14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
26 TEMMUZ 1987 KÜLTÜRYAŞAM CUMHURİYET/5 'Resmi sansür aşılabilir, 9 ya dîger sorunlar!.. Homan dWyle sinema çok farklı şeyler. Sinema izleyicisi, bir roman ya da öyküden uyarlanan filme gittiğinde kesinkes bir kıyaslama yapıyor. ANNA TURAY Ömer Kavur'un Yusuf Atılgan'ın aynı romanından beyazperdeye uyarladığı "Anayurt Oteli" adlı filmi, Sinema Günleri'87 çerçevesinde "Yılm en iyi Törk filmi" seçildikten sonra çeşitli uluslararası festivallerden de çağrılar aldı. Venedik ve Valencia fılm şenliklerinin yanşmalı bölümünde yer alacağı kesinleşen "Anayurt Oteli", Manheim'da özel bir gösteriye, "festivalkr festivaJi" diye adlandmlan Londra Film ŞenliğTne, Nantes Film Şenliği'nin yanşmah bölümüne, Rio, Tokyo, San Sebastian ve Taşkent film şenliklerine de davet edildi. Filmin yönetmeni ömer Kavur, Anayurt Oteli'ni bulabilmek için Anadolu'da günlerce dolaştığını, bu arada 17 bin kilometre yol katettiğini, film çekimlerinin ise yaklaşık 20 günde tamamlandığını söylüyor. "Anayurt Oteli" filmi nasıl gerçekleşti? Filmin oluşum AN A YURT OTELİ'NİBULABtLMEK ömer Kavur, Anayurt öykusünü anlatır mısınız? Oteli 'ni bulabilmek için A nadolu 'da 17 bin kilometre yol katetmis, KAVUR Anayurt Oteli'nin . romanı bana filmin ortak yapım filmin çekimlerini ise 20 günde tamamlamış. cısı olan Cengiz Ergun tarafınDil ve görüntü gibi birbirinden zılı metne ihanet etmeyi gerektirdan önerilmişti. Okur okumaz fılmi gerçekleştirme isteğini içim oldukça farklı anlatım araçları diğini düşunüyorsa, ihanet edede duydum. Çok kısa diyebilece kullanan iki üriinii birleştirirken bilmeli. İyi bir şey çıkacaksa tahangi noktalara önem verdiniz? bii. Korü körune sadık kalmak, ğim bir süre içinde senaryoyu KAVUR Yazınsal bir üru tam tersine sinema adına buyük yazdım. Fakat asıl mesele otelin nü sinemaya aktarmak oldukça sakıncalar doğurur. Sinema kenkendisini bulabilmekti. Bunun güç bir iş. Anayurt Oteli gibi çık dine ozgü dilini yitirir. Bir de yaiçin 17 bin kilometrelik bir yol katetmem gerekti. Sonunda Na tığı dönemde çok beğenilmiş bir zılı metnin sahibi ile onu uyarzilli'de aradığım gibi bir otel bul romanı uyarlamanın bazı tehli layan sinemacı arasında bir orkeleri \ardı. Ancak romanı oku tak bağ olmalı. Bu, bir duşünce dum. Üstelik otelin yanı başında bir istasyon ve horoz dövüşu duğumda bana doğrudan etki bağı olabılir, duygu bağı olabinün yapıldığı bir kahvehane de eden bir yanı vardı ki, bunu ko lir... Fakat o yakalandı mı, film vardı. Daha sonra teknik ekibi ve rumaya çalıştım. O da Zebercet en azından başarılı olmaya adaykadroyu oluşturmaya başladım. in tutkulu beklentisiydi. Zeber dır. Filminiz pek çok şenliğe Filme başlamadan önce, bir haf cet'in şizofrenik dünyasının çalkantıları, dolaylı olarak çevrenin davet edildi. Geneide Tiırk sineta süreyle otelin iç dekorasyonu kendi üzerinde kurduğu baskı... ması yurtdışında bıiyiik ilgi topiçin uğraşmak gerekti. 18 ya da Bütün bunlar bana göre romanın luyor. Bu ilgiyi nasıl degeıiendi19 günde filmi çektik. Aynı otelmihenk taşlarıydı ve bunlara sa riyorsunuz? Sizce bunun kaynagı de yatıp kalktığımız için çekim saatleri çok uygundu. Sabah kal dık kaldığımı söyleyebilirim. An ne? KAVUR Galiba bu olay sikıp kahvaltımızı ettikten sonra, cak romanın geçtiği dönem 1960'h yıllardır. Bense romanı rteîna sanatçılanrmzın kendi arahemen çalışmaya başlayabiliyoryışlarından kaynaklanıvor. Bir duk ve bu çalışma, genellikle ge günumuze aktardım. Sanıyorum şunu iyice kavramak lazım. Ro anlamda kendileriyle yaptıkları ce geç saatlere kadar süriiyordu. man diliyle sinema çok farklı muhasebenin, daha çok >apmak Yaşadığımız bir mekân olduğu için artık gözu kapalı, her açısı şeyler. Sinema izleyicisi, bir ro istedikleri şeylere yönelmenin, egemen piyasa koşullarına bir nı, her mesafesini bilir bir hay man ya da öyküden uyarlanan deydik. Belli bir süre sonra bu bi filme gittiğinde kesinkes bir kı baş kaldırının sonucu bu. Yeşilzim için çok büyük bir avantaj yaslama yapıyor. Çoğu kez de çam piyasasında egemen olan yazılı metne yaklaşılmadığı, hat anlayışın dışına çıkmadıkça, düolmaya başladı. Bundan ötürü ta ona ihanet edildiği, aynı tadı zeyli bir ürünun gerçekleştirilefilmi kronolojik bir sıralamayla çektik. Bu da hem benim için, bulamadıkları gibi birtakım ya me>'eceği anlaşıldı artık. Sinema sanatçısı, bu doğrultudan harehem de oyuncular, özellikle Ma kınmalarda bulunuyorlar. Bu ketle kendi inandığı şeyleri gercit Koper için ciddi bir avantaj doğal bir davranış aslında. Ama bence sinema sanatçısının kafa çekleştirmeye çalışıyor. dı. Siz nelere inanıyorsünuz Filmi bir romandan uyar sında bir yazılı metni uyarlamak Ömer Kavur? Kendi sinemanızı ladınız. Sinemaedebiyat ilişkileri varsa ve bunu en iyi biçimde uyarlamanın bir anlamda o ya gerçekleştirirken nerelerden yokonugunda ne düşunuyorsunuz? la çıkıyorsumız? Ilkeleriniz neler? KAVUR Ben sinemada yapılan işte içtenlik olması gerektiğine inanıyorum. Beklentiler doğrultusunda değil, inandığım, anlatmak istediğim şeyleri gerçekleştirmeye, hem de içtenlikle gerçekleştirmeye inanıyorum. Ve bu duygunun ya da düşuncenin başka insanlar tarafından paylaşılabileceğine inanıyorum. Konular farklı olabilir, ama bir tema üzerinde insanların düşüncelerinin, araştırma ve çalışmalannın yoğunlaşması gerektiğine inanıyorum. Benim temam da biraz arayış teması. Bu, bir kimlik arayışı olabilir, geçmiş arayışı olabilir... Beni daha çok çeken o "arayış" diyebileceğimiz temadır. Bu arayış sırasında sansür olgusu sizi nasıl etkiliyor? Türk sinemasında çok çeşitli sansür mekanizmaları var. KAVUR Öyle sanıyorum ki devletin koyduğu sansürden çok, kendi toplumumuzda, kendi içimizde oluşan sansür tehlikeli. Bu sansür, ekonomik anlamda uygulanan birtakım koşullann sonucu olabilir, gelenek ve göreneklere ters düşmemek gibi bir düşuncenin getirdiği sansür olabilir, ama en kötüsü, belli duşünce ve inançlara hizmet etmeyi kendinde zorunlu görmenin beraberinde getirdiği sansür. Bu, insanları yapmak istedikleri şeylerden koparıp beklentilere hizmet eder duruma sokuyor. Resmi sansürün çok ciddi bir engel olduğunu sanmıyorum, bu aşılabilir, yeter ki insanlar birtakım çevrelerin empoze ettiği düşüncelerin baskısından kurtulabilsin, özgürce, kendi yaratıcılığına kavuşsun. Bana gore en temel sorunlandan biri de ekonomik sorundur. Sinemamız kendi sınırları içinde film yapmaya çalışan, domestik bir pazara hitap eden, kapalı iktisat koşullan içinde film gerçekleştiren, sanayiye ulaşamamış bir pazar, bir pivasadır, F.leştirmenler konusunda ne düşunuyorsunuz? Sizce işlevlerini tam olarak yerine çetirebiliyorlar mı? Neler bekliyorsunuz eleştirmenlerden? KAVUR Eleştirmenlerin Türk sinemasına çok büyük emekleri, katkılan var. Çok şey borçluyuz. Ancak genellikle eleştiriler bir tanıtım \uzısından öteye gitmiyor. Bu belki yazıya ay' rılan yerin kısıtlı olmasından, belki daha fazla yazma imkânına sahip olmamalarından kaynaklanıyor. Biraz da son filmini/den söz eder misiniz? KAVUR "Gece Yolculuğunun senaryosunu ben yazdım. Yeni filmlerine mekân bulmak amacıyla bir yolculuğa çıkan biri yönetmen, biri senarist iki arkadaşın öyküsü. Aytaç Arman, Macit Koper, Şahika Tekand var başrollerde. Zuhal Olcay da konuk oyuncu olarak yer aldı. Kavur'un "Anayurt Oteli'' Venedik'in ardından sekiz festivale daha katılacak HAYVANLAR ÎSMAÎL GÜLGEÇ PİKNtK PİYALE MADRA HIZLI GAZETECİ NECDET ŞEX v$k ^ J. fiUto.'. ÇÎZGİLİK KÂMİL MASARACI boGmj SÖYL^ HE V^/7 J\J AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GÖKHAN ABD'li sanatçı tyson ile Haluk Özkan, Türkçeîngilizce bir uzunçalar hazırlıyorlar 'Reggea' ile Türk müzigi buluştu ABD'li sanatçı Nyofu Tyson ile Haluk özkan, Bodrum Efe Bar'da saz çalıyor ve Türkçe, îngilizce şarkılar söylüyorlar. ilk kez Mehmet Ali Birand'm "32. Gün" programıyla Türk izleyicisinin karşısma çıkan Tyson, "Türkiye'de ilk kez güzel bir sentez yakaladık. Reggea müziği ile Türk müziği çok güzel buluştu. Haluk Özkan'in besteleri ve diğer Türk ozanlarının yapıtlarınm yer alacağı Türkçe, Îngilizce bir longplay hazırlamaya karar verdik" diyor. BARIŞ KLDAR BODRUM "Yunus Emre, Âşık Veysel, Pir Sultan Abdal, Karacaoglan gibi ozanların yapıtianna yeni bir boyut kazandırmaya çalışıyoruz" diyor ABD'li sanatçı Nyofu Tyson. Reggea müziği ile Türk halk müziğinin çok iyi bir buluşma yaptığına işaret eden Tyson, "Haluk Özkan Ue Türkiye'de ilk kez çıkaracağımız Türkçe, Îngilizce longplay büyük beğeni alacak" biçiminde konuşuyor. Bodrum'un "güriiltü kiriiliği'nin en üst suurına çıktığı gece saat 24.00'ten sonra Türk sanatçısı Haluk Özkan ile birlikte "Efe Bar"da çahşmalarını dinleten ABD'li sanatçı Nyofu Tyson umutlu. Ayla Algan ile Yunus Emre çalışması, Zülfü Livaneli ile birlikte saz çalışması yapan Nyofu Tyson, ilk kez sesini Mehmet Ali Birand'm hazırladığı TV programı "32. Gün" de duyurmuş ve Îngilizce söylediği Aşık Veysel'den "Uzun İnce bir yoldayun" yapıtı büyük beğeni almıştı. Haluk Özkan 5 yıldır saz çabp beste yapıyor. Yapıtlannı kasetlerde toplamaya başlamış. "Nyofu ile karşılaştığımızda ozun uzun Türk halk müziği ezgilerini konuştuk. Sonunda bir TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN SycomJT, Cope. Ganaveral 'dan 26 Temntuz 9 İLK BAŞARILl SENKRONIZEUYDU.. 1963'TE BlMSÜfJ, SYNCOM AOLI GADYO UyOU£U,AMERİKA 'DAM U2AV» FIRLAT7LD/. ÜAHA ÖMCe SÖND£RİLEN SVNCOM £ AOLI UYOU', YÖRJJNGESlNE İYİ OTURTUUtMAbieiHDAH BAŞAKILI OLAMAMtŞ, YERİUE SÖZ KOMUSU *Sy/VCOto'&'HAZ/gLANM/fn. 3e KİLO AçmUtCTAKl UYOU ÖYL£ giR YÖI&JUGEYE arveruuJP nrz/ AYA&LANAAIŞTI Kİ, DÖNÜŞÜ OÜNYANİHKİNE £ŞfT OLMUÇTV. BÖYLECB MOZAM&IK ÜSTÜMOS, BOfLUKT* ASILI &Bİ £>UgAU SYNCOM JT, ALPIĞl KAOYO SİHYALLE&Nİ SİNLERCE ICiLOMETfZE ÖTEYE ULAŞTteABtLİYOf&U. gU TSHSAfitM, ÜMLÜ BiUMKUfZGÜ YAZARl C. CLA&C '/MPt VE İIK KEZ 194S YtLMDA 5 0 YIL ÖNCE CumhurİYet 26 Temmuz 1937 teşebbusüle vilayette ilk pamuk kongresi toplanmış ve istasyonun büyük bir muvaffakiyetle elde ettiği Akala pamuğu üzerinde uzun müzakere ve izahlardan sonra bu pamuğun kabil olduğu • kadar verimli neticeleri üzerinde esaslı kararlar alınmıştır. Kongreye Sümer Bark basma fabrikası direktörü ve Ticaret şefi de iştirak etmiştir. 19371997 için tecrübevi bir direkt servis yapılmış ve bu hat her zamanki Londra hattına • nisbeten o kadar iyi netice vermiştir ki bundan sonra daima bu hat kullanılacaktır. i ; Moıla deniz yarışları Mevcud olanlarla seçim yapıldı. Deniz KulubUnun İktisat Aldığım bir habere göre Vekili Celal Bayarın mıntıka riyaseti bugünlerde hımayesinde tertib ettiği İzmir spor tesekkülleri ve yeni büyük deniz yarışları dün başlıyacak milli küme Moda koyunda munıazam bir maçlarında mevcud kulüplerle şekılde yapıldı. Müsabakalar TYSOS İLEOZKA.\ ABDV sanatçı Nyofu Tyson ile Haluk Bakır, her gece Bodrum Efe Bar'da çalışmak imkansızltğını tetkik ve eğlenceler yarış yerine Pir Sultan, Asık Veysel, Yunus, Karacaoğlan'dan Özkan'in yaptığı düzenlemeleri seslendiriyorlar. eden bir rapor hazırlayarak müvazi olarak demir atan Partiye verecek, Parti de Ankara, Cuneysu, Kocaeli, likte çalışmamızın olumlıı sonuç ağırlıklı olduğu ve diğer Türk senmesi için. çağdaş boyut katıtetkikatmı yaptıktan sonra Erenköy, Göztepe vapurlart, lar dogurabileceği gorüşünde ozanların yapıtlarınm da yer ala lan müziğe yöneliş var. Çağdaş bütün kulüpleri büyük bir Söğütlü muşu, sayısız kotra, birleştik" diyor Özkan. Hazırlık cağı Türkçe, îngilizce longplaj boyutlu haık müziği ile reggea içtimaa çağırarak mevcud motör, sandallar ve Iarın iki longplay için yapıldığı hazırlamayı kararlaştırdık." müziği arasında pek bir fark teşekkullerin aded ve şeklini sahillerdeki kazinolarda açık nı kaydeden Ozkan, "Sonra AvOrtak çalışmalannın 6 ay son yok" diyor. Özkan söze giriyor yeniden tesbit edecektir. yerleri dolduran binlerce halk nıpa turnesi gelecek" diye konu ra piyasaya çıkacağını belirten yeniden: Alakadarlara nazaran tzmirde tarafından seyredilmişür. şuyor. Tyson, sözü zaman zaman Ha"Türkiye ve Avrupa'da reggea saytları üçe indirilen kulübler Atatürkün öğlenden sonra Eski, iki katlı bir Bodrum evi luk Ö^kan'a bırakıyor. Bu kez müziginin yapılışında pek fark eskisi gibi beşe çıkanlacak, Ertuğrul yatile Moda koyuna nin iç dekorasyonuna fazlaca do Özkan bilgi veriyor: olmadığını gördük. Çok güzel fakat gayrifeâere kulüp şeref vererek müsabakalan kulunmadan düzenlenmiş "Efe "6 ay sonra çıkacak longplay bir buluşma yaptık. Gerçi reggea bırakılmıyacaktır. takib buyurması bu bayramın Bar"da sesi sonuna dek açılmış da benim eserlerimin îngilizce müziği hakkında pek bilgimiz daha büyük bir kıymet disco müzikleri duyulmuyor. olanını Nyofu söyleyecek, bazen yoktu. Ama sonradan öğrenmeİranlrak dostluk almasına vesile o/du. Tyson ile Özkan'in sazları ve birlikte söyleyeceğiz. Sonra An ye çalıştık. Çalışmamızın altyaanlaşntası türküleri, her gece gelenlerin sa kara, tzmir gibi illerde konserler pısını reggea müzigi olusîuracak. Tahran 25 (a.a.J İranla Irak yısını arttırıyor. vereceğiz. Kasım, aralık aylannDinleyenlerin hoşuna gideceğini İzmir kulübleri beşe arasındaki itilafların Tyson, düzgun Türkçesiyle ça da Avrupa turnesine çıkacağız. sanıyoruz." çıkanlacak muslihane bir surette halli hşmalarını anlatıyor kısa kısa: Almanya, Fransa, Hollanda giSöyleşi sonrası Haluk Özkan tzmir 25 (Telefonla) Bugün hakkında bir muahede, dun "Özkan ile birlikte. Türk bi Ulkelere gideceğiz. Yakaladıile Nyofu Tyson, sazları ile yeni Üçok spor kulubü kongresi iki devlet htriciye nazırı ozanlarının yapıtlanna yeni bir ğımız bu sentezin sonucu olumdüzenlemelerini dinletiyorlar. Halkevinde. Yamanlar spor tarafından imza edilmis, bunu boyut getirebilir miyiz, dedik. lu mu olacak yoksa olumsuz mu Özkan'in besteleri, Pir Sultan kongresi de Karşıyaka parti müteakıp Irak Harıdye Nazırı Oturduk, ben kendi dıizenleme onu piyasaya çıktıktan sonra gö Abdal'dan, Hasan Hüseyin'den. binasında toplandılar. Her iki Nact Elacıl Bağdada lerimi çaldım, o kendi besteleri receğiz." Yapıtlar Türkçe, Îngilizce olarak kongre çok hararetli geçti. müteveccihen hareket ni seslendirdi. Sonunda birleştiÇalı^nıalarının ikinci bölükulaklardan silinmemecesine birYamanlar spor kongresinde eylemistir. rirsek ne sonuç alırız dedik. münde farklı bir sentez getirdik biri ardından geliyor. Gün ışıyor. uzun münakaşalar cereyan Türkiye'de ilk kez güzel bir sen lerine dikkati çeken Tyson, "AvISazillide toplanan Dinleyenler "Bitmesin" derken, etti. Üçok spor kongresinde tez yakaladık. Reggea müziği ile rupa'da o>sun, ABD'de olsun, TysonÖzkan iküisi, "çalışmapamıık kongresi ise hazır bulunan azadan Türk müziği çok güzel buluştu. kendi mii^iğini dışanda tutturlannı" ertesi gün de sürdürebilbüyük bir kısmı ıhtilafdan Nazilli 25 (Hususi) Nazilli Haluk Özkan'in bestelerinin mak için, l.alk tarafından benimmek için ayrüıyorlar. dolayı kongreyi terkettiler. pamuk ıslah istasyonunun Türk Tarih Kongresi Eylülun yirmibeşinde Dolmabahçe sarayında açılacak olan Türk Tarih Kongresi yabancı memleketlerde büyük bir alaka uyandırmıştır. Birçok tanmmış alımler kongreye iştirak edeceklerini Türk Tarihi Tetkik. Cemiyetine b'ldirmişler ve kongrede okuyacakları tezleri şimdiden göndermeğe başlamışlardır. KICSKİN ».^1 YlLDIRlM Yeni bir radyo lelefon hattı Rusyanın kutbu aşan tayyarecileri yalnız rekor kırmakla kaimamışlar aynı zamanda Moskova ile Nevyork arasında da direkt ve yeni bir telefon servisinin de açılmasına yardım etmişlerdir. Uçuşta tayyarecilerin ilerleyişini Rusyaya bildirmek Yunanistanda bazı komünistler affa mazhar oldıı Atina 25 fHususi) Komünist olduklarmdan dolayı evvelce mahkemeler tarafından mahkum olanlardan nadamet edib komünizm fikrinden vazgeçtiklerini imzalarile verdikleri beyannamelerle bildirenlerin geri kalan cezaları emniyeti umumiye direktorluğünce tecil edilmiştir..
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear