Catalog

CUMHUK1YK1/S HABERLERIN DEVAMI 17 EKİM DÜNYA'DA BUGÜN AmslBrtiam Amman Anna BaOdat Barcelona 6as* Belgnt Benın Bonn Bru«s«ı 8uü(»Stl! Canavn Cazıyir Cidde Du&jyı Frankturi Gıme HetanU Kahıre Kopenfag K£in UfVLSa Y A B A B B A Y Y Y B Y A A A Y A B A B Y A 18° 29° 28° B 15° Y 17° Y 21° B 21° B 20° B 13° Y 26° B 21° Y 16° B 19° Y 24° A 36° B 28° S 23° A 28° B 33° A 25° A 24° Vtnedık B 23° Vıyam A 22° WasmngtDn A 23° Zun#ı Y 24° Lenıfigrau loddra Madret Mriano Montreal Mostam Muntı Ne* Yort Osto Pans Prag RıyaO ftoma Sofya Sam > l Avn lunus 1987\ HAVA DURLML M f t e gAre. yunJun k u m veıç tasmian gentf otank parçaı buhHJulç Eje * lc Anadokı'maı taıayM» yw y«r sa^anak yatyşiı ge(«•k. OWo ytrter ız bukmu v« apk gapecak >*MamonAdı sabah saaöannde ss oOriitecak V HMSICAKLlâl önmni t»r d ^ İ J k olra /'• yacak. RUZGÂR: Yunkm taoy MsimKrinde " • kuzgy ve doflu, * 0 t r Msmiwlnd6 ouney ve doAu y**rt»n h*H a n s n artHawwlfe «secek. DanizlefdaKandanz m Marmantta yildcvejudıJoOusu d t v darizfcnfc 24 zaman zıınan 5 lamelnda saalk 4iS aman aman2Sd«ıiznilhQİaa8Calc 0ENİ2B0lun DanD* parçab «e s t u M u gsçacek. Oe 21, ArtalysMa v» MamansM 23. ls*»ndenın. firnla, Anamur, Gırne Alarv n t U ç t t y v yer muMH dalgai oM>. gfrft ya w Fethn** 24 deraceı* Mn g A I M e hava az bulutb v« açık geçtcek uzaMjı 10 km ıMayinda olacak. DENtZ SURüzglr kuay ve Ooju vflnlenhn lufif ara an ona bjvwts esece*. g6l KuYU StOJOJtLA» KumfcSyae 16. Samsun. Hteon. Sinop. M n S ^ . ÇanaMole. Hopa ve çuk dataaiı ofcıp 9&ÜŞ uıaMtı 10 km doöyında oiacak FhryMa 17. 0 H ve /^valık'ıla 18, Kııtada' a'nda 19, Badnn ve Çapnrte " ' Genal RfltBorotgııı C MuduriuQü'nden aıınan TÜRKIYE'DE BUGÜN A A A A B B B B 8 A B B A B A B B 24° 10° Mn A 26» 6°YO28at 27° 10° Zonguldaı B 26° 10» 28° 14° 3T° 16° 29° 10° 23° 9° 26° 13° 24° 14° 23° 13° 21° 13° 30° 15° 22° 12° 25° 7° 24° 12° 24° 15° 25° 10° 2«° 7° 24° 7° 23° 6° 24° 13° POLİTİKA VE ÖTESİ MEHMED KEMAL Sıkıyonetimin Ankara Komutanı ile Ankara Başsavcısı, 12 Eylül adaleti üstüne tartışıyorlar. Şöyle ya da böyle birlikte ne de güzel adalet dağrtmışlar. Işkenceler, zulümler, ölenler, öldürenler gırla gitmiş. Ne diyordu 12 Eylül generalleri? "Biz tutaradalete teslim ederiz, artık o ne işlem yaparsa o olur." Perde gerisinde ne işlemler görülüyormuş. İşlemler yapılıyor, yaptırılıyor, sonra kanaviçe gibi işliyorlar. işle babam işie.. Ankara'da, İstanbul'da, Adana'da, Diyarbakır'da ne işlemler yapıldı. Bir generaller fıkrası anlattık diye bir süre Selimiye'de yattık. Bundan haberi olmadı mı? Haberinin olduğu, bir gün sonra gazete sahipleri toplantısında anlaşıldı. Konu üstünde biraz durmuş. "Hele biraz kalsın da, sonra bir şey yaparız" demiş. Olayın tanıklan bana anlatmışlardı. "Hete biraz yatsınr Hapise düşen, "Hele biraz yatsırfm anlamını çok iyi bilir. Bu, karanlık, havasız, bitli, pireli, on kişinin yatabileceği bir yere yetmiş kişi doldurulmuş koğuşta yatmak demektir. Hapishanelerin nasıl bir yer oldugunu anlatmak için "Hele biraz yatsın" diyenleri de buralarda yatırmalıdır. 46 demokrasisinin ilk yıllannda kji. Ankara'da bir Kuvvet gazetesi çıkardı. Bu gazetede başyazıları birer gün ara ile K6prülü ile Hikmet Bayur yazariardı. Hikmet Bayur, İsmet Paşa1 dan ne zaman söz etse, paşalığını unutur, "Bay Inönü" derdi. Hikmet Bayur'un her "Bay Inönü" deyişinde Ankara Savcısı bir kovuşturma açar, bizi karşısına dikerdi. Neden Bay inönu dfyor? Ne bileyim ben, kendine sorunl Milletvekili soramıyoruz, siz sorsanıza... Biz nasıl soralım, canı nasıl isterse uyfe yazar. Hikmet Bey yazdıkça bakanlık soracak, bakanlık sordukça biz dava açacağız, siz buraya geleceksiniz. öyle olacak demek ki... Bay İnönü yüzünden davalar açılıyor, mahkemeler görülüyor, hiçbir dava sonuca ulaşmıyordu. Biz de sorumlu müdür olarak kaç yüz kez adliyeye taşınıyorduk, dosyalar yığılıyordu. Derken, 14 Mayıs 1950 geldi. Siyasal iktidar değişti. Böyle davaların hepsi düştü, biz de kurtukjuk. ismet Pasa, muhalefete geçti. Gene "Bay İnönu" diye dalkavuklar türemişti, ama artık ne kimse dava açıyor ne de ilgileniyordu. Hikmet Bayur da, demekten çoktan vazgeçmişti. Yavaş yavaş İsmet Paşa "bayiıktan" çıkıp "paşalığa" doğru yücelmeye başladı. Artık İsmet Pasa demiyoriar, paşa diyorlardı. Paşa denince, sadece İsmet Paşa anılır olmuştu. Nedeni? Demokrat Parti demokratlıktan uzaklaşıyor, demokrasiyi savunan Paşa, durmadan puan alıyordu. 12 Eylül yönetiminin gün geçtikçe neler yaptığı anlaşılacaktır. Adaleti nasılmış, hapishaneleri nasılmış, işkenceleri nasılmış, hepsi birer birer anlatılacaktır. Tanık olanların dilleri çözülecektir. Nokta dergisinde bir yazı gözüme ilişti. 12 Eyiül'den sonra ne kadar emekli general varsa her biri özel sektör şirketlerinde bir kapıya yamanmış. Bir yandan en yüksek derecede devletten emekli maaşı, bir yandan özel sektöre hizmet. Şimdi darbelerin anlamı daha iyi anlaşılıyor. Atatürkçülük için, demokrasi için, yeni anayasa için, yeni meclis için diyorlarsa da hiçbiri için değil, özel kesim için.. Görev yaparken içli dışlı olmasalar, emekli olunca birbirlerini nereden bulurlar? Bir emekli generalin de sendikalara gidip orada işçilerin haklannı aradığına hiç mi hiç tanık olmadım. Bütün bunlar gözleri açmıyorsa, katarakt mı olduk? 35° 27° Q Bitks Bokı Bursa Çanaldale Coojm Danzk 28° 12° Isparta 27" 6°lstanbu 28° 13° Izmır 27>'13<>Kar5 2f 26° 25° 23° 26° 8°Kays«ri 8° Kırtoan* 10" Konya PKüBtıya 12° Malatya Aaçık BtHjKıtkı Ggüne$ı Ktariı Ssst YyaJmunu 22° 28° 23° 1F 19° 26° 26° 25° 23° 37° 19° 32° 14° 31° 19° 19° 33° Hepsi Gozler Önünde... Bir Ölümün Anlamı... (Baştarafi 1. Sayfada) rak anılacaktır. 1960lı ve 1970'li yıllarda bu mücadeleyi, Türkiye İşçi Partisi fTİP) çatısı altında legal olarak sürdürmüştür. Behice Boran'ın da aralarında bulunduğu 15 TİP'Iİ 1965 genel seçimlerinde TBMM'ye girmiştir. Behice Boran dört yıl boyunca, Meclis çatısı attında bir parlamenter olarak yer almıştır Peki, sonra ne oldu? 6O'lı yıllarda Meclise soktuğumuz bir insanı, 1980'li yıllarda ülkeye sokmadık! CHacak iş mi? Sürgündeyken Uğur Mumcu'ya şöyle diyordu: "Istanbul'u bazen öylesine özlüyorum ki... Ama biliyorum, ömrum yetmeyecek Türkiye? ye dönmeye..." Ve yetmedi de. Sürgünde öldü Behice Boran. 6O'lı yıllarda Meclise soktuğumuz, 80'li yıllarda ülkeye sokmadığımız Behice Boran'ın ancak cenazesinin yurduna getirilmesine izin verdik. Ne acı! Önce vatandaşlıktan çıkardık, "vatan hainT ilan ettik, sonra da TBMM önünde tören düzenledik onun için. Ne hazin çelişki! • Vatandaşlıktan atmalan, sürgünleri, "vatan haini" damgalarını, siyasal idamları bırakalım artık. Politikada kan davaları güdülerek bir yere varılamıyor. Sağdan sola en geniş yelpazede bütün siyasal güçlerin yer alabileceği çogulcu Batı demokrasisinin koşullarını ülkemizde gerçekleştirelim, Sağda da, solda da hoşgörü, diyalog, uzlaşma gibi kavramları hayata geçirmeye özen gösterelim. Herkesin görüşlerine, inançlarına saygıyı devlet ve toplum yasamında geçerii kılalım. Bu çerçevede atılacak ilk adımlardan biri, Anayasa ve yasalardaki demokrasinin özüne ters düşen hükümlerin temizlenmesidir. Siyasal şiddete karışmamış olanların yurda dönmelerine ve vatandaşlık hakkına kavuşmalarına artık olanak tanınmalıdır. Avrupa Topluluğu'na tam üyeliği amaçlayan Türkiye'nin demokrasi ve çağdaşlık açısından bazı ayıplardan bir an önce kurtulması şarttır. Arkodaşun Behice Boran MİNA URGAN Banssever, insan haklan savunucusu ve sosyalist olarak Behice Boran'ın kişüiğinden ölümünden sonra, Ovguyie söz edildi; ilerde de her zaman söz cdilecek. Bense, onun "resmi" diyebileceğimiz kisiligini değil; arkadaşun Behice Boran olarak özel kişiliğini anlatrnak istiyorum. Bunu da içtenükk, duygulanarak yapmaktan çekinroeveceğim. Bcnden beş yas büyttk olan Behice Boran ile Arnavutköy Amerikan Kız Koleji'nde ögrenciliğimin ilk yüında, on yaşındayken karşıiaştım. O sırada başiayıp yıllar yilı süren dostluğumuz boyunca Behice Boran'ı yakından tarumayanlann, onu bir hayli katı ve hırslı olmakla suçladıklannı duydum. Oysa Behice Boran ne katıydj ne de hırslı. Katı olsaydı çevresindekilerin gOçsuz yanlannı kolayca bagışlayamazdı; beni de bagışlayamazdı. Çünkü, 1950'de Ban} Sevette1 Dernefi'ne girmemi önerdiği zaman afle gccindirdiğimi, maaymdan başka gelirim olmadığını, hapse düserscm, işimden atıkrsam, yakınlanmın aç kalacağından korktufumu soyledım. Bunu sOylerken de çok, ama çok ezildim. Ne var ki, Behice beni ayıplamadı, dostlufunu da esirgemcdi benden. Bunun nedenini de yıllarca sonra açıkladı. Tutumuına bir özür bulmak için bahaneler uydurmamıştım. Acıkça söylemiştim korktuğumu. Behice ise ancak ikiyüzloiük edenlere katı davranırdj. Ancak öylelerini bagışlayamazdı kolayca. Behice Boran haris değildi. Eğer fasist eğilimlerin egemen olduğu bir üniversitede çalışmanuş olsaydı, çevresinde uygarca bir hojgörUyle karsıla^saydı, Lşinden atılmasaydı, Behice Boran Marksbt bir öğretim üyesi olarak sosyoloji dalında parlak bir akademik karyer yapardı.fstediği de buydu zaten. 1965te milletveküi seçildigi sırada "Şa işe bak" demişti bana; "Bea karaiimde katıp oknyvp ^zauk, ders v<ennek, ötreacflerimk Bfrijaımk, ladcce U çftk bir dost çeyrestyk Uifkl karmak tetedia dtcdea beri. Oyn şbadl styani san^ıa tmra ortanaa a&buk zorandataddon.Kimbffir ba işln aJUndan scverdL İ$te bu yüzdendir ki, Omrünfln son yedi yıluu sürgünde, memJekeonin tajından toprafeından uzak, sevdiği her şeyden uzak gecirdigini dUşünmek, dayaaılmaz bir hüzün verir onu yakından tanıyanlara. • * * Ben ortaokuldayken Behice Boran'ın bir ara bizlere den verdijini; o konufurken, sanki kafamm içini devinen güçlO projektflrler tanyonnuş da, bu ışıklar tüm karanlık koşeleri aydınlatıyormuş gibi, ÖJrettiklerini hemen kavram amı unutamıyorum. Dünyanın en vefaiı dostu olan Behics Boran'ın siyasal nedenlerden ötürü bazı geaçlik arkadaslannı yitirince duyduğu kederi; "Hertaia afk acıia* n vmnfar, bente 4c vkaĞışhk aoJuuı *mr" demesini unutamıyorum. Doga sevgisini; soğuk bir kış akşamı karanlık basmakttzereykenevimin balkonuna çıkıp lodos fırtınasım bir saat seyreimesini unutamıyorum. Kadınlığına Ozgfl becerilerini, evinin tertemiz duzenini, herkese açık sofrasının guzelliğini, ycmeklerinin tadını, co$tufu zamaolarda duyarlı sesiyle türküJer söylemesini unutamıyorum. Behice Boran içinTOMMttetören (Baştarafi 1. Sayfada) bu nedenle tabutun Türk bayrağına sarılmasının, Bayrak Kanununa aykırı olduğunu ileri surdü. Şansal ise, bu mahkumiyet karannın Askeri Yargıtay 3. Dairesi'nce bozulduğunu ve mahkumiyet karannın onadan kaJktığını kaydetti. Eryılmaz, tabutun teslim alınmasıyla ilgıli tutanağa Şansal'ın söylediklerini geçirdi. Boran'ın cenazesi saat 11.10'da uçaktan indirilerek, karşılamaya gelenlere teslim edildi. Cenaze daha sonra getirilen bir cenaze arabasına konuldu. Boran'ın cenazesinin gümrük işlemleri, bir saate yakın sürerken, cenazeyi karşılamaya gelenlerin polis tarafından videoya kaydedildiği dikkat çekti. Cenazenin teslim alındığı kargo binasının önünde çok sayıda sivil polis aracının bulunduğu görüldü. Havaalanında Boran'ın oğlu Dursun Hatko, annesiyle en son yurtdışına çıkmadan 7 yıl önce yüzyüze görüşebildiğini söyledi. Tören için gelen Batı Alman Komünist Panisi Prezidyum üyesi Werner Cieslak ise, gazetecilerin bir sorusu üzerine, "Bu büyfik insan Behice Boran'ı kendi toprağında size veda etraesi için getirdik" dedı. Boran'ın cenazesi saat 12.15'te havaalanının çıkışında bulunan USAŞ bekleme salonunun önüne getirildi. Burada bir dakikalık bir saygı duruşu yapıldı. Boran'ın cenazesi, konvoy halinde törenin yapılacağı TBMM'ye götürüldü. TBMM'ye Emniyet Sarayı'nın önünden götürülen konvoy; gerekli önlemlerin alınmaması nedeniyle, birçok kez kırmızı ışıkta beklemek zorunda kaldı. ter Flkri Saginr, DSP Genel Başkanı Biilent Ecevit ile parti yöneticileri, DYP milletvekilleri Namık Kemal Şentıirfc, Dogan Kasaroglu. Mfmduh Yaşa, Lezgin Önal, Ccmal Özdemir. Yrimaz Hastiirk, kapaulan TlP'ın eski Senatöru Fatma Hikmel tşmea, avukatlan, arkadaslan ve çok sayıda yurttaş katıldı. Burada yapılan bir dakikalık saygı duruşundan sonra bir süre saygı yürüyüsü yapıldı. Protokol ve polisler, saygı yürüyüşunun ancak 10 metre yapılmasına izin verdiler. Yürüyüşe katılan siyasiler, Işmen'e başsağlıgı dılediler. Cerrahpaşa Hastancsi'nde felçli yatan Nevzat Hatko'yu görevini yapan bir eş gibi değil de, gülümseyerek, sakalaşarak, iki aylık bir bebefe bakar gibi temizlemesini, unutamıyorum. Yinni yedi yıl önce 1471ik ohıpflniversitedenaüldıjım zaman, beni ve iki çocuğumu, Armutlu'da kumsalda bir kaç kuruşa kiraladığı, eiektriksiz, susuz, kınk dökük eve götürtip, sanki lüks bir otddeymiscesine haftalarca rabat ettirmesini, üzüntümü gidennesini unutamıyorum. İstanbul'da Behice Boran'ın cenazesi Ankara'daki törenden sonra karayolu ile Istanbul'a gönderildi. Saat 01.00 sıralarında Kartal'da 2025 araçtan oluşan bir konvoy tarafından karşılanan cenaze daha sonra Şişli Etfal Hastanesi'ne kaldırıldı. Behice Boran'ın cenazesi yann Şişli camisinde kılınacak cenaze namazından sonra Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağ'a verilecek. TBMM'de tören Konvoy, saat 13.30'da TBMM'ye geldi. Buradaki törene, Meclis Başkan Vekili Öta Gürtniz, SHP Genel Başkanı Erdal tnönü, Genel Sekre Altı gflnlOkken yitirdiği ilk çocugu Elifin ötumü yüzünden yıllar boyu çektiği acıyı; daha sonralan çok gttç koşuliar altında dünyaya gelen oğlu Dursun'a sevgisini; ikide bir hapse girdiği için bir anne olarak görevlerini verine getiremediğini düşünerck duyduğu kaygıyı unutamıyorum. Tüm küçük çocuklara, bu arada Sakarya Hapühanesi'nde kocasını baltayla kesen bir köylü kadı1948'de Behice Boran, Niyazi Berkes ve Pertev Na nın çocuğuna gösterdiği ilgiyi; o dokuz aylık bebeili Boratav ile birlikte mahkemeye verilmişti. Mah ği bana demir parmakiıklann arkasından hayrankemede aklanınca, üçünün de kadrosu lağvedilmiş, lıkla göstermesini unutamıyomm. BrUksel'in yagmurlu, soğuk parklarında yüruraçıkca kalmışlardı. Bdylece ülkesinin koşulları bu inançh sosyalisti öğretim üyeliginden koparmış, ey ken, Istanbul'un şu ya da bu köşesi üzerine benden leme itmiştL Behice Boran bu eylemi sonuna degin. aynntılı bilgiler istemesini unutamıyorum. Deniz sevgisini; Gokova'da bir tekneyle gezerken büyük özverilerde bulunarak, büytik acılara katladuyduğu keyfî; onu son görüşümde Ostend'de denarak, basarılı bir dirençle sürdürdo. Behice Boran, öceki iki arkadaşı gibi, yabana üni nize girişımizi; koskocaman dalgalar bizi devirdikversitelerden iş önerileri aldı, Ama ülkesinde kal çe çocuksu sevindmi unutamıyorum. * * * mayı yeğ tuttu. Bunun baslıca nedeni, Behice BoArkadaşım Behice Boran ile dostluğumuzun yaran'ın tutkulu yurtseverliğiydi. Memleketini sadece soyut bir kavram olarak değil, elle tutulur bir ger nm yuzyıldan fazla sunnesi bir mutluluk kaynağı çek olarak severdi. Azgclişmişliğiyle yoksulluguy oldu benim için. ölüm haberini ahnca duyduğum la, eşitsizlilderiyle, haksozlıklanvia, buruk acüanyia acı, bu mutluluğu hiç gölgeleyemez. DIYDIK/GÖRDİK YALÇfJV PEK&EN fBaştarafi 7. Sayfada) rı bir daha genye getıremezsınız TV'de bol bol sinema yok mu? Yani sinema bu kez TV'de yaşamıyor mu? Tabii şu dakika o yaşatıyor .. Üstelik TRT Yeşilçam'ın başına konmuş anka kuşu .. Peki televızyonun kendine özgü kuralları yok mudur. Sınama ve TV ıkısi birbirinden biraz farklı şeyler değil mıdir? Hayır... Bir zaman karıştırıldı bu. . TV sanatı. sinema sanatı diye. . Televizyon bir yayın aracıysa. sinema sanatının da yayın aracıdır... Nasıl gramofon ve radyo muziğin yayın aracıysa, televizyon da sinema sanatının yayın aracıdır. . Fakat şöyle soyleniyor: Evın içinde olduğu için... Evde bıliyorsunuz bir sürü faaliyet var Yenıliyor. içiliyor. konuşuluyor. O sinema salonundakı filme olan konsantrasyon azalmıyor mu? Evet bunu söylüyorlar ve ben şaşırıyorum. Ben evi çok seviyorum. Evde televizyon seyretmeyı .. Sinema için evinizden kalkacaksınız, hava yagmurlu mu. güneşlı mı? Ben şahsen evı seviyorum ve sınemacıfar bana hain gözüyle bakıyorlar o yüzden... Hayır gösterilemez... Eğer siz bugün bir Kanunı Suttan Süleyman filmi yapmak ıstiyorsanız ve bunu da dünyanın görmesini ıstiyorsanız Mesela Marlon Brando'yu oynatmaya mecbursunuz... Başka türlü imkânı yok, olmaz... 15 milyon dolar alır Marlon Brando.. 5 milyon da onun burada masrafı var... 20 milyon dolar vermek zorundasınız... İyi ama Marlon Brando gökten zembille mi indi? Onu da Amerikan sineması yaratmadı mı? Nasıl yarattı ışte?.. Dedim ya, Amerikan sineması akıl sineması... Oturuyor düşünüyor, dil meselesı de yok adamlanr,.. Önce o adamı yaratıyor... Bunun yanı sıra büyük bir teknik, büyuk bir becerl. işini bilen insanlar... Bunlarla oluyor Amerikan sineması. Şımdi biz iyi bir film yaparsak mucıze olur.. Bizim becerimiz, yatkınltğımız o kadar yok... Eee, paramız da yok o kadar... Yapamıyonjz, ama bizim yapacağımız şeyier yok mu? Var... Oturup bir düşünmek... Ne yapmamız gerek diye.. Ömrünü işçi sınıfının mücadelesine adayan, savaşsız ve sömürüsüz bir dünya kurulması için çalışan, onurlu, inançh büyük önder Körfez yîne (Baştarafi 1. Sayfada) lemlerinin sıklaşması üzerine alınacak onlemleri ve izlenecek politikayı saptamak için loplandı" dedi. Bu arada, Iraıı Devlet Başkanı Ali Hamaoey. Tahran'daki cuma hutbesinde, Sea Isle"nin vurulması konusunda, "Fiizeierin nereden gddigini Allah bilir" şeklinde konuştu. Hamaney, Amerika'ya çatarak, "Körfez'de güvenligi saglamak istiyorsamz, bu kadar savaş gemisinin borada işi ne?" dedi. Göiemciler, ABD'nin ABD bayrağı takan Kuveyt tankerinin vurulmasına henüz sert bir fiili tepkide bulunmamasına karşın, böyle bir olayın tekrannın, Amerika'nın lran'a misıllemede bulunmasına yol acacağını belirttiler. BEHİCE BORAN'ın önünde saygıyla eğiliyoruz. DUYURU BEHİCE BORAN'ın 1. 16 ekim günü saat 14.00'te TBMM'de yapılan töreninden sonra Istanbul'a doğru yola çıkan naaşı, saat 23.00'te dostlarınca Kartal'da karşılannuş ve Şişli Etfal Hastanesi'ne götürülmüştür. 2. Şişli Etfal Hastanesi'ne konulan naaşı, 18 ekim gününe kadar hastanede kalacak, 18 ekim pazar günü saat 10.00'da Şişli Camii'nde katafalka konulacaktır. 3. Şişli Camii'nde öğle namazından sonra Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa verilecektir. TOLEYİS SENDİKASI MARMARA BÖLGE ŞUBESİ ÜYELERİ Bağımsızlık, demokrasi, banş ve sosyalizmin önderi Helikoptere ateş Dün Basra Körfezi'nde me>dana gelen bir başka gelişme de, Amerikan NBC Televizyonu ekibinin bulunduğu bir helikoptere Dubai açıklannda bir Iran teknesinden ateş açılması oldu. Olay üzerine bölgede bulunan bir ABD savaş gemisinden yardım isteyen helikopterde bulunanlar arasında yaralanan olmadığı haber verildi. Bilindiği gibi yaz başlannda ABD ile Kuveyt arasında yapılan anlaşmada 11 Kuveyt tankerine ABD bayrağı çekilmesi kararlaştınlmıştı. lran, şiradiye dek Amerikan bayrağı çekmiş Kuveyt tankerlerine saldın düzenlememişti. Dünkii saldın ile ilk kez ABD bandıralı bir Kuveyt tankeri bombalanmış oldu. Gözlemcıler bu olayın ABDtran gerginliğini büsbütün arttırdığını belirtiyorlar. ABD'li yetkililer füzenin tran'ın işgali altmdaki Fao yarımadasından atıldığını tahmin ediyorlar. Amerikan Senalosu Silahlı Hizmetler Komitesi'nden Sam Nunn, Iran'ın bu tür saldırılarının "bir Amerikan misiBemesİDe yol acabilecegini" söyledi. BEHİCE BORAN'ın anısı önünde saygı ile eğiliriz. ÇAĞDAŞ ECZACILAR adına BARIŞ DOST Bağımsızlık. demokrasi, banş \e sosyalizmin se^kin onderi, işçi sınıfımızın onnru. ulkemizin yiğit evladı DOSTLARI ADINA . Av. Nerrain Aksın, Av. Rasim Öz Türkümüzü en güzel söyleyenlerden Tüm yasamı boyunca düşünce ve örgütlenme özgürlüğünü yaşama geçinnek için mücadeie veren BEHİCE BORAN Türküsü söylenecek. BEHİCE BORAN'ın anısı önünde saygıyla eğiliyoruz. SABİT BAYILDIRAN YAŞAMINI BAĞIMSIZLIK, DEMOKRASİ VE SOSYALÎZM SAVAŞIMINA ADAYAN İNSAN HAKLARI DERNEĞİ İstanbul şubesi Tüm emekçilerin, yoksul halklann yılmaz savunucusu; demokrasi, banş, özgürlük savaşçısı; Türk kadınının düşünsel ve mücadeie gücünü bütün dünyaya onaylatan büyük ana ornek kişiliği önünde saygıyla eğiliyoruz. Samsun ilerici ve demokratları adına YAHYA GÜNDÜZ MEHMET KIR BEHİCE BORAN'ın Kuveyt saptamış AP'nin Washington kaynaklı haberine göre Kuveyt Silahlı Kuvvetleri, dün Kuveyt karasularındaki bir tankere bir füzenin atıldığını saptadılar ve füzeyi, başka bir füze ile vurmak istediler. Ancak Kuveytlilerin attığı "Streta" füzesi, tankere doğru yol alan fuzeyi vuramadı. KANUNİ'Yİ TANITMAK Siz düşündünüz mü bunu?. Düşünüyorum ama size demin söyledim, sinema kolektıf bir çalışmadır.. Daha kendi meselelerimizi bilmiyoruz biz... Şimdi KanuSİNEMA VE ABD VE BİZ nu'yı tanıtıyoruz Amerika'da güya... Metin Bey. siz ABD'ye gittınız Kanuni kaftanlarta, çinilerle, yazma ve epey kaldınız. Sinemayı da ın kitaplarla tanıtılmaz kı... Kanuni bu celediniz orada sanıyorum. Nedir değildir... Kanuni ne yapmış bilen Amerıkalıların bu olaya bakış açı yok... Ben anlatayım isterseniz... sı? Neden bu kadar öndeler bütun Kanuni zamanında Kabız isminde bir iranlı, istanbul'da Muslümanlık dünyadan. . Önce akıl... Türkiye'de birse hakkında ileri geri konuşuyor. . En naryo sorunu var... Ne sinemada sonunda yakalıyorlar. Mahkemede ne televızyonda senaryocu oluşma fikirlerini çürütemiyorlar fakat ölümış... Holyvvood bunu önce büyuk me mahkum ediyorlar... Haber paAmerikan yazarlarını kadrosuna dişaha gidiyor ve yeniden mahkealarak çözümlemış. . VVilliam Faulk me yapılıyor... Kendisi de bizzat ner, Hemingvvay, Steinbeck... Dev mahkemeye başkanlık ediyor... Beleri almışlar. çalıştırmışlar.. Ewe raat ediyor adam sonunda... Çünla senaryo meselesini ha/letmiş kü şunu söylüyor Kanuni orada: ler... Ne kadar özgün ne kadar guHüküm vermek için aksinı ispat zel senaryolar... Böyle bir şeyi Holl edene kadar ona inanmak zorunyvvood akılla yapmıştır Hollyvvood dasınız..." demek. hatta sinema demek senarBunun anlam; çok büyük... yo demektir zaten... Bir de tabıi "Suçlanana kadar masumdur" ilmeşhur oyuncu oynatacaksınız... kesi.. Dünyada ilk kez bu ilkeyi geBütün o festivallere gidıliyor. Son tiriyor Süleyman... İşte Kanuni'yitara o film o ülkenin kendi sinemala nıtmak için yalnız bu olay filme çerında bile gösterilmiyor. Gösterile kılebilirdi... Marlon Brando da oymez. imkânı yok.. nadı mı bence bütün yapılanlardan daha iyi tanıtılırdı.. Kazansa bile..? "Şafaklardan bir şafak güzel bir ülke getireceğiz kucaklayıp sana" Silkworm füzeleri tran'ın dünku saldında kullandığı bildirilen Çin yapısı SUkworm füzeleri, ilk kez bu yıl başında dünya basınında adını duyurdu. Tahran'ın Çin'den aldığı bu uzun menzilli füzeleri Hürmiız Boğazı'ndaki kıyılanna yerleştirmesi Batı'da derin kaygılara yol açtı. tran böylece Hürmüz Boğazı'ndan geçen tüm gemileri vurma olanağına kavuşuyordu. Ancak lran, önceki güne kadar Silkworm füzelerini kullanmadı. önceki gün Kuveyt'in Miba Al Abmadi petrof terminalıne duzenlenen saldında tran'ın Silkworm füzesi kullandığı bildirildi. Dünkü saldında ise ABD, lran'ın Silkworm füzesi kullandığını öne sürdü. Böylece Silkworm füzeieri, 24 saat içinde iki kez gundeme geldi. VEFAT Amavut Kralı Zogu I'in 1. yaveri AUaman Çupi'nin eşi; tslam ve Bedri Çupi, Aylin Alantar'ın biricik anneleri; Fadıl Alantar'ın kayınvaldesi; Melda ve Şemsi Alantar'ın sevgüi anneanneleri; Deniz Çupi'nin biricik babaannesi B. BORAN'ın silinmez anısı önünde saygıyla eğiliyoruz. Çağlayan Gürsel Okmeydanı, Hürriyet Mah. Barışsever ve demokratlar adına MUZAFFER A. KARA Nüfus cüzdanımı yitirdim. Geçersizdir. CENK ERS/N AKARSU BEHİCE BORAN'ı SAYGIYLA ANIYORUM BEHİCE BORAN'ın manevi huzurunda saygı ile eğilir, ba$sağlığı dileriz. HÜSEYİN TAHİR YAZICIOĞLU 19581986 Trafik caHavarının aramızdan ayınşının 1. yılında özgur duşüncenle aramızdasın. Y AZICIOCLL AİLESt Nüfus cüzdanımı, eski Diş Tabipler Odası kartımı ve teğmen terhis belgemi kaybettim, geçersizdir. MADİYE ÇUPİ 16.10.1987 günü Hakkın rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi bugün (17.10.1987) Fatih Camü'de kılınacak öğle namazını müteakip Topkapı Maltepe Mezarlığı'nda toprağa verilecektir. NOT: Çelenk gönderümemesi ve bağışlann Türk Eğitim Vakfı'na yapılması rica olunur. M. ALt SAVAŞMAK SATILIK HÜSEYtN SAÇAKLIOĞLU Ehliyeumi kaybettım. Hukümsüzdür. Bayanlar, çocuk bakarak Ingilizce oğrenmeyi ancak AuPairlik yaparak gerçekleştırebilirsiniz. 5» 51 42 Idealtepe'de 70 m kalorifersiz lüks daire T d : 140 72 12 2 J L NADİR MUTLUER Göğsünüzde ağrı ve yanma varsa, kalbinizi kontrol ettirin Türk Kalp Vakfı Tel: 172 61 43/44146 58 66 tLHAN KOLAY