25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURÎYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER ••• şehir belediye başkanı, büyükşehir ilçe belediye başkanlan seçimi için, büyükşehir belediye hudutlan içi bir seçim çevresidir. Büyükşehir belediye hudutlan içinde kalan ilçelerin belediye meclisi üyeleri seçimlerinde, her ilçe bir seçim çevresidir. Büyükşehir belediyesinde yapılan belediye başkanlığı seçimlerinde büyükşehir belediye başkan adaylan ile büyükşehir ilçe belediye başkan adaylan, yukandaki fıkrada gösterilen esaslara göre düzenlenecek müşterek oy pusulasında birlikte gösterilir ve birlikte seçilmiş olurlar." 3394 sayılı yasa metni dikkatle incelendiği zaman ortaya çok ilginç bir durum çıkmaktadır. Normal olarak 25 Mart 1989'da yapılması gereken seçimlerde büyük şehirlerin belediye seçimle; rinde il genelinde kazanamayan partilere ilçe belediyelerini kazanma hakkı ortadan kaldınlmaktadır. releri barajlarıyla, kontenjan milletvekilleriyle, düşük "oy çok" milletvekili sistemi böylece altın tabak içinde Turgut özal'a sunuldu. Aynı kurmaylar genel seçim baraj ve kontenjan sistemlerini geliştirirken yerel seçimler için de hazırlıklarını geliştirdiler. Işte 30 Haziran 1987'de çıkarılan 3394 sayılı yasa bu çalışmanın Urünüdür. Yüzde 36 oy alarak 292 milletvekili ile iktidar olan 2. özal hükümeti bundan sonra ilk iş olarak büyükşehirlerin sayısını arttıracaktır. Mevcut 7 ile Erzurum, Aydın, Samsun, Eskişehir, Trabzon, Manisa, Diyarbakır, Gaziantep, Malatya gibi ANAP'ın kazandığı iller eklenerek bu sayı 20'ye çıkartılacaktır. 25 OCAK 1988 AJVAP'ın Yerel Seçim Tuzağı Türkiye geneli ve seçim çevreleri oy barajlan nedeniyle Meclise yansımayan tercihlerini bu kez yerel seçimlerde ikinci bir tehlike bekliyor. Büyükşehir yönetimiuygulanan illerde, il genelinde kazanamayan parti, kazandığı ilçe belediye başkanlıklanna adaylarını oturtamayacak. Vatandaşın demokrasinin temel ilkesi olan seçme hakkı elinden alınıyor. OKURLARA. OKAY GÖNENStN Gerçek... " A f e yapılırsa yapılsın, gerçek her zaman kaçar ve I V kendisini çevreleyen karanlığı yırtar..." Bu söz Montesquieu'nün Gerçeğin karanlığı aşma aracı da bugün basındır. Basına 4. güç adı verilirken, öne çıkan özelliği budur. Basının bu gucünü kullanma biçimi de kuşkusuz tarîışma dışı kalamaz, tabu diye nitelenemez. Ama basının bu gücünü kullanmasını, ne gerekçeyfe olursa olsun, kısıtlama girişimleri hep olmuştur. Basından rahatsız olanlara daha 19. yuzyılın başlannda Fransız yazar Chateaubriand şöyle diyordu: "Basın, yıldırım olmuş sözdür, toplumsal elekiriktir. Ne kadar çok bastırmaya çalışırsanız, patlama da o kadar güçlü olur. Bu yüzden onunla birlikte yaşamaya karar vermelisiniz." • Mllli Savunma Bakanı Ercan Vuralhan, Cumhuriyette yayımlanan haberler ve yazılarla ilgili olarak Uğur Mumcu ve gazetemiz aleyhine 100 milyon liralık tazminat davası açmıştır. Yayının durmasını sağlamak amacıyla bir de ceza davası açacağı bazı gazetelerde yer almıştır. Ancak bir ceza davası açılsa bile konuyla ilgili yayınlan durdurma zorunluluğu bulunmadığını hukukçular belirtmektedir. O zaman niçin ceza davası, sorusu geliyor. Vuralhan olayında hükümet bugüne kadar kötü bir sınav vermistlr. Ceza davası açılmasının da gündeme gelmesi aynı tutumun süreceğinin işaretidir. Başbakan, Cumhurbaşkanı tarafından kendisine iletilen belgeleri tüm basına dağıtacağını soylemiş, ancak dağıtmamış, sadece bir gazeteciye göstermiştir. Vuralhan olayı, bu davalann açılmasıyla, siyaset ve basın tarihimizde bir örnek olay olarak yer alacaktır. • Albert Camus, 1960"ta ölümünden birkaç ay önce basın özgürlüğü tartışmalanna çok net bir uyarıyla katılmıştı: SÜHA BAYKAL hmir Merkez İlçe Belediye Başkanı > Türkiye geneli ve seçim çevreleri oy barajlan nedeniyle Meclise yansımayan tercihlerini bu kez yerel seçimlerde ikinci bir tehlike bekliyor. Büyük• şehir yönetimi uygulanan illerde, il genelinde kazanamayan parti, kazandığı ilçe belediye başkan' lıklanna adaylarını oturtamayacak. Vatandaşın demokrasinin temel ilkesi olan seçme hakkı elinden alınıyor. Yerel yönetimler demokrasinin en vazgeçilmez •ve en belirgin kurumlandır. Bir Ulkede demokrasinin varhğından söz edebilmek için, o ülkedeki yerel yönetimler gerek seçimleri gerekse işleyişle,ri açısından büyük önem taşır. Nitekim 12 Eylül .sonrasında, 1981 yıhnda Italya'da yapılan Avrupa Yerel Yönetim Başkanları Toplantısı'na Türkiye'den katılan belediye başkanları seçim yoluyla gelmediklerinden, atanmış olmalan nedeniyle toplantıya alınmamışlardır. • Avrupa Topluluğu'na üye olmaya aday olduğumuz şu günlerde bu konu daha da önem kazan"maktadır. Batı'mn demokrasiye ve yerel yönetimlere verdiği önemin değerini açıkça belirleyen en " çarpıcı örnek Bdçika'da yaşanmıştır. 4.700 nüfus:iu küçük bir kasabadaki belediye başkanının res,.mi yazışma dili konusunda hukümetle arasındaki çekişme sonucu, belediye baçkanını iktidarın görevden alma girişimi sonucunda, hükümet istifa ederek Belçika'da erken seçime gidilmiştir. 13 AraUk 1987 pazar günü yapılan Belçika erken seçimlerinde, iktidar önemli ölçüde oy yitirimine uğranuştır. İktidarın bu oy yitiriminden yerel yönetimle arasındaki anlaşmazlığın payı da göz ardı edilmemelidir. Batı, yerel yönetimlere bu denli önem verirken bizdeki son geiişmelere ve önümüzdeki günlerde Türkiye'nin gündemine gelecek yerel seçimlere bir göz atmakta yarar vardır. Yarar vardır, çünkü ANAP'ın bir gece yarısı kanunu ile Meclisten çıkardığı ve referandum öncesinde olduğu için siyasal partilenn ve Türk kamuoyunun dikkatinden kaçırdıgı son yasa, Türk seçmenine yeni antidemokratik bir tuzak niteliğindedir. Şimdi ne olacak? 20 büyükşehirde yerel yönetim seçimlerinde 3394 sayılı yasa ile vatandaşın seçme hakkına dur diyen ANAP iktidarı, muhalefeti böylece "bertaraf" etmeyi planlamış ve bu planını bugüne dek sürdüregelmiştir. Şimdi genel seçim sonuçları ortada iken 3394 sayılı yasa ile yerel seçimlere gitmek muhalefeti yalnız yerel seçimler değil 1992 yılı genel seçimleri için de etkileyecek boyutlardadır. lnancımıza göre büyükşehirlerde yerel yönetimleri elinde bulunduran partilerin seçim kazanma ve vatandaşı etkileme şansı artmaktadır. Bu şartlar altında 3394 sayılı yasanın antidemokratik seçim çevresi maddesi değişmeden seçimlere gitmek, hangi parti lehine olursa olsun her şeyden önce seçmen oylanna saygı bakımından, demokrasiye indirilmiş yarası hiçbir şekilde kapanmayacak darbedir. Siyasi partilerimizin, demokrasi kurumlarımızın girişimde bulunmaları için vakit geç değildir. Şimdi referandum öncesinin telaşı gibi mazeretlere de yer yoktur. TBMM yeni yasama döneminde genel seçimlerin temel hükümlerinden önce kapıdaki yerel seçimlerin büyük şehirleri ilgilendiren bu maddesi süratle gündeme gelmelidir. Bunun tersi düşünce, "hindilerin yılbaşının bir an önce gelmesini temenni etmeleri" sonucunu doğurur. Tuzak 3030 sayılı kararname ile başladı Anayasanın 127. maddesinin 3. paragrafı "Büyük yerleşim merkezleri için özel yönetim biçimleri getirilebilir" hükmünü içerdiginden, 195 sayılı yasa ve sonra 23 Mart 1984 tarihinde yayımlanan 3030 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Istanbul, Ankara, Izmir büyükşehir idarelerinin yetki ve görevleri saptanmıştır. 25 Mart 1984 seçimlerinde her ilçe bir seçim çevresi sayılarak seçimler gerek belediye başkanları gerekse Meclis üyeleri açısından bu ilkeler doğrultusunda yapılmıştı. ANAP hükümeti geçen iktidar dönemlerinde tstanbul, Ankara, Izmir'e ek olarak Adana, Bursa, Konya ve Kayseri illerini de büyükşehir kapsamına almış ve bu illerde de 3030 sayılı yasa hükümleri uygulanmaya başlamıştı. Yerel yönetimlerin iktidar emrinde bulunmaları ve vatandaşı etkileme yöntemlerini çok iyi bilen Turgut özal, kurmaylanna tüm nüfusun yüzde 60'ının yasadığı büyükşehirlerde seçim kazanmayı ana hedef olarak gösterdi. 1987 ön seçimlerini seçim çev Yasal tuzagın metni 30 Haziran 1987 tarih, 19503 sayılı Resmi Gazete'nin 4. sayfasında yayımlanan "1580 sayılı Belediye Kanunu, 3030 sayılı Büyükşehir Belediyelerinin Yönetimi Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulü Hakkında Kanun, 2972 sayılı Mahalli tdareler ile Mahalle Muhtarları ve Ihtiyar Heyetleri Seçimi Hakkında Kanun ve 3194 sayılı Imar Kanunu'nun Bazı Maddelerinin Değiştirilmesine Dair" 3394 sayılı kanunun 4. maddesi aynen şöyle: "MADDE 4 Belediye hudutlan içinde birden fazla ilçe bulunan büyük şehirierde, büyük EVET/HAYIR OKTıff AKBAL İLAN YENİMAHALLE İCRA TETKİK MERCtl KOMİSERLİĞİNDEN KONKORDATO Kıbrıs'ın "Baba"sı Kim? Geçen gün 'Cumhuriyet'te kısa bir haber çıktı. Kıbrıs'ta Cumhurtyetçi Türk Partisi Genel Başkanı'nın KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş'a "Mafia Babası" dediği gerekçesiyle 200 milyon lira ceza ödemeye mahkum olduğu... CTP'nin sahip olduğu 'Yfenı Düzen' gazetesinin ve basımevinin haczedilmesine karar verildiği, tepkiler sonucu Yüksek Mahkeme'nin haciz işlemini durdurduğu... Kıbrıs'taki etkin partilerden biri olan Toplumcu Kurtuluş Partisi Genel Başkanı Akıncı bu konuda şöyle demiş: "Politik alanda yaşanan gerginliğin muhtemelen kan dökülmesine varabilecek boyutîara ulaşması kamuoyunda kaygı yaratıyor." Kaygıların kaynağında Cumhurbaşkanı Denktaş ile Anamuhalefet Partisi CTP'nin Genel Başkanı Özker Özgür arasındaki anlaşmazlık yatmaktadır. Bilindiği gibi CTP 50 kişilik Kıbrıs Parlamentosu'nda 12 kişilik bir gruba sahiptir. Özker Özgür ise son cumhurbaşkanı seçiminde yüzde 20'ye yaklaşan oranda oy almış emekli bir lise öğretmenidir. CTP'nin ve Toplumcu Kurtuluş Partisi'nin Mecliste önemli bir gücü vardır. Denktaş'ın partisi Ulusal Birlik Partisi ise eski gücünü yitirmiş, Kıbrıs'a yerleşmiş Türklerin kurduğu partiyle ortak hükümet kurmak zorunda kalmıştır. Bu daCTPile TKP'nin önemli bir ağırlığı olduğunu göstermektedir. Bir 'hakaref davasında 200 milyon lira cezaya çarptmlmak şaşırtıcı bir durum değil midir? Kıbrıs'ta taşıt kazası sonucu ölen birine mahkeme ancak on milyon lira cezayı uygun görmüş. Oysa bir yazısında 'baba' dediği için Özker Özgür ve Yeni Düzen' gazetesi Sayın Denktaş'a 200 milyon ödeyecektir! Bu kararı veren mahkemenin iki yargıcından birinin Denktaş hükümetlerinde İçişleri Bakanltğı yapmış bir kişi oluşu da kamuoyunda tepkiler yaratmıştır. Ben de bu davada uzman tanıklık yapmıştım. Özker Özgür1 ün yazısındaki 'baba' sözcüğünün "Mafia Babası" anlamına gelip gelmediği konusunda sorulan bir soruya o anlamı çıkarmadığımı' söylemiştim. Eleştirmen arkadaşım Atilla Özkınmlı da bu görüşte olduğunu bildirince davalı taraf avukatları mahkemeye bizim adlarımızı vermişler ve uzman tanık olarak dinlenmemizi istemişlerdi. Kıbrıs'ta tanıklık yontemleri bizdeki gibi değil, tanık, iki taraf avukatlarının tüıiü türlü sorularıyla karşılaşıyor, o soruların çizgisi dışınaçıkamıyor. Denktaş'ın avukatı Fuat Veziroğlu ile Ozgür'ün avukatları bize bu yazıyla ilgili bir çoksoru sordular, biz de gereken yanıtları verdik. Özgür, Denktaş'ın oğlu konusunda Türkiye basınında çıkan bir takım suçlayıcı yazılara üzülmüş, oğlunun bir esrar kaçakçılığı işine kanştırılması, daha sonra da bir kaza sonucu ölmesi KKTC Devlet Başkanı'nın bu konudaki duyarlılığını arttırmiş. Raif Denktaş'ın ölümünden beş on gün önce 'Yeni Düzen' gazetesinde "Babalar" başlıklı yazıda kendisine "Mafia Babası" denildiğini ileri sürerek Anamuhalefet Partisi Başkanı aleyhine dava açmış... Biz Özkırımlı ile yazıyı okuyunca Kıbrıs Devlet Başkanrnı 'Mafia Babası' olarak suçlayan bir anlam görmedik. Kimsenin aklına böyle bir şey geiemezdi! Raif Denktaş'ı suçlayıcı yazıları yayimlayan Türkiye'nin büyük bir gazetesiydi, Sayın Denktaş'ın olsa olsa o gazeteyi karşısına alması gerekirdi, 'Yeni Düzen'i ve Anamuhalefet liderini değil!.. Kıbns Asliye Mahkemesi'nJe bütün bir gün bu konuda tanıklık yaptık. Düşüncelerimizi açık açık söyiedik. Sonunda dava Özker Özgür'ün aleyhine sonuçlandı, 200 milyon lira ödenecekti devlet başkanma!.. CTP bu parayı nerden, nasıl bulacak? Ozker Ozgür emekli bir öğretmen, birkaç yıldır milletvekili, anamuhalefet lideri, ama zengin olanaklara sahip değil!.. Ne olacak? 'Yeni Düzen' basımevine haciz konulacak, anamuhalefet partisi güç duruma sokulacak, Sayın Denktaş'a muhalefet etmenin ne demek olduğu gösterilecek! Bilmem Kıbns Anayasası basın özgürlüğünü battalayan böyle bir 'el koyma, haciz koyma' olayını uygun görüyor mu? Ne olursa olsun Devlet Başkanı Denktaş'ın Bana Mafia babası' dediniz, verin bakalım 200 milyonu" diye dava açması eski bir UBP'li bakanın üyesi bulunduğu kuruldan böyle bir karar elde etmesi, her bakımdan yanlış, demokratik kurallara ters düşen bir iştir. Bu açıkça Kıbrıs'taki sol muhalefeti sindirmek, ortadan kaldırmak anlamına gelmez mi? CTP milletvekili Naci Talat "Mahkemeleri bizim demokratik ve siyasal haklarımızı koruyacak organ görmüyorum" diyor. Öteki muhalefet partisi TKP nin eski genel başkanı İsmail Bozkurt da "Bu ülkede yargıya güvenmiyorum. Adalet dağıtmıyor. Kurulu düzenin bekçiliğini yapıyor" derken Kıbrıs'taki siyasal bozuklukları dile getiriyor. Her 'baba' diyene, 'babalar' diye yazana 'vay sen bana Mafia Babası' dedin diye saldırıya geçmek kişiye yakışmaz, hele Kıbrıs'ta 'halkın babası' diye tanınan, yıllardır böyle anılmakla gurur duyan bir politikacıya hiç mi hiç yakışmaz! TÜRKİYE SİSE VE CAM FABRİKALARI A.Ş. SISTEM VE OTOMASYON MÜDÜRLUGU ELEMANLAR ARIYOR I. BILGİSAYAR DONANIM MÜHENDIS ve TEKNİSYENLERI (Istanbul ve Mersin'deki işyerlerimiz için) Eiektronik dalında lisans veya yüksek lisans öğrenimi yapmış mühendisler, Eiektronik dalında meslek yüksek okulu veya meslek lisesi mezunu teknisyenler, II. KIŞİSEL BİLGİSAYAR (P.C.) PROGRAMCILARI (Istanbul'daki işyerierimiı için) • Yüksek öğrenim görmüş (tercihan bilgisayar dalında) • Paket Programlarla (LÖTUS, dBASE III ve vvordstar gibi) konularda eğitim verebilecek düzeyde deneyimli TÜM ADAYLARIN; ingilizce bilir, Askerliğini yapmış, 30 yaşını doldurmamış olmalan gerekmektedir. isteklilerin özgeçmişlerini içeren fotoğraHı ve aday oldukları görevi belirfen başvurulannı / Şubat 1988 akşamına kadar Türkiym ŞİŞ0 ve Cam FabrikalanA.Ş.PmnotflMiidvHiiğü PK 175 B0fiktaş İSTAMBUL adresine göndermeleri ve haberleşmeyi çabuklaştırmak amacıyla telefon numaralannı bildirmeleri riçg olunur. Ynumahalle, Ragıp Tüzün caddesi 116/B adresinde GÖZDE MOBİLYA ismi altında dayarukh tuketim malları ile iştigal eden Ahmet CENGlZ'in talebi Yemmahalle lcra Tetkik Mercii Hakimliği'nce uygun göruterek 11.1 1988 günü 1988/13 sayılı karanyla iki ay konkordato mehli verilmiş ve konkordato komiseri de ben YENtMAHALLE 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ ALİ ÇERÇİ tayin edilmis olmamla: 1 IlK'nunun 292. maddesi uyannca borçlu Ahmet Cengiz'den alacaklı olan hakiki ve hukme sahıslann işbu ilanın gazetelerde yayını tarihinden itibaren baflamak üzere 20 gün sureyle mesai saatlcri dahilinde alacaklannı ıspal eden bclgelerın asıllan veya tasdikli suretleı iyle birlikte Konkordato Komiserine müracaat ederek alacak kayıtlannı, yaptırmalanna il mcrkezi dışındaki alacaklıların ise dilekçelerini ve belgelerini bulundukları yer lcra Hakimlıği kanalı ile göndermeleri veya komiserin adresine gelerek bizzat vermeleri, 20 gunluk süre ıçerisinde konkordato komiserine alacak kaydetıırmeyenlerin KONKORDATO MÜZAKERESİ loplanlıana katılmalarının mümkün olmadığından iştirak edemiyecekleri, 2 Konkordato tekCfı muzakeresinin 27 Şubat 1988 Cumartesi günü saat 14.00'de aynı adreste yapılacagı. 20 günlük süre içerisinde kaydını yaptıranlann hazır bulunabilecekleri. 3 Alacak toplantısma tekaddüm eden ON gün içinde alacaklılann dosyadaki belge ve yazılan tetkik edebilecekleri, 4 Konkordato toplantı ve müzakeresi neticesinde verilecek karara vaki iltihakların on gün içinde konkordato komiserinin bulunduğu Yenimahalle 4. Asliye Hukuk Mahkemesinde mesai saaılerı dahilinde kabul edilecegi, İlan OLUNUR. Basın Konseyi'nin oluşması yolunda bir adım daha atıldı ve önceki gün geniş bir temsilciler kurulu seçildi. Ancak, atılan bu adımlara rağmen, konseye katılacağını açıklayan gazetecilerin tüm gazetecilerin yüzde 10"u dolaymda o/ması, daha önce çeşitli düzeylerde yapılan tartışma ve eleştiriierden bir sonuç alınamadığını ve prensipteki genel onayın katılıma dönüşmediğini göstermektedir. Basın Konseyi konusu önümüzdeki dönemde daha yoğun bir biçimde tartışılacaktır. "Basın özgürse iyi de olabilir kötü de. Ama özgürlük yoksa basın sadece kötü olabilir. İnsan için de basın için de özgürlük, daha iyi olma şansıdır; kulluk ise daha kötü olmanın garantisidir." • İnanmak zor. 2 yıl oldu. Bugün saat 12'de Karacaahmet Mezarlığında mezan başında toplanıp SevgiliŞule Sönmez'i konuşacağız, anacağız. İstanbul Tabip Odası hüviyetimi kaybettim. Hükümsüzdür. KEMAL OKAN SOYKAN ANTİKALARINIZA, tablolannıza yüksek bedel 140 79 36 TROY tngiltere'de lngilizce'yi ucuz öğrenme imkânını şirketimiz saglar. Derin Limited 158 53 42 YARIMCA PORSELEN SANAYİİ T.A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 100.000 ADET TEL DİKİŞLİ AMBALAJ SANDIĞI SATIN ALINACAKTIR 1) Şirketimiz ihtiyacı 100.000 adet 447X310X310 nun. ebadında tel dikişli ambalaj sandığı 3 Şubat 198S günü saat 17.00'de kapalı zarf usulü teklif alınmak suretiyle ihale edilecektir. 2) Bu iş için geçici teminat, teklif tutarının ^o5'i nispetinde, kat'i teminat ise ihale bedelinin %10'u kadar olacaktır. 3) Teklifler belirtilen gün ve saate kadar şirketimiz haberleşme servisine teslim edilmiş olacaktır. Belirtilen saatten sonra gelen teklifler ve postadaki vaki gecikmeler dikkate alınmayacakur. 4) Konu ile ilgili şartname ve acıklayıcı bilgi şirketimiz Ticaret Müdürlüğü'nden temin edilebilir. 5) Şirketimiz ÇlTOSAN'a bağlı bir ortaklık olup, 2886 sayılı ihale kanununa tabi değildir. thaleyi yapıp yapmamakta veya kısmen dilediğine yapmakta serbesttir. III. BİLGİSAYAR PROGRAMCISI YETIŞTİRILECEKTIR (Isianbvl, Mersin ve Lüleburgaz'daki işyerlerimiz için) • En az 4 yıllık yüksek öğrenim görmüş, • iyi düzeyde İngilizce bilen; • Askerliğini yapmış, • 30 yaşını geçmemiş, Adaylar arasından seçilenler,KURSU'na tabi tutulacaklardır. 3 aylk yoğun BİLGİSAYA* PROGRAMCILIÖI Yetiştirilecek adaylann,"4 Şubat 1988 Perşembe günü saat 17.00'ye kadar görev almak istedikleri il! belirfen htoğraflı özgeçmişleriyle birlikte Barbur** ffvfvan No: 125 Camkam Bmftktaş İSTAMBUL adresindeki Personel Müdürluğü'ne şahsen başvurmalan gerekmektedir. Adaytarf 6 Şubat / 988' Cumartesi günü saat 10.00'da istanbul Üniversitesinde yapılacak İngilizce ve yeteHik sınavına gireceklerdir. ASK ÖYKUSU GELECEK HAFTA Yon: F. MASELLI KADIKÖY SİNEMASI (337 74 00) 11.0013.1515.1517.30Ü1.İ5 Yör: F. FELLINI DÜNYA SİNEMASI (149 93 61) 12.0014.1516.3018.4521.00 ÎSTA1NBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKAlMJĞnNDAN 1. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nce 1 yıl süre ile istimlak edilerek yıkımı yapılacak binalardan çıkacak hurda malzeme, 125.550.000. TL muhammen bedel üzerinden satılacaktır. Geçici teminatı 3.766.500. TL'dır. 2. Fener Balat arası otomatik sulama işi; 89.000.000. TL + KDV tahmini bedelle ihale olacaktır. Geçici teminatı 2.670.000. TL'dir. Yukanda yazıh işler 11 Şubat 1988 günü saat 11.00'de tstanbul Büyükşehir Belediye Encümeni'nde 1. iş 2886/36'ncı maddeye göre kapalı zarf arttırması, 2. iş 2886/45. maddeye göre açık eksiltme usulü ile şartnameleri veçhile ayn ayrı ihale olacaktır. 1. işin 22.400. TL bedelle Levazım Müdürlüğü'nden, 2. işin 20.000. TL bedelle Park ve Bahçeler Müdürlüğü'nden şartnameleri satın alınabilir. lhalelere katılmak isteyenlerin geçici teminat mektup veya makbuzları ile ihale tatil dilekçenin verildiği günler hariç olmak üzere ihale tarihinden en az 3 gün önce şartnamelerinde istenen belgeleri dilekçelerine ekli olarak vermeleri sonucunda alınacak ihaleye iştirak belgeleriyle birlikte, ayrıca 1. iş için şartnamesinde yazıh belgelerle tekliflerini içeren kapalı zarfları ihale günü saat 10.00'a kadar tstanbul Büyükşehir Belediye Encümeni'nce vermeleri, 2. iş için şartnamede istenen belgelerle birlikte tstanbul Büyükşehir Belediye Encümeni'nde hazır bulunmaları lazımdır. Basın: 11087 Hüviyetimi, sürücü belgemi ve Cumhuriyet Kitap Kulübü üyelik kartımı kaybettim, hükümsüzdür. ZEYNEP HAKYEMEZ Bayanlar, çocuk bakarak lngilizceyi öğrenme>'i ancak Aupairlik yaparak gerçekleştirebilirsiniz. 158 53 42 İLAN ANKARA 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN 987/496 TEK S.S. lç Anadolu Elektrik Dağjtım Müessese Müdürlüğü tarafından Mehmet Özdemir ve arkadaşlan aleyhine açılan alacak davasının yapılan duruşmasında verilen aıa kararı gereğince, Y. Imrahor Başkent TuğlaAnkara adresinde ikamet ettiği bıldirilen davalı Mehmet özdemir'in gösterilen bu adresine duruşma günü tebliğ edilemediğinden, duruşma günü olan 16.2.1988 günü saat 10.00'da bizzat hazır bulunması veya kendisini bir vekille temsil ettirmesi aksi halde duruşmaya yokluğunda 508509 ve 510 maddeleri gereğince devam olunacağı dava dilekçesi ve duruşma gününün tebliği yerine ilan olunur. 7.1.1988 Ingiltere'de lngilizce'yi ucuz öğrenme imkânını şirketimiz sağlar. Derin Limited 158 53 42 MflüBRÖZCÜNMÜZİK YAPIM S5LPA ^ Y M ^ S U N A R DESTE CÜNAYDIN CANIMI YOLUNA KOYDUCUM Tüm Plakçılarda suıdvo Değışîm Tonmeıster SEZER BAÛCAN ışte Arşiviik dir kaset daha I M Ç 6 Blok 6506 Unkapanılst Müzik Dunyasmda KONKORDATO KOMİSERLİCİNDEN Izmir 5. lcraTetkik Mercii Hakimliğinin 1988/16 esas, 1988/3 karar sayılı ilamı ile komiseri tayin edildijim; lzmir, Esendere 52/52 Sokak No: 7/A'da Tuhafıye ve Çocuk Konfeksiyonu işi yapan M. SAMİ ATEŞ adlı firmadan alacaklı olanların işbu ilanın neşri tarihinden itibaren 20 GÜN İÇİNDE evraklarının asıllarını göstermek ve fotokopilerini dilekçelerine eklemek suretiyle tarafıma müracaatla alacaklı oldukları miktarı deftere kaydettirmeleri, müddeti içinde alacağını kaydettirmiş olan alacaklılarla (8 Mart 1988 Salı) günü saat 14'te lzmir 5. lcra Tetkik Mercii duruşma salonunda teklif edilecek konkordato projesinin müzakeresi için yapılacak toplantıda hazır bulunmaları veya kendilerini vekil ile temsil etürmelerırü, kaydını yaptırmamış olan alacaklıların bilançoda göstcrilmiş olmadıkça yasa gereği toplantıya alınmayacakları, isteyen alacaklının toplantı gününden evvelki 10 gün içinde dosyayı tetkik edebilecekleri ilan olunur. MÜRACAAT BÜROSU Alanyalı lşhanı, Kat 2 No: 208 KonakIZMİR Pazartesi, çarşamba günleri 1316 arası. Basın: 10944 Tel 512 58 32 Müteahhit firma için, bir tesisin ayrı ayrı: İnşaat, Mekanik, Borulama, Elektrik ve Enstrüman projelerini yapacak ve idareye onaylattıracak proje taşeronları aranmaktadır. Tel: 9 (1) 172 12 20 İstanbul PROJE BUROLARI ARANIYOR 1727 yaflarmda bayanlar tngiltere'de çocuğa bak, karşılığında İngilizce öğrcn. 158 53 42
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear