kadın Hastalıkları Anabilim DaIı'nca başlatıldı. Yenı uygulamaya göre çeşıtli bilim dallanndaki bılgi bırikımı faksl yurt çapında >aygınlaştınlacak. Sıstemle ilgili bılgı veren Prof. Necatı Tolun, Anadolu'dakı doktorlar ve sağhk kuruluşlarının danışmak ıstedikleri bılgileri faksla geçebıleceğinı belirterek şunları söyledi. "Bize gelen fakstakı sorulan yanıtlayarak nasü tedavı uygulanması konusunda bılgılerimizı kendılerıne " Madrid'de dün dünya komünizminin ve tspan aktaracağız. Böylece hasta ts^ | ç S a v a ş , . n l n s o n k a d l n kahramanı Dolores tanbul'a gelmeden yerınde teIbarruri "La Pasionaria" için bir açıkhava toreni düzenlendi. Ibarruri'nin kızıl bayraga sanlı tabu davi olma imkânına sahip tu orauzlarda taşındı. Torene on binlerce Ispanvol ve 78 ulkeden gelen komunistler katıldı. olacak." 3TRAND & SEt NET BEACH & WHITES CUMHURİYET/19 GOZLEM PLAJ ART1K "YALNIZCA BEYAZLARA AİT' DEGİL Guney Afrika Devlet Başkaıu F.W. De Klerk, plajlarda ırk avnmı uygulanmasını ongoren yasayı iptal etti. De Klerk, Devlet Başkanhgı Danışmanlık Konseyi'nde yaptığı konnşmada, bundan sonra plajlann butun ırklare açık olacağını bildirdi. (Fotoğraf: Reuter) UGUR Minvıcu (Baştarafı 1. Sayfada) turulması öngörüldü. Model, "yapişletdevret" modelidır. Bu şirket de hemen kuruldu. Sermayesi on sekiz mılyar Japon Yeni olan bu şirketin yüzde yetmiş sermayesi Japonlann, geri kalan yüzde 30 pay da yerli ortağın. Bu yerli ortak kim? O da belli değil! ' Aliağa ve çevresinde termik santral için gerekli linyit rezervleri yok; bu yüzden yer seçimi hıç uygun değil. Üstelik, termik santraldan çıkacak zehirli gazın etki alanı içine Bakırçay Havzası ve Menemen Ovası da giriyor. Termik santralın etkı alanı Foça'ya, Yenisakran'a ve Çandarlı kıyılarına kadar genişleyecek. Açıkçası; pamuk, zeytin, üzüm ve tütün tarımı yapılan bölge büyük bir tehlike içındedir. Yöreyi nasıl bir tehlikenin bekledığini görebilmek için Muğla'nın Yatağan ilçesindeki termik santralın önünden geçmek bile yeterlidır. Yatağan'daki termik santraldan çıkan zehirli gaz ve dökülen küt, üzüm bağlarını, bahçeleri, çam ormanlarını, agaçları tek tek kurutmuştur. Yatağan'da doğal güzelliklerin yeşil rengi, santralın kurulmasından sonra hemen kül rengine dönüşmüştür. Yatağan'a her gün yağmur yağmıyor, kül yağıyor... Aliağa ve çevresi, şimdi Güney Afrika'dan getirilecek kömürlerin dumanı ile zehirlenecek. Insanı zehirlenecek; ağacı zehirlenecek, hayvanı zehirlenecek. Doğa elden gidecek... Peki, gereken tepkıler gösteriliyor mu? Gösterilmeye başlandı; SHP İzmir Milletvekıfi Kemal Anadol, karamamenin iptali ıçin Danıştay'a dava açtı. Pazar günü de Aliağa'da bir miting var. Yöre belediye başkanlannın düzeı Jedikleri mitingde bu sorunlar göruşülecek, yöre halkına kendilerini bekleyen tehlike anlatılacak. * • • • ANAP Kongresi bugün toplanıyor. Bu "cuma kongresi"nden önce cuma namazı kılınacak. Önce toplu namaz, sonra halka kapalı kongre! ANAP yokuş aşağı inen bir partidir. İnişe geçmiş bir partiyi, bir süre daha yaşatsa yaşatsa "tek adam yönetimine" karşı oluşacak yeni yönetim yaşatır. Onlar da ancak bır süre yaşatabilirler. 1970'li yıllarda CHP'yi dirılten olay, Bülent Ecevit ile Dr. Kâmil Kırıkoğlu ve arkadaşlarının Ismet İnönü ve Dr. Kemal Satır yönetimine karşı gösterdikleri soylu direnışti. Güzel ve arkadaşları bu çapta değıller... Parti genel merkezi, kongrede "bî'at" kuralının egemen olması ıçin bütün gücüyle çalışacak. "Bî'at", ANAP sözluğünde, Özal'ın gösterdiğı yoldan gıtmek demektir. Özal, Cumhurbaşkanı seçilmeden önce vasiyetinı de şöyle açıklamıştı: Allah'ın ipine sımsıkı sarılın. ANAP Kongresi'nde parti genel merkezi ağır basarsa önümüzdeki ılk genel seçımlerde ANAP, siyasal sahnelerden büsbütün silinir. Silinınce de Dışışlerı Bakanlığı'nın yanıbaşındaki yeni ANAP binası herhalde bu bakanlığa devredilır! Kongreden önce duyulan, siyasal göstenlere sahne olan bır camıden gelen cuma namazının ezan seslerı de olabilir; ANAP tüzel kışiliğı ıçin kılınan bir cenaze namazının "salâ" sesleri de! Ne diyelim? Karan "Allah'ın ipine sımsıkı sarılan" ANAP1 lılar verecek. Vasıyet öyle! HABERLERIN DEVAMI TLSIAD SEMINERI'NDEN NOTLAR Tartışmaya Katılmak CENGİZ TURHAN Önumuzdekı 1020 yıl içinde Turkıye hangi hedefler doğrultusunda gelışmesinı surdurecek? Bu hedeflere ulaşmak ıçin hangi stratejileri kullanacak? Nelerden ne ölçude fedakârlık yapılacak, roplumun hangi kesımleri ne bedel •ödeyecek? Konulan hedefler toplumun genel çıkarlarını ne ölçıide yansıtacak? Çeşitlı toplum katmanları bu kritik karar sıirecıne nasıl, ne ölçude katılabılecek? Turk Sanayicileri ve tşadamları Derneğı (TUSİAD) tarafından duzenlenen "Piyasa Ekonomilerinde Endustriyel kalkınma Slratejileri" konulu semınerde dun, bu soruların çızdiğı çerçevenin içındekı alanı tumüvleJcaplamasa da, Turkiye'nin yakın geleceğinin tartışılması açısından önemli olabilecek ıpuçlan verildi. TÜSİAD bu toplantıya bir yanrtan sıyasal otorıtenin dikkatinı orta ve uzun vadeli stratejılenn yenıden belırlenmesıne çekme, bir yandan da kendı temsil ettıği kesımde bir "zihinsel kopuş"un tohumlarım atma çabalarının bir parçası olarak duzenlemış gözükuyor. Başlatılan tartışmanın azımsanmayacak bir başka boyutu da değışen dunya koşullan ıçerisınde "piyasa ekonomisine dayalı sanayikşme" dışında bir kalkınraa alternatifinın olmadığı ve bunun ıçın venı bir stratejı seçımine gerek olduğu konusunda kamuo duydu. alması ve uzlaşmadan uzak bir oryu oluşturma çabası. Toplantı, belli cevaplara ulaş tamla herhangı bır startejı belirAkşam saatlennde dinleyıci kit mak, çözumler bulmak umuduy lenip yürütülebilir mı? Kısıtlı kaylesinde bir azalma olsa bile TÜ la gelenler için belki hayal kırık nakların dağıtımını kım yapacak? SİAD'ın duzenledıği bu toplantı lığı yarattı, ama gerçekte bır baş Kamu yönetimi anlayışı değişmenın oldukça buyuk ilgi çektiği söy langıç çizgisi olma işlevinı başa den atılım yapılabilir mi? Bilgı, lenebilir. Dinleyıcıler arasında rılı bıçimde yerine getirdi. Cevap organizasyon yeteneği, teknoloji Bernar Nahum, Can Kıraç, Cem ların aranmasından once ne tur gibi faktörlerın uretimin lokomoHakko, Haluk Ceyhan, Nuh Kuş sorular sorulması gerektiğınin tifi olması nasıl sağlanabilir? Teşçulu, Işık Bıren, tshak Alaton, saptanması gerekiyor. TUSlAD vık \e tercıhlerde hangi sektorler, Mehmet Şuhubi, Mesut Erez, Ne ın duzenlediğı bu toplantının ce alt sektorler hatta urun grupları cati Akçağlılar, Nihat Gökyiğit, vapları değil soruları, dolayısıyla öne çıkanlmalı? Ortak pazara hızAlberto Pirelli, Osman Kavala, tartışma platformunu belirlemeyi la katılmalı mı, katılmayı gecıkOsman Çarmıklı, Şahap Kocatop hedeflemiş olduğu rahatlıkla söy tırmeli mi? Hedefe ulaşmak ıçin çu, Selman Yaşar, Üzeyir Garih, lenebilir. Bu sorulardan birkaçını gerekli koordinasyon pazar mekaYıldırım Akturk, Yavuz Canevı, art arda sıralamak bu platform nizmalarına bırakılabilir mi? BüZekeriya Yıldırım göze çarpan hakkında bir fikir verebiliı: tün bu sorular için dünya yeterince ısimler arasındaydı. Ve tabii TUTurkiye gelecek on yıllarda izleniyor mu, bu soruların cevapSİAD yönetimi, uyelen, şirketle dünya işbölümü içindeki yerini ne ları aranırken sosyal ve siyasal sorin üst düzey yöneticileri ile rede göruyor, görmek ıstıyor? Bu nuçlar da düşünülüyor mu? basın... yere oturmak ıçın geliştirilmesi geTUSİAD Turkiye'nin geleceğinDinleyici topluluğunun tüm rekli yeni iktisadi faaliyet alanla de söz sahibi olmak istediğıni bu seçkirtliğıne rağmen, Türkiye'nın rı var mı? Geleneksel alanlardaki toplantıyla kamuoyuna da duyurgelecek yırmi yılındakı startejisı gelişme sınırına dayandı mı, bu du. Turkiye'nin geleceğinde söz nin tartışılması henüz daha baş alanlardaki yenıden yapılanma sahibi olması gereken başka kulangıç aşamasında olduğunudan, bittı mi? Gelışmenin tek yolu sa rumlar da vaı. Sendikalar, siyasal konuşmacılara soru yönelten din nayıleşme mi? Yatırımların millı partiler ve özellikle muhalif olanleyicilerın kendılenni kısa vadeli gelire oranı tek olçut mu? Sana lan, unıversiteler, odalar, basın ve politika onerilerinden koparıp, yileşme uluslararası standarttaki bir çatı altında toparlanmamış startejik soruJara yoğunlaştırmak teknolojilere ağırlık vererek mi, milyonlar. Bu platform reddedileta güçluk çektıkleri görülüyordu yerel imkânları daha fazla kulla bilir. Sorulan sorular yetersiz, tek Nitekim Partha S.Gosh bazı soru nan geleneksel endüstnleri öne çı yanlı bulunabilir; ama böyle bır lan cevaplarken, "Planla slralejiyi kararak mı geryekleştirilecel.? tartışma başlıyorsa, bu tartışma birbirinden ayırmak lazım", "bu Türkiye 19902000 arasında sa yok sayılamaz. Bu tartışmanın dırada tartışılması gereken, raakro vunma harcamalarında yuzde şında kalmak, bu tartışmaya kaekonomik polilikalardaki bazı 2025 kısıntı yaparak bunu tılanlann belirleyeceğı zemıne ve ufak değişiklikler değil, stratejik araştırmageliştirmeye ayırabilir bu zeminin bir toplumsal uzlaşkonulara sıçramamız gerekli" bi mi? Yuksek enflasyon, yüksek fa manın ürünu olarak sunulmasına çiminde uyarılar yapma gereğıni iz, kamunun kaynakları tekelıne razı olmaktır. DıgıTın satışına ihtiyati tedbir Gırgır ve Fırt dergilerinîn sahibi Ertugrul Akbay'ın başvurusu üzerine 'Dıgıl' Dergisi'nin dağıtım ve satışı mahkemece durduruldu. Istanbul 4. Ticaret Mahkemesi'nin, satışın "ihtiyati tedbir yolu" ile durdurulması karanna gerekçe olarak Gırgır ve Fırt dergilerinde yer alan yazı karikatür ve resimlerin kullanüması gösterildi. Istanbul Haber Servisi Bu haftaki "Dıgıl" Dergisi'nin dağıtım ve satışı, bır süre önce "Gırgır" ve "Fırt" dergilerinı satın alan Ertugnıl Akbay'ın başvurusu üzerine mahkemece durduruldu. Istanbul 4. Ticaret Mahkemesi'nce verilen derginin dağıtım ve satışırun "ihtiyati tedbir yolu ile durdonılması" karannda, Dıgıl Dergisi'nin son sayısında, yasalara aykırı olarak Gırgır ve Fırt dergilerinde yayımlanan yazı, karikatür ve resimlerin aynen yayımlandığı bildirildi. Ertugrul Akbay, 14.11.1989 gunu Istanbul Ticaret Mahkemesıne, Dıgıl Dergisi'nin yayımlanan son sayısımn dağıtımının ve satışının durdurulması için başvuruda bulunmuştu. Dıgıl Dergisi'nin son sayısında, satın aldığı Gırgır ve Fırt dergilerinde yayımlanan yazı, karikatür ve resimlerin aynen veya baslıkları kullanılmak suretıyle yayımlandığını belirten Ertugrul Akbay, mahkemeden, söz konusu derginin dağıtımı ve satışına ihtiyati tedbir karan uygulanmasını ve "işin aciliyetıne binaen karşı tarafa tebligat yapılmamasını" istemişti. thtiyatı tedbir istemini inceleven tstanbul 4. Ticaret Mahkemesı de dün verdiği kararda, "dağıtımı ve satışının durdurulması ıstenen 16 Kasım 1989 tarih ve 29 saylı Dıgıl dergisinde istekçinin satın aldığı daha önce yayımlanan Fırt ve Gırgır dergilerindeki 'Hafiye Mahmut', 'Utanmaz Adam', 'Avanak Avni', 'Zalim Şevkı', 'Kelek Osman' ve 'Muhlıs Bey' gibi resim ve yazıların aynen yayımlandığı bıldinldı. Bu durumun Fikir ve Sanat Eserleri Kanununun 1. ve 8/23., Markalar Kanunun 1., Basın Kanunun 15. maddelerine aykın olarak haksız rekabet ve telıf haklarımn çiğnenildiği belirtilen mahkeme karannda, ihtiyati tedbir isteminin Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'nun 77. maddesi gereğince kabul edildiğı kaydedildi. BANKALAR/1988 PERFORMANS ANALİZ BANKACILIGIN BÜYÜKLERİ Prof. Selçuk teren bankalann 1988 yılı perforans analizi, banka rlarında patlama ol şeklinde değerlendirdi. Abaç, "Bankalann. 1988 yılmda gerçekleştirdiği yüksek kârlıhk. karşıhk ayrılarak problemli kredilenn sınıflanması imkânını yaratmıştır. Problemhkredilerin azalması. bankalann aktif kalıtesinı iyileştırmi^tır. Kârlıhk konusunda gerçekten ilginç bir \ıl yaşanmış. birçok banka yüksek kârlıhk sağlamıştır. Bunlar içinde büyük kamu bankalarını da görüyoruz" dedi. Prof. Selçuk Abaç, geçen vıl han gi bankalann nevi ne kadaj tığını, başarı \e başarı^ nnı 1984 le i değerlendirdı. Türk bankaj Dr dan Turk bankacılık sektor '"; li>et gösteren bankalann performans analm. b • i da patlama oldımuntı lamda parlak soııiıçur o.. ginı oıtaya ko\ıju 4rasıınr.ii\! gercekle; Seicuk \Dac.jal 1988 \!İı g ve bu bankalar^!^Xuğnuu Abaç, geçen y: artırımı gereğinin gün( hangi banka iğini vurgulayacaktı. Bu gruj lanh neyi ne kadar ralama şöyleydi: yaptığın Manufacturers Hanover Trusd başarı 988'in en dinamik yabancı bankave başaı olarak beliriyor. Aktif toplamı3l rısızlıklarını değd kat artmış. Büyüklük sıralamasınj lendirdi. da3. olmuş durumda. Net kâı Türk ba %^988'de 14.5milyar oldu. K< cılık, sektörii grub«îrââ ikinci e ründe, 1984 y dan bu yana he <L SO *>aovıi*t p<S> ilgiyle izlen Prof. Selç bulunıı Anai rformansf içinde gösdeğerlendiren temel "kritere" zırlanıyor: Sermaye ârlılık, aktif kalitesi ve ıca, bu yıl öteki yıllardanj clı olarak, Abaç, analizi i^ Tandığı "alt kriter" sayısınj da 14'ten 21'e çıkardı^ Türk bankacılıl sektöründe ^elde edildiıaı ,x , • vo.c ıayı gerçekleştirejj Dr. Selçuk Abaç, ban] açısından 1988 yılj önemli olayını^ kredilerin karşıhy fü ı \U* YENİ yıl /adeli btüt ta .000.000 .000 TJ tahvül V MANUFACTı 1 ğ, Abdı İpö^j.Cad. Pofat f4las Maçka Fstaîüml; Tel.: 13lA0 10 (8 h f l f 131.22 39 140 59 66 /131 22 63 360 gun Toplam 2 000.00^ C ııpı L •Prof Dr Selçuk \baç"ın basında yer alan 1988 Bankalar Performans Analızfnden alıntıdır
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear