Catalog

Cumhuriyet Sahıbr Cınnhuriyrl Matbaacılık vc üa/eıealık Turk. Aııomm 'jııkelı adma N«Jir Nıdi. # Genel Yavın Muduru H b i ı C'emal. Muessese Muduru F.mıiK l'şaklıgü, Va?ı 15leri Muduru Oka> GoomMB. 9 Haber Merkezı Muduru ^alçın Bayer. Savta Uuzem ^oneımenı Ali Acar. # Terrmhıler Nalçın l>of a*. I7MİR Hiktntl (.eünkaja, ADANA Mrhmrl Mrrcan. tstanbul Habttleri: Rch* Öı, D15 Haberler Efgoa Baict, Ekonomı O ı m u l'l»g«y, KültUr: Cetâl Üslcr, Magazuı Y ı l ç » Pckşea, Spor Danışmanı Abdulkadir Yucdman, Düzelıme: Rcfik Darba?, Araşlırma. Şakia Alpay, tşSendıka Şukran Ketenci. HaberAraslırma Lfnk Gıüdeoir, # Koordınalör Ahm«l KonıUaı, • Malı tşier Erol Erkut, Rsklâm ve Hsükla llişlcıler. GaMtrf Koşar, Idare: Huscyio Gumr, lşletme Onder ÇeUk. Bdgılşlem Nall t u l . Basnn ve Ya\an (umhuri)tl Malbaacılık ve Oazntalık TA Ş Turk Ocagj Cad. 39 41 Ca&aloglu 54334 Ist , PK 246lstanbul, Tel M2 0505(20 haı|Telex 22246 # Burolor Ankare: Zı>a Gokalp Bulvarı Inkılap Sokak No: 19/4 Tel 33 II 4147, Telex 42344 # . lımır H Zıya Bulvarı 1352. Sok 2/3, Tel 25 47 0913 12 30Telex: 52359 • Idana: Çakmak Cad No 134 Kat 3, Tel 1455019^31 Telex 62155 TAKVİM 20 AöUSTOS 1986 tmsak: 4.36 Guneş: 6.11 öğle: 13.13 tkindi: 16.59 Akşam: 20.03 Yata: 21.32 1978 yılında Yeşilköy'de alınan eve 1985 yılında çıkan izinle tapu verildi Şahinkaya'nın evi yasak bölgede yapddı Hava Harp Okulu Komutanlığı'nca inşaat yasağı olan bölgede yapılan daireyi satın alan Şahinkaya'nın tapusuna yine Hava Harp Okulu Komutanlığı'nın 29 Temmuz 1985 sayılı izni üzerine kavuştuğu ortaya çıktı. lirtiliyor. Buna karşın söz konusu arsalan satın alan "Topln Konut Holding" adlı kuruluşun 1977 yılında izni olmadığı halde inşaatı başlatüğı belirlendi. Uçuş güvenlik koridoruna girmesine karşın insaatını sürdüren söz konusu holding daireleri satışa çıkardı. Şahinkaya, 1978 yıhnda buradan daire aldı. Ancak o tarihte Şahinkaya Hava Kuvvetleri Komutam iken, kendisine bağlı Hava Harp Okulu Komutanlığı ile Bayındırhk ve tskân tstanbul MUdürlüğünün bu alanda inşaat yapma yasağı ise hâlâ sürüyordu. Kendisine bağlı komutanlığın yasakladığı bölgede 170 metre karelik daireyi satın alan Tahsin Şahinkaya son iki ay öncesine kadar burada oturdu. Şahinkaya 2 ay önce dairesini boşalttı. Uçaklann inişi açısından tehlike yaratan, Bulgaristan 'dan kaçan Türk GÜMÜLCÎNE, (AP) Bulgaristan'ın girney sınırından sınırı geçen bir Türkün, Yunanistan 'a kaçarak siyasi sığınma talebinde bulunduğu öğrenildi. tlyas (18) adiıgenç, Bulgaristan 'daki basküara ve isim değiştirme kampanyasına dayanamayarak kaçtığını belirtirken, geçen cuma günü Güney Bulgaristan 'ın dağlık bölgesinden kaçarak Yunan makamlarına sığındığım söyledi. Yunanistan makamları, sığınma talebinde bulunan Türkün isteğinin incelenmekte olduğunu bildiriyorlar. Hava Kuvvetleri Komutam iken 170 metrekarelik lüks daireyi satın alan Şahinkaya'nın dairesi kendisine bağlı Hava Harp Komutanlığı'nın uçak inişlerine tehlike yaratüğı için inşaat yasağı koyduğu bölgede. HASAN UYSAL ANKARA Cumhurbaşkanlığı Konseyi üyesi Tahsin Şfthinkaya'nın 1978 yılında 2 milyon 950 bin liraya aldığını açıkladığı 170 metrekarelik Bakırköy'deki dubleks dairenin aynı tarihte yalmz arsa payı değerinin 4.5 milyon lira olduğu belirlendi. Şahinkaya'nın dairesinin bulunduğu Toplu Konut Holding tarafından yapılan sitenin yerleştiği alamn 400 metrekarelik güvenlik koridorunda kalması nedeniyle inşaat yapma yasağnun bulunduğu bir alan olduğu, söz konusu lüks dairelerin kaçak yapıldığı ortaya çıktı. Cumhurbaşkanlığı Konseyi üyesi emekli Hava Kuvvetleri Komutam Tahsin Şahinkaya'nın mal beyamnda gösterdigi Yeşilköy'deki dairesinin, Hava Harp Okulu Komutanlığı ile Bayındırlık ve tskân Bakanlığı'nca inşaat yapımı 1978'de dairesini 2 milyon 950 bin liraya aldığmı açıklayan Şahinkaya'nın dairesinin bulunduğu sitedeki dairelerin aynı tarihteki arsa paylarının değeri bilirkişi tarafından 4.5 milyon lira olarak belirleniyor. 1/1000 öJcekü 24.7.1974 TJ Vfeşflköy imar planında H.12.50 metre irtifalı blok nizam inşaat sahasmda kjdmakUdır. Aynca Bcvuıdırlık •n tskftn Bakanhtı'nııı Istaabol Mödüriügü'nün 21.12.19S4 tarih ve a/34/03/1070/12513 sayılı yazısuıa göre alınan 8J.1985 tarih ve V/1753 sayıiı başbakanuk onayıyla mezkur yer halen geçerli olan hava alanı civanndaki 400 metre güvenlik koridoruoda kalmakudır. Şimdilik imar dnrumu tannm edilememektedir" tmarsız, Upusuz, kaçak yapı, bölgedeki gecekondular dahil birçok bina yıkıhrken "dokunulmazlıgını" sürdürmeyi basardı. Halen çevrede inşaat yasağı süren "Toplu koout sitesi" için Hava Harp Okulu KomutanhğYnın 29 Temmuz 1985 tarih 61007685/241/5098 sayıh yaası ile imar durumu düzenlenmesine izin çıkarak, söz konusu lüks daireler tapulanna kavuştular. yasak olan alanda bulunduğu, Yeşilköy havaalanına inen uçaklar için tehlike arzettiği, buna rağmen binalann yapımına ve burada yerleşmesine engel olunamadığı, ancak 7 yıl sonra Hava Harp Okulu KomutanlığYnca gönderilen bir yazı üzerine kaçak binalara tapu verildigi belirlendi. Yeşilköy havaalanında uçaklann piste iniş yapmak için alçaldıklan alana 150, piste 250 metre mesafedeki "Toplu konut sitesi" 4 bin 409 metre karelik alanı kapsıyor. 45 pafta, 1030 ada ve 79 parsel numaralı inşaat alanı, bir yangın sonucu ortadan kalkan eski plak fabrikasının arkasında bulunuyor. Söz konusu alanım 1974'e kadar gecekondulann ve Bakırköydeki at arabacüanmn yerlcşim bölgesi olduğu, ancak gerek görüntüyü bozduklan, gerekse hava güvenlik koridoruna girdiği gerekçesiyle bunlann yıktınlarak bölgenin temizlendiği be lüks yüzme havuzlu toplu konut sitesi için Toplu Konut Holding ancak 1984 yılında Bakîrköy Belediyesi'ne başvurdu. Ve 991 sayı 17 Temmuz 1984 tarihinde Bakırköy Belediyesi tmar MüdürlUğü'nce mevzi imar planını onaylattı. Ancak Imar Müdürlüğü'nden verilen 991 sayılı yazıda "Bu imar dnrnmu ik yahuzca proJe düzenknebflir. tnşaat yapünlamaz" maddesi eklendi. Oysa bu yazının almdığı tarihte inşaatın tamarnlandığı, 4 yıl önce site sakinlerinin evlerine yerleşmiş olduklan saptandı. Şahinkaya'nın dairesinin bulunduğu sitedeki bir dairenin icra yoluyla satışı nedeniyle Bakırköy 3. tcra Memurluğu'nun söz konusu dairelerin imar durumunu 19 Mart 1985 tarih ve 985/781 sayılı yan ile sorması üzerine, 25 Mart 1985 tarih, 1345 sayı ile Bakırköy Belediye Başkan Yardımcısı Yusuf Savaş şu yanıü verdi: "B*kırköy, 45 pafta, 1030 ada, 78 panei. Bodrum'a havaalam BODRUM, (UBAJ Bodrum'da lngilizlerin "yapisletdevret"formülıi ile inşa etmeyi Önerdikleri, havaalam projesi 1989 yılında gerçekleşecek. Bodrum Belediye Başkanı Cevat Bilgiç'ten edinilen bilgiye göre "Ekin Ambarı" mevkiinde kurulması planlanan havaalam için gerekli tüm inceleme ve çalışmalar tamamlanarak Ingiltere'ye gönderildi. Bilgiç Genmaunt fırması ile prensip olarak anlaştıklarmı bildirdi. Ingiliz basını Türk turizmini anlatıyor Otel yıldızları göstermelik kaldı Bin kilometreük cennet: Seyahat acenteleri, otellerdeki hizmetlerin aksaklığından en zor durumda kalanların kendileri olduğunu ve otellerin yıldızlanmasında söz sahibi olmaları gerektiğini belirttiler. tZMİR (Cumhuriyet Ege Burosu) Seyahat acenteleri, turistik otellerin yıldızlan ile orantıh olarak hizmet vermediklerini savundular. Türkiye'de otellerin yüzde 8090'ının yıldızlamasmın yapılmasına karşın Kultür Turizm Bakanlığı denetçüeri ve otel işletmelerinden oluşan komisyonlara seyahat acentelerinin alınmaması eleştirilere neden olmuştu. Otelleri sunanların kendileri olduğunu vurgulayan seyahat acenteleri, otellerdeki hizmetlerin aksakhğından en zor durumda kalanın yine kendilerinin olduğunu ve otellerin yıldızlanmasında kendilerinin de söz sahibi olmaları gerektiğini belirttiler. lzmir Ticaret Odası Turizm Meslek Komitesi Başkanı ve seyahat acentesi sahibi Kâzım Keser, Turkiye'deki ban otellerin "klasının oteli" olmadığını savunarak, "Örnegin dört yüdızlı bir turistik otelin servisi, dört yüdızlı bir otelin servisi degil. Ama otel işletmecisi dört yüdızlı bir otel fi\a(ı isti>or turisüerden. Turist de işin farkında, o zaman otel flyatlannı pahalı buluyor" biçiminde konuştu. Kultür ve Turizm Bakanlıgı eski Müsteşar Yardımcısı ve halen Tugev Genel Sekreteri Adnan Özaktaş, TÜRSAB'ın aylık ya>in organında yer alan bir söyleşide bazı otellerin yıldızının gerektirdiği hizmetleri vermediğini, ancak kendi yıldızına uygun fıyat istediğini belirterek, bu konuda seyahat acentelerinin eleştirilerinin hakh olduğunu, bakanhk ve seyahat acentelerinin işbirliği ile bu otellerin hizaya getirilmeleri gerektiğini savundu. Özaktaş, acentelerin yıldızlama komitesinin içinde olmaması ile ilgili olarak da şu görüşlere yer verdi: "Komisyona seyahat acentelerinin alınması faydalı olurdu. Belki burada ufak bir hata >apıldı. Ama yddıdama lekrar edeceği için bu hata her zaman düzeltilebilir. Acentelerin söz sahibi olmasında bence biıyuk varar var. Ama otelciler nasılsa bunu biliyor. bildiğine göre belki bu işi daha doğru ve kolay >*apar diye duşuniildu. Yüdızlamada da bazı hatalar yapılmış olabilir. Ama art niyetle yapılmanuştır. Çok sayıda yıldız iptal etmek yerine, yine aynı yüdız veriierek otelin egitimle takviye edilip, kendisine verilen yüdızın seviyesine çıkması düşünülmüştür. Bu çok iyi niyetli bir davranış. Ama bu iyi niyeti anlamayan otel işletmeleri var. Bu bakımdan oiellere belli bir sure lanımak lazım. Bu süre içinde kendilerini toparlamaları ibtar edilmelidir. Türkiye'de kendisini yenilemek istemeyen. personelini eğitmek islemeyen, daha dogrusu bu konulan bilmeyen otel yöneticileri var." Bu tür otellerin kritik yerlerde olduğunu söyleyen Özaktaş, seyahat acentelerinin başka otel kalmadığı için bu otelleri kullanmak zorunda kaldıklannı savundu. Kalitesiz hizmet vermelerine karşın acentelerin müşterilerini oraya göndermeye mahkum olduğunu ileri süren özaktaş, bu otellerin ciddiyetle izlenmesi gerektiğini sözlerine ekledi. Ege Seyahat Acenteleri Derneği Başkanı Ergun Goksan da kaç yıldızlı otelin, hangi hizmetleri vermesi gerektiği konusunda bir yönetmelik çıkarılmasını isteyerek, "Bakanhk, örnegin 5 yüdızlı bir otelden hangi hizmetlerin beklenmesi gerektiğini gösteren bir yönetmelik çıkarmalı, odada aircondition olacak mı, buzdolabı konulacak mı? Otel, zorunlu olduğu için mi, kendiliğinden mi veriyor bu hizmetleri belli değU" dedi. Türkiye Başka bir gunde aynı gazete şunlan yazıyor: "Yabanalan çekinek için geçmişte ne kadar az şey yapıldığına şaşmamak eMe degil. Turkler, Özal Başbakan olana kadar korumacı yuksek duvariar ardında iş göniyoriardı ve yabancılann ihtiyaçlannı karşdamak gibi bir sorunlan adeta yoktu." Şımdi durum rvedir? Konu, yabancı yatınmcılan teşviğe geliyor. "Financial Times": "Uluslararası otel işletmecileri yatınma hazır. Ancak yakın zamana kadar bürokretik engeller çoktu. Yatınmcı Turk ortak bulmak gerekiyordu. Tesise de arazi. Burokrasi şimdi yumuşatıldı. Artık tesis inşa edilecek arazi 5099 yıla kadar kiraianabiliyor. En az 14 yatınmcı sırada. Yatınm izni alanlann sayısı artıyor. Gelecek yıl bu zamanlar yatak sayısı 80 bine çıkmış olacak, Antalya'da halen 10 bin dolayındaki sayı 18.115 olacak. Marmaris bölgesi ne 12 bin, Ege'ye ise 11.985 yeni yatak planlanıyor. Türkiye, bn bölgeye Araplan cekmek isüyor. Eskiden Beyrut'a giden ve hal«n örnegin Fas'ı yegleyen Araplan...." Gazete, Turizm BakanlığYnın 1990'a kadar 130 bin yatak öngördüğünu, daha uzun vadede 600 bin yatak planlandığııu, yabana yatınmcılar için olanakların cazip hale getirildığini ekliyor. Demek ki kitle lurizmini iş edinmiş büyuk yabancı firmalar, kıyılarımıza el attı atacak. Daha şımdiden "Trusthouse Forte" gibi dev bir fırma, kavruk "Çıragan Sarayı"ru 300 odalı bir ihtisama dönuştürmek uzere kolları sıvamış durumda. Danimarkalı bir biracı, Çeşme'de otel inşasına girişecek. Dunya Bankası, Antalya'da 75 kilometrelik bir kıyı şeridınde altyapı yatınmlarını surduruyor. Yabancı tatil köylerı, uygun koylara sessizce yerleşip yayılıyor. "Times", daha şubat ayında ortalığı kar, buz, soğuk kavururken, "Misafirperver halk, turizmi cazip kılıyor" diye yazıyordu. Örnegin "Daily Teiegraph"da bir yazı: "Datça'ya gitmek için uç neden var: Şandal Restoran, Knidos Harabeleri ve Datça Yanmadası'mn kendisi. Hiçbir yere uzanmayan bir yanmada, el değmemiş ve bozulmamış. Zaman da durmuş gibi." îshal tuzlarının adı değişti ANKARA, (UBA) Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlıgı çocuk ıshallerinde kullanılan tuzlann adını değiştirdi. Çocuk ıshallerini önlemek amacıyla kullanılan tuzlann İngilizce isminin baş harflerinden olan O.R.T. tuzlarının adı A.S.T.C. olarak değiştirildi. Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlıgı Ana Çocuk Sağlığı Bolumü yetkililerı, halkın bu tuzları kullanırken tngilizce ısmini tam anlamı ile söyleyemediklerıni belirterek, "Tuzun İngilizce olan adını Turkçeleştirdik. Amacımız bizim tuz dağıtma kampanyamızdan herkesin kolaylıkla yararlanmasıdır" şeklinde konuştular. EDtP EMtL ÖYMEN LONDRA •'tstanbul'da ev anyorsamz. tavsiye ve kulaktan dolma bflgilerte antyacaksuuz. Avrupa'daki turden komisyoncu bulamazsınu... Gamrukleo eşya cekmek zordur. Daima bir aracı kunamn... Evinize girdikten soora Tıirkiye'nin en önemli kunımlanndao biriyle karşılaşacaksınız: Kapıcımz... Komsnlannız sizin için yaşamsal niteliktedir. Size ber zaman yardıma hazırdırlar... Tüpgaz kullanmanız daha Cehlikeli olsa bile dektrikli fınna tercih edin. Sık sık elektrik kesilir... Apartmanın su deposu olmalı. Su kcsintisi dogaldır... Turkçe zor bir dil. Ama berkes dil engdmi kola>ca aşmayı bilir..." Bunlar, tstanbul'a görev nedeniyle yerleşecek yabancılara "Finandal Times" gazetesinin öğütleri. Tabii, tstanbul'un guzelliğı, meyve ve sebze bolluğu, (yabancı paralann alım gücü oranında) ucuzluğu ve Türk yemeklennin nefaseti dvüldukten sonra sıra bu öğutlere geliyor. Yabancılar için Türkiye, "Sunamayacağı pek az şey olan" bir ulke. "Bin kilometreük cennet" başlıklı bir yazıda "Times" gazetesinde şu itiraf: "Guneş, ılık bir deniz, ince knmlu plaj, dunya çapında arkeolojik kahntılar, guzel bir mimari. harika bir mutfak ve dost bir balk. 25 yılda 50 kez gitliğim halde her sefer >eni bir şejle karşılaşıvonım burada." Ya "Finandal Times"da şu satırlar: "Dünyada, hele Avrupa'da bu kadar geniş ve el değmemiş nefıs kıydı, enfes Akdeniz iklimini kucaklayan ülke kalmadı gibi. Bu ozellikleri Türkiye'nin baö ve guney kıyılannı yılın 8 ayı bir turist cenneti >a Times gazetesinde yer alan bir yazıda Türkiye hakkında şöyle deniyor: Güneş, ılık bir deniz, ince kumlu plaj, dünya çapında arkeolojik kahntılar, güzel bir mimari, harika bir mutfak ve dost bir haik. Finandal Times gazetesinde, "TUrizmden tam yararlanamamak" başlığıyla yer alan yazıda şöyle deniyor Türkiye, turizmi tükenmez bir ülkeye benziyor. Görünüşe bakılırsa, ülkede turist için her şey var. îstanbul, görülecek köşeleri ile bir hazine,' pıjor. Ancak, Turkiye'yi cennet yapan sadece Ege'nin koylan ve Antalya kıyılan değil. Avnıpa Ue Asya arasında bir kopnı başı olması, karmaşık ve renkli Urihi o>le arkeolojik ve tarihi kahntılar bırakmıstır ki birçok kişi Turkiye'ye bir daha, bir daha gttmek ister." Aynı gazetede bir başka gün şu başlık: "Turizmden tam yararlanamamak"... "Türkiye, turizmi tükenmez bir ülkeye benziyor. Gorunuşe bakılırsa ulkede turist için her şey var. İstanbul görülecek köşeleri ile bir hazine. Antalya'nın dogusn da batısı da uzun plajlan ve temiz deniziyle, arkadaki dağlanyla..." Bu durumda ne oluyor? Turkiye'ye turist doluyor mu? Akdeniz havzasındaki diğer ulkelerle ustünköru bir karşılaştırma yeterli. Turkiye'ye 1983'te gelen "yabancı" sayısı 1.3 milyon, 1984'te 2.1 milyon, 1985'te 2.6 milyon. Bu "yabancılara" işadamlan dahil. Yunanıstan'a bir yılda en az 6 milyon kişi gidiyor. tspanya'ya ise 40 milyon. Turkiye'ye gelenleri yatıracak yer var mı? "Finandal TUnes"a göre halen en sıkıntısı çekılen jey yatak. Gazete şöyle yazıyor: "1984 sonunda Türkiye'de toptam 68.266 yatak vardı. Bunlar da resmi kayıtlı 642 tesisteydi. İstanbul'da durum kölu. Üç tane 5 yıldızlı otel var. Birinci sınıf otellerde ise sadece 2500 yatak. Hi\ton'da çok önceden yer ayırtmadan oda bulunamıyor. Ankara'da durum daha da kotu". Avrupa'da da bıiynk kentlerdeki luks otdlerde önceden yer ayırtmadan oda bulmak şans işidir. Ancak, Turkiye geneli için verilen rakamlar, 'gelsin' denen turistin. geldiğinde icabında 'ayakta kalabileceğini' gösleriyor." Aynı gazetenin bir başka sayısı: "Sorun, daha fada turist cekmek degil, daha çok kalacak yer, konaklama tesisi ve yatak ayirmak. 1974'te bir müyonun binu ustunde turist geldigi halde 1986'da uç milyon bekleniyordu. Ancak me\cut lesisler bu kadar insanı banndıracak sayı ve rtilelikte mi? Aynca lstanbul'un sıradan normal turist için yatak kapasitesi çok dar." Silah akına alınacaklar ANKARA, (ANKA) Eylül celbinde silah altma almacak 18 aylık askerlik hizmetine tabi yukümlulerin sevkleri 15 eylül tarihlerinde yapılacak. Milli Savunma Bakanlıgı Basın ve Halkla Ilişkiler Şubesi'nden verilen bilgiye gore, eylül celbi yukümltileri bu tarihler arasında bağlı bulunduklan askerlik şubelerine başvuracaklar. Sevklerini yabana askerlik şubelerinden yaptırmak isteyenler de 26 ağustosa kadar yabancı askerlik şubelerine başvuracaklar. Eylul celbinde sevke tabi olduklan halde sevklerini yaptırmayanlar bakaya işlemıne tabi tutulacak. Demek ki Turkiye'ye gerçek bir ilgi var. Yatak kapmaca durumları bunu açıkça gösteriyor. Ustelik turizmden saglanan gelir de gitgide yabana atılmaz boyutlara ulaşıyor. "Times" da yer alan bir yaada şöyle deniyor: "Türkiye 8e Yunanistan'ın farkı, Turkiye'nin henuz kitle turizmi tarafından bogulmamış olması. Ama eli kulağında..." "Financial Times" ise: "Ancak Turkiye, komşnsu ve rakibi Yunanistan gibi turizmden yararlanmak istiyorsa daha yapacagı çok şey var. Her şeyden önce talep ortada. Turizm gelirinin artması da bunun göstergesi. 1970de 52 milyon dolardan 1985'te 1.5 milyar dolara yıikseldi bu gelir. Böylece dış ticaret açıgı 1984'te 1.4 milyar dolarken 1985'te yaklaşık 1 milyar dolara inmiştir" şeklinde yazıyor. Yatak sorunu TRT, anına prograım yapmaktan özel program yapamıyor Bir TRTyetkilisi, yapımcıların anma programları yüzünden, özel programlan tamamlamakta güçlük çektiklerini öne sürdü. Müdürlükte 22 program yapımcısı ve 22 yardımcısı olmak üzere 44 kişi çalışıyor. ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) TRT Ankara Televizyonu EğitimKültür Programlan Müdurluğü özel günler, haftalar, bayramlar, yıldönümleri programlan yapmaktan özel program yapmaya zaman bulamıyor. Bir TRT yetkilisi, müdürlükte 22 program yapımcisı ve 22 de yardımcısı olmak üzere 44 kişinin çahştığını belirterek, yapuncılann zamanının çpğunun kendi özel programlarım yapmaktan çok anma programı yapmakla gectiğini söyledi. TRT yetkilisi, bu nedenle program yapımcısının kendisinin yapmayı önerdiği ya da mudürlük tarafından kendisinden yapması istenilen programlan tamamlamakta güçlük çektiklerini vurguladı. "Özel gün, özel hafta, bayram, yıldoniimü, anma programlan yapmaktan yapımcılar doğru diirüst program yapamıyorlar" diyen yetkili şöyle konuştu: "20 dakikalık bir anma gttnü programı hazıriamak için en az bir ay önceden studyoyu ve kamerayı ayariamak gerekiyor. Program stüdyoda çekilecekse yapımcıyı en az bir ay oyalıyor. Dış çekim için kamera gerektiğinde ise bu süre daha da artıyor" Müdurlüğun TRT'nin en fazla çahşan bölümlerinden biri olmasına karşın özgün uretimin çok az olduğunu vurgulayan yetkili, "Müdıirliik haftada bir kez 'Sabahın Getirdikleri', ayda bir kez 'Ayın Konusu', haftada bir kez İ l İl Türkiye', ayda bir kez 'Silahh Kuvvetler Saati' adlı programları hazırlıyor. Aynca haftada bir kez ZDF için 20 dakikalık bir program Ue 'Dil Ogrendim' adlı programı yapıyor. Bunun dışında kalan zamanlarını anma programı yapmakla geçirmek zorunda kalan EğitimKültur programı yapımcıları başka iş gerçekleştiremiyorlar" diye konuştu. 1985 yıhndan yapımı bu yıla aktanlan ve hâlâ düşünce aşamasını tamamlayamayan " D e niz Kurtlan" adlı belgeselden başka, yapımı uzun zamandır süren balık yemeği tariflerinin yer alacağı "Derya Kuzularf', " İ t r i " , Sadullah Ağa" ve " I I I . Selim"'in tanıtılacağı "BestekAriannuz", Turkiye'nin çeşitli yörelerindeki köy evlerinin işleneceği " D a m l a r " , Osmanlı arşivinin modern arşivcilik sistem ve kurallanna gore düzenlenmesinin konu edileceği "Osmanlı Arşivi", Zigana geçidinden başlayarak, Rize, Trabzon, Giresun, Ordu kıyılan uzerindeki tarihi kıyı kaleciklerinin ve doğal güzeliiklerin tanıtılacağı "Yeşilin Kırk T o n u " adlı belgeseller yapuncılannm anma programlanndan zaman bulabilmeleri durumunda ekim ayından sona ekrana gelecek. a.a. muhabiri karakolda dövüldü İSTANBUL Bir olayı şikâyet etmek üzere karakola giden Anadolu Ajansı muhabiri Talip Aktaş'm görevli komiser tarafından dövülduğü bildirildi. Şirinevler'de oturan TalipAktaş, önceki gece aüesini ve semt sakinlerini rahatsız eden biı grup hakkında şikâyette bulunmak üzere Kocasinan karakoluna gitti. a.a. 'nin haberine göre, Aktaş karakola vardtğında şikâyetini anlatmaya fırsat bulamadan karakol komiseri lsmail Bozdağ'ın yumruklarına hedefoldu. Aktaş'ın gazeteci olduğunu öğrenince "Sanafarkh mı davranacağız" diyen komiserin daha sonra yeniden yumruk atmaya başladığı belirtildi. Talip Aktaş'la ağabeyi Kenan Aktaş, üç saat kadar karakolda tutuldu. Çelişkiler kenti îstanbul Ve tabiı en çok turist çeken şehir Îstanbul. Şu satırlar da "Economisf'ten: " 6 milyon nüfuslu. iki kıtaya yayüan. Karadeniz'den Marmara'ya kadar 100 kilometrelik bir kıyrya yaslanan kent. 1970'te İstanbul, Beyrut yok olurken altın bir fırsat kaçırdı. Ama Türkler o tarihte ekonomik olanaklan yakalama derdinde değillerdi. Şimdi ise durum farklı: Son 1,5 yılda İstanbul'da açılan eğlence yerieri, Anadolu'da boy atan İslamcı uyanışla çelişiyor. Zalen Türk toplumunun tüm çelişkilerini İstanbul'da görmek olası." Gazete, "Bazı Amerikalılar, İstanbul'u New York'tan emniyetli buluyor" demeyi de ihmal etmemiş. Son sozu "Times"a bırakalım: "Türkiye'den getip gecen uygaıiık ve istilalar: Hititler, Hurriler, Frigler, Traklar, Lidyahlar, Doıiar, Grekler. Romalılar, Selçuklular, Osmanlılar ve turistler. Hem de 1986'da 3 milyonun birden gelecegi samlıyor." Geldüer mi acaba? Ve kaç para bırakıp gittiler? Turizm patladı mı, pıtladı mı? Ciddi Ingiliz basınında sadece son aylarda 20 makale çıktı Turk turizmi hakkında. Bunlardan 8'inin özetinden sonra sorulacak soru bu. Konyu'da sel KONYA (OM.) Konya'da merkeze bağlı Gökyurt, llyasbaba, Tekke ve Güneydere köylerinde aşırı yağışlar sonucu meydana gelen sel, zarara yol açtı. <JM. muhabirinin edindiği bilgiye göre, dün gece 1.5 saat süreyle yağan sağanak yağış sonrasında oluşan sel, Gökyurt ve tlyasbabaTekke köy yollarında bulunan iki köprü ile iki köy çamaşırhanesinin yıkılmasına neden oldu. Selden aynca içme suyu şebekeleri de tahrip oldu. Aynca 50 küçük baş hayvanın sel sularına kapılarak kaybolduğu, yaklaşık 500 dekar arazinin de sular altında kaldığı öğrenildi. LEFKOŞE, («JL) Kıbns Rum Yönetimi Lideri Klpriyanu, önumüzdeki hafta Atina'ya giderek Yunanistan Başbakaıu Papandreu ile görüşecek. Kipriyanu, bağlantısızlar zirvesine katılmak üzere Zimbabve'nin başkenti Harare'ye giderken, 28 ağustos perşembe günu uğıayacağı Âtina'da, Papandreu ile Kıbns sorununa ilişkin son gelişmderi değerlendirecek. Eylül ayuun ük haftasında Kıbns'a dönecek olan Kipriyanu, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda konuşmak uzere 20 eylülde New York'a gidecek. Kipriyaan, New York'ta BM Genel Sekreteri Peıw de Cuellar ile de görüşecek. öte yandan, KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Irlanda Başbakanı Fitzgerald'ın Rum kesimine yaptığı ziyareti, "büyük bir talitasizlik" olarak niteledi, "Kıbns sonınunnn bu aşamasında ve trlanda balkı ile Kıbns Türklerinin büyük dostlugnna rağmen, İrianda Başbakanının günej ziyareti Rumlann nzlaşmazhgıaı koruklemekten başka bir işe yararaa>acakür" dedi. Bu arada Rum yönetimi KKTC'nin mahkurn takası önerisini reddetti. Kipriyanu Âtina'da Kıbns'ı konuşacak Dikenti tele tepki Eski başbakanlardan Fethi Okyar'tn Büyukada'daki arazisinin bir bölümünü 1977'de 3.5 müyon liraya satın alan Transturk Holding'in sahibi Fuat Süren, arazisini dikenli teüe çevirme çalışmalanna başladı. Faytonla büyük tur yapılan yol uzerindeki ve yamaçlanndan denize inilen arazinin direklerle çevrilmesine Büyükadahlar tepki gösterdi. Dikilen direklerin bazılan ada sakinlerince yıkıldı. Halen Meban 'ın borçlanna karşılık 500 milyon liraya ipotekU olan kayalık ve ormanhk arazinin dikenli tellerU çevrilip ne yapılacağı sorusuna Fuat Süren, "Şimdilik hiçbir şey" yanıtım verdi. Sabah yürüyüsünü yaptıklan yolun dikenli teüe çevrilmesini istemeyen adaular ise "Büyükada'ya dikenli tel yakısmıyor. Çam ormanmda dikenli telin ne isi var?" dediler... (Fotoğraf: KAD/R CAN)