25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
U AĞUSTOS 1988 CUMHURİYET/13 13 ton mazot kayıp ŞANLIURFA (Cumhuriyet) Bir hafta önce Şanlıurfa'dan İskenderun'a akaryakıt getirmek için giderken kaybolan Köy Hizmetleri'ne ait tankerin içindeki 13 ton mazot bulunamadı. 19 ağustos gunu Iskenderun'a akaryakıt getirmek uzere giden M.Emin Babacan yöietimindeki 63 DA 622 plakalı tanker, akaryakıt aldıktan sonra ortadan kaybolmuştu. Olayın Emniyet Mudürlüğü'ne bildirilmesinden sonra yapılan araştırmada resmi plakalı tanker belediye garajında terk edilmiş halde bulunurken, tankerdeki 13 ton mazotun olmadığı anlaşıldı. Esrarengiz biçimde ortadan kaybolan 7 milyon lira değerindeki mazot ile tanker sürücusünün bulunması için yoğun aramalar yapıhrken, Koy Hizmetleri İl Mudürü Hasan Coşkun, "Bu lür olaylar normaldir" dedi. Diinyada baruş günü ANKARA (ANKA) Dunya Barış Günü 1 eylül perşembe gunu İstanbul'da kutlanacak. Barış Derneği Başkanı Mahmut Dikerdera 1 eylül perşembe günu saat 17.00'de Dünya Sineması'nda vereceği konferansta dünyada ve Türkiye'de banş hareketinin çahşmalarmı anlatacak. Aynı toplantıda Barış Derneği yöneticilerinden Reha tsvan, Insan Haklan Derneği Genel Başkanı Nevzat Helvacı ve Nukleer Savaşın Onlenmesi İçin Hekimler Derne; Başkanı Prof. Leziz Onaran d birer konuşma yapacaklar. Toplantıdan sonra saat 19.0021.00 arası Barış Derneği Başkanı Dikerdem, Osmanbey'deki "Yazarlann Evi"nde bir resepsiyon verecek. Bush hayran kaldı ABD'de Cumhuriyetçi başkan adayı George Bush, önceki gun Tennessee eyaletindeki bir askeri okulda yaklaşık altı bin kişilik bir topluluğa hıtaben konuşma yaptı Bush, konuşma öncesinde askeri öğrencilerin okul duvariannda yaptıklan tehlikeli gösteriyi ilgı ile izledi. (Fotoâraf: Reuter) Süleyman'ın y Daha önce dışarıya kaçırılan ye Kral Süteyman'm hazinesınden geriye kalan tek parça olan bir fMışi nar, Kudüs'tekı Israil Müzesl'nde sergılenmeye başlanıyor. Israil hükumeti bu parçayı ulkeye geri getirebtlmek için adını açıklamadığı bir Isviçre bankasına 550 bin dolar ödedı (Fotoğraf Reuter) D İ O İ I V I C I . I I C Y I I I I I V şnĞe evıenmeye karar veren bu çıft, nikâh dairesıne hiç alışılmamış biçimde bısiklette giderken hayatlarından memnun görünuyorlar. (Fotoğraf. Reuter) Dîcilrlotlî O i f l İ I İ I r Federal Almanya'nın Mamburg ken HABERLERİN DEVAMI Dün sabah saatlerinde 8 adet dogrulanmayan babertere göre bir (Baştarafı 1. Sayfada) yoğun şekilde başladı. Daha ön helikopterin Çukurca üzerinden sınır muhafızının yaralandığı ce Türkiye'ye kabul edilmeyen geçerek sınır boyuna doğru gittik bildirildi" denildi(Baştarafı I. Sayfada) grupların, Turk hükümetinin al leri görüldü. Öğleye doğru, bu he Önceki gün sabaha karşı 05.30 le yeniden karşı karşıyadır. Gedığı "prensip karan"yla geçişle likopterlerden 4'ünün geri dondu sularında Irak sınırının ote yakarek siyasal ve gerekse ekonomik rine izin verilince özellikle Çukur ğü haber verildi. Bununla, Bolge sında, Çukurca'nın karşısına isakapsamda ortaya çıkan sorun ca'mn rnerkez ve koylerine dağıl Valisi Hayri Kozakcıoğlu ve aske bet eden Sersinki'de yeni bir bonılar, Osmanlı Devleti'nin son dıkları görüldü. Giriş yapanların ri yetkililerinin bölgede inceleme bardımanın daha olduğu bildirildi. Bombardımanın ardından sısayısının 50 bine ulaştığı, bu sa yaptıklan anlaşıldı. günlerindekilere benzemekıedir, SHP'den Adana Milletvekili nırı geçrneye teşebbüs eden yakAnadolu'nun parçalanması ya yının daha da artabileceği belirCiineyt Canver, Mardin Milletve taşık 4 bin kişinin geri cevrildiği da bölünmesi üzerine spekülas tiliyor. yonlar Batı'dan yansıyor; Ege' Irak'ın kimyasal silahlarla yap kili Adnan Ekmen ile Kars Mil ileri surülüyor. Bu arada Irak de Yunanlılarla sürtüşmeler detığı saldınlarda yaralanan sivıl letvekili Mahmut Alınak'tan olu kuvvetlerinin Türkiye sınırına çok vam ediyor; insan haklan konuhalkın tedavisi de Çukurca'da şan heyetle, Hakkâri Milletvekili yaklaşmış olmasının, sınırı geçemeyenlerin arada sıkışmalanna sunda sürekli eleştih altmdayız; sağlık ocağında sürüyor. Hakkâ Cumhur Keskin bölgede incele neden olduğu da ileri surülüyor. dış borçların ağırlığı yeni bir ri Sağiık Müdürluğü'nce bölgeye meler yaptı. Arkadaşlarımızın bölgede goBBC'nin Türkçe haber yayınınDüyunu Umumiye'yi çağrıştı ilaç ve personel sevkiyatına başlandı. Bölgede oturan bazı vatan da, Türkiye yetkililerinin özellikle rüştükleri Iraklı Kürtlerden bazıracak boyutlara ulaşmıştır. daşlar da yetkililerin izin vermesi erkek mültecileri, peşmerge ya da ları, "Biz Saddam rejiminin kulKuşkusuz bu benzeşmeye kar durumunda, geçiş yapanlara yar Kürt gerillalar olduklan şuphesiy landığı top ve tufeklerden kaçmışın bugünkü koşullar 1920'ler dımda bulunmak istediklerini be le kabul etmeyip sınırdışı ettiğini yoruz. Çolugumuzu çocugumuzu, den değisiktir. 1922'de düşmanlimiler. bildirdi. Ancak "Aralannda ka yağdırılan kimyasal silahlardan ordusu Eskisehir önlerine kadar Çukurca Belediyesi sığınanlaıa dın ve çocuklann da bulundugu korunmak için geldik" dedileı. dayanmıştı ve henüz ortada bir ekmek yardımı yaptı. Özel fırın yüzlerce kişi Türkiye'ye giriyor" Türkiye Cumhuriyeti yoktu. ların urettiği ekmekler, Çukurca diye ekledi. Aynı haberde, "Bu Ankara'da durum Ancak dtinü iyi anlamak, bugünmerkezine 200300 metre uzaklık arada, Irak bombardımanı sıraAnkara büromuzun haberine içinde bulunduğumuz güçlük ta olan sınır boyunda bekleyen sında Türkiye'nin bazı sınır koy göre, Irak ordusunun onunden lerden kurtulmak için gerekli Iraklılara ulaştınldı. lerine top mermileri isabet ettigi. kaçan Iraklıların Türk sınırına yıyolu bize gösterebilecek, önümüze aydınlıklar serpecektir. tzlediğimiz kadarıyla 30 Ağustos Bayratm'nı bu yamyla kavrayıp güncelleştirebilecek bir kavraytş ve bilinç yönetimde görülmüyor; yüzeysel hamasi edebiyat ile yeliniliyor, bayram herkesin bir an önce geçiştirmek istediği tekdüze törenlerle açılıp kapanıyor. Üstelik bu yıl 30 Ağustos'ta sakıncalı yanı bulunan bir sorun da gündeme getirilmiştir. 1981'de çıkarılan Devlet Mezarlığt Yasası yürürlüğe konmuştur. Bu konudaki uygulamanın neden 30 Ağustos Bayramı'na denk düşurüldüğü birsoru işaretidir. Çeşitli tartışmalara yol açacak bu konu, bayramın gürultüsü arasında ele alımrsa iş kolaylaşır, diye düşünenler var mıdır? Soru isareti 30 Ağustos Bayramı'nın törenlerine sığmayacak kadar çengeileştiğinden yazımızı burada noktalıyoruz; ama son yıllarda ölüler üzerine yüklenen siyasetlerin ülkemize ve demokrasiye bir şey kazandırmadığını BEIEDİYEOEN ANONS Çukurca Belediye hoparlöru sık sık şu anonsu tekrarlıyordu: "Mültecileri Bilbılı mevkıindesöylemekte de yarar görüyoruz. ki top sahasma teslim ediniz. Arama sırasında evinde multeci bulunanlar hakkında kanuni takibat yapılacaktır." Iraklı • • • Kurtjer her şeye rağmen çok sevınçliydiler. (Fotoğraf: Erbil Tuşalp) GERÇEK Binlerce Iraklı Kürt sığındı ğılmalan başkentte diplomatik açıdan yoğun gündemli iki gün yaşanmastna yol açtı. önceki gün Başbakanlık, Milli Savunma Bakanlığı ve Dışişleri tarafından ortaklaşa yurütülen değerlendirmeler sırasında Dışişleri Müsteşarı Büyükelçi Nüzhet Kandemir Bağdat'a hareket etti. Aynı saatlerde başkente gelen bazı duyumlar, gelişmelerin "iıısani boyutu"nu ön planaçıkardı. Başkentteki hükumet çevrelerinde "özellikle kadın ve çocuklann savaş meydanında bırakılamayacağı" gorüşü ağır bastı. Daha sonra yapılan değerlendirmelerde "ailelerin parçalanmasının yaratacağı sakıncalar" dikkate alındı ve sınırın Irak Kurtlerine açılması kararlaştırıldı. Başkentteki diplomatik gözlemciler, Türkiye'nin "Irak'ın iç sorunu" diye nitelediği son gelişmeler karşısında sınırıru açtna karanndan Bağdat'ı haberdar etmek istemiş olabileceğini ifade ederek, Buyukelçi Kandemir'in ziyaretinin zamanlamasına dikkat çektiler. Bu yorumlar Dışişleri Bakanlığı'nca doğrulanmadı. Hükümete yakın bir yetkili, Bağdat ve Tahran ziyaretlerinde Kuzey Irak'taki durumun ele alınmış olabileceıni kaydetti, ancak şöyle devam ctti: "Bu ziyaretleri sadece Kuze> Irak'taki gelişmelere bağlı değerlendirmek yanlış olur. Zi>aretlerin ana amacı, Türkiye'nin savaş süresince yuriittiiğü aktif tarafsızlık politikasını savaş sonrasında da koruma>a ozen gostereceğinin vurgulanmasıdır. Türki>e taraflara Cenevre göriişmelerinde kalıcı bir banş sağlayacak tutum almalan dileğini de iletmiştir. Aynca savaş sonrasında benzer siirtüşmelerin tekrarlanmaması konusunda Türkiye'nin üzerine düşebilecek rolu oynamaya ve katkıda bulunmaya haar olduğu da belirtilmiştir." Aynı hükümet yetkilisi, "Kandemir'in Türkiye'ye sıgınan Iraklılar'ın geleceğine ilişkin ne gibi göriişmeler yürüttüğü" sorusuna ise, şu yanıtı verdi: Ozal'ın sözleri Büyükelçi Nuzhet Kandemir, "Başbakanın ozel temsilcisi" sıfatıyla Başbakan Turgut Ozal'ın sözlü bir mesajını Irak Başbakan Birinci Yardımcısı Taha Yasin Ramazan'a iletirken, Özal, Ankara Büyükşehir Belediyesi'nce duzenlenen bir yemekte konuya ilişkin bir soruyu şöyle yanıtladı: "Olayın insani bir boyutu var. Sınınmızı kadınlar ve çocuklara, hatta erkeklere bile açabiliriz. Ayırmak dogru olmaz." Bu açıklanıa ile Türkiye'nin o ana kadar izlediği "esnek" politika netleşti ve sınırın Irak Kürtlerine açıldığı resmen duyurulmuş "Henüz bu sorun bu denli oldu. önem kazanmamıştır. Ancak bu Bağdat temaslan noktaya gelinirse, söz konusu Kandemir, Irak Başbakan Bimültecilerin kaderleri herbalde sadece Irak ve İran'la görüşülmez. rinci Yardımcısı Taha Yasin Ramazan'ın yanı sıra, Dışişleri BaOlayın bovutu büyüduğunde in kanlığı ust düzey yetkilileri ile de san haklan savunuculuğuyla la bir araya geldi. Müsteşar Kandenınmış bazı Avrupa üAelerinin mir'in Kuzey Irak'taki gelişmelere devreye girmesi de beklenebilir. ilişkin temaslarmda, "Türkiye'Çünku Turkive'nin, Cenevre An nin Irak'ın içişlerine kanşmaktan laşması'nda Avrupa dışı ülkeler titizlikle kaçındığı" mesajının alden gelen mültecileri kabul etme tını özenle çizdiği belirtiliyor. Son yebileceği yonunde birrezervivar sınır açma olayını tamamen insani dır. Vani uluslararası sözleşmeler gerekçelere bağlayan Kandemir'açısından bir yükumlüluğumuz in, bölgede barışın yeniden kurulyoktur. Sadece insani kaygılan ması ile birlikte Türki/e'ye sığımız ve )ukumlüluk!erimiz var nan Iraklıların ülkelerine geri dır." gönderilmesine ilişkin zemin yokladığı da tahmin ediliyor. basın mensuplanna açıklama yap1 madan önce 15 dakika Ankara da hukumet yetkililerinden bilgi aldı. THY'nin 19.50'de kalkan uçağı ile Tahran'a hareket eden Kandemir'in gezisi cuma günü sona erecek. Kandemir'in Tahran'da, Bağdat'takine benzer bir biçimde savaş sonrası konumu ve ikili ilişkileri ele alması da bekleniyor. Ancak görüşmeler sırasında Türkiye'ye sığınan Irak Kurtlerinin geleceğine ilişkin bazı temasların yapılacağı da kaydediliyor. Başkentteki diplomatik gözlemciler, savaş sonrası yaralarını sarmaya başlayan Tahran'ın kendi sınırından uzak gelişmelerden dolayı Türkiye'ye sığınan Irak Kurtlerini kabul etmesini pek olası görmuyorlar. Irak, Kürtlerden intikam alıyor Dış Haberler Servisi tran ve Irak sekiz yıi süren bir savaştan sonra nihayet ateşkes imzaladıkları halde Körfez'de top sesleri dinmedi. 1988 başından beri cephede üst üste elde ettiği askeri başarılarla tran'ı ateşkesi kabule ve görüşme masasına oturmaya mecbur eden Irak, 20 ağustos gunu resmen yürürlüğe giren ateşkes anlaşmasının daha mürekkebi kurumadan yeni bir cephe açtı. Ama bu kez hedef, tranlılar değil Kürtlerdi. Doğrusu Körfez savaşının aldığı bu yeni yön hemen hiç kimseyi şaşırtmadı. Çüııkü lran ve Irak kapıştıkları zaman meydanı boş bulan Kürtlerin merkezi hükümete karşı savaş açttkları, ama bu iki devlet banştıklarında da bu kez merkezi hükümetlerin Kürtlere karşı "öç alma" harekâtı başlattıkları daha önceleri de yaşanmış bir şeydi. Nitekim İran'la Irak arasında şimdi Cenevre'de yurütülen barış göruşmelerinin tıkanmasına neden olan Şattülarap su yolu konusundaki anlaşmazlık 1975 yılında bir uzlaşmaya bağlandığında da Kürtler zor durumda kalmışlardı. Bilindiği gibi îran, Şattülaıap s u > yolu üzerindeki mutlak Irak hukumranlığını bozmak ve kehdine de pay alnıak istiyordu. Tahran1 ın Bağdat'ı buna razı etmek için elindeki en büyük koz Irak'ın kuzeyinde bağımsız bir devlet kurmak için yıllardır silahlı mücadele veren Kürtlere sağladığı destekti. Gerçekten de Bağdat yönetimi tran topraklannda cephe gerisi üslerine sahip ayrıhkçı Kürt savaşçılannı bastıramayınca çaresiz Tahran'm isteğini kabullenmek zorunda kaldı. 6 Mart 1975'te Cezayir'de imzalanan antlaşmayla Irak, Şattülarap su yolu uzerinde İran'ın da hakkı olduğunu kabul etti. Buna karşılık tran da Kürtlerden desteğini çekti. Kürt ayrıhkçı hareketi büyük ölçüde çoktü. Irak Kurtlerinin yeniden toparlanıp başkaldırabbilmeleri için Irak ve îran'ın yeniden kapışmaları gerekti. Bu kez Humeyni Irak Kurtlerini Bağdat'a karşı silahlandırıp kışkırtırken Irak da tran'daki Kürtleri Tahran'a karşı destekledi. Savaş tran'ın lehine doğru gittiği sürece Kürtler Kuzey Irak'ta meydanı hemen hemen boş buldular. Ancak savaşın kaderi dönünce Kürtlerin durumu da değişti. Daha önce Kürtlere geri us ve silah sağlayan Humeyni yönetimi ile tek başlarına karşı karşıya kalmışlardı. "Arkadan hançerienmiş olmanın hıncı içindeki" Irak yönetimi, isyanı bastırmak uzere çoluk çocuk ayrımı yapmadan ordulannı Kürtler üzerine surerken Kürtler şimdi Irak yönetimine mi, kendilerirü kullanıp yine ortada bırakan Tahran'a mı, yoksa kendilerini yeni bir serüvene sürükleyen liderlerine mi kızsınlar bilemiyorlar. NEDEN TURKIYETE KAÇIYORLAR? Ayşe gelin Fermarfı sınırda doğurdiı (Baştarafı I. Sayfada) mak için yollara koyulduğumuzda, ay parlak yüzünü sivri kayaların ardından bir gösterip bir kayboluyordu. Üzümlü Karakolu barikatlannda, başımızın üstüne koyduğumuz ellerimizi kimliklerimizi göstermek için indirene kadar, sanki bir asır geçti. Geyman Karakolu'nda yetkililerin bölgeye gitmememiz için öne sürdükleri inandıncı nedenleri de aşmca, Çukurca'nın koyu karanlığına daldık. Arkadaşlanmız Mecit Öztunç, Tekin Yıldınm, Nasrullah ve bir de ben, geçemeyeceğimizi sandığımız sarp dağlan aşıp Çukurca'ya tırmanıncaya kadar, hemen hemen hiç konuşmadık. Çukurca kotü bir gün geçirmişti. Belediye hoparlörlerinden toprak duvarlıra yapışıp kalan uyarı, canhlıjını hâlâ koruyordu: "Mültecileri Bilbili mevkiindeki top sahasıta teslim ediniz. Arama sırasında e>inde mülteci bulunanlar bakkınfa kanuni takibat yapılacaktır." . Mülteci denilenlerin bir bölüınü, sınınr ötesinde yaşayan akrabalardı. irak'tan gelenleriıı kinıi ı Pinyaniş,fcmiKaşuran, kimi Hertuşi aşiretndendiler. irak'tan gelenlerin yaralarını saranlar da aynı aşiretletfen. Örneğin, Çukurca'nın Kav>ak koyünden gidenler, Irak'ta Zeîar aşireti olarak anılıyorlardı. 5ınırın bu yüzunde ise Türkiye'dt Piruzbey aşiretiydiler. Dostki aşretinin dörtte üçu Yüksekova'da geri kalanı da Irak'ta yaşıyordu.Hanereyler, Herkiler de böyleydile. Kucaklaşan akrabalar, haber yollayan hısımlar arasındaki eı ilginç olay, İstanbulda savcı oan bir akrabaya gonderilen mesıjdı. Kadınların ve çocukların gıvenliği için onlarla birlikte sınır geçen genç bir peşmerge, Istanhıl'da savcı akrabasına "Gelsin, hzi kurtarsın" diye seslenivordu Bir delıanlının elini tutan yaşlı bi' nine, Sen Sofi'nin oğlusun" derken, y^undeıı sicim gibi yaşlar süzühvordu. Irak'ta; gelen akrabalar, hısımar, 29 a|5tos gecesi sabaha kartoplaruklan Bilbili Meydanıan sınu doğru göturulduler. 49 numaralı sınır taşının dibinde irak'tan yeni gelenlerle karşılastılar: Türkiye'rıin, mültecilerin hukuki dunımuyla ilgili 1951 tarihli Cenevre Sözleşmesi'ne 1%7'de koyduğu bir çekince vardı: Doğudan mülteci kabul edilmeyecekti. Gelenlerin, bolgedeki sorunları daha da arttıracağına ilişkin yargı, karakoldaki erden kaymakama ve valiye kadar herkeste aynıydı: "Gelsinler de Apocu mu olsunlar?" Dünden bu yana ise Kuzey Irak'taki Kürtlerin Çukurca bölgesine gjrişleri sürüyor. Sayüarı 50 bine ulaştığı sanılan Kürtler, açlık tehlikesi ile karşı karşıya. Beraberlerinde getirdikleri az sayıdaki koyun da kesilip yenilince, artık yenecek bir şey kalmayacak. Çığh köyunde ilk çığlık, Iraklı Kürt gelin Ayşe'den geldi. Ayşe gelin, dün nurtopu gibi bir erkek çocuk doğurdu. Dedesi Hacı Ömer, en yeni giysilerini giyip Çığli'da bir eve sığınan gelini ve torununu görmeye geldiğinde kaş göz arasmda dünyaya gozîerini açan çocuğun adı yoktu. Çardak altında otunıp söyleşirken "ferman" koydular adını. Bir başka gelin de gününü bekliyor doğurmak için. Munire gelinin de eli kulağında. Kız olursa "Şilan" konulacak adı. Çukurca yöresinde madalyonun bir de ders yüzü var. Yorenin sakin ve ağırbaşlı insanları son uç gundür yaşadıklarını bir daha yaşamak istemiyorlar. Yardım için uzanan akraba ve dost ellerini boş bırakırken duydukları acı, yüzlerinden okunuyor. SHP Hakkâri Milletvekili Cumhur Keskin, oradan oraya koşturuyor. Sorunun uluslararası bir sorun olduğunu, devletin elikolu bağlı insanları olüme gonderemeyeceğini anlatıyor. Eşlerini, analannı, babalannı ve çocuklarını güvenlik içinde Türkiye'ye getiren genç peşmergelerle konuşuyoruz. Agil, insanların büyük çoğunluğu gibi kendilerinin de insan gibi yaşan\aya hakları olduğunu vurguluyor. "silahlı peşmerge" olarak, bir isteklerinin bulunmadığını, ancak kadın ve çocukların Türkiye'ye sığınma haklarının gözetilmesini istiyor. Kimyasal silahların kullanılması sonucu bugune dek en az 20 bin Kürdün öldüruldüğünu anlatıyor. İnanmıyorum, soruyorum. "20 bin" diye usteliyor. Ölülerin büyük çoğunluğunun kadın ve çocuklardan oluştuğunu söylüyor. TRÎKOTAJ, KONFEKS'IYON İMALAT VE İHRACATÇILARI IHRAC ÜRÜNLERINIZDE KULLANDıĞıNıZ AKSU İPLİKVE KUMAŞLARINI IHRAÇ FIYATıNA ALıN, IHRACAT AVANTAJıNDAN YARARLANıN. Dışişleri Bakanlığf ndan Büyükelçi Kandemir'in Bağdat ziyareti konusunda yaptığı resmi açıklama özetle şöyle: "Türk tarafı, sekiz yıl süren v < büyük can kavbına ve maddi zarara yol açan İranIrak savaşının ateşkesle sona ermiş olmasından duydugu memnuniyeti dile getirmiş, savaş süresince olduğu gibi halen devam eden banş müzakereleri doneminde de aktif tarafsızlık politikasının titizlikle sürdüruleceğini vurgulamıştır. Aynca, bu vesileyle, kalıcı bir banş ve istikrarın sağlanması ve benzeri sürtüşme ve çattşmaların tekranm önleyecek tedbirlerin oluşturulmasında Türkiye'nin üzerine düKandemir: İnsancıl şebilecek rolü oynamaya ve katyaklaşım kıda bulunmaya hazır oldnğu da Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı belirtilmiştir." Büyükelçi Nüzhet Kandemir, Türkiye'nin irak'tan Türkiye'ye sı daDışişleri Bakanı Mesut Yılmaz ' son gelişmelere ilişkin olarak ğınmak isteyenler konusunda öte bilgi verirken "Ülkemizin sıruıian den beri izlediği insancıl yaklaşı açıktır. Türkiye bu konulara inmı sürdüreceğini söyledi. sani mulahazalarla bakmaktadır. Büyükelçi Kandemir, Irak'ta ıkı tçeriye alınraaya başlandılar. Yagünlük temaslan ardından Tah nnki (bugunku) Milli Güvenlik ran'a hareketinden önce tstanbul Kurulu'nda bu konu gene en üst Atatürk Havaalanı'nda yaptığı düzey de degerlendirilecektir" deaçıklamada, Bağdat'ta Irak Baş di. bakan Birinci Yardımcısı Taha YaMilli Savunma Bakanı Ercan sin Ramazan'la görüştüğünü ve Vurulhan da aynı konuda "bir sıBaşbakan Turgut Özaİ'dan şifahi kıntı söz konusudur, gereken inbir mesaj götürdüğunü belirtti. celemeler yaptlmaktadır" dedi. Kandemir, benzer bir mesajı da tran Başbakanı Mir Huseyin Musavi'ye Tahran'da ileteceğini belirt İran radyosu ti. Kandemir, Bağdat ve Tahran'a tran radyosu ise dün geceki yayaptığı ziyaretlerin, şu andaki sı yınında Irak'ı suçladı ve son günnır olaylan ile ilgili olmadığmı lerde yüzlerce Irakhnın kimyasal özellikle vurgularken İran'la, Irak silahlarla öldurulduğünü öne sürarasında kalıcı bir barış anlaşması du. Radyo, Irak Kürdistan Desağlanması konusunda siyasi da mokrat Partisi'nin bildirisini de nışma görüşmelerinde bulundu yayımladı. ğunu belirtti. Kandemir, "Ama şu anda sınır Demirel konuşmadı dan 50 bin kişinin goç ettiği söyDYP Genel Başkanı Süleyman' leniyor. Bu Türki>e'yi somut ola Demirel, Türkiye'ye sığınan Kurt " rak ilgilendiren bir durum degil lerle ilgili soruya karşüık, "Bugün mi?" yolundaki bir soruya karşı 30 Ağustos Bayramı, milli birlik lık, "50 bin kişi abartılıdır. Ben ve beraberlik günü. Bu sorunuzu kaç bin kişi olduğunu bilemem. yarın (bugün) yauıtlanm" dedi. Bunu oradaki yetkililer bilir, onBolgedeki gelişmeler üzerine lara sonınuz. Ancak size şu kada DYP Genel Başkan Yardımcısı ' nnı söyleyebüirim: Türkiye bun Esat Kırathoğlu'nun genel idare ' dan önce olduğu gibi bundan son kurulu uyelerinden Mahmut Nera da insani tutumunu dim Bilgiç ile bugün Hakkâriye . sürdürecektir" dedi. Bağdat'tan gideceği bildirildi. beraberindeki askeri bir heyetle Kuzey irak'tan kaçarak sığınan. donen Kandemir, askeri heyetin ve kendisinin aynı anda aynı uçakla Kürtlerin, insani açılardan TürkiBağdat'a gitmelerinin bir kolaylık ye'ye kabul edilmeleri istendi. .' Sosyalist Parti Genel Sekreteri ,' olduğunu söyledi. Kandemir, Bağdat dönüşünde. Valçın Buyükdağh. Irak hükürne' tiıi başlanığı Bombah saldırılar' nedeniyle parti olarak protesto et" tiklerini açıkladı. Büyükdağlı,"» Türk hukumetini, bu insanlara yardım etemeye çağırdı. Açıkla" mada. "Özal hükümetinin sınırları kapatmasını şiddetle protesto ediyoruz" denildi. *• •' Eski TIP Genel Başkanı Mehmet Ali Aybar da dün yaptı"" ğı açıklamada. "Irak silahlannın: . ölum saçan tehdidinden kur(ul mak için sınınmızda korkuyla bekleyen. Iraklı çocuk, genç, >a?lı, kadın, erkek binlerce insanın Türkiye'ye kabul edilmeleri gerekir. Iraklı Kürtlerin gözler önünde Irak Silahlı kuvvetieri'nce \ok edilmelerini hiçbir uygar iktidar seyirci kalamaz" dedi. Aybar, hiçbir gerekçenin bu insanları kurtarmayı engelleyemeyeceğini söyledi. Öte yandan tnsan Haklan Derneği Ankara Şubesi'nce dün yapılan bir açıklamada, "Irak Kurtlerinin son günlerde karşılaştıı durum, insanlıgın tanıdığı en büyük dramlardan biridir. Sıgınma hakkı Birleşmiş Milletler'in kabul etligi bir haktır. Türkiye açısından sorun, siyasal bir sorun olmaktan çok, insani bir sorundur. Bu insanlara Türkiye'nin kucagını açması, onlan konuk etmesi, insan olmanın, uygar bir devlel olmanın geregidir" denildi. Aksu İplik Dokuma ve Boya Apre Fabrikaları T.A.Ş. Aksu Cad. 37, 34730 Bakırköy İstonbul Tel.: 570 00 50 (8 hat) / iç Hat: 250 veya 270 Teleks: 28 705 aksu tr., Telefaks: 570 26 50
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear