Catalog

CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER AET ülkeleri hem AET hem de Avrupa insan hakları ve temel özgürlüklerini konımaya ilişkin antlaşmaları açıkça ve pervasızca ihlal ederek Türk vatandaşlarına vize zorunluğu getirmişlerdir. Şimdi ise AET Türkiye antlaşmalarının en can alıcı noktasını oluşturan işçilerin serbest dolaşımına ilişkin hükümlerini uygulamayı reddetmekte ve bu tutumları önemli bir reaksiyon doğurmamaktadır. Ancak siyasal plandaki iktidar muhalefet dahil vurdumduymazlığın düşündürücü olmaktan da öteye utanç verici boyutlan, bir yana "Meo'em Demirel" davası karşısında hükümetin müdahale etmeyerek sessiz kalması hem iktidar hem muhalefet için Türk insanına karşı vatandaşlığın uluslararası antlaşmalardan doğan haklarını koruyamamaları nedeniyle ağır manevi sorumluluklar doğuracaktır. ÜLKEMİZİ YAKI1NDAN İLGİLENDİRDİĞİ HALDE Gerçekten de Meryem adındaki vatandaşımızın açtığı ve sonuçları çok önemli olacak duruşmasına şimdilik 4 devletle komisyon, karşı taraf olarak katılmış, Meryem için ise Alman avukatı dahi girmemiştir. Oysa yorumu yapılacak antlaşmaya taraf olan, Türkiye Cunıhuriyeti Devieti'dir. Yani kural olarak Meryem'in savunmasını yapması gereken, özel durum nedeniyle Türkiye Cumhuriyeti devletidir. Çünkü Avrupa Toplulukları Adalet Divanı bu dava vesilesiyle Ankara antlaşmasının 12, katma protokolün 36. maddelerinin yoıumunu yapacak, bu maddelerin Türk işçilerine 1 Aralık 1986'dan itibaren serbest dolaşım hakkı verip vermeyeceğine karar verecektir. Oysa hukuki planda durum gayet açıktır: Yvonne Van Duyn ve R. Rutili davalarında Adalet Divanı AET'yi kuran Roma antlaşmasının 48. maddesini ki bizim taraf olduğumuz antlaşmaların 12. ve 36. maddelerinin karşılığıdır doğrudan uygulanabilen hükümler kategorisine sokmuş (2) ve bu tür hükümlere vatandaşlarını milli mahkemeler önüne dayanabileceğini ve milli mahkemelerin de vatandaşların bu antlaşmalardan doğan haklarını korumak zorunda olduklarına karar vermiştir. Başka bir anlatımla eğer "Meryem Demirel" davasında divan Ankara antlaşmasının 12. katma protokolün 36. maddesinin vatandaşlar için ulusal mahkemelerin korumak zorunda olduğu hakları doğduğuna karar verecek olursa: Türkiye'nin devlet olarak işçilerinin serbest dolaşımını ve vize gibi sorunlar için AET ülkeleriyle konuşacak konusu kalmayacak . buna karsılık AET ülkeleri Türkiye'yle masaya oturmak için çeşitli yollar arayacaktır. Eğer dava olumsuz sonuçlanırsa nasıl yenilemek gerekir? Hukuksal durumun apaçık olmasına karşın divanın daha ön. ce verdiği bir çok kararlardan riicu ederek Türkiye söz konusu olduğu zaman farklı bir yoruma gitmesinin anlamı şu olacaktır: Yalnız AET ülkelerinin siyasi organları değil, tarafsız olması gereken yargı organları da Türkiye'yi ve Türkleri aralarında görmek istemiyorlar demektir. Başımızı kuma gömmeden çıkartmamız gereken böyle bir sonuç Türkiye'nin dış politikasının yeniden ve temelden gözden geçirilmesini zorunlu kılacaktır. SONUÇ Böylesine önemli sonuçları doğuracak olan "Meryem Demirel" davasına Türkiye'nin kayıtsız kalması nasıl izah edilebilir? Hem iktidann hem muhalefetin çoğu zaman incir çekirdeğini doldurmayan sorunlarla uğraşırken Türk vatandaşları ve Türk dış politikası için böylesine önemli sonuçlar doğuracak olan dava konusunda suskun durmaları nasıl izah edilebilir? Yazıyı fazla uzatmamak için üzülerek bir iki sözcükle en nazik biçimde cevaplayahm: derin bir bilsisizlikle.. 2 MART 1987 Meryem Demirel" Davası Türk dışişlerinin duruşmaya müdahale etmeme nedenlerini bilmemekle beraber "MERYEMDEMİREL" davasının sonuçlarının olağanüstü önemli, Türk dış politikasını da yönlendirecek değerde olduğuna kamuoyunun ve devleti yönetenlerin dikkatini çekmek istiyoruz. CUMHURİYETTE/V OKURLARA... OKAY GÖISENSİN ! : Doç. Dr. İZZETTİN DOĞAN Başbakan Turgut Özal'm ameliyatının geri planlara ittiği çok önemli bir konu gözden kaçmak ve Türkiye'yi çok ağır sonuçlarla karşı karşıya bırakmak üzeredir bu Meryem Demirel davası? Aynntılannı bilmemekle beraber basından öğrendiğimiz kadarıyla Meryem Demirel adındaki bir Türk kadını Almanya'da çalışan kocasının yanında sürekli kalmak isteyince, Alman makamlan müdahale ederek vize süresinin dolduğunu ve ülkeyi terk etmesini istemişlerdir. Meryem bu kararın iptalini Alman mahkemesinden istemiş ve gerekçe olarak Ankara antlaşmasının (1963) 12. maddesi ile katma protokolün (1970) 36. maddesinin tüm sonuçlanyla 1 Aralık 1986'dan itibaren yürürlüğe girdiğini ve eşiyle birlikte kalmasına engel olunamayacağını ileri sürmüştür. Böyle bir iddiayı yerel mahkeme AETyi kuran Roma antlaşmadir: Meryem Demirel davası. Ne Güven Bağları sır.ın 177. maddesine göre AET divanına sormak zorunda olduğundan, Alman Mahkemesi olayı. AET divanına intikal ettirerek duruşma açmış ve ilk duruşmaya Federal Almanya, Yunanistan, Fransa ve İngiltere ile komisyon temsilcileri katılmış, buna karşıhk Meryem'i temsilen herhangi bir avukat katılmadığı gibi Türkiye'nin taraf olduğu antlaşmaların yorumu söz konusu olduğu halde Türkiye adına da kımse katılmamıştır. AÇIKÇA İHLAL EDEREK Türk Dışişlerinin duruşmaya müdahale etmeme nedenlerini bilmemekle beraber "Meryem Demirel" davasının sonuçlannın olağanüstü önemli, Türk dış politikasını da yönlendirecek değerde olduğuna kamuoyunun ve devleti yönetenlerin dikkatini çekmek istiyoruz. Gerçekten de Türkiye 1949'dan bu yana Sovyetlerin baskısı yüzünden tarafsız ve bağımsız dış politikalardan vazgeçmiş ve askeri bakımdan NATOya iktisadi ve siyasi bakımdan genelde Batı, özelde Avrupa kurumlarına üye olmuş ve Batı devletleriyle yazgı (kader) birliğine yönelmiştir. Bu "yazgı birliği" klasik siyasi nutukları aşarak 1963'te Ankara antlaşması ve 197O'te katma protokol ile hukuki bir çerçeveye oturtulmuş ve antlaşmanın tarafları olan AET ülkeleriyle Türkiye'yi ve halklarını (1) karşılıklı yükümlülükler altına sokmuştur. Bu yükümlülüklerin en önemlilerinden birisi ve yazgı birliğini yansıtan en önemli hüküm, kişilerin vizesiz üye devlet ülkelerine gidip gelmeleri (yani serbest dolaşım) ve işçilerinin iş aramak, bulurlarsa orada işe girmek ve ikâmet edebilmek hükmüdür. Siyasal iradeyi hayata geçirecek hukuki durum böyleyken. EVET/HAY1R OKTM AKBAL Açıyorum gazeteleri, hemen her gün SHP'deki iç çekişme ile ilgili yazılarlafcarşılaşıyorum.İnönü böyte demiş, Baykal şuralara gitmiş, Gürkan kendinden yanaymış, Yeni Sol grubu ağır basıyormuş, Bahriyeliler hızlı bir çalışma içindeymiş, Genel Başkan'ın halk karşısında çekiciliği azmış, MKYK birkaç parçaya bölünmüş, Mayıs Kurultayı'nda kimler seçim istiyor, kimler istemiyormuş!.. Daha neler de neler!.. Gazete okuru bütün bunlara bakarak diyecek ki, bu ne biçim parti, bu ne bıçim sosyal demokratlık! Oysa öteki partilerde de az çok var bu tür karmaşa... Başta ANAP'ta, hele Sayın Özal'm Houston'a gidişinden bu yana partide kuşkular arttı. Özal ayrılacak mı? İkinci adam kim olacak? Böyle biri var mı? Ecevitler'in partisi DSP'de bile başladı direnişler. Yönetimi suçlayanlar ortaya çıktılar sonunda... Oysa DSP ince elenerek kurulmuş bir partidir. Her kurucu Ecevitler'in denetiminden geçti. Nasıl Kurucu Meclis, daha sonra da 83 seçimlerinde milletvekili adayları Konsey'in elemesinden geçtiyse, öyle!.. Buna karşın yine de DSP içinde de başkaldırmalar görülüyor... Tek 'uslu' parti, yani hiçbir yönetim sorunu olmayan disiplinli parti, Dogru Yol! Gerçek lider Demirel... Gölgesi öylesine büyük ve geniş ki bütün yurdu kapsıyor. Geçici Başkan Cindoruk güvenilir bir kişi olarak işini başarıyla yerıne getiriyor. DYP'de en aşağıdan en yukarıya kadar her şeye egemen Sayın Demirel... Ama siyasal partilerin bu denli disiplinli, düzenlı olması o kadar iyi bir şey mi? Bence değil... Parti kadrolarında en alt düzeyden en üst düzeye kadar sürekli bir tarttşma ortamı oluşturulmamalı mı? Bu, o partideki canlılığı göstermez mi? Bu açıdan ben, SHP'deki iç tartışmaları yararlı sayıyorum. İl merkezierinde, ilçelerde, hatta köylerde bile iç, dış politika üstüne konuşmalar, tartışmalar yapılıyor bugün... Halkımız önemli bölümüyle insan yığını olmaktan çıktı. Kendi başına düşünüyor, iyi nerde kötü nerde ayırt ediyor. Kendisini yönetenler konusunda yargılara varabiliyor. Belki yetersiz, belki eksik. Bilgi noksanhğı, eğitim azlığı bu yargılannda, kararlarında zaman zaman yanlışlara düşmelerine yol açıyor. Ama gördüğüm kadarıyla Anadolu insanının hiç degılse önemli bir kesimi bilinç aydınlığında uyanmaktadır. SHP bu işin öncülüğünü yapan parti... En başta Genel Başkan İnönü bu bilinçlenmeyi istiyor. Eleştiriden, yerilmekten çekinmiyor. Bıliyor ki eleştiri olmayan bir yerde, hele bir siyasal partide düşünceler donmuştur. toplum yararına yararlı iş görebilmek yolu kapatılmıştır. İnönü, kendisine yöneltilen eleştirelere kızmadan katlanıyor, zaman zaman da 'doğru' diyor! İyi hatip olmamak, renkli' bir kişilik taşımamak gibi pek de yerinde olmayan savlar, bu anlayışlı davranış yüzünden geçersiz olmaya başlamıştır. İnönü'nün gosterdıgi bu olgunluk, tüm partililerce örnek alınıyor mu? Bence alınıyor. Tartışmalarda, eleştirilerde alt kademedekiler de olgun bireyler olarak düşüncelerini belirtme alışkanlığı ediniyortar. Dünyanın en ileri ülkelerinin partilerinde, hele solda yer alan partilerin iç bünyeierinde sürekli tartışmalar, çekişmeler, savaşımlar olmaktadır. Fransız Sosyalist Partisi aylardır 88 seçimlerinde cumhurbaşkam adayı olacak kişiyi anyor. Mitterrand mı, Rocard mı, Fabius mü, Mauroy mı, Delors mu? Bu politikacılar kendi görüşlennı parti kongrelerinde, basında, toplantılarda açıklayıp en yüksek görevı üstlenrneye hazır olduklarını belirtiyorlar. Sağcı partilerde de aynı kaynaşma var. Ama kimse 'sen kim oluyorsun da aday diye ortaya çıkıyorsun?' demiyor, kimse kimseye hakaret etmiyor, politikada tartışarak; eleştirerek hizmet yarışına çıkmayı demokrasinin bir gereği sayıyor. SHP içinde kurultay öncesi başlatılan çalkantılar, söylentiler, gruplaşma haberleri hiç de olumsuz davranışlar, görünüşler değildir. Tam tersine, SHP'deki canlılığın belirtisidir. Tartışarak, Eleştirerek... TÜBtTAK ANKARA ELEKTRONİK ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRME ENSTtTÜStJ'NE x ARAŞTIRMA MÜHENDİSİ ALINACAKTIR ODTÜ Kampusu içerisinde kundmuş bulunan Araştınna Enstirusü'nde yurUtülmekte olan Bilgisayar ve Bilgisayar kullanınuna dayab projelerde Yazüım ve Donanım konulannda Araştırma Geliştirme Mübendısi olarak çahşac&k elemanlaı aranmaktadır. İyi bir çalışma ortamında, uygun maddi koşullarda çalışarak, ileri teknoloji ürünlerinin geliştirümcsine katkıda bulunmak isteyen genç ve yetenekli mühendislerden ilgilenenlerin a$a&daki adrese başvurmaları duyurulur. CUMHURİYET MATBAAÇILIK VE GAZETECİLİK T.A.Ş. YÖNETİM KURULUNDAN Sicil No: 34599/3430 Türk Ticaret Kanunu ve Şirket ana sözleşmesi hükümlerine uyarak şirketimizin ortaklar genel kurulu 7 Nisan 1987 Salı günü saat 11.30'da şirketimizin merkezi olan Türkocağı Cad. No: 39/41 Cağaloğlutstanbul adresinde olağan olarak toplanacaktır. Sayın ortakların sahip olduklan hisse senetlerini toplantı gününden en az bir hafta öncesine kadar şirket veznesine teslim ederek karsılığında giriş kartı almalarını rica ederiz. 1986 yılı bilanço, kârzarar hesapları ve Yönetim Kurulu ve Denetçi raporlan şirket merkezinde toplanü gününden 15 gün evvel Turk Ticaret Kanunu'nun 362. maddesi uyarınca ortaklarımızın incelenmelerine hazır bulunacaktır. YÖNETİM KURULU GÜNDEM: 1Açılış ve Başkanlık Kurulu'nun oluşması. 2 1987 yılı işlem ve hesaplanna ilişkin Yönelim Kurulu ve Denttçi raporlannın okunması, görüsülmesi ve onaylanması. 31986 yılı bilanço ve kârzarar hesaplannın incelenmesi, onaylanması ile Yönelim Kurulu üyeleriyle denetçinin aklanması. 41986 yılı kârzarar hesabı sonuçtarı hakkında karar alınması. 5Şirket ana sözleşmesinin 57. madde E bendi uyannca Yönetim Kurulu'na yetki verilmesi. 6Ana sozleşmenin 24. maddesi uyannca 1987 yılı için yönetim Kurulu üye sayısının saptanması ve seçimiyle ücretlennin belirlenmesi 7Ana sozleşmenin 37. maddesi uyannca 1987 yılı için denetçi seçimiyle ücretinin belirlenmesi. TÜBİTAK Ankara Elektronik Araşürma ve Geliştinne Enstıtüsü / ODTİ) Balgat Ankara Telefon: 22 09 25 22 05 06 Nilliyet SAN&TDERGrîSİ ve idünvcısında Antonin Artaud/Virginia Wool1/Yesenin/Mayakovski/Van Gogh/Hemingway/Cesare Pavese/Koestler/Heinrich von Kteist/Zweig/Beethoven/Çaykovski/Sylvia Pliath/Nerval/Jack London/Paul Celan/AI Alvarez/Malraux/Beşir Fuat/Can İren/Rasih Güran/Rabia Bayraktar... er zammın ardından gelen okur mektuplan yine * geçen hafta kutulan doldurdu. Bir bölümü her zamanki gibi "Bu kararı düşünerek almışsınızdır, günde ': 30 lira için gazeteyi bırakmak aklımızın ucundan geçmez" derken, bir bölümü de ağır ekonomik v koşullarda bu ek yukü taşıyamayacaklarını belirtiyordu. Birkaç okurumuz da çeşitli maliyet hesaplan yaptyor, öneriler getiriyordu. Bu arada bir mektup da Cumhuriyeti son zam yüzünden değil, ama "beş para etmez içeriğinden" dolayı bıraktığını yazıyordu. "Devrimci genç •bir Cumhuriyet okuru" imzalı bu mektup yazanna göre, Cumhuriyet, ara rejim suresince hep suskun kalmış. Bu da bir görüştur. Zamma dönersek, şu sıralar, son olarak başbakanın da belirttiği gibi kâğtt zammının e// kulağındadır. Ağır ekonomik koşutlara karşın Başbakan özal daha önce de açıkça şunu söylemiştir: "Gazeteler : zam yapınca gerekçe olarak kâğıt zammını gösteriyorlar, bu kez onların zam yapmasını bekleyeceğiz, sonra kâğıda zam yapacağız." Başbakan, gerçekten gazetelerin zam yapmasını beklemişdr. Nitekim Cumhuriyeften önce Tercüman, fiyatını 100 liradan 130 liraya çıkarmış, Cumhuriyet de geçen hafta 150 Hra olmuştur. Diğer gazetelerin de önümüzdeki günlerde zam yapmaları beklenmektedir. Bugünkü koşullarda bir tek fotoğrafın getirtilmesi, bir tek haberin izlenmesi bazen mifyonla ifade edilen harcamalara yol açmaktadır. Habercilik yapmak isteyen, içeriğinden fedakirlık etmeyen her gazete de bu harcamaJarı yapmak zorundadır. • Cumartesi günleri verdiğimiz BilimTeknik ekimiz büyük ikji gördü. İlk sayısının verildiği günkü satışımız 160 bini buldu. Pazar günkü net satışımız ise 165 bin. Geçen hafta, zammın ilk haftası oimasına karşın ortalama satışımız da 130 binin üstüne çıktı. • Cumhuriyet okur anketi de tamamlandı, değerlendirme çalışması başladı. Ankete gelen yanıt sayısı da gerçek bir rekordur: 32.624. 1985 ocak ayında yaptığımız ankette 23.604 yanıt gelmişti. Gelen yanıtlann dağıhmı da şöyle: Ocak 1987 Ocak 1985 İstanbul 10.034 7.128 Ankara 5.454 3.939 Izmir 2.808 1.641 Diğer iller 14.328 10.896 Sonuçları Cumhuriyefin kuruluş yıidönümü olan 7 mayıs günü açıklamak için VeriAraştırma'daki arkadaşlanmız çalışmalannı sürdürmektedirler. Türk basınında ilk okur anketinin yine Cumhuriyet tarafından yapılmış olduğunu bilen kuşkusuz çok azdır. Kurucumuz Yunus Nadi'nin Cumhuriyet yayın yaşamına başlamadan önce yaptırttığı bir okur araştırmasının özgün basımı bir süre önce sahaflarda bir arkadaşımız tarafından bulundu. H VEFAT Değerli büyüğümüz, eşim, babamız Yakalandığı amansız hastalıktan kurtulamayarak, hakkın rahmetine kavuştu. Acımız sonsuzdur. EŞİ VE ÇOCUKLARI HASAN HÜSEYİN ESEN ui) »7j • ^yt} >>>' Jır J J^A' Jı » Sft BAŞSAGUGI Arkadaşımız Arif ESEN'in babası, } ıf^h. Jrr OKUYUN! 161 KALEM 19761980 MODEL ARASI RENAULT YEDEĞİ İLE 20 ADET 900x20 JANT, 4 KALEM SICAK LASTİK KAYNAĞI, 3 KALEM İÇ VE DIŞ LASTİK SATINALINACAKTIR. Şartnamesi, bedelsiz olarak aşağıdaki adreslerden alınabilir. 1 KARABÜK'DE: Demir ve Çdik Fabrikalar: Müessesesi Tedarik ve Ikmâl Mudürlüğümuz. 2 ANKARA'DA: Kurtuluş, Ziya Gökalp Caddesi No: 80'deki Genel Müdürlüğümuz. ISTEKLİ'lerin şartnamemiz esaslanna gore hazırlayacakları kapalı teklif mektuplarını, geçici teminatlarıyla birlikte en geç 18 Mart ' 1987 Çarşamba günü saat 11.00'e kadar Karabük'te Muesseseraı? Haberleşme ve Arşiv Müdürlüğunde bulundarmalan ilan olunur Basın: 13358 Hayata gözlerini yumdu. Kendisine Tanrıdan rahmet, yakınlarına baş sağlığı dileriz. CUMHURİYET ÇALIŞANLARI HASAN HÜSEYİN EŞEN : İLAN ANKARA PTT ONARIM VE DQ.NA.TIM FABRİKA MUDÜRLÜĞÜNDEN YARINLARIMIZ İÇİN BUGÜN KARŞI DURALIM işçinin ALINTER! 3. sayısında yine iş,çi semtleri, atölyeler, fabrikalar ve sendikalardan haber, yorum, röpor,taj ve mektuplarla dolu.. işçi haklarına yeni bir saldırı daha: Sözleşmeli personel 8 Mart: Kadınların kurtuluşu ve demokrasi DİSK: Bir kutlamanın araından Kozlu'da göçük. kaza mı, cınayet mı? Coca Cola işçilerinin sözleşmeye^epkisi Gazi mahallesi ve Bizans sarnıçlarından taşınan sular Netaş grevi bir okul, bir deney ve bir şenlikti Kaynayan kazandaki Türkiye Sovyet demokrasısinin derinleşmesi ve Gorbaçov Hükümetirv sendıkalar jzerindeki baskı poıitikaları Sendika ne yapacak? Ordumuz yok ki sokağa çıkalım Bir TV a.zisi: Saat sabahın dokuzu, tek başına mücadele mi MA R T SA YISl Ç1K Tll 1. Mudürlüğümuz ihtiyacı; 115 kalem International araçlanna ait yedek parça tdari ve Teknik Şartname esaslanna uygun olarak satın alınacaktır. 2. Bu ihaleye ait Idari ve Teknik Şartname Mudürlüğümuz veznesinden (KDV dahil) 1625. TL. karşılığında temin edilebilir. 3. thale kapalı leklif almak suretiyle yapılmaktadır. 4. Ihale 30.3.1987 Pazartesi günü saat 15.00'de Müdürlüğümüzde yapüacaktır. İhaleye iştirak edecek fırmalar tekliflerini en geç aynı gün saat 14.00'e kadar Personel Müdürlüğümüze teslim etmeleri sarttır. Postada ve her türlü gecikme kabul edilmez. 5. tdaremiz 2887 sayılı kanuna tabi değildir. Basın: 13646 ilhan Selçuk • Genco Erkal • Esin Alşar • Tımur Selçuk Dostlar torosu • (Yönetenler: Sarper Özsan, Timur Selçuk) DostlarHasad Dans Toplulugu • (Yöneten: Mehmet Akan) Ayrıca film gösterisi: 2 Mart 1987/Saat 2O30 Hartiye Konak Sineması, Tel: 140 54 58 HUHİ SU SANAT GECESİ RUHISU DOSTLARIYLA BULUSUYOR RUHİ SU AVUSTRALYA BELGESELİ ILAN ANKARA 2. AŞLİYE HUKLK HÂKİMLİĞİNDEN Davacı trdoğan Gencer vekili A\. i.uıfi Cingi laralmdaıı duvalı Nuri Çalışkan aleyhıne mahkemcmı/e açılnııv bulunan AİMiıdağ 1 Bölge 1 e\zıpaşa Mahalloi 5685 ada, 9 parselde bukınan ;a>ıinıeııkulüı 364 1596 hi^eve avilmii bulunaıı Şuf'a (3.000.000. lıra dc7 ğer uzerinden) da\asın;n yapılan 11.2.198 gunlu dinu^nuıvıııd.ı •»erilen ara katan gereğinvje; Davalının adresınin ıe>bn edilcnıe>ip m<.\hul kalmaM M"hcbi>lc kcııdı^ine da>a dilekvcsi ile durujma ^ununun ilaııcr. tcbliğinc nıalıkcincnıızce karar \erilmı> bulunduğundan dLiru^manın bırakıldıcı 2(1.3.198" gunu saat 10.20'dc davalı Nurı Çalıskan'ın dava ılc ;isrii her lurlu belgjlcri ile bırlikıe mahkcnıcmı/ duru>n;a >alumında luı/ır buluııması \tyü kcndı^iııı biı vekil ile tcmsil ıtıirnıoi. ak\i ıakdııdc durıı>ıııa>a uıvabında dnaııı olunııp karar \crileceği lıusu»l:ııı dıinı^nıa gunu »c Jaiı'tivıMiiıı tcblijı \crinc kaıın olnıak u/c:o kc\fivcı iiaıı olunur Z>> 2.19S" .BURSA 2. KITAPFUARI 170 yayınevi 6000 kitap yüzde 20 indirim Devlet Güzel Sanatlar Galerisi Heykel 111 MART CUMHURİYET Türkçe Yevmi Gazete İdarehane: İstanbul Cağaloğlu Efendim Yakında sabahları neşredilecek Cumhuriyet gazetesi şimdiye kadar Türkiye'de intişar etmiş gazetelerin en güzeli ve en mükemmeli olmak emelindedir. Bu emelini temin için karielerinin arzu ve ihtiyaçlarını tatmin edebilmek mecburiyetinde bulunduğuna kaniyiz. Karielerin bugünkü gazeteler tarafından tatmin edilmemiş bir çok ihtiyaçları olduğuna emin olduğumuz için bu arzu ve ihtiyaçları tespit ve takriri ve onların mümkün olduğu mertebe tatmini bizce elzem ve zaruridir. Her şeyden evvel halkın ve karielerin eikâr ve hissiyatına makus oimak isteyen (Cumhuriyet)in bu kemale vasıl olmasına siz de atideki suallere cevap vermek suretiyle yardım edebilirsiniz. Bu sebeple aşağıda münderic suallerin cevaplarını doldurup bir an evvel idarehanemize göndermenizi rica eder ve bu vesile teyidi hürmet eyleriz efendim. 1. Günde kaç yevmiye gazete ve hangilerini okuyorsunuz? 2. Bu gazeteleri niçin okuyorsunuz? a Bu gazeteleri niçin diğerlerine tercih ediyorsunuz? 4. Gazetenizde en evvel en ziyade ne gibi şeyler okursunuz? (baş makale mi, havadis mi, hususi makale mi, mizahi yazılar mı) 5. Gazetenizde ne gibi şeyler bulunmasını istersiniz? 6. Gazetenizde resim bulunmasını ister misiniz? 7. Karikatür ister misiniz ve kimlerin karikatürierini tercih edersiniz? 8. En ziyade sevdiğiniz muharririer kimlerdir, hangi muharrirlerin yazılannı gazetenizde görmek istersiniz? 9. Ne gibi tefrikaların bulunmasını arzu edersiniz? 10. Gazetelerin en ziyade ne gibi şeylere ehemmiyet vermesini istersiniz? 11. Gazetenizde iktisadiyata, içtimaiyata, kadınlara, çocuklara spora ait sütunların bulunmasını ister misiniz? 12. Sizce mükemmel bir gazete ne gibi şeylere cema olmak lazım gelir? HUKUKSUZ DE^VIOKKASİ Hali( Çelenk 2. bası 880 lira (KDV içinde) Çağdaş Yayınlan Türkocağı Cad 3941 Cağaloğtuİslanhııl AMLAR 1. BÖLÜM Cemal Madanoğlu 550 lira (KDV içinde) ÇiJğdaf Yayınlıırı Türkoı'ağı Cad. 3941 Cağatoğluİsıanbul DOSTUM MOZART Nadir Nadi 5. bası 880 lira (KDV içinde) Çağdaş Yayınlan Türkocağı Cad. 3941 Cağaloğluhtanbul KUITUR ÜZERİNE Prof. Emre Kongar Çağdaş Yayınlan Türkocağı Cad. 3941 Cağaloğluİsıanbu/ 2. bası 550 lira (KDV içinde) \i^;n. 13219