Catalog

CUMHURÎYET/8 HAVA DURUMU Meteorotoıi Genei ö ndan aknan Mgiye g6re, yuröun kuzBy ve bab teimleri parçah yar yer çoktaJutJu,Marmara, Ege Bab AJedenfc, Iç Anadohı'nun kuay ve M H k Bab VB Ortt Karadenfe yaj)murtu geçacatLHAM SICAKLIGI: Onetnjl bir (teflijllclMı otanayacak. RÛZBAR: GOney ve bab yönlefden Bngf» orti kuvvette zaman zaman kuvvetk» asacafc.. DanMerde, lobte ve Jtş annda 25ton.dotayında oiacak. van gfitönde hava puniMbsnda 35 zsran aıran 67 parcah bukıdu ve sisl geçecek. Ruzgâr guney ve bab yon Bınt ioıvvalnde saatto 1021 zaman a lerden orta kuwette esecek. Göl mutedil dalgalı olup go Çonm ran 2833 dentz rnS htzia ssecsk.rus uzaMıği 10 km. sis anında 25 km. dolayinda oiacak. OtrU DENİZ: Mutooi yer yer kaba daigak okjp gflrflş uzakkfriO km. ya •'çy.JO« ^ ^ smuftj ^ /aOmurfü ı*fij ss* ,*<* «an. fc ac* HABERLER TURKİYE'DE BUGÜN B Y B Y B Y B Y B B Y Y B B Y Y Y Y Y 4 OCAK 1988 *> Ammn DÜNYA'DA BUGÜN Uoskova Y 13° * 2f> Y 17° A 20° B tt° B 11° B 8° Y 12° Y 12° Bfttatf Y 13° B 3° Cmm Y 11° Cs^tr B 17° A 25° Odrit A 25" Oub* Fnnkfun Y 12° B 17° Sme Y 3° A 20» Wwt Y 10° KHn Y t2° B 17° LrtDii Y 3° Y 12° Y 8° Y 7° 8 2° K 3° Y 12° NMftrk B 7° Y 3° (Mo Y 13° P»tt Y 10° Pns A 24° f*fO Y «° Ftona B 9° Srtyı B 19° Şm U Avtv B 19° B 15° İjnus Y 9° Y 8° 7° 5» Y 11° ZMl Lonbr» kMrtd m^L :yro\ z y B S°3°Mwta 14° 9»E(i™ Y 8° 4>K.Mtil$ 14° rErtncan B 4°8°Mmin ?• PEnunım 8 8°20°MuOli 3° 0°&«j«t* Y 7° 0°Mu» P1°GBMp 8 7° Z> Mfidt 1S°10°anwn B 16° 8°0nkı 17° «• GMfthiM B 0°7° flta P P H * * ! B 4° 14°Sma«ı Y 10° 7°S*t Y 1S°1O°ano() W 7l«w Y 17"11°SfV« 12° 2°bn* B B°7° Km 4 Y 5° 0°HbBm B 9° » 14° 7°KırU«» Y 12° PUŞ* Y «° 1°\*n Y 12° 3°ttBpl 7° B 8°3°Zonoı*Mı 15° u° 9° B 8°!° B 18» 8» y 12° r 8 3°5» e e°2° B o ° e° B 14° 7° Y 17» 10° 8 3°4° Y 15» 10° Y 0°W Y 12° 8° B 13° 8» B 8°8° Y 9° 8° B 0"12° Y 3°5° Y 15° 12° Y POLİTİKA VE OTESİ C1Â Lohdra Ljonara^J.^^ j ' v J f •• * * •• • Ser/ı'ı J®?' Oi Ttbnz sr Zindanlarda Zorbalar... Artık bütün dunya biliyor ki işkence ülkemizde bir sorgulama yorrtemi olmuştur. ilgilüer de gevşek davranırken böyle kabul ediyortar. Sanık olduğu bile belli olmayan irtsanlar, herkesin gozü önünde aynaiı sorgulama odalanna sokuluyor, 'elektrik, askı, basınçlı su, ilaçlı iğne, uyutmama (gunlerce uykusuz bırakma)' yontemleri ile işkence yapılryor. Bu işkence yontemleri bilinen şeyler değildi. Yapanlar da eskiden en zortu işkence aleti olarak falakayı bilirlerdi. Demek yeni işkence yontemlerini bize öğretenler çıkmışiır. Aynaiı odalara gidenler de bunu uydurmuyoriar ya, uygulananı soytüyortar. Sorgu sistemli olarak işkence yontemiyte yapılmryor deniyor. Sistemli ya da sistemsiz işkence yapıldığı biliniyor ya... İşkence soylentilerinden bıkanlar var. Doğrudur, işkenceden bıkanlar yok mu? Bizler işkenceden de, işkence soylentisinden de, işkence yazmaktan da bıktık, ama işkenceterin kökü kazınmadı. Eğer ulu katlarda oturanlar gerçekten işkenceye karşı çıksalar, işkence yapanlar bir daha cesaret bulamazlar. Bir ülkede işkence yakınmaian sınırsızsa bundan alt kattakl göreviiler değil, ulu katlarda oturanlar sorumludur. Sorumunu bilenler işkence söylentilerinin kökünü kazırlar. Avrupa Parlamentosu'nda Haydar Kutlu ve Nihat Sargın'a işkence yapılmasına Portekiz ve ispanya karşı çıkmış, Türkiye'nin uyum anlaşmasını reddetmiş, anlaşma yeniden komisyona gönderilmiştir. Avrupalı dostlanmız ülkemizde işkence yapıldığı kanısındadır. Ellerinde birçok kanıt vardır. Bir bizdeki ulu katlarda oturan sorumlular işkenceye kesinkes karşı çıkmıyorlar. llgililerin, bu yoidaki ilgisizlikleri karşısında işkence sadece sorgulamada yapılmıyor, işkence cezaevlerine de stçramıştır. Cezaevierinde disiplinin sağlanması için işkenceye başvuruluyor. Gazeteler yazıyor, mahkemelerde soyleniyor, duruşmalarda açıklanıyor, bildiriler yayımlanıyor, kitaplar çıkıyor, polrtikacılar demeçler veriyodar, filmleri, resimleri gosteriliyor, dış basında anlatılıyor, hâlâ bunların hiçbiri 'suç duyurusu' olarak benimsenmiyor. Ele alınanlar varsa da çok az, devede kulak... Kimi yetkililer diyorlar ki, 'Bize bildirsinler, suç duyurusunda bulunsunlar.' işkenceyi yapanlar zaten bunlann yanındaki kimseier değil mi? Yani aynaiı odaya çıksalar, çevreye bir baksalar, yapılan işkenceleri gormeyecekler mi? Yapıldığını sanki bilmiyorlar mı? Şimdi de gerilere donelim, tarihten bir yaprak sunalım, Thomas Paine seslenir: "... Eğer bir ülkede zorbalık yüz yjllardır yerieşmlşse (..) her devlet dalresi, her kamu kuruluşu gelenek ve görenekten kaynakianan bir zorbalığı uygular. Artık her yerde bir zindan, her zindanda bir zorba vardır." f»$*m Kah/re, B Dukılkı K «art S se* Y 7A4F ve Dünya Bankası 'na laboratuvar olduk Ozelleştirme zor ŞEBNEM ATİYAS NEW YORK Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Dünya Bankası çevreleri, Türlriye'de son yıllarda gündeme gelen KİT'leri ozelleştirme çabalannı hem kendileri hem de Türkiye açısından "tipik önıck" olarak nitelendiriyorlar. IMF ve Dünya Bankası tarafından "iyi bir deneme 1 suıcd" olarak tammlanan Türkiye de, KİT özelleştirmesi çabalannın "Türkijr'yi iyi bir laboretuvar" dunımuna getirdigi belirtildi. IMF içinde tamşüan ve "öıttleştfnne ve Kamu Kıırnluşlan" adını taşıyan raporu hazırlayanlardan Ali Mansoor, özelleştınnenin bir ekonomik politikanın temel planı olamayacagını, eğer böyle bir Ozellik taşırsa ozelleştirme çabalarının başlangıçta kaybetme riski getireceğini belirtiyor. Harvard Universitesi'nde yapılan bir çaüşmada, "Özelleştinne. Turkiye için oidngıı Itadar Dunya Bankası için de yeni denenmemiş bir konu>du. Tirkiye, ozelleştirme programı •ygulayacaklannı bdirten uye ulkelen mati ve teknik deslek venneye niycdenen Dun>s Baakaa politikaaun denenmesi için'?' bir laboratuvar duraniBBa gddi" denıldı. Harvard Üniversitesi'nin yaptığı çalışmada, Türkiye'nın ozelleştirme programında karşılaştığı engeller jöyle sıralanıyor: 1 Siyısi bdinizlik Uygulanması yıllar sürecek olan özelleştirmenin ilk gereği, bu zaman suresince ülkenin siyasi istikrannın korunmasıdır. Bütünlük taşıyan bir ozelleştirme programı bu süreç boyunca sıyasi ıstikrar ve sürekli aynı siyasal iktidar görüşlerinin benımsenmesini gerektirir. 2 Makroekonomik yetersizlik özelleştirmenin özel sektör açısından çekicı olması ıçın fıyat ıstıkran pozitif, ancak çok yüksek olmayan faiz hadJeri, gerçekçi döviz kuru ve rekabeti özendiren bir ekonomi polıükası gerekmektedir. Makroekonomik olarak bu sayılan dengeler kurulafliazsa, ozelleştirme özel sektör için çekiciliğini yitirir. 3 Sermaye piyasasının yetersizli|İ Türkiye'nın sermaye piyasası geleneksel olarak zayıf olmuştur. Örgütlü bir borsa daha yeni yeni oluşmaktadır. Standart muhasebe ve denetım sistemleri mevcut değildir. Mali araçlar çok sınırlıdır. Kısa dönem banka kredileri en önemli araçlardan biridir. 1987'de enflasyon oranının ve faiz hadlennin yüksek olması ve bunun doğurduğu belirsizlik. hisse senedi piyasalannın özelleştirmeyi ne denli omuzlayabüecegı sorusunu yaratmıştır. mekte olan ulkelerde özeUeştirme gırişimlerinde uvgulamada karşılaşılan sorunlar başta geliyor. Şöyle: 1) Kuruluşun varhğının değerlendirilmesi, satıştan önce kamu kuruluşu için bir pazar fiyatı saptanması çok zor. 2) özelleştirilen kamu kuruluşlannın kime, ne ölçude pazarlanacağı. 3) Gelişmekte olan ülkeler açısından özelleştirmede en önemli engel, fînansman Buyük sermaye pıyasalan olmayan az gelişmiş ulkelerde, Ozellikle hısse senedi mülkiyetinin bir elde yoğunLaşmaması da isteniyorsa, kuruluşun kime satılacağı en önemli sorun halıne geliyor. tikrann önemli bir öğesi olarak değerlendirilirken, 1970'lerin ortalanndaki petrol krizinden sonra "gunah keçisi" oldu. Krizin atlatılması çok yavaş surerken, kabahatli kamu sektörlerinde üretkenlik ve etkinlik konuları sorgulanmaya başlandı. Başta tngiltere ve ABD seçimlere denk geldiğındenözelleştirmeyi öne çıkardılar. Zarar eden kuruluşlar, hükümet kaynaklannı emmekteydiler. Zararlarını ya hakümetten aldıklan doğrudan fonlarla ya da hükümet garantili borçlarla kapatmaya çalışan bu kuruluşlar, hükümete sürekli a n yük durumundaydılar. Aynca daha geniş düzeydeki ekonomik sorunlar, hükümetlere kamu sektörü politikalannı sorgulama zorunluluğu getirraişti. ozellikle ozelleştirme, hükümetlenn ticaret ve sanayi içindeki sorumluluklarından kurtarmanın bir yolu olarak ortaya çıktı. ha sonra yalnızca banka içinde dağıtılan bir raporda, "Hükümet ve banka, kamo sekıöriınun azalhlma9, etkinligiııin artürüması konosunda anlaşülar" şeklinde ifade edildı. 1983'te Özal'm seçimleri almastmn ardından Dunya Bankası, Ankaraya bir grup üst düzey görevli gönderdi. Bu grup, bakanlar ve özal ile ayrı ayn görüştüler, görüşmenin ürunü, Türldye'de sanayi sektörünün yeniden şekillendirilmesi için uygulanacak bir dızı reformu içeren genişletilmiş bir Dünya Bankası programımn ortaya çıkanlmasıydı. Dünya Bankası'nda yine benzer bir raporda bu görüşmeier özetlenirken, programda yer alan özellestirilmenin önemi şöyle kaydedildi: "Hukümetle >spılan butun göruşmderde, her ne kadar daha geniş çaplı bir programla ilgilendiklerini belli etülerse de, özelleştimıeye en yuksek önceligi verdiklerini gösterdiler." Harvard Universitesi'nde yapılan çalışmaya göre: "Bu koşullarda Turkiye, özeHeştfaıne programlan uvgnlayacaklannı ictenlikle beürten uye ulkelere mali ve teknik destek vennek yönündeki yeni Dunja Bankası politikasının denenmesi için iyi laboratnvar durumuna geldi." ABD Kongre Heyetî Ankara'da ANKARA (AA) ABD Temsilciler Meclisi'nden bir heyet, Dış Politika Enstitüsü'nun davetlisi olarak dün Ankara'ya geldi. 6 Kongre üyesi ile eşleri ve danışmanlarından oluşan heyet, Esenboğa Havaalanı'nda Dışişleri Bakanhğı yetkilileri tarafından karşılandj. Heyette, Temsilciler Meclisi üyelerinden William Lehman, Mickey Edwards, Daniel Akaka, John Porter, Richard Durbin ve Tom Dela> bulunuyor. Heyet Başkanı Temsilciler Meclisi Tahsisler Alt Komitesi üyesi William Lehman, sadık bir müttefik olan Turkiye'de bulunmaktan memnunluk duyduklannı söyledi. Temsilciler Meclisi üyelerinden Mickey Edvvards da Türkiye'nın ABD için büyuk önem taşıdığını belirtti. Türkiye'nin Batı'nın savunması açısından önemli rol oynadığını kaydeden Edvvards, hükümet yetkilileriyle yapacaklan temaslarla iki ülke arasındaki ilişkileri daha yakından değerlendirme imkânı bulacaklannı söyledi. ABD Kongre Heyeti, Ankara'da Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Yüdınm Akbulut, Başbakan Turgut Özal, Dışişleri Bakanı Mesut Yılmaz ve Milli Savunma Bakanı Ercan Vuralban tarafından kabul edilecek ve çeşitli incelemelerde bulunacak. Bu arada, ABD Senatosu üyelerinden Mark Hatfield ve James Mclure'un da 1821 ocak tarihleri arasında Türkiye'yi ziyaret edeceği bildirildi. (Baştarafı 1. Sayfada) vanın ısınmasıyla Iç ve Doğu Anadolu'da görülen sis de sürüyor. Konya çcvresinde yoğunlaşan sis, zaman zaman göruş mesafesini 5 metreye kadar düşürüyor. Sis nedeniyle Konya'yı çevre illere bağlayan 6 ana karayolunda ulaşım güçlükle yapılabilıyor. Meteoroloji Işleri Genel Müdurluğu, Orta Karadenız üzerinden gelen yağışlı hava kutlesımn etkisiru bugun de sürdüreceğini bıldirdi. Marmara, Ege, Batı Akdeniz, tç Anadolu'nun batısı ve kuzeyinde, Karadeniz'in batı ve orta kesimlerinde yağmur bekleniyor. Hava sıcakiığında önemli bir değişiklik olmayacağı, Iç ve Doğu Anadolu'da sisin 2 gun daha etkisini sürdürecegi bıldirdi. 80'den sonra moda oldu Terim olarak ilk kez Webster sözlüğünün 1983 baskısında yer aldığı 1980 sonrasında ozelleştirme yobelirtilen ozelleştirme, bugun kullaralan anlamıyla 1970'lerin ortalann luyla devlet mülkü kuruluşların sada ortaya çıkan bazı ekonomik ge yılanmn azaltılacağı görüşü ilk başta IMF ve Dünya Bankası'nca desteklişmelerin bir sonucu olarak "moda" haline geldi. İlk Ozelleştirme gırişimlendi. tlk beş yıllık sureç için IMF, leri, sanayıleşmi; ulkelerde başladı. bu destegı standby kredilerini 1.7 Kamu sektörü 1960'larda ve 70'lenn milvar dolara, Dünya Bankası ise 1.6 başlannda loplumsal ve ekonomik ismilyar dolara çıkararak gösterdi. Da KTIÂP/YAYIN KEREM YAYINLARI ÖZEL ARABUL GÜNEŞE UÇAN KUŞ masallar BURHAN GÜNEL YASAK ODASI roman BİSİKLET GÜNLERİ öyküler '" RwWn tayinlan ' * P.K. 76, Bahçellevtor (06502) Ankara S 1st t\ c y TOPLUMSAL 'KURTULUŞ C1KTı Ç "İki Dergi Bir Arada!" SEÇİM ve DARBE Yalçm KUÇUK GÖSfâl • Toplu Değerlendirmesi... • • ' Httyriuet O C A K S A Y I S I Ç I K T I f.ü • r SOSYALİZM VE İNSAN 4 , ^ ,jpMesut OOMAN H£ Sedat Simavi Ödülleri; Hilmi Yavuz'un Şiiri, Leyla Gamsız'ın Resimleri... • A'dan Z'ye Bir Yılın V * Yılın Sanatçıları Ne Diyor? V NİKARAGUA İÇİŞLERİ BAKANI İLE SÖYLEŞİ: "NtKARACUA DF.VRTMİ SOVYET STRATEJİStNtV DEĞİL. BİZİM ULKEMİZtN KOŞULLARININ BİR SONUCUDUR" llhan AKAUN Dı lldenız KURTUIAN Dunyayı Hob«f T«kell«nnın Çarpık Aynasında Sffyradıyoruz Bir Ayın En Seçkin Ürünleri... 48 Sayfa Renkli, Bırinci Hamura Basılı GennaOy KOBYAKOV SSC9 a* ncden t*k partı vaı' llhaT Kamıl IURAN MLfdl Salge f Açık M*ktup ELEŞT1R1NIN ELEŞTIRIS1, Samım Kocagoz ŞIIRIN KIMLARINDA I Mehma H Doğan IKS1OYUN GLNAHI ' 4 Celal Bmzeı AŞK BİR ASIK ISLlGlDlR ' Huseun Ferhad T S ELIOT ÇOR.^K ULKL ; C M Bn*m OUO V.âıDIS1. Yasuzer <;>tınta\o ANAYURT OTELININ \RD1NDAN / Aıa\ Ervj 1NSVNSANMÇI EDVARD MLNCH Rüçna Sıang Şıır Sabahanın Kıulreı Akml. Başaran. Ataol Behramogtu Refik Durbaş, Banş Pırhamn. Tank Gunenel, Anla\ Anan \iehmet Yaşın, Alı Asker Banıı. Kuçuk hkender. Bu Savıdakı Ressam Ed\arıl Munch Zlhn! A N A D O l Çiçvkil Evlr Nfftcrrteli Kıracdan Orhor GOKDEMİR Bartlar* vm ANK>P> POSTA ÇEKI Ocak Sayısı Çıktı! ABONE VE 1STEUE A0RESI ı<OJt Sokdk No NO 23'55 7 IMFnin tavn IMF'de yapılan tartışmalarda, özelleştirmenin tanıtıldığı gibi "sihirli bir çözüm" olmadığına dikkat çekiliyor. özelleştirmenin sadece devletten özel mülkıyete bir aktarma olarak kaJdığı surece gelişmekte olan ulkderde olduğu gibi hayal kınklığı yaratacak sonuçlara neden olduğu bildirilıyor. Buna karşıhk, ıster kamu ister özel olsun, kuruluşların rekabete açılmasının çok daha birıncil bir önemde olduğu kaydediliyor. Şubat 1987'de IMF içinde dağıtılan ve halen tar&şılmakta olan "Ozelkştirme ve Kamu Teşebbiısleri" (Privatizatıon and Public Enterprises) adlı çalışmada, bu göruş şöyle ozetlenmekte: "Ozelleştirme, aktif rekabeti arttırdıgı. mevcut özendinne ve kontrol dstemieriııi geliştirdigi surece destekknnelidir. ÖzeUeştinne, kamu sektöriinden ö«H sektore bir ei degiştirmeden ibaret olursa, sadece çok sınırlı bazı kazançlar elde edilir." GUN OCAK (35) SAYISI ÇIKTI 1988 ÖZGÜRLÜKLER YILI OLSUN 15. VE 16. YÜZYILDA BERLİN VE TÜRKLER / KLAUS SCHWARZ • SUKÜLTÜ VE BUNUNLA İLGİLİ ADETLER / TURGUT AKPINAR • C A N O N İ C A ' N I N TAKSİM ANITI İLE İLGİLİ MEKTUPLARI / TURGUT KUT • OSMANLI KARİKATÜR VE MİZAH SANATI / M ŞEHMUS GUZEL ' NORADUNKYAN AİLESİ / KEVORK PAMUKCIYAN • BİR EŞKİ ZAMAN EFENDİSİ: HÜSEYİN KAZIM / ISMAIL KARA • ÜNLÜ TARIHÇİ AHMET REFİK / TAHA TOROS • İZMİRKASABAAYDIN DEMİRYOLU ÇALIŞANLARININ BİR MUHTRASI / ZEı<! ARiKAN « KARAGÖZDEN • BİR MARŞ • tletişim Yaymlan KlocJ(ore'CQCl.İleiışimHQn.CQâo!oğlıı/is1.Tel:520i453l«f55 aylık eğıtım kultur ve sanat dergısı Ocak 1988 Sayısı Çıktı. "1988 OĞRETMENLERİN ÖRGÜTLENME YILI OLSUN!.." Yılhk Abone: 5000 TL. Po«ta Çeki: 212 911 Yazışma Adrasi: P.K. 131 YENİŞEHİR/ANKARA abece Yazışma. Adam Sanal P K 1SS Lnerabanbul n Ayın Konusu: 141142 Kaldırılmalıdır haluk şahin gece gelen mektup Esas sonın; verimlilik ozelleştirme yoluyla etkirüiğin artUnlması çabalan önemli bir tartışmayı gundeme getiriyor: Ozelleştirme için temel neden olarak gönilen verimlilik artışının nereden kaynaklandığı. özelleştirmenin yaratacağı verimliliğin piyasalann ne kadar rekabetçi bir ortama kavuşturulabileceği ile sınırb olduğunu belirten IMF uzmanlan, pazar rekabetıni sınırlayan faktörler olarak şunları sıralıyorlar: 1) Kamu kunıluşlanmn varlıkları çoğunlukla piyasamn bozukluğundan kaynaklanır. Bu durumda piyasayı rekabete açmak pek yarar sağlamayabilir, hatta zararlı bile olabilir. 2) Rekabet, kuruluşların birbirlerini sübvanse ettiği durumlarda uygun olmayabilir, bu durumlarda özel sektör sadece kâr eden etkinlikleri devralmak isteyecektir, buna karşılık zarar eden faaliyetler kamu sektörüne kalacaktır, zarar faaliyetinin devreden çıkanlmasının sosyal olarak sakıncalı olduğu durumlarda bütçeye ek yük binecektir. 3) Son olarak rekabet, devletin duzenleyici rolünü yerine getireceği mekanizmalann hayata geçirilmesindeki zorluklardan ötürü kısıtlanabilir. AYLIK Ş i İR DERGİSİ "Diplomatik birbomba" hakkuıda "Roman gibi surükleyici" "bir Mtap öğretmen dünyası 9. YAYIN YILINA GİRDİ 97. (OCAK) SAYISI ÇIKTI CİNSEL EĞİTİM: Prof. Dr. Atalay Yörukoğlu, Cavtt Binbaşıoğlu'nun yazılan; bu konuda aydınlar, öğretmenler, gertçler ne diyor? CUMARTESİSÖYLEŞİLERİ: Prof. Dr. Atalay Yörükoğlu, Mehmet Deligönul, Doç. Dr. i. Ethern Başaran, Prof. Dr. Feriha Baymur, Doç. Dr. Türker Alkan. ÖĞRETMEN ÖRGÛTÛNDE DEMOKRASİ VE BİRÜK: Zeki Sanhan, 9. YAYIN YILIMIZA GİRERKEN KONUMUZ BİRÜK Haber, yazı, şiir, soyteştterte... Yıllıfiı 4.000. TL SSK Işhanı, A Blok, Kat: 8 No: 512 PK. No: 166405 Tel: 133 12 83 Yenişehir/Ankara ocak'88 sayısında Yenibüttincü ıırın Manifestosu 1987'de şîirin suçlu gizemi Seçimler Sonrasında Demokratik Görev SERVER TANİLLİ MUTLAKA OKUYUNUZ BAYİNİZDEN İSTEYİNİZ Nihat Sargın ve Haydar Kutlu ile Uluslararası Dayanışma Elektrık Işkencesı 25 Yıl Saptanabılıyor Avrupa'da ve Turkiye'de İnsan Fakları Doğu Sorunu ve Demagoji ! î unlu raöttup patladıgmdsL, TurkAmerüun ıhskılermı sıyasal tır yîiurıtıya cevrrmısti. 3ahın. o döneınrie sahnede ya da «ı^^sîe biJunan butuı; İusıler.e göniserek olay.n bıimmeöık yonlennı sun'jyor Surukleyen bir gazetecı dılı. " * Dogan fiızlan, Hnrrlyat *Her ften bır kıtap Senrndr Sezer Elele ILHAN SELCUK ' surukieyıcı tr kurguyla, basınd&n sonuna degıa KUTU bir belgeseîoılı^ın tuzagır.a. dusmeksızın. oiaylanr perde arkabuu alttanyor beigelfre ^e taraX.ara dayanarafc.* Nokta "Roman gıoı surik.eyıcı bir uslup Son yuıarda patlama vrapan arastırmac gazeîecüıguı arulrr^ya deger ese^^r arasjıda * 'Ueioutsuıı gerek TUTK tarafından. gereKse ABD tArafmdan ya rattıgı sorunlaxı kaynaklanna mere*t ve o gunun ügUı devlet adamı VB dıplomatlaruun bUgüerine basvurarak açıkiıga kavu« tun^yor* T«ni OuUkn Mahmut Dikerdem, Teoman Evren, Halıt Çelenk, Uğur Mumcu, Rasim Öz, Velı Devecıoğlu, Mehmet Çıplak, Taner Ünlü, Haluk Gerger, Alpaslan Işıklı, Özker Özgür, Hasan Sarıca, Veysı Sarısözen yazı ve konuşmalarıyla.. Şimdi bütün Turkiye'de, bayüerde... Bu sayıyı almayı unutmayın... Abone Koşulları Yurtıçı/Yıllık 350C lıra Yurtdışı/Yılhk 20 DM Posta Çekı No 275808, Istanbul î r Cep kltapları, Belgesel Uzl ö^eysevurun MÜLKİYELİLER BİRLİĞİ DERGİSİ OCAK SAYISI (1988 yılında aylık çıkıyor. Bayinizden isteyiniz.) Tevfik Çavdar/Erken Secimin Düşündurdüklen. öztin Akgüç, Sadun Aren, Rkret Başkaya, Taner Berksoy, İcen Börtücene, Tevfik Çavdar, Nuri Karacan, Bilsay Kuruç, Oğuz Oyan, Tunç Tayanç, Zafer Üskül / Soruşturma: 1988 yılında Türkiye'nin Ekonomik Gündemi Ne Olabiiir. Oğuz Oyan / Istikrar Programı ve özelleştirme Rkret Başkaya / Borclular Cephesinde Yeni Bir Şey Var mı? Baskın Oran / Şu Bizim Irangate Olayı. Füsun Tayanç / Gelışen Feminist Hareket Yanlışlardan Kaçınmalıdır. Muzaffer Sencer / İşkence Yasağı. Aziz Çalışlar / Turkiye'de Felsefeye Gerek Var mı? 1 * 4 . cıktı A basısı 1300 lira (KDV içinde) Sorunlar IMF'de surmekte olan tartışmada başlangıçta endüstrileşmiş ve geliş BUTUN BAYILERDE Yüzde 50 oranmda zamlardan sonra, GÜN'ün fiyatı bu ay yine 500 lira! Çağdaş Yayinları, Türkocağı Cad. 39/41 Cağaloğluİstanbul