Catalog

Cumhuriyet Özal'ın tartışmah müJakat bandı gümrüğe takıldı NİLAY KARMAN TRABLUSBaşbakan Turgut Özal'la geçen yıl haziran ayında International Herald Tribune gazetesinde yayımlanan ve polemiğe yol açan söyleşiyi yapan Avustralyah gazeteci Uli Scbmetzer, Özal'ın konuşmasının orijinal kasetini aylar önce kendisine gönderdiğini, ancak kasetin hâlâ Türkiye'de gümrükte beklediğini öğrendiğini söyledi.ABD'deyayımlanan Chicago Tribune gazetesinin Roma muhabiri olan Schmetzer, Trablus'ta bulunan 300'e yakın gazeteciden biriydi. Trablus'ta uluslararası basının karargâhj durumuna dönüşen ElKebir Oteli'nin lobisinde karşılaştığımız Schmetzer'in, Türk gazetecisi olduğumu öğrenince ilk sözü şöyle oldu: "Biliyor musunnz, Türkiye'de büyük polemiğe yol açan Özal röportajını ve Türkiye yazısını ben yazdım." Avustralyalı gazeteci, röportajın büyük yankı uyandırmış olmasından duyduğu memnuniyeti ifade etti. Başbakan Turgut Özal, geçen yıl haziran ayında International Herald Tribune gazetesinde yayımlanan röportajında Barış Derneği ve DISK gibi davalarda yargılanan siyasi tutukluların komünist oldukları gerekçesiyie cezaevinde tutulduklarını söylemisti. Sahibi: Camhnriyct Matbaacılık ve Gazctecılik Türk Anonım Şirketı adına Nadir Nadi. • Genel Yayın Müdürü: Hmam Craıl, Muessese Müdüru: E m i « U}akli(a. Yazı Işlen Mudüru: Okay GdMiısit. • Haber Merkezı Muduru: Vmlfia Bcjrcf, Sayfa DUzeai Yönctmenı: AU Acar, • Temsıkıler: ANKARA. Yılçıo D o f n , IZMİR: Hiknd Çtli«k»ym, ADANA: Mehart Mercu. lstanbul Haberlerı: Refca Öı, Dış Haberltr. Ejgan Bakı, Ekonomı. Osraaa Vlfty, Kulttlr: Aydı» Emeç, Magazin: Vılçıı Ptkjca. Spor Danışmanı: Atx]ulk»dir Yucednan. Düzeltme: Rrfik Durbaş, Araştırma Ş « U D AI(W>, IşSendıka Şokraıı Htlenci. HabCT4.raşlırma. Ufuk Gttldcmir, # Koordınaıor: Akmet Korakaa, • Maü lşlcr Erol Erkut, Reklâm ve Halkla llıskiler: Gnldcren Koşv. tdare: Hustyia GİICT. lşletme. Öndtr Çdik. Bılgılşlcm: Nıil i u l . w föjra: Camhurirr' Matbaacıiık vc Gazetecibk T.A.Ş. Türk Oc*ğs Cad. 39/41 Cajaloglu 34334 Ist., PK: 246lstanbuU Tel:5l205 05(20 haıffctot 22246 • Burolar Aakan: Zıya Gökalp Bulvarı Inkılap Sokak No: 19/4 Tel: 33 11 4147, Telex. 42344 • lzmİR H. Zıya Bulvan 1352. Sok. 2/3, Tel: 25 47 0913 12 30 THe*: 52359 • A d u a : Çakmak Cad. No: 134 Kaı 3, Tel: 1455019731 Telex: 62155. TAKVİM 26 NİSAN 1986 Imsak: 4.26 Güneş: 6.03 öğle: 13.07 îkindi: 16.55 Akşam: 20.01 Yatsı: 21.31 Cumhurbaşkaniy Anayasa Mahkemesi'nin 24. yıldönümü töreninde konuştu 'Basının en büyük hatası olaylara kötü gözle bakmak' Bursa toplantısıyla ilgili olarak basında yer alan haber ve yorumların kendisini çok üzdüğünü söyleyen Evren, "Eski siyasiler konuşma yapabilir" dedi. Evren, Irlandalı parlamenter Flanagan'm TBMM'deki konuşmasında yapılan tercüme hatasıyla ilgili olarak "Adamın kötü niyeti yok. Ama yine de teftiş sözcügünün inceleme olarak değiştirilmesine karşı çıktım" şeklinde konuştu. sorması üzerine, Bayındırlık ve Iskân Bakanı Safa Giray, binanın bir bölümünün önümüzdeki yaz ihaleye çıkarılacağını ve 1988 yılına kadar bitirilmesi için çahsmaların hızlandırıldığını söyledi. Özmert'in Bakan Giray'a, "Lojman için 100 milyon lira odeneğimiz var. Bu yelersiz, arkadaşlanma lojman sorunumuzun çözülecegi müjdesini verebilir miyim" diye bir soru yöneltti. Evren bunun uzerine "Bir Anayasa Mahkemesi Başkanuun yaş haddine gelmeden lojman sahibi olması lazım" dedi. Evren, lojman sorununun çözümü için Cumhurbaşkanlığı ödeneğinden Anayasa Mahkemesi'ne aktarma yapılabileceğini söyledi. Resepsiyona Cumhurbaşkanı Evren'in yanı sıra, Cumhurbaşkanlığı Konseyi üyesi Nurettin Ersin, Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem, SHP Genel Başkanı Aydın Guven Gürkan, bakanlar, yiiksek yargı organları başkan ve üyeleri, üniversite rektörleri ile parlamenterler de katıldılar. Özmert, kuruluş yıldönümü nedeniyle dün Ankara'da düzenIenen "Anayasa Yargısı" konulu sempozyumda yaptığı konuşmada ise "40 >ılınr dolduran çok partili demokratik parlamenter düzenimiz içinde mahkememizin 24 yıldan ben faaüyetini aralıksız sürdürmesi bu müessesenin milletimize mal oldugunun açık bir kanıtıdır" dedi. Cumhurbaşkanı Kenan Evren, topiantı sırasında Anayasa Mahkemesi'nin emekli üyesi Osman Miktad Kılıç'a hizmetlerinden dolayı bir onur belgesi verdi. Sempozyuma "Insan haklan açısından temel hak ve özgürlüklerin niteliği" konulu bildirisini sunan Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakultesi öğretim uyesi Prof. Dr. Mümtaz Soysal, Avrupa Insan Haklan Sözleşmesiyle 1982 Anayasası'nda yer alan insan hak ve hürriyetlerini karşılaştırdı. Prof. Dr. Soysal, 1982 Anayasası'nda hak ve özgürlük kavramına iyi bir şekilde yer verilmesine rağmen, olağanüstü hallerde bile işkencenin yapılamayacağı ilkesinin açıkça ortaya konulmadığını, bunun da eleştirilebilecek konulardan biri olduğunu söyledi. Prof. Dr. Soysal, özetle şunları söyledi: "1982 Anayasası, dokunulmaz öz kavramını kaldırmış, demokratik toplumu ayakta tutmamn gereklMiğine aykın olmayan ölçude sınırlamalar olabilecefini getirmiştir. 61 Anayasası'nda yer alan ve 'anayasanın insan haklarına dayalı bir anayasa' olduğunu belirten ifade, 1982 Anayasası'nda 'anayasa insan haklarına saygılı bir anayasadır' s«klinde yer almıştır. Bu küçük kelime degişikligi aslında, ozunde biryonım ve anlam değişikliğini getirmektedir." Atatürk'ün anlayışı barış ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Kenan Evren, Marmara baroları tarafından geçtiğimiz haftalarda düzenlenen, ancak son anda iptal edilen toplantıyla ilgili haberlerden dolayı üzüntu duyduğunu söyledi. Evren, Bursa toplantısı ile ilgili olarak basında yer alan haber ve yorumlar konusunda, "Yiiksek daglardan esen rüzgâr neden oldu. Cumhurbaşkanı toplantıyı iptal ettirdi gibi haberler beni çok uzdu. Eski siyasiler konuşma yapabilir" dedi. Anayasa Mahkemesi'nin 24. kuruluş yıldönümü dolayısıyla dün akşam devlet konukevinde, Anayasa Mahkemesi Başkanı Semin Özmert tarafından verilen resepsiyona katılan Cumhurbaşkanı Kenan Evren, bir süre gazetecilerle sohbet etti. Evren, basının olayları iyi tarafından almadığını belirterek, "Basının en büyük hatası olaylara kötü gözle bakmaktır. Her olayın altından ne çıkacak diye araştırılıyor" şeklinde konuştu. Cumhurbaşkaru Evren, trlandalı parlamenter Oliver Flanagan'ın TBMM'deki konuşmasında yapılan tercüme hatasına değinirken de "Yanlış anlaşılan tutubnası teftiş sözcügünün inceleme olaTnm nv ttıtııImmtı ** ' öıetukie buiut değiştirilmesine de karşı çıkrak SUİgeceUrdem Oka i leiz tım. Adamın kötü niyeti yok, l bi k l D d bi iid idi lenen bir gök olayu Dünyamıım uydusunun bir gece içinde geçirdiama yine karşı çıktım" dedi. ği bu görsel defisikUk, uzaybObncOer kadar sanatçüarm ve özeüikle arada Evren'in resepsiyonBu fotoğraf sanatçüarmm da ügisbd çeker. Japonya'nın orta kesimle Anayasa Mahkemesi Başkada rindekl Nagoya kalesintn görkemli mtmarisini de desteğine aiarak Semih Özmert'den yeni binanı önceki geceki tam ay tutubnasau görüntüleyen Japon fotoğrafçı dalanna ne zaman taşınacaklannı bu güzel gök olaymı füm üzerbıde bâyle saptamış. (Fotoğraf: A P) ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) "Atatürk'ün Banş Bağımsızlık ve Demokrasi Anlayışı" konulu bir açıkoturum duzenlendi 27 Mayıs Milli Devrim Derneğı Genel Başkanı Suphi Gürsoytrak, 28 nisan günü Ankara Sanat Tiyatrosu'nda saat 14.0017.00 arasında yapılacak açıkoturuma Mehmet AU Aybar, Prof. Muammer Aksoy, Prof. Hüsnü Göksel ve yazar Uğttr Mumcu'nun katılacaklarını açıkladı. Oturumu Jülide Gülizar yönetecek. Anzaklar anıldı ÇANAKKALE (Cumhuriyet) Anzaklar, dün Avustralya, Yeni Zetanda, Çanakkale ve tngiltere şehitler anıtında törenle anıldı. Çanakkale savaşlannda yaşamlannı yitiren A nzaklar için duzenlenen törenlere A vustralya ve tngiltere büyükelçileri, Çanakkale Valisi Erdinç Büyükakaün, 2. Kolordu Komutam Ragıp Çiçek, Gamızon Komutant ve diğer ilgililer katıldı. "Halley"™ tanıtımı ANKARA, ((UL) 31'incisi bu yıl yapılacak olan "Eurovision Şarkı Yarışmast"nda Türkiye'yi temsil edecek "Halley" şarkısımn tamtım malzentesi hazırlandı. Malzemeler 7 milyon liraya mal oldu. Türk Tanıtma Vakfı tarafından hazırlanan tanıtma malzemeleri arasında Klips ve Onlar Grubu'nun fotoğrafları, Halley'in Ingilizce ve Türkçe sozlerle doldurulmuş kaset ve plakları ile çeşitli stiker ve kitler bulunuyor. ıam uy y ıuııunuiSi ç gy . Yunanistan henüz tepki göstermedi TürkFransız savunma sanayii işbirliği, Paris'te hayat buldu SABETAY VAROL bir dönemin başlangıcı olarak görülüyor. cransız tarafı, son zamanlarda kendi şirketlerine Türkiye'deki ihalelere katılma olanağı tanındığını, ancak Türk bürokrasisinin orta ve alt duzeylerinde gecmiş dönemden kalma direnış alışkanlıklanmn devam eltiğini, toplanacak karma ekonomi komisyonunun bu direnmeleri ortadan kaldıracak çarelen bulunacağım ümiı ediyor. Fransız şirketleri, Türkiye'de AliağaTermik Santralı, Mersin'dekurulacak gübre fabrikası ve Sibirya doğal gazı hattı ihaleleriyle Cpel olarak ilgileniyorlar. Savunma sanayii konuken, gayri resmi çevreler böylesi bir tepkinin yakın bir gelecekte beklenebıleceğini öne sürüyorlar. Bilindiği gibi aynı sektörde Fransa ile Yunanistan arasında yakın bir işbirliği mevcut. TürkFransız yakınlaşmasının Yunanlılarca iyi gözle görulmeyeceğini hatıriatan bu çevreler, Fransa'nın her iki tarafa da askerı malzeme vermesinin, Yunanistan'ı tepki göstermeye itmesinin surpriz leskil etmeyeceğıni belirtiyorlar. Bunlara göre Yunanlılar, tepki göstermek için ilişkilerin somut bıçimler almasını bekliyorlar ve bunun için uzunca bir zaman gerektiğini bildiklerinden acele yii, beklenenin üzerinde genişlemiş ve Fransız ekonomisinin belli başlı gelir kaynaklanndan biri haline gelmişti. Bu yüzden Fransızlar, silah satarken siyasaJ gerekçeleri ikinci plana itmiş. bazı istisnalar dışında rejimi ne olursa olsun bu alanda kurduğu bağlantılara sadık kalmaya özen gösteren bir ulke izlenimi uyandırarak pazarlarını koruma yolunu tutmuş bulunuyor. "Ülkeierin bağımsızlıklanm korumak için silahlanmalannın normal oldugu" goruşunü savunan Fransa, geçmiş dönemden gelen bağlantıları nedeniyle Körfez savaşında lrak'ın tarafını tutma durumunda kaldı ve bunun bedelıni Iran'la ilişkilerinın çok kötüleşmesi biçiminde ödedi. Körfez savaşı örneğinin, son donemlerde Fransa'yı silah sauşiarında siyasi unsurlara daha çok dikkat etmeye ittiği ifade ediliyor. Bu gelişmelerin etkisiyle siyasal basküarıneskisıneoranlaFransa'nın kararında daha buyük bir rol oynayabileceğine dikkati çeken gözlemciler, Yunanistan'ın baskılannı birkaç cephede birden uygulayabileceğini tahmin ediyorlar. Bunlardan birincisi AET içi pazarlıklar da dahil olmak üzere ekonomik baskı olanaklan. Örneğin, Atina'nın ımzaladığı Mirage2000 alımlannın durdurulmasına kadar varabilecek dramalik kararlar. Buna, eski Savunma Bakanı Charles Hernu gibi, savunma konularında hâlâ ağırlığını koruyan ve Yunanistan yönetimiyle çok sıkı ılişkiler sürdüren politikacılardan gelebilecek baskılar eklenebilir. YOK, yusa degişikligi için kollansıvadı Araştırma gönevlilerine yeni imkânlar tanmması ve döner sermayeden yararlandınlmalan için çaiışmalar sürdürillüyor. tk>ğramaa'nın çarşamba günü basın toplantısı düzenlemesi bekleniyor. ANKARA, (Cumhuriyet Burosu) SHP'nin YÖK hakkında Meclis Araştırması açıimasını isteyen önergesinin önceki gün reddedilmesinin ve YÖK konusunun ANAP grubunda da gundeme gelerek bazı eleştirilerin yoneltilmesinin ardından, 2547 sayılı yasada bazı değişiklikler yapılması için YÖK kolları sıvadı. YÖK Başkanı Prof. Dr. Ihsan Doğramacı'nın önümüzdeki çarşamba günü bir basın toplantısı yapması beklenirken, yasada düşünülen değişikliklerin, araştırma görevlilerine yeni imkânlar tamnması ve np fakülteleri dışındakilerin döner sermayelerden yararlandırılması yonünde oldu| u öğrenildi. Buna gore YÖK'ün üzerinde durduğu konular YÖK Başkanı'nın da vurguladığı gibi şu noktalarda toplaruyor: "Genç öğretim eiemanlannın yetiştirilmesi ve çalışma imkânlarının genişletilmesi: araştırma görevlilerine dışarda çalışma ofaınagı saglanması. Bunların Türkiye'deki kadrolarında kalma koşuluyla üç beş yıl süreyle yabancı üniversitelerde bilgilerinin arttırdması. Araştırma görevlilerinin dışarda kaldıkları sürece maaşlannı alabilmeleri ve sözleşme sürelerinin buna baglı olarak daha uzun tululması. Öğretim elemanlığının cazip hale getirilraesi." Fazla sigara kısırhk yapıyor ANKARA (a.a.) Samsun 19 Mayıs Üniversitesi tarafından duzenlenen ürolojik kanserler ile ilgili konferansta konuşan Londra Royal Marsden Hastanesi uzmanlanndan Dr. W.F. Hendry, günde bir paketten fazla sigaranm kısırlığa neden olduğunu bildirdi. Evliliklerin yüzde 103 'ünde çiftlerin, istemesine rağmen çocuk sahibi olamadıklannı kaydetti. Savunma fonuna sorular yanüsız ZAFER ARAPKİRLİ önceki gün Istanbul'da Odakule'de bir araya gelen özel sektörün 100'e yakın büyük ismi Milli Savunma Bakanı Zeki Yavuztürk' ten Savunma Sanayii Destekleme Fonu hakkında bilgi almak, fondan nasıl yararlanacaklanm, fonun nasıl işleyeceği ve bir yıgın konuda aydınlanmak için oldukça sıkıntılı anlar geçirdiler. Toplantının basında önce Bakan, ardından da fon idaresi başkanı Vahit Erdem, kendilerince "detaylı" uzun açıldamalar yaptılar. Sonra da sorulara geçildi. Ancak bu asamada da, bir "yanıtsu sorvlar" seansı başladı. Bunun beiki bir nedeni de katılan çok sayıda yerli ve yabana ortakh özel sektör fırma temsilcisinden önce, muhtemel sorulann, oldukça "yuvartak biçimde" TOBB Dış lüşkiler Daire Başkanı Orhan KUereioğlu tarafından dile getirilmesiydi. Toplantıdaki konuşması ve yanıtlar bölümünde sürekli olarak konuyu çok iyi hazırladıkları ve her şeyin halledildiği izlenimini vermeye çalışan Bakan Yavuztürk de bunu bir fırsat bilerek, bu yuvarlak sorular faslıru yine aynı yuvarlaklıkta yanıtlarla geçiştirdi. 300 milyan bulacağı ifade edilen fon kaynaklannı elbette son derece cazip bulan isadamlan, hazır işin en yetkili iki ismini, Bakan ve fon idaresi başkanını, bulmuşken soru bombardımamna başladılar. Milli Savunma Bakanı Yavuztürk, örneğin fonu özendirici ve büyük bir şevkle davet edici konuşmasının ardından genç bir sanayici tarafından kendisine yöneltilen "Önümüzdeki 35 yıl içinde fondan desteklenerek girişilecek anai yatmm miktan saptandı mı?" şeklindeki bir soruyu uzunca bir sessizlikten sonra, "hcnnz bUemiyornm, kesin konusamara, belki... 1.6 milyar, belki... 2 milyar bu•nn hızını şimdiden kesünnek güç" şeklinde, oldukça zorlanarak yanıtlıyordu. Bir başka işadamırun "yapılacak yatırımlar için yer ve bölge seçüninde bir öncelik düşünüluyor mıı" diye sorduğunda da yine doyurucu olmaktan çok uzak "Zaten her yerden talcp geliyor. Hatta memleketim olan Elazıg'a gittiğimde 'tamam artık başa geçmişken bizim buralara fabrika isteriz' diye yakama yapıstılar" yanuını veriyor ama bir türlü geri kalrruş yörelerden ya da buralara öncelikten vb. söz etmiyordu. Yalnızca ittifak üyesi ülkelerle mi ortak yatmm olacak? Evet. Ama belki ittifak dışında da çıkarlanmıza aykın düşmeyen ülkelerie ilişkimiz olabilir. Mesela Endonezya gibi ülkeler. Başvunıyu hazırladık diyeüm. Kime vereceğiz? Siz biraz yeniaııiz gaüba bu isicttk. Başkalan biliyor. Şimdi ara verUince Orhan Beyden bile ögrenebilirsiniz. Yanm saatte anlatır size. Yurtdışı pazarları nasıl değerlendireceğiz? ABD'de Weinberger1e de konuştuk. Adamlann 60 milyarhk bir tedarik pounsiyeli söz konusu. Basında da çıktı. "Don satılacak" diye yazdılar. Aslında sadece don degil ber tüıiü araç ve gereç satabiliriz. thtiyaç listelerini nereden alabilecegiz? Daha önce buna cevap vermiştik. NATO düzeyinde teknolojik çaiışmalar yapamazsak birkaç yıl içinde çok geride kalırız. Bunun için çaiışmalar yapılacak mı? Bu iş için çok miikemmel adamlar bulmak lazım. Bu nitelikte adam sıkınüsı cekiliyor ülkemizde. Soruyamt bölümünde yukandaki gibi "O İş kolay", "Demin anlatmıştık" görünümünu hiç terk etmeyen Yavuztürk bir yandan da "Odalar Birtigi ile halledeceksiniz", "Sayın Vakit Erdem yapacak onu" gibi yanıtlar verirken, Sanayicilerimiz toplanudan aynldıklannda pek de "aydınlanmış" görünmüyorlardı. Bu arada toplantıya katılanlan doğal olarak pek ılgilendirmeyen ama iç politikada şimdiden sorun ohnaya başlayan "Fonun denetimi" konusundaki Cumhuriyet'in sorusuna da "Bizim bakanlıgımız, Maliye Bakanlığı ve fon idaresinden birer denetçi olacak. Zaten ben ve Başbakan TBMM catısında her zaman denetlenebüiriz" şeklindeki yanıtıyla bu konuyu da "açıklıga" kavuşturuyordu. PARİS Fransa Başbakanı Jacques Chirac'Ia Turgut Özal arasında geçen cuma gunü yapıJan görüşmeden sonra TürkFransız ilişkilerinde beliren gelişmelere Yunanislan'dan henuz bir tepki gelmediği bildiriliyor. lki başbakan arasında kararlaştınlan karma kultür komisyonu toplantısımn bu yılın haziran veya temmuz aylannda Ankara'da toplanacağı Fransız Dışişleri Bakanlığı tarafından ifade edildi. Yine aynı görüşmede kararlastırılan ve 1982'den beri toplanmayan karma ekonomi komisyonunun bir araya gelme tarihi ve Türkiye1 ye gıdecek Fransız bakanın kimliği şimdilik belirlenmedi. Fransız Dışişleri Bakanlığı basın sözeüsü, bir yandan Başbakan özal'ın OECD Bakanlar Konseyi toplantısı nedeniyle Fransa'da bulunuşundan yararlanarak Jacgues Chirac'Ia yaptığı özel görüşmenin, öte yandan Türk işadamlarının Fransız ışadamlarıyla gerçekleştirdikleri temasların Fransa'da büyük ilgi u><ındırdığını belirtti. Sözcu, eski hükümet döneminde de. ilişkilerin düzeltilmesi doğrultusunda çalışmalar yapıldığını, ancak yeni hükümetle birlikte yeni bir psikolojik ortam doğduğunu hatırlatarak, beş ülkenin Turkiye hakkında Avrupa Konseyi İnsan Haklan Komisyonu'na yaptıklan şikâyeti geri çekmelerinin bu gelışmenin işaretlerinden biri olduğunu, hükümet değişiktiğinden önce yer alan bu işlerain normalleşmeyi kolaylaştırdığını hatırlattı. ÖzalChirac göruşmesi TürkFransız ekonomik ilişkilerinde yeni Tarihi İstanbul çeşmeleri lstanbul Haber Servisi "Tarihi lstanbul çeşmeleri kurtanlmalıdır" kampanyası sergisi 28 nisan 3 mayıs 1986 tarihleri arasında tstanbul, Atatürk Kültür Merkezi'nde sinema salonu fuayesinde düzenlenecek. Sergide onarımı biten ve sürmekte olan çeşmelerden örnekler yer alıyor. Başbakan Özal'la Jacçues Chirac'ın Paris'teki temaslan ve TürkFransız işadamları arasındaki görüşmeler, iki ülke arasında olumlu gelişmelere gebe bir dönemi başlattu sunda yapılan göruşmelerin de Fransızları umutlandırdığı, Türkiye ile bu alanda ciddi ve uzun vadeli ortakhklar kunjlabileceğiııi duşündükleri ifade ediliyor. Başbakan Ozal'ın Paris'te bulunduğu sıralarda Türk ve Fransız basınına yansıyan askeri uçak ve fuzelerin alımı yanında, Turkiye'nin zırhlı araç ve bunların bazı parçalan konusunu da görüsmelere getirdiği bıldırildi Dışişleri Bakanlığı, Yunanistan faktörünü, askeri malzeme alanmda "1urkFransız ilişkilerinın gelismesinın önunde bir engel olarak görmezetmiyorlar. ABD ve Sovyetler Birliği'nden sonra dünyanın uçuncü büyuk silah satıcısı olan Fransa, bu satışlannda siyasi kaygılara en az dikkat eden ülke. Bağımsız bir savaş sanayii kurulması amacıyla l%0'lı yıllardan iıibaren bu sektöre eğilen Fransızlar, önceleri kendi iç pazarları yeterli olmadığı için dış pazarlara açılmış. Ancak daha sonra tek ulkeden silah alarak buna bağlı kalmak istemeyen devletlerin başvıırduğu başlıca secenek haline gelmişti. Uçuncu ülkelere silah satışlarının geniş boyutlara ulaşması Uzerine Fransız askeri sana Fatih ve Beyoğlu tnüftülükleri lstanbul Haber Servisi Fatih ve Beyoğlu müftülüğünün yeni binalan dün törenle hizmete açıldı. Devlet Bakanı Kazım Oksay, Fatih Müftülük binasını hizmete açarken yaptığı konuşmada, gençlere dini eğitim verilmesi gerektiğini beFCnüKOPtCtLERDESIRA öğrendler, zamanlarmm büyük bö lirterek, "Laiklik kisvesi altınlümünün fotokopicilerde sıra beklemekle geçtiğinden yakuuyorlar. da yüriitülen kampanyalar sağduyu sahibi vatandaşlanmızın idrakleri karşısında akamete uğrayacak ve hevesleri kursaklarında kalacaktır " dedi. Fotokopiü yükseköğrenhn CEM HAMULOĞLU lstanbul Üniversitesi'nin çeşitli fakültelerinin bulunduğu Beyazıt semtindeki küçuk han odalarında 23 makina ile hizmet veren fotokopiciler, artık yükseköğrenimin kopmaz bir parçası haline geldi. Nedenlerin basında son 4 yıldır üniversitelere yerleştirilen öğrenci sayısındaki artış geliyor. Bunun sonucu anfilerin yetersiz kalmasına bir de vize sınavları eklenince dersleri izleyemeyip fotokopi ile yetinen ve sınavlar ile fotokopiciler arasında mekik dokuyan öğrenci tipi ortaya çıkmış. Üniversite öğrencilerinin fotokopi makinelerine ilgi göstermelerinin bir başka nedeni de kitap fiyatlarının yuksek olması ve aranılan kitapların piyasada bulunmaması. Örneğin 1000 liralık bir kitaptan gerekli olan sayfalann fotokopi tutarı 500 liraysa öğrenci fotokopiyi tercih ediyor ve işini ucuza görmuş oluyor. Ama bu çözum, aslında fotokopinin bir süre sonra bozulduğu gözönüne almırsa, ucuz görünmesine rağmen hayli pahaiıya çıkıyor. Fotokopi çektirmek için sıra bekleyen öğrencilerden, Edebiyaı Fakultesi Felsefe Bolıimü 4. sınıf öğrencisi Güzide Gürbüz, "Fotokopicilerde sıra beklemekle geçiyor zamanımız" şeklinde yakınırken, Antropoloji son sınıf öğrencisi Burak Karabel, "Kopyalar kalıcı degil. Bir iki hafta sonra bozuluyorlar ve bir daha çeklirmek zorunda kalıyoruz" diyor. Laleli ile Beyazıt arasında bir hanın iki odasına 5 makine ile hizmet veren ve çektiği fotokopi sayısı bazı günler İ0 bin kopyaya kadar yükselebilen Ismail Kubas, şunları anlatıyor: "Aralıktan mayısın ortaianna kadar işler iyidir. Sabah 08.00den akşam 21.00e kadar çalışınz. Yazın ise pek iş olmaz çünkü okullar tatiMir... Bu iş dışardan göriıldüğü kadar kazançlı degil. Makine parçalan pahalı, bir lamba 3550 bin lira; parçalar bulunmuyor. Şirketlerde artık yeni modellerini piyasaya sürüyorlar. Bu yeni makinelerin birtakım avantajlan var ama parçalan pahalı ve çabuk bozulabilijorlar. Piyasadaki rekabet yüzünden 8 liraya kopya çekmek durumunda kalıyoruz. Bunun 5 lirası kâğıt, ilacı, dükkân kirası derken 7 ^ lirayı buluyor." Bir başka dükkân sahibi günde ortalama 5001000 kopya bastıklanm, bu sayının bazı günler 15 bin kopyaya kadar yükseldiğini söylerkenrekabettenyakınıyor. Aylık masrafı 120130 bin lirayı bulan odalarda çekilen fotokopilerin fiyatı 8 liradan 15 liraya kadar değişiyor. "Dükkânda akım sağlasın" diye makine alan plakçıiar ve fotoğraf stüdyolan umduklarını bulamazken işi "profesyonelce" yapan fotokopicilerin yoğun çabalan sonucu, dersleri düzenli izleyen öğrencilerden edinilen ders notları ya da öğretim görevlilerinin çoğaltılmak üzere verdikieri metinier bir anda bütün öğrenci kahvelerine dağılıyor. Özellikle vize sınavlarının olduğu haftalarda yoğunlaşan fotokopi trafiği bütün öğrenim yılı boyunca süruyor. Evlal edinmede ana baba adı ANKARA, (a.a.) Türk Medeni Kanunu 'nun evlatlıklarla ilgili hükümlerinde yapılan değişiklik yürürltiğe girdi. Buna göre I8yaşından küçükleri evlat edinen anne baba beş yıl içinde başvuruda bulunursa, çocuğun nüfusuna kendisini "annebaba" olarak kaydettirebilecek. Evlat edinilen çocuk 18 yaşını geçmişse, bu işlem çocuğun onayı de yapılabilecek. Yeni oluşturulan ve 300 milyar liralık bir kaynak yaratması beklenen Savunma Sanayii Fonu'nu anlatmak için Vahit Erdem ile birlikte sanayicilerle konuşan Milli Savunma Bakanı Yavuztürk, soru yağmurunu yuvarlak cevaplarla geçiştirdi. Savunma Sanayii Fonu'ndan sağlanacak yatırım desteğinin fıilen nasıl kullamlacağı ve pratikte nasıl işleyeceği sorularına işadamları, doyurucu yanıt alamadı. "Genelkurmay tarafından hazırtanan 6 yülık Stratejik Hedef Planı'nda saptanaa TSK'nın fhtiyaçiannı bize nasıl akUracaksınız?" türünden soruları da "Vaila, ordunun bazı ihtiyaç maddeleri gizlidir. Açıklanmaz. Bu işleri TOBB ile halledeceksiııiz. Onlardan bilgi alabilirsiniı" diye yanıtlıyordu. Benim tesıslerimde yüzde 75 boş kapasite var, yardım edin de bunu değerlendireyim. Yok. Bize gelmeyin. Fona gidin. Artık muhatabınız orası. Uçaktaki yabancı cisinı heyecan yarattı Yeşilköy'de korkulu dakikalar İstanbul Haber Servisi tstanbul Atatürk Havalimanı'na dün iniş yapan bir dış hat yolcu ucağında, yolculann ihbarı üzerine yapılan aramada bulunan yabancı bir cisim, heyecan yarattı. Yolcular boşaltıldıktan sonra alınarak incelenen cismin bomba olmadığı anlaşıldı. tstanbul Emniyet Müdürlüğü'nden bu konuda yapılan açıklama şöyle: "24.4.1986 günü, saat 17.35'te Cenev re'den bareketle ilimiz Atatürk Havalimanı'na gelen PanAm Havayoüan'na 5090 sefer sayılı yolcu uçağındaki yolcular inip park yerine çekildikten sonra, uçagın iç temizligi yapdırken, işçiler tarafından 15 numaralı koltugun cebinde sprey şeklinde bir madde görülmüştür. Bu madde, laboratuvarda incelendiginde içinde patlayıcı özelliği olmayan, metalik magnezyum olduğu tespit edilmiştir." Çocuk şenliği tstanbul Haber Servisi TRT'nin dUzenlediği 8. U/us/ararası 23 Nisan Çocuk Şenliği, İstanbul'da duzenlenen geleneksel kapanış yüruyüşü ile sonaerdi. Galatasaray Lisesi'nin önunden başlayan ve tsüklat Caddesi üzerinden Taksim Alanı 'na kadar süren yürüyüş sırasında 14 ulkenin çocuk ekipleri, kendi ülkelerinin oyunlarını sergilediler. Daha sonra konuk çocuklar, Vali Nevzat Ayaz ve Anakent Belediye Başkanı Bedrettin Dalan'la birlikte Cumhuriyet Anııı'na çelenk kovdular.