Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
2 OCAK 1989 HABERLER CUMHURÎYET/7 1989, Konsey'in son yılı Anayasa'nın geçici ikinci maddesiyle kurulan ve eski MGK üyeleri olan Nurettin Ersin, Tahsin Şahinkaya, Sedat Celasun ile Nejat Tümer'in üyesi bulundukları Cumhurbaşkanlığı Konseyi'nin hukuki varlığı kasım ayındaki seçimle birlikte sona erecek. Tümer'in görevleri, kasım 1989'da yeni cumhurbaşkanının ANKARA Cumhurbaşkan seçilmesinden sonra tamamlanahğı Konseyi'nin hukuki varlığı ka cak. Geçici 2. madde ile oluştusım 1989'da ortadan kalkacak. rulan Cumhurbaşkanlığı Konseyi 1989 yüından itibaren anayasanın üyeleri. görevleri süresince "milsadece 12 Eylül dönemi yönetici letvekillerinin haiz bulundukları lerinin yargılanmalarını önleyen özluk haklan ite dokunulmazlıgeçici 15. maddesi yürürlükte ka ğa" sahip oldular. Konsey'in hulacak. Bu madde nedeniyle Cum kuki varlığının sona ermesinden hurbaşkanlığı Konseyi uyeleri, sonra da anayasanın geçici 15. Başbakan Bülend Vlusu ite ba maddesi yürürlükte kalacağından kanları hakkında 12 Eylul döne •'Ersin, Şahinkaya, Celasun ve mindeki tasarruflarından dolayı Tümer hakkında herhangi bir ceyargı mercilerine başvurula zai, mali veya hukuki sorumluluk iddiası" ileri sürülemeyecek. mayacak. Bu madde Cumhurbaşkaıu Ke1989 yılı, 12 Eylül döneminin getirdiği kummlardan biri olan nan Evren'in 12 Eylül dönerni boCumhurbaşkanlığı Konseyi'nin yunca başkanlığını yaptığı ortadan kalkışına sahne olacak. MGK'mn yaru sıra 12 Eylül döAnayasanın geçici ikinci madde nemi Başbakanı Bülend Ulusu ve siyle kurulan ve eski MGK üyele bakanlarının da yargılanmalarını ri olan Nurettin Ersin, Tahsin Şa önlüyor. hinkaya, Sedat Celasun ve Nejal Cumhurbaşkam seçimi anayaFARUK BİLDİRİCİ sa uyannca 7 Ekim 1989 >a da 17 Kasım 1989'da başlayacak. Yeni cumhurbaşkam da en geç 17 Aralık 1989'da belli olacak. TBMM'de yapılacak birinci tur ve ikinci tur oylamalarda 300, uçüncü ve dördüncü turlarda ise cumhurbaşkam seçilebilmesi için bir adayın 226 oy alması gerekiyor. Dördüncü tur oylamada da cumhurbaşkam seçilememesi halinde Meclis feshedilerek seçime gidilecek. 1989'un en önemli siyasi olayının 1989'da yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimi olması bekleniyor. 26 Mart 1989'da yapılacak yerel seçimler Cumhurbaşkanlığı seçimine yönelik beklentiler açısından buyuk önem taşıyor. Özal'ın cumhurbaşkanlığına aday olması halinde, bu kez Cumhurbaşkanının yetkilerinin arttınlması konusu gündeme gelecek. in Cumhurbaşkam ilan edilmesiyle yürürlükten kalktı. Geçici 2. madde: Cumhurbaşkanlığı Konseyi uyelerinin görevlerine ilişkin bu madde, aradan altı yıl geçtiği için kasım 1989'da yürürlükten kalkacak. Geçici 3. madde: MGK ve Danışma Meclisi'nin hukuki varlıklarınm ortadan kalkışına ilişkin bu madde, 6 Kasım seçimleriyle birlikte yürürlükten kalktı. Geçici 4. madde: 1987'de yapılan referandum sonucu kalktı. Geçici 5. madde: 6 Kasım 1983 seçimleri sonunda Meclisin toplanmasına ilişkin olduğundan yürürlükten kalkmış durumda. Geçici 6. madde: TBMM'nin kendi içtüzüğünü tamamlamasına değin eski içtüzüğun yürürlükte kalmasına ilişkin bu maddenin, hazırlıkların tamamlanmasından sonra bu yasama dönemi içerisinde ortadan kalkması bekleniyor. Geçici 7. madde: TBMM'nin toplanmasına ve yeni hükümetin kurulmasına kadar eski Bakanlar Kurulu'nun devam etmesine ilişkindi. Geçici 8. madde: Bazı yasaların 1984 yılına kadar yasalaşmasına ilişkindi. Geçici 9. madde: Cumhurbaşkam Kenan Evren'in anayasa değişikliklerini geri gönderebilmesine ilişkin bu madde de yeni cumhurbaşkam seçımiyle birlikte Yürürlükten kalkacak. Geçici 10. madde: Yerel seçimlerin 1984 yılında yapılmasına ilişkindi. Geçici 11. madde: Anayasa Mahkemesi üye sayısının 15'e inmesiyle birlikte yürürlükten kalktı. Geçici 12. ve 13. madde: Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun oluşumuna ilişkin bu madde de yürürlükten kalktı. Geçici 14. madde: Sendikaların gelirlerine ilişkin bu madde, 1985 yılından itibaren yürürlükten kaiktı. Geçici 15. madde: Kasım 1989'dan itibaren anayasanın yürürlükte kalan tek maddesi haline gelecek. 1982 Anayasası uygulandığı sürece bu madde de uygulanacak. Geçici 16. madde: Anayasa oylamasına katılmayanların yasakları da aradan beş yıl geçtiği için kalktı." 4 üyenin göreviyeni cumhurbaşkanının seçilmesinden sonra tamamlanacak ANKARA'dan YALÇIN DOGAN Savcı, Polis, Jandarma Ne Yapacak? Uluslararası insan haklan yaptınmları önümüzdeki aylarda fiilen uygulanacak. Ama Adalet Bakanlığı'nın daha haberi yok. Haberi olsa bile, boyutlan hakkında bir düşüncesi yok. Türkiye 25 Ocak 1988 tarihinde "Birleşmiş Milletler işkencenin Önlenmesi Anlaşması"na imza koydu. 29 Nisan 1988'de bu sözleşmenin onaylanmasının uygun bulunduğuna ilişkin yasa da Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. 10 Ağustos 1988 tarihinde sözleşmedeki çekincenin de Türkiye tarafındari kaldınldığı Resmi Gazete'de yer altnca, işkencenin önlenmesi yolunda "kâğıt üstünde" önemli bir aşama gerıde kalmış oldu. Son yılların, özellikle 1980 sonrasının en can alıcı konularından biri insan haklan. Ve bu bağlamda insanlara çeşitli yöntemlerle işkence yapmak... Herhangi bir yabancıyla konuştuğunuzda, "Türkiye" gündeme gelince, yabancının ilk sorusu "Türkiye'deki İslami akımların boyutu nedir" ise ikinci soru da mutlaka 'Türkiye'de insan haklan ve işkencenin boyutlan" oluyor. Dolayısıyla, uluslararası forumlarda, Başbakana ya da herhangi bir bakana yöneltilen üç sorudan biri mutlaka "Türkiye'deki işkence" oluyor. Awrupa'da Türkiye'nin her torumda karşılaştığı bu sorular, Avrupa Topluluğu'nun kapsı çalındığında, daha çok ortaya çıkıyor. Bu yöndeki sorular daha da artıyor. Ancak burada çok önemli bir nokta var. Avrupalıların "işkence standardı ile Türkiye^ deki yönetimin, valinin, emniyet müdürünün, yargcın, polis memurunun, jandarmanın, karakol komiserinin işkence standardı" çok farklı. örneğin, mahkumlann ya da sanıklann tepesinde her türlü gürültü yapmak Avrupalılara göre bir "işkence sayılıyorsa", böyle bir eylem Türkiye'deki yöneticiler için "asla işkence sayılamaz". Bir başka deyimle, İnsan Haklan Komisyonu tarafından "işkence sayılan" eylemler, acaba Türkiye'de ne kadar işkence sayılıyor?.. Tek tek yargıçların, savcıların, polislerin kafasında suç olmasa da, Türkiye bu sözleşmeye imza attığına göre artık "suç" bunlar... Ama konunun taa içindeki polisler, komiserler, yargıçlar, savcılar bu işin farkında değil. O kadar değil ki, daha Adalet Bakanlığının ilgili kadroları olayın farkında değil. Adalet Bakanlığı'nın merkezdeki yöneticileri sözieşmenin farkında olmadıkları gibi, sözleşmenin mayıs sonunda fiilen yürürlüğe gireceğini de bılmıyorlar. Sözieşmenin mayıs ayında fiilen yürürlüğe gireceğini göz önünde tutan Dışişleri Bakanlığı, Adalet Bakanlığı yetkiliteriyle bir Yürürlükten kalkan maddeler Anayasamn geçici maddelerinin yürürlükten kalkış tarihleri şöyle sıralanıyor: Geçici 1. madde: Kenan Evren HASENEKAN VE BİREŞt AŞİRETLERİ ÇEYREK YÜZYIL SONRA "MUTLULUK YEMEGINDE' Kan davası ılcl an barış sofra 24 yıldır kan davası güden Hasenekan ve Bireşi aşiretlerinin barışmasında Hati aşireîi lideri Hacı Şakir Duyan, Kado aşiretinden Şeyhmus Dündar, yöredeki Nakşibendi Şeyhi Selahattm Demirel, Kızıltepe Kaymakamı Yavuz Erkmen ve Derik Kaymakamı Kemal Keskin ile ilçe emniyet müdürleri ve askeri erkân konuk oldukları iki katlı köy odasında yerlerini almışlardı. Hasenekan aşiretinin lideri Bişar Ertaş konuk Bireşi aşireti lideri Hacı Kemal'le tokalaşınca 24 yıl sonra barış için ilk adım atılmış oldu. Böylece iki aşiretin 7 bin üyesinin 24 yıllık, nereden geleceği belli olmayan bir kurşun korkusu son buluyordu. CELAL BAŞLANG1Ç K1ZILTEPE Telaşlı bir konvoy, Hasenekan aşiretinin yaşadığı Dikmen köyüne doğru gidiyordu. Derik ve Kızıltepe kaymakamlan konvoyun önündeydi; arkada iki ilcenin emniyet müdürleri, jandarma komutanları... Banşmada aracılık yapan Hati aşireti lideri Haci Şakir Duyan, Kado aşiretinden Şeyhmus Dündar, yöredeki Nakşibendi Şeyhi Selahattin Demirel de ortalıkta dolaşan telaşa kendilerini kaptırmışlardı. Bireşi aşiretinin önde gelenleri konvoyun sonundaydı. 24 yıllık kan davasının barışla sonuçlanması için "kanlılan" Hasenekan aşiretine gidiyorlardı. Yağmurlu bir Güneydoğu günüydü. Kaymakam ve emniyet müdürlerinin sivil giysileri, yöredeki askeri yetkililerin haki üniformalan, aracı aşiret h'derlerinin entarileri ve din adamlarırun kendilerine özgü giysileri ile sarıkları, çamur deryasına dönmüş bir köy yoluyla birleşince, yaşanılan "Güneydoğu manzarası" tamamlanıyordu. kişi vardı. Yandaki küçük odacıklar ve binanın önündeki boşluk da dolmuştu. Herkesin yeri, aşiret içindeki önemine göre belirleniyordu. Kültablaları toplandı, döşeklerin önüne muşamba yemek örtuleri serildi. Köylüler, çoraplarıyla muşamba üzerine tabaklan, çatalları sıralıyorlardı. Ardından yöre insanının "devşirmeki" diye adlandırdığı pilav üstünde fırında kuzu geldi, yer sofrası soğanlarla, salatalarla, yoğurtlarla süslendi, herkes ortadaki pilav ve et dolu tepsiye kaşık sallamadan önce iki ilçenin de kaymakamı birer konuşma yapıp banşın güzelliğini anlattı ve bu banşın bir daha bozulmamasını diledi. Yemek için "başlama vuruşu" nu ev sahibi Hasenekan aşireti lideri Bişar Ertaş yaptı, sofranm ortasına gelen Ertaş, elindeki kaşıkla pilavı tepsiden aldı ve ağzına attı, bu hareketin iki anlamı vardı: Birincisi "yemeğe başlayabilirsiniz" demekti, ikincisi ise "bakın ben de yedim, yemek tehlikesizdir". Sofranm üzerinde müthiş bir kaşık, çatal, el, kol trafigi başladı. Boş durmak, ev sahibine hakaretti: Onadaki pilav dolu tepsiden yiyebilmek de ayn bir marifet, işin ustaları, üstteki etin altını kaşıkla oyup önlerine düşürüyor, acemiler ise sadece pilava talim ediyorlardı. Yemek yenen odanın dışında da büyük bir kalabalık birikmişti. Konuklar doyunca yarım kalan tepsiler tez elden dışarı gönderilip, orada bekleşen köylülerin yemesi sağlanıyordu. "Törenli mayıs ayında fiilen yürürtüğe gireceğini göz önünde tutan Dışişleri Bakanlığı, Adalet Bakanlığı yetkilileriyle bir toplantı duzenliyor. "İşte İnsan Haklan Sözleşmesi yürürlüğe glrecek" deyince, Adalet Bakanlığı yetkilileri şaşkınlıkla birbirine bakıyor. toplantı duzenliyor. "İşte İnsan Haklan Sözleşmesi yürürlüğe girecek" deyince, Adalet Bakanlığı yetkilileri şaşkınlıkla birbirine bakıyor. Çünkü. hiçbirinin böyle bir gelişmeden haberi yok. Adalet Bakanlığı bir başka gelişmeden daha habersiz. O da önümüzdeki günlerde Başbakan Turgut Özal'ın bu yönde tüm illere, Jandarma Komutanhğı'na, Emniyet Genel Müdürlüğü'ne bir genelge gönderme hazırlığı içinde oluşu. Genelgede Başbakanın tüm birimleri uyararak, taraf oldugumuz "insan haklan sözleşme ilkelerine harfiyen uyulmasmı" istemesi bekleniyor. Daha sözieşmenin yürürlüğe gireceğini bilmeyen, ama Türkiye devletini bu konuda sürekli sıkıştıranlara Karşı üstün körü yanıtlar veren Adalet Bakanlığı, böyle bir genelgenin altından nasıl kalkacak? Sözieşmenin Bir başka çarpıcı örnek, Kuzey İrlanda'nın İngiltere'yi Avrupa Konseyi İnsan Haklan Komisyonu'na şikâyet etmesi sırasında ortaya çıkıyor. Kuzey İrlanda, İnsan Haklan Komisyonu'na başvurarak şu noktaları dile getiriyor: "İngittere bizim insanlarımıza, duvar önünde ayakta dikmek, gözlerini bağlamak, gürültüye maruz bırakmak, uyutmamak, yiyecek ve içeceklerini azaltmak gibi eylemlerde bulunuyor". Avrupa Konseyi İnjan Haklan Komisyonu, Kuzey İrlanda'nın bu şıkâyetlerini ciddi bularak inceliyor ve sonuçta "belirtilen eylemler birer işkencedir" kararına vararak, nelerin işkence sayılması gerektiği konusundaki hükümlere, yukanda sayılan eylemleri de ekliyor. Kazalar son 8 yılda 45 bin can aldı Trafiğe 7 önlem Trafık anarşisine karşı para cezası, ceza puanı uygulaması, trafıkçi jandarma, okullarda eğitim, trafık zabıtaları, sürücü okullan ve sivil trafikçilerle çözüm aramyor. ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) Trafık kazaları son 8 yılda 45 bin can aldı. Türkiye genelinde meydana gelen 544 bin trafik kazasında yaralananlann sayısı da 418 bini buldu. Trafıkte ortaya çıkan bu "acı tablo", yeni ve etkili önlemlerin alınmasım gündeme getirdi. "Trafik anarşisi"ne karşı yürütülen savaşta getirilen önlemler şöyle sıralanıyor: Merhaba banş Askeri ve sivil erkân ile konuklar ve her iki aşiretin üyeleri, rutbelerine göre iki odada yerlerini aldılar. Ev sahibi aşiretin üyeleri herkese sigara sunuyor, kültablalannın yanına da üçer beşer tane bırakıyordu Sigaralar içildikten sonra yer sofrası kuruldu. Yemek için 'başlama vuruşu'nu ev sahibi yaptı. Bunun iki anlamı vardı: İlki yemeğe başlayabilirsiniz', ikJncisi ise 'bakın ben de yedim. yemek tehlikesizdir". (Fotoğraflar: Ramazan Atay) Önce sigara "Banş Yemeği"nde ev sahipüği yapan Hasenekan aşireti Kızıltepe'nin Yayhm, Melestok, Düheyl, Araköy ve Dikmen köylerinde yaşıyordu. Konuk gelen Bireşi aşireti ise Derik'in Dihemi, Bedrase ve Hırbeherri köylerine yerleşmişti. tki aşiret arasında 24 yıldır kan davası vardı ve bu zaman içinde dört kişi öldürülmüş, bir kişi de yaralanmıştı. Konvoy, Dikmen köyünün iki katlı "köy odası" bulunan alana girip de karşılayan Hasenekan aşiretinin lideri Bişar Ertaş, konuk gelen Bireşi aşireti lideri Hacı Kemal'le tokalaşınca barış için ilk adım atılmış oldu. Artık yerdeki döseklere oturulup sigaralar içilir, yemek yenebilirdi. Odanın baş köşesine, iki aşireti banştırmak için üç aydır çaba gösteren Kızıltepe Kaymakamı Yavuz Erkmen ile Derik Kaymakamı Mustafa Kemal Keskin oturtuldu. "Askeri ve sivil erkân" ile konuklar da odada rütbelerine göre yerlerini aldılar. Hasenekan aşiretinin önde gelenleri fistanlarının üzerine sırtlaruıa geçirdikleri kürk abaları, başa örtülen cefileri ile herkesin elini sıkıyorlardı. Sıra sigaraya gelmişti. Entarileriyle birlikte, ceketlerinin önünü tutan ev sahibi aşiretin üyeleri herkese sigara sunuyordu. Arkasmdan bir ikinci, bir üçüncü paket uzanıyordu konukların önüne, almamak ayıptı. Döşeklerde oturanların önündeki kültablalannın yanına üçer beşer sigara sıralanmıştı. Hepsi de mavi bandrollu. Öyle ya, buralarda sarı bandrolluyu içmek ayıptı. yemekli banşma"yı görünce insan Kızılderililerin, barışırlarken neden sadece çubuk tüttürmekle yetindiklerini daha iyi anlıyordu. bilirdi. 24 yıldır iki aşiretin yaklaşık yedi bin üyesi telaş içinde yaşamış, korkudan çocuklar okuldan alınmış, iki aşiret arasında ticari ilişkiler kesilmiş, insanlar neNeden başladı? reden geleceği belli olmayan bir Ortalıktaki telaş yavaş yavaş kurşunu beklemişlerdi, iyi de neyatıştı, yemeğin üzerine, sıra mır den bunca yıldır çekilmişti bu çiraya (acı kahve) gelmişti, artık le; nereden başlamıştı bu kan daherkes barışmanın tadını çıkaraL vasıV Yaşlı bir köylü, şöyle bir düşünüp anlattı: 1964 yılında ormana giden bir Hasenekan kızını, Bireşi aşiretinden Sefer Uçar 'zorla ve acı çektirerek' kaçırmıştır. Köylüler kızı kaçıran kişiyi dağda yakalamışlardır, bu kişi de kayalardan düşüp ölünce kan davası başlamıştır." h içerisinde yaşama geçirilen bu önlem ile trafıkte uygulanan para eezaları yüzde 100'ün üzerinde arttırıldı. Bu cezalann peşin olarak tahsil edilmesine de olanak sağlandı. Cezalar 1050 bin lira arasında değişiyor. • Ceza puaaı aygalaatası: Bugünden itibaren uygulamaya konulan bu önlemle de, trafik hatalanna verilen para cezalannın yam sıra puan cezası da verilmesi amaçlanıyor. Uygulama çerçevesinde sürücü bilgilerinin bilgisayara aktanlması çalışmalan da de • P a r a e e z a l a r ı : 1988 >ı vam ediyor. Türkiye'deki 5 milyon sürücüden 2.5 milyonuna ilişkin bilgilerin bilgisayara aktarıldığını kaydedildi. • Traflkçi jandarnta: Jandarma kontrolü altında bulunan karayolları üzerindeki araçların denetlenmesi, trafığin düzenlenmesi, yonetilmesi, trafik kazalanna anında müdahale ve kaza sonrası ilk yardımlar konusunda Jandarma Genel Komutanhğı'na bağlı "trafik jandarması"mn oluşturulmasına karar verildi. • Oknllarda trafik egiti•tİ: Milli Eğitim Gençlik \e Spor Bakanlığı'na bağlı okullarda trafik eğitimi derslerinin konulması ve bu konuda eğitim verilmesi kararlaştırıldı. • Trafik zabıtaları: Metropol belediyelerde trafiğin düzenlenmesi konusunda emniyet birimlerinin yam sıra belediye zabıtalarının da görev yapması amaçlanıyor. • Sürücii okolları: Sürücü hatalarının asgariye indirilmesi amacıyla açılan sürücü okullarının yaygınlaştırılmasına çalışıhyor. • SHil trafikçiler Sivil trafik görevlilerinin sayısı ve görev alanlan yaygınlaştırıhyor. Akaryakıt istasyonlarında ya da konaklama yerlerinde yemek molası veren sürücüler alkol kontrolünden geçirilmeye başlandı. Yine sivil görevliler aracılığıyla, seyir halindeki sürücülerin hatalı davranışlanna radar ve ihbarlı kontroller getirildi. Havadan trafik denetlemeleri uygulaması başlatıldı. Bölge trafık kuruluşlan tarafından sürücülerle sohbet toplantıları düzenlendi. Bu çalışmaların yaygınlaştınlacağı bildirildi. Belediyelere devir Öte yandan Içişleri Bakanı Mustafa Kalemli, şehiriçi trafik denetimlerinin, yerel yönetimlere devri konusundaki çahşmaların son aşamaya geldiğini açıkladı. Mustafa Kalemli, trafık kazalannın büyük çoğunluğunun şehiriçi yollarda, ölümlü trafık kazalarının büyük bölümünün ise şehirlerarası yollarda meydana geldiğine dikkat çekti. THYile... • • IstanbulAnkamIstanbul Türk Hava Yolları, 1 Ocak 1989'dan başlayarak, IstanbulAnkaraIstanbul uçuş saatlerini kış sezonu için veniden düzenledi: Hafta içinde İstanbuPdan Ankara'yauçarken... 07.0010.00 arasında her saat başı; 12.0022.00 arasında iki saatte bir, çift saat başlannda. Ve Ankara'dan Istanbul'a uçarken... 07.00 ve 08.00 saat başlannda; 10.0022.00 arasında iki saatte bir, çift saat başlannda. Hafta sonu ise... IstanbulAnkaraIstanbul uçuşlan karşıhklı olarak,sabah 07.00 ve 08.00 saat başlannda; 10.0022.00 arasında iki saatte Fidyecîlerin örgüt baglantısı araştırıhyor Haber Merkezi Tercüman Gazetesi'nin yayından sorumlu yönetim kurulu üyesi L'ğur Reyhan'ın oğlu Mehmet Reyhan'ı kaçırdıklan öne sürülerek yakalanan 3 Türkün yanı sıra Cenevre'de apartman dairesinin sahibi Alman asıllı Gabriella Loetscher'in de gözaltına alındığı bildirildi. Cenevre polis sözcüsü Thierrj Magnin dün düzenlediği basın toplantısında, soruştunmanın derinleştirilerek sürdüğünü bildirerek Noel tatili için gittiği Italya sının yakınlanndaki Valee kentinde yakalanan daire sahibi Loetscher'in, fidyecilerin arkadaşı olduğunu söyledi ve "Gözaltına alınanlann sayısı artabilir ya da üç kişi olarak kalabilir" dedi. Polis sözcüsu, fidyecilerin örgüt bağlantısının bulunup bulunmadığının bugüne kadar yapılan araştırmalarda belirlenemediğini söyledi. 96 saat rehin tutulduktan sonra sağ olarak kurtarılan Mehmet Reyhan'ın annesi Mübeccel Reyhan. "Oğlumu herhalde paraya ibtiyaçlan olduğundan kaçırdılar samyorum. Oğlurnun ideolojik bir yönii yoktur" dedi. Eşi Uğur Reyhan'ın kendisine, fıdyecilerle pazarlık etmediğini söylediğını belirten anne, "Yalnız bana şunu söyledi. İsviçre hükümeti fıdyecilere istedikleri para>ı verir gibi yaparak ele geçirmeyi planlamış. Yoksa eşim pazarlıga oturmamıs. Hem pazarlığa nasıl otursun?" dedi. Mübeccel Reyhan, "Eşim ve oğullanm sanıvorum ikiüç giine kadar Türkiye'ye dönecekler" diye konuştu. Emniyet Genel Müdürü Sabahattin Çakmakoğlu, Mehmet Reyhan'ın kaçırılması olayına adı kanşan kişilerle ilgili olarak örgüt bağlantısı konusunda henüz hiçbir bilginin kendilerine ulaşmadığını söyledi. Çakmakoğlu, İsviçre polisiyle dün bu konuda kurmak istedikleri temasların yılbaşı nedeniyle sonuç vermediğini belirterek "Resmi ağızlardan herhangi bir bilgi almadan örgüt bağlantısı var diyemeyiz. thtimaller var. Ancak şu an için elimize gelmiş somut bir tespit yok. Bunlar bir ihtimal olarak PKK üyesi de olabilirler. Ancak kaçırnta eylemini şahsi bağlantılan nedeniyle mi, yoksa herhangi bir örgıit adına mı gerçeklestirdikleri konusunda şu an elimizde bir delil yok" dedi. bir, çift saat başlannda. Uygun saatlerde ve daha rahat seyahat etmeniz için düzenlenen bu seferlerin yanısıra, normal tarifeli uçuşlarımız sürmektedir. "Banş Yemeği" ~ Atatürk ve Turgut Özal fotoğraflarının asıldığı odada iki yüz TİY^TRODA DEVRİM Zehra İpşiroğlu Çağdaf Yayınlan Türkocağı Cad. 3941 Cağaloğlutslanbul 1600 lira (KDV içinde) Ayrıntıh bilgi için, lütfen acente ve bürolarımıza başvurunuz. (Ş\ TÜRK HAVA YOLLARI 1 Sizinle birlikte, daima daha yükseklere..." KALBİNİZİ KORUYUN TÜRK KALP VAKF1 Muayene Laboraluv» Muayana «• Kontrol Içta Tel 175 12 45 • 148 58 8S