23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
4 OCAK 1988 EKONOMI TÜRKİYE'den "Tüm zamanların" en yüksek satış rakamları 1987'de İş Bankası: Fiyut arttşları hızlanacak ANKARA (ANKA) lş Bankası, önümüzdeki aylarda fiyat artışlarının önemli ölçüde hızlanacağım bildirdi. lş Bankası'na göre, önümüzdeki aylarda, altın ve Aİsse senetleri fiyatları da yukselecek. Türkiye tş Bankası, "Aylık Ekonomik Durum" bülteninde kasım ayı gelişmelerini değerlendirerek, önümüzdeki bir iki aya ilişkin bekleyişlere yer verdL BHtemde, önümüzdeki bir iki ayda, sanayi ürün piyasalannın fiyat artışı beklentileri nedeniyle dnrgunlaşacağım, ihracatın tanm ürünlerinin katkısıyla yüksek seviyede süreceği ve fiyat artışlarının hızlanacağı tahminine yer verildi. lş Bankası, altın ve hisse senetleri fıyatlarınm da önümüzdeki bir iki ayda ytikseleceğini bildirdL Beyaz eşyada rekor Bux4»1nb*ndm 1978 ytlına ait olan 768 bin adetlik satış rekoru bu yıl 800 bin adetlik satışla kınldı. Çmmaştr malcinesitMfe 1981 yılmdaki 334 bin adetlik satış rakamı, 6 yıllık aradan sonra aşılarak 395 bin adetle yeni rekor elde edildi. MERALTAMER Beyaz eşya üreticisi fınnalaı, 1987 yüını "tüm zammnlann s»üs rekorian" ile kapattılar. Buzdolabında 1978 yüından beri kınlamayan 768 bin adetlik satış rekoru 1987'de kınldı ve geçen yılki yurtiçi saüşlan Uk beürlemeîere göre 800 bin adete ulaştı. Çamasır makinesinde de 334 bin adetlik satı$ râkamıyla 1981 yüına ait olan rekor, 6 yıl sonra kırüarak 395 bin adetlik satış n^framıga ulaşıldı. Çamaşır makinesinde otomatik modele olan yoğun talep yeni rekorlara nl»;ılma. snda önemli etken oldu. Fınn saüşlan da 350 bin adete ula$arak kendi rekorunu kırdı. Beyaz eşyada 1987 yüı yurtiçi saüşlan (tahmini olarak) bir önceki yüa göre şöyle gelişti: • BUZDOLABI 1986 yüında 635 bin 600 adet buzdolabı saulmısken, geçen yıl bu rakam 800 bin adete yükseldi. Arüsoranı f» 25.9 oldu. • ÇAMAŞR MAKtNESİ 1986 yüında yurtiçinde satılan 317 bin adet maİuneye karşılık 1987'de 395 bin adet çamaşır makinesi satıldı. Satışlarda gözlenen yüzde 24.6'lık amşta ocomatik camaşır makinelerinde yoğunlaşan talep dikkati çekti. EKONOMI NOTLARI OSMANULAGAY Emisyon yeniden 3 truyonun altında ANKARA (AA) Aralık ayının sondan bir önceki haftasmda emisyon hacmi geriledi. 25 aralık itibanyla piyasadaki para miktarı yeniden 3 trilyon liranın alttna inerek 2 trilyon 955.3 milyar lira oldu. Merkez Bankası verilerine göre, 18 aralık itibanyla 3 trilyon 75.3 milyar lira düzeyinde bulunan emisyon 25 aralıkta 120 milyar lira geriledi ve 2 trilyon 955.3 milyar liraya düştü. Türkiye'de Buzdolabı ve Çamaşır Makinesi satışiarı 1000 adet 768 (1973'87) 540 1973 74 75 7 6 77 78 79 80 81 '82 83 84 85 86 87 Yan otomatik çamaşır makinesi satışlan bir önceki yüa oranla hemen hemen aynı duzeyde kakrken, otomatik çamaşır makinesi sabşlannda yüzde 65'lik artış oldu ve 1986 yüında 100 bin adet otomatik çamaşır makinesi satümtşken, 1987'de 165 bin adet satıldı. • FIRIN Fınn saüşlan da son yülarda utikrarlı bir artış gösteriyor. 1985 yılında 235 bin adet fınn satünuşken 1986'da bu rakam 290 M M yuksehnişti. Artış eğilimi aynı sddlde 1987'de de surdü ve satış rakamı 350 bine ulaşarak rekor kırdı. Arüş oranı yüzde 20.7. • BULAŞKMAKtNESt Bulaşık makinesinde yerli üretim Türkiye için henüz yeni. 1986 yüında satüan 15 bin adet bulaşık makinesine karşılık 1987'de 20 btn adet satümış. Beyaz eşya piyasasını izleyen cevreter, satışlarda son 4 yüdır istikrarb bir biçimde gözlenen artış egüiminin 1988'de sürmesinin zor olduguna işaret ediyorlar. Türkiye'de 1987 sonu itibanyla buzdolabı parkı yaklaşık 9 milyon adet, çamaşır makinesi parkı 3 milyon 950 bin, fınn parkı 2 mılyon 900 bin adet olarak tahmin ediliyor. Bu duruma göre yine kaba bir hesaplamayla Türkiye'de her 100 evden90'mda buzdolabı, 40'mda çamaşır makinesi, 29'unda fınn olduğu tahmin ediliyor. Doyuma en fazla ulaşüan beyaz esya kuskusuz buzdolabı. Ancak çoğu evde daha hâlâ " 1 . k«tak" buzdolaplannın kullamldığı hatırlatüarak bu malda yenileme piyasasının yoğun olarak devrede olması gerektiği belirtiliyor. Avrupa'da bu tür mallann ömürleri 1012 yüken, Türkiye'de 20 yıllık buzdolabuun bile yedek parçasının bulunduğu ve onanldığı haürlatıhyor. Hatta ilgili çevreler Türkiye'de Uk yerli buzdotabının üretildigi 26.7.1960 tarihinden kalma olmasa da bu tarihi izleyen yülarda üretılen buzdolaplanndan bir börümünün hâlâ kullanıldıgıru söyiüyorlar. Törkiye Ekonomisinde 1988 Gündemi Türktye ekonomteinln 1988 gundemini kestirebilmek, bu konuda bir tahmin yapabilmek için her şeyden önce yerel seçimlerin bu yıl içinde yaptlıp yapilmayacağını bilmek gerekiyor. Yerel seçimlerin 1988'de yapılması kararlaştınlırsa, ekonomiyi disipline alma yönOnde atılacak adımlann bir kez daha sulandınlması fazla şaşırtıcı olmaz; iş alemi sözculerinin deyimiyie "yörungeden çıkan" ekonomryi yeniden yorungeye oturtmak zortaşır. Biz yerel seçhnlerin bu yıl yapılma otastltğını ve bunun olaaı sonuçlannı şimdilik kaaie almayarak Türkiye ekonomisinde ve iş aleminde bu yıl yaşanması oiası görünen getişmeieri satır başlanyla özetlerneye çalışaca0ız. • Şu ana kadar gözienebilen pek çok belirti, 1988'in Türkiye ekonomisinde bir "ateş duşurme" ve göreoaii yavaşlama • daralma yılı otacadını dOşOnduruyor. Gerek maliye gerekse parakredi politikalannın bu amaçla kuKanılacağı, 198Tye göre daha duşuk bir enflasyonla daha düşuk bir buyume hızının hedefleneceği aniaşılıyor. Bu amaçla, (1) Kamu yatınmlannın sınırlandınlması; (2) Vergi topiama çabasının yoğunlaştnlmasi, denetimlerin arttınlması, yeni vergi düzenlemeterinin yapılması; (3) Parasal genişlemenin yavaşlatılması ve iç borçlanmanın disiptine alınmast; (4) Kamu ödemeterinin yavaşiablmas; ve zamana yayılması beklenebilir. Bu arada yurtiçi tasarruf oranını arttırmayı amaçlayan "zorunlu tasarruf hesabı" uygulamasının da 1988 yılının bir yeniligi olarak gundeme gelebilecegi sanılryor. • Ihracat cephesinde 1988 yılı yeni bir teşvik duzeninin ve arv layışının başlangtci olacaga benziyor. Yeni düzende "Turk Exknbank"\ diye anıtan Ihracathhalat Bankası'nın önemli ağırlık kazanacağı, bu bankaya kaynak sağlamak için çıkartılacak yeni tasarruf araçlannın menkul değerter piyasasını etkileyebileceği sanılryor. • Ozelleştjrme programı 1988 yıiında muhtemelen Teletaş ornegiyie baslatılacak. Bu programın başansı ve 1988 yıbnda kazanabileceği boyutlar konusunda bir tahmin yurutmek oianaksız, zira bu konudaki belirsizlik öğesi çok ağır basryor. • Konvertibiliteye geçtş yoiunda önemli adımlann 1988 yılı içinde atılması bekleniyor. Bu geçişin para kredi politikasının "Sh krtdığı", iç pazann bir miktar daraltıldığı bir ortamda gerçekteşebileceği, bu nedenle geçiş takvimini, ekonomiyi "soğutma" çabalannın başansının beiirleyeceği belirtiliyor. • 1988 yıiında ağır bir dış borç ödemesiyte karşı karsrya bulunan Türkiye'nin bu alanda ihtiyacı olan dış krediyi nasıl bulacağı ve ne gibi yeni formüllere başvuracağı henüz tam olarak kestirilemiyor. Ancak bu alanda yeni bazı uygulamalann gOndeme geimesi, Turtdye'nin yeni borç ödeme ya da azattma yöntemlerine basvurması mümkün görunüyor. • 1988 yıiında en büyük heyecanın gene mali sistemde, para ve sermaye piyasalannda yaşanması olası. Bu alanda (1) Sıkı para kredi poiitikasında ısrar edüiree faizlerin yükseime eğilimine girmesi bektenebilir; (2) Hazine bonosu ve devtet tahvillerine (şimdilik yüzde 5 gelir vergisi getirilmesi kamu kâğrrJarına gösterilen ikjiyi, özellikle kurumlann tercihlerini bir miktar etkileyebilir; (3) Bir yandan bu gelismeler diğer yandan uzetleştirme ve yeni tasarruf araçlannın devreye girmesi, sermaye piyasasının ve özellikle de hisse senedi piyasasının gelismesini önemli ölçüde etkileyebilir. Zorunlu tasarruf hesabı uygulamasryta oiuşacak fontenn sermaye piyasasına yöneitHmsei halinde bu gelişme de sermaye piyasasına olumlu etkiler yapabilir; (4) Konvertibiliteye geçiş yoiunda beklenen adımlann atılması halinde bankalann bu alandaki faaliyetleıini geliştirmeleri ve çesjtlendirmeleri beklenebilir. 1988 yılı bankalann çeşrUİ alanlarda yeni uygulamalarla ve yeni kosullarla karşı karşıya kalacaklan, yeni koşullara uyum sınavı verecekleri bir yıl olacaga benziyor. Bu sınavtn bazı bankaian ciddi bicimde zorlaması ve "sıkınbdaki bankalar"dan söz edilmesi beklenebilir. • Sıkı parakredi potitikasında ısrar edilmesi,'k? pazan bir miktar daraltma çabasından sonuç alınması ve fiyat artışlarının bir ölçüde frenlenmesi, iş ateminden yOksetecek şikayetlerin hızla artmasına yol açacak, rtiraztar yükseiecektir. Bir yandan kredi faizleri yeniden tırmanırken, diger yandan iç piyasada satış rahatlıgı kaybolursa, pek çokfirmanınfinansman darbogazını ciddi bicimde hissetmeye başlaması beklenebilir. Bu arada geçmişten gelen finansal sorunlan bulunan ve iç pazara bağımlılık oranı fazla olan bazı firmalann güç duruma düşerek imdat bayrağını çekmeleri de söz konusu olabilir. Parakredi poiitikasında ölçülü bir disiplin anlayışı egemen olur, enflasyonu aşağı çekmede tlımlı bir yol izlenirse söz konusu uyum sorunlan da bir miktar hafifler. Ancak aşırı ısınmış bir ekonomryi soğutma ve enflasyonu aşağı çekme sürecinde, mali yapısı zaten zayıf olan bazıfirmalannyara alması kaçınılmaz görunüyor. Türkiye ekonomisinin 1988 gündemi için bu tahminleri yaparken Ûzal'ın ve kurmaylarının sürprizi sever kimseler olduğunu da tabii hatırdan çıkarmamak gerekiyor. Hflin uetrol ıthalatı Borçluların yeni umudu Meksika planı NEW YORK (Caabartret) Morgan Guaranty Trust tarafından gelişürilen ve Meksika'nın dış borcunu azaltmaya yönelik planın diğer Latin Amerika ülkelerince de oluınlu karşüandıgı bildirUiyor. Son bir haftadır gazete manşetlerinden düşmeyen yeni plan, Meksika'nın toplam 105 milyar dolarhk borcunu 10 müyar dolar kadar azaltmayı hedefliyor. Meksika Devlet Başkam Migoel de la Madrid'in zaferi olarak tanıtılan plana Latin Amerika ülkelerinden Uk tepki Brezilya'dan geldi. Brezüya Maliye Bakam, ABC'de bir haber programında planı "Son derece öaemU vc oiamto Mr gtHşmt" olarak değerlendirdi ve "Pazam tervcUerUa kabal edlmesiııe yöndik önemli Mr Mhn. TabU borç sonunna rönfiyle ç ö m e y e c e k , ancak bir önemli seçenek kazaadırecak" dedi. Meksika planını yorumlayan yetkililer açısından planının en önemli yanı, Amerikan hükümetinin Uk kez Latin Amerika borçlannın geri ödenecek faiz dahil tutannın yansı değerinde olduğunu kabul etmesi. Yetkililer Amerikan hükümeümn Uk kez bir borç araltma işlemine doğnıdan iştirak ettiğirje işaret ederek bunu Hazine borç stratejisinde önenüi bir değisiklik olarak değerlendiriyorlar. Meksika planını kabul ederek Hazine, Uk kez resmen, 1 trilyon dolardan fazla tutan Üçüncü Dünya borçlanrun bir kısmımn ödenmeyeceğini kabul etmiş oluyor. Şimdive değin son 'Baker Planı' da dahil olmak üzere tüm Amerikan hükümeti stratejüeri, borcun tümünün toptan ödenebileceğini öngörmekteydi. Meksika hukümeü yetküfleri, Hazine' nin bu sinyalini "Borcn sürtktt artürnıava yö»eHk eski stnlejiden borcn azartmaym yöneUk'yeal ttraUjiye feçis" olarak nitelendiriyorlar. Morgan Guaranty Trust'm kredi politikası komitesi başkam ve yönetim kurulu başkan yardımcısı Rodacv Wagaer ve Latin Amerika bölümü başkan yardımcısınca geUştirilen plana göre Hazine, borç alış verişini ük kez faiz odemesiz bono çıkararak kolaylaşünyor. Meksika, 10 milyarlık Hazine bonosunu 2 milyar dolara saun alıp, bunu 10 müyarhk borcuna teminat olarak kullanacak. Hazine bonolannın ucuza satümasuun nedeni, vadesinin 20 yü olması ve bu dönem zarfında hiç faiz ödememesi. Plana göre Meksika, ABD hazinesinden 10 milyar dolarlık faiz odemesiz bono satın alacak. Bunun karşüığında sadece 2 milyar dolar ödeyecek. Meksika, bunu bankalann hali hazırdaki Meksika borçlannı geriye satın almak üzere çıkardıklan 10 milyar dolarhk faiz ödemeli Meksika bonolara teminat olarak kullanacak. Şu anda Meksika'mn açık piyasada bir dolarhk borcu elü sente satüdığıcdan bu planla Meksika, iki milyar dolarhk nakit ödeme Ue banka borcunu 20 milyar dolar azaltabüecek. Yetkilüere göre Meksika, 1986'dan beri beflzer bir çözüm getirmeye çahşıyordu. Çünkü bazı bankalann Meksika borçlannı spekülasyon yapmak isteyen yatınmcüara yan fiyatına sattıklannın farkındaydı ve bu alış verişe girerek borcunu yan fiyatına satın almanın yollannı anyordu. Morgan Guaranty'nin önceki gün diğer bankalara, Amerikan hükümetinin faiz odemesiz bonolannın teminat olarak gösterildiği 20 yü vadeli Meksika bonolanna karşılık mevcut Meksika borçlannı, piyasadaki fıyatından satmalannı içeren planı göndermeye başladığı kaydedUdi. Morgan Guararrty Trusf ın, Başbakan özaTm yakm dostu olarak bilinen, Kredi Politikası Komiiesi Başkanı Redney VVagner'ın hazıriadıOı yeni borç planı, Meksika Devlet Başkam Miguel De La Madrid'in (fotoğrafta) başarısı olarak niteiendiriliyor. tşçilerden 'çalışkanlık' bekleyen işverenler,finansmansorunundan yakındılar. Ekonomik Bülten'den 3 geminer Ekonoml Servisi Haftahk Ekonomik Btilten gazetesinin, "1987 Yılmdan 1988 Yılına Geçerken Türkiye Ekonomisi" konulu semineri bugün saat 14.00'te Odakule Büyük Salon'da başlayacak. Prof. Dr. Nuri Uman 'ın yuneteceği seminere konuşmacı olarak Devlet Bakanı Adnan Kahveci, SHP Grup Başkan vekili Deniz Baykal, DYP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Heral, TOBB Başkam Ali Coşkun ve Doç. Dr. Süleyman özmucur katılacaklar. Yarın aynı yer ve saatte başlayacak olan "Dayanıklı Tüketim r Malları" seminerini de Alarko Holding Murahhas Azası Üzeyir Garih yönetecek. Seminerin konuşmacıları da Arçelik'ten Hasan Subaşı, Profilo Holding 'den Nesim Levi, Simtel'den özgen Bursalıgil, Vestel'den de Tahsin Karan olacak. Gazetenin üçüncu semineri de yine aynı yer ve saatte 18 ocak günü yapılacak. "Bankactlık Sektörü" başlığını taşıyan üçüncü semineri de Prof. Dr. Tansu Çiller yönetecek. Piyasa koşulları değişsin Türk Sanayici ve Işadamlan Derneği'nin araştırmalannda, işverenler 5 yılda durumlannda önemli bir iyileşme olmadığını söylediler ve Türkiye'nin en önemli sorunu olarak da enflasyonu gösterdiler. Ekoaoml SerrM Kısa vadeli finansman sorunu iş dünyasının sorunlar gündeminin binnci sırasındaki yerini koruyor. lş dünyası, deneyimli ve teknik eğitim görmüş yönetici eleman bulmakta da sıkıntı çekerken, işçilerden çalışkanlık ve "ifyeriae b*ghhk" bekliyor. Türk Sanayici ve lşadamlan Derneği'nin fTÜSİAD) 1004 finna arasında yaptıgı " I | DiHyasuın Soronlan önctUkler, Bddeatler ve ÇfaSaıler" başlıklı araştırması yayımlandı. Araşürmaya kaulan fırİsverenlerin sorıııılnrı U Kısa vaoeü finans Uzun vadeli finans Parsoneile Ugilı Kamu hcmeti ile itg. Pazartama iie ılgiti Ihracaüa ilgili hhalatia igiti Diger Işyerteri ile ilg. MesMd kuruiuşlarta Hg. Devlet le ügiii Betediyeterle ilgili Dünya koo)cmk. ite üg. Üretim ile iigiR Yatınmla ilgili DiOer sorunlar 31.0 6.3 19.2 2.5 5.1 5.2 2.5 1.6 0.4 3.5 3.5 1.1 9.5 2.6 14 . ES lan güçlükler Uk sırayı aldı. En çok da nitelikli isçilerin işten aynlıp baska isyerlerine gitmelerinden yakınan patronlar, yönetim düzeyinde olan çalısanlarının çalışkan olmalanndan çok deneyimli ve eğhinüi olraalanna önem verdiklerini belirttiler. tşmalann yüzde 31'inin kısa vadeli finans verenler bu düzeydeki elemanlarda "f«ıman konusunda sıkıntı çektikleri ortaya la önemseıncdflderi" çalışkanlık ve dürüstçücü. TÜStAD'm 1987 programında olma lük faktörlerini işçiler için "ik kosul" olasına karşılık, bu yüın Uk gunlerinde açık rak görüyorlar. tşverenler, nitelikli, nitelanan arastırmada, tahsilatlarda karsılası liksiz tüm isçilerin, çahşkan, dürüst ve işlan güçlükler ve banka kredilennin pahalı yerine baglı olmalanm istiyorlar. Ankete kaulan işverenler, en çok yakınolmasından yakınıldığı ortaya çılctı. TÜStAO araşürmasının Uginç sonuçla dıklan kısa vadeli finansman sorununun rından biri de personel Ue UgUi bölümü ol çözümlenebUmesinde tek çareyi "ic plyadu. Finnalann yüzde 19.2'sinin sonınlan w k o f d n B intjiııı »faırtr" bulduklanru arasında birinci sırayı alan personel soru soyledUer. İşverenler, bu alanda ikinci denunda nitelildi eleman bulmada karşüaşı recede çözüm yolunun da "baakalanıı, ymklaşun, tnram ve tavırlaruun deflfaıeri"nden geçtiğini ifade ettiler. Ankete kaülanlann, ancak yüzde 18.7'si ise bu tür NftSH. sorunlann ancak fırmanın kendi özkayMrf naklanyla çözülcbüeceji inancında olduk0.1 larını dile getirdUer. 9.3 1.7 42.1 20.4 9.5 3.3 1.3 Araşunnamn son bölümünde, işyerleri37.3 12.9 2.4 2.8 nin dijer önemli sorunlan olarak da 15.8 4.3 7.5 1.5 ihracatithalat, ulaştınna, enerji ve PTT 8.4 1.7 1.8 17.0 hizmeüerinin yetersizligi olarak sıralandı. 20.3 8.2 5.0 1.9 Bürokrasiyle UiskUerde de sorunlar bulun15.3 4.2 6.6 2.0 duğu belirtilerek, firmalann, mevcut so10.8 2.8 4.2 2.2 runlarda 5 yü öncesine göre "önemli bir 0.6 2.9 1.0 4.9 tyflcfme görnlmediti", ancak gelecek yü5.6 0.5 3.6 4.9 lar için iyimser olduklan kaydedUdi. 3.9 6.1 16.1 2.6 Firmalann, enflasyonu Türk ekonomi0.9 5.0 1.2 8.2 sinin en önemli sorunu olarak gördükleri 26.2 8.9 2.0 5.8 işaret edilen arastırmada, teknolojik yeter27.0 5.8 11.7 6.9 sizligin de önemli problemler arasında gös0.2 5.7 1.0 8.3 terildiği belirtüdi. Deva tahvilleri piyasada Ekonomi Servisi Deva Holding, yüzde 59 net verimli tahvilini piyasaya sundu. Bugünden itibaren Esbank tarafından satılacak tahvillerin faizleri 6 ayda bir ödenecek. Tahvillerden bugün satın alanlar günlük indirimden yararlanabilecekler. Bankalar dövizde rahat 1997'nin Uk dokuz ayında bankalann döviz varlıklan yüzde 35, döviz yükümlülükleri yüzde 28 yükseldi. Ticari bankalar, 9 ayda 543 milyon dolar kullandırdı. ANKARA (ANKA) Bankalann dövize Uişkin işlemlerinde, kısa vadeli taahhotler karşılığında tutmalan gereken likid döviz mevcudunun öngörülen miktann çok daha üzerinde olduğu ve likidite sorunlannın hıılnnmarfıgı belirlendi. Merkez Bankası'ndan edinilen verilere dayanarak yapılan hesaplamalara göre, en az yüzde 20 olması gereken likidite oranı, 1987 yüı eylül sonu itibanyla yüzde 82.6 düzeyinde bulunuyor. Bankalann yüklenmiş olduklan kısa vadeli taahhütleri karsıhgında bulundurmalan gereken asgari likidheyi beürleyen bu oran 1986 sonunda yüzde 73.9, 1985 sonunda yüzde 84.1 olarak besaplanmıştı. Likidite oranı, bankalann döviz mevcutlan ve Merkez Bankası'ndaki döviz cinsinden mevduatlaruun kısa vadeli döviz yükümlülüklerine oranını gösteriyor. Eylül sonu itibanyla döviz mevcutlan ve Merkez Bankası'ndaki mevduat 3 milyar 520 milyon dolar, kısa vadeli döviz yükümlülükleri 4 milyar 259 milyon dolar olarak saptandı. Bankalann doğnıdan taahhOtleri karşılığında bulundurmalan gereken ve döviz aküfleri ile döviz pasifleri arasında bir pozisyon dengesi kunüması amaayla uygulamaya konulan "kur riski oranı" eylül ayı sonu itibanyla yüzde 100 olarak besaplandı. Merkez Bankası'nca yüzde 90 ik yüzde 110 arasında bulunması öngörülen bu oranın hjsaplanTnaan^a dikkate alınan döp viz varhklan 6 milyar 496 milyon dolar, döviz yükümlülükleri 6 milyar 498 milyon dolar olarak belirlendi. Bankalann nezdinde açüan Döviz Tevdiat Hesaplan (DTH) karşüığında verecekleri döviz kredilerini belirleyen ve en az yüzde 50 olması gereken "DTH kullanım oranı" da yüzde 50 düzeyinde bulunuyor. Eylül ayı sonu itibanyla ticari bankalann toplam döviz varlıklan 6 milyar 496 milyon dolar, döviz yükümlülükleri 9 milyar 403 milyon dolar olarak hesaplandı. 1986 yılının tümünde yüzde 30.6 oranında artan döviz varlıklan, 1987'nin Uk 9 ayında yüzde 35.3 oranında 1 milyar 694 milyon dolar çogaldı. 1986 yuında yüzde 39.6 oranında artış kaydeden döviz yükümlülükleri ise 1987'nin Uk 9 aylık döneminde yüzde 28.3 oranında, 2 milyar 71 milyon dolarük arüs gösterdi. Bankalar, 1987'nin ocakeylül döoeminde 312 milyon dolan kısa vadeli, 210 milyon dolan uzun vadeli olmak üzere 522 milyon dolarhk döviz kredisi sagladılar. Böylece, saglanan döviz kredilerinin tutan 1 milyar 836 milyon dolara ulaştı. Aynı döoemde 543 milyon dolarhk döviz kredisi kullandınldı ve açüan döviz kredilerinin tutan 1 milyar 906 milyon dolara yükseldi. Macaristan, 1990'dan sonra borç almayacak BUDAPEŞTE (AA) Macaristan Başbakanı Karoty Grosz, 1990 yüından itibaren yeni borç alamayacaklanm bildirdi. Televizyonda konuşan Grosz, ülkenin dış borçlannın şu anda 9.3 milyar dolara ulastığını haorlatarak, 1987'de uygulamaya konulan "kemer •kma" programmm hedeflerinden birinin de borçlann daha fazla artmasını önlemek olduğunu beürtti. Groct, dış borçlanma milrtannın yanya indirilerek bu yü azami 500 milyon dolar, 1989'da 250 milyon dolar Ue <ınırlanriınlma<qn', 1990'da darfıırrtıınılmacınıhedeflediklerini arüattı. Başbakan Grosz, bununla birlikte önümüzdeki yülarda daha dinamik bir kalkınma öngördüklerini kaydetti. Yühk enflasyon hızmın yüzde 15'lerde kalacagmı tahmin eden Grosz, tüketici fiyatlarmın, dünya piyasalanndalri "önceden görülemeyen gelismeler nedeniyle" yüksdmesi hahnde, ücretlerin de ayarlanacağuıı söyledi. Macaristan Parlamentosu tarafından geçen eylül ayında kabul edilen "kemer sücrna" programıyla, Doğu Avrupa'da Uk kez doğnıdan kışisel gelir vergisi ve katma değer vergisi uygulamaya konuhnuştu. Yeni kararlar sonucu, tüketici fiyatlaruun yaklasık yüzde 15 oranında artacağı tahn^jn edümisti. m17 PiMv) 209.762 225.717 214.616 196.856 213.347 166.165 220.461 207.785 229.784 295.179 299.741 2.479.413 1.535.744 987.532 853.532 1.241.097 1.213.712 1.627.913 1.527.822 1.667.629 1.625.819 1.487.554 1.674.153 m 307.906 173.308 101.759 118.487 119.143 143.390 103.263 138.007 154.637 142.756 168.017 1.670.673 Töbankhn sermayesi 75 milyar ANKARA (ANKA) Bir süre önce "devletleştirilen" Türkiye öğretmenler Bankası'nm (Töbank) sermayesi 30 milyar 700 milyon liradan 75 milyar liraya yükseltildi. Töbank'ın 14 Ağustos 1987 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurul toplantısında alınan sermaye arttırımına ilişkin karar, Ankara Asliye tkinci Ticaret Mahkemesi'nce tescil edildi. Arttırılan sermayenin 35 milyar 150 milyon liralık bölümü Hazine, Ziraat Bankası, Halkbank, Emlak Kredi Bankası, Başak Sigorta, Güven Sigorta ve diger ortaklar tarafından taahhüt edildi. Ocak Şubat Mart Nlsan Mayıs Haziran Temmuz Aöustos Eylül Em U Kasım Toplam 1.636.161 1.640.673 1.515.172 1.400.532 1.543.262 1.208.485 1.590.475 1.505.850 1.661.487 2.146.266 2.157.840 18.006.203 15.442.507 Tuğla ekmeği geçti Bülent Şemiler: Ânadolıı Bankası 1987'de kârh ANKARA (AA) Türkiye Emlak Kredi Bankası'nın yeni Genel Mudürü Bülent Şemiler, Anadolu Bankası ve Emlak Kredi Bankalannın Devlet Bakanı Yusuf özal'a bağlanmasuun, her iki bankanın daha yakın bir işbirliğine ginnesini sağlayacağmı söyledi. Bülent Şemiler, Anadolu Ajansı muhabirine yaptığı "yfHamn^Ti, Anadolu Bankası'nın 1987 yüını kârla kapatUŞuu bildirdi. Şemiler, bankaya gayrimenkul işlemi yapma yetkisi tanmmasından sonra girisilen projelerin yılın kârla kapanmasmda etkili olduğiınu kaydederek, "Bu kâr, borca mahsuben alınan arazilerin satışından ve inşaat sektöründe yapılan yatınmlardan kaynaklanmaktadn" dedi. TURGUTLU (Camlrariyct Efe Börora) Ekmek fiyatlan Türkiye geneünde ortalama 130 lirayı gecmezken, bir tugiamn fiyatı 140 Hrayı buldu. 1987'nin zam rekortmeni durumundaki ruglamn yeni imzalanacak toplusözleşmeler nedeniyle yeni yüda da nımlanma«ı bekleniyor. Toprak sanayiinin yoğun olduğu Turguthı'da süa pazartık sonucunda fiyaü 125 liraya çıkan ekmek tuğlamn ardında kaldı. Son yapılan zamlarla 110 liradan 140 liraya çıkan bir tuğla fıyaünın yeni yüda da atak yaparak aradaki farkı açması bekleniyor. Fiyat konusunda rakipsiz lr»ı»n tujla, üretim nlnylrlıg^ nedeniyle de injam^lan ZOT durumda bırakryor, Nonnal üretim düzeninde siparisleri mayıs «yı içinde kabul eden fabrika sayısuun yOksetanesi karaborsayı da canlandırdı. Fabrika fiyaü üe karaborsa fiyatı arasında ohısan 10 Urahk farkın, diger zamlardan etkilenmemek için işini çabuk bitirmeyi hedefleyen inşaatçı için sorun olmadığı öne sürttlüyor. Bu arada tuğla fiyatlaruun belirlenmesinde etkin bir rol oynayan Turgutlu Toprak Sanayii Isverenleri Dayanışma Derneği, yöredeki 60 fabriıcaya yeni fiyat konusunda yazı yazmayı bıraktı. YetkUiler, "Zam yazüan basının dine geçtiği için uygulamadan vazgeçtik" derken, bildirimler telefonla yapümaya başlandı. Edinilen bilgilere göre yübaşından geçerli olmak üzere sürdürülen toplusözleşme görusmeleriyle çalısanlara verilen ek ücret zammı için de tugla fıyatlarına yeniden zam yapılacak. Petrol ithalatında yeni rekor kınldı Kasım ayındaki ithalat, 2 milyon 158 bin tonla rekor kvurken döviz ödemesi de 300 milyon dolara ulaştı. 11 aylık ithalat 18 milyon tonu aştu ANKARA (ANKA) Türkiye'nin kasnn ayındaki ham petrol hhalan miktar yönünden rekor düzeyde gercekleçti. Kasım ayında, 2 milyon 158 bin ton ham petrol abnırken ödenen döviz de 299.7 milyon dolara ulaştı. Ham petrol ithalatı Uk kez geçen ekim ayuula 2 milyon tonun üzerine pkarak 2 milyon 146 bin ton olarak gerçeklesmişti. 1986'nm kasım ayında ise 168 milyon dolar ödenerek 1 milyon 674 bin ton ham petrol aiınmıpi Türkiye'nin 1987 yılının Uk on bir ayındaki ham petrol ithalatı 18 milyon 6 bin tona ulaştı. 1986'nın aynı döneminde 15 milyon 443 bin ton olan ithalata göre artış yüzde 16.6 oldu. Ham petrol faturası ise yüzde 48.4 bOyOyerek 1 milyar 671 milyon dolardan 2 milyar 479 milyon dolara yükseldi. Petrol faturasındaki büyümenin daha fazla olması, petrol fiyatuun artmasından kaynaklandı. DÜNYADAN KISA KISA Iran: Petrol fiyatları beklenilenden önce artacak LEFKOŞA (AA) tran Petrol Bakanı Gulamnza Agazade, petrol fryatlannm beklenUenden önce artacağını tahmin etti. IRNA'nın haberine göre, Agazade, Petrol thraç Eden Ülkeler TeşkUaü'mn (OPEC) geçen ayki toplanüsının hemen sonrasında inişe geçen petrol fiyatlannın, son iki haftadır toparlanmaya başladığını ileri sürdü. OPECin çıkarlannın üretim kotalanna sadık kaünarak konınacağım vurgulayan Agazade, yakında olağanüttü bir toplantı düzetüenmeyeceğini, bunun, üye ülkderin rutumlanna bağh olduğunu vurguladı. Plastik enjektör pazarında telaş ANKARA (ANKA) Yüzyıhn hastaiığı AIDS'in tıbbi kullanım alanına "zorunlu" olarak soktuğu bir kez kullanıldıktan sonra atılan (dospossoble) plastik enjektöriin Türkiye'deki pazannı "telaş" sardı. Toplam yıllık gereksinimi 150 milyon adet olarak tahmin edilen Türkiye plastik enjektör pazannın, 6 ile 9 ay içınde faaliyete geçmesi beklenen ve yılda 100 milyon enjektör üretim kapasitesıne sahip olacak fabrikayla birlikte, bazı dalgalanmalar geçireceği belirtiliyor. DÖVİZ KURLARI Dövizin Cinsi 1 ABD Dolan 1 Avuatratya Dolan 1 Avusturya Şillni 1 Batı Alman Markı 1 B«lçika Frangı 1 Danımarka Kronu 1 Fin Markkası 1 Franstz Frangı 1 Hollanda Ftorini 1 Isvoç Kronu 1 Isviçre Frangı 100 halyan Lireti 100 Japon Yeni 1 Kuveyt Dinan 1 Sterlin 1 SArabistan Rlyali DAvtz Alı> 1014.90 732.78 90.45 636.10 30.49 166.06 256.51 188.05 565.40 173.74 787.66 86.30 822.78 3736.19 1888.22 270.66 Dövtz S«b8 1019.97 736.42 90.90 639.28 30.64 165.89 256.79 188.99 568.23 174.61 791.60 86.73 826.89 3754.87 1897.66 272.01 40CAK1MI Efektif Alıa 1014.90 718.10 90.45 836.10 29.88 166.06 250.40 188.05 565.40 173.74 787.66 84.57 806.32 3661.47 1888.22 266.25 Efeknf Sab» 1030.12 743.75 91.81 645.64 30.95 167.54 259.34 190.87 573.88 176.36 799.47 87.59 836.12 3792.23 1916.54 274.72 ABDKanada Ticaret Anlaşması PALM SPRİNGS (AA) ABD Ue Kanada arasında serbest ticareti Öngören anlajma ABD Ra^kanı Ronald Reagan Ue Kanada Başbakanı Brian Mulroney tarafından dün imzalandı. Reagan, "gerçek bir tarihi anlaşma" olarak nitelendirdiği serbest ticaret anlaşmasının, her iki ülkede de daha fazla iş imkânı varatacağuu ve tüketici fıyatlannın asağıya çekileceğini beürtti. YürOrlüğe girmesi için her iki ülkenin de yasama organlannca onaylanması gereken anlaşma, gümrük tarifelerinin karşüıkh olarak 10 yüda kaldmlmasını öngörilyor. Anlaşmanın imzalanmasının ardından Kanada'da issizliğin artacağını ve ulusal kimligin yitirileceği görüşünü savunan tf«n«rfali sendikacüar Ue aydınlann bir kısmı protesto gösterileri düzenlediler. Ekmekten pahalı" O , 1987 yılı içinde fiyatmda en çok yükselme görülen Orunlerin arasında bulunuyor. Toprak sanayisinde çalışanları kapsayacak toplusozteşme göruşmeleri de fiyatı etkileyen bir neden olarak göstBrinyor. (Fotoğraf: Ooğan Çizmeci)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear