23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
EKİM 1988 CUMHURİYET/11 Petersberg, Büyükdere açıklarında tSTANBUL (AA) Yaklaşık dört aydır Karadeniz açıklarında bulunan ve kamuoyunda "Belalı Gemi" olarak bilinen "Pelersberg", dün akşam Türk karasularına girerek Büyükdere açıklarında demir attı. Sahil Guvenlik Komutanlığı yetkilileri, Petersberg'in dün Türk karasularına girdiğini belirttiler. Ahmet Kaya, Selda ve Livaneli'ye toplatma Bilecik'te 4kaset yasaklandı ınsaniı uzay uçuşlarına yeniden başlamasını sımgeleyen dört gunlük uçuşunu tamamlayarakdünTSI1837deCalıfornıa'daki Edwards HavaUssune ındi Dıscovery'nın bır aksaklık olmadan ınmesı. çöldekı üste toplanan yaklaşık 425.000 kışı tarafından sevinç gösterıleriyle karsılandı Houston Kontrol Kutesi de mekikteki beş astronota "yeni bır başlangıc için mükemmel bır son" dedı. 97 tonluk uzay mekiğının ınişme. hava ussu komutanlarından Frederick Hauck nezaret ettı dnnriİİ uuııuu AmeriKan uzay mekiği Discovery. A B D n ı n 3 2 ayllk bır a r a d a n s o n r a Geminin, Buyükdere'ye kadar gelmesine izin verdiklerini bildiren yetkililer, gemi için Dışişleri Bakanlığı'na da başvurulduğunu ve gelecek cevaba göre işlem yapılacağını kaydettiler. Bu arada, Liman Başkanlığı'nca, Petersberg'in bu sabah Zeytinbumu açıklarına kaydırılacağı bildirildi. u sı R o l i l i a ll a r ı n i n tiilh 9a ı A v |£ t r a ' ^ d ai A u g L J 5 t a k ı y ıneDalln d dlin in li rn edercesı dılerim karaya vuran balinaları kurtarmak ve yeniden denıze dönmelerını sağlamak üzere gönullülerin sarf ettikleri çabalar bosuna oldu Neden intıhar etmek istedıkleri bir muamma olan balinalar denıze dönmemekte kararlıydılar Oysa bir gun once Augusta'dan az otede bır kumsalda 33 balına ıntihardan vazgecırilebilmisti (Fotoğraf AP) annda j n t h a r ken BİLECİK (Cumhuriyel) Bilecik Valiliği 3 sanatgnın4kasetinin il sınırları içindedajbtımı, satılması ve bulundurulmasını yasakladı. Vali adına Vali Yardımcısı Hasan Tülay imzasıyla yayımlanan yasak kararı kaymakamlıklara, emniyet müduriuğüne, il jandarma alay komutanlığınaveplakçılaragönderildi. Yazıda Ahmet Kaya'nın "Baş Kaldırıyorum" \e "An Gelir", Selda'nın "Özgürlük ve Demokrasi yi Çizmek" ile Zulfü Li vaneli'nin "Zor Yıllar" adlı kasetlerinin yasaklandığı bildirildi. Plakçılaryazıda olmadığı halde Ahmet Kaya'nın "Yorgun Demokrat" adlı kasetinin de toplandığını soylediler. Sonbahann sınl sıklam ioı ş u gümerde londra'da onumuzdekı ılkbahar yaz mevsımmm modası olacak giysıler sergılenmeye başladı bıle Ingılız model Fıona Ellıns de tanıtımım yaptığı gıysıyı gösterırken güze! bacaklarına ıkı de takviye almayı gerekli görmuş nedense (fotoğraf Reuter) ıiKDanaryaz mouası HABERLERİN DEVAMI CUNEYT ARCAYUREK yaz.yor (Baştarafı /.. Sayfada) FRANSA Patenti Özal'a ait "iki turiu sistem" ve arkasından gelecek "yeni rejimin" öğeleri daha iyi anlatılamazdı. Ozal'ın zaten "göstermelik muhalefet" isteği biliniyor. "Tek partili demokratik yaşam" peşinde olduğundan kuşkulanmak bile abes. Sağ oyları tehdıtle, olmadık yasalarla bir kez peşine takabilirse, "semavi bir buyruk" gelmedikçe, ilelebet ve müebbet tek başına iktidarda kalacağını biliyor. Pazar günkü açıklamaJarı iki turlu sistemi geçirebilmek, sindirebilmek için Özalvari ön hazırlıklar. Ötesi boş. Muhalefette direnmeyi ülkeyi bölmekle eşanlamda gören, muhalefet inadından vazgeçilmezse "iyice azalacaklarını" söyleyen, o zaman da "birtakım onlardan olan adamiarın da kaybedeceklerinı" vurgulayan bir başbakanın demokratik yapısı üzerinde iyimser otasılıklar sıralamak, tümüyle olanaksız. Üç ay önceden hazırlanmasını istediği sıstemden vazgeçebileceğini umut etmek, boş yere vakit tüketmekten öteye geçmez. Bir başbakanın yanlısı olmayan gazeteyi, gazeteciyi, işadamını, milletvekilini açıktan ya da kapalı biçimde "korkutmaya" çalışması Karşısında saf tutanlann "menfaatlerini bir gün kaybedeceğini söyleyerek" gözdağı vermesi, tek anlama gelir: "Ya benden olacaksın ya da hayatını söndüreceğim!" Turgut Bey işte böyledır. Yuzde 36 oyta başbakanlıkta kalmayı içine sindirir, ama belediye başkanlannı yüzde 50 oyla seçtirmeye çalışır. Bu tutarsızlığın adına da "demokrasi" der, demokrasinin Türkiye'de geliştiğıne dünya âlemi inandırmaya çalışır Muhalefet partilerinin iki turlu sistemden korktuğunu söyleyebilır. Asıl korkusu kısa zamanda tepetaklak gidince "günümüzde saklı kimi gerçeklerin" ortaya dökülmesidir, bundan söz edilmesi hiç işine gelmez, muhalefeti de bu ne denle sevmez. Yüzde 35'in 65'ten büyük olduğuna ınandıktan sonra bir insan. basın dahil kimi kapı yoldaşlannın desteği ile demokrasiyi yeni sistemle yozlaştıracağını sanması elbet doğaldır. Dün kimi çevrelerde Özal'ın pazar konuşmasından sonra yeni sistemi getirmeyeceği olasılığından söz edenler vardı. Hatta deneyimli bir politikacı, sistemın tezgâhlanacağına yüzde elli şans tanıyordu. Özal'ı hâlâtanıyamamanm verdiği bu kanıları hayretle karşılamamak elden gelmiyor. Özal, şimdi tepkileri ölçüyor. Tepkileri kapıkullarının marifetiyle yumuşatabilmek için "olur" kapısını da "olmaz" penceresini de açık bırakıyor. Savunulmazı savunabileceğini anladığı an, sistemi hemen Meclise getirmeye hazırlanıyor. Muhalefet, Özal demokrasisinin yeni adımı ile savaşa hazırlanıyor. Laf üreterek mı, yoksa demokrasilerde erdemi tartışılmaz yasal eylemlerle mi cepheye girecekler, daha bilinmiyor. Bugün toplanacak Meclis gruplarında sistem, yeni tartışmalara açıUyor. Tabii Özal, ilk başta grubunu okşayacak yeni kişisel ve siyasal yararlar sıralamaya hazırlanıyor. Gerilim politikasının başlıca mimarı olan Özal'a demokratik kurallar, gelenekler vızgeldiğine göre her kesimden kimi çevrelerin "kaybetmemek" için bugün "kazanır görünene oynamalan" beklenıyor. İlk işaretlerini de görüyoruz. Özal gümbürdediğinde menfaatlerine göre rüzgâr değiştirerek inanır göründükleri "demokrasiye karşı oynamanın" tüm ayrıntılan ile yazılıp çizileceğini bu çevreler acaba hesaba katıyorlar mı? Gidiş o gidiş. Kol kmlacak, yen ıçinde kalmayacak. Bu aşamaya hızla giriliyor. Kısacası basın dahil her kesim, demokrasi sınavından geçiyor. iki turlu seçim gözden düştü Fransa'da il genel meclisi seçimlerinin ardından sistem tarîışması çıktı. Sosyalist Parti, iki turlu sistemin gününü doldurduğunu ve milli iradeyi yansıtmadığını savundu. SABETAY VAROL PARİS Fransız seçmen, bu pazar ikinci turu yapılan il genel meclisi seçimlerine bir kez daha ilgisiz kaldı. Bir onceki hafta yer alan ilk turda yüzde 49 olan katılma oranı bir puan daha duşüııce savaş sonrasının en dUşük katılma rekora kırıldı. Sağ muhalefet, halkın art arda gelen seçimler karşısında bıkkınlık gösterdiğini iddia ederken, hükümeti Yeni Kaledonya'nın geleceğini ilgilendiren ve kasım ayında yapılacak referandumdan vazgeçmeye çağınyor. Bu öneriye yanaşmayan sosyalist iktidar, bundan sonraki il genel meclisi seçimlerinin belediye seçimleriyle aynı tarihte yapılmasını ve seçim sisteminin değiştirilmesini istiyor. Düşük katılma oranına karşın, Fransız seçmen, hazıran 1988'de yapılan ve Sosyalist Parti'ye mecliste izafı bir çoğunluk veren erken milletvekili seçimleri sırasında yaptığı tercihi tekrarladı. Başka bir deyişle, genellikle halkın "iktidara ihtar" amacıyla muhalefet partilerini yeğlediği il genel meclisi seçimleri bu kez aynı olguya tanık olmadı. 2000 il genel meclisi uyeliğinin yenilendiği son seçimde Sosyalist Parti, 80 kadar yeni sandalye elde etti. Sadece bir vilayette il genel meclisi başkanlığı sağdan sosyalistlere geçerken, ılımlı sağ, tüm vilayetlerin üçte ikisinde sahip olduğu il genel meclisi başkanlıklarım korudu. lçişlen Bakanı Pierre Joxe. geçen pazar yaptığı gibi oyların sağla sol arasında esit dağılmasına rağmen sağ partilerin başkanlıkların üçte ikisini muhafaza ettiğini vurgulayarak, "tl genel meclisi üyeliklcrinin dağılımını nüfusun çok az bir kısmını oluşturan kırsal bölgeler bclirliyor. Kentli nüfus bu meclislerin önemini anlamıyor ve bu secimlerle ilgilenmiyor. İki tiir çoğunluk sistemi mutiaka degiştirilmelidir. Bu böyle devam edemez" şeklinde konuştu. Jacques Chirac'ın başkanhğmdaki De Gaulle'cü parti RPR (Cumhuriyet İçin Birlik) sözcüleri, sistem değişikliğine şiddetle karşı çıkarak il genel meclisi üyeliklerinin kırsal Fransa'nın simgesi olduğunu, nispi temsile geçilirse bunun köylülüğün siyasal oneminin ortadan kalkması anlamına geleceğini ifade ediyorlar. Aynı sözcülere göre katılma oranındaki düşüklüğün nedeni, hükümetin halka il genel meclislerinin önemini anlatmaması ve milletvekili seçimlerinden dört ay sonra, son seçimlerde aşın politizasyon gözlenmemesi. Chirac hükümetinin Içişleri Bakanı Charles Pasqua, kasım ayında yapılacak referandumda da aynı tehlikenin belirebileceğini belirterek, tüm siyasal güçlerin aralarında anlasarak Yeni Kaledonya'da bağımsızlık yanlılarıyla karşıtlan arasında imzalanan anlaşmayı güvence altma alacak başka yöntemler icat etmelerini istedi. Avustralya'nın doğusundaki "deniz aşın Fransız toprağı"nda 10 yıl sonra kendi kaderini tayin oylaması öngören anlaşma Başbakan Micbel Rocard'ın büyük başansı olarak kabul ediliyor. N ATO ile bunalım kapıda (Baftarafı I. Sayfada) den farklı olarak, bu endişelerini bizzat Savunma Bakanı'nın ağzından açıkça ifade etmiş bulunuyor. Türk sorularından birincisini, Ankara'nın KlG'deki isteklerine Moskova'nın hangi cevabı vereceği oluşturuyor. Bu sorudaki istekler, Güne>'doğu Anadolu'nun KİG muzakere alanı dışında bırakılması; buna karşılık Sovyetler'in Kuzey ve TransKafkasya'daki kuvvetlerinin aynı görüşmelere dahil etme<;i biçiminde şekilleniyor. tkinci soru ise, şimdiye kadar bu taleplerde Türkiye'yi desteklemiş olan NATO ülkelerinin, başka konularda Kremlin'den taviz almalarından sonra, Ankara'y' Sovyetler Birliği önünde yalnız bırakıp bırakmayacaklarından kaynaklaruyor. Şu sırada, bu ikinci sorunun cevabının 11 12 ekim tarihlerinde Brüksel'de yapılacak özel NATO toplantısında belli olacağı ve buradan çıkacak cevabın da dolaylı yönden Sovyet yamtını etkileyeceği sanılıyor. Viyana ve Brüksel'de "Türkiye diiğümii" olarak adlandınlan ve iki basamaklı bir diplomatik denklem oluşturan konu, bu aşamada şöyle şekilleniyor: Tarafsız ülkelerin de katılımıyla, toplam 35 başkentin yer aldığı ve Avrupa Guvenlik ve Işbirliği Konferansı'nın (AGİK) uzantısı olarak 1987 şubatında Viyana1 da hazırlık görüşmeleri başlatılan KİG müzakeıeleri, NATO ve Varşova Paktı ülkelerinin konvansiyonel silahlarda indirim sağlamasını hedefliyor. Ancak bu müzakerelerin başlayabümesi için hem görüşmeler kapsamına girecek silah türlerinin hem "AÜantik'Ien L'rallar'a kadar" olarak adlandınlan Avrupa bölgesinin, hem de "insan baklan" kriterlerinin önceden belirlenmesi gerekiyor. Yani tarafların asıl "pazarlık masasına" oturabilmeleri için normal olarak yıl sonuna doğru başlaması gereken bu müzakerelerden önce, neyin konuşulacağını saptayacak "görev yönergesini" kesinleşünneleıi şaıtı var. lardan edinilen bilgilere göre Moskova'nın Türk önerilerini şimdiye kadar geri çevirmesinden sonra, Ankara tarafının iki ay önce Viyana'da sunduğu ><eni teklifler, belirli bir "esnekleşrae" içeriyor. Buna göre Iç Anadolu Bölgesi alan indirim talebinden çıkartıhyor ve Türkiye'nin hiçbir şekilde müzakere kapsamına alınmasını istemediği bölgelerin yeni listesi veriliyor. Bu bölgelerin içinde, yine Guneydoğu Anadolu Bölgesi ve Moskova'yı "kaygılandıran" tncirlik Üssü yer alıyor. Turkiye, Sovyetler Birliği'nin kendi muzakere alanını Stokcholm'de saptanmış olan bölgeden az oimayacak biçimde masa başına getirmesinde ise yine ısrarh davranıyor. Buna karşılık Karadeniz'deki amfîbik Sovyet kuvvetlerinin üzerinde fazla durulmuyor. Aynı kaynaklardan sızan bilgilere göre Moskova'nın Viyana'daki bu yeni Türk önerilerine getirdiği cevap öncekinden farklı degil Sovyetler'in Türkiye kcnusunda getirdiği bu son olumsuz cevaptan; buna karşılık KİG görüşmelerine hangi tür süahlann gireceği konusunda Batı ile Doğu arasında ilke anlaşması sağlanmasından sonra ise, NATO'nun iki kanat ülkesi, Türkiye ve Norveç zor bir diplomatik dönem yaşıyorlar. Bunun nedenini de, hazırlık görüşmeleri sırasında alan sorunu ile silahlar arasında bir ilişki kurulmuş olması oluşturuyor. Sovyetler Birliği'nin daha önceki ısranndan vazgeçerek çifte yetenekli silahların muzakere kapsamına alınması konusunda artık dayatmaması, gözlerncilere göre şimdi "normal olarak" Batı tarafının alan konusunda taviz vermesini gerektiriyor. rüşmeleri hpin ortak tutum saptayacağı "Yiiksek Düzeyli Ozel Gnıp" (HLTF) toplantısı büyük önem taşıyacak. Yorumculara göre Orta Avrupa ve silah türleri konusunu "sağlama bağlamış" olan önemli NATO başkentlerinin, bu oturumda Ankara nezdinde 'itidal" için nabız yoklaması yapmaları büyük olasılık. Söz konusu "itidalin" hem NATO'nun şimdiye kadar reddettiği hem de Türkiye'nin kesinlikle istemediği bir öneri biçiminde formülleşmesi olası. NATO'nun Türkiye'nin arzusu dışında, alan sorunu çozumlemeden KIG müzakerelerine başlamak eğilimi taşıması ve Ankara'yı bu eğilime "ikna etmek" istemesi, gözlemcilere göre hem kısa vadede Turkiye'yi çok zor durumda bırakacak hem de kendisi ile ittifak arasında yeni bir güven bunalımınm doğmasına yol açacak. Dışa bağımlılık sürekli (Baştarafı 1. Sayfada) iktidann politikasını beğenmediğini elbet halkoylamasında ve>^ seçimde gosterecektir. tktidar partisinin halktan aldıgı o\ dıiştüğıi zaman yapması gereken şe\. bu politikasını değiştirmesidir. Seçim sistemini değiştirerek azalan oya rağmen çok kazanç sağlamak yoluna gilmemelidir. Bu, demokrasinin sağlıklı işlemesine karşı çıkmak demektir." Türkiye'nin giderek ekonomik ve siyasi açıdan dışa bağımlı hale geldiğini one süren İnönü şunları soyledi: "Türkiye'nin dış politikası Atalürk'ün başlattığı politika olarak devam ediyor. Bu esas hiç degişmedi. Hiçbir parti de bunu bugiine kadar değiştirtnedi. Bugün asıl tehlike ANAP'ın dış politiVasının, ekonomik politikasıyla bağlantıSı olarak dışa bağımlı bir duruma girme tchlikesidir. Turkiye, dış finans çevrelerine giderek bağımlı bir hale gelmektedir. Finans çevreteri, ABD başta olmak üzere Balıdaki bu>iik de>lellerin elindedir. Dolayısıyla o zaman dış politikaya >eni bir etken giriyor ve ekonomiyi ayakta tutabilmek için. dış finans çoreleri ve onlann bağlı olduğu odaklann bir isteğine karşı "hayır" diyememe tehlikesi kendiliğinden ortaya (ikıyor. Bu tür politika Türkiye'ye siyasi bağımlılık getiriyor. Bu dış borçlanma durmazsa siyasi bağımlılık artacak ve ANAP'ın şimdiki dış politikası gittikçe daha bağımlı hale gelecektir. ANAP'la dış SHP Genel Başkanı, lngiltere İşçi Partisi'nin Türkiye konusunda uzman milletvekillerinden Bmce George ve Avrupa Parlamentosu'ndaki sosyalist kanat üyelerinden Alf Lomas ile Türkiye"deki siyasi gelişmeler konusunda görüşmeler yaptı. politika konusunda ayrılma noklasındayız." NATO yalnız bırakacak mı? Gözlemcilere göre bu yüzden, ittifak üyesi başkentlerden gelecek temsilcilerin katılımıyla 1112 ekiın tarihlerinde Brüksel'de yapılacak Güvenilir diplomatik kaynak olan NATO'nun Viyana KİG gö (Baştarafı I. Sayfada) B.C. daha kısa sürede iyileşmesi için doktorunun yürümesi gerektiğini söylediğini anlatıyordu. "Kaçarsa hesabını sen verirsin"le korkutulmuş, "açmama" emri almış "nezaretçi" asker, B.C!nin tuvalete gidebilmesi için bile defalarca yalvarmadan sonra zinciri çözüyordu. B.C. ve diğerleri değişik servislerde, değişik doktorların gözetiminde, ama hepsi zincire bağlı olarak tedavi görüyorlardı Adana Devlet Hastanesi'nde. B.C.'nin doktoru Nazif Arcan, hastasının zincire bağlanmasına "insan" olmanın gereğiyle karşı çıkıyordu, ama Arcan uygnlamaya karşı çıkacak "yetki"de değildi. Tabipler Odası Genel Başkanı Prof.Dr. Nusret Fişek, zincirli tedavinin önlenmesi konusunda Adalet Bakanlığı'nı defalarca uyardıklarını anımsatıp bakanlığı suçluyordu: "Adalet Bakanlığı, hasta kaçar diye zincirin kalkmasını engelliyor. Hasta kaçarmış. Kendileri gerekli önlemleri alsın." Zîncir GALCRİ •ATÖLYE PERA 146 97 38132 64 26 UMTTYASAR SANKTGAL£RtSl ŞÜKRAN AZİZ Geometrik Dizi I 622 Ekint 1988 (OPERA) SANAT GALERISI CAFER BATER istiklal cad. Terkos çıkmazı No 27/34 Beyoğlu KLMPS ASIN 567 66 96 576 04 25 FOTOfiRAFLARINIZI BURHAN TEMEL ğlıkSok OperJHsn «3 6Taksim ' (EUp Marmara OMİ Yanı) Ttt 149 92 02 ır Prat'k Munteiıf c Ebatiarda Resıtn çerçevesı lefo Baytten Ladın Taksım ikspres Cotor Etiler Feneryolu Gençtık Merltez Nışantaşı |pabetland Atakoy Gaiiena Caddebostan'da bir çocukevinde çahşmak üzere 36 yaş grubu eğitimcisi aranmaktadır. Müracaat: 355 50 90 352 08 76 tNGİLTERE tSVİÇRE ÜniversiteKolej yabancı dil eğitimi AVUSTRALYA ÜniversiteKolej yabancı dil eğitim süresince çatışma olanağı Tek.AŞ. 3623959 3624096 778800 nolu ehliyetimi kaybettim. Geçersizdir. CEM ÇIRPICIOĞLU EĞİTİMCİ GALERİ BARAZ Tel: 140 47 83 141 18 61 Suluboya Resım Sergisi 30 Eytul19 Ekim Tel 144 96 33 K Cumhunyet CUMHURİYET KİTAP KULÜBÜ BAKIRKÖY TEMSİLCİLİĞİ AÇILDI KıUpKulubu KARYA KÜLTÜR VE SANAT MERKEZİ • CUMHURİYET KİTAP KULÜBÜ • CEP Sineması (*) • FuayeCafe istanbul Caddesi (Adliye karşısı), Tel.: 5 4 2 11 7 2 (*) Sinemo Cumhuriyet Kitap Kulöbü üye/erine % 2 0 indirimlidir. levent sanat galerisi HE.SM\f NEVİ\ ÇOKAY ve ZEYNEP GÖLE YÖNETİMİXDE RESİM 1 LevenlSülün Sok A14 Tel 170 03 62 (SMt 11 '18 ') GENÇLERLE SANAT . (ortaokul ve lise çağı) Ortaokul ve lise çağı gençlerle resim ve sanat çahşmalan. Güzel Sanatlar Fakültelerine uzun dönem hazırhk çalışmalan. ÇOCUKLARLA SANAT İlkokul öncesi ve ükokul çağı çocuklar için güzel sanatlarla dolu bir cumartesi, resim seramik, heykelle başlayacak çizgi fılm, tiyatro çalışmalanyla bütünleşecek... I istasyon sanat evi ATOLYE 7KİRPİLER Deşen Boya Çocuklafla Resım Guzel Sanatlara Hazırlık Kurukatneckr Sok. Sahil Apt. 13/9 DalyanFenerbahçe MENKULUN AÇIK ARTIRMA İLANI T.C. BEYKOZ İCRA DAİRESİ Dosya No: 988/420 Tal. Bir borçtan dolayı hacizli ve aşağıda cins, miktar ve kıymetleri yazüı mallar satışa çıkanlmıştır. Birinci artırma 5.10.1988 günü saat 16.0016.20'de Kılıçlı köyünde yapılacak ve o günü kıymetlerinin ^075'ine istekli bulurunadığı takdirde 6.10.1988 günü aynı yer ve saatte 2. anırma yapüarak en çok fıyat verene satılacağı ve satış sartnamesinin icra dosyasından görülebilecegi, masrafı verildiği takdirde şartnamenin bir örneğinin isteyene gönderilebileceği, fazla bilgi almak isteyenlerin yukanda yazılı dosya numarasıyla icra memurluğuna başvurmaları ilan olunur. İkinci satış da %50'den aşağı yapılamaz. Muhammen kıymeti Lira Krş. Adedi Cigsi(Mahiyeti ve öaemli nitelikleri) 400.000. 1 ad. AEG buzdolabı 100.000. 1 ad. Arçelik siyahbeyaz TV. 200.000. 1 ad. Vezüv fırın EMİNE ERZİNCAN (CİHAN) ile N. KEMAL ERZİNCAN evlendiler 2 Ekim 1988 Pazar İSTANBUL NURSEREN YURTMAN Resim Sergisi l Ekim 14 Ekim istasyon sanat evi Maçka Cad. 41/6 Teşvikiye 140 56 50130 66 17 I Maçka Cad. 41/6 Teşvikiye 140 56 50130 66 17 DENİZLİ 2. İCRA MEMURLUĞU BİR EMEK A.Ş. İFLAS İDARESİ MEMURLUĞU Dosya No: 1986/5650 Müflis Bir Emek Elektrik Elektronik A.Ş.'nin, lflas Masasına olan borcu nedeniyle Denizli ili Depremevleri 148 kütük, M. 22a, 158 parselde, 20085 m : arsası, 8400 m : fabrika binası, 964 ! m idare binası, 278 birim elektronik ölçme aleti ve malzeme, 70 birim makina aksamı, serigrafi atelyesiyle toptan satılıktır. Muhammen bedeli 2.178.545.000; ilk satış 11.11.1988 saat 16, ikinci satış 21.11.1988 saat 16'da Özel ldare lşhanı Kat: 2 No: 228 Denizli adresinde yapılacaktır. Bilgi almak için Tlf: 14569 (Denizli) 16.3.1988 Basın 29917 Vakko Sanat Galerileri Sunar: Vakko/Ankara Mahmut Celayir Resim Sergisi 431 Ekım 1988 4 EKİM 1988'den İTİBAREN Vakko/İzmir Fahir Aksoy Resim Sergisi 1731 Ekım 1988 RAMKO SANAT MERKEZİ AÇIUYOR PAZAR GÜNLERİ HARİÇ HERGÜN 1219 ARASI Atiye Sokak No.8/2 Yuva Apt Teşvikiye/İSTANBUL Tel: 141 77 09 Tel: 3S6 19 32 AEDPA TARIK CARIM Resim Sergisi 21 E\lül10Ekim HOırev Gerede Cad. 126 Te»vikiye Meydanistanbul Tel: 141 27 11 Vakko/Beyoğlu Abdurrahman Öztoprak Resim Sergisi 431 Ekım 1988 ' TEKEL TÜTÜN, TÜTÜN MAMÜLLERİ TUZ VE ALKOL İŞLETMELERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ SÖKE TEKEL MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN 1 tş Söke Tekel Müdurlüğümüz ldare ve Anbar binası bodnım kat izolasyon ve boya badana onanm işidir. Keşif bedeli KDV dahü 29.994.624. TL.'dır. 2 tş, müdurlüğümüz bünyesinde emanet usulüyle yaptınlacaktır. 3 thale kapalı zarf usulü eksiltme yoluyla 20 Ekim 1988 günü saat 14.00'te mudürlüğumüzde yapılacaktır. 4 Ihale için istenen belgeler şartnamede yazıhdır. Şartname müdürlüğümüzden temin edilebilir. (Posta yoluyla isteme kabul edilmez.) 5 lşin geçici teminatı 1.499.730. TL kati teminatı 4.499.190.TL'dıı. Teminatlar 20 Ekim 1988 günü saat 10'a kadar müdürlüğümüz veznesine yatınlacaktır. 6 Postada doğacak gecikmeler ile telgraf ve teleksle yapılacak başvurular kabul edilmeyecektir. Tekel 2886 sayılı kanun kapsamında olmadığından ihaleyi yapıp yapmamakta veya dilediğine yapmakta veya kısmen yapmakta serbesttir. Basın: 29231 ANKARA, ASLİYE İKİNCİ TİCARET MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI'NDAN Dosya No: 1988/432 Davacı Pamukbank T.A.Ş. tarafından davalı Ahmet Bora Gören aleyhine Ankara 6. tcra Memurluğu'nun 1988/1439 sayılı dosyasında, davacı bankanın Ankara KDere Şubesi nezdindeki 75125080 sayüı Presuge Card vadesiz mevduat hesabı kredi kartı vasıtası ile yaptığı 10.981.722 TL'lık takibe vaki itirazın iptali Ue 10.981.722 TL."alacağın %6S faiz, *b6 Kay.Kul.Des. Fonu, V»5 gider vergisi, masraflar ve °7o 15 inkâr tazminatı ile masraf, ücreti vekaletin davalıdan tahsiline iliskin açılan dava nedeniyle; Davalı Ahmet Bora Gören'in dosyada mevcut adresine tebligat yapılamamış, yaptırılan emniyet araştırmasında da adresi tespi' edilememiş olduğundan dava dilekçesi özeti ve duruşma gününün adına ilanen tebliğine karar verilmiş olmakla, Davalının, HUMK'nun 213. maddesi uyannca duruşmarun atüı bulunduğu 18.11.1988 gunu saat 10.40'ta duruşmada hazır bulunması, aksi halde yargılamanın yokluğunda surdurüleceği, dava dilekçesi ve duruşma gününün tebliği yerine geçerli olmak üzere ilanen tebliğ olun u r TEM SANAT GALERİSİ j | 12 Eylul 12 Ekım 1988 TOrkıye'den 19, 14 yabancu ulkeden 35 loplom 54 sanalçıdan "Bizden ve Onlardan 3* ÇİZGİ'nin ÜZERİNDE DURUN * Stilistik * Modelistlik • Monkenlik • ie Mimari • Dekorasyon * Resim • Gitar • Piyono * Çoeuklaro Sanat Etkinlikleri Tel: 360 69 10 Bagdai Cad, Muradoğlu Apt., No:333 37 Kantarcı ERENKÖY lütogrofc Gravvr Seftgro*') Tanıhm Pmgromı hefgun 17.30 Kurubbostan Sok W7. H.t Td U70SV} M79756 Ori|lnal SonaHol Baskıtv Basın: 29861
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear