25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
30 EKtM 1986 HABERLERtN DEVAMI CUMHURtYET/U 63. yılı kuüadık (Baştarafi 1. Sayfada) tini her tiirlii şart ve ortamda aynı heyecan, azim ve inançla kokarşılaştı. Akbulut, Antalya'da ruyacagımıza milletçe bir kere her şeyin yasalara uygun yapıldıdaha ant içiyor ve huzurunda ğını belirterek, "Gösterdiğimiz saygıyla eğiliyoruz." yeri kabul etseydiniz, o meydaAnıtkabir'deki törene, Cuhioı size süsler verirdik" derken DYP Genel Başkanı Hüsamettin hurbaşkanı Kenan Evren ile Cumhurbaşkanlığı Konseyi üyeCindoruk, "Her şey kanuna ayleri, TBMM Başkanı Necmettin kın. Ataıürk'ün huzurunda böyKaraduman, Başbakan Turgut le şeyleri tartışmayalım" demeközal, SHP Genel Başkanı Erdal Ie yetindi. tnönü siyah frak giyerek kaCumhuriyctin 63. yıldönümü tıldılar. nedeniyle Ankara'da ilk tören Anıtkabir'deki törende DSP Anıtkabir'de yapıldı. AnıtkaGenel Başkanı Rahşan Ecevit bir'de saat 09.00'da düzenlenen de, seçime katılan parti liderleri törene Cumhurbaşkanı Kenan sırasında MÇP Genel Başkanı Evren, TBMM Başkanı NecmetAli Koç ile RP Genel Başkanı tln Karaduman, CumhurbaşAhmel T e k d a l ı n arasında kanlığı Konseyi üyeleri, Başbakatıldı. kan Turgut Özal, ana muhalefet Cumhuriyetin 63. yıldönümü partisi lideri Krdal İnönü, banedeniyle ikinci tören ise kanlar, yüksek yargı organlarının başkanları, TBMM'de gruTBMM'de yapıldı. Cumhurbaşbu bulunan siyasi partilerin gekanı Kenan Evren, saat nel başkanları, milletvekilleri, 10.00'dan itibaren TBMM'de askeri ve mülki erkân katıldılar. kutlamaları kabul etti. öğleden sonra saat 14.00'de Atatürk'Un manevi huzurunitibaren ise Hipodrom'da resmi da saygı duruşunda bulunulmageçit yapıldı. sı ve Anıtkabir'e çelenk konulCumhuriyet'in 63. kuruluş yılmasından sonra CumhurbaşkadönUmü nedeniyle çeşitli siyasi nı Evren, Anıtkabir özel deftepartilerin liderleri birer mesaj yarini imzaladı. Evren, özel defteyımlayarak milletin bayramını re şunları yazdı: kutladılar. "Ulu önder AtatUrk. tnsanı yücelten, özgürlUğü ön planda Başbakan Turgut özal, cumtutan; çalışmayı, kabiiiyeti, doghuriyetin 63. yıldönümü dolayınıluğu en iyi degerlendiren; hak, sıyla yayımladığı bayram mesahukuk ve adalet kavramlarına jında, "Çeşitli gUçlüklere ragbttyttk deger veren, en kıymeüi men cumhuriyet rejimlne sadık eserln olan cumhuriyetin 63. yılve sahip olarak, Türkiye'mizl, dönümiine ulaşmamızın engin giriştiğimiz milletlerarası kalkınmutluluğunu yaşıyonız. Bize arma yarışında mutlaka başanya magan ettiğln bu kutsal emaneulaştıracagız. Bunun için biriik ve beraberlik içinde el eJe vermeye, milli şuur ve ülkiiler etrafında giiç birliği yapmaya mecburuz" dedi. SHP Genel Başkanı Erdal İnönü de, büyük kurucu Atatürk'U, dava arkadaşlarını rahmet, minnet ve saygıyla andıklarını belirterek, "Onlann başarısı, sarsılmaz inançlan bize bugün muhalefette, yarın iktidurda örnek olacaktır" dedi. DYP Genel Başkanı Hüsamettin. Cindoruk, cumhuriyetin bütün millet fertlerini eşit, adil ve şefkatli ölçUIerle kucaklamasını istediklerine değinerek, "Türkiye sadece bir cumhuriyet olmakla yetineme/. Bundan sonra demokrat bir cumhuriyet olmalı ve kalmalıyız" dedi. DSP Genel Başkanı Rahşan Ecevit, cumhuriyet öncesi, halkın padişah iradesinin gölgesi altındaki seçkinler egemenliginde ezildiğini ve seçkinlerin uzantısı olan siyaset aracıları tarafından sömürüldUğünU kaydederek, "DSP, Atatürk'ün büyük UlküMtıte erişmek için çalışmaktadır" dedi. HDP Genel Başkanı Mehmet Yazar da ınesajında, "Hür demokrat rejimin devamlüıgı için, idare edenlerin ve siyasef yapanlann siyasi ikballerini buhran politikalarında aramamaları gerektigini" söyledi. RP Genel Başkanı Ahmet Tekdal da, maddi ve manevi zenginliklere ulaşmak için atılacak adımların, Türk ulusuna dünya ulusları arasında layık olduğu mevkiye ulaştıracağını belirtti. Cumhuriyet Bayramı nedeniyle Cumhurbaşkanı Kenan Evren'e bir mesaj gönderen KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş da, "Yüce Türk ulusuna, özgür Kıbns'tan sonsuz minnet ve şiıkran duygularunızı ve bagldıgımızı bir kere daha teyit edlyoruz" dedi. ATtNA'DA Cumhuriyet Bayramı nedeniyle Atina'daki Türkiye Büyükelçiliği'nde düzenlenen kutlamaya çok sayıda davetli katıldı. Büyükelçi Nazmi Akıman'ın verdiği kabulde siyasi parti temsilcilerinin yanı sıra yabancı elçiliklerin diplomat ve askeri temsilcileri de hazır bulundular. Kabulde Yunan hükümetini Başbakan Andreas Papandreu'nun Siyasi lşler panışmanı Hristos Meheritsas ile Savunma Bakanlığı Siyasi Müsteşarlarından Valisis Sarandis temsil etti. SARTZETAKİS'TEN EVREN'E MESAJ Yunanistan Cumhurbaşkanı Hristos Sartzetakls Cumhurbaşkanı Kenan Evren'e bir mesaj gönderdi. Sartzetakis mesajında Cumhuriyetin ilanının 63. yıldönünıünü kutladı. tSTANBUL'DAKt TÖRENLER Cumhuriyetin 63. yıldönümü, lstanbul'da da törenlerle kutlandı. valilikteki ilk törende Vali Nevzat Ayaz, Belediye Başkanı Bedrettin Dalan ve I. Ordu Komutanı Orgeneral Recep Ergun kutlamaları kabul ettiler. Daha sonra saat 10.30'da Vatan Caddesi'nde bir tören düzenlendi. UĞUR MUMCU GOZIJEM ivm ^ n o n n o i ^ m n ı * Cumhurbafkaıu Evren saat 20.00'dt Çankaya Köşkü*nde Ul r e S e p S i y V n U bir kabul resml verdL Evren, kabulde MM Eğitim Gençlik ve Spor Bakam Metin EmtroibıUe sohbet ederken, geçit töreni sırasında okuUann izci takımlannın neden ayrı renklerde kıyafet giydikUrini sordu ve tek renge dönüstürülmeslnl Istedi. Evren, daha sonra SHP Genel Başkanı Erdal tnönü ile bir süre konuştu. Evren, tnönü ile konuşurken, gazetecllerin bir seyUryerkenfotoğrafçekmek Istemeleri üzerlne "Eskiden desigara Içerken çekmek IsterlerdL Slgarayı btrakah bugün tüm iktyıl oldu. tkiyıl önce bugün son sigaramı içmlştim" dedi. Evren daha sonra tnönü'ye babasımn da çok stgara içtiğini söyledi. inönü bunun üıerine "Çok içerdi, hem de levkle içerdl" diye konuştu. Cumhurbaşkanı Evren, fnönü'nün bulunduğu yerde hammlann da olduğunu görünce "Hanımlar köşeye stkışmış" dedi. Bir ara söz hammlann dedtkodusundan açıünca İnönü, "Erkeklerin dedlkodusu siyaset" dedL Evren bunun üzerine, "Siyaset de olmasa erkeklertn konuşacağı bir şey yok" diye konuştu, bu arada Semra özal'ın da "Hayır efendim, erkekler kadınlardan daha çok dedlkodu yaparlar" dedtğt duyuldu. (Fotoğraf: OM.) 9 Anıtkabir'de 'barikatf tartışması ANKARA, (Cumhuriyel Bürosu) Anıtkabir'deki tören, lcişleri Bakam Yıldırım Akbulut ile DYP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk ve Erdal İnönü arasında DYP'nin olaylı Antalya mitinginin tartışılmasına sahne oldu. Anıtkabir'deki törende protokolde yer alacak bakanlar ve milletvekilleri saat 8.30'dan itibaren Anıtkabir'deki yerlerini almaya başladılar. SHP Genel Başkanı Erdal İnönü, siyah frak giymiş olduğu halde saal 8.45'de Anıtkabir'e geldi. Daha önce protokoldekilerle selamlaşan İnönü, önde kendisine ayrılan sırada yerini aldı. tçişleri Bakanı Yıldırım Akbulut, Cumhurbaşkanı Kenan Evren ile Başbakan Turgut özal gelmeden önce, SHP Genel Başkanı lnönu'nun yanına gelerek, "Hoşgeldiniz" dedi. Bakanın elini sıkarak tokalaşan lnönü'nün ilk sorusu, "Antalya'daki Cumhuriyet Meydanı'nı neden DVP'ye vermedlniz?" oldu. tçişleri Bakanı Akbulut, Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası'ııa göre, açık hava toplantıları yapılacak alanların valilikler tarafından önceden belirlendiğini anlatarak. Antalya'da yasaların uygulandığını söyledi. Inönü'nün, "Sorun yasadan mı kaynaklanıyor?" sorusu ise Akbulut tarafından şöyle yanıtlandı: "Bu gibi kavgalar devam eder. Kanun zamanla oluracak. Biz, herkesin gösteri ve yürüyüş hakkına saygılıyız. Katiyen bir kastımız yoklur. Ama haklan yasaiarın göslerdigi biçimde kullanmanıı/ gerekir. Aksi halde bu kanunu kaldırmamız lazımdır." Akbulut, daha sonra protokolün arka sıralarında bulunan DYP Genel Başkanı HUsamettin Cindoruk'un yanına giderek, kendişi ile tokalaşlı vc "Hoşgeldiniz" dedi. Oldukça sinirli bir biçimde bakanı karşıladığı gözlenen Cindoruk'a, Antalya'da DYP mitinginc mUdahele edilmesinin hatırlatılması, bakan ile DYP Genel Başkanı arasında tartışma başlattı. Cindoruk, Akbulut'a Antalya Valisini şikâyet ederken, bakan, valinin yasayı uyguladığını belirterek, kendisini savundu. lcişleri Bakanı Akbulut ile DYP Genel Başkanının tartışmaları şöyle gelişti: "CİNDORUK Antalya'da parlimizln mitinginc müdahale edildi. Orada vali sorunu var. AKBULUT Vali, Antalya'da kanunu takip etti. CtNDORlIK Orada bir sorun çıktıysa yönetim sorunu var demeklir ve bu da vali sorunudur. MlllelvekiUerimiz coplanıyor. halka mudahale ediliyor. Kiınse bir >ey demiyor. AKBULUT Efendim, ben orada.. CİNDORUK Şlmdl bırakın onıı. Mlllelvekili coplanıyor, kimse bir şey demiyor. AKBULUT Benim ona diyeceğim bir şey yok. Kanunları hepimi/ biliyoruz. Vali, kanunları uygulamıştır. O yol, yol değildir, vali kanunu uygulamıştır. CİNDOKUK O valiyi tarlışmayalıııı şimdi. Vali dediginiz adam, yann ortaya çıkacak ve 'Ben burada DYP Genel Ba^kanını konuşturmadım' diyecek. Milletveklllerimiz coplandı. AKBULUT Ona bir şey diyemeyeceğim. Ben Murat ile konuştum. (DYP'li Murat Sökmenoğlu) Mitingten önce konuştum. 'Kanuna aykın bir yey yapmayın, kanunun jjoslerdijtl yerde mitingi düzenleyin, yardımcı olalım' dedım. CİNDORUK Zaten herşey kanuna aykın. Atalürk'ün huzurunda böyle şeyler konuşmayalım. MEHME'I YAZAR Antalyada olay nasıl oldu? CİNDORUK (Baluuıa dönerek) Yani bir gözdagı verelim dediniz herhalde. AKBULUT GösteTdiğimiz yeri kabul etseydiniz, orayı size süsler, verirdik. CİNDORUK Biz Sayın Bakanla aynı partinin il başkanlıftım yaptık gefmişte. Dostlugumuz var." lcişleri Bakanı Akbulut ile Cindoruk'un tartışmaları, Başbakan Turgut özal'ın protokoldeki yerini almasıyla son buldu. Cumhurbaşkanı Kenan Evrcn'in de yerini almasından sonra, korlej aslanlı yoldan yürüyüşe geçti. Başörtülerini çıkarmayıp geçit törenine katılmadılar İmam hatiplilerin tören boykotu longuldak ve tçel/Erdemli'de, Cumhuriyet Bayramı kutlama törenlerine gelen imam hatip lisesînin bayan öğretmen ve öğrencileri, başörtülerini çıkarmayı kabul etmeyip tören alanını topluca terk ettiler. Haber Merkezl Zonguldak'ta gcçmeleri için uyarıda bulundu. Aninuun hatip lisesi bayan ögretmcnle cak öğrenciler, bu karara karşı çıkariyle kız öğrencileri, Cumhuriyet rak topluca tören alanını terk ettiler. Bayramı törenlerine katılmadı. tçel'Kaymakam Osmaa Aydın, okul in Erdcmli ilçesinde ise imam hatip yöneticileri hakkmda kovusturma Utesi kız öğrencileri, geçit töreninde açıldığını bildirdi. bajlarının açılmasına karşı çıkarak Öte yandan UBA'nın haberine götopluca tören alanını terk ettiler. re Kırşehir'in Mucur ilçesinde CumZonguldak'ta Cumhuriyet Bayra huriyet Bayramı kutlama töreni sımı törenlerine imam hatip