Catalog

? EYLÜL 1987 leagan ve siiper irve VASHINGTON (UBA) \BD Başkanı Ronald Reagan, iper zirve için en iyi tarihin asım sonu olduğunu söyledi. •aşbakan Reagan ABD'ye ?smi bir ziyareıte bulunan rveç Başbakanı Carlson nuruna verdiği akşam emeğinde yaptığı konuşmada lumlu gelişmeler olacağı olunda tahminleri olduğunu <elirterek, "Hepimiz iyi bir onuca ulaşmak için büyük •ir gayretle çalışıyoruz" dedi. leagan Gorbaçov ile bir kez 'aha bir araya gelmeyi itediğini de ifade ederek ncak bunun için en uygun amamn kasım sonu olduğunu •elirtti. DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 De Cuellar Tahrarîda BAHREYNTAHRAN (Ajanslar) BM Oenel Sekreteri Javier Perez de Cuellar Güvenlik Konseyi'nin ateşkes çağnsmı içeren karannın kabul edilmesi amacıyla Iran ve Irak'a yapacağı gezinin ilk durağı olan Tahran'a dün geldi. Havaalanında İran Dışişleri Bakanı Ali Ekber Velayeti ile bakanlığın yetkilileri tarafından karşılandı. Cuellar, İran'h yetkililerle görüşmelere bu sabah başlayacak. Iran ateşkesi kabul etmek için öncelikle Irak'ın savaşta saldırgan taraf ilan ediimesini istiyor. Nitekim Meclis Başkanı Rafsancani de Cuellar'ın geüşinden birkaç saat önce yaptığı açıklamada, "Saldırganın belirlenmesi. sorunun çözümunde anahtar noktadır ve ateşkes konusundan önce ele alınmalıdır" dedi. Perez de Cuellar BM Genel Sekreteri, İran ve Irak'la BM ateşkes kararını göruşecek DUN\ADABUGUN ALİ SİRMEN Onikibuçuk Eylül Rejimi Çevremizdeki ekolojik denge yaşamımız için birincı derecede önemli bir öğe. Son zamanlarda, gelişen Veknolojinin salt kâr amacına yönelik kullanımı bu dengeyi alt üst edecek ve insanoğlunun yaşamını tehlikeye atacak duruma yöneldiğinden, Batı ülkelennde toplumsal muhalefetin önemli bir kesimi kimi yerde "Yeşiller" denen çevrecilere kaymış bulunuyor Çevrecilerin tüm bu ülkelerde sürekli yandaş kazanması ya da siyasal partiler içinde etkilerini arttırmaları işte böylesi yaşamsal bir sorundan Kaynaklanıyor. Toplumların "siyasal/ekolojik" dengelerinin bozulması da, aynı biçimde siyasal açıdan yaşamsal bir tehlıke oluşturmakta. İktidan ve muhalefeti ile siyasal sahnenin üstünde yer alan güçlerin toplumsal istek ve özlemleri, simgesi oldukları toplulukların gücüne orantılı bir biçimde yansıtmaları siyasal yaşamın sağlık koşullarının başında gelmektedir. Olaya bu açıdan bakılınca, bir ülkenin siyasal yaşamını belirleyenin yalnızca iktidar değil, aynı zamanda muhalefet olduğu görülür. Hatta salt iktidar ve muhalefetin varlığı da yetmez; muhaiefetin, toplumsal özlem/isteklerı yansıtan bir çeşitlilik içinde olması, iktidarmur}alefet dengesindeki oranın da temsil ettikleri güçlere orantılı olması gerekir. Türkiye'de 12 Eylül rejiminin en büyük günahlarından biri, ülkemizdeki "siyasal/ekolojik" dengeyi bozmuş olmasıdır. Nitekim tüm muhalefet odaklannın susturulduğu, siyasal partilerin kapısına kilit vurulduğu, demokratik kuruluşların, derneklerin, sendikalann yerle bir edildiği, aydınların baskı altında tutulduğu, düşünce üreten üniversitelerin YÖK sultasına sokulduğu bir ortamda ekolojik denge bozulmuş ve şeriatçı akımlar çok büyük bir tehlike olarak boy göstermişlerdi. 6 Eylül reierandumu, bu dengesizliği giderip yasaksız bir topluma yönelen, siyasal sahnenin toplumsal istek ve özlemleri gerçek bir biçimde yansıtmasını sağlama yolunda bir olabilirdi. Başka bir deyışle 6 Eylül, 12 Eylül dönemini sona erdirebilirdi. Ne yazık ki, Sayın Özal ve onun ANAP'ı çok yanlış ve kısır bir hesapla, bu olanağın ortadan kalkmasma neden oldular. Özal'ın yeni seçim yasası, Türkiye'yi bir kez daha, siyasal/ekolojik dengesi bozuk bir ülke olmaya mahkum etmiş bulunuyor. Ülkede propagandanın, TRT'nin tekelini iktidara veren ve demokratik seçimi daha parti çekirdeğinde boğmayı hedefleyen Sayın Özal'ın hesabı, %30'lar dolayında bir oyla parlamentoda ezici bir çoğunluk elde etmek, kendisine yakın oranda oy almış kimi partilerin grup kurmalarını bile engellemektir. Bu tutumun, toplumun istek ve özlemlerinin, parlamentoya yansımamasına, muhalefetin güdük kalmasına yol açacağını Sayın Özal hesaplamıyor. Belki de daha doğru bir deyişle Sayın Özal, böyle bir tutumun sonuçlarını hesaplayamıyor Eğer bir demokraside, toplumun önemli kesimlerinin istek ve özlemleri parlamentoya yansıtılamazsa, o zaman muhalefet odaklannın parlamenlo dışına taşacağım hesaplayamıyor Özal ve kendi ekonomik politikasının yol açtığı olağanüstü gelır dağılımı eşitsizliğine, şimdi bir de politik dağılım eşitsızliği katarak, %35'e milletvekilliklerinin %70'ini vererek nasıl bir tehlikeli dönem yaratacağının hiç bilincinde görünmüyor. Oysa Sayın Özal'ın tuttuğu bu yol çok yanlıştır ve bir ülkede politik dengenin şirazesinden çıkması her şeyden önce, iktidar olana, hükümette bulunana zarar verecek bir durumdur. Ne yazık ki, siyasal başansını 12 Eylül'e borçlu olan Özal, 12 Eylül'ün yarattığı dengesizliği giderecek basireti gösterememiş ve 6 Eylül 1987 günü açıkladığı planı ile sonraki günlerdeki uygulamasıyla Türkiye'yi aynı dengesı^lığın daha değişik bir biçimde süreceği bir ortama itmiştir. Sayın Özal'ın rejimi artık demokratik bir rejim olmayacaktır Bu rejimi illa nitelemek gerekirse, ona "onikibuçuk eylül rejimi" demek doğru olacaktır. Hiç kuşku yok kı, "onikibuçuk eylül rejimi"nin anlamsızlığı 12 Eylül rejiminkinden de daha tartışmasız olacaktır. Kraİ Hüseyin Londra'ya gidiyvr AMMAN (UBA) Ürdun Kralı Hüseyin, resmi bir •jyarette bulunmak üzere 'ngilıere'ye gidecek. Ürdün Dışişleri Bakanlığı 'ndan 'dinilen bilgiye göre Kral Hüseyin Londra'da kalacağı iç gün içerisinde Kraliçe Elizabeth ve Başbakan Margaret Thatcher ile birer %öriişme yapacak. Gorüşmeterde Ortadoğu sorununun ele alınacağını ıfade eden yetkililer Kral Hüseyin'in daha sonra tsviçre'ye geçeceğini belirttiler. Humeyni dışındaki İranlı yetkililerle göruşecek olan Perez de Cuellar, daha sonra Bağdat'ta Saddam Hüseyin ve Dışişleri Bakanı TarıkAziz ile bir araya gelecek. İran, Silkwormfüzelerini Çiriden satın almadığını, Irak'tan ele geçirdiğini öne sürdil De Cuellar'ın gezisinin, İran'ın ateşkes çağrısını kabul etmesi için son şans olduğunu vurguluyorlar. BM Genel Sekreteri'nin İran ve Irak'a yapacağı ziyaretler, BM'nin, iki super gücun de desteğini alan ve son yıllarda bir savaşı sona erdirmek için gerçekleştirdiği en buyuk girişim olarak değerlendiriliyor. konuşan Hamaney, "Hakkaniyete dayalı önerilere kulak vermeye ve kimden gelirse gelsin haklı önerileri kabul etmeye hazırız, ancak kimse bizden haksızlığa boyun eğmemizı isteyemez" dedi. İran Dışişleri Bakanı Ali Muhammed Beşarati, Hurmüz Boğazı'na yerleşıirdikleri Çin yapısı Silkv*orm fuzelerini Çin'den Hamaney: "Önerileri satın almadıklarını, lrak'tan ele dinleriz" geçirdiklerini one sürdu. Beşaraİran Devleı Başkanı Ali Ha ti, Fao Yanmadası'ndaki çarpışmaney, BM Genel Sekreteri De malarda ele geçirdikleri bu fuzeCuellar'ın ziyaretini olumlu kar leri, Irak'ın nereden aldığının ise şıladıklarını ve hakkaniyete da kendileri için önemli olmadığını yalı önerileri dinlemeyetiazırol söyledi. duklarını belirtti. Bu arada Irak'ın, İran'a hava Cuma namazını kıldıktan son saldırıları duzenlemeyi sürdürra buyük bir kalabalık önunde mesinin, BM Guvenlik Konseyi' BM Genel Sekreteri de Cuellar, Tahran'a gitmeden once Birleşmiş Milletler Genel Merkezi'nde yaptığı açıklamada, "Iki taraf lan da, açık >anıt)ar alacağını umdugunu" sojleyerek, "Taraflara aktaracak birçok fikri ve onerisi olduğunu" belirtü. De Cuellar, çatışmaların gezisini etkileyip etkilemeyeceği yolunda bir soru uzerine, "Ben bölgedeyken ateşkes gibi bir düzenleme vapılacağı şeklinde bir anlayış vardı" dedi. Tahran'a dün akşam giden De Cuellar, burada kalacağı iki gün süresince, Cumhurbaşkanı Ali Hamaney. Dışişleri Bakanı Ali Ekber Velayeti, Meclis Başkanı Haşimi Rafsancani ve Başbakan Huseyin Musavi ile gorüşeceğini söyledi. İran'ın dini lideri Ayetullah Humeyni ile bir araya gelmeveceğini kaydeden De Cuellar, Iranh liderlerle ortak bir toplantı yapmak istediğini, ancak bu konuda, "giiçlükler çtkabileceğini" belirtti. iranlı liderlerin. Irak'la banş yapılması konusunda goruş ayrılığı ıçinde olduklarına dikkat çekiliyor. De Cuellar, Bagdat'ta işe. Devlet Başkanı Saddam Hüseyin . ve Dışişleri Bakan\ Tank \uz ile bir araya gelecek. De Cuellar, 17 eylülde Nevv York'a dönecek. Bazı diplomatik kaynaklar. nin Tahran'a silah ambargosu uvgulanması yönunde bir karar çıkarmasını zorlaştıracağı bildiriliyor. ABD Dışişleri Bakanlığı'nın adının açıklanmasını istemeyen bir yetkilisi, Irak'ın 29 ağustosta saldırılara yeniden başlamasının, "kısa göruşlü" bir tutum otduğunu kaydederek, Washington'un Bağdat'ı saldırıları durdurmaya iknaetmeye çalıştığını, ancak Irak'ın kendilerini "dinlemediğini" söyledi. Yetkili, BM Guvenlik Konseyi'nin De Cuellar'a, ateşkes anlaşması uzerinde pazarlık yetkisi tanımadığını, ancak genel sekreterin kararı uygulaması için geniş yetkileri bulunduğunu vurguladı. Öte yandan, ABD Deniz Kuvvetleri Bakanı James Webb, Körfez'de görev yapan Amerikan denizcilerini denetlemek amacıyla bölgeye gitti. Bu arada, Savunma Bakanı Caspar Weinberger'ın da ay sonunda Korfez'e gitmesi bekleniyor. Bu arada, Korfez'deki ingiliz donanmasına, Hollanda'ya ait mayın tarama gemilerini bölgeye gelir gelmez koruma emri verileceği bildırildi. Hollanda Savunma Bakanı Wim Van Eekelen, parlamentoda yaptığı açıklamada, İngiltere ile bu konudaki anlaşmanın önceki gun imzalandığını belirtti. Reagan, Contralar'a 270 milyon dolarlık yardım önerecek Heagan'ın önerisi, Guatemala'da geçen ay imzalanan ve gerilta örgütlerine dış yardımın durdurulmasım öngören Orta Amerika Banş Plahına aykırı düşüyor. Dış Haberler Servisi ABD Dışişleri Bakam George Shultz, Başkan Ronald Reagan'ın Kongr€ye, Nikaragualı karşıdevrimcilere önümüzdeki 18 ay içinde 270 milyon dolarhk yardım yapılmasını önereceğini açıkladı. Dışişleri Bakanı Shultz, onceki gün duzenlediği basın toplantısında, Amerikan yönetiminin karşıdevrimcilere yaptığı son yardımın suresinin ve mali yılın 30 eylülde sona erdiğine dikkat çekerek, "Eğer Contralar'a yeni yardım yapmazsak, Guatemala'da geçen ay imzalanan Orta Amerika Barış Planı'nın komünistlerin lehine döneceğini" iddia etti. George Shultz, Sandinist yönetimin Contralar'a karşı gelişmiş Sovyet silahlan kullandığını söyledi. ABD yönetimi. Nikaragua'daki Sandinist yönetimi devirmeye çalışan ve eski diktator Anastasio Somoza'nın muhafız alayından oluşan karşıdevrimcilere, bu yıl 100 milyon dolarlık yardım yaptı. Gözlemciler, Contralar'a 18 aylık yardım onaylandığı takdirde, Reagan'ın gorev suresi dol Orta Amerika barışına ABD tırpanı BM Genel Sekreteri kaygılı: Etiyopyu'nm yeni Cumhurbaşkanı Mengistu ADDtS ABABA (UBA) Etiyopya'da Ulıtsal Meclis Mengistu Haile Marianı'ı cumhurbaşkanı seçti. Edinilen bilgiye göre toplanan Ulusal Meclis yapılan seçim sonucu Mengistu'nun, cumhurbaşkanı seçildiğini açıkladı. Açıklamadc Fikre Selassie'nin başbakan ve Fisseha Desta'nın başkan yardımcısı olarak seçildiklerı de belirtildi. Açıklamada yeni bakanlar kurulunun önümüzdeki günlerde bir araya gelerek çalışmalara başlayaeakları da kaydedildi. Arafathan, israiVe görüşme teklifi KUDÜS (AA) Filistin Kurtuluş örgütu (FKÖ) lideri Yaser Arafat'ın, tsrail'e doğrudan görüşmeler teklifinde bulunduğu yeniden ileri sürüldu. tsrail Dışişleri Bakanlığı 'nın, adının açıklanmastm istemeyen bir yetkilisine göre, Arafat'ın tsrail ile doğrudan görüşmelere ilişkin mesajlan, tsrail Komünist Partisi üyesi Charlie Biton aracüığıyla, Başbakan İzak Şamir'in sözcüsü Yossi Ahimeir ve Dışişleri Bakanı Şimon Peres'in siyasi danışmanı Nimrod Novick 'e iletildi. Pekin'de idam PEKlı\ (UBA) Çin 'in başkenti Pekin 'de, tinlü Tianamen alanını 17 temmuz gecesi bombalayan 24 yaşmdaki Çinli idam edildi. Geçen hafta mahkemesi sona eren ve idama mahkum edilen Deng adlı fabrika işçisi alanda bulunan Mao'nun mezarına sabotaj suçundan yargılanmıştı. Pekin 'deki Battlı kaynaklar hasara ve can kaybına yol açmayan bir patlamanın büyutulmesine Çinlinin amacının neden olduğunu belirtiyorlar. Aynı kaynaklar bombacı saldırganın savunmasında Çin Komünist Partisi'ni suçlayarak Mao'yu övdüğunü ve "Madem siz onu tarihe gömmek ıstiyorsunuz ben de size yardım edeyim'' dediğini belirtiyorlar. LEFKOŞA (AA) BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar, Kıbrıs'ta taraflann askeri varlıklarını takviye etmelerinden kaygı duyduğunu belimi ve "Ada'da ciddi bir bo> ölçüşme ihtimal dışı sayılmamalıdır" dedi. De Cuellar, yeni dönem çalışmalan dolayısıyla BM Genel Kurulu'na sunduğu raporda, Kıbns sorunuyla ilgili kaygılarmı dile getirdi. Cuellar, Kıbrıs'ta geniş yankılar yaratan raporunda, "Ciddi ve somut görüşmeler voluyla Kıbns sorununa iki toplumun temel menfaatlerine ce>ap verecek adil bir çözüm bulunması gerektiğini" bildirdi. Kıbrıs Rum basınına göre, De Cuellar, raporunda şu görüşlere yer verdi: ABD yönetimi bu yıl karşıdevrimcilere 100 milyon dolarlık silah ve malzeme yardımı yapmıştı. Reagan "Şimdiki durum, daha büyük önümüzdeki birbuçuk yıl için yardımın daha da arttınlmasını istiyor. kaygıya neden olmaktadır. BM Guvenlik Konsfyi'ne de bildirdiDemokratlar, bir ay önce Or lunmasının hatalı olduğunu söy ğim gibi, kıbrıs'ta taraflann asduktan sonra da Contralar'ın keri varlıklarının takviye edildita Amerikah 5 devlet başkanı ta ledi. Wright, Reagan yönetimiyardım almaya devam edeceklerini hatırlaııyorlar. rafından imzalanan banş planı nin taıebı nedeniyle Orta Ame gi gözlemlenmiştir ve mevcut du30 eylülde sona erecek mali yıl rumun devam etmesi halinde, nın başarıya ulaşması için, rika'da banş sağlanması için yaıçinde Contralar'ın, ABD'den önümüzdeki aylar için ciddi bir ABD'nin Nikaragua konusunda pılan çabalann sonuçsuz kalaca100 milyon dolar yardım aldığıbov ölçüşme ihtimal dışı sayıl"daha ılımlı" bir politika izteme ğını savundu. nı hatılatan gözlemciler, Reamamalıdır. si gerektiği goruşündeler. Si\asi gözlemciler, Contralar'a gan'ın istemeye hazırlandığı yeBanş gucüne asker veren ülkeSöz konusu banş planındaki yönelik yardımın, Kongre'den ni >ardım diliminin, 12 aylık suler, bir çozüm bulunması yönunmaddelerden birinde, Contra geçmesinin kolay olmayacağını re için 80 milyon dolar daha fazde ilerleme kaydedilmemesinden lar'a Amerikan yardımının kesil belirtiyorlar. Kongre'de Orta la olduğuna dikkat çekiyorlar. olduğu kadar. omuzlamak durumesi de öngörüluyor. Ar.:jrika'da "diplomatik" yollarmunda kaldıkları ekonomik vük Reagan'ın yeni yardım isteğidan barış sağlanmasından yana Temsilciler Meclisi, çoğunluk bakımından da hoşnutsuzluk benin, Kongre'deki demokrat üye lideri demokrat Jim VVright, olan ve "Arias Planı"nı desteklerin sert tepkisiyle karşılandığı leyen demokrat üyeler çoğunluk lirlmektedirler. Yapıcı gorüşmeReagan yönetiminin bu aşamada bildiriliyor. leri yeniden canlandırmak için Contralar'a yardım talebinde bu ta bulunuvor. vapılan girişimlerin, bugünkü koşullar altında çıkmazda kalması özellikle kaygı vericidir. Daha fazla guven oluşmasını % yararlı gorüşmelerin yeniden e başlamasını muınkün kılacak muhtemel onlemleri aramaya Katolik Hıristiyanların dini devam etmek niyetindeyim. Sözlideri Papa II. Jean Püul, konusu olan, 1977 ve 1979 zirve ABD'ye yapacağı 10 günlük anlaşmalarının ongördüğü gibi, ziyaretin ilk durağı olan egemenlik, bağımsızlık ve loprak Miami kentinde, Başkan bütünlüğu haklarına sahip fedeRonald Reagan tarafından ral ve bağlantısız bir Kıbrıs törenle karşılandı. törende Cumhuriyeti oluşturma hedefiyaptığı konuşmada, Papa'nın dir." hem Nazizmi hem de komünizmi tanıdığtnı, bir Öte yandan KKTC Cumhurkez de suikast girişimi ile başkanı Rauf Denktaş, Türk takarşılaştığını hatırlatan rafının, Kıbrıs'ta kimseyle "boy Reagan, "Bununla birlikte öleuşme"ye niyeti olmadığını, siz yine de günümüzün ve "boyunu ölçmek" için bir nedetüm dönemlerin en onentli ni de bulunmadığını söyledi. mesajını yaymaya devam ediyorsunuz. Bu mesaj kin F. Almanya değil sevgidir" dedi. Papa MiamVde çocukları kutsadı. (FoiognıJ: REUTERj Kıbrıs'ta boy ölçüşme olabiür GUNEY KORE Oğrenciler yine sokakta Devlet Başkanı Chun Doo Hwan'ın istifasını isteyen oğrenciler, başkent Seul ve diğer kentlerde 40'dan fazla protesto gösterisi düzenlediler. Polisle öğrencilerin çatışmasmda yangın bombaları, taşlar ve sopalar kullanıldı. SF.L'L (AP> Gunev Korede, Devlet Başkanı Chun Doo Hwan yönetiminin istifa etmesini isteyen öğrencilerin duzenledikleri protesto gosterilerinde polis ile oğrenciler çatıştı. binlerce oğrenci polise karşı yangın bombaları ve taşlar kullandılar. Başkent Seul'un batısındaki Yonsei Üniversitesi'nde toplanan ve "askeri diklatörlüğe ölüm" sloganları atan öğrencileri dağıtmak için polisın de göz vaşartıcı bomba kullandığı kaydediliyor. Seul sokaklannda yurüyen "özgürlük". dive bağıran öğrencilerin gosterılerinin. başkem Seul dışına da taştığı bildiriliyor. Gunev Kore Haber Ajansi Yonhap. dünku haberlerinde yaklaşık 40 ayrı protesto gösterisi duzenlendiğini, ulkenin çeşitli kentlerinde duzenlenen gosterilerin hepsinin Chun Doo Hvvan'ın istifasını sağlamak amacı taşıdığını kaydetti. Ajans, olaylar sırasında olen ya da yaralananlar hakkında hiçbir açıklama yapmadı. Ancak görgü tanıkları olaylar sırasında birçok Oğrencinin ve polisin yaralandığını, öğrencilerin attıkları yangın bombalarından bazılarının polislerin uniformalarını tutuşturduğunu ancak bu ateşlerin diğer polisler tarafından sondürüldüğünü anlattılar. Bu arada, özellikle başkent Seul'deki bazı okulların, polise ait zırhlı araçlar ve kamyonlar tarafından sanldığı kaydedildi. Çatışmanın 2 saatten fazla surdü8ü, öğrencilerin devrim şarkılan söyleyerek Yonsei Üniversitesi kampüsune çekilmeleı inden sonra da polisin universitenin ana kapısından çekildiğı, ancak okulun etrafının sarılı olduğu kaydediliyor. Günev Kore'de Devlet Başkanı Chun Doo Hvvan'yönetimine karşı öğrencilerin 10 haziranda başlauıklan \e yaklaşık bir ay süren protestolar sonucunda, yönetim, ülkede önümüzdeki yıl yapılacak seçimlerde doğrudan seçim sisteminin kurulmasını onaylamış ve hapishanelerde tutuklu bulunan bazı rejim muhaliflerinın serbest bırakılmasını kabul etmişti. Avnca seçimlerin erken bir tarihte yapılmasını da onaylamıştı. Ancak oğrenciler, dün vaptıklan açıklamada, seçimin erken bir tarihe alınmasına rağmen, Chun Doo Hv\an yönetimi istifa edinceye kadar gösterilere devam edeceklerini belirttiler. Papa ABD'de Honecker söz etti Torıımtay Atina'da PORTRE PAPA JEAN PAUL II A Tİ.\A (Cumhuriyet) SA TO \va uye lilkelerin genelkurınay başkanlarmdan oluşan askeri komite, Roma'dan sonra geldikleri A tina 'da Yunanisıan Başbakanı Andreas Papandreu ile bugun göruşecek. Aralarında Genelkurınay Başkanı Or'general Secip Torumtay'ın da bulunduğu Askeri Komite, dun de Ege 'de yapılan Yunan ulusal askeri latbikatlanm izledi. "Egeas 87" adlı Yunan taıbikatlarını izledikten sonra, bugun Papandreu tarafından kabul edilecek olan genelkurınay başkanları, ayrıca Sunion ve Epidavros gibi. Yunanistan 'm unlü tarihi verlerini ziyaret edecekler. Politikayı seven bir din adamı 1920 yılında, Polonya'nın Krakovv kentinde doğan Papa II. Jean Paul, 1938'de Krakow Üniversitesi'nde tiyatro ve edebiyat bölümüne girdi ancak II. Dünya Savaşı nedeniyle öğrenimini yanda bıraktı ve bir fabrikada çalışmaya başladı. Daha sonra Krakow'da gizlice din eğitimi gören II. Jean Paul, öğrenimini tamamlaması için Roma'ya gönderildi. 1958'de Krakovv'da yardımcı piskopos, 1964'te Krakow Başpıskoposu oldu 1967'de ise kardinal seçildi. 1971'de Piskoposluk Meclisi'ne giren II. Jean Paul, 1978'de Vatikan'daki ilk Polonyah Papa olarak görevine başladı. Papa II. Jean Paul, ayrıca 1523 yılından bu yana Vatikan'da İtalyanların hükümranlığında olan Papalık geleneğini de yıkarak, o tarihten bu yana bu makama seçilen ilk yabancı olma özelliği de taşıyor. 1978 yılında, Papa olarak seçildiği tarihten sonra, kilisede reformcu bir politika izleyen II. Jean Paul, 13 Mayıs 1981 tarihinde terörist Mehmet Ali Ağca'nın duzenlediği suikast girişiminden yarah olarak kurtuldu. Papalık tarihinde uzun yıllardan bu yana, dünya politikası ile en fazla ilgilenen Papa olarak dikkatleri uzerine çeken II. Jean Paul, Polonvalı olması r nedeniyle Polonya'daki si>asî gelişmelen çok yakından izliyor ve bu ülkede Jaruzelski yönetimine karşı olan kiliseyi destekliyor. Papa Polonya'ya yaptığı bir ziyartte kapatılan Dayanışma Sendikası lideri Lech Walesa ile de göruşmüştu. 1982 yıh eylül ayında FKÖ lideri Yaser Arafat ile yaptığı özel görüşme, lsrail tarafından şiddetle eleştirilen Papa, Lübnan'da banşın sağlanması çağrılannı ve Filistinlilerin haklarının tanınması yolundaki tercihini sık sık tekrarlıyor. Hıristiyan ülkelere yaptığı ziyaretler olay yaratan Papa II. Jean Paul bu ülkelerde yaptığı konuşmalarda özellikle mezhep kavgası ve Hıristiyanhkta doğum kontrolü uzerinde duruyor. D»ş Haberler Servisi Demokratik Almanya Devlet Başkanı Erich Honecker. Federal Almanya'ya yaptığı 5 gunluk resmi ziyaret sırasında, doğduğu kent olan Neunkirchen'de halka hitaben yaptığı konuşmada, "İki ülke arasındaki sınır, bizi ayıracağı yerde bir gün gelir birleştirebilir" dedi. Neunkirchen'de doğduğu evi gezen ve hayattaki tek kardeşi ile göruşen Honecker. daha sonra belediye binasında yaptığı konuşmada, "Egemtn v« bagımsız iki Almanya birbiriyle anlaşmak zorundadır" dedi. Honecker'in elindeki yazılı metinden ayrılarak söylediği, şiddetli alkışlarla kesilen bu sözler dinleyiciler arasında coşku yaratırken, gözlemciler bu konuşmayı, "iki ülke ilişkilerinin normalleşmesi yolunda bir mesaj" olarak yorumladılar. MathiasRust affedümeyecek MOSKOYA (AA) Sovyet hava sahasını ihlal ettiği için ge;en hafta 4 yıl çalışma kampında kalma cezasına çarptırılan 19 yaşındaki F. Almanyalı pilot Vtathias Rust'un cezasının affedilmeyeceği bildirildi. Sovyet Dışişleri Bakanlığı sözcüsıı Genadi Gerasimov. Rust'a verilen cezanın Ekim Devriminin 70. yıldonümü dolavısıvla ASTlKA SAHAF k.ıap.arııuz el yaznMİarınız, jUuiVaUu^nu, plaklannız ahnır, satılır. 336 75 57 ilan edilen af kapsamına girmediğini söyledi. Gerasimov, önceki gün duzenlediği basın toplantısında, haziran ayında çıkarılan affın, yalnızca cezalarının üçte birini >;ekenler için geçerli olduğunu kaydetti. Sovyet sozcü, Rvst'un af isteminde bulunmadığını da belirtti. 1727 yaşlarında bayanlar İngiltere'de çocuğa bak karşılığında Ingilizce oğren. 158 53 42