Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHURİYET/10 HABERLER 5 HAZİRAN 1987 DLD'ya Türkiye için baskı Uluslararası Çalışma örgütü (ILO) konferansında Uluslararası Hür İşçi Sendikaları Konfederasyonu, Türkiye'nin, yeterince sendikal özgürlük olmadığı gerekçesiyle gündeme alınmasını istiyor. Geçen yıl Türkiye verdiği 'taahhüt' üzerine gündeme alınmaktan kurtulmuştu. İşSendika Servisi Uluslararası Çalışma Örgütü'nün (ILO) Cenevre'de başlayan 73. • Ğenel Kurul niteliğindeki konferansında sendika grupları Türkiye'nin gündeme alınmasını istiyor. ' J Uluslararası Hür Dünya İşçi Sendikaları Konfederasyonu JCFTU'nun görüşu Türkiye'nin bu yıl gündeme ahnması gerektiği yolunda. Dün toplanan apJikasyon (ILO sözleşme ve tavjiye kararlarını yürütmekle görevli) konferans komitesine Türkİş adına katılan Türkİş âanışmam Önder Aker Türkiye'nin durumunun görüşülmesi gerektiğini belirtti. Komitede söz "alan sendika grubu sözcüsü Bel^Vika delegesi Houthuys Türkiye'nin bu yıl gündeme alınarak durumunun görüşülmesini istediklerini bildirdi. Aplikasyon komitesi bu yıl gündeme ahnması istenen ülkelerin çokluğu nedeni ile aralarından seçmeler yaparak konferans gündemine alınacak ülkeleri önümüzdeki günlerde belirleyerek genel kurul onayına sunacak. Bu arada ILO Sendika Özgürlükleri Komitesi'nin Türkiye'ye ilişkin hazırlamış olduğu rapor yayımlandı. Raporda sendikal yasalarda ILO ilkeleri doğrultusunda değişiklikler yapılması gereğine işaret edilirken, sistemin tümüyle gözden geçirilmesi de vurgulandı. Komite, mümkün olan en kısa zamanda gerekli yasal değişikliklerin yapılmasını istedi. Türkiye'nin ILO gündemine ahnması olasılığına karşı bir önlem olarak Türk hükümetinin, 8 haziran tarihi ile yeni bir taahhüt mektubu verdiği de anlaşıldı. Türk hükümetinin taahhüt mektubunda sendikal yasalarda ILO ilkeleri doğrultusunda düzenleme yapılacağı yolunda söz veriliyor. Ancak istenen bir kısım değişikliklerin gerçekleşmesinin anayasa değişikliğine bağh bulunduğu da belirtiliyor. Aplikasyon komitesi işçi grubunda Türkiye'nin durumu değerlendirilirken ayrıca geçen yılın Çalışma Bakaru Mustafa Kalemli'nin ILO konferansına ilişkin Türk kamuoyunu yanıltan basın toplantısı üzerinde duruldu. Geçen yıl ILO gündemine Türkiye'nin, sadece istenen yasa değişikliklerinin yapılacağı yolunda hükumetten gelen taahhüt mektubu nedeni ile altnmadığı hatırlatıldı. Kalemli'nin Türk kamuoyuna ILO'nun Türkiye'nin durumundan memnun olduğu yolunda açıklama yapmasının gerçeği saptırma olduğu belirtildi. Türkiye'nin, ILO gündeminden çıkarılmadığı, sadece durumunun görüşülmesinin ertelendiği vurgulanarak, bu tutumun kınanması gerektiği bildirildi. Bu arada işçi grubunca geçen süre içinde işçi haklarında olumlu bir gelişme olmadığı verilen taahhüdün yerine getirilmediği gerekçesi iie Türkiye'nin bu yılki konferans gündemine alınarak durumunun tartışılması gerektiği görüşü benimsendi. Onceki gün resmen açılan ILO 73. konferansında üye ülkeler hükümet, işçi, işveren temsilcileri ile temsil edilirken, konuşmacı olarak katılacak renkli kişilikler arasında Arjantin Cumhurbaşkanı Raul Alfonsin ile Portekiz Cumhurbaşkanı Maria Suares var. Konferansın dönem başkanının sunduğu gündeme .göre bu yılki konferansta siyasal sorunlar yanında ekonomik darboğazdan kaynaklanan sorunlara ağırlık verilecek. Konferans çalışmalanna katılmak üzere dun İsviçre'ye hareket eden Çalışma Bakanı Vlükerrem Taşçıoğlu, Türkiye'ye yöneltilebilecek eleştirilere karşı savunma ve cevap hakkını kullanacaklarını söyledi. Taşçıoğlu'nun,harekeıinden önce önceki gun düzenlediği basın toplantısında, Türkive'dc sendikal hakların kısıtlı olduğunu söylemesi. ciddi iyileşiirmeler yapılmak üzere iş yasalarının yeni yasama döneminde yeniden ele alınacağını açıklaması Turkİş tarafından "oyalama" ve "samimi olmayan" bir tutum olarak değerlendirildi. Çalışma Bakanı'nın yurtdışına gitmiş olması nedeni ile 9 haziran salı günü toplanacak Asgari Ücret Komisyonu'nun bu toplantısında da bir sonuca varamayacağı, sonuç karar için bakanın yurda dönmesinin bekleneceği bildirildi. Taşçıoğlu dün Türkiye'den ayrıhrken, Atatürk Havalimanı'nda yaptığı basın açıklamasında ILO Genel Kurul çalışmaları icinde dünya çalışma hayali ile ilgili sorunların görüşüleceğini söyledi. Türkiye'nin imzalamış olduğu ILO sözleşmesinde öngörülen ilkelerin ülkemizde de gerçekleştirilmesinden yana oldukları görüşünü vineledi. ANKARA...ANKA MUŞERREF HEKİMOĞLU Söyleşiler... Son günlerde ilginç söyleşiler oluyor başkent çevrelerinde. Peter ilkesinden söz ediliyor, taze bir soluk almak, havadaki ekşimişliği açmak özleminden. Orta kuşak bürokratlarda karamsarlık göze çarpıyor. Özlemin bile solduğundan dert y yorlar. Amaçlarını yitirmiş yorgun savaşçılara benziyorlar... b^.ıi ilkelerin ilkesizliğe dönüştüğü bir ortamda Kaçınılmaz sonuç bu. Kimi zaman amacını bile şaşırıyor insanlar... Bu konuda bir kamuoyu araştırması yapılsa sonuçları nasıl ilginç olur kimbilir. Siyasal partiler böyle bir araştırma yapmalı bence. Genç kuşakların değer ölçüleri nasıl oluşuyor acaba, hangi amaca ulaşmak istiyorlar, özlemleri hangi doğrultuda, değer yargılarının böylesine değiştiği bir ortamda değişmez ölçüleri var mı, yok mu? Ya orta kuşakta bir kamuoyu araştırması yapılsa belli sorular nasıl yanıtlanır acaba? O kuşakların beklentisi nedir, merdivende belli basamaklara ulaşanlar bile belli bir doyuma varmışlar mı acaba? Geleceğe nasıl bakıyorlar, ne bekliyorlar, özlemleri nedir? Somut yanıtları hayli ilginç olabilir... Bir toplantıda kırkını aşmış bir kamu görevlisiyle konuşurken hüzünlendim. Görevinde güzel tırmanışları var, hatta doruğa ulaşmış, ama soluğu kesilmiş biraz. Buradan nereye gidecek bilmiyor. Seçime girmeye, politikaya soyunmaya zorlanacak belki. Peki sonra, dört yüz elli kişi arasında bir parmak mı olacak, ya da başbakanın yörüngesinde bir bakan mı? Ya ondan sonra... Tartışmalar tırmanıyor giderek, gündeme Peter ilkesi geliyor. Bürokrasideki tırmanışlarda yozlaşmadan söz ediyor çok kişi, aynı kuruluşta çalışan kişilerin belli düzeylere varsalar da bo4 yut yitirmesinden, yeteneklerini sıfırlamasından yakınıyorlar. Asker kesimde de, sivil kesimde de örnekleri alabildiğine. Dışişlerinde parlak bir diplomat, iyi bir daire başkanı, bir genel müdür oluyor da iyi bir elçi olamıyor Ya da parlak bir elçi merkezedönünce üstlendiği bir görevde yıldızını söndürüveriyor. Askerlikte de aynı durum: parlak bir general iyi bir komutan olamıyor her zaman, parlak bir komutan oluyor da genelkurmay başkanı olamıyor. Politika dalında da yasanıyor bu gerileme. . İşte Sayın Ecevit, diyorlar, siyasal tırmanışta doruğa varan bir kişi, CHP Genel Sekreterliği, genel başkanlığı başarılaria dolu. Alanları doldurdu, milyonları costurdu, yeni sloganlar oluşturdu, bir umut simgesi oldu. Ama sonra, devlet yönetiminde ne yaptı, tırmanışı ne oldu, umutları yeşertti mi, soldurdu mu? Sonra da ekliyorlar: Ve şimdi ne yapıyor? Örnekler bitmiyor: İşte Demirel diyorlar, yeniden sahneye çıkıyor, ama tırmanışta mı, inişte mi, geleceğe dönük ne söylüyor, yeni bir politika var mı sözlüğünde? Ve işte Sayın Özal diyorlar. O da çabuk tükendi mi devlet yönetiminde, çabuk eskimedi mi, yeni bir şey söyleyebiliyor mu, giderek Demirelleşmiyor mu? Yeni bir deyim bu. Özal'a dönük eleştiriler Demirelleşrr diye özetleniyor * * • Eskimek acı bir olay gerçekten. Bireysel ilişkilerde bile eskimeyi göze alamaz insan. Sevgide, dostlukta eskimek herkesi üzer değil mi? Ama eskimemek de kolay değil, belli bir savaş ister belli, bir soluk ister, o savaşı sürdürecek belli bir yürek ister, birikim ister. Bir politikacı da belli bir savaşla aşabilir eskimişliği. Yeni bir politika üreterek, çağdaş bir yöntem uygulayarak, çevresiyle sürekli bir diyalog kurarak, özeleştiriye yönelerek, yanlışları ve doğruları iyi değerlendirerek başarılır bu savaş... Çağdaş düzeye ters düşerek değil. Her zaman yazarım, toplumda figüratif politika özlemi var, insanlar geçmişe değil, geleceğe dönük şeyler duymak istiyorlar. Oysa kimi politikacılar hâlâ geçmişte yaşıyor, nehirleri tersine çevirmek istiyorlar, film koptuğu yerden başlayabilir sanıyorlar. Bir yandan Ortak Pazar'a başvuruyla övünüyor, öte yanda Türkİslam senteziyle uğraşıyorlar. Geçende Ziya Müezzinoğlu geldi Ankara'ya. CHP'nin eski maliye bakanı, Ortak Pazar'daki ilk temsilcilerimizden biri. Bu konuda bir kitap yazıyor şimdi. Ziya Müezzinoğlu'nun Ortak Pazar'a başvurumuzla ilgili görü$lerini öğrenmek istedim. Acıyla gulümsedı. Ortak Pazar'a başvurumuz Batı toplumuna çok uzak kaldığımız bir döneme rastlıyor, dedi. Yazıyı burada noktalamak gerekiyor galiba. Bu sözler her şeyi özetliyor. Batı toplumuna, o toplumu oluşturan kavramlara çok ters bir ortam oluşuyor giderek. Bu ortamda figüratif değil, nonfigüratif politika oluşur ancak. Türkçe deyimiyle arabesk bir politika. 8 sanığa 59 ydhapis Antalya Ağır Ceza Mahkemesi'nden görevsizlik kararıyla Fzmir DGM'ye gönderilen ve yaklaşık .9 ay süren 27 sanıklı hayali ihracat davası ydünkü yargılama sonucunda karara bağlandı. • .rosıı) Antalya Limanı'ndan İngiltere'ye 9.5 milyar lirahk hayali ihracat yaptıklan savıyla yar"gılanan 7'si tutuklu 27 sanıklı davada, 8 sanık toplam 59 yıl 7 ay ağır hapis cezasına çarptırıldı. Aynı davada yargılanan 8 sanık kanıt yetersizliğinden aklanırken, ^bir sanık hakkında görevsizlik karan verildi, 10 sanık hakkın•yaki davanın durdurularak haklarında gıyabi tutuklama karan çıkartılması kararlaştırıldı. Antalya Ağır Ceza Mahkemesi'nin görevsizlik karanyla İzmir DGM'ye gönderilen ve yaklaşık 9ay süren 27 sanıklı hayali ihra;cat davası dünkü yargılama sonucunda karara bağlandı. İZMİR (Cumhuriyet Ege Bü Hayali ihracat davası TAHLİYE Tek tip öğrenci derneği için protesto yürüyüşü yapan ve yasal olmadığı gerekçesiyle tutuklanan öğrencilerin elli bir gün süren tutukluluklan dün sona erdi. Duruşmaya çıkanlırken elleri birbirine keUpçelenen öğrenciler, duruşma sonunda tahliye karanndan sonra kelepçesiı götürüldüler. Duruşmamn baslangıcında yorgun ve üzgün olan öğrencilerin duruşma sonunda tahliye kararıyla sevinç içinde olduklan gözlendi. Mahkeme Başkanı Ahmet Uğurlu, dosya içeriğine göre sanıklar Mesul Tosunoğlu. Tayfun Öktülmüş. Hasan Alagöz, İsmail Cihan Yiğin. Ömer Sarıkaya'nın hayali ihracat yapmak için teşekkül oluşturduklarını, bu nedenle eylemlerine uyan 1918 sayılı yasanın 45. maddesi ile ayni yasanın 27/1 ve 33. maddesi son fıkrası gereğince 9'ar yıl 2'şer ay ağır hapis cezasına çarptınldıklannıaçıkladı. Başkan Uğurlu, Şe\ket Başgelen, Ruhi Alp Gönen ve Mehmet Nedim Çınar'ın da suça yaıdımcı olduklarını belirterek bu sanıkların da 4'er yıl 7'şer ay ağır hapis cezası ile cezalandırıldıklarıqı söyledi. Aynı davada tutuklu olarak yargılanan Antalya gümrük memurlarından Erhan Mehmet Aytaç hakkındaki dava dosyasının da TCK'nin 240. maddesine göre görevsizlikle Antalya Asliye Ceza Mahkemesi'ne gönderilmesi kararlaştırılırken, haklarında gıyabi tutuklama karan bulunan ve hâlâ yakalanamayan 10 sanık hakkındaki dava dosyasının ise durdurularak sanıklann yakalanmaları için DGM Savcılığı'na yazı yazılması kararlaştırıldı. Bu arada mahkeme 4'er yıl 7'şer ay mahkum olan Şevk'et Başgelen, Ruhi Alp Gönen ve Mehmet Nedim Çınar'ın dosyalarının Yargıtay'a gidip gelmesinin uzun süre alacağını gözönünde bulundurarak tahliyelerini de hükme bağladı. Mahkeme ayrıca Şafak Uluslararası Deniz Taşımacılık A.ŞIye ait Şafak1 gemisinin müsaderesini kararlaştırdı. 24 protestocu öğrenciye tahliye İslanbul Haber Servisi Tek tip öğrenci derneği yasa önerisini protesto etmek için Aksaray'dan Beyazıt'a kadar yürüyüş yaptıkları savıyla Istanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde yargılanan 63 ögrenciden tutuklu bulunan 24'u dün tahliye edildi. Mahkeme, tahliyenin. "suçıın ağır cezalık olmaması. dclillerin toplanrruş bulunması. sanıklann öğrenci olması ve sınavlarının bulunması " gerekçesiyle yapıldığını açıkladı. 14 nisan günü tek tip öğrenci derneği yasa önerisini protesto etmek için yürüyüş yaptıkları savıyla 3 ay ile 1 yıl arasında hapis cezası istemiyle yargılanan öğrencilerden tutuklu bulunanlar dunkü oturuma ikişer ikişer kelepcelenerek getirildiler. Durusma salonunun kapısında kelepçeleri açılan 2'si bayan 24 kışınin. tutuksuz yargılanan sanıkların ve 24 avukatın yerlerini almasından sonra lanıkların dinlenmesine geçildi. Olay günü Beyazıt Meydam'nda öğrencileri gözaltına alan emniyet görevlilerinden Ahmet Çimen, öğrencilerin uyarılara karşın dağılmadıklannı, yere oturduklannı belirtti. Avukat Kemal Keleşoglu'nun. "polisin, yiîniyüşün başiangıç yeri olan Aksaray yerine niçin Beyazıl'ta olaya mudahale ettiğini" sorması üzerine tanık Çimen, "Bunu yetkili amirlerimiz bilir" şeklinde yanıt verdi. San\k, /.afer Murafın "polis arabalan dolduğu için sadece 63 kişinin gözaltına alındığını. yer olsaydı daha fazla kişinin gözallına alınacağını belirtmesi üzerine tanık Çimen, bu iddiayı kabul etmediğini" söyledi. Daha sonra tanık olarak dinlenen 7 kişi, sanıklardan bazılarının yürü>1iş olayına katılmadıklarını ileri sürdüler. Dosyada bulunan bazı belgelerin okunmasından sonra avukaılar, tutuklu bulunan 24 sanığın tahliyesini istediler. Bu isteme savcı da katıldı. Mahkeme, öğrencilerin suçunun ağır cezalık olmadığı, delillerin toplanmış bulunması, sanıklann öğrenci olması ve sınavlarınm bulunması gerekçesiyle tahliyelerine karar verdi. Mahkemenin tahliye karannı açıklamasından sonra bazı tutuksuz sanıklar ve dinleyiciler karan alkışlarken, bir dinleyici de "yasasın adalel" diye bağırdı. Tutuklu öğrenciler daha sonra kelepçelenmeden duruşma salonundan çıkarıldılar. Öğrenciler, Istanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi binasından çıkarılıp, Bayrampaşa Cezaevi arabasına bindirilirken kelepçelendi. Öğrencilerin cezaevi arabalarına bindirilmesi sırasında İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi binasının çevresinde bulunanlar öğrencileri devamlı olarak alkışladılar. Bilindiği gibi yürüyüş nedeniyle 31'i tutuklu 63 öğrenci hakkında dava açılmış, tutuklu öğrencilerden 7'si 13 mayıs tarihli oturumda tahliye edilmişü. Dünkü oturumda 24 kişinin de tahliye edilmesiyle tutuklu sanık kalmadı. Duruşma 9 temmuz tarihine ertelendi. Haklarında tahliye karan verilen 2'si bayan 24 öğrencinin isimleri şöyle: trdal On, Behice Mutlu, Aydın Doruk, Hüseyin Yıldız, İhsan Berkman, Edip Orhan Ertıirk. Adnan Beker, Samet Karabulul, Ayhan Aygün, Elnem ( a n Göksan, Ccmal Yıldınm, Kâzım Özdogan, Suha Bayındır. Melin Göklepe, İsmail Karakulak, Mehmet Halil Fırat. Hüsam Koralay, Ali Namık Keleş, Nurcan Balcı, Hüseyin Fırat, Veli ÇHik, Tarık Krkan, Gökalp Aslan, Ercan Demir. Casııshık davasında karar ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) Suriye yönetimine karşı mücadele veren Müslüman Kardeşler Örgütü adına, Suriye';deki bazı polis ve askeri tesisle•re sabotaj planları yaptıkları sayıyla yargılanan ikisi Suriyeli 4 sanık için dün Ankara DGM'de karar verildi. Mahkeme, Irak'la yönetimi elinde bulunduran 'Sosyalist Baas Partisi'nce desteklendikleri öne sürülen sanıklardan Suriyeli Muhammed Ab'do Halloum'u 20 yıl, Türk sanıklar Abdülkerim Vıldız'ı 10 yıl, Ahmet Vıldız'ı da 6 yıl 8 ay ağır hapis cezasına çarptırdt. "Halen firarda bulunan Suriyeli "sanık Muhammed Kheir Azkour'un davasmın ayrı bir dava dosyası üzerinden sürdürülmesine karar verildi. , DGM Savcı Yardımcısı Ülkii ,Coşkun, hazırladığı iddianameşinde eyleme ilişkin bilgi verirken, Suriye'de yönetimi elindt tutanlann Alevi, Irak'taki yönetimin ise Sünni oluşuna dikkat ; çekti. Coşkun, Suriye'deki yöne.ı time karşı mücadele veren Müs! lüman Kardeşler Örgütü üyele1 rinin, baskılar karşısında ülkelerini terkederek çeşitli ülkelere dağıldıklarını, bir bölümünün de Irak'ta mücadeleierine devam ettiklerini belirtti. İddianamesinde, eylemin planlanmasında Irak istihbaratının rolüne değinen Coşkun, sanıklardan Halloum'un Lübnan'a gittikten sonra Irak Sosyalist Arap Baas Partisi'nin bölge komutanlanndan Fayez Ahmet Şemas ve parti yöneticilerinden Abu Gdey ile tanıştığını öne sürdü. Coşkun, Halloum'un aynca yapılacak eylem planlarrdoğrultusunda Irak istihbaratından Ab'i Velid'den "Alevilere karşı silahlı mücadele" amaçlı 8 ay süreyle patlayıcı madde ve sabotaj konularında askeri eğiıim aldığını da öne sürdü. Yaklaşık 30 kg plastik patlayıcı madde, 4 adet 14'lü tabanca ile 20 metre kadar saniyeli fitil ile geçtiğimiz yıl Hatay'da ele geçirilen sanıkların bu eylemlerine, Suriye Sefareti"nden Hüseyin Bekir'in de adının karıştığı savcılık iddianamesinde yer aldı. İddianamede aynca, sanıklardan Azkour'ün da Irak'm Ankara Sefareti'nde görevli oluşuna dikkat çekildi. İddianamede, Halloum'un anlatımlarından Türkiye'de Müslüman Kardeşler Örgütü'ne yardımcı olduğu şeklinde anlamlar çıktığına da işaret edilerek, bunun sonucunda Türkiye'nin Suriye tarafından suçlanmasına yol açıldığı öne sürüldü. Öte yandan, sanıklardan Halloum, önceki duruşmalardaki ifadelerinde Irak istihbaratının eylem hazırlığındaki rolüne işaret etmiş ve kendisinin de bir Irak ajanı olduğunu öne sürmüştü. Mahkeme, "vahim nitelikli tahrip kalıplannı teşekkül halinde Türkiye icerisinde bir yerden bir yere taşımak ve bu patlavıcılafı gizlemek" suçlarından yargılanan sanıkları suçlu buldu. Mahkeme, Halloum'u toplam olarak 20 yıl 10 ay ağır hapis ve 187 bin 500 lira ağır para cezasına çarptınrken, Abdülkerim Yıldız'ı 10 yıl ağır hapis, 31 bin 250 lira ağır para, Ahmet Yıldız'ı da 6 yıl 8 ay ağır hapis, 62 bin 500 lira ağır para cezasıyla cezalandırdı. SATİ DAVASI Ürdünlü diplomat Ziad J. Sati'nin öldürülmesi davasına da Ankara DGM'de dün devam edildi. Mahkeme heyeti, Hatay Emniyeti'nden gelen yanıtta, sanıklardan Suriye Büyükelçiliği İkinci Kâtibi Muhammed Derviş Beledi'nin Cilvegözü sınır kapısından Suriye'ye çıkış yapıığının kayıtlarda bulunduğunun belirtildiğini bildirdi. Mahkeme duruşmayı, savcıhğın Filistinli öğrenci Rafet Şaban'ın öldürülmek istenmesiyle ilgili olaya ilişkin esas hakkındaki mütalaasını hazırlaması için bir başka günü bıraktı. ^ TİP DAVASI Kapatılan Türkiye İşçi Partisi'nin 15 eski yöneticisi hakkında açılan davaya sanıkların sorgularının yapılmasıyla devam edildi. Haklarında I5'er yıl ağır hapis cezası istenen sanıklar, 12 Eylül öncesi TİP'in yasal parti olduğunu, yasal olan bir partinin yöneticisi olmanın da suç olmadığını söylediler. "Adi bir soygurı" Eczacıbaşı'nın soyıüması olayı Helvacı Danunarha 9da insan haklan paneline katıldı FERRUH YILMAZ KOPE.NHAG İnsan Hak ları Derneği Başkanı Nevzat Helvacı. Türkiyeli İşçiler Birliği'nin davetlisi olarak geldiği Kopenhae'da temaslarda bulundu. Helvacı. Kopenhag'da ilk olarak geçen hafta sonu "Türkiye'de İnsan Haklan >e Demokrasi" konulu bir panele katıldı. Panelde, İnsan Haklan Derneği'ni temsilen konuşabilmesi için hükumetten izin almasi gerektiğini belirten Helvacı, bu yüzden kendi adına konuştuğunu kaydederek. Türkiye'deki insan ha^larının durumunu ve derneğin çalışmalarını anlattı. Nevzaı Helvacı. Kopenhag'da kaldığı son üç gün icerisinde kendi adına bir dizi temaslarda bulundu. HeKacı'nın, Kopenhag'daki "İşkence Kurbanlannı Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi" yetkilisi Doktor lnge Kempf Genefke ile yaptığı görüşmede. merkezin işkence kurbanlarının tedavisi ile uğraşan Türk doktorlanna bu konuda seminer ve bilgi vermek için, merkez görevlilerinin Türkiye'ye gelmeleri konusu ele alındı. İşkence Tedavi Merkezi görevlileri, Türkiye'ye gelerek, işkence kurbanlarının tedavisi konusundaki çalışma ve tecrübelerini Türk doktorlanna anlatmava hazır olduklarını, kendilerine bu yolda resmi bir istek geldiği takdirde, aelebileceklerini belirttiler. İslanbul Haber Servisi İşadamı Bölent Eczactbaşı'nın İstinye'dekı evinin basılarak kundaktanması olayı ile ilgili olarak hiçbtr geiişme sağlanamadı. Anc&k, polisin çizdirdiği saldırganm robot resminin bugun emniyet birimlerine ve basına dağıtılması bekleoiyor. Önceki ak$am Eczacıbaşı'nm İslinye Köybaşı Caddesî 265/2 numaradaki evine giren ve kimliği henuz belirlenemeyen bir kişi, evdekt çocukbakıcısı Vahkte Aslan'ı bıçakia etkisiz haie getirdikten sonra kolundaki üç altın bileakk içerdeki gümüs çacai kaşık ve tabak takımlannj almış, kaçarken de evi ateşe vernuşıi. Oiaym hemen ardından polis, bütün şupheieri üzerinde topla. yan Emre Eczaabaşı'nm bakıcısı Vahkle Aslan ve kasap Osman İ M B Ç ile çjragını bir süre gözaltına alarak sorguladı. Bu çalışmadan bir sonuç almamazken, sadece, bakıcı Vahide Aslan, eve giren saldırganm şu anda cezaevinde yatmakta olan bir oto teybi hırsızına benzediğini söyiemişti. Buna karşın olayda hiçbir dnemli ipuoı ete geçirikmedi. Polis yetkilileri, son değerlendirmelerine göre otayın, siyasi veya Bülent Eczacıbaşı'nın aîlesine karşı yöneltilmiş bir satöın oîmadtğj, "adı bir soygtm"dan ileri giımediğinı beüntiler. ÇAL1ŞANLAREV YILMAZ ŞİPAL SORULARI/SORUNLARI Genel Idare Hizmetleri'nin ek göstergeleri Ortaokul çıkışlı, 29 yü hizmetli Genel İdare HizmA leri sınıf12. derece 4. kademeden emekti bir memuran ysşlı dul eşiyim. Ögrenim dnrumu neden gösterilerek Uhsisli ek gösterge isteğim, 1986 yüında geri çevrildi. E$Lmin emekli aylıgı tuUnnın, ek gösterge alıp süamayacagının, alabilecekse yasal dayanağının açıklanmasını beklemekteyim. H.Ş. SİNOP YANIT: Devlet Memurlan Yasası'nm 36. maddesi uyarınca "Kadrolan Genel İdare Hizmetleri Suufına dahil olup Uhsisli ek gösterge belirlenmemiş olanlar"ın öğrenim durumlanna göre yükselebilecekleri derece ve kademeler ile uygulanacak ek göstergeler: 1) llkokulu bitirenler 2) Ortaokulu bitirenler 3) Ortaokul dengi mesleki veya teknik öğrenimi bitirenler 4) Ortaoku! ustu 1 yıl mesleki veya teknik öğrenımi btörenler 5) Ortaokul ustu 2 yıl mesleki veya teknik öğrenimi bitirenler 6) Liseyi bitirenler 7) Lise dengi mesleki veya teknik öjrenimi bitirenler 8) Lise veya dengi okullar ustu 1 yıilık mesleki veya teknik öğrenimi bitirenler 9) Lise veya dengi okullar ustü 2 yıl veya ortaokul üstü en az 5 yıilık mesleki veya teknik öğrenimi bitirenler 10) Lise veya dengi okullar ustu 3 yıl teknik veya mesleki öğrenimi bitirenler 11) 2 yıl sureli yuksek oğrenimi bitirenler 12) 3 yıl sureli yuksek öğrenimi bitirenler 13) 4 yıl sureli yuksek öğrenimi bitirenler 14) 5 yıl sureli yuksek öğrenimi bitirenler 15) 6 yıl sureli yuksek öğrenimi bitirenler SORU: Dtnca 7 5 5 KI<HI 9 9 9 Yok Yok Yok +300 Kalkınmadan Teknolojiye, Insan haklanndan Uzay hukukuna, Kükürden Pelsefeye. Çağımızın güncel sorunlannın ele alındığı, benzersiz bir tartışma ortamı... Zemin Platformunun Tam Mctni Sosyalist Parti Türkiye Gündeminin birinci maddesidir Gençlik olayları 1516 Haziran'ın gerçekleri Aybar'la Söyleşi: +300 +450 3 2 2 2 1 1 1 1 1 8 6 6 6 4 4 4 4 4 +450 +600 +600 +600 +900 +900 +900 ' +900 +900 "likanıklı Aşacağız w j j Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültur Orgütu'nün 33 dilde, a»'ru içerikle yayınlanan aylık dergisi... Unesco'dan oruş Genel İdare Hizmetleri Sınıfında öğrenim durumu ortaokul olanların, gerek görev aylıklarına gerekse emekli aylıklarına ek gösterge uygulaması bugün için yapılmamaktadır. açılan pencere H A Z İ R A N '87 Ç I K T I YOL: KESEN IRMAK Hıfzı V. Velidedeoglu :. hası 990 lira (KDV içindel Ça£daf Yoyınları Turkocaiı Cad 3941 Ca$alolilutstanbul