26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET/6 HABERLER 3 OCAK 1989 7 dosyalı Türkiye'nin zor yılı SEMİH İDİZ ANKARA 1989'un Turkiye'nın "AT'de atılııtı yılı" olacağı belirtiliyor. Ankara'nın topluluktan asgari beklentisi tam üyelik başvurusu ile ilgili resmi muzakerelerin başlaması. TürkABD ilişkilerinde "Ermeni sonınu"nun geçmiş yıllara oranla daha kritik bir rol oynayabileceği bildirilirken Yunanistan'la ilişkilerde Yunan genel seçimlerinden önce önemli atılımlar beklenmiyor. NATO'da ise Türkive'nin aktif olarak katılacağı DoğuBatı silahsızlanma müzakerelerinin ön plana çıkacağı ongoruluyor. TurkSovyet ilişkilerinde "bahar havasının" süreceği tahmin ediliyor. Ancak Azerbaycan ile Ermenistan arasındakı sorunların Ankara ile Moskov a arasındaki ilişkilere yansıması olasılığı üzerinde duruluyor. Öte yandan Bulgaristan'la yaşanan gerginlik buyük bir olasılıkla 1989'da da surecek. Dışişleri çevrelerı, dıplomatik kaynaklar ve gozlemcilerin Türkiye'yi yakından ilgilendiren dış politika konularında 1989'a ilişkin bazı beklentileri şöyle: A T i l i f leilerf: 1989 Türkiye'nin AT ile ilişkıleri açısından kritik bir yıl olacak. Ankara'nın topluluğa tam üyelik başvurusu konusu Türkiye'nin dış politika gundemindeki öncelikli yerini yıl boyunca koruyacak. Topluluk dönem başkanlığının yenı yılın ilk gununde Ispanya'ya geçmesiyle, Yunanistan'ın topluİuğun dümenini tuttuğu son 6 ay süreyle Ankara ile AT arasındaki ilişkilerde >aşayan durağanlığın yerini yeni bir canlılığa bırakacağı tahmin ediliyor. llişkilerdeki bu hareketlilik dönem başkanhğının 1 temmuzda Fransa'ya geçmesinden sonra da surecek. AT Komisyonu'nun 1 ocaktan itibaren değişerek yeni "Avrokratlann" görevlerini devralmalarından kısa bir sure sonra, Ankara'nın Bruksel nezdinde yeni bir atağa geçeceği tahmin ediliyor öte yandan, 12 Eylül ile askıya alınan TürkAT Karma Parlamento Komisyonu'nun (KPK) 1419 ocak tarihleri arasında son sekiz buçuk yılın ilk toplantısını >apacak olması, Türkiye ile A\rupa Parlamentosu arasındaki ilişkilere yeni bir boyut kazandıracak. Bu arada, Yunanistan'ın "Kıbns engelini" kaldırmaya razı olmayacağı varsayımı karşısında, TurkAT Ortaklık Konseyi'nin 1989'da toplanıp toplanamayacağı halen merak konusu. Gerek Ispanya gerekse Fransa'nın, dönem başkanlıkları sırasında Ankara'yı bu konuda destekleyeceklerine ilişkin taahhutleri bulunmasına karşın. bu taahhutlerin Ortaklık Konseyf nin toplaııması için yeterli olup olmayacağı bilınmivor. ABD i l i f k i l e r i ; 20 ocakta duzenlenecek yemin toreniyle ABD başkanlığını devralacak olan George Bush'un, Turkiye'ye karşı izleyeceğı polnikada genel hatlarıyla "Reagan çizgisinin" dışına çıkması beklenmiyor. Ancak ^eçim kampanyası sırasında Amerika"daki Ermeni lobısine açık bir şekilde goz kırpmıs olmasından dolayı "Ermeni «nnınu" karşısında nasıl bir kararlılık sergileveceği şu anda bilinmıyor. Bu arada, İNF antlaşması sonrasında NATO'da caydırıcılık kapsamında kabul edilecek yeni yaklaşımlar karşısında Ankara'nın nukleer politikasını yeni bir değerlendirmeye tabi tutarak, daha önce istemediği ve "ek yıikumlülük" olarak nitelendirdiği bazı sorumlulukları ustlenmesi olasılığı üzerinde de duruluyor. "Bush'un, makamının gerektirdiği şekilde davranarak kısa siırc içinde gerçekleri görecegi" bıçiminde ifadesini buluyorsa da bazı gözlemciler bunun bu kolaylıkla varsavılamayacağını bildiriyorlar. Ermeni lobisınin 1989'da yeni bir atağa geçmesini bekleyen bu gözlemciler, "Ermeni asıllı Amerikalılar. seçimlerde kendisini desteklemiş olmalarından dolayı Bush'dan karşılıgını isteyeceklerdir" gorüşune yer \enyorlar. Soryet ilif kileri: TürkSovyet ilışkilerindeki "bahar havasının" 1989 yılında da süreceği .ahmin ediliyor. Sovyet Dışişleri Bakanı Eduard Şevardnadze'nin >ılın ilk yarısında Turkiye'ye yapması beklenen ziyareti ikili ilişkıleri daha da pekiştirebilecek. Sovyet Başbakanı Nikolay Rijkov'un yıl içinde Turkiye'ye yapması planlanan ziyareti de aynı roİu oynayabilecek. Turkiye ile Sovyetler Birliği'nin 1989 yılında esas çabalarını ekonomik, ticari \e kultürel ilişkilerini daha da geliştirmeye yoneltmeleri bekleniyor. Ankara ile Moskova arasındaki ilişkiler dışişleri çevrelerinin ifadesi ile "en iyi dönemini" yaşarken, bu ilişkilere "nazar değmesi" olasılığı da bulunuyor. Ermenistan ile Azerbaycan arasmdaki sorunlann tekrar alevlenmesi ve Ermeni vetkililerinin şu anda içinde bulundukları sorunlar ile sözde Ermeni soykırımı arasında kuşkulu paralellikler kuraAT Yunanistan, Kıbns engelini kaldıracak mı? rak dunya çapında bir propaganda ABD KürtErmeni sorunu soğuk rüzgâr estirecek. atağına geçmelerinin bu ilişkıleri beklenYuaaistan Geçmişteki senaryo tekrarlanacak mı? medik bir biçimde kısa bir süre içinde bozabileceği de gözlemcilerce ifade ediliyor. NATO Silahsızlanma ve yük paylaşımı gündemde. Uişlcileri: Sovyetlcr Birligi Sımrda AzeriErmeni çekişmesi var. Bulgur imzalanmasıylaBelgrad Protokolu'nun başlatılan diBnlgarfctan Türklere baskı, gerginliği pompalayacak. yalog surecinin henuz herhangi bir ürün vermemiş olması ve Bulgaristan'ın Turk lranlrak Yeraltı faaliyetleri ne getirecek? azınlığına karşı uyguladığı politikasını sürdürmesi karşısında, Ankara ile Sofya arasındaki ilişkilerin 1989'da da gerazınlığı" konusunun bu yıl da Ankara ile len Viyana'da on hazırlıkları süren Kon ginliğinı surdureceği tahmin ediliyor. Washıngton arasında "soğuk rüzgârla vansiyonel Istikrar Görüşmelerinin n n " esmesine neden olacağı tahmin edi (KIG) yonerge belgesınin ocak ayının İranirak ilif leileri.* Bir barış anliyor. sonlarına doğru iki blok tarafından laşması henuz imzalanmamışsa da KorYunan illşkileri: Yunanistan' onaylanması ve yürurlüğe girmesi bek fez savaşının fiilen sona ernıiş olması neda tum dikkatlerin hazıran ayında yapıl ieniyor. NATO ve Varşova Paktı'na deniyle Ankara'nın bu iki ülkeyle ilişkıması beklenen genel seçimlere yönelmiş mensup 23 ulke arasındaki resmi silah in lerinin 1989 yılında "ticari ve ekonomik olması nedeniyle, Davos süreci çerçeve dirimı göruşmeleri ise yılın ortalanna işbirligi" eksenine oturması bekleniyor. Türkiye'nin her iki ulkedeki yeniden imar sinde bu tarihten once yeni adımların atıl doğru başlavabilecek. masına zayıf bir olasılık olarak bakılıyor. Aktif olarak katılacağı bu görüşmeler atılımlarından bir pay kopanma gırişimde Ankara muzakerelerin ağırlıkh olarak lerine 1989'da ağırlık vereceği tahmin Yunanistan başbakanı Papandreu'nun ediliyor. Ote yandan, 1988 yılında da göTurkiye'ye yapması planlanan resmi zi Orta Avrupa'ya otunulması çabalarına rüldüğu gibi İran rejim taraftarları ile rekarşı çıkacak. yaretin hazirandan once gerçekleşeceği de jim aleyhtarlarının birbirlerine karşı Bu arada, TurkAmerikan ilişkilerin henuz kesinlik kazanmış değil. PapandTurkiye'nin NATO içindeki çabaları Turkiye'deki kimi faaliyetleri nedeniyle de bir saatli bomba gibı duran "Ermeni reu'nun ocak sonu, şubay ayı başında ise "yük pavlaşımı" kavramına yonele AnkaraTahran ilişkilerinde bazı gerginSoykınm Tasansf'nın bu vıl Kongre'nin Ankara'yı ziyaret edeceği bazı çevreler cek. liklerin >aşanacağı varsayılıyor gundemine getirileceğine ve "Soykınm Miizesi" konusunun on plana çıkacağına kesin gozüyle bakılıyor. Bu bağlamda, Turkıve'nin bağımsız Filıstin devletini ilk tanıyanlar arasında \er alması ile, Amerika'daki Yahudi lobisi tarafından "Nazi savaş suçlusu" olmakla suçlanan Avusturya Cumhurbaşkanı Kurl VValdheim'ı kabul etmiş olmasının Kongre'deki koyu İsrail yanlısı üyeler üzerindeki etkisinin ne olacağı merak konusu. Bir tahmine gore daha önce Turkiye aleyhtarı tasarıların oylanması sırasında "çekinıser kalmavı" yeğleyen bazı Kongre uyeleri bundan böyle "karşı kampa" daha rahatlıkla geçecekler. Öte \andan, "Turkiye'deki Kürt ce varsayılıyorsa da ziyaretin Yunan genel seçimlerinden sonra>a kalacağını duşunenlerin sayısı da az Jeğil. Bu arada Dışişleri Bakanlığı çevreleri, Papandreu'nun Tuıkiye ziyaretini Kıbn<;'ta ve Ege'de tavizlere rehin tutarak bunu "içe yönelik bir siyasi araç" olarak kullanma çabası içinde olduğunu belirtirlerken, Yunan seçim kampanyaları sırasındakı kimi gelişmelerle Ankara ile Atina arasındaki ılişkilerin zaman zaman gerginleşmesi genel beklentiler arasında yer alıyor. HATO: 1989 yılında NATO'nun gundeminde on sırayı silahsızlanma konusu ve bu çcrçevede Varşova Paktı ile yurutulecek olan muzakereler yeralacak. Ha Süperlerle diyaloğunda ve uluslararası ilişkilerinde kritik bir döneme giriyor 'Danıştay dantşma yvridir' ANKARA (ANKA) Başbakan Turgut Özal hükumet olarak birçok konuda Danıştay'ın fîkirlerini almaktan yana olduklarını belirterek, "Kanunlan da hazırlama safhasında Danıştay'a sorarak gorüşlerinı almak yararlıdır. Biz 'adalet mülkün temelidir' diyoruz" dedı. Başbakan Özal, Danıştay'ın yeni başkanı Süleyman Sırrı Kırcalı'yı başbakanlık konutunda kabul etti. Damştay Başkanı Ktrcalı, kabulde yaptığı konuşmada, Özal'dan kanunların TBMM'ye gitmeden önce Danıştay'ın görUşü alınarak hazırlanmasını istedi. Özal yaptığı konuşmada Danıştay'ın bir danışma yeri olduğunu ifade ederek, "Cayet tabii birçok konuda olduğu gibi kanunların da hazırlık safhasında sormamız icap eder" dedi. İŞTE SORUNLAR Sıtkı Yırcah toprağa verildi ANKARA (Cumhuriyet BürosuJ Geçen hafta içinde Ankara'da ölen Turk Parlamenterler Birliği Başkanı, eski parlamenterlerden Sıtkı Yırcah için dun TBMM'de bir tören düzenlendi. Törene TBXfM Başkanı Yıldırım Akbulut, Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem, DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel, milletvekilleri, parti temsilcileri ve bazı eski parlamenterler katıldı. Dernek adları için karar ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Dernekler, adlanmn başında ve sonunda bulunan "Cumhuriyet, milli, Türkiye, Türk, Atatürk" gibı kelimelerı Bakanlar Kurulu kararıyla kullanabilecek. fçişleri Bakanlığı'nm onerisı ve Bakanlar Kurulu'nun kararı ile bu ısımlerı kullanabilecek derneklerin, "faaliyet ve hizmetleri açısından ulke çapında olması" gerekiyor. SEKA'yu Eskişehir'den destek ESKİŞEHIR (Cumhuriyet) 10 bin dolaymda işçi, SEKA'da 4 aydan beri grevde bulunan işçileri desteklemek amacıyla imzaladıkları 40 metre uzunluğundaki dilekçeyi Başbakan Turgut Özal'a gonderdiler. Bir basın topianüsı düzenleyen Eskişehirli sendikacılar, dilekçenin Kamutş yöneticilerine ve siyasi partilerin grup başkanvekillerine de gönderileceğmi söylediler. Sendikacıların verdiği bilgiye göre dilekçede, hukumetin SEKA işçilerinin sorunlarına duyarsız kaldığı savunuluyor. PTFde sözleşmeli personel huzursuz İZMİR (Cumhuriyet Ege Burosu) Sözleşmeli personel uygulamasının en yaygın olduğu kurum olan PTT'de çalışanlara yeni ucret zammı 1987 y\lı maaşı üzerinden yapıldı. PTT'deki sözleşmelilere 1988 yılı ücret artışı yüzde 45 avans olarak verilmişti. 80 bini aşkın personelinden 60 bininin sözleşmeli olduğu PTT'de çalışanlar, yeni yıla huzursuz giriyor. PTT'de en buyuk dılimi oluşturan lise mezunu memurların maaşı 160 bin liradan 220 bin liraya yükseltilirken, kadroluların da yaklaşık bu kadar maaş alması iki kesim arasındaki farkın sıfıra inmesine \e sözleşmeli olmamn çekiciliğini tümuyle >itirmesine yol açtı. PTT çahşanlan, yasaya gore yıl içinde verilen ucret avansının yıl sonunda mutlaka kapatılmasım istediler ve şoyle konuştular: "1988 yılı başında maaşlanmız ayarlanırken bordrodaki brutümiize hiç dokunulmadı \c maaşımızın yüzde 45'i oranında avans eklendi. Ücrel artışının niçin avans olarak verildigini sorduğumuzda, yoneticiler, bunun yıl içinde briıt maaşa eklenip kapatılacagını söylediler. Ancak yıl bitti, öyle olmadı. Şimdi ücret zanımını yaparken avansı dikkate almadıİar. Bu nasıl uygulama, anlayamadık." PTT çalışanları, Anayasa Mahkemesi'nin sozleşmeli personel uygulamasını iptal etmesinin ardından durumlan konusunda hiçbir yöneticinin bilgi veremediğini de vurguluyorlar. 1987 maaşından ücret aldılar Che eysson AT ile 4evlîlîk dışıilişkT tavsiye etti Fransa'da yayımlanan 'Arabies' Dergisi'ne demeç veren eski A T Komisyonu Üyesi Claude Cheysson, toplulukla olan ilişkiyi şimdiki aşamada 'evlilik dışı ilişki'ye benzeterek Arap iilkelerinin Avrupa ile ilişkilerınin örnek alınmasını önerdi. SABETAY VAROL PARİS Fransa'da çıkan "Arabies" Dergisi'nde uzun bir demeci yayırüanan AT Komisyonu eski uyesi Claude Cheysson, bu demecinde, Turkişe'nin toplulukla ilişkilerini değerlendirdi. Cheysson, sozkonusu ilişkiyi şimdiki aşamada "evlilik dışı ilişki"ye benzeterek Arap ulkelerinin A\ rupa ile ilişkilerinde ornek alınmasını önerdi. Geçen ay komisyondaki görevi sona eren AT'nin eski Akdeniz havzası sorumlusu, aylık Arap Dergisi'nin ocak sayısında, topluluğun Arap ve Akdeniz ulkeleriyle ilişkilerini ele alırken Türkiye'nin bolgedeki rolune büyük onem verdiğini vurguladı. Cheysson sözlerini şöyle sürdürdu: "Türkiye'nin Akdeniz'de imtiyazlı bir aktor haline gelmesi tarihten kaynaklanıyor. Kuzeyde Balkanlar ve güne>de Arap dün>ası olmak uzere, Doğu Akdeniz'de Türkiye veniden orta>a çıkmaya başlıvor. Gorbaçov'un politikasına tekabul eden yumuşama, Turkiye've çok daha geniş özgürlük veriyor." So\>etler Birliğı karşısında Amerika'mn kalesi, Kızılordu'nun fuzeleri tarafından tehdit edilen Turkiye, "Artık geride kalan bir öyküden ibaret. Türkiye, >a\aş yavaş askcri saplantılanndan kurluluyor. U>anan izlenim, bu gelişmeden Türkiye'nin Arap dunyasında çeşitli olanaklar elde edeceği. Ankara; İran ve Irak hakkında sahip olduğu derin bilgivi ve yaşamsal konumunu iyi değerlendirmeyi başardı. Barışın geri gelmesi)le birlikte Türkiye, yeni koşullardan da yararlanmayı umuvor. Türkiye bölgeye geri donüvor ve bence bu ilginç bir denge unsuru..." SEKA grevi için yvni görüşme tZMtT (Cumhuriyet) SEKA grevinde 120. gune gırilirken tarafların bugün tekrar bir araya gelecekleri öpenildı. Selülozlş Sendikası Genel Başkanı İsmaıl Önal, goruşme onerisinin Kamutş Sendikası Genel Sekreteri Naci Önsal'ın yılbaşı kutlamasıyla birlikte geldiğini, çağrıya uyacaklarını söyledi. Kamuîş binası dışında bir yerde göruşmek istediklerini belirten Önal, "Bizim isteklerimiz belli. Defalarca bu teklifleri kendilerine ilettık" dedi. Toplantının, SEKA'nın Ankara burosur.da yapılması bekleniyor. Demirel de 'başyuzar' oluyor ANKARA (L'BA) Doğru Yol Partısı (DYP) Genel Başkanı Süleyman Demirel de "başyazarlığa" soyundu. DYP Ankara İl Başkanı Mustafa Dursun Yangın, 15 ocak tarihinde il orgütünün aylık gazete çıkaracağını söyledi. Yangın, "Buyük Türkiye İçin" adını verecekleri gazetenin parti gazetesi olmayacağını öne surerek "Gazetemizde Ankaralıiarın her türlu sorununa ışık tutan bir politika izleyeceğiz" dedi. Mustafa Dursun Yangın, gazetenin renkli ve 16 sayfa olacağmı belirterek yazı kurulunun D YP Genel tdare Kurulu Uyeleri Turgut Toker, Sadettın Bilgıç ve İsmet Sezgin ile Gungör Yerdes'ten oluşacağını açıkladı. Yangın, DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel'in de gazetenin "başyazarı" olacağmı bitdirdi. Tutukhı ailelerinden suç duyurusu İSTANBUL (AA) Bayrampaşa Cezaevi'nin özel tip bölumünde, geçen hafta ortaya çıkanlan tünelle ilgili operasyon sırasında, 72 tutuklu ve hükümluye işkence yapıldığı öne surülerek cezaevi vöneticileri hakkında Eyüp Cumhuriyet Savcılığı 'na suç duyurusunda bulunuldu. Tutuklu ve Hükumlü Aileleri Yardımlaşma Derneği'nden yapılan açıklamada, Bayrampaşa Cezaevi'nin özel tip bölumünde tünel arandığı sırada, tutuklu ve hukümlülere işkence yapıldığı, gaz bombası atıldığı, olay sırasında yaralananların hastaneye gönderilmedıklerı ve işkence izlerınin belli olmaması için mahkemeye çıkartılmadıkları ileri sürüldü. kenar semtlerin çocukları böyle değil Günlerinın büyük bölümünü sokakta geçiren, ekmeğini sokakta yiyerek buyüyen kenar semtlerın çocuklarının uzerine adeta uzun yıllann huznü çökmüş. Çocuk bahçelennden yoksun, Çocuk denınce akla cıvıl Hüznün çocukları hareketJî.neşelı küçukJer cıvıl Ama gelır. çamurdan kosupoynayacak alan bulamayan bu çocuklar, çamursuz kayaların üzerine öbeklenıyorlar. N° konuştukları bilınmez, ama küçuk yüzlerinde gülücukten eser yok. Hayatlarının en güzel günlerini sokakta geçirecekler, büyüduklerınde de annelen babaıan gibi ekmek peşınde acımasız bir yarışa katılacaklar. (Fotoğraf: Ümit Otan/izmir) Deterjan fabrikasından çıkanlan 49 işçinin can güvenliği de tehlikede Sendikalıya bıçakh tehdit LaspetkimIş Sendikası'na üye olmalannın ardından işlerine son verilen 3 işçi, sendikalaşmada önderlik yaptıkları için evlehnde bıçakla tehdit edildi. Sendikalaşan işçilerin iş güvenceleri yanında artık can guvenlikleri de tehlikeye giriyor. Hayat Kimya Sanayi A.Ş.'nin Istanbul'daki deterjan fabrikasında çalışan işçilerden 49'u Bağımsız Laspetkimİş Sendikası'na üye olmalannın ardından işten çıkarıldılar. Bu işçilerden sendıkalaşma çalışmalanna önderlik eden üçü, gece evlerine gelen "bıçaklı" kişilerce tehdit edilerek, "sendikalaşma çalışmalarına son vermeleri" konusunda uyanldılar. İşçi Baba Taş, "Tehditler yüzunden bir haftadır evimde kalamıyorum. Anavasal hakkımızı kullanıp sendikalaştık diye hem işten atıldık hem de can güvenliğimiz kalrnadı, 'ulkemizde demokrasi var' diyenlcr nerede?" dedi. Hayat Kim>a Sanayi A.Ş.'nin Yeni Bosna'daki fabrikasında çalışan işçilerin anlattığına gore olay şöyle gelişti: Ortalama 95 bin lira aylıkla çalışan işçiler, fabrika yoneticılerinin "Oruç lutmayanın burada işi yok", "Yukarıda mtscit var, neden nama/ kılnııyorsunuz?", "Sabahları gunaydın demeyeceksiniz, sclaınuııalevkum dijeceksiniz". "kadın işçilerin bir tek saçı bile gorıinmeyecek" şeklindeki "uyarıların" da giderek \oğunlaşması uzerinc, "ekonomik durumlarını >e çalışma koşullarını iyileştirmek" amacıyla sendıkalaştılar. 240 kışinın çalıştığı şirkette işçi statusundeki 156 kışiden 136'sı Bağımsız LaspetkimIb çıkanlan sendika uyelerinin sayısı 49'a ulaşırken, bunların yerine i,e alınanların sayısı 25'i buldu. Fu arada sendikalaşmada önderlik yapan işçilerin gece yarıları kapıları çalınmaya başladı. Sonrasını işçi Baba Taş şoyle anlatıı: "21 aralık gecesi kapı çalındı. Ben ücuncü katta oturuyorum. Pencereden 'Kim o' dije seslendim. Kapm çalanlar. 'Seninle konuşacağımız ozel bir konu \ar" dediler. Aşağı>a inip kapıyı actım. 3 kişiydiler. Birkaç metre ilerimden konuştular. 'Sendikalaşma çalışmasına son vereceksiniz, fabrikanın önünde beklemeyeceksiniz' dediler. Sonra da binsol kolunu yukarı kaldırıp, beline soktuğu bıçağı göstererek, 'Yoksa biz sizi vazgeçirmesini biliriz' Alacakları ödenmedi tzmit Belediyesi işçileri direnişte AHMET KURT İZMİT Izmit Belediyesi'nde çalışan 2850 işçi yaklaşık 700'er bin lira tutan alacaklarının ödenmemesi nedeniyle dün pasif direniş hareketine başladı. Dun sabah Izmit Belediyesi'ne ait tum unitelerde çalışmalar yavaşlatılırken, mezbahanede çalışan işçiler saat 10.30'da toplu halde viziteye çıkmca hayvan kesimi tamamen durdu. Belediyetş Sendikası yönetıcileri, direnişlerin işçi alacaklarının ödenmesıne kadar işi yavaşlatma, fazla mesaiye kalmama ve toplu viziteye çıkma şeklinde surduruleceğini belirttıler. Belediyelş Sendikası Kocaeli Şubesi Başkanı Ömur Aykanat, Izmit Belediyesi'nde beceriksiz bir yonetimin olduğunu, Türkiye'de karşılıksız en büyuk yardımı almasına karşın müteahhitlerle dirsek temasında çalıştığı için işçisini perişan ettiğini belirterek, "100'ün üzerinde taşeron ve müteahhit, işçilere ödenen maaşlar kadar her ay istihkak alıyorlar. A) başında taşeron ve müteahJıitlere istihkakı ödenirken, işçi>e ödeme japılmıyor." dedı. dediler. Sonra da hızla uzaklaştılar." işçi Ömer Demirli de arkadaşını tehdit edenlere benzeyen uç kişinin "davetsiz gece zi>aretine" uğradığını belirterek şunları so\Sendikası'na üye oldu. Fabrika lcdi: "Benim kapımı 24 aralık gevöneticileri sendikalaşmayı oğrecesi çaldılar. Dısarı çağırdılar. nir oğrenmez önder işçilerle tek Benzer şekilde konuştular >e bıtek görüşerek, "Sendikadan a>çak gösterdiler. Ne olur nc olınaz rılmaları, aksi takdirde işten di>e aşağna inerken haber verdiçıkarılacaklan" doğıultusunda ğim polis komşum silahını çekip, uyarılar yaptılar. Hemen ardın'Kımliklerinızi gosterin' de>ince dan da sendika uyeleri, "Mevsim de hızla karanlığa kanşıp ka>bolnedeniyle satışlardaki aşırı dular." düşuşler" gerekçe gosterilerek. 5'er, 10'ar kişilik gmplar halinde Fabrika vöneticileri, işyerinegiişten çıkarılmaya başlandı. İş'en den Cumhun\et muhabirinin çıkanlan işçiler yine de her gun ola>la \e iddialarla ilgili olarak mesai saati başlangıcında fabrika goruşme girişımıni "şimdi çok Avrupa Topluluğu'nun önüne giderek beklemeye başladımeşguluz" yanıtıyla geri çevirdi 1993'ten itibaren tek pazara geçelar. Bu gelişmeler arasında işten ler. ceğini hatırlatan Cheysson, diğer Akdeniz ulkelerinin şimdiden bu koşullara hazırlanmaları, lsviçre, Isveç ve Norveç'e benzer biçimde bu hazırlıkiann uzun vadeli olması gereğine işaret etti. "Evlenmek şart değil. Evlilik dışı ilişki biçiminde de olsa, bizle birlikle >aşayanlar için bu bü\ ük pazar ilginçliğini koruyacaklır" sozleriyle konuşmasını surdüren Cheysson bu konuda şöyle diyor: "Türkiye'nin evlilik teklifi >apma hakkı vardı ve yaptı. Kıbns'ın aynı hakkı mevcut, ancak Kıbns başka bir >ol seçti yani evlilik dışı ilişki yolunu lopyekun insan ve mal dolaşımı, aynı yönetmehV lerin uygulanması, ortak gümrük larifesi ve aynı KDV vs.." Fas'ın, AT ile biçimsel olarak evlilik ısteme hakkı olmamakla beraber, 12'lerle bir çok ortak yanı olduğunu anımsatan Cheyssonoyleşiııın bundan sonraki bölumünde, "evlilik dışı ilişki" olarak nitelediği bu turün diğer ülkelere de uygulanabıleceğini belirliyor. Bekliyortar Hayat Kimya Sanayıı işçileri her gün fabrika önüne gelip beklıyorlar. (Fotoğraf' Cumhuriyet) Baloğlu, Gazeteciler Derneği Başkanı ESKtŞEHİR (Cumhuriyet) Eskişehir Gazeteciler Derneği Genel Kurulu yapıldı. Dernek Yönetim Kurulu'na Önder Baloğlu, Vedal Alp, Doğan Pinçe, Orhan Çeliker, Kemal Akşit, Engin Hayri ve Mutar Taşkın getirildiler. Önder Baloğlu, Gazeteciler Derneği Başkanı oldu. Derneğin lokalinde yapılan genel kurulda üyeler basının sorunlannı ve gazetecilerin örgütlenme durumunu dile getiren konuşmalar yaptılar. Libynlıyn casus soruşturması İstanbul Haber Servisi tsıanbul'un en luks otellerinden Etap Marmara'da 24 Aralık 1988 sabahı ölü olarak bulunan Libya Havayollan uçuş gorevlisi Muhammed A.EIizlandi'nin "casus" olduğu kuşkuları üzerine, olayla ilgili soruşturma, MİT ve siyasi polise devredildi. Kuşkuların, Libyalımn İstanbul ve Ankara'daki bazı konsolosluk gorevlileriyle görüşmelerinden kaynaklandığı öğrenildi. Hastanelere gece denetimi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Sağlık ve Sosyai Yardım Bakanı îsihaı Kitapçı, dun Ankara'daki bazı hastanelerde gece denetlemelerinde bulunurken gazetecilerle sık sık tarıışıı. Gazetecilerin hastane koridorlarında bekleşenlerin şikâyetlenni aktarmaları üzerine Kitapçı, '' Yeter yahu, hep olumsuz yaklaşıyorsunuz, biraz da olumlu yaklaşın" diye çıkıştı. Bakan, saat 22.00 dolaylarında Numune Hastanesi'nden başladığı denetlemesini, Dr. Sami Ulus Çocuk Hastanesi ve Ankara Hastanesi'nde sürdurdu. Hastanelerdeki personelin denetlemeden haberlı oldukları oerenıldi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear