23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
29 AĞUSTOS 1986 Ozetle DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Sovyetler Birliği'nde Gorbaçovun göreve başlamasmdan sonra gündeme gelen yolsuzluklarla mücadele, Özbekistanda genis Irak uçakları hemen çaplı değişikliklere yol açtı. Özher gün, îran'ın petrol bekistan'ın eski bakanlarından tesislerine, ulaşım Vahap Özmenov'un rüsvet ve sistemine, petrokimya yolsuzluk suçlanndan ölüm cezasına çarptırıldığı açıklandı. tesislerine ve elektrik Sovyet Resmi Haber Ajansı santrallarına saldırıyor. TASS, Özbekistan Cumhuriyetinin bakır işletmelerinden soKimi gözlemciler, rurnht bakanı olan Vahap Özme tran'ın ekonomik nov'un ruşvet aldığınu görevde bakımdan çok güç bulunduğu süre içinde fabrikadurumda olduğunu lardaki üretime ilişkin düzmece verüer yayınladığou kaydederek, belirterek, "Irak, hava bu nedenle eski bakanın ölüm saldınlarını aynı cezasına mahkum olduğunu bildirdl 10 yü süreyle işletmeler ba etkinlikle sürdürürse, kanlığı yapan Özmenov'un yanı Îran'ın karadaki sıra, aynı dönemde görevde olan üstünlüğünü üst düzey yöneticilerinin de "sert dengeleyebilir" biçimde cezalandırüdığı" belirtildi. Özmenov, 1984 yılında görediyorlar. vinden altnmış, aynca Komünist LEFKOŞE, (AP) Körfez Parti üyeliği sona erdirilmiştu savaşında son zamanlann en (ANKA) önemli gelişmesi, Irak'ın Iran'daki ekonomik hedeflere saldırıları yoğunlaştırması oldu. Bazı gözlemcilere göre Irak'ın bu kampanyası, Îran'ın büyük saldınya geçmesini kesinleştirebüir. İran, Irak'tn hava saldınlanna Pakistan'da muhalefet lideri Bekarşı tek çarenin, karadan salnazir Butto'nun 2 hafta önce tudırmak olduğuna karar verebituklanmasının ardından baslalir. yan olaylarda, polisin en az 2000 Son haftalarda Irak uçakları gösterici ve muhalefet ileri geleİran'ın fabrikalarını, petrokimnini tutukladığı açıklandı. Polis ya tesislerini, elektrik santrallayetkilüeri, bu konuda ilk kez nnı, ulaşım sistemini ve petrol yaptıklan açıklamada Fencap'ta İOOO, Butıo'nun doğunt yeri olan tesislerini hemen her gün bombalamakta. Sind eyaletinde ise 1000'i askın Irak'ın 12 ağustosta körfezin muhalefet yanlısınm cezaevleringüneyindeki Sırrı adasını bomde tutuklu olduklanm söylediler. balaması ise, Irak uçaklannın körfezin her noktasına ulaşabi Eski Sovyet bakanı idama mahkum oldu Bağdat'ın iııılıa savaşı AP Ajansı'nın yonımuna göre, Irak var gücüyle Iran'ın ekonomik hedeflerini bombalıyor DUN\ADA BUGUN AIİStRMEN Bir Yaşamın Çelişkileri Atatürk'ün son Başbakanı ve Türkiye'nin Üçüncü Cumhurbaşkanı Celal Bayar, bugün Umurbey'de toprağa veriliyor ve boylelikle, biraz da Doğu duygusallığının izlerini taşıyan uzun bir yas da sona eriyor. Celal Bayar'ın gömülmesi ve yasın sona ermesine karşın hiç kuşku yok ki, sürecektir onun siyasal yaşamı ile ilgili tartışmalar. Herhalde tartışmalann duygusallıkian, yandaşlıktan elden geldiğince arınmış temellere oturtulması, Celal Bayar ile ilgili önyargıdan uzak araştırmaların yapılması, tarihimizi değerlendirmek açısından olduğu kadar, demokrasimizi yarınlara doğru pekiştirmek bakımından da yararlı olacaktır. Biz ise bugün Türkiye Cumhuriyeti'nin tarihinde önemli rol oynamış Bayar'ın yaşamında, bir bölümüne çocukluk ve ilkgençlik yıllarında tanık olduğumuz bir bölümünü ise krtaplardan okuduğumuz çelişkilere değinmek ıstiyoruz. Sanırız ki, bu çelişkileri görmeden, o önemli siyasal yaşamı tam olarak degerlendirmek olanaklı değildir. Bilindiği gibi Celal Bayar, tüm Cumhuriyet tarihi boyunca özel teşebbüsün savunucusu olmuş, ülkede antikomünizmin ve anti Sovyetizmin önderlerinden biri olarak tarihe geçmiş, solun her türünün ardında Moskova'y aramış, "Moskova'ya Moskova'ya" edebiyatını tekerleme yapan cephenin en mümtaz kişisi olarak sivrilmiştir. Şimdi Celal Bayar ile ilgili olarak Nadir Nadi'nin anılarına kısaca bir göz atalım: "1945 yılının galiba kasım ayının sonlarına doğru bir akşam Celal Bayar ile bir dost evinde buluştuk. Milletvekilliğinden istifa etmiş, henüz CHP'den çekilmemisti fakat kovulan arkadaşları ile yeni bir parti kuracağı söylentileri ortalıkta dolaşıyordu.... Yemekten sonra Bayar'la karşılıklı olarak bol bol İnönü'yü çekistirdik... Memlekette gittikçe artan hoşnutsuzluğu görmemeye imkân yoktu. Bunu mutlaka dile getirmek gerekti. Ama uluorta İnönü'ye ve hükümete saldırmakla parlamenter demokrasiye kavuşturabilir miydik yurdumuzu? Bu konulan o akşam hangi açıdan ele aldık hatırlamıyprum. Bayar'ın Atatürk'e bağlılığına inandığım için ben devrimler konusu uzerinde durmaya lüzum da görmedim. Yalnız ayrılacağımız sırada giderayak, damdan düşercesine: İcabederse biz sosyalist olmasını da biliriz! demesini biraz hayretle karşıladım." (Nadir Nadi, Perde Aralığı'ndan Cumhuriyet Yayınları İstanbul 2. baskı s. 210) Her türlü solun ardında Moskova'yı gören, ülke için en büyük tehlikenin komünizm olduğunu söyleyen ve çare olarak bunların hepsinin "imhası"nt Öneren Sayın Bayar'a ait olunca bu tümce insanı oldukça düşündürüyor. Yine aynı yapıtın 211 ve 212'nci saytalarına bakalım: "Yıl galiba 1932 belki de 1933 Vichy'deyiz. iktisat Vekıli Celal Bey de orada. Mevsim yaz ve havalar sıcak. Bir gün beni ve babamı bir otomobil gezisine davet etti. Allier kıyılarında bir hayli dolaştık. Bayındır Fransa'nın refah içinde yüzen haline bakıyor imreniyor, ister istemez sevgili yurdumuzu düşünüyoruz. Ne zaman kalkınacağız? Nasıl kalkınacağız? Hangi metodla Batı'ya bir an önce yetişeceğiz. Konuşanlar daha ziyade Bayar'la babam. Ben pek lafa karışmıyorum. Bir aralık Bayar: Atatürk'e teklif edeceğim, partinin altı okunu milli bayrağımız yapalım demez mi? Ayyıldızı Şarklılığın ve geriliğin dış belirtileri sayıyordu. Bu dış belirtileri altı oka çevirmekle Batı'ya daha kısa yoldan yaklaşabileceğimizi mi düşünüyordu ne? Kendimi tutamadım ve koyu bir Halk Partili olan babamın itirazına ben de katıldım." Altı oku ayyıldız yerine ulusai bayrak yapmayı Atatürk'e önermeye hazırlanan Bayar, 1933'te Atatürk'ün oturduğu Çankaya'ya 1950'de yerleştikien sonra elinde DP'li bastonla yurdu gezecekti. Gerçekte Sayın Bayar'ın çelişkileri bu iki olayla sınırlı değildı. Dogululuğu geriliğin sembolü sayan, Atatürk sevgisini bir tapınma katına çıkaran Bayar'dır ezanın Turkçe okunmasmı bıraktırıp, Arapça okunmasına dönmeyi sağlayan. Kurtuluş Savaşı'nın Galip Hoca'sının ve Atatürk'ün son Başbakam'nın iktidar döneminde imzalanmıştır ömeğine çok az rastlanan TürkAmerikan ikili üs anlaşmalari: Milli burjuva yaratmak için yola çıkan Bayar'ın döneminde yaratılmıştır komprador burjuvazisi ve Lozan'daki Türk heyetinin üyesi otan Bayar zamanında, yabancı sermayeye olağanüstü olanaklar tanınmıştır. 194550 yıllarında muhalefet için güvenceler isteyen, demokrasi savunucusu olan Bayar'dır, 5 Mayıs 1960 akşamı Kızılayda gösteri yapanlara megafonla bizden olanlar ve olmayanlar diye bağırılıp, ikiye ayrılmalarını sağladıktan sonra, ateş açılmasını savunan. 1960 olaylarında çözümün "tenkil" olduğunu söyleyen, 1950 yılında tek çıkışın demokrasi olduğunu savunan Bayar'dı. 1960 darbesinde, darbecilere karşı direnen ve 'Ben buraya milli ıradeyle geldim. Milli iradeyle gelenler sılahla yıkılamaz' diyen ve Yassıada mahkemelerinde Fatin Rüştü Zorlu ile birlikte hiç boyun eğmeyen, zayıflık göstermeyen, milli iradeyle gelenlerin 1960'ta silah zoruyla Yassıada'ya gönderilmesine karşı çıkan Bayar, milli iradeyle gelenlerin 1980'de silah zoruyla Hamzakoy'a gönderilmesini onaylamış ve bu eyleme destek vermışti. Çelişkileri belki daha da uzatmak olası. Ama sanırım fazla gerekli değil. Önemli olan, Bayar'ın yaşamındaki bu çelişkileri unutmamak ve onun yaşamını incelerken bu çelişkiler ile birlikte onların ardındaki nedenleri de doğru irdelemeye çalışmaktır. Hiç kuşku yok ki, Cumhuriyet tarihimizın önemli kişilerinden biri olan Bayar'ın yaşamı enine boyuna incelenmeyi hak edecek kadar etkili olmuştur, bugünkü yaşamımızda. Unutmayalım ki, ülkemizde bugün egemen olan iktidann düşüncelerinin temelinde de Bayar'ın damgası bulunmaktadır. Pakistan'da 15 günde 2 bin tutuklu lrak uçaklan yaklaşık 1,5 yıldır Îran'ın Harg Adası'nı sürekli biçimde bombalıyor. leceğini gösterdi. Irak Hava Kuvvetleri Komutanı General Hamid Saban 13 ağustosta yaptığı açıklamada gelecek saldırılann "daha etkili ve öldürücü olacağını" söyledi. Gozlemcilere göre, Irak, Îran'ın ekonomisini çökerterek, Tahran'ı masaya oturmaya zorlamak istiyor. İran ise, karada Irak'a öldurücü darbeyi vurmayı tasarlıyor. Ancak, silahları ve ozellikle uçakları çok yetersiz. Bu durumda, bazı gözlemciler Körfez savaşının sonucunu ekonomik durumun saptayacağını one sürüyorlar. Ekonomik çökuntuden kurtulan taraf savaşı kazanacak. Ekonomik bakımdan şimdilik İran daha güç durumda gorünuyor. Irak'ın bombardımanları ve petrol fiyatlarının düşmesi yüzünden İran'ın petrol gelirleri onemli ölçude azaldı. İran, geçen yıl petrol dışsatımından 15 milyar dolar kazanmıştı. Bu yıl bu gelirin S 5 0 azalması bekleniyor, Irak bu yüzden hammadde dahil olmak uzere ithalatında önemli olçüde kısıntı yapmak zorunda kaldı. Bu olgu da yüzlerce fabrikanın kapatılmasına, işsizliğin %30'a çıkmasına yol açtı. Irak ise, körfez ülkelerinden büyük ekonomik yardım alıyor. Aynca Türkiye ve Suudi Arabistan'dan geçen boru hatlan ile petrolünu ihraç edebiliyor. Bazı Ortadoğulu gözlemcilere göre, Irak, İran'ın ekonomik hedeflerini aynı etkinlikte bombalamaya devam edebilirse, İran'ın karadaki üstünlüğünü dengeleyebilir. Körfez savaşına iiişkin başka bir gelişme de ağustos ayı başında Mısır ve Irak Savunma Bakanları arasında imzalanan bir anlaşma uyarınca, 37 Mısır askeri danışmanımn Irak'a gönderildiğinin bildirilmesi oldu. Kuveytte yayımlanan günlük "ElRag ElSam" gazetesinin Kahire'deki askeri sözcülere dayanarak verdiği haberde, Mısır'ın savaş endüstrisinin Irak ordusunda kullarulan Sovyet yapısı top mermileri ve füze başlıklannı üretebilecek düzey de olduğu, ağustos başında Kahire'de Mısır Savunma Bakanı Abdül Halim Gazzala ile görüşen Irak Savunma Bakanı General Adnan Hayrullah'ın Mısır'dan bir dizi savaş gereçleri almak istediği belirtildi. Gazetenin haberinde Mısır' ın Irak'a satacağı silahlann eylul ortasında Irak'a teslim edileceği de kaydedildi. Kuveytte yayımlanan günlük "El Valan" gazetesi ise Mısırlı askeri danışmanlann Irak ordusunu İran saldırısına karşı taktik ve stratejik açıdan eğiteceğini öne sürdü. F. Almanya Gizli Haberalma Servisi'nin raporu: Servisin 1985 yılı faaliyet raporunda, Doğu Alman kadmlarla evlenmek isteyen Türklerin "evlenme izni" vaadiyle casusluk yapmaya zorlandıkları belirtildi. HAMBURG, (a.a.) Federal Almanya Gizli Haber Alma Servisi'nin 1985 ^ılı faaliyet raporunda, Doğu Alman vatandaşı kadınlarla evlenmek isteyen Türklerin casusluğa zorlandıkları one sürüldu. Alman gizli servisinin yıihk raporunda konuya çok geniş yer verildi ve Türk işçilerinin casusluğa nasıl zorlandıkları konusunda örnekler verildi. Raporun, "Türk vatandaşlan ABD Başkanı Ronald Reagan, Sovyet Gizli Servisi'nin hedefkSovyet lideri Mîhail Gorbaçovla anlaşmaya varabileceğini san ri arasında" başlıklı bölümünde, dığını söyledi. Reagan, "Fortu Türklerin, "evlenme izni" vaadiyle Turkiye'ye yerleşip casusluk ne" dergisiyle yaptığı söyleşide, Gorbaçov'un, şimdiye dek tanı yapmaya zorlandıkları belirdığı Sovyet liderlerinden çok da ' tiliyor. Raporda, Doğu Almanyalı kaha nazik olduğunu, aynca ellerindeki silahlann bir bölümünü dınlarla evlenmek isteyen Türkyok etmeyi öneren ilk Sovyet li lerle, önce Turkçe konuşan bir deri olduğunu vurguladı. Bun KGB mensubunun temasa geçtiği, bu şahsın, evlenme izni verildan önceki Sovyet liderlerinin kendisiyle görüşmeye yanasma mesini sağlamak vaadinde bulunduğu, karşılığında Türkü cadıklanm hatırlatan Reagan, Gorbaçov'la seleflerinden daha susluğa ikna etmeye çalıştığı öne surülüyor. iyi geçindiğini kaydetti. (a.a.) Evlendikten sonra Turkiye'ye gitmeyip Almanya'da kalanlardan ise, casusluk faaliyetlerini bu ulkede surdürmesinin istendiği kaydedilen raporda, örnek olarak da, iki Türkun dururnu anFederat jüri, Nancy Reagan'ın latılıyor. özel yardımcısı bayan Anita Sanabria Castelo'yu, Paraguaya silah kaçırmaktan suçlu buldu. Nancy Reagan'ın çoğu dış gezisine katılan Bayan Castelo, bu ayın başında Federal Alkol ve Silah Bürosu 'nca kaçakçılıkla suçlanmıştı. Castelo, suçlamaları reddediyor. (a.a.) Bazı sendika ve muhalefet "Türk vatandaşları KGB'nin hedeji"Irak heyeti Bu örneklerden biri şöyle: "(K) adh Türk, 1970'teo beri Batı Beriin'de yaşıyordu. Bir iş sej^hatinde tanıdığı Doğu Alman kızı ile evlenmek istedi. (K)'nın evlenmek için yaptığı birçok başvunı cevapsız kaldı. 1979 kasım ayında kendisi ile temasa geçen ve Turkçe konuşan bir KGB Ajanı, Türkiye aleyhine casusluk yapmaya raa olursa bu iznin hemen verileceğini bildirdi. Daha sonra (K) ya casusluk eğitimi de yaptınldı. Bu arada posta kartlarına yapıştırılmış 1 mm.'den daha ince filmlerin nasıl okunacağı öğretildi. KGB, kendisine başka bir ad buldu ve elde edecegi bilgileri göndereceği adresi de bildirdi. Bu şekilde evlenebilen çift, Türkiye'ye gitmeyerek Batı Berlin'e yerleşti. Durumdan da F. Almanya Gizli Servisi'ni haberdar etti." Federal Almanya Gizli Haberalma Servisi'nin yıllık raporunda yer alan diğer örnek de şu: "Batı Beriin'de yaşayan (B) adında bir Türk, 1983 yılında, gezmeye gittiği Doğu Beriin'de bir Alman kızı ile tanıştı. Derhal evlenmek için başvuru yapıldı. Bu arada 1984de (B). F. Almanya tarafından sınır dışı edilerek Türkiye'\e gönderildi. Ancak (B)'nin nişanlısı, evlenme baş>unılannı izleme>e devam etti. Turki\e'de bulunan nişanlısı (B)'nin yanına gelebilmesi için de çalıştı. Bu sırada kadınla temasa geçen bir KGB Ajanı, bir Turkün sıkıntıda olduğunu, Türk nişanlısının bu kişi>e yardım etmesi halinde evlenme izni verilebilecegini söyledi. Bu şekilde vize alarak Doğu Berlin'e gelen (B)'ye burada casusluk yapması gerektiği bildirildi. tstegi once kabul etme>en (B)'ye bu takdirde kızla evlenemeyeceği bildirildi. Bu tehdil üzerine (B) isteği kabul etti \e e\lendi." BAĞLANTISIZLAR TOPLANDI konferansa silahlı geldi Reagan: "Gorbaçovla anlaşabiliriz" Harare Havaalanı'nda Xışım ile yapılan kontrolda Irak heyetinin bagajlarında el bombalan ve ufak silahlar bulundu. HARARE, (AP) Bağlantısız Ulkeler Dtşişleri Bakanlan Konferansı, Zimbabve'nin başkenti Harare'de başladı. Konferansa gelen Irak heyetinin bagajında el bombalan ve ufak silahlar bulundu. Zimbabvve'de yayımlanan yarı resmi "Ziano" Ajansı'nın haberinde, Harare havaalanındaki "Xışını" kontrolunda Irak heyetinin çantalarında çeşitli silahlar bulunduğu bildirildi. Iraklıların, havaalanı guvenlik personelinin silahları bırakmaları isteğine karşı çıktıkları ve ancak Irak'ın Zimbabvve Buyukelçisi İssam Mahbub'un olaya el koymasından sonra havaalanı kurallanna u>rarak, silahlarını bıraktıkları belirtildi. Ziana Ajansı. konferansa katılan bazı ulke temsilcilerinin, ülkeye girişte bagaj ve çantalannı açtırmadıklarını, bu çantalan havaalanında bekleyen ozel uçaklarına goturmeyi tercih ettiklerini kaydetti. Nancy Reaganhn hizmetçisi suçlu bulundu Bolivya'da sıkıyönetim ilan edildi LA PAZ (a.a.) Bolivya'da işçi sendikalannın 24 saatlik genel gre\' çağrısında bulunmasından sonra, hükumetin bazı malslami Cihad örgütü bugün, denlerı kapatma kararını protesLübnan'da rehin tuttuğu Amerito etmek için Oruro'dan yurumekalı ve Fransızlann kurtanlma>e başlayan 5 bin madencinin sı için girişilebilecek askeri teşebbaşkentte varması öncesinde, bübüslere karşı uyanda bulundu. tün ülkede sıkıyönetim ilan Örgüt tarafından dün Beyrut'taedildi. ki bir haber ajansına gönderilen Bolivya makamları, sıkıyönebildiride, "Rehineleri kurtarmak tim ilan edilmesmden sonra, La için kim aptalca bir askeri eylem Paz, Oruro, Cochabamba, Sandüşünürse kendisinin ve rehineta Cruz ve Sucre kentlerinde balerin akibetinin Müslüman Beyzı sendika liderleri ile muhaleferut'un eteklerindeki Amerikan te mensup yönetici ve bazı gazedeniz piyadelerininkinden daha tecileri tutukladı. kötü olacağı konusunda uyanda Yakınlannın verdiği bilgiye göbulunuyoruz" denildi. 1983 yıre, tutuklananlar arasında, BoImda Beyrut havaalanmın yakınlivya İşçi Sendikları yöneticileri lanndaki uluslararası barış gücü Aldo Flores, Jose Maria Phalakarargâhma bomba yüklü kamcios, Fransız Haber Ajansı yonla yapılan intihar saldmsınAFP'nin muhabiri ile bazı yerel da 200'ün üstunde Amerikan degazeteciler de bulunuyor. niz piyadesi ölmüş, olaym soBu arada, guvenlik kuvvetlerumluluğunu İslami Cihad üstrinin kamuya ait binaları gözelenmişti. (a.a.) tim altına aldığı ve Silahlı Kuvvetlerin de alarma geçrrildiği, Hava Kuvvetlerine ait uçakların da başkent uzerinde uçtuğu bilLübnan'da tran yanlısı Hizbul dirildi. Öte yandan, guvenlik kuvvetlah örgutü Irak ajanı olarak nitelendirdiği bir kişiyi Kıbrıs'tan leri, Boli\7a İşçi Sendikaları Gekaçırdığmı bildirdi. Örgüt bu nel Sekreteri VValter Delgadillo^ açıklamayı bir Beyrut gazetesine nun evinde arama yaptı. Arama gönderdiği mesajla yaptı. Irak sırasında Delgadillo evinde bugizli servisine mensup olduğu lunmadı. Bolivya İşçi Sendikalaöne sürülen kişinin battaniyeye rı, bugun bütün ulkede 24 saatsanlı ve susturuculu bir tabanca lik genel grev çağrısında bunın tehditi alnndaki resmi de ga lunmuştu. zeteye gönderildi. Örgut, SadKatolik kilisesi de, anlaşmazdam Hüseyin'i hain ilan etmek lığa çozüm bulunması için yetkite ve kaçınlan kişiden "baskı al liler ile sendikalar arasında götındaki Irak halkı adına hesap ruşmeler yapılmasını istemiş, hüsoracaklanm belirtmekte. (AP) kümet ise, bu isteği reddetmişti. lslami Cihad tehdit etti yöneticileri ile gazeteciler tutuklandı. Dev buzul "Hubbard"ın günde 13 metrelik hızla hareket etmeye başlaması nedeniyle fiyorttaki sular yükseldi, yakınındaki Yakutat Köyu panik içinde. Buzul nedeniyle 30 cm. yükselen Russell Golü'nun taşmasından ve bölgenin geçim kaynağı som balıklarımn bir yıl içinde ölmesinden endişe duyuluyor. AlaskcL, buzul tehdidi altında Alaska'da "Hubbard" buzulunun hareket etmeye başlaması nedeniyle Russell Golü'nun taşmasından ve kano sporu merkezi olan bölgenin bu özelliğini kaybetmesinden endise ediliyor. Bu arada 1 eylulde başlayacak olan Bağlantısızlar Zirvesi oncesinde gundemi gözden geçirmek için toplanan dışışleri bakanları dun ilk oturumda ABD'nin Afrika ve Orta Amerika politikasını eleştirdiler, aynca Guney Afrika'nın ırkçı rejimine ekonomik yaptırım uygulanması çağrısını tekrarladılar. Iraklı ajan kaçırıldı Dış Haberler Servisi Alaska'nın güneydoğusundaki dev buzul "Hubbard", gunde 13 metre gibi gorülmemiş bir hızla hareket ederken, 500 hanelik Yakutat köyünde yol açtığı paniğin yanı sıra, bilim adamlarına da "dünya çapında bir doğa olavf'nı izleme fırsatı veriyor. "Time" dergisinde yer alan yazıya gore Hubbard buzulu ilk kez bu denli hızlı hareket ediyor. Geçen hafta buzul nedeniyle fiyorttaki sular yükseldi. Halen yükselmekte olan sular tüm kıyıları kaplamakta. ABD Jeolojik Araştırmalar Enstitüsü'nden buzulbilimci Larry Mayo, Hubbard buzulu nedeniyle 30 cm. yükselmı:; olan Russell Gölü'nün yakında Yakutat Köyü'nün geçim kaynağı olan sorn balığının yetiştiği Situk İrmağı'na taşacağını belirttı. Eğer göl beklenildiğinden fazla taşarsa Sıtuk Irmağı'ndaki sular şimdı olduğundan 20 kat daha çamurlu hale gelecek ve bu da som balığı ve balıkçılar açısından bir felaket oluşturacak. Larry Mayo şöyle diyor: "Hubbard buzulu 1130'da olduğu gibi 5001000 >ıl içinde Yakutal korfezi'ni tümuyle kaplayabilir." Yükselen sulardan etkilenen Russell Gölü'n deki "kapana kısılan" balık ve balık ürünlerinin bir yıllık daha ömru olduğu belirtiliyor. Taşan sularla gelen çamurlu toprak tuzla karışınca sudaki oksijeni yok ettiğinden su hayvanlarının uzun yaşayamayacağı hesaplanıyor. "Buzul, dağ tepesindeki kariaria besienen bir buz ırmağıdır" diyor Time dergisi. Buz yeterince kahn ve ağır olduğunda buzul koyu bir sıvı gibi akmaya başlar. Buzulbilimcileri genellikle buzulların hareketlerini ve ortaya çıkacak gelişmeleri önceden saptayabiliyorlar, ancak diğer buzullar yavaşlarken Hubbard buzulu ve diğer 15 kuçuk donmuş kitlenin neden hızlandıklarını açıklayamıyorlar. KİŞİLİKLERİ VAR Time'a göre bir çok uzman buzulların kendilerine özgu belirgin bir kişilikleri ve hareketleri olduğuna inanıyorlar. Alaska Universitesi'nden bir uzman bu inancı şöyle dile getirmekte: "Buzullar son derece hassas ve bireysel şeylerdir, insanlar gibidirler. İstikrarsızlık onların doğalarında vardır." Hareket etmekte olan buzul, Yakutat'a bir felaket getirebilecekken bilım adamlarına çok ender bir doğa olayı hakkında araştırma ve gözlem yapma olasıhğını sunuyor. Bir buzulbilimci olayı bir yaşam boyunca karşılaşılabilecek en buyük buzul hareketi olarak nitelendiriyor ve bilim adamlarına bu açıdan eşsiz araştırma fırsatı doğduğunu beliniyor. Ama Yakutat köyluleri bu heyecanı aynı şekilde paylaşamıyorlar. Planlama yetkilüeri "Bizler insanız, bilim adamlannın deneme tahtası değiliz. Herkes olanlan seyretmekten hoşnut gorünuyor. Peki bize ne olacak?" diyorlar. Belediye başkanının Yakutat'ı kurtarma önerileri arasında, golu denize bağlamak için bir kanal açmak, boylelikle fazla suları ırmağı etkilemeden denize aktarma projesi yer alıyor. Bir diğer öneri de buzulu patlatmak. Irak. Iranla dalga geçiyvr Irak Başbakan Yardımcısı Ramazan, "Humeyni isterse Irak'a iltica edebilir" dedi, Dış Haberler Servisi İran Başbakanı Musavi'nin, ülkesinin siyasi, askeri ve ekonomik yalnızlık içinde bulunduğu ve bocaladığı yolundaki açıklaması uzerine, Irak Haber Ajansı'na bir demeç veren Irak Başbakan Birinci Yardımcısı Taha Yasin Ramazan, "Humevni, herşeve ragmen, isterse Irak'a iltica edebilir" dedi. Ramazan, demecinde şunları söyledi: "Humeyni zor dunımlarda ülkesini terk eder. Şah zamanında mücadeleden kaçıp Irak'a sığınmış, 14 yıl konuğumuz olmuştu. Bugün de İran'ın gene askeri başansıziıklar ve çeşitli zorluklar içinde bocaladığı gorülu>or. Eger Humeyni isterse, her şeye rağmen Irak'a iltica edip gene konuğumuz olabilir. Kendisi Iraklıların konukseverliğini çok i>i bilir." Dd Ingiliz milletvekili Kıbrıs Rumlarını kınadı Sir Frederick "Rum ve Yunan politikasını nefretle karşılıyorum" derken, Angela Ramport "Denktaş'ın yeterince ödün verdiğini" söyledi. LEFKOŞE, (a.a.) Avrupa Konseyi Parlamenter Asamblesi'nde Kıbrıslı Türklerin de temsil edilmesini destekleyen Ingiliz müietvekillerinden Sir Frederick Bennet ve Angela Ramport, Türkiye'nin ve KKTC'nin Kıbrıs konusundaki haklılığını bir kere daha vurguladılar. Bennet \e Ramport. Rum Demokratik Birlik Partisi'nin Londra şubesine birer mektup gondererek. Rum tarafının Kıbrıs konusundaki duşuncelerı nedeniyle kendilenne tepki gostermesini eleştirdiler. Sir Frederick Bennet mektubunda şunları yazdı: "Türkiye ve Kıbrıslı Tiırkleri küçümsemeye ve Kıbrıslı Türklere eskiden olduğu gibi Kıbrıs Rum boyunduruğunu empoze etme>e çalışan Yunan ve Kıbrıslı Rum politik güçlerin koro halinde seferberiiği ile karşılaşmamızı nefretle karşılıyorum." Ingiliz mıllenekili Bennet, BM Genel Sekreteri'nın Kıbrıs konusundaki iyi niyet hizmetlenne de ' değinerek şöyle dedi: "Anlaşmazlık devam ettiği için BM Genel Sekreteri'nden, ivi nivei hizmeli istenmıştır. Lzun çalışmalardan sonra Kıbns'ın geleceği ile ilgili olarak kabul edilmek uzere iki oneri sunulmuştu. Her iki seferinde de Kıbrıslı Türkler çekince kovmadan bu önerileri kabul etmiş, Atina hükumeti tarafından desteklenen Kıbrıslı Rumlar ise son anda reddetmiştir. Bu tutum iyi nivetli bütün iyi kişilerin kaçınılmasını arzu ettiği sürekli taksime >ol açacaktır." Angela Ramport da ınektubunda, Türkiye ve Yunanistan hukumetlerinin Kıbrıs sorununun çozumu konusunda birleşmelerinin arzu edilen bir durum olduğunu belirterek. "Denktaş'ın Kıbns Türk hükumeti adına birçok odünler vererek BM Genel Sçkreieri Perez de Cuellar'a >ardımcı olma>a çalıştığını vurgulamak isterim." dedi. Bu arada, Ingiltere Dışişlerı Bakan Yardımcısı Baroness Young'ın da Rum Demokratik Birlik Partisi'nin İngihere Dışişleri Bakanlığı'na gönderdiği mektubu cevaplandırdığı bildirildi. "Alithia" adlı gazeteye gore Young, BM Genel Sekreteri'nin onerilerini reddedenin Rum tarafı olmasından üzuntü duyduğunu belirtti.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear