Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyet İNGİLTERE'DE SENDİKAL KAVGA Sahıbı. Cumhunyet Malbaacılık ve Gazetecılık Turk Anonım Şırkctı adına Nıdir Nadi • Genel Yayın Mudurü: H c n Cemal, Muessese Müdurü Eraint Uşakhgil, Yazı tjlen Muduru Okay Gonnsin. • Haber Merkezı Müdüru Yalçın Bıytr, Sayfa Duzcnı Yöneımenı Ali Acır. # Temsılcıler ANKARA Yılçın Dotan. IZMİR Hikmcl Çetinkaya. ADANA Cclal Ba«lugıc. Uıanbul Haberlerr Erfcu AkyiMız, Dış Haberler Eıgun Bala, Ekonomı Osmu Llagm, Kultür Cctal Ujter. Spor Danışmanı Abdulkadir Yncelmu, Dılzelıme Refik Durbaş, BıiımEğmm Şakio Alpa>, IşSendıka Şakran Kettnci, >ur; Haberlcn Necdrt Dofaı. Dızı Yazılar Ktmn Çılçkaa, 0 KoordınaıOr Ahncl Konılsan. • Mah Işler Erol ErVut. # Muhasebe Bulenl Vrntr • BuıçePlanlama Srvgj Anın • Reklam Ays« Tonıa, Ek Yaymlar Hnlya Ak>ol • Idare Hyst>ıoGurer, Işleıme Onder Çtlik. Bılgılşlem Nul tml. Basa* ve Yiym. Cumhonvn Malbuolık vc Gazeuolık TA* Tttrk Ocafc Cx> '9/41 Ca|ato|l» M334 Isl PK 246lslanbul Tel 512 05 05 (20 hat), Tefcx. 22246 Fax (1) 526 60 72 # Burolar Aakan: Zıy» Gokalp Blv lnkılap S No 19/4. Tel 133 II 4147. Tcla 42344 F u (4) 133 II 41/428 • ttmtr H Zıya Blv 1352 SJ/3. Tcl 13 12 30, Teln 52359 F u (51) 13 12 30 :tnonuCad 119 S No I Kaı I. Tel II455O119731. Tek* 62155. F « (71) 32*05» TAKVİM: 7 EYLÜL 1988 Imsak. 5.00 Güneş: 6.29 Öğle: 13.07 lkindi: 16.44 Akşam: 19.35 Yatsı: 20.58 Sarı sendikayu kırmızı kart İngiltere İşçi Sendikaları Konfederasyonu TUC, Thatcher yanlısı bir iş politikası izleyen Elektrik Işçileri Sendikası'nı üyelikten ihraç etti. EDtP EMtL ÖYMEN LONDRA Elektrik lşçileri Sendikası, tngütere Işçi Sendikaları Konfederasyonu'ndan (TUC) ihraç edildi. Sendika ile TUC arasında uzunca bir süredir çekişme sürüyoıdu ve bunun bir ihraçla sonuçlanacağı tahmin ediliyordu. Karar, lngiliz işçi hareketinin, 1930'lardan bu yana en bölünmüş ve dağınık dönemine rastlıyor. klasik baskı tekniğinden elekronik dizgj ve baskıya geçişi sırasında meydana gelen büyuk huzursuzluk, elektrik işçilerinin, "Tiroes" patronu Rupert Murdoch ile anlaşmasma yaradı. Bu da TUC içinde müthiş tepki ile karşılandı. Ancak TUCun "Ya grevsiz çalışma koşulundan vazgecersiniz, ya da ihraç edilirsiniz" şeklındeki ültimatomu da elekrik iscilerini caydıramadı. Gtiveni kendinde ara! NİLAY KARMAN "Geçen yıl bir kızla tanışüm. Bir yıl kadar beraber olduk. Evlenebileceğimi hissettim. O da önce olur dedi. Sonra birden vazgeçti ve beni terk etti. Benden önce dört yıl sdreyle bir başkasıyla berabermiş. Bana, ona karşı sevgisinin biltigini soylemişti. Ama sanıyonıra tam bitmemiş. Acaba ona geri mi döndü. Şimdi çok azölüyoratn. Onn kafamdan bir türlii atamıyornm..." "İnanır mısın, bir erkegin böyle hisler duyduğunu görmek beni sevindirdi. Ben sanırdım ki sadece biz kadınlar boyle bisler duyanz. Örnegin, kocam beni bırakıp gidecek diye ödıim patlıyor. Onun öyle senin gibi belli kunıntulan oldngunu hiç sanmıyornm..." Bu diyalog, bir Alman psikiyatr adayıyla bir Turk psikolog arasında, geçen günlerde lstanbul'da duzenlenen bir grup çalışmasında geçiyordu. Konuşma uzadıkça, küçuk grupta bulunan diğer 14 kişi gözyaşlannı tutamıyordu. Da istanbuVda ABDyöntemli grup terapiye katılanların vardıklan sonuç 3. Akdeniz Şarkı Yarışması Kültür Servisi TRT ve ART'nin katkılanyla AKSAV tarafından duzenlenen "3. Akdeniz Akdeniz Şarkı Yarışması"nda dereceye girenler belirlendi. tzzet Oz. Zülfü Livaneli, Selmi Andak, Mustafa Oğuz. Ali Rıza Türker, Ünal Uzun, Yavuz Aydar ve Atilla özdemiroğlu'ndan oluşan seçici kurul, Selçuk Başar'ın bestelediği "Portakal Çıçeği" adlı şarkıyı birinciliğe değer buldu. Harun KolçakAşkım Nur Yengin'in seslendirdiği şarkının sozlerini Aysel Gürel yazdı. Bu arada Tarık Sezer'in bestelediği Bora Ebeoğlu'nun sozlerini yazdığı, Sevingul Bahadır'ın seslendirdiği "Sen de Gül" jürı özel ödulünü kazandu Derya Köroğlu'nun bestelediği ve Yeni Türkü'nün seslendirdiği sözleri Can Yücel'e ait olan "Yeşilmişik" adlı şarkı ise mansiyon kazandu Robert Lisesi'nde ABD'li psikolog Carl Rogers'ın yöntemiyle yapılan grup terapiye katılan kadın ve erkekler birbirlerine duygusal dünyalarındaki sıkıntıları anlatarak iç döktüler ve iletişim kurmayı denediler. de çeşitli rnimikJerle ortaya koyuyor. Benim de içinde bulunduğurn kuçük gruplardan birinde, herkes, grup yönlendiricisinden "bir degnekJe bir sihir" beklerken, grubu yönlendirmesi beklenen kişi de suskunluğa katılıyordu. Bu nedenle, ilk günkü toplantıdan sonra, katılanlardan homurtu sesleri yüksehneye başladı. Serbest meslek sahibi bir iş kadmı, "Galiba 290 bin TL.'yi boşana verdim" derken, bir haftalık programa indirimli fıyattan 160 bin TL. ödeyerek katılan bir psikolog, "Daha önce grup çalışmasına kablmışüm, ama hiç böylesi başıma gelmemişti dogrusu" şeklindeki sözleriyle homurtuya katıhyordu. Türkiye'deki belli başlı üniver Grup terapiye katılanların üzerinde durdukları en önemli konuların başında kadmerkek ilişkileri vardı. Başarısız evlilikler ve ilişkiler insanlarda derin izler bırakıyor, psikolojik sorunlar yaratıyor. "Eskiyen" iş kollarının yerini Her zaman için TUC'da ortanın sağında yer alan Elektrik tş "yenileri" aldıkça, sendikal faaçileri Sendikası, özellikie liyetin biçimi de değişiyor. Nite1979'dan itibaren Başbakan Mar kim Elektrik Işçileri Sendikası, garet Thatcher ve iş dünyası ta elektroniğe dayalı yeni teknolorafından dile getirilen işçalışma jiyi üyelerine daha iyi öğretmek dOzeni koşullarına ayak uydura amaayla üyelere para yardımı yarak, lngiliz işçi hareketinin şira pıyor, kurslara gönderiyor. Üyeşeklerini üzerineçekti. "Birişye ler, sendika hesabına yeni becerinde tek bir sendika olmalı ve fcş riler öğreniyorlar. çiler greve gitmemeli" şeklinde özetlenebilecek olan işçalışrna duzeni, TUC içindeki özellikie "militan" sendıkalar tarafından kınanırken, elektrik işçilerinin bu düzeni uygulamaktan yana olan Amerikan ve Japon fırmalan ile işbirliği yaptığı gözlendi. 1986'da "Tîmes" Gazetesi'nin, ha sonra grupta bulunanlar yeri geldikçe, "psikolojik" olarak ferahlıyor ve dertlerini anlatıyorlar ve herkes birbirine akıl vererek, derdine derman olrnaya çalışıyordu! Arnavutköy sırtlarındaki tarihi Robert Lisesi'nde, ağustos ayında, hümanist psikolojinin kurucusu sayılan ünlü Amerikalı psikolog Carl Rogers yöntemiyle, insan ilişkileri, çeşitli küçuk çalışma gruplannda bu şekilde ele alınıyordu. Grupları yönlendirenler, Rogers'in yöntemi gereği kim olursa olsun her insanda iletişim kurmak için gerekli potansiyelin bulunduğu varsayımından hareket ediyorlar. Yönlendirici bunu bazen belirh belirsiz bazı sözcüklerle, bazen sitelerden deneyim kazanmak amacıyla Rogers'in programına 130 bin TL ödeyerek katılan psikoloji bölümü öğrencileri ise tek kelimeyle şaşkındı. tlk gün yaşanan genel hayal kınklığına rağmen, ikinci günden itibaren grup uyeleri belli bir süreci belirgin bir yönlendirme olmadan yaşamaya basladılar. Suskunluk giderek dağılmaya başbyordu. Benim katüdığım grupta, suskunluğu ilk bozan, çocuklanndan yakınan orta yaşb bir hanım oldu. "Benim yetişkin sayılabilecek yaşta bir kızım ve bir oğlum var. Nedense bilmiyorum, onlar beni eleştirdiklerinde çok fena oluyoram. Elimde degil. Birden rüm dünya başıma yıkılmış gibi oluyor." Karadeniz balığı temiz çıktı Variller etkilemedi Haber Merked Karadeniz sahillerine vuran zehirli varillerin deniz suyunu kirletmedikleri, avlanan balıklarda da toksik madde oluşmadığı açıklandı. Bu arada, Kocaeli'nin Kandıra sahillerinde de 3 varil bulundu. Çevre Genel Müdürlüğü tarafından zehirli oldukları belirlenen varillerin sahile vurduğu yerlerden olan Samsun'un Bafra ilçesine bağlı Gökçün köyü, Alaçam ilçesi Yakakent kasabası ve Çamgölü yöresiyle, Ondokuz Mayıs ilçesi kıyılanndan alınan deniz suyu örnekleri, Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsu'nde incelendi. Tahliller sonucunda, deniz suyunda toksik etkili ağır metallere rastlantnadığı, demir ve çinko oranlarının da içme suyundan dahi az olduğu belirlendi. Sinop'ta 24 ve 30 ağustos günleri avlanan balıklardan örnekler de Tanm Hayvancılık ve Köyişleri Bakanlığı Etlik Hayvan Sağlığı Araştırma Laboratuvan'na gönderildi. Buradan gelen raporda da balıklarda hıçbır toksik maddeye rastlanrnadığı bildirildi. Sinop Belediye Başkanı Aydın Atakan, "Bir ara sıfıra kadar inen balık ruketimi bizi endişelendirmişti. Gelen rapor rahatlattı. Herkes göniıl rahathgıyla balık >i>ebilir" dedi. Öte yandan, Ordu, Samsun, Sinop, sahillerinden sonra zehirli variller, Kocaeli'nde de görülmeye başlandı. Kocaeli'nin Kandıra ilçesi Kaymakamı Vedat Müftüoglu, Kefken, Kerpe ve Sarısu sahillerinde kumlara saplanmış halde 3 varilin bulunduğunu, zehirli kimyasal atık bulunan varillerin kullanılmayan bir binada muhafaza altına alındığını söyledi. Böylece, Karadeniz sahillerimize vuran zehirli varil sayısı 248'e ulaşmış oldu. Daha önce Samsun'da 142, Sinop'ta 65, Ordu'da 20, Giresun'da 5, Trabzon'da 8 varil bulunmuştu. Bu hanımın derdine birdenbire herkes çare aramaya başladı. "Niye oldugunu hiç düşündünüz mn?" "Çocuklannız size hangi konularda eleşüri getiriyor?" "AlındıgiDizı onlara söylediniz mi?" Bu orta yaşh hanımdan gelen yanıt ise, "Tavırlanmla belli ettigimi sanıyorum" oluyordu. Sonra birden grupta bulunanlar hep bir ağızdan atıhyordu: "Açıkça söylemek gerekir." Tartışılan en ağırlıkh konulardan biri de "kadın erkek Uişkileriydi". özellikie grupta bulunan boşanma deneyimi yaşamış 5 kadın, boşanma sonrası yaşadıklan güç günleri anlattılar. Herkesin gözyaşları arasında dinlediği öykülerden biri şuydu. "Ben, çocugum daha üç aylıkken boşandım kocamdan. Üsteiik boşandıgımda kocama daha âşıktım, ama artık aramızda saygı kalmamıştı. Bu cesur karan verdim ve çocuğumu büyütürken büvıik zorluklar yaşadım. Ama şu anda hiç pişman degiiim." Bu sırada evlenmenin eşiğine gelip dönmüş bir başka bayan, içini döküyordu. "Bir erkek arkadaşım vardı. Onn çok seviyordum. İki yıl kadar beraber olduktan sonra evlenmeye karar verdik. Onnn benden önce beraber otdugu biri varmış. Benimle beraberken ondan kopamadıgını hissediyor, hatta biliyordum. Ama onu çok sevdigim için onunla evlenmeyi kabul eltim. Derken ev hazırladık, eşyalar aldık fllan. Tam evlenmemize iki gıin kalmıştı ki ben yapamayacağımı anlayıp vazgeçtim. Sonraki gunlerçok acı çektim. O hemen bir başkasıyla evlendi. Aramızda şimdi çok hoş bir dostluk var. Ben de iyiyim." Grupta ele alınan diğer ağırlıkh konulardan biri de "yalnızlıktı." " B e n annemi ve babamı kaybedince, kardeşim de olmadıgı için hayatta tek başıma kaldım. Sonra evlendim, boşandım. Ama şimdi yalnız yaşamayı ve yalnız olmayı ögrendim." . "Benim annem de erken yaşta öldü. Babam sonra hiç evlenmedi, ama bazı ilişkileri oldn. Zaten annem sağken de bu tiir ilişkileri vardı. Sonra yıllar geçti ve babam oldu. Onnn bize bırakbğı mektubu bulduk. Oysa çok acı çekmiş. Annemi çok sevmis, ama ben babamın başka kadınlarla olan ilişkisinden dolayı şimdi kocama guvenemiyorum. Erkek arkadaşlanyla bile benden ayn tatile gitmesine dayanamıyorum. Ne yapmalıyım bilemiyonım." Kıskançhk duygusunun karşı tarafı da çok tedirgin ettiğini anlatan yeni evli bir başka genç hanım ise konuşmaya şöyle giriyordu: "Ben kocamı çok seviyonım, ama nedense o bana guvenmiyor ve beni hep çok kıskanıyor. Bn hakikaten çok rahatsız edici bir duvgu. Kıskanan biriyseniz kendinizi kıskamlan kişinin yerine koyun ve düşunun lutfen." Grupta yoğun bir duygusallığa yol açan bir başka sorun ise şuydu: 'Babam hep benim iyi ve başanlı olmamı istiyor. Bea de onu kırraamak için onun istediği gibi davranıyorum. Ama bu üzerimde buyuk bir baskı yaratıyor. Bu baskıdan bir turlu kurtulamıyorum." Bir haftalık çalışma sonunda, hemen hemen tüm katılanlar, umduklarını bulduklarını ve insanlarla iyi iletişim kurma yolunda önemli bir adım attıklarıru ifade ederken, Isviçreli bir bayan psikoloğun şu sözleri herkesin beynine terapiden kalan bir "kıssadan hisse" gibi yazılıyordu: "Bence insan, güvenhği ilişkilerinde degil, kendinde aramaIı. Güvenlik >e guvenmek ayn ayn şeyler. Birisine guvenmek ayn bir olgu. Ben güvenceyi artık ilişkilerimde degil, sadece kendimde anyorum ve huzura kavuştum." Türk F16'sı görücüye çıkıyor LONDRA Türkiye'nin ilk kez kattldığı "Farnborough" Sivil ve Askeri Uluslararası Havacılık Fuan'nda Türk yapımı F16 savaş uçağının bugun bir gösteri uçuşu yapması bekleniyor. Fuara sadece "duran model" olarak katılan, bu nedenle de uçması öngörülmeyen F16 hakkmda Turkiye'de bazı gazetelerdeki olumsuz yayınlar üzerine, Başbakan Turgut özal'ın şahsen emir verdiği ve gerekli formalitelerin kısa sürede tamamlanarak uçuş izni ^ x alındığı açıklandı. Istanbul Haber Servisi Türkiye, artık "reklam fılmi" ihraç ediyor. Geçen yıl ilk reklam fılmini ihraç eden Cen Ajans, bu ay ikincisi için hazırlanıyor. Ajans yetkililerinin yaptığı açıklamaya göre Milano/Grey Reklam Ajansı için hazırlanacak olan fılm, ltalya'nm yanı sıra Fransa'da da gösterilecek. Tamamen Türklerden oluşan ekibin görev alacağı filmin yönetmenliğini Cemal Karman üstleniyor. Reklam filmi ihracı AÇUKLA YÛZ YOZE Bangladeş'teki tahıl siloları da sular altında kalınca ulkede açlık tehhkesı başgösterdı Bangladeşlıler kuyrukJarda bir tabak yiyecek bekliyoriar. (Fotoğraf: Reuter) Bangladeş'te sek 25 milyon kişi evsiz Dış Haberler Servisi Bangladeş'te binden fazla kişinin yaşamını yitirmesine ve 25 milyon insanın evsiz kalmasına yol açan son 50 yılın en büyük sel felaketinin ardından, ulkede tahıl silolarının da sular altında kaldığı açıklandı. Bangladeş hükümeti, siloların su altında kalması ile yaklaşık 23 milyon ton tahılın çürüdüğünü bildirdi. BBC, su altında kalan tahılların Bangladeş'in tüketiminin yaklaşık dörtte birini oluşturduğunu ve ülkenin görülmemiş bir facianın eşiğine geldiğini haber verdi. Bazı kentlerin tamamen haritadan silindiği selde; tarım ürünleri, haberleşme araçları, ulaşım ve eğitim kurumları tamamiyle hasar gördü. Gözlemciler, dünyanın en fakir ülkelerinden biri olan Bangladeş'in yeniden imar edilmesi gerektiğini bildiriyorlar. Ülkede temiz su sıkıntısı nedeniyle çeşitli hastalıkların başgösterdiği ve özellikie ishal ile koleradan ölenlerin sayısının artabileceği öne sürülüyor. Yetkililer, salgın hastalıklara neden olan kirli suları mikroptan arındırabilmek için acilen arıtma tabletleri ve gıda yardımı gerektiğini söylüyorlar. Himalayalar'dan doğan Jomura nehrinin, aşırı yağmurlar nedeniyle taşması sonucu meydana gelen sel felaketine birçok ulkeden ve kuruluştan yardım geliyor. Şeker lıastalarına insülin spreyi ABD'li uzmanlar ilaçların daha etkin olabilmesi için yeni yöntemler geliştiriyor. Derialtı kapsülleri ve spreyler modern teknolojinin yeni ilaçları arasında. Dış Haberler Servisi Geliştirilen uzay çağ) teknikleri ile, ilaçlann insan vücuduna daha guvenli ve etkili dozlarda verilmesine çalışılıyor. TIME Dergisi'nde yayımlanan habere göre doktorlar, geleneksel ilaç alma yöntemleri olan hap yutma veya iğne olmanın kimi zaman tedavileri son derece etkisiz hale getirdiklerini belirtiyorlar. Çoğu hastalar ilaçlarını zamanında almayı unutuyor, iğne olmaktan da acı veren ve pahalı bir yöntem olduğu için kaçınıyorlar. Tabletler ve tnjeksiyonlarla vücuda verilen ilaçlar dolaşım sistemini işgal ederek, vücudun hemen her yerine dengesiz olarak dağılıyorlar. Böylece ilaçlann zararlı etkileri de vücudun her yerine ulaşıyor. Çoğu henüz deney aşamasında olan yeni geliştirilen metotlar, ilacın tam ve kesin dozda verilmesine ve azami etkinin sağlanmasına yönelik. Bu yöntemlerden bir tanesi ilacın kontroüu olarak "verilmesini sağlamak için vücut içine, deri altına yerleştirilen ve belli bir süre içinde kendi kendine yok olan kapsüller ve plastik ilaç muhafazaları. Bu yöntemle kadınlann uyluklanna veya kollarına yerleştirilen kapsüllerle bir yühk doğum kontrolü sağlanıyor veya kanserli hastaların beyinlerine konulan plastik ilaç muhafazaları ile tümörler kontrol altına alınıyor. Bilim adamları bir süreden beri, poümer adı verilen kimyasal bir maddeden yapılan disklerin kalp hastalannda ağrı dindirici olarak kullanılan nitrogliserin gibi küçük moleküllü maddeleri azar azar vermekte başarıh olduklannı biliyorlar. Fakat polimerler, insülin rirken California Kanser Araştırve buyume hormonu gibi daha maları Enstitüsu'nde geliştirilen buyuk moleküllü maddelerin da bir başka yöntemle belli ilaçlann hücrelere ulaşmasına çalışılıyor. ğıtımında etkisiz oluyorlar. Bunun için kanser ilacı ile dolBu sorunun üstesinden gelmek için polimerlerin yapısını değişti durulan yağ kabarcıklan, liporen bilim adamları, ilaçlann ön somlar, kanser hucrelerini sağlıkh ceden belirlenen dozlarda verüme olanlardan ayırmayı bilen antikorsine imkân yaratıyorlar. Böylece lara bağlamyor. Enjeksiyonla vüilaç kapsül dışına ancak çok ya cuda verilen bu ilaç normal hücreleri değil, hasta olanlan etkilivaş bir şekilde çıkıyor.. Şeker hastalanna insülin ver yor. Bu yöntemin en guç yanı limek için geliştirilen başka bir yön pozomların kan dolaşımında bir tem ise burun spreyleri. Bu yön müddet sonra yok olmalan. Butemle alman insülinin enjeksiyon gun bu sorun da çözulmüş duyoluyla alınan insülinden çok da nımda. Lipozomlann yüzey kimha çabuk (3 saat yerine 15 daki yasını değiştirmeyi başaran araştırmacılar sayesinde artık bunlar ka) etki gösterdiği açıklanıyor. Polimer ve sprey sistemleri kan dolaşımında çok daha uzun kontrol ve zamanlamaya önem ve süre kalabiliyorlar. Ayrımcılığa karşı kadınlar Istanbul Haber Servisi NA TO'nun planlı tatbikatlarından olan "Ally Express 88 "in hazırlık aşaması Trakya'da sürüyor. ABD, Luksemburg, Belçika, Federal Almanya, İngiltere ve ttalya Silahlı Kuvvetleri'ne bağlı askeri birliklerin katılacağı tatbikat, 27 eylüle kadar devam edecek. Tatbikatm planlama sorumluluğunun Avrupa Müttefik Yüksek Komutanı Orgeneral John Galvin 'e ait olduğu, sevk ve yonetimininse $. Korgeneral Kemal Yavuz tarafından yapıldığı bildirildi. Trakya'da tatbikat Zakkum denemesi askıda GÜNSELt ÖNAL ~ ANKARA Kanseri tedavi ettiği öne sürülen zakkum ekstresinin umutsuz hastalar üzerinde denenmesi konusu, Dr. Ziya Özd ile Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanhğı (SSYB) arasında çıkan anlaşmazlık nedenıyle kilitlendi. özel'in, SSYB tarafından oluşturulan Etik Kurul'un kararını beğenmemesi nedeniyle, zakkum ekstresinin insanlar üzerinde denenip denenemeveceği sorunu çözülemiyor. özel'in avukatı Burhan Apaydın'ın, ekstrenin Özelden başka doktorlar tarafından denenmemesi için bakanhğa iki başvuru yaptığını belirten Bakanhk Müsteşan Tandoğan Tokgöz, "Ona yanaşmamız mümküD degil" dedi. Tokgöz, bakanhğın oluşturduğu Etik Kurul'un, zakkumun insanlar üzerinde denenmesine Uişkin bir karar aldığına ve bu kararın uygulanması için ö z e l ile bakanlık arasında bir protokol yapılmasını öngörduğüne dikkat çekti. Bakanhğın, bunun dışındaki bir yöntemi benimsemeyeceğini söyleyen Tokgöz, Özel'in ekstresini kendisinin uygulamak istemesi konusunda, "Büimsel çalışmada bu olmaz" diye konuştu. Tokgöz, Apaydın'ın bakanhğa yaptığı başvurularda, ekstrenin kullanılmasının engellenemeyeceğini öne sürdüğünu belirterek bu başvuruların hukuki açıdan incelendiğini kaydetti. lstanbul Haber Servisi "Ayrımcılığa Karşı Kadın Derneği"nin birinci Olağan Genel Kurulu yapıldı. Aksaray'daki Yollş Sendikası Salonu'nda yapılan seçimler sonucu belirlenen yeni yönetim kurulu şöyle: Nurperi Sancak (başkan), Emine Başa (genel sekreter), Emel Ganimgil (sayman), Hakime Gürbüz (üye), Sakine Guleç (üye). Teiclıiııssa' da eşsiz tümtilüsler DidimAkbükBafa üçgeni arasındaki alanda 300 bin kadar anıtmezar ve antik yapılaşma Alman arkeologlar tarafından araştınlıyor. Hızlı bir yapılasmaya sahne olan kıyılarda antik eserlerin kurtarılmasına çalışılıyor. OLCAY AKDENİZ MİLAS Didim, Akbük ve Bafa Gölü uçgeni içinde kalan bölgede bulunan 300 bin anıt mezarın gizini araştırmak üzere Alman arkeoloji ekibi, çahşmalanna başladı. Teichiussa kentine ait mezar ve diğer kalıntılann benzerine dünyamn hiçbir yerinde rastlanamayacağını belirten ekip başkanı Doç. Dr. Walter Voigtlander, tarihi kenti "kıyıdaki hızlı yapılaşmamn tahribanndan" kurtarabilmek için çok hızlı çalışmak Arkaik döneme ait bu denli büzorunda olduklannı söyledi. yıik bir yerleşim bölgesinin de Bu yıl 9 kişilik bir grupla Türki dünyamn hiçbir yerinde bulunmaye'ye gelen Alman arkeoloji eki dığıru vurgulayan arkeolog Voigtbi, arkaik döneme ait kimisi tiı lander, şunlan söyledi: mülüs biçiminde, kimisi de yak"Ne var ki yörenin şanssızlıgı, laşık 600 metre uzunluğunda ya yogun şekilde yapılasmaya açık naşık düzen anıtmezarları incele olması. Didim'den Akbuk'e kameyi sürdürürken, bir tapınak ka dar uzanan yaklaşık 40 kilometlıntısının restorasyonunu yapacak. Alman arkeoloji ekibinin başkanı Doç. Dr. VValter Voigtlander, Akbuk'te bulunan Teichiussa kentinin kalıntılarının tepelerden başlayıp denizin içine kadar uzandığını belirterek, "Denizin oldukça derin olan yerlerinde bile eski kent kauntılannı gorebilmek mumkun. Bizim buradaki araştırmalanmız sonunda bulduğumuz tümulüslerin dünyada bir benzerinin olmadıgını söyleyebüirim" dedi. relik bir sahil şeridinde yözlerce villa yapıhyor. Tarihi kalıntılan tahrip eden bu hızlı yapılaşma karşısında bizim tek seçenegimiz çok hızlı bir şekilde çalışmak." Teichiussa'daki bu görkemli uygarlığı yaratanların, bu bölgenin yerli insanlan olan Karyalılar oldugunu belirten Voigtlander, "Burada bulduğumuz e>lerin terael yapılanndan anladığım kadanyla, bu tur yapılann dunyanın başka yöresindeki yapılara benzemediğini söylcyebUirim. Bu yüki çalışma donemimizde bu evlerin 4 tanesinin restorasyonunu yapmayı amaçlıyoruz. Aynca t.Ö. 650600 yıllan arasında yapıldıgını sandığımız bir tapınağın da restorasyonunu gerçekleştirecegiz. Yapacak işimiz çok, fakat zamanımız çok az" dedi. yapılan villalann denizin içindeki kentin kalıntılannı tahrip etmelerine yetkililerin seyirci kalmasını anlayamadığını söyleyen Alman arkeolog, acilen önlem aiınmaması durumunda çok önemli bir tarihi kentin henüz gizleri çözülmeden yok olup gideceğini sözlerine ekledi. ) ANKARA (ANKA) TBMM kararıyla oluşturulan Çevre Araştırma Komisyonu'nun, görev süresi 1 Eylül 1988 tarihinden itibaren 3 ay daha uzatıldı. Çevre Araştırma Komisyonu'nun gOrev süresinin uzatılmasına ilişkin TBMM karan dünkü Resmi Gazete'de yayımlandı. Çevrecilere 3 ay ek süre Okur yazar günü yarın ANKARA (AA) "Uluslararası okur yazarlık günü" 8 eylül perşembe günü törenlerle kutlanacak. Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre 8 eylülü içine alan hafta içinde okuma yazma bilmeyen vatandaşların kurslara katılmaları için çalışmalar yapılacak. Bu hafta içinde okuma yazma kurslannı başarı ile bitirenlere belgeleri verilecek. Alman arkeologlar Teıchıussa'da