lisesinden rasında Kuran okunduğu bildirildi, bayan öğretmen ve kız öğrencilerin SHP Mucur llçe Başkanı Adem Arskatılmaması elestiriye yol açtı. Zon lan, öğleden sonra belediye hoparjuldak Milli Eğitim Gençlik ve Spor loründen marşlar çalınırken yayının MüdürU Tünay Demircioğlu, bu ko kesildigini ve 3 dafdka Kuran okunnuda soruşturma açacağını söyledi. duğunu öne sürdü. Arslan, bunun a.a.'nın haberine göre tçel'in Hr Uzerine yayının yupıldığı yere gidedemli Uçesindeki olay da şöyle gelişti: rek Belediye Zabıta Amiri Ramazan Cumhuriyetin 63. yıldönümü kut Oklay'a "boyk bir gttadc bu Itir dilamalarma katılan Erdemli İmam nl yayınlann bangl amaçla yapddıHaıip l.iscsi öğrencileri, saal 9.30'da ğını tordugunu, Oktar'ıo Ue kendlalandaki yerlerinı aldılar. Bu arada sini kovdugunu" savundu. Mucur tören alanına başlaı ı örtUlU gelen kız ANAP llçe Başkanı Mebmcl Hadi öjrencilere okul müdürü Abdülka Çaglayan ise bu lUr dini yayının yapıldığına taruk olmadığmı bildirdi. dir özcan, geçit töreninde başı açık (Baştarafi 1. Sayfada) gibi çalışan yeraltı dünyası devreye giriyor. * Bu ipotek ve borç çemberi içine sıkışmış işadamları, kurtuluşu yurtdışına kaçmakta buluyorlar. Bu arada "uluslararası terör" kanlı hesaplaşmalarını Istanbul'da sürdürüyor. Abu Nidal grubu sinagog cinayetini düzenllyor, Humeyni'nin "Savvamak" adlı gizli örgütü istanbul'da Şah yanlılartnı öldürüyor. Bütün bunlar yeni kargaşaların habercileridir. Siyasal gerginlik, bozuk ekonomi, yerattı dünyası ve uluslararası terör... Bunlar değil miydi 12 Eylül öncesi ülkemizi bir iç savaşa sürükleyen etkenler? Diyebilirsiniz ki: Canım, anarşinin kökü kazmdı, bunlar önemsiz şeyler... 12 Eylül öncesi gerginlikler ve olaylar için de başlangıçta böyle düşünenler oldu. Tarih, hep aynı koşullarla yinelenmez. Dün yaşananlar elbette bugün yaşanmaz.. Bunlar doğru.. Ancak belli koşulların belli sonuçlar doguracağı da bir başka gerçek değil midir? 12 Eylül öncesi başbakanı Demirel'e sorun bakahm, ne diyecek? 80'de seçim olsaydı olaylar önlenirdi.. Ardından beş bin mezar taşı bırakmış bir dönemin başbakanlarından biri, bu sözleri gözlerimizin içine baka baka söylüyor ve hâla halktan alkış alabiliyorsa, Türkiye daha birçok olaylara gebe demektir. Yine maliye meslek lisesi ikinci sınıf öğrencilerinin bile yapmyacakları yanlışları yaparak, emeklinin, dulun, yetimin binbir emekle biriktirdiği paraları "banker" adı verilen kapkaççılara kaptıran modelin baş mimarı, bugün başbakan olarak, İstanbul piyasasındaki bu yeni bunalımı görmezlikten geliyorsa, Türkiye yeniden o darboğazlara sürükleniyor demektir! Bütün bunlar göstehyor ki, Demirel ve özal ülkeyi yönetemezler. "Yönetlyorum" sandıkları zaman demokrasi bir kazaya uğruyor. Düşünün; 12 Eylül öncesi, ekonomiyi Ozal, siyaseti de Demirel yönetiyordu. 12 Mart öncesi de aynı ikili aynı koltuklarda oturmuyorlar mıydı? Demirel, emrindeki istihbarat örgütlerine karşın yanındaki odalarda hazırlanan ihtilallerden haberi bile olmayan bir "Muhteşem Suleyman "dır. 12 Eylül döneminde uzal'ı başarılı gibi gösteren etken, askeri dönemin getirdiği disiplin anlayışıdır. Grevi, toplusözleşmesi olmayan bir ülkede ekonomiyi yönetmek hiç de hüner değildir. Hüner olmadığmı, özal'ın bugünkü yönetiminden de anlamıyor muyuz? Sağcılık, solculuk, ekonomik model, şu bu... Bütün bunları bir yana bırakıyorum. Yaşanmış ve yaşanmakta olan olaylar, Demirel ve Özal'ın ülke yönetiminde becerikli olmadıklarını, demokrasinin ve devletin bu iki insanın elinde tehlikelere düştüğünü gösteriyor. Gemilerini karaya oturtan kaptanlara bundan sonra açık denize açılma izni verilir mi hiç? Demirel 11 Mart 1971 günü başbakan.. 12 Mart 1971 günü "hükümet darbesi" oluyor. Demirel, 11 Eylül 1980 günü yine başbakan, 12 Eylül 1980 günü yine bir ihtilal oluyor. Her iki başbakanlığında da özal, ekonomiyi yöneten DPT müsteşarıdır. Demirel 88 seçimlerinden sonra cumhurbaşkanı olsun, ya da yeniden başbakan.. Yeniden gerginlikler, bunalımlar ve yeniden 12 Eylüller. Yetti be birader! Üsler pazarlığı 'ağır' (Baştarafi 1. Sayfada) çekti. Dışişleri Bakanı Vahil Halefotlu'nun ABD BUyUkelçisi Robert StrauzsHupe'yc anlaşma (aslagını ilettikten bir hafla kadar kısa bir süre sonra "Şekll de£il, öz önemlidir" diyerek, öneri paketini geri alması, kimi yetkililere göre, Amerikan larafında "Sıkı durursak, Türk lamlını daha çok geriletebiliriz" şeklindeki bir anlayışın güçlenmesine yardımcı oldu. Sonuçta, Ankara'nın pazarlıktaki stratejisi haftasında dağıldı ve görüşmeler daha çok Amerıkan tarafının yürUttUğü inisiyatif çerçevesinde şe killcndi. Nitekim, VVashington 1980 anlaşmasının metin üzerinde herhangi bir değişiklik yapılmadan aynen korunması ve yapılacak iyileştirmelerin "ek bir mektupla" düzenlenmesi konusunda Ankara'yı ikna etti. Bunun ardından Dışişleri Bakanı Vahit Halefoğlu ile ABD Dışişleri Bakanı George Shullz arasında 1986'nın ilk aylarında "ek mektup"ıın içeriğini konu alan karşılıklı bir "mektup teaiisi" başladı. Bu yeni yöntemin vardıgı son nokta olan Shultz'un 26 temmuz tarihli mektubu ise çok sınırlı iyileştirmeler getircrek, Ankarada "hayal kınklıftı" yarattı. Üst düzey bir Türk dıplomatına göre, "26 temmuz mektubu Turk larafının bir yıldır dile getirdiği sıkıntılann, verdiği mesajların bo$a giltigini ortaya koydu. Adela başlangıç noklasına dönülmüslü." KAR1LAR NE KADAR CİDDİYE ALIMYOR? Washington, müzakere pozisyonunu katı bir şckilde korurken, TürkAmerikan ilişkilcrinde iki olumsu? gelişme yaşandı. Birincisi, muzakcrelerin başında TUrkiye'nin ABD'ye tekstil ihracatına konan butün engellerin kaldırılmasını isteyen özal hükümeti, geri adım atarak, sorunlu 13 kategoride 20 milyon dolar gibi çok sınırlı bir artış getiren tekstil anlaşmasına imza attı. Ikincisi. anlaşmayı masaya yatırdığı için özal hükümetinin elinde güçiü kartlar bulunduğuna inanılırken, Amerikan askeri yardımları son beş yüın en düşük düzeyine (490 milyon dolar) indi. Bir yıl süren pazarlığın sonunda varılan noktada elindeki kartları kullanması bir tarafa, TUrkiye anlaşmayı pazarlığa açtığı için adeta "cezalandınlmış" oldu. Pazarlık sürdüğü sırada Washington, Yunanistan'ın anlaşmalara aykırı olarak silahlandırdığı Limni Adası'nı Yunan askeri makamlarıyla yaptığı askeri takviye planlarına dahil ederek, Ankara'yı karşısına aldı. VVashington, böyleliklc TUrkiye'nin elindeki kartları ciddiye almadığını göstcrdi. Bir yıllık pa/arlıgın dökümü, Ankara cephesinde "hayal kınklıgı" ve "küskünlük " şeklinde özetlenebilir. ANKARA'NIN YENİ STRATEJİSİ Işte, bu "hayal kınklıgı" ve "kttskünliik", geride bıraktığımız haftalarda Ankara'yı Usler anla$masındaki tutumunu yeni baştan gö/.den gcçirmeye, yeni stratejilcr aramaya itti. Bu arayışlann sonucunda özal hUkümcti üsler anlaşması pazarlığında yeni bir yönelişe girdi: Müzakereleri zamana bırakmak... Bu yeni stratejinin hareket noktaları şöyle özetlenebilir: 1. Yunanislan faktörü: Ankara'nın Usler anlaşması pazarlığını "zamana bırakmanndakl" başlıca nedenlerden biri, ABD ile Papandreu hukumeti arasında 1988 yılında başlayacak olan Yunanistan'daki üslerin geleceğine ilişkin pazarlığın ne şekilde sonuçlanacağım görmek istemcsinden kaynaklanıyor. Bu baglamda, Ankara, ABD'nin Yunanistan'la yapacagı pazarlığın Türkiye aleyhine ödünlerle sonuçlanmasını önleyebilecek kartlara sahip olmak istiyor. Bu taktiğııı aJtında şu dUşünce yatıyor: "Yunanistan geçmişle ABD ile yaplıgı üsler anlaşmusı müzakereleriııin tumunu Ege'de Türkiye aleyhine sağladıgı ödünlerle sonuçlandırmışlır. örnegin, ambar](o 1978 yılında kaldınldıgında Cartcr dıs yardım tasansında bir degi^iklige gitmiş ve '620C' suyılı degişiklikle 'Ege'de g(lç dengesi' kavramını kabul etmiştir. llalen Türkiye ve Yunanislan'a yupılan Amerikan askeri yardımlarında uygulanan 10/7 oranının yasal çerçevesi 620C sayılı degi>ikliklir. Yunanistan, 1982 anlaşmasını iınzalarken, bir adım daha ilcri gitmiş ve sıkı bir pazarlıklan sonra '620C sayılı deglfikliŞİ yeni üsler anlaşması metnine koydurtmuşlur. Gorulecegi gibi Amerikan yönetlmlcri her iki durumda da Yunanistan'la uzlaşabllmek için Türkiye aleyhine ödunler vermişlerdir. Yunanistan Başbakanı Andıms Papandreu'nun VVashington İle Atina arasında 1988 yılında başlayacak olan Usler anlaşması görüşmelerini de Ege'ye ilişkin yeni ödünlere baglayacagı kuşkusuzdur. Yunanislan, ABD ile yuplıgı üsler anlaşmalannı Türkiye aleyhine ödünlerle sonuçlandırdıgına gore, TUrkiye'nin de ABD ile goruşlııgu usler anlaşmasını VVashinglon'u Atina karyısındu dengeleyecek bir araç olarak kullanması haklı ve ycrinde bir lulum olacaklır. Üsler anlaşması ımııakerelcri zamana bırakıldıgı lakdirdc, ABD'nin Yunanistan'la yapacagı yeni pazariıgın l'ürkiye'ye dönük olumsuz yansımalan önlenebilir." özal hükümetinin birdenbire Usler anlaşması ile Yunanistan faktörü arasında baglantı kurınası, Ankaranın önceliklerini yeni baştan sıraladıgını gösteriyor. Çunku, geçen yıl müzakereler açıldıgında söz konusu degerlendirme Dışişleri bürokrasisinin öncmli bir kesimince savuntılmasına karşılık ragbet görmemiştı. Aradan bir yıl geçtikten sonra yapılan durum degerlendirmesinde bu görüşü savunanların politikamn oluşturulmasında bu kez ağırlık kazandıkları söylenebilir. 2. tspanya'daki üder Washington BUyUkelçisi ŞUkrü Hekdagın hafta başında Cumhuriyet"e verdigi demeçte dikkat çektigi gibi, lspanya'daki sosyalist Gonzales hukümeti, ülkesindeki Amerikan askeri "mevcudiyetini" azaltmak amacıyla VVashinglon'la müzakere masasına oturmuş bulunuyor. lspanya'daki Rota Ussündeki Amerikan vurucu hava filoları belli bir rotasyon içinde Incirlik'teki filolarla yer degiştiriyorlar. Söz konusu müzakereler sonucunda bu filoların sayısının azaltılması halinde ABD'nin Akdenizdeki başka tesislere olan ihtiyacının artacagı düşünülebilir Bu takdirde VVashington'un lspanya'daki filolann bir kısmını tncirlik'e kaydırmak istemesi Türk hukümetine ek bir pazarlık kartları saglayabilir. Ayrıca, önümüzdeki yıllarda Avrupa'da NATO içindeki yükümlülükleri etkileyebilecek yeni dengelerin ortaya çıkman, örnegin lngiltere'de lşçi Partisinin iktidara gelmesi, ABD'yi Avrupa'da dogabilecek bir "kuvvet boflugunu" doldurmak amacıyla bazı müttefıklerin kapısını çalmaya yöneltebilir. ATİNAVVASHINGTONANKARA ÜÇCENİNDE KKİTİK DENKLEM Özetlemek gerekirse, Aııkara Usler anlaşmasının kaderini zamana bırakırken, ABD'nin karşısına daha gUçlü pazarlık kartları ile çıkacagı bir zamanlamayı kolluyor. VVashington, 1988 yılında Papandreu ile Yunanistan'daki Uslerin gelecegi için masaya oturduğunda TUrkiye cephesinden cmin olmayacak. Yunanistan ve TUrkiye ile Usler anlaşmalannı aynı düzlemde baglamak zorunda kalması VVashington'u güç bir duruma sokacak. Atina TUrkiye ile ilgili, Ankara'da Yunanistan'la ilgili taleplerle ortaya çıkınca önümüzdeki yıllarda VVashingtonAnkaraAtina Uçgeninin kritik bir diplomasiyc sahne olması beklenebüir. Oysa VVashington, Türkiye ile olan anlaşmayı mümkUıı olan en erken tarihte, daha rahat ve iki taraf için de güvenli bir zemine oturtmak istiyor. Türkiye'yi beş yıllık bir ek mektuba ikna ederek, Papandreu ile pazarlığa oturduğunda TUrkiye cephesinde bir sıkıntısının olmamasını istiyor. Ankara ise beklentileri karşılandıgı takdirde iki yıllık bir "ek mektup", karşılanmadıgı takdirde (bugünkü durum) anlaşmayı dalgalanmaya bırakarak Washington'un bu hesabını bozmaya, kendini sagîama almaya çalışıyor. VVashington'un bu aşamada Ankara'nın isleklerini karşılamaktan kaçınmasının nedenlerinden biri de aslında Türkiyc'ye verecegi her ödününUn I988'de Yunanislan'a da cııısal oluşturacak olmasından kaynaklanıyor Dolayısıyla VVashington, Türkiye ile olan anlaşmayı ne kadar "dtısıık maliyelle" sonuçlandırırsa, 1988 yılında Papandreu karşısında o kadar saglam bir müzakere pozisyonunda oturabilecegini düşünüyor. ROLLER DEĞİŞTİ VVashington'dan bakıldıgında, özal hUkümeti ile Reagan yönetimi arasında Usler anlaşması pazarlıgında rollerin yer değiştiıdigi görülüyor. Geçen yıl anlaşmayı bir an önce sonuçlandırmak isteyen Ankara'nın "aceleciligi", yerini "agırdan alma" siyasetine bırakmış. Geçen bir yıl içinde TUrkiye'nin talepleri karşısında hareketsiz kalan VVashington cephesinde ise, yavaş yavaş bir tedirginlik hâkim olmaya başlıyor. Türkiye'nin Usler anlaşmasıyla ABD'nin Yunanistan'da yapacagı Usler anlaşması görüşmeleri arasında baglantı kurması VVashington'da nasıl algılanıyor? Bu egilimi açtıgımız ABD Dışişleri Bakanlığı yetkilileri, açık bir tepki vermekten kaçındılar. Üst düzey bir yelkili, "Biz müllefiklerimizi blrbirine karsı oynalmayız" derken, bir diger diplomat "Biz Türkiye ile göriışmelere iki mullefik arasında olması gerektigi gibi devam edeceglmizi umuyoruz" demekle yetindi. Belediye harcamasına (Baştarafi 1. Sayfada) " 1 . Belediyelerde gelecek yıldan itibaren lek diizen muhasebe sistemi başlatılacak. 2. Hizmetlerin karşılığımn kullanandan alınması ve tarifclerin düzenlenmesi konusunda belediyelere kıstas belirleme yetkisi verilmesine ilişkin çalışmalar yapılacak. 3. Fonlardan desteklenecek yatırımlara ilişkin harcamaların yıllık 100 milyon lira sınırını aşması halinde uygulama için DPT'nin onayı gerekecek. 4. Proje bazında 1 milyar lirayı aşan belediye yatırımları için proje koşulu aranacak, DPT'nin onayı alınacak. 5. Belediyeler 5 yıllık planlar yaparak olası harramalarını, kaynaklarını belirleyecekler. 6. Mahalli idareler hizmetlerini gerçekleştirmek amacıyla kısa süreli kullanacakları nıakineleri kiralayacaklar. 7. Belediyelerin cari harcamalannı kısıtlayıcı kıstaslar geliştirilecek. 8. Belediyeler il ve ilçe sosyal yardımlaşma ve dayanışma fonları (Fakir Fukara Fonu) ile ortak çalışma yapacaklar, toplu konut alanları için arsa alımlarına ağırlık verilecck. 9. lllcr Bankası'ndan kredi isteyen belediyeler için özkaynak uygulaması yaygınlaştırılacak. Belediye, özkaynak payının yiizde 65'i geçtigJ yatırımlarda projenin ihalesini belediyenin üsllenmesi için tller Bankası Yusası değiştirilecek. 10. Büyük kent belediyelerinin devlet katkısı ve kredisi gerektiren projeleri yıllık yatırım programlarına alınacak. Böyle yatırımların inşaatının belediyeler tarafından üstlenilmesi için tller Bankası Yasası'nda değişikliğe gidilecek. 11. Toplu taşıma sistemlerinin standarizasyonu sağlanacak, kentleıin ekonomik, sosyal ve cografi özelliklerine göre kıstaslar saptanacak". ÖZAL'IN TEPKİSt Başbakan Turgut Özal, ara seçim döneminde yıllık program hazırlanırken, fonlardan desteklenen 100 milyon lirayı aşkın yatırımlarla, 1 milyarın üzerindeki yatırım projeleri için DPT onayının gerekeceği yolunda önlemler tasarlandıgı biçimindeki haberleri tepkiyle karşılamıştı. Bilindiği gibi yıllık programı hazırlayan DPT'nin müsteşarlıjını Başbakan özal'ın kardeşi Yusuf Bozkurt özal yürütüyor. TARTIŞMA Cindoruk, Yazar ve Akbulut, Anttkabtr'de, Antalya'da Demlrel'e kurulan barlkatlan tartıştılar. GALKR1LEK fKİJg i KİLE c*ArW GALECkSÎ \, J CEVDET PASA CAD 376 BEBEK 166 T. 96 ÜMİT YAŞAR SANAT MERKEZİ "Sizin için kurduk" "Sizin için kurduk" Sanat Fserlerinizi Merkezimiz aracılıgıyla KOMlSYONSUZ, S A D E C E G t N L Ü K KİRA İLE pazarlayabilirsiniz. Adres: Atiye Sokağı 8/2 Yuva Apt. Teşvikiyelstanbul GALERI BARAZ lel: 141 77 09 Suleyman Seyyıt Hoca Alı Rıza Nazmı Zıya Namık Ismaıl Ibrahım Çallı Feyhaman Duıan Hıkmet unal Mehmet Alı Lâga Şevkel DaO Şeret Akdık Fıkret Mualla Turgut Zaım Vecıh 8ereketo<3lu Eşret Uren NecOel Kalay Mustafa Esırkus Mustafa Plevneiı Cevat Deretı Edıp Hakkı Koseoıjlu Alı Çelebı Setık Bursalı Nun lyem Ner'ım Gunsur furan Erol Cıhat Burak Yaşar Yemcelı Teoman Sudor Gulseren Sudor Adnan Varınca Avnı Arbas Burhan Uyqur Batarl aaur (Matoıi 13.00 19.00 ıras •çrirtır. DÖRT BOYUT SANAT GALERİSİ Selahattin Yıldırım (SELO) RnhHStnjitl 123 BEDIA TARAN I hııı S o \ı BaOdal Cad 294 21 Galerımı/ puanesı Caddebosun dı;ında 1er gun 356 99 78 1319 arası açıktır ^ ı ı l ı ı h ı > \ ,ı k ı » ı l l l s ı l ı l l l 1 S '.11 k ı ı ı ı Mdılı C.ırtCICSı 241> ' K.ıılıKoy Tcl 3J1 91) " 4 Önder Ergün V13I Kurtukış Ctd. 171 W 1404783 I I M SANAT G A L L R I S I USTALARDAN SULUBOYA" 4 E k i m l Kasım 1986 SABRI BERKEL ABIDIN DİNO EREN EYUBOĞLU CIHAT BURAK SELIM TURAN MEHMET GULERYUZ MUSTAFA PILEVNELI SEYYİT BOZDOÖAN KOMFT (GUR^N COŞKUN) BIHRAT MAVITAN ODET SABAN Audıo Vısual tonıtım programı hergun saat 17 30 dadır Galen, Pazordısındo lıergun 11 30 • 19.30 arajı acıkttr Kuyulubostaıı Sol< 44/2 Nınıet Apt Nnania5ı7e!l470899 147 97 56 YEŞILKOY Nlllıll UlllTIM ••I AEDPA UH«T tALEMISI S\\\T\1KKkK/İ GALERI |t£ LEBRIZ Hüseyin Bilişik ZEKİ FAİK İZER Kt'snn Yesılköy. Istasyon Cad Yeşılyalı Sk.4/5 istanbul Turkey 574 14 41 Ounyada tanınan Turk resım ustalarının son çalışmalarından seçılmış tablolar galerımıan gınş bölümunoe sayın sanatsevetlere süreklı olarak sunulmaktadıı İSMET BİRSEL Husrev Gerefle Cad 126 Teşvıkıye Meydanı IST Tel 141 27 11 Ad 1 Orta Sok Ebru Apt 27/3 lel Sabah 11 00'a kadaı. Akjam 19 00dan sonta 356 27 53 MmmsAUkt uuırisi AEDPA Itotlın Scrgltl 31 Eklaı 19 Kastaı 19M Eyttm C*d 16 AplftM Apltt24 NHmtaı M U02282 KKBM GMrtnb p u n M d^mdı her gün 1319 * u n c * W Büyükler ve çocuklar için RESİM ÇALIŞMALARI başladı. Çocuklar İçin cumartesl saat 10.0013.00 AKADEMİ SANATEVİ BİLS^K'TA BUGUN 19.00 20. yy. Blliminde önemli Celişmeler (1) REŞtT CANBEYLİ 19. YY.'DA BtLİM: SON Mll? BAŞLANGIÇ MI? 10.00 Gorsel Sanatlar MEHMET GÜLERYÜZ DesenBoyaGravür 10.00 CafcFoyer 17.00 CafeBar (GitarVokal) 20.00 Lokanta BÜLENTSUMRU (GitarVokal) BİLSAK: Sogancı Sok. 7 Cihangir. 143 28 99143 28 79 URART Mustafa Altıntaş Z3 Ekha 11 Kasıaı SANAT GALERİSI 15 EKİM 15 KASIM GURUPSANM IHtAMUR CAD YEŞİL CIMEN SOK 91 BEŞIKTAS 160 25 46 BALKAN NACİ İSLİMYELİ FATMA TÜLİN ÖZTÜRK MUSTAFA ATA NEŞE ERDOK uatT auıaM İJNSAL TOKER M ikha 15 Kasıaı NltpttlyıCMl.44/2 Etltar 1651935
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear