25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET/4 TELEVİZYON 12.15 AçılışYaz Bilim Okulu 13.16 Eğitim Onlisans 14.00 Çocuk Sineması: Söğütlükteki Rüzgâr Bayan köstebek evınde bahar temızlığt yapar, susıçam bayan kösıebeğe ırmak kenannda yasadığını söyler. Sıçan, yabanördeklerme karşı hosgönıludur \e köstebekle arasındakı arkadaşhklan devam eder. KÜLTÜRYAŞAM KANAL OKURKEN YAZARKEN 1 EYLÜL 1988 Küçük adaııı Edebiyatımızda "küçük adam" olgusunun ele ahndığı programda Ahmet Oktay, Füsun Akath ve kitle kültürünün sorunlan konusunda da Doç. Dr. Ünsal Oksay ile konuşuyor. Kültür Servisi Yapımcıhğını Feridun Keşir'in îıstlendiği, gazeteci, şair ve yızar Ahmet Oktay'ın hazırladığı "Oknrken Y»2arken" adlı program bu akşam tkinci Kanal'da ekranlara geliyor. Programa Ahmet Oktay"ıtı yanı sıra eleştirrnen Fttsnn Akatlı ve Doç. Dr. Ünsal Oskay katılıyorlar. Ahmet Oktay bu kez edebiyatımızda "küçük adam" olgusunu ele alıyor. Kuçük aoam olgusunun edebiyatımıza 1940'larda girişinden günümüze kadar geçirdiği aşamalar tartışıbyor. Oktay'ın eleştirmen Füsun Akatlı'yla yaptığı söyleşide, "Küçük adamın edebiyatımıza hangi koşullarda girdiği ve günümnzde nasıl bir konuma bürundüğü" ele aJınıyor. Yusuf Atılgan'ın "Anayurt Oteli" romanındaki Zebercet'in, Sait Faik'in yapıtlanndaki sıradan insanlann örnek verilebileceği "küçük adanT'ın günümuzde gelişen kitle iJetişim araçlanna çevrildiğini, bu nedenle de kendisini yaratan yazınsal, sanatsal yapıtlara değil, bu araçların yarattığı kitle kültürüne yöneldiğini belirten Ahmet Oktay, toplumbilimci Doç. Dr. Ünsal Oksay'la da kitle kültürünün sorunlan üzerine konuşuyor. Programda gazeteci ve yazar Orhan Dunı da yer alıyordu. Ancak Orhan Duru'yla ilgili bölümün denetimden geçmediği öğrenildi. Ozel Uyatrolara yardım ANKARA (AA) Kültür ve Turizm Bakanlığı 'nın bu yıl ozel tıyatrolara yapacağı yardım miktarı ekim ayında belirlenecek. Kültür ve Turizm Bakanlığı Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü yetkililerinden alman bilgiye gö're, bu yıl 120 milyon liralık yardımın en az 200 milyon liraya çıkarılması ve yarısımn başvuruda bulunan tüm topluluklara eşit olarak paylaştırılması kararlaştırıldı. Ancak bunun için gerekli yönetmelik değişikliği tamamlanamadı. Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü yetkilileri, yardımın başladığı 1982 yılından bu yana yönetmeliğin çeşitli tepkiler v nedenıyle altı kez değiştirildiğini söylediler. Bu yıl başvurusu kabul edilen bütün topluluklara yardımın yarısımn eşit olarak böluştürüleceğini belirten yetkililer, 28 topluluğun başvuruda bulunduğunu kaydettiler. 15.15 Müzik 15.30 Dünya FestivaUerinden 16.00 Haberler 16.15 Oğleden Sonra 17.15 Çocuklar tçin: Boy Dominic 18.00 Haberler 18.15 Hanımlar Sizin İçin 19.00 Bir Solist: Ali Demirhan Ankara Radyosu Türk Halk Mutığı ses sanatçılarmdan Ali Demirhan ıle Dıkılı'de gerçek leştinlen ve 7 lurküden oluşan Türk Halk Müzığı programı Sanalçı programda şu eserlen seslendırecek I Ela gözlum. 2 Bundan sonra ben o yare küskunum. 3 Karşıda kıza kurban. 4 Şu yalan dunyaya geldım gelelı. 5 Göl basına vardım. 6 Elınde sul kuietı. 7 Bryaz gul kırmızı gul. 19.25 tnanç Dünyası Kuranı Kerım ve Turkçe açıklamasından sonra din ve ahiâk konuşması ıle devam eden program Türk Tasanuf Musıkisinden btr eserle son buluvor. 20.00 Haberier ve Hava Durumu 21.00 Anneler Babalar ve Çocuklar Ümıt Aktan ve Fulya Karutaş'm sunduğu programa, AydanNezır Şener, OrhanGülden özgedız. ÜmıtKorayömer Ocal ve Cengiz Coskuner katılıyor. EN İYİ KAMN OYUNCU ADAYI Claude Chabrol'ün "Bir Kadın İşi" adlı filminde. savaşın zor koşullannda bir "iş kadını" olup çıkan Marıe'nın soğuk tepkilenyle sıcak İQ çırpınışlarını Isabelle Huppert buyük bir ustalıkla inandırıcı kılıyor. Huppert, bu rolüyle. Venedık'te En lyi Kadın Oyuncu Ûdülü'ne şimdıden adaylığını koydu SANAT KUÜSİ 22.00 Dikkat 22.10 TV'de Sinema: Korku (Ayrıntılı bılgı yandakı sutunlarda) 23.55 Haber Dosyası 00.10 Yaz Bilim Okulu 01.10 Kapanış Bir AIDS filmi "Mikropları yaşam üretir, ölüm değil." AIDS'e yakalanan bir eşcinselin yaşamını konu alan "Bir Daha" adlı filmin yönetmeni Paul Vecchiali böyle diyor. Ama "Bir Daha" yine de yaşam dolu, sanki yaşama yakılmış bir ağıt kadar yoğun ve hüzünlü bir film. MEHMET BASUTÇU VENEDİK "Mostra"run ilk gününde yine başarıh, etkileyici bir Fransız fdmi izledik. Hani sinema salonundan çıktıktan sonra uzun süre unutamadığınız, sizi allak bullak eden fılmler vardır ya, işte onlardan biri: Adı "Bir Daha" (Encore), yönetmeni Paul Vecchiali. Yine sözcüğünü kullandım, çünku "yaratıcı sineması"nın buluşma yeri olan Venedik'te, son üç yılın " Altm Aslan" ödüllerini üç Fransız yönetmenin (Agnes Varda, Eric Rohmer ve Louis Malle) alıp götürdüklerini bir kez daha anımsamakta yarar var. Beş yıl önce de başka bir Fransız, JeanLuc Godard bu büyuk ödülü kazanmıştı. Fransız sineması içinde çizgi dışı bir kişiliği olan Paul Vecchiali bu karamsar öngörüleri çünitebilecek mi bilemiyoruz. Daha şenliğin başındayız çünkü. Ancak, "Bir Daha", Yeni Dalga akımının etkilerini güncelleştiren özgün bir deneme, yine içten bir fîlm: Iki insarun birlikte yaşamasının zorluğu, iletişim ağlannın birbirine dolaşıp tıkanması, yalnızlığın bilinen boğucu ağırlığı ve yine o aynı yalnızlığın özgurlüğe açılan kapılara anahtar olması... Bu arada aşk, sevgi, dostluk ve eşcinsellik gibi alışılmış teraalar arasına güncel bir hastalık olan AIDS'in de katılması... "Bir Daha" yine de yaşam dolu, sanki yaşama yakılmış bir ağıt kadar yoğun ve hüzünlü bir film. "Mikroplan yaşam üretir, ölüm değil" diyen Paul Vecchiali, AIDS konusuna nasıl yaklaştığını şöyle özetliyor: "Biçemin mesafeli olmasına çok önem verdim. Sinema dili kura ve eliptik olmahydı. Öykü, kolay dnygulandırıcı oğelerden anndınlmalı. böylece dikkatimiz, baş kişinin bu onolmaz hastalık karşısındaki duygu ve tepkiieri üzerinde yogunlaşmalıydı." Gerçekten de Vecchiali'nin anlatımında dikkati çeken ilk özellik, her türlü süslen annmış, neredeyse klinik bir dunıluğu ve kesinliği de beraberinde getiren yahn anlatım oluyor. Filmde, her şeyi, kansım da, işini de yüzüstü bırakma aşamasına gelmiş bir erkeğin (Louis) dokuz yıBık yaşamım izliyoruz. Louis'nin her yılın 15 ekim günü dolaylarında yaşadıklan, dokuz ayn bölum biçiminde işlenmiş. Claude Chabrol ise "Bir Kadın lşi"nde (Une Affaire de Femmes) gerçek bir olaydan yola çıkarak, yakın Fransız tarihinin kara sayfalanndan birini etkili bir dille sinamaya aktarmış. Alman işgali altındaki Mareşal Pdain Fransa'sında "Vatan, Aileve İ ş " sloganıyla, Almanlarla savaşmak yerıne Fransızlan uyutan işbirlikçi hükümet, sivil yargı organlarını politik amaçları doğrultusunda, istediği gibi kullanmaktadır... Savaş sırasında hamile kalan kadınların çocuklarını düşürmelerine yardımcı olarak para kazanan genç bir kadın, örnek olsun diye ölüm cezasına çarptırılır ve başı giyotinle kesilerek idam edilir... Chabrol, bu gerçek öyküyü biraz değiştirip geliştirerek, hem o zamanın Fransız toplumunu eleştiriyor, hem de "özel mahkemeler", "güvenlik mahkemeleri" gibi tanımlamalar ardmda yatan uygulamaların yol açtığı "adalet güldurüsünü" sergiliyor. Şarkıa olmayı özlemlerken, savaş yıllanrun zor koşullan içinde bir "iş kadını" olup çıkar Marie... Filmde, bu kararlı, gerçekçi ve uçarı güzel kadının çelişkili davranışlarını, soğuk tepkileriyle sıcak iç çırpınışlanm büyuk bir ustalıkla inandırıcı kılan, doğallıkla renklendiren olağanüstü bir Isabelle Huppert izliyoruz... Fransız sineması yeni bir "Altın Aslan" için değilse bile En lyi Kadın Oyuncu Ödülü için şimdiden adaylığını koydu. 45. Uluslararası Venedik Film Şenliği Türk PEN'i uyandı adlar üzerinde tartışıhrken en çok üzerinde durulan konu "Çankaya'dan geçip geçmeyecekleri"ydi. Bu yüzden nispeten "temiz" sicilli yazarlar "Kurucular Kurulu"nda yer aldılar. Yine bu isimler arasmdan seçilen 6 kişi de kuruluş hazırhklarını yüriıtmekle görevlendirildi. Yani kuruluşun hukuksal ve bürokratik işlemleriyle uğraşacak, hem semt karakolları, Adli Sicil Daireleri, muhtarlıklar ve daha bir sürü yere koşturup TYS'nin 29 ağustos pazartesi yüzlerce "kâğıt" günü Gazetecüer toplayacaklar, hem de Cemiyeti'nde düzenlediği ötekilere yardım edecekler. toplantıya beklenenin çok Sözcüleri de Yaşar Kemal altında katılım sağlanabildi, olacak. TYS, PEN Kulüp'ün ama sonuçta hiç değilse ellerinde bulunan ve geçmiş konuyla ilgili somut bir adım dönemde yapılmış ya da atılmış oldu. Aziz Nesin'in yarım bırakılmış birtakım konuşmasmın ardından işlemlerin belgelerinden TYS'nin "Kurucular Kurulu" oluşan dosyayı bu "Yürütücü için önerdiği adlara toplantıya KuruP'a teslim etti ve katılanlar da birtakım şimdilik rahat bir nefes aldı. eklemeler yaptı ve 18 kişilik Top artık bu kurulda. bir liste oluşturuldu. L'istedeki Uluslararası PEN Başkanı Francis King, Londra'da yapılan Şubat 1988 toplantısında Türkiye şubesinin 1980'den bu yana çalışmadığını anımsatarak "Bir gün uyanmasını dileriz" diyordu. Türk PEN'i 8 yühk bir aradan sonra Türkiye Yazarlar Sendikası'nın kulübün yeniden etkinliklerine başlaması için düzenlediği toplantı sonucunda gözkapaklannı araladı. İKİNCÎ KANAL 18.58 Açılış Haberler 19.10 Çocuk: Güle Oynaya 19.35 3.2.1 Contact Bu böiümdt Japonya'mn adalardan olusmus bir ülke olduğu. Japon semenderlerı ve ıstındyelerde ıncımn yapay otaruk nasıl olusturulduğu anlalılıyor. Sözüar "Yorum Ustalan"nda Kültür Servisi Piyanist Banu Sözüar A vusturyaORF Radyosu'nda "Yorum Ustaları" adlı bir program çerçevesinde J. Haydn, S.Rahmaninof ve F.Liszt'in yapıtlannı seslendirdi. Bir davetli topluluğu önünde gerçekleşen 45 dakikalık konser A vusturya Radyosu 'ndan iki bölüm halinde yayımlandı. Sözüar'a Zürih Tiyatrosu sanatçılarmdan Wolfgans Stendar, Avusturyalı ozan Karl Lubomirski'nin şiirlerini okuyarak eşlik etti. Sanatçı eylül ve ekim ayları içinde Singapur'da, Avustralya'nın Melbourne ve Canberra kentlerinde, Yeni Delhi ve Bombay'da, ardından Federal Almanya'nm dört ayn kentinde ve Avusturya'nın festival kenti Bregenz'de resitaller verecek. 20.00 Müzik: Sazlarla Başbaşa 20.15 Arkası Yann: Leke Amenkalı romancı Nathamel Hawtorne'un ünlü yapttt "Scartel Letter'dan uyarlanan dörl bölumlük dızıde. 17. yüzyılda bir papazla evlılik dışı ıliskiye gıren Boston 'lı bir kadının çevresıne karşı verdığı savaşım anlalılıyor. Yöneten: Rıck Havser, oyuncular Kevm Convtay. Meg Foster ve John Heard. 21.00 Okurken Yazarken (Aynntılı bılgı yandakı sutunlarda) 21.30 Haberler ve İngilizce Haberler 22.00 Yerli Drama: Üç İstanbul Adnan'm Belkıs'la olan evlılığı çökmek üzertdır Oslehk sağlığı da bozulmusıur Prens Hasan'ın verdığı bir "garden parıy"de yıllar sonra ılk kez Suheyla ıle karsılasır Bırınct Dünya Savast 'nın surmekıe olduğu bu gunlerde Adnan'm konağındakı geçtmsızlıkler son hoddınt bulur. 1918 mürarekesı ıle ltiıhat ve Terakkı'nın egemenlığı sona erince, Adnan'm duşusü başlar. Yoksullasır. Arayanlardan kurtulmak ıçın Alaseneval Nasiı'in konağma gızlıct yerleşır. İZLEYÎCİ GÖZÜYLE 23.00 Sarı Irmak Dianin bu bölümunde Hindıstan'da dogan Budizm'm San Irmak kıyıları boyunca tpek Yolu'nu ızleyerek Çın'e ulaşması anlatılmakia, sözkonusu çağlania ınsa edılen mağara tapmaklar ve Buda heykellerı tanıtılmakladtr /. KANAL SİYAHBEYAZ 00.05 Haberler Kapanış Avukatın peşinde K o r k u (CapeFear) / Yönetmen: J. LeeThompson / Oyuncular: Gregory Peck, Robert Mitchum, Polly Bergen, Martin Balsam, LoriMarün, Telly Savalas /1962 yapımı /106 dakika. Kultür Servisi 8 yıllık hapis cezasını çeken bir mahkum (Robert Mitchum) hapisten çıkar. Kendisini hapse attırdığına inandığı avukatın (Gregory Peck) oturduğu kente gelir. Amacı, avukat ile kansını (Polly Bergen) tedirgin etmektir... John D. Mac Donald'ın "The Executioners" (Cellatlar) adlı romanından lngiliz yönetmen J. LeeThompson'ın beyazperdeyeaktardığı film, Alfred Hitchcock'un unlu "Sapık"ının başarısından sonra çokça çevrilen benzerlerinden biri. Ancak "Navaron'un Toplan", "Taras Bulba",'' Akdenizli'' gibi gösterişli fılmlere imzasını atmış olan LeeThompson 'ın gerilim denemesi de, yarattığı kişilikler de yapay olmanın ötesinde bir değer taşımıyor. LeeThompson'ın eli yüzu düzgün çekimine karşın, filmi Robert Mitchum, Gregory Peck, Telly Savalasgibi ustalar da kurtaramıyor. RADYO T R T 10S.00 Açılış, program ve kısa haberler OS.OS Türküler ve oyun havaları. OSJ» Şarkılar ve oyun havalan 06.00 Koye haberier 06.10 Günaydın. 07J0 Haberler. 117.40 Günün ıçinden. 10.M Kısa haberler. 10.0$ Reklamlar 11.00 Kısa haberler 11.05 Reklamlar. 11.10 öğle uzen. 1155 Reklamlar ve radyo programları 1J.00 Haberler 13.1$ Muzık 1ÎJ0 Bolgesel yayınve reklamlar. 15.00 Kısa haberler 15.05 öğleden sonra 17.00 Kısa haberler. 17.05 Köyumüz köylılmüz 17J0 Dın •ve ahlak 18.00 Çocuk bahçesı. 18.15 Haftanuı çocuk sarkısı 18.20 Bolgesel yayın 18.55 Reklamlar. l».00 Haberler 19J«Çeşıtlı müzik. 20.00 Turk sanat müzığı toplu programı. 20J0 Yuraan sesler 21.00 Kısa haberler 21.05 Saz eserlen 21.15 Türk ve tslam dunyasından 21J0 Turk halk muzığı (>unıan sesler kadınlar topluluğu). 22.00 Küçük konser. 22J0 Beraber ve solo şarkıUr. 23.00 Haberler 23.15 Gecenin ıçinden 0035 Günün haberlennden özetler. 01.00 Program ve kapanış. 01.0505.00 Gece yayını T R T I I 07.09 Açıbş ve program. 07.02 Solıstlerden seçmeler. 07J0 Haberler. 07.40 Türküler ve oyun havalan. 08.00 tki solistıcn şarkılar. 08J0 Bob James çalıyor 09.00 Turkuler 19.15 Çocuk bahçesı 09.30 Sabah konserı. 10.00 Solısıler geçıdı. 10.20 Mıllı Mucadele'den sayfalar. 10.40 Turkçe sozlü haTıf müzik. 11.05 Beraber ve solo şarkılar. 11J0 Türküler geçidı. 12.00 Çeşitli müzik 12J0 Musıkımızde unutulmayanlar. 13.00 Haberler. 13.15 Hafif muzik. 13J0 Caz muaği 14.00 Yabancı dil dersı 14.45 Beraber ve solo şarkılar 15.15 Hafif müzik. 15.30 Arkası yarın. 15.50 Turkuler 16.05 Hafif muzik 16J0 Beraber ve solo türküler 17.00 Kadınlar toplulugu. 17J0 Bir albüm 18J» Turkuler. 1115 Tiyatro dünyası. 19.00 Haberler. 19.30 Solıstlerden seçmeler. 20.00 Türküler gecıdı 20J0 Yabancı dıl dcrsi 21.15 Turkuler. 21.30 Egitim önlısans programı 22J0 Bir roman / bir yazardan hıkâyeler. 22.45 Turkuler 23.00 Haberler. 23.15 Solıstler geçıdi 23.40 Hafif muzik. 2355 Usta eller guzel scsler.00.55 Program ve kapanış. T R T I I I 07.00 Açıbş ve program. 07.02 Sabah içın muzik. 08.00 Sabah konserı. 09.00 Haberler 09.15 Muzikli dakikalar. 10.00 Gunun konsen. 11.00 Müzik muzik muzik. 12.00 Haberler 12.15 Öğle konsen. 13.45 Hafif muzik 14.15 Konser saati. 15.45 Caz dünyası. 16.15 Çocuk korolan 16.25 Haftamn çocuk sarkısı. 16.30 Küçük konser 17.00 Haberler 17.15 Hafif muzik dunyasından. 18.00 Plak albumlennden. 19.00 Haberler. 19.15 Mınyaıur müzik. 20.00 Gençlik korolan. 20.15 Hafif muzik. 20JO Bir konser. 2100 Haberler. 22.15 Gecenm getırdiklerı. 23.00 Opera sanatı 24.00 24'ten sonra. 01.00 Program ve kapanış. T R T I V 07.00 Açılış ve program 07.02 Türküler ve oyun havaları. 07.30 Sohstler geçıdi. 08.00 Türküler 08.15 Şarkılar. 08J0 Turkülerden bir demet 09.00 Haberler. 09.05 Şarkılar ve oyun havalan. 09.30 Turkuler geçıdi. 10.00 Haberler 10.05 Sabahın getırdiklerı. 11.00 Haberler 11.05 Türküler 11.20 Şarkılar 11J5 Beraber ve solo türküler 12.00 Haberler. 12.05 Müzik bahçesı 13.00 Solistler gcçıdı. 13.30 Yurdun dört bucağından 14.00 Haberler. 14.15 Sazlarla Turk sanat muzıgı. 14.30 Turkuler. 14.45 Hafif Türk sanat muzıği. 15.00 Sızın ıçın seçtiklerimiz. 16.00 Haberler. 16.05 Turkuler ve oyun havalan. 16.30 tki solıstten şarkılar 17.00 Ha(jerler. 17.05 Baglama takımından turkuler ve oyun havalan. 17J0 Fasıl 18.00 Turkçe sözlu hafif muzik dinleyici ısteklerı. 18.30 Solıstler geçıdi 1858 Program ve kapanış. Spikerler konuşunca.^ Liglerfc birlikte pazar günleri dönuşümlü naklen yaymlar da başladı. Biz futboi meraklıları aslında bundan çok memnunuz, ama naklen yayınlarla birlikte spiker çilemiz de başladı. Spikerler bazen maçı seyirci gibi izliyorlar ve bıiyuk bîr heyecanla anlatıyorlar. O zaman da GalatasaraySakaryaspor maçında olduğu gibi. Sakaryaspor Kemal Yıldınm'ın ayağından gol kazanmca. *'Kemal Yıldınm: 1, Galatasaray: 0" diyebiliyorlar. Üstelik bunu yapan deneyimli bir spikerimiz. Bazen de fazla konuşuyorlar ve olmadık yanlışlar yumurtluyorlar. Örneğin, KarşıyakaTrabzonspor maçında Karşıyaka Nihat'ın ayağından ilk golünü kazandı. Spiker de Karşıyaka'mn ligde bu yıl ilk gotünü attığını söylemeden edemedi. Oysa Karşıyaka bir hafta önceki ilk lig maçında Galaıasaray'a bir gol atmişu. SAVAŞ GÜNBEY / ANKARA Gorbaçov'un kitabına ödül PALERMO (AA) Sovyet lideri Mihail Gorbaçov, "Perestroika" adlı kitabına ttalya'da verilen "Premio Mondello 1988" ödülünü kabul edecek. Roma'daki Sovyet Büyükelçiliği, ödül hazırlık komitesine, verilecek odülü Gorbaçov'un kabul edeceğini bildirdi. 17 eylüldeki ödül törenine, Sovyet lideri adına SSCB Komünist Partisi Merkez Komitesi'ne bağlı dış ilişkiler bölumünun baskan yardıması Georgi Konienko'nun katılacağı duyuruldu. 43. ULUSLARARASI VENEDİKBİENALt BERALMADRA Insanın evrendeki ortak yazgısı Çağdaş sanatın yakın geçmişinin etkisinden kurtulup daha bağımsız ve siyasal, toplumsal, çevresel smırlamalardan annmış bir nrtama girmesini savunan uzmanlar var. Bienaldeki yapıtların ortaya koyduğu kavramlar ve düşünceler de bunun kanıtı. Buna göre sanat, insanın ortak yazgısını belirleyen bir araç. Bienal parkının büyük bir bölümünü kaplayan ülke pavyonları yapıldıklan dönemlerin mimarlık özelliklerini gösteriyor. Hepsi en son teknik olanaklarla donatılmış, doğal ve yapay ışık ustalıkla kullanılmış. Birkaç ülke dışında hiçbir ülke karma sergi düzenlemesine gitmiyor, tam tersine tek ya da iki sanatçıyı sunan ulkeler çoğunlukta. Böylelikle bir sanatçının tümel sanat anlayışını izleme olasılığı var. Federal Almanya pavyonunda, Beuys'un öğrencisi olan ve ilk bakışta Beuys etkileri gösteren Felix Droese'nin, beyaz duvarlara yapıştırılmış dev boyutta kâğıtkesme figürleri ve yine dev boyutta ahşap, kütük, metal yapıtları izleniyor. tspanya pavyonunda, parktaki ünlu adların yanında beklenmedik bir biçimde öne çıkan Susana Solano'nun (1945) demir, kurşun ve galvanizli sactan yapılmış, ilk bakışta çok tanıdık gelen, ama benzersiz yalın biçimlerde oluşan beşaltı salon dolusu heykelleri yer alıyor. Bu ay çıkan tum uluslararası sanat dergilerinde Jasper Johns ve sanatçının ABD pavyonunda sergilenen tlkbahar, Yaz, Sonbahar, Kış adlı dort resmi ve bu resimlere temel olan yaklaşık on yıllık çalışması üstüne yazılar var. Gerçekten de bienalin en etkileyici sergisi bu denilebilir. Bu dört resimde Johns ilk kez bir figür, daha doğrusu bir figurun gölgesini gösteriyor ve bu figür kendisi! Figür tam kendi olçülerinde ve tuale bir arkadaşı tarafından çevresinde kalem gezdirilerek çizilmiş. Resimler mevsimleri gösteren imgelerle dolu olmasının yanında, Johns'u kendi atölyesinde, bugune değin yaptığı yapıtlara göndermeler yapan simgelerle çevrili olarak gösteriyor. Fransız pavyonunda Claude Viallat'nın tek bir motif üstüne çeşitlemelerini içeren çerçevesiz tualleri yer alıyor, bir süre sonra bu, duvar kâğıdı izlenimi bırakacak kadar yoğunlaşıyor ve tüm mekân bu göz alıcı, kendi içinde devinimli motifin egemenliğine girmiş oluyor. tngiltere pavyonunda Tony Cragg kapsamlı bir yapıt topluluğuyla sunuluyor. Sanayi gereçleri ve tüketimin artık olarak bir tarafa bıraktığı nesneler Tony Cragg'in yapıtlarında değişime uğrayarak şiirsel diyebileceğimiz bir anlam kazanıyor. Yapay birleştirmeler ve kuçuk değişimlerle Cragg izleyiciye kapsamlı ve inandırıcı öyküler anlatıyor. Japon pavyonundaki uç sanatçıdan Shigeo Toya'nın kutükleri kulLınarak ve işleyerek yaptığı duzenleme, Isviçre pavyonunda Markus Raetz'in kuçuk tahta çubuklarla yarsız bir zemin ustune ya 9 kasete ynsaklama Gaziantep Valiliği, ses sanatçısı Ahmet Kaya'nm "Yorgun Demokrat" isimli kasetinden sonra 9 kasetin daha il sınırları içerisinde kiraya verilmesini, dinlettirilmesini, satılmasını, bulundurulmasını ve afışlerinin asılmasını yasakladı. Yasaklanan kasetler şunlar: Ahmet Kaya "Başkaldırıyorum" ve "An Gelir", Ayşe San "Yüzüğün Taşı Elmas", Selda Bağcan "Özgürlük ve Demokrasiyi Çizmek", Arif Kemal "Red Türküleri2", Zülfü Livaneli "Zor Yıllar", Ziya özbay "Ozanım Ozan", Talip Şahin "Suç Bizim" ve Hasret Gültekin, Abuzer Karakoç, Ferhat Tunç, Gülhan, Haluk Özkan, Ziya Özbay, Sevinç Eratalay ıle Zehra Aslan 'ın seslendirdiği "Özgürlük İçin Kavgana Gönül Verdik, Selam Sana Filistin". GAZtANTEP (AA) 3 pılmış, önce soyut izlenimi veren, sonra figür olduğu anlaşılan yapıtları lsrail pavyonunda Zadok Ben David'in barış küresi, belleğime yerleşen yapıtlar oldu. SSCB pavyonunda, glasnosttan bu yana yabancı dergilerden adlan düşmeyen, uluslararası galerilerde yapıtları satılan İlya Kabakov ve Erik Bulatov'un ya da bu kuşağın sanatçılarmdan birisinin yapıtlannı göreceğimi sanıyordum, ama hiç de Öyle olmadı, KüboFüturist Aristarch Lentulov'un resimlerinden oluşan bir sergiyle karşılaştım. (1920 dolayları). Kabakov ve Bulatov'un resimleriyle ise, bu yıl üstünde çok konuşulan "Aperto 88" sergisinde karşılaştım. "Aperto 8 8 " , bienal parkına 15 dakika uzaklıkta Silahhane yapısımn bir bolümü olan eski bir halat fabrikasında düzenlenmiş. Yapı çok ilginç bir biçimde Aya trini'yi anımsattı bana; taş duvarlar, sütunlar ve yüksek çaıı... Burada yapıtları sergilenen 86 uluslararası sanatçı, yine uluslararası bir seçici kurul tarafından saptanmış: Saskia Boss (Hollanda), Dan Cameron (ABD), Giovanni Carandente (ltalya), Fumio Nanjo (Japonya), Dieter Ronte (Avusturya). Cameron'un sözlerine gore, seçici kurul üyeleri çantalar dolusu diapozitifle toplantılara gelip, hep birlikte seçerek karar vermişler. Bu sergide tanmmış adlara rastlanmıyor (çabuk un kazanmış birkaç genç sanatçı dışında), ayrıca ABD'de son iki yıldır adı geçen "NeoGeo" ve "Simulation" akımı sanatçılarımn her nedense izi yok. Buna karşılık, uluslararası sanat ortamımn dışında kalan bir dizi ülkenin sanatçısı bu sergide boy gösteriyor. (Mısır, Hindistan, İsrail, Yugoslavya, Macaristan, SSCB). Bu, ilgilerin Üçuncü Dunya Ulkeleri'ne yonelebileceğı anlamına mı geliyor, yoksa sanat pazarı yenıliklere yatınm yapmak isteyenlerle mi dolu? Uluslararası sanat ortamı dışında kalanlar artık bir atağa geçiyor ve Batı sanatı nın kapılannı mı zorluyor? Bütün bunların yanıtını almak için daha çok erken. Çağdaş sanatın, yakın geçmişinin etkisinden kurtulup daha bağımsız ve siyasal toplumsal çevresel smırlamalardan sıyrılmış bir ortama girmesini doğru bulan sanat uzmanlan var. Bunun en buyük kanıtı da kanımca bienaldeki yapıtların ortaya koyduğu kavramlar ve düşünceler dizini. Buna göre sanat, teknoloji sanayi siyaset ekonomi ve evrensel çevreyi kapsayan ve dolayısıyla bu olgular arasındaki çeşitli ayrıhkları ortadan kaldırarak, insanın evrendeki kaçınılmaz ortak yazgısını belirleyen bir araç. BULMACA SOLDAN SAĞA: 1/ Güvence için verilen para ya da değerli eşya. 2/ Dayanıkhlığı kükurtle arttırılmış kauçuk... Tanta! elementinin simgesi. 3/ Hile... Akdeniz ve Ege"de yaşayan lezzetli bir balık. 4/ Amaç... Kuş yuvası. 5/ Bezikte, bir taraf bin beş yüz sayıyı tamamlayamadan ötekinin üç bin sayı yaparak oyunu bitirmesi. 6/ "Yazıklar olsun" anlamında kullanüan bir söz... Şenliklerde caddelere kurulan süslü kemer... Su. 7/ tstek... Yapısına girdiği sözcüğe olumsuz anlam katan bir önek. 8/ Dörtte bir... Bir nota. 9/ Bir soru sözü... Gelin olacak kıza erkeğin verdiği para ya da armağan. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Gaz, mayın, radyoaktif mineral, manyetik dalga gibi şeyleri bulmaya yarayan aygıt. 2/ Yurdumuzda bir göl... Çok süren. 3/ Bir kâğıt oyunu... Oyunda cezalı çocuk. 4/ Bir sayı... Pamuk ya da ipekle karışık pamuktan dokunmuş kalın ve ensiz kumaş. 5/ Argoda karru aç ya da parasız kimse... Osmanhlarda gümrük vergisi. 6/ Üstten sağa doğru eğik olan basım harfı... Eski Mısır'da bir tann. 7/ Toprak... Bir tarım aracı. 8/ özerklik. 9/ Ergenekon'dan çıkışlannda Göktürkler'e yol gösteren dişi kurt... Hayvanlara vurulan damga. Altmetter'de karma sergi Kültür Servisi Kadıköy Alnneller Sanaı Galerisi'ndeki sürekli karma sergi salı ve pazar gıinlerı dışında gezilebiliyor. Sergide Cihat Aral, Zehra Aral, Tekin Arteınel, Balaban, Cihat Burak, Berika İpekbayrak, Siyazi Toptoprak, Nevfıiz Tanyeli, Tuncay Betil'in resimleri yer alıvor. BUGÜN • Üç sergi Taksim Belediye Sanat Galerisi'nde Fikret Tunah, İhsan Ece ve naifressam Kadir Can 'ın resim sergileri açılıyor. • "Toprağı Sevgiledim" Ünal Cimıt'in "Toprağı Sevgiledim"adım taşıyan seranıikheykel sergisi Ayaso/ya Müzesi'nde açılacak. BİENAÜN EN ETKİLEYİCİ SERGİSİ Amenkalı sanatçı Jasper Johns'un '"llkbahar", "Yaz" (yukarıda), "Sonbahar" ve "Kış" adlı dört yapıtından oluşan sergının, Venedik Bıenalı nın en etkileyici sergısı olduğu soylenebilir Johns, bu 4 resimde, ılk kez bir tıgür, daha doğnısu bir figürun gölgesinı gösterıyor ve bu figür kendısı. BİTTİ
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear