14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
19 TEMMUZ 1987 KÜLTÜRYAŞAM HAYVANLAR İSMAİL GÜLGEÇ CUMHVRtYET/5 GeçmLşin mekaıunda günümüzün yapıtları "Gtinümüz Sanatçılan 8. istanbul Sergisi", II. Abdülhamit'in 1901 depremi dolayısıyla yaptırdığı Hareket köşklerinden birinde yer alıyor. Uluslararası Istanbul Festivali kapsamında düzenlenen ve 41 sanatçımn katıldığı serginin süresi, 20 ağustosa kadar uzatıldı. Kültür Servisi Sultan II. Abdülhamit, 1901 depremini yaşayınca, "Bir deprem daha olursa, ben bu taş binanın altından çıkamam" diyerek, Dolmabahçe Sarayı'nın bahçesine hareket köşklerini yaptırmıştı. Sonradan sultanın işine pek yaramayan köşkler, bugünlerde "günümüz sanatçılarT'nı konuk ediyor. Hareket Köşkleri'nden birinde açılan "Günümüz Sanatçılan 8. İstanbul Sergisi" 20 hazirandan beri sürüyor. Sergide 25 resim, 7 heykel, 2 özgün baskı, 6 serarnik ve 4 kavramsal yapıt yer alıyor. İstanbul Festivali kapsamında açılan ve 41 sanatçının katıldığı sergi görduğu ilgi iizerine suresi ; 20 ağustosa kadar uzatıldı. Köşkun kapısmdan girerken konukları kapıdaki iki soyut hey HareketKöşkü'nde "Günümüz Sanatçılan Istanbul Sergisi SUPfcRAYTNIN BU 8/UnTAN İbTESENiZ PİKMK PİYALE MADRA kel karşılıyor. Holde ise kıvrılmış bir ahşap kapı duruyor. Üstunde meta) bir levha: "Nostalji." Köşkün alt katı nonfigüratif yapjtlara ayrılmış. Bir odada ise 4 kavramsal yapıt sergileniyor. Sanat izleyicilerini ust katta figüratif yapıtlar bekliyor. Yukardaki buyük salonu seramik bir heykel susluyor. Salona açılan oymalı bir kapının aralığından bakıyorsunuz: Çıplak piyano çalan bir kadın resmi. TVĞRVL SELÇUICUK "\OST4Ut"SÎ Günümüz Sanatçılan Serginin düzenleme sorumlu 8. İstanbul Sergisi'nde yer alan yapıtlardan biri de, 1954 doğumlu luğunu ustlenen Vusuf Taktak, Titğrul Selçuk'un "Nostalji"sL Alçu metal ve ahşaptan oluşan bir "Bir sara>ın içinde bulunduğu malzemeyle gerçekUştirtten "Nostalji", Hareket Köşkü'nün giriş samuzu umıtmadık. Sergi ile saray lonunda sunuluyor. (Fotoğraf: MEHMET AKİF) ara.sındaki karşıtlıgı >akalama>ıa çalıştık. Itumsuzluğu on plana de o binaya karşı bir düzenleme tirdiği kasetçalarla müziği eklealdık. Odalan akımlara, renkle yaptığımızı unutmadık" diyor. miş, ertesi gun gelip arabesk çare, biçimlere, çok defa eğilimlelınırken buluncatia kaldırma gere göre düzenledik. Anıa temelResim ve Heykel Muzeleri reği ni duymustu. Derneği tarafından düzenlenen yarışmalı sergiye 405 yapıt baş1979 yıluıdaki birincisinden vurmuş, Prof. Bülent Ozer, Doç. başlayarak serginin düzenlenme Dr. Semra Germaner, Sezer Tan işini ustlenen Yusuf Taktak, ilk suğ, Kava Özsezgin ve Doç. Dr. sergilerı muzenin bahçesinde, arJale Erzen'den oluşan seçici ku dından da muzenin salonunda rul 44'ünu sergilenme>fe değer hazırladıklannı belirterek harebulmuştu. Bu arada yanşmada ket köşklerinde düzenlenen bu birineiligi Yavuz Tanyeli'nin, ilk sergide yapıtları özenle seçtikikinciliği Ha>ri Karay'ın, üçüncü lerini söyluyor. Taktak "Daha Iüğiı de Feride Kılıçlaş'ın yapıt önceki sergilerde seçici kurul saları almıştı. Az sayıda yapıtın natçılardan oluşuyor, öğrenci vesergılenecek olması, sorununu ya arkadaşlannı kolladıklan için da beraberirıde getirmişti. "Fakir zorunlu olarak yapıt sayısı ariıbir sergi görünümunde yordu. Oysa bu yıl eleştirmen ve olabilirdi" diyor Yusuf Taktak ve yazarlardan oluştu. Bu durum ekliyor, "Ama tarihi çevre yardı onları tedirgin etti. Hiç eieştirimımıza yelişti. İzle>icinin mekânlarda çok rahat gezinmesini ye yer vermeyecek şekilde ince eleyıp sık dokumanın gereğini sagladık." duydular" diyor. Bu arada binanın içinde hazır bulunan askıları kullanmanın gereği \e binanın ışık duzeni de sorun yaratmıştı. Modern metal askjlar sırıtıyor, ışığı yukandan, tam resmin uzerinden veren ışık duzeni duvarlarda golgeler oluşturuyordu. Yusuf Taktak, yapının tarihı olması nedenivle bu konuda ellerinden birşey gelmediğıni belirmordu. Ancak kendisi sergiyi butunlemesi için geSergi duzenleyiciliği konusunda ozel bir eğıtim gormediğini belirten Taktak. ulkede uygulanan sergileme yontemlerini eleştiriyor, "Tam bir Mahmut Paşa işi sergilemeciliği u>gulu>orlar" dedikten sonra da konuşmasını şoyle sürdurüyor: "Gelişiguzel ası>orJar. Satışı amaçladıkları için para getirecek yapılları ön plana çıkarıyorlar. Sergi duzenİemek bugün bir sanal dalıdır." H I Z U GAZETECİ HECDET ŞEN ÇÎZGİLİK KÂMtL MASARACl Emek'însanMakine de ortaçağdan kalma Steyr kentlndeki 13. yüıytl yapımı bir fabrika binasu "EmektnsanMakine" Muzesi'ne dönufturüldü. Yenimuıede baslangıcından gunümuze çakfma dünyası çeşitii evrtleriyle sergileniyor. Alçak bir kapıdan once ortaçağın çalışan insamnın dünycsına giren UleyicUer, daha sonra endustri oncesidünyasuıa ve Endüstri Devrtml'ne geçtyorlar. Sergi, yuruyen bir merdivenU ulaşüan Hektronik dünyası ve insansız çahftna yerUriyie sona eriyor. AĞAÇ YAŞKEN EĞİIİR KEMAL GÖKHAN , ı Aynalıkavak Türk Müziği Araştırma Merkezi'nde ilginç bir sergi Orneklerle Türk çalgıları Bugün Aynalıkavak Kasrı'ndaaçılacak sergide 14. ve 19. yüzyıllar arasmda kullamlmışçalgılara ilişkin görsel kaynaklar ve bazı çalgılar yer alıyor. Kültür Servisi Türk Muziği Araştırma Merkezi tarafından düzenlenen "Türk Çalgıları Sergisi" bugün Aynalıkavak Kasn'nda açılıyor. TBMM Başkanı Necraettin Karaduman'ın da katılacağı açılış toreninin ardından saat 22.00'de bir Türk müziği konserine yer verilecek. "Türk Çalgılan Sergisi" 14. ve 19. yüzyıllar arasında kullanılan Türk çalgılarına ilişkin görsel kaynaklann bir araya getirilmesiyle hazırlanmış ve bir anlamda, gelecekte kurulması hedeflenen "Aynalıkavak Türk Çalgıları Müzesi"nin temelini oluşturuyor. Türk Müziği Araştırma Merkezi'nin Danışma Kurulu'nda yer alan ve sergiyi hazırlayan Ersu Pekin, çahşmalarıyla ilgili bilgi verirken Aynalıkavak Kasrı'nın pek çok öğeyi bir arada banndırdığını, bunlardan en önemlisinin de "müzik"' olduğunu belirtiyor. Aynalıkavak Kasn'nda Aynalıkavak Türk Müziği Araştırma Merkezi ve Türk Çalgıları Sergisi nasıl bir araya geldi? PEKİN Saraylann yeni kullanımlarında, her birinin kendi bünyesine, kendi özelliğine uygun birer işlev vermeyi ön plana aldık. Ana ilke bu oldu. Bir binayı kendi duvarıyla, malzemesiyle korumak çok önemli tabii, ama bir kültür, sadece taştan topraktan meydana gelmez. Onun içindeki hayat, o kültür de önemlidir. Aynalıkavak Kasrı çok ilginç oğeler taşıyor. Yapının kendisi, dönemin mimari ve süsleme özelliklerini yansıtıyor. Bu öğelerin pek çoğu gozle görulüp elle tutulabilir. Kolaylıkla sezilebilen, ancak gorüp dokunamayacağınız bir tanesi daha var. O da müzik. Burada yasayan ve beste yapan Sultan 3. Selim'in müziğidir bu. Şimdi teknolojik araçlar çok gelişti, ama o donemde muzik buza yazılan bir şey, kaybolupgidiyoı. Onun için biz o günün müziğini bilemiyoruz. Birtakım kaynaklardan, belgelerden öğrenmeye çalışıyoruz. Aynalıkavak Kasn külturünün bütünleşmesi için, bütün unsurlarının araştırılması gerekiyor. Türk Müziği Araştırma Merkebir çalışma yaptınız? Nerelerden yola çıktınız? PEKİN Turk çalgıları konusunda yapılmış araştırma dunzi'nin ve Turk Çalgıları Sergisi1 ya uzerinde çok az. Özellikle klanin Aynahkavak'ta yer almasının sik çalgılar üzerine yapılmış ciddi nedeni bu. bir araştırmanın variığından soz Türk Müziği Merkezi'nin işedebilmek olanaksız. Belgeler de levleri neler olacak? çok dağınık. Yapmak ıstediğimiz PEKİN Turk müzığinin bir yandan da bu beigelerin nebugün en büyuk eksikliği araşler olabileceğini de ortaya koytırma. Ciddi, bilimsel yontemlermaktı. Böylece araştırmaların başlamasına yol açabilmeyi umuyoruz. 14. yuzyıldan 19. yüzyıla kadar pek çok kaynağı taradık. Abdülkadir Meragi'den, Ahmel Oğuz Şükrullah'a, Hızır Ağa'ya pek çok müzisyenin kitaplarını, doğnıdan müzikle ilgili olmayan, ama içinde müzikle ilgili sahnelerin geçtiği surnameleri, minyatürleri... İstanbul'daki kütüphanelerden, özellikle Suleymaniye Kütüphanesi ve Topkapı Sarayı Müzesi ile Kutuphanesi'nden çok yararlandık. Buralarda korunmakta Olan minyaturlu yazmalardan, gravurlerden fotoğraflar çektik. İçlerinden bizi ilgilendiren çalgıları soyutladık, onları büyütüp bir tasnif içinde yan yana koyduk. 14. yuzyılda bir ud nasılmış, \1. yüzyılda nasılmış gibi bir yorum getirmeden yan yana sergiliyoruz. İnanıyoruz ki, sergi sonunda bu kaynaklar ciddi olarak araştınlırsa, bu çalgıların gelişimi ortaya çıkacaktır. Sergiyi oluşturan unsurlar arasında minyatür ve gravür fotografları dışında, çalgılar da var. PEKİN Milli Saraylar Komisyonu'ndan konumuzu ilgilendiren çalgıları aldık. Ayrıca İstanbul Belediye Müzesi'nde önemli bir koleksiyon vardı. Bu koleksiyonun çeşitli parçalarını sergilemek üzere aldık. Değerli tanburilerimizden Necdet Yaşar, araştırmacı Süha Umur, neyzen Sadrettin Özçimi bize ellerinde bulunan bazı çalgıları hediye ettiler. Böylece Türk Çalgılan Müzesi'ne doğru bir hareket de başlamış oldu. Sergide nasıl bir sınıflandırma gerçekleştirildi. LEVNPNÎNMİNYATÜRÜNDEN Turk Çalgüan Sergisi'nde, çal PEKİN Klasik bir sınıflangılara ilişkin görsel kaynaklar, önemli bir yer tutuyor. Levni'nin dırmaydı yaptığımız. Önce nefes"Surnamei VehbVsindeh bir aynntı da bunlar arasmda. Minyatür liler, sonra yayh, mızraplı vt parde, III. Ahmettn şehzadelerinin sünnet düğünü senliklerinde geçit makla çalınan telliler, daha sonra töreni betimleniyor. vurmalılara yer verildi. le araştırma yapan kuruluşlar yok. Biz bu işlev i yert'ne getirmeye, belgeleri toplayıp bir arşiv oluşturmaya ve bu kaynakları araştırmacınm hizmetine sunmaya çalışacağız. Ayrıca iki yıldır İstanbul Festivali kapsamında Aynalıka\ak'ta konserler duzenliyoruz. Bu konserler de sürdüruiecek. Sergiyi oluştunırken nasıl TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ 4RJKAN 19 Temmuz 1893 'T£ 8USUN, KÂŞIF W S , YA'DA, "DEV ÇAKILTAŞI " Nl SULÜU. AVUSTf&LyA 'A//A/ OdTALARlNOA YER ALiCB SPRIMGS'TEM B'ZKAÇ YÛZ rnemE UZAKLIKTA SULUKIAAJ 8Ü DÜMDÛZ B'S. AGAZtC>£Kİ TBK YÜKSEKLılCT'R. YUZyiLLAR BOYUUCA ye/S.1 OLAfSAK tOJLLAHIL^fJ EULUNM/ltC7?4Dlg.. R.ESİ R.IM L£KŞ D£l/8/R DE ç^şırci BüYü ON taLOMETieE Ç£l/ 50 YIL ÖNCE Cumhuriyet tran ile Irak arasmda Tahran 18 (a.a.) Pars Ajansı bildiriyor: tran Hahciye Veziri Samyi ve Irak Hariciye Veziri Naci Elasil bu sabah saat 11 de iki memleket arasmda bir dostluk muahedesi imzalamışlardır. Bu muahede 1913 İstanbul protokollan ile 1914 ftudut tahdidi komisyonu zabttlanm muteber tammakta ve bu suretle iki memleket arasındaki hudut ihtilaflarma nihayet vermektedir. Şaddülarap bilcumle memleketler ticaret gemilerile tran ve Irak hükümetleri harb gemilerine seyyanen açık bulunacaktır. Seyrüsefaine sahil su yolunun idaresi ve ıslahı ile bu husustaki maddi mükellefîyetler hakkında ileride başkaca bir mukavelename imzalanaıaktır. 19 Temmuz 1937 mUdtirlükle yahut da Maanf Vekaletine bağlı bir musteşarlıkla idaresini tesbit etmiştır. Başvekalet kendisine bağlı umum müdurlüklerın sayısı çoğaldığı cihetle buna yeni bir umumi mudürlüğun ilavesini şimdilik mavafık görmemekle beraber ileride tetik edıleceğini bildirmiş Maarif Vekaleti de bu işin yeni bir musteşarlıkla ele almak için tetkikat yaptırmağa lüzutn görmüştür. Şimdiki halde gerek Parti gerekse Maarif Vekaleti bu işi ayrı ayn tetkik etmektedirler. Muhtelif memleketlerin spor teşkilatlarına aıt nizamname ve talimatnameler celp ve tetkik edilmiştir. Yakında bu hususa dair bir kanun projesi hazırlanacaktır. İki ay sonra Ankarada toplanacak olan umumi spor kongresinde bu mesele mevzuubahs olacak ve bu hususta hazırlanacak rapor da spor teşkilatının başına Sinop mebusu Cevdet Kerim İncedayınm elyevm teşkilat ikinci reisi olan Aydın mebusu Adnanın veyahutta Uyuşturucu Maddeler İnhisan yeni umumi mudurü Aii Saminin getırilmesi ihtimalinden bahsedılmektedir. 800 metro diinya rekoru kırıldı Amenkanın tanınmış aıleüerinden Elari Robinson 193719*7 Nevyorkta yapılan bir musabakada yarım millik mesafe olan 804.62 metroyu 1.49.6 dakikada koşmak suretiyle yeni bir dünya rekoru elde etmiştir. Bu mesafenin resmi rekoru 1.49.8 olup Amerikalı atletlerden Ben Easman tarafından yapılmıştır. Geçen sene Berlin olimpiyatına giden Amerikalı atletlerden Glen Cuninkam ofimpiyaddan sonra Isveçte yapılan bir musabakada 800 metro rekorunu 1.49.7 dakikada koşarak yenilemişti. Robinson tarafından yapılan yeni dünya rekoru 4 metro 62 santim fazla olduğu halde kırt/dığı için büyük bir kıymeti haizdir. 'OElı DOUJ., tnerelıııi \»\mıınMr«ii, ,ı,tii S A H İ B İ N İ N S E S İ Plâklannda da «l«l«ymlx kuvvetleri Hueskanın sarkmda birkaç kilometre mesafede bulunan asiierin mevzilerine hücum etmişlerdir. Milis kuvvetleri fıarp hattına on binden fazla asker sokmuşlar, 20 kadar tank zırhlı oıomobil ve bırçok mitralyözler kullanmışlardır. Spor işlerimize yvni bir şekil rerilecelt Spor işlerimizm daha iyi bir düzene konulması için «a j 'KASASIDIfl tspanyada casiyet Saragosa 18 (a.a.l Hajas Ajansımn muhabiri hükumet milislerinin Aragon caddesindeki mevzilerinin artmakti olduğunu ve bu hareketin Cumhuriyetçilerın kumanda heyetinin asilenn Madrid cephesine takviye kıtaatı göndermelerine mani olmak için asi kuvvetleri Aragon cephesini tutmak niyetinde olduğunu delalet etmekte bulunduğunu bildirmektedir. Dün milis Cumhuriyet Halk Partisince ehemmiyetle tetkik ve mutelaa edilmektedir. Parti esas itibarile spor meselesmi bir devtet işi olarak ete almmasına karar vermiştir. Buna nazaran spor işi devletleştirilecek, bununla beraber profesyonel teşkilata da müsaade hatta icap ederse yardımlarda bulunacaktır. Parti bu işin Başvekalete bağlı bir musteşarlık veya umum S»N»7K«» H l l m VC BEDİA •MOVA.RDALIKvH«İ»Tİr»T»OSUHO»« İCVKİrt
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear