Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHURÎYET/10 HAVA DURUMU £ r u n Ugiye gfa, yufdun guney ve ba0 M m t e r i parçalı y*r yer çofc bukıtkı. Gunty EgefeBat Mrienız stfanak yafek, dogu kssunleri yer yer asf gececsk. HAM S C M O â : YUnkm taBBybaS hnimterinds fl7fllflr#. dWâ kBsîmtennde ftnemlt bir deOisikStc obnayacak RÜZGAR Güney vedojkj yörterclenhaftf, a n sıra orta kuvwtte, yurdutı ku9) kesmlerinde kuvvetice esecek. Denatorde, Karadenız, Marmara ve Kuzsy Egttte y*kz ve poyrazdan, AWd denızterSfni2de gündouusu ve teştştemeoen 35 Kuzey tge. Marmara ve Bati Karadentr°de yer yer 2733 denız miii hızla esecek Deniz muMfl, Ku2ey Ege, Marm r a ve Bat Karadenır'öe kaba dakjalı HABERLERİN DEVAM1 TÜRKIYE'DE BUGÜN B B B B B B B S V B B B Nngftl Brtfc Botu Çanaktote 14 ŞUBAT 1988 DÜNYA'DA BUGÛN Y 13° B W° B 12° S 5° Betgnt B 8° Berin B 8° Bom B 8° Brttsal B 8° S 6° S 4° Ceapr B 15° Cride B 25° Dubayı B 23° Franfcfur S 7* ume B W B 1° Krtire B 1P Kcpmfıag B 5° Kfitı S 5° B W° Metooroloji Genel Müduriüjü'nden 17° 10° Dıyartalar S 9° 0°Mamsa B 8° 3°K.Maraş 9° 4°E*ne 12° 2° Eranan S 5° W°M«5n S 10°28°Muflla 7° f E n u n n S"Z3°Esftqahif B 9° 0°Muf 10° 2°Gaz>rtap B 11° 2°M0<le 8° 4°0ı*ı 14° 8°Gnsun 14° 7°GunıuşhaııeB TVPfia 6°2°Ha«ıân S1°12°Samsun M» 8°bpartJ Y 7° 2°SHrt 9° 4°bbnbul B 8° 4°Sinop 6°3°K»s 8°3°Kstamoraı 7° 2°K^san 9° 4° Kırtdarelı 10° 5°Konya 9° P K U t f t ı 10° 7°ltaUya 8° 3°bn»r Amsterdam B 8° Lenıngrad B 3° Y 6° B ie° Londra Alna Bajdat Bi Mattnd Milanc Montreal Mostava Mumh B 11° B 10° MUSTAFA EKMEKÇJ ANKARA NOTLAKI Kendini Savunamayan Bakan... B •«" S 6° B 2° B 9° 8 4° B 20° B 15° B 6° B 16° A 20° A 18° S #> S 9° K 1° Osio Pans Prag Ronu Sofya Şam oücak. Oalga yuksaklfli ufi m üe 2 m Kuzey Ege Marmara ve Batı Karadenıı'de yer y*r 3 m dotayında bukınacak. Van Göltf nde hava parçalı ve az bukıthı gacecek. Ruzgar guney ve dogu yönlerden hafif. ara stra orta kuvvette esecek Göl hafrf çalkantilı olup gftnjş uzaHıflı 10 km dolayında bulunacak J Bursa Çonjm Denöi B B B B B B Y S B B B B B B Y 13° 9 ° S M S 10°WMdrtaJ 9° 2 ° * * m n 5°3° ümcai Vf Uşak 9° 5°vaı 8° 3°<tagat 4° 2° ZonguUak lunus Vknedft Vıyana A aç* B tuMlu K a t S sısi r VÂshmgtoiY 6° Zurih S S° NATO bîzî ne kadar koruyacak? (Baştarafı 1. Sayfada) laruyor. Güvenilir diplomatik kaynaklara göre, Başbakan Turgut özal'ın BrükseTde NATO strateji ve yükümlülüklerinin "teyidini isteyecek o i o u s " şu kaygılardan doguyor: f * U4F AntlSŞDSa9 |UII îm7akmıı». asdmn vc "Pentagon Raporu" olarak MOandınfauı ABD amuıma doktrininia yayımlanınaaBdan sonnı, NATO'nna gend stralejislni oluştnrmn "esnek ve kademeli nükleer caydıncılık" ilkesi umşma konusu edflmcye başlandı. Tnrkiyc. banun ycrine öntmU bir ahematif kooBİmadan, bu stratejiden vu(eçttoıesine karfi. "Pentagon raporunda" sözö cdfcn "ayncalıkb caydıncılık" bu 1««ı«<h Ankara'nın savnnma kaypsmt UUBİn edecek bir nitellk taşınıyor. Bu yüzdcn Ankara, Bıüksel zirvesinde de, şimdiki stretejinin gecerH oMagumm açıkça yeniden teyid edflmesİBİ istiyor. • Türkiye esas olarak, NATO üyelerinin ayn savunma mekanizmalan oluşturmalannı kendisi ıçin tehlikeli bir gelişme olarak niteliyor. Batı Avrupa Birliği'ne üye olmak için yapüan talep de, bu tür yeni bir saflaşmadan ayrı düşmemek kaygısından kaynaklanıyor. Aynca Ankara, Federal Almanya ve Fransa'nın yeni kurduğu ortak savunma konseyine sıcak bakmıyor, tngiltere ve Italya'nın bu konuda dile getirdiği endişeleri paylaşıyor. Türkiye bundan dolayı da Brüksel zirvesi bitiminde yayımlanacak ortak bildiride, NATO'nun yekpare bir bütunlük olduğunun yeniden vurgulanmasmı istiyor. • Başbakan Özal'ın Brüksel'de NATO'nnn bütnn üye ülkeieriıı toprakhnııı kayıtaz sartsız savnnaca^ının yeniden teyidini Uteyecek olma» ise hem "Pentagon Raporunda" yer alau göriislerden hem de eski rantteflk k»V»eUeri BaskomaUnı Geoeral Bernaıd Rogen'u TMrkiye'nin bir Sovyet saktana dunınıunda koaasnda getirmiş otdugu tereddütlerden kaynaklanıyor. GözlemcOere göre, eski komnUnın, "Eğer Doğu Anadohı'ya bir Sovyet saldınsı olursa bütün NATO'nun buna karşüık verecefini sanmıyorum" biçiîninde konuşması, Başbakan Özal'ın, "birimız hepimız için, hepimiz birimiz için" ilkesinin yeniden teyidini isteyecek obnasuun ana aedcaini oluşturuyor. Yine bn gözlenvdlere göre, Ankara diplomasisi, BrükseTde yayunlanacak ortak bildinde bu konunun yer « h ı w özei bir önem veriyor. Ote yandan Başbakan Turgut Özal'ın 23 mart zirvesinde vurgulayacagı diğer konuyu, NATO'nun yalnız bir savunma örgOtü olmadığı olustunıyor. özal'ın diğer liderler önunde yapacagı konuşmada, ittifakın siyasi, ekonomik ve kültürel boyutuna da dikkati çekeceği sanılıyor. Gözlemcilere göre, bunun temel nedenlerini de hem Ankara'nın "ekonomi savnnmayla, savunma ekonomiyle paralel gider" görüşü, dolayısıyla Türkiye'nin NATO ülkelerinin yardım ve yatınm yapmalannı arzu etmesi; hem de Türkiye'nin AT'ye yaptığı tam üydik basvurusunun bu formda dolaylı yönden çağnştınlması oluşturuyor. Ankara rahatsız (Baştarafi 1. Sayfada) lirecek nükleer acığın doldurulmasında Türkiye'ye de bir pay düşüp düşmeyeceği kamuoyunda büyük merak konusu. NATO başkentlerindeki dikkatler, şu asamada Avrupa Muttefik Kuvvetler Başkomutanı (SACEUR) General GaMn'in 1NF Antlaşması çerçevesindeki yeni gereksınimler konusunda yapmakta olduğu çalışmanm sonuçlarına dönmüş bulunuyor. Galvin'in konu ile ilgili raporunu nisan ayında toplanacak olan Nükleer Planlama Grubu'na sunması bekleniyor. Mart başında Bruksel'de yapılması planlanan ve Başbakan Turgul Özal'ın da katılacağı bildirilen NATO zirve toplantısında da bu konunun görüşüleceği varsayılıyor. Son aylarda, Washington'daki kimi yetkililer ile NATO Sekreteryası çevrelerine atfen çıkan ve ek nükleer yükümlülük için Türkiye'ye baskı uygulandığını kaydeden haberlerden Ankara'nın duyduğu rahatsızhğı Dışişleri Bakanlığı'nın üst düzeyde bir yetkilisi, şu şeküde dile getirdi: "Türkiye'ye baskı yapüıyor demek, Türkiye'Mi baskıya acık bir ülke oMugu anlamına geliyor. Oysa btı dognı degildir. Türkiye, kendisinı çok zor dnramda bırakan siiah arabargosu döneminde dabi en büyük baskılara boyun egmemiş ve ulusal v çıkarianndan Uviz vennemistir. Aynı yetkili, Türkiye'ye yeni taktik nükleer silahlar alması için baskı yapılmasının NATO karar mekanizmasının temel mantıgına aykın oiduğunu bildirerek şunları söyledi: "Tnrkiye'den bu konnda ancak talepte bulunulur. Böyle bir talebin fletlımsi ictn nevcat kanBar da bdHıttr. Bu komfar NATO'am <HocnU olarak yapttgı Nükleer PlaBİama Gmbu toptaablannda de akaır ve kimden nderin istenecefi görusüiür. Bu toplantalara kablan Toridye'nin tam mütteflkler gibi, onaylama veya veto yetkisi de bulnndugu unutulmamalıdır." Dışişleri Bakanlığı çevreleri, Türkiye'nin ekim 1983'de Kanada'nın Montebeüo kentinde yapüan Nükleer Planlama Gnıbu toplantısında vanlan kararlan kabul etmekle nükleer yükümlülüklerini yerine getirdiğini, şu aşamada önceükli olarak konvansiyonel modernızasyon ttzerinde durulması gerektiğini bildirdiler. Montebello'da alınan kararlar. nükleer yeteneğin "en ali düzeyde" muhafaza edilmesini, ancak caydıncıhğı kuvvetlendirmek araacıyla kısa menzilli taktik nükleer silahlarda (SNF) modernizasyona gidilmesini öngörüyordu. Söz konusu çevreler, Turkiye'nin yeni SNF sınıfı nükleer silahlar konusunda göz onünde bulundurması gereken hususların başında, bu tür silahlann kendi topraklannda kullanılma olasüıgının geldiğini ifade ettiler. Bu arada, yine aynı çevreler, "YeDi taktik Böldecr sflaotar abmrsa, bnnun, dikkatlerin Tüık Süaka Kyvret leri'nin modemizasyon gereksİBİmlerioden aynlmasua neden oiacagudan endişe dnyuloyor mu?" şeklindeki soruya, "Tabii ki bu da dü»üniilmesi gereken bir unsurdur" yamtını verdiler. Avrupa'daki varsayımlann aksine, Varşova Paktı'nın olası bir saldınsının Orta Avrupa'dan değil, zayıf olduğu kadar hayati stratejik önemi bulunan Türkiye gibi bir kanat ülkesi uzerinden gelmesinin askeri mantığa daha çok sığdığuu bUdiren bu çevreler, şu görüşlere de yer verdiler: "Topraklannda bulunan mevcnt nükleer sflalüan kabal etmekle ve löogör kararlan onaylaınakia, Tnridye, caydmahfnı önemli bir unsonı gerefince görcvini yerine getirmistir. Şimdi, baluadugu cografi konnmdaıı doteyı Beri aavvıma açendan boyik öaem taaıyan konvaniiyoacl yetenegini gttçlcmlinaek zorundadır. Karşı tarafın, yaluz miktar bakımından dejil, kalite bakımından çok daha üstun güçleri bunu kaçınılnıaz kılıyor. Oiayı bütünuyl* görnıek gereIdyor. Taktik nükleer silahlar ortak savunma ve caydıncthgın sadece bir uuuniDu oluşturuyor." Aynı çe\Teler, "Sovyetl<r Bfaügi'ııi tahrik etmeme düşüncesi, yeni nükleer sflahlann tstenmemesinde bir etken mi?" sorusuna da şu karşılığı verdileT: "Tirkiye'nin bu ülke fl* iyi İHşkileri balunayor. Bu, Türkiye'nin a•ırianndaki muazzam askeri güce kana duyaraz olduğu anlamına gclnez. Aacak danıp darnrken bir provokasyona girmenin de anlamı yok. Bunu Sovyetler'den sakuuyoruz seklinde gönnemek lazım. Turkiye'nin kuzey komşusuna yönelik son derece gerçekçi bir polüikası var." Ali Bozer: Davos ATüe ilişküeriıııizi etkfleyecek MERStN (Cumhnrivel Güney Ötcri Birosa) Devlet Bakanı A» Bonr, YunanistanTürkiye ilişkilerinin düzelmesinin AT ülkeleri tarafından da olumlu bulunduğunu belirterek, "Çiıııku bu botgede meydaıı« (debttecek bir buzunuzlnk, bir çahanıı, oolan da rahataz edcr" dedi. Bozer, AT'ye girumesi acısından Yunanistan engelinin kalktıÇını umduklannı söyledi. Secim bolgeâ tcel'de incelemelerde bulunmak üzere uç günlüğüne Mersin'e gelen Devlet Bakanı Ali Bozer, Türkiye'nin konumu itibariyle kritik bir bolgede bulunduğunu, kom$u ülkelerdeki huzursuzluklan ve savaşlan ister istemez diğer ülkeleri etkilediğini anlattı. Davos görüşmesinden sonra Türkiye'nin hiç olmazsa bir komşusuyla iyi ilişkiye girdigıni ve bolgede banş ve güvenin oluşumuna yardımcı olacağını belirten Bozer, Yunanistanla 1987 yılında sıcak savaş tehlikesiyle karşılaşıldığııu anımsattı. Ege sonınu nedeniyle geçen yıl iki ülkcnin de sanalı günler yaşadığııu vurgulayan Deviet Bakanı Ali Bozer, "YaaauMaaia UfkJeriBiizin Davos görif BMİeri SODDCO daba oiumla bir yön almaa bdlfenin banfi ve Türkiye'oia bnndan yarariaBmaa açısıııdaa bâyiik onem taşır" diye konuştu. komisyonsuz Mıalat imkânı # 1ÖBANK ta TÖBANK, A.B.D., İngiltere ve F. Almanya'dan yapılacak tekstil makineleri ve abamı, bilgisayar ve donanımı, inşaat makineleri ile diğer tüm yatınm mallan ithalatından komisyon almıyor. Şube müdürlerimizle görüşün. Komisyonsuz ithalat imkânından yararlanın. Türkiye'ye geldi ÂT zîrvesi uzlaşma ile sonuçlandı HADİ ULUENGtN ~ BRÜKSEL AT devlet ve hukümet başkanlannın önceki gece Brüksd'de sabaha karşı biten "kader zirwıl«ıle", çok uzun pazarhklardan sonra uzlaşma sağlaıiabildi ve boyletikle Ortak Pazar tarihinin en büyük bunaümı atlatılmış oldu. Doruk toplantısı, 1992 yüı için hedeflenen "yekpare Avnıpa"nın altyapısını olujnırdu ve askıda bulunan bütçe sorununu çözümledi. On iki AT liderinin ttzerinde anla$maya vardıklan ve topluluğun yeni işleyişını belirleyen ana noktalar şunlar oldu: Ortak Pazar bOtçesinin en onemli bölümünü "yutan" tanm sübvansiyonlanııda nispi bir indirime gidilmesı kararlaşonldı ve söz konusu harcamalann yıllık tavan miktan 27.5 milyar Ecu olarak tespit edildi. Güneylı ülkelere aktanlan bölgesel kalkınma fonlannın 1992 yılına kadar yüzde 80 oranında arttınlarak 12 milyar Ecu'ye çıkartılması kararlaştınldı. Üye ülkelerin AT bütçesine yapüklan katkımn, bundan böyle KDV oranlan ycrine, kişi başına gayri safı milli gelir oranıyla hesaplanraası öngörüldü. Böylelikle belirli bir bütçe artışının gerçekleşmesı sağlandı. tngiltere'nin AT'ye yaptığı mali katkıdan geri aldığı pay konusunda, Londra hükümeünı tatnün edecek bir mekanizma işlerliğe sokuldu. Yakovas: Tüm banş yolları Davos\a açıldı tSTANBUL (AA) Kuzey \e Güney Amerika Başpiskoposu Yakovas, Ege Vakfı ile Gunes Gazetesi'nce ortaklaşa düzenlenen, "TürkYanan dostlugu" seminerine katılmak üzere, dün uçakla İstanbul'a geldi. Atatürk Havalimanı şeref salonunda, gazetecilenn sorulanm cevaplandıran Yakovas, Başbakan Turgut Özal ile Yunanistan Başbakanı Andreas Papandreu'nun Davos'taki göruşmelerinden sonra, dostluk yolunun açıldığını söyledi. Yakovas, "Bütün banş yollan Davos'ta açıldı" dedi. Yakovas, "TürkYunan diyalogu konusunda ne ölçüde rol oynadığını" soran bir gazeteciye, şu cevabı verdi: "Hiç rol oynamadım. Allah'a dua edip bu iki liderin bir araya gelmeleri için yalvardım. Ben bir şey yapmadım. Sadece dua cllim. Dostluk ve bakış ideali için dua ettim. Zaten dostluk, iki nulet için de çok büyük bir ihtiyaçtı." Yakovas'ı, Güneş Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Barlas ile işadamı Sakıp Sabancı karşıladılar. Sabancı, Yakovas'a, "İşte Hay»tım", "Sabancı'nın Hal Koleksiyonu" ve "Sabancı'nın Resim Koieksiyonu" adlı kitaplannı hediye etti. Yakovas'a "TürkYunan dostluğuna katkılan" dolayısıyla Güneş Gazetesi'nce, 15 şubat pazartesi gunü bü"plaket verilecek. Fener Rum Patrikhanesi'nde, yann düzenlenecek ayine katılacak Yakovas, tstanbul'da kalacağı süre içerisinde Patrik 1. Dimitrios ile de gorüşecek. Belçika Büyükelçisi RolandBumyHo eşinin, Göfbaşı'ndaki "Be(çfkalınm Yari" lokantası sahibi Sadık Görçutü'ye Leopold II nişanı verdtği kokteylde, genç bir bayanla tanışmıştım. Bayan Kendini tanrtırken şöyle dedi: Ben, 1948 yıltnda hakkında Meclis soruşturması açılan, Mectfste yaptığı savunma sonucunda aklanan eski TkıatBt Bakanı Attf inarfm fc> nınuyum. Adım Seçkin inan! Seçkin inan, bir Belçikalıyla evliydi, soyadına Guimin'i de ekliyordu. Güzel Fransızcası vardı. Babası Aydm İnan, Izmir'de ticaret yapıyordu. 5 Şubat gunlü Cumhuriyet'te, Celll Gurkan'm Vuralhan olayına ilişkin bir yazısı vardı. Atıf Irvan ile Münir B/rsel olayı o yaztda ayrıntılarıyla anlatılıyordu. Atıf İnan, kendisi hakkında Meclis soruşturması açılmasını istemiş, "MecJis Tahklkat Komisyonu"non karşısında kendini savunmuştu. Meclis Genel Kurulu Atıf Inan'ı akladı. Yüce Divan'a göndermedi 1948 yıllarının Milli Savunma Bakanı Münir Blrsel öe, adı olaya kanştığı için, bakanlık görevinden çekildi. İki bakan da sonutv da aklanıp çıktılar. Atıf İnan 1970 yılında öldu. Münir Birsel 91 yaşında izmir'de yaşıyor. Perşembe günu Mecliste Ercan Vuralhan'\a ilgili "gensorv" görüşmelerini izlerken, çok kimse bir şeyi gözden kaçırmadı. Vuralhan'ın kendini savunmaması, savunmaz durumda bırakılması! Başbakan Turgut Bey'in, "Sen çıkma, Mesut Yılmaz çıksınr dediği scyteniyordu. ileri surülenler karşısında, kendini savunmayan, savunamayan bir Milli Savunma Bakanı, Milli Savunma Bakanlığı'nı nasıl savunacaktı? Asıl bu durumda, Ercarr Vuralhan'ın görevinden çekilmesi gerekirdi. Benim Kandimi savunmama olanak vBiHmiyor, benim tendimi savunmarn, ileri sürulenlehn attmdan kalkmam gerotar. Bunu sağlamamak, bana, benim kendimi savunmama inanmamak, gOvenmemek demektir... Cumhurbaşkam, denetleme kurulunu çaltştırmamış, belgeleri kurula verme gereği görmemişti. Ona göre, Ercan Vuralhan, dokunulmazlığı olan bir bakandı, halen Dışişleri memuru değhdi, o nedenle denetleme kurulu bu işe bakamazdı. Medisteyse, oiaytar sırasında Vuralhan'ın memur ddugu, bu nedenle hakkında gensooı açtlamayacağı ileri sürülüyordu. CMay, az biraz "devekusu" olayına donmüstü. Vuralhan ne uçabiliyor, ne koşabiliyordu... Mecliste görüşmeler sürerken, Ercan Vuralhan, bakanlar sırasında, oturduğu yerde notlar alıyordu. Görenler, "Bak, notlar aJıyor, kim bilir kendini nasıl savunacak?" derdi. Deniz Baykal, gensoaı görüşmelerinin yıldızıydı denilebilir. Deneyimlrydi, gunundeydi. Önder Kıriı üa başanlrydı... Başbakan Turgut Bey, Deniz Baykal konuşmaya çıkıncaya dek, ortalarda gâzükmedi. O konuşurken salona girdi. Yine de bakanlann çoğu, yerlerinde yoktular. ANAP'lılar da, salonda, birbirleriyle konuşuyoriar, Vuralhan'a pek sahip çıkar gorunmüyoriardı... Deniz Baykal konuşmasını yaparken, Turgut Bey'in yerinden bir iki kez söz attığı görüldü. Deniz Baykal, parmağını Ercan Vuralhan'a uzatarak konuşuyor, ileri surülenler karşısında, çıkıp kürsüye yanrt vermesini istiyordu. Baykal şöyle diyordu: Maksat gerçeklesmiştir, her şey sOytenmistir. Gönul ister ki, Saym Bakan da bir Münir Birsel gibi yadabir sure öoce Fransa'da adı söylentilere kanştınlıp bakanhktan isttfayı itk iş olarak gerçeklestken Hemu gibi (O da MHII Savunma Bakanı) bakanlığı bıraksın ve konunun ckjdtyeHe incelermesine imkAn tanısın.. (SHP sıralanndan "Onur ister onur" sesleri; ANAP sıralanndan gurültuler)... Nadiren bir kişi, alacağı bir .karaıia memleketine büyük bir hizmet yapmak imk&nına sahip otur. Bu nadir fırsatlardan birisi şimdi Sayın Vuralhan'ın elinde. Başbakana gtzli kapılarda istifaya hazır olduğunu ifade etmekle yetinmesin, Başbakana da sormasın, onu da rahatlatsın, gelsin buraya, açıkça "istita ediyorum" desin, Başbakana karşı da desin, hükumetine karsı da desin. (SHP sıralanndan alkışlar, ANAP sıralanndan gürültüler) Bu bize yapabileceği en büyük iyiliktir... ANAP grubu adma konuşan Halil Orhan Ergüder, Yassıada'da Celal Sayar'ın savunmanlığım yapmıştı. Onunla ÖVünüyordu. O yıllar eski Demokratiar'ın savunmanlığım yapmış bir hukukçuyia kDnuşuyofdum. Şöyle demişti: Avukatlığtnı yaptığı doğru. Yalnız bir şey söyieyeyim. Bir gun Celal Bayar beni çağırdt. Bayar, "Ben size dargınım!" dedi. "Niye efendim?" dedim, "Çünkü siz benı müdafaa etmediniz!" dedi. Böyle demişti. Bayar, "Beni bunlara bıraktınızl" mı demek istetnişti? (10 şubat çarşamba günlü Cumhuriyefin "Pariamento SayfasTnda, Orhan Erguderie ilgili ilginç bilgiler vardı) Orhan Ergüder, Mecliste konuşmasına başlarken, şöyle demişti: Evvela hepinizi saygıyla seiamlanm. FavkalAde heyecanlryım; nasıl heyecanhyım anlatamam. Ibrahim Demir (DYP Antalya) Yeşilçam'da değiliz. Halil Orhan Ergüder (Devamla) insan böylesine savcılar karşısında kalınca, dünyanın en büyük kanıtlannı ortaya koysa, Bastille'de hapishaneye girer. Hiç hukuk dinlemeden, hak dinlemeden böylesine bir yüklenme. Dünya siyasi tarihinde bir dosya da bu olacaktır. Arkadaşlarımı öyle dikkatle dinledim ki, hele Sayın BaykalV o yakışıklı ve güzel adam, adeta kelle istiyor, kelle...(SHP sıralanndan gürültüler, "dddi o/" sesleri) Isterim diyor kelleyi. Baki Durmaz (AfyonDYP) Orta oyuncusu musun? ANAP'h eski CHP'li Reşit Olker, şanssız bir gunundeydi. Usul hakkında söz isteyip konuşmasına başlarken, önder Kırtı (BalıkesirSHP) oturduğu yerden şöyle dedi'. Senin kaç tezgâhtan geçtiğini biliyoruz; döneküği mi öğreneceğiz? Başkan Efendim, hoşlanmadığınız bir arkadaş kürsüye çıkabilir; önemli olan ona tahammül etmektir. Reşit Ülker (devamla) Konuşmaya karar verdiğim zaman, söylediğim sözlerin altından kalkamazsınız; 3040 sene unutulmaz o sözler sonra. Ahmet Ersin (izmirSHP) Seni 40 sene sırtımızda taşıdık, dönek herif. Reşit Ülker (devamla) Sensin. Thhtakale'de durgunhık Ekonomi Servisi Serbest döviz piyasasının kalbi Tahtakale'de önceki gün başlayan durgunluk dün de sürdu. Tahtakale'de dün yarım gün süren işlemlcr sonunda dolar önceki gune göre 2 lira değer kazanarak 1350 liraya çıkarken, mark 1 lira geriledi ve 790 liraya düştü. Serbest piyasayı yakından izleyen çevreler, piyasaya bankalann ve ihracatçılann son iki günde girmediğini ve dövizcilerin dış borsalardaki egilimlere göre fıyat belirlediklerini vurguladılar. Tahtakale'de perşembe günü 1348 liraya çıkan ve cuma günü de bu değerden satüan dolar, dün 2 liralık bir artışla 1350 liraya çıktı. 4 şubat kararlanndan önce 29 ocakta bir ara 1389 liraya çıkan Amerikan para birimi "şok paketin" açıklanmasından sonra 5 şubatta bir ara 122S liraya kadar düsmüştü. Geçen hafta Tahtakale'de hareketlenen dolar, çarşamba günü 1337, perşembe gtinu de 1348 liradan alıcı bubnuştu. Tahtakale'de Federal Alman Markı ise dün 1 lin gerileyerek 790 liraya düştü. 4 şubat kararlanmn ardından bir ara düşüs eğilimine giren Federal Alman Markı geçen hafta bir ara 805 liraya çıktı, ancak haftayı 15 liralık bir artışla 790 liradan bitirdi. Tahtakale'de dün Isviçre Frangı 5 lira değer kazanarak 965 liraya, lngiliz Sterlini de 10 lira değer kazanarak 2380 liraya çıktı. Hafta başından bu yana Isviçre Frangı 20, sterlin de 70 lira değer kazandı.Kapalıçarşı'da Cumhuriyet Altuu 500 lira değer kazanarak 137 bin liraya çıktı. Ata Lira önceki gün bir ara 135 bin 500 liraya kadar düşmüştü. Kapalıcarşı'da 24 ayar külçe altırun gramı 150 lira değer kazanarak 19 bin 700 liraya, 22 ayar bileziğin gramı da 100 lira değer kazanarak 19 bin 300 liraya çıktı. İttanbul Merkcz Şube: Refik ALTINÖZ (1) 172 22 71 172 22 73 İstanbul Şub««: Adalet TC5TUK (1) 520 57 0 8 5 1 3 83 40 Ankara Şub«si: Halil ibrafıim ARDA (4) 125 45 23 125 32 44 İzmir Şub«si: Cengiz DİNÇER (51) 25 38 9 3 1 4 54 92 saâlam aHernatH BAN SES BAHTLAR1NI AÇIKUYORUZ: VEFAT Diyarbakır Milletvekili ve SHP Grup Başkan Vekili Sayın Hikmet Çetin'in ağabeyi MIT RAPÖRUNU HAZIRLAYANLAR • DOĞU PERİNÇEK, NECDET ÜRUĞ'LA GÖRÜŞTÜ... HACI ALİ ÇETİN vefat etmiştir. Merhuma Tanndan rahmet, kederli ailesine ve yakınlanna başsağlığı dileriz. SHP GENEL MERKEZİ • MİT'in içindekihesaplaşmalar• Karanlıkta vuruşan profesyoneller• VeMİT'in "karevale'si • 24 Şubat 1962'den bu yana, orduya saplanan "MiT kaması!" • Özal, Demirel'in altına "MİT KAPANİ"nı nasıl yerleştirdi? • Profesyoneller meydan okuyor: "Finale kansız gelinmez"! Ankaraİstanbul çatışması ve 12 Eylül yönetiminin zirvesindeki çelişmeler • Evren'e, "Devleti biz mi idare ediyoruz, o mu?" dedirten Sıkıyönetim Komutanı • Büyuklerimiz neden suç işleyemez ve suç işlemek neden hep halka mahsustur? HAZIR GİYtM VE KONFEKSİYON İHRACATÇILARINA DUYURU Harmonize Sistem çerçevesinde AET tarafından yapüan ve 1.1.1988 tarihinden itibaren yürürlüğe konulan son değişikliklerle ilgili olarak üyelerimize bilgi vermek ve sorunlannı görüşmek üzere 17^.1988 çarşamba günü saat 10.00'da Odakule Büyük Toplantı Salonu'nda birüğimizce bir toplantı düzenlenmiştir. Üyelerimize duyurulur. Dergımizı bulmakta güçlük çeken okuyuculanmızı ABONE olmaya çağınyoruz Abone koşullarr YURTİÇİ: 6 ayltk 25 000 TL. 1 yıllık 45 000 TL Abone bedellennın 149322 nolıı Postaçekı hesabına yatınlmasını rıca ederız. YURTDtŞI: 6 aytık 70 DM 1 yıllık 130 DM Yuridışı abone bedfllerının I Soner Postgırokonto 6082 79205 Postgıroamt: Hamburg hesabına yatınlmasını nca ederız İSTANBUL TEKSTtL ve KONFEKSİYON İHRACATÇILARI BİRLİC1 GENEL SEKRETERLİG1