Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
21 EKİM 1986 CUMHURİYET/7 'Sempatiksin sempatik, hani ayaklarında patik?' Köksal'm sandığından çtkan mektuplann çoğunluğu 27Mayıs thtüali'ni kutlayanlann mektupları. Bir tanesini çekip alıyorum. tmza Celal Erikan.. " Aziz kardeşim Osman Büyük hizmetin ordumuza ve yurdumuza kutlu olsun.. Gözlerimiîi yasartanlar, vatantn miUetin yarastna derman getirdiniz." General Erikan Erikan, 1965 yılından sonra emekliye aynlıyor. 27Mayıs 1960 ihtilalinden sonra Kurucu Meclis'in açılışı nedeniyle Köksal'ı kutlayan bir başka albay da Ertuğrul Alath. Alatlı, 12EylüldönemmdeDanışma Meclisi üyelığiyaptı. Anayasaya "haytr oyu" veren az sayıdaki üyelerden biri oldu. Tarih 28 Haziran 1960.. Tarihçi Cemal Kutay, 27 Mayıs thtilali'ni "Beyaz lhtilal" diye niteliyor. Şahinkaya, Tünçkanat'a yazdığı 18.6.1960 tarihli mektupta kendisine seslenişini hatırlatıyor Osman KöksaVın sandığından çıkan mektuplar 'Inkılap Mektupları' Uğur Mumcu 'nun kaleminden Albay Bedrettin Demirel, 30 Haziran 1960 günu Harp Akademisi'nde yazdığı mektupta ise, "Bütün siyasalpartiler lağvedilmeli ve ilerde asla çok partili bir iç politikaya meydan verilmemelidir" diyecek ölçude ıleri gidiyor. Demirel'in eski Başbakanlardan Adnan Menderes ile ilgili sövgüsünu sansür edip, mektubu tümüyle yayımlıyoruz. îstanbul 2* Haz. 1960 Aziz ve Sevgili Kardeşim Osman, tnkılap hareketindeki biiyuk rolünü ve bizmetini duşiinerek sana kendi fikirierimi tabii bir sınıf arkadaşın olarak yazmağı munasib gordum. Bundan maksadım seni methetmek ve sana fikir vermek değil. sadece muşterek olan milli dertlerimizi, musibetlerimizi ortaya dokmek ve bizzat kendimi teselli etmektir. Benim fikirierime asla ihtiyacın olmadığını takdir ediyonım. Fakat bunlan yazmaktan kendimi alamadım. Belki yazmak da milli bir borç, bilmem okumak fırsatını bulabilir misin? 1. Evvela, derhal, mesela 150 kişiden mürekkep bir kurucu meclis teşkil edilmelidir. Bu meclise memleketimizde ilmi ve ahlaki otorite tesis ettniş bitaraf ve temiz sivil şahsiyetier katılmalı ve bu meclise teşrii selahiyet verilmeli, anavasa ve secim kanunu bu meclis tarafından süratle yapılmalıdır. 2. Milli biriik Komitesi, silahlı kuvvetlerin bütün arzu ve isteklerini bu kurucu meclis kanalı Ue, bnknki bir lisanla bütün millete duyurmah ve suratle tatbik ettirmelidir. Hainlerin raahkemelerine derhal başlatılmalıdır. 3. Meclis içerisinde anayasa, seçim kanuno ve diger tahkik ve tetkik komisyonlan gibi ilim ve istişari beyetler kunılmalıdır. 4. Bu meclisin bütün teşrii ve icrai faaliyetleri Milli Biriik Komitesi'nin ve dolayısile silahlı kuvvetlerin konlrolu altından asla çıkanlmamalı ve silahlı kuvvetlerin ve komitenin isteklerini yerine getirmiyen mebuslar meclisten süratle tasfiye edilmelidir. Bu meclis, komitenin, silahlı kuvvetlerin ve hepimizin arzu ve isteklerinin yerine getirilmesinde milletle ordu arasında ilmi ve hukuki bir rabıta kurmalı ve Milli Birlik Komitesi "Demoklesin Kılıcı" gibi bu meclise istikamet vermelidir. Bu takdirde efkân umumiyedeki butun menfi cereyanlann tesirsiz hale getirUmesi ve yapdması muhtemel bütün tarihi hatalann bu meclise yüklenmesi mumkündür. Bn kukia meclis. Buyük Atatürk'ün kurdnğu ilk Büyük M. Meclisine benzetilebilir. 5. Diğer bir husus bütün partilerin derhal feshedilmesidir. Bugün ve derhal butun partiler lağvedilmeli veflerideasla çok partili bir iç politikaya meydan verilmemelidir. Muayyen seçim bölgelerinden seçilen mebuslar partilerin değil bütün milletin vekili olmalıdırlar. Millet Meclisi ayan meclisinin kontrolü altında kalmalıdır. Partiler feshedilmezse bugün ve vann için milli biriik tesisine imkan yoktur. Onbeş yılhk bir tecrube hâlâ kâfi gorulmedi mi? Hangj parti olursa olsun daima Atatürk'ün çizdiği yollan takib etmek mecburiyetinde iken, particilik zihniyeti, parti hastalıgı, parti di ıHllllllllllllllllllB IH11HH& • , •* ' ııııııııııııııııııııViiıııııBv'' " WKr? 'mt Cemal Kutay'dan Köksal'a Kutay'ın mektubunu okuyalım: tSTANBUL, 2S Haziran 1960 Sayın Osman Kölcsal Milli Biriik Komitesi Üyesi ANKARA Çok mahterem efeodim. Kurmaya çataşögı "Nizann Cedid = Yeni Dttzen" ideaü ugnına önce tahtını, sonra başını vermiş olan Üçüncü Sultan Selinı'den basUyarak zamanımıza kadar, hukuk ve nizam devieti yolund» geçirdiğimlz safbalan, mJlli tarih kitaplıgınuzın en hadmli eseri otarak bir araya toplamaya çabşan Türkiye Istiklal ve Hürriyet Mücadeleleri Tarihi adh eserimin, İkinci Sultan Haraid 'den mMsttldl faal bap halbıde basl a y u 11 ve lTnci dltleriai takdim ediyonım. Bn devrede* güamaze kadar oiaa ildad böHm, Tann losme( ederse, ber i ç ayda bir cflt çıkarak ylrmi aiü cfltte tamamlanacakür. Boylecesiııe nznn süreli periyodik bir eseri kitabevlerinde satışa çıkannak imkftnsız oldugundan, adresiaize takdim etmemizJ, tertcmiz bir vataa eadişesiyle omuzlarnuza aldıgınız utvi vazjfenin mazidcld safhalanu mntlak tarafaubk rahuyla lespHe çahsan mütevazı emeğimizin yardımanu oiman haHs Bİyetine ve baska bir yerde bulamayacagınız molakazasiBa bafiflayuız. Eser slri alftkadar ederse devam karannuı lötfen Mkttrirsiaiz. Bir siyasi tarihin tarafstdık vasfuun onn terklp eden unsuriann minnetsiziigi ile mümkün olabilecegini takdir buyumrsannz. Eser, ber türlö resmi ve nususi yardımlardan möstağni, deviet himayesiııe başvurmadan bir tek resmi abonesiz, on iki cildiai tamamtaauya mnvaffak olmuştur. Bu neticeyi, tarafsu ve miistakfl tarihin vicdanlardald itiban baknandan kayda deger bnlmaktayız. Kısmea karapazardan tedarildne mecbur kaMıgı kagKham döşük kaütesine raimen, Şahinkaua'dan Tunçkanat'a Geçmiş zamanlann çok kısalacağına ve hatıralann pek yakınlaşacağına inancım olduğu halde, sizi pek kısa bir zaman önce görmüş olmama rağmen ne diye peşinizden aynldım, diye kendimi affedemiyorum. Acaba o zaman seziş ve duygu sarhoşhığu içinde miydim? Tahsin Şahinkaya (18.6.1960) Tahsin Şahinkaya, 12 Eylül öncesi Hava Kuvvetleri Komutanı, 12 Eyiülden sonra MM GüvenükKonseyi, şimdi de Cumhurbaşkanlığı Konseyi'nin 5 üyesinden biri. önce su mektubu okuyun lıit/en: 18.6.1960 Merzifoo Mubterem Âgabeycigim! Şimdi şu anda mavi gözlerinizin saga ve sola nazarlar atarak nihayet bir noktada sabit kaldıgını görüyor ve giiler bir yüzie: "Sempatiksin sempatik, Hani ya ayaklarında patik? diyen tok sesinizi duyar gibi oluyonım. Geçmis zamanlann çok kısalacağına ve hatıralann pek yakınlaşacağına inancım olduğu halde, sizi pek kısa bir zaman önce görmüş olmama rağmen ne diye peşinizden aynldım diye kendimi affedemiyorum. Acaba o zaman seziş ve duyuş sarhoşluğu içerisinde miydim? Bilmem. Size dolu olan içimi açmak ve sizlere olan medyun, hayraniık hislerimi ifade etmeyi çok isterim, f akat kendimi şu beyecanlı halimde kifayet göremiyorum. Zira her şeyi kapsayacak kelimeleri bulmaya muktedir değilim. Hislerimi ifadeye çauşsam, anlatmak bitmeyen yazılanm sahifeler doldurur ki bnrada sizin «nnnmiT müsait değildir. Fakat gerek ^f | T ^«" agıza dolaşan ve gerekse gazetelerde okuduğum isminizi gördttgüm zamanki aynı heyecanlı şu halimle size hayranhk ve raedyunluk dnygolanmı şöyle ifade edebüirsem ne rautlu; Kahraman ve fedakartıkJa başardıgınız mukaddes icraatmaza ancak sizlere inanmak ve sadık kalmaktan başka bir hizmetim dokunamadığı için beni affedin. Ne olur Ingilizce imtihamna geldiginizde, sizinJe omuz omuzu çalışabilmek için, en ufak en basit fakat en mukaddes bir "EUerinden öptüğu" Tunçkanat, 12EylulHarekâtıilegözaltma alınıyor. Ve bir sure sonra "mukaddes icraat" diye nitelediği 27 Mayıs ihtilalinin getirdiğı bütün sonuçlan yok etmek için canla ve basla çalışıyor. 27Mayıs Anayasası yok eduiyor; ıhtilalin devirdiği Cumnurbâskanı TBMM'ye "şeref konuğu"olarak çağniıyor. Atatürk'ün vasiyeti yok edilerek, Dil ve Tarih Kurumları ortadan kaldırılıyor. "Sempatiksin sempatik, hani ayaklarında patik" diye bir mektup almış mıdır General Şahinkaya 12 Eylül günlerinde? Hiç sanmıyorum. thtilaller tarihinde de böyle mektuplara pek az rastlanacağını sanıyorum. Köksal'm sandığından çıkmamasına karşın bir köşede yayımlanacağı gunü bekleyen bu ılginç ve gerçekten düşundürücü mektubu kamuoyuna sunuyorum. Ve tarihçilerin bu mektubu arşivlerinin biryerine koymalarını dılıyorum. Varihçİ Cemal K n t e f ' t N mektubu: Gerçek bir hukuk ve nizam devieti kurabilme yohmda çok çile çekmiş mületimiz. 27 Mayıs 1960 beyaz devriminin cesur, vatanperyer, aydın Öncülerinin, bu yolda bizlerden önceki nesillerin mücadelelerini olduğu gibi iletmeye çalışan kıdemli bir didinmeyi takdir edeceklerine kaniyim. (...) Tarihin ihtiyar bir geveze değii de ibret dersi oıabilmesi, şuphesiz bu kıyaslamalarla mümkün olabilmekte ve emeğimizin özeHiğini teşkil etmektedir. biricik iftihan sohbet kısmıyla sdtiz bin sabifeye yaklaşan mofatevasının tek bir saunnda, hiçbir fani endişenin zerresi olmamasıdır. Gerçek bir hukuk ve nizam devieti kurabilme yolunda çok çile çekmiş milletimiz 27 Mayıs 1960 beyaz devriminin cesur, vatanperver, aydıa öncöleriııi, bu yolda bizlerden önceki nesilkrin miicadeleleriııi olduğu gibi iletmeye çabşan kjdemli bir didhuneyi takdir edeceklerine kaniyim. Ciltkria ele aldıgı tarih devresi içinde sadece vaUnımızın degil, dünya milletleri tarihlerinin de, iç hadisekrimizi cihan olaylan Ue mokayeseye imkân vermektedir. Tarihin ihtiyar bir geveze degil de ibret dersi olabilmesi şüphesiz bu kıyaslamalarla mümkün olabilmekte ve emeğimizin özelligini teşkil etmektedir. Vatanunız için aradıgınız en doğru yolun tespitinde tarihe döşea vazifeyi kotaylaştırma duygusu 0e sunulan eser, müellifiam göaakten düeklerİBe de eJçüik ediyor. MilH tarihin san ve şeref sahifelerini kanıyla yazmış ordumuzun, kafasıyla da gerçekleştinne ödevini omuzlarına aldıgı hukuk ve nizam himmetinin, temsil ettiği aydın disiplin ve şuurlu vekar rnhunun guzel ve övünülür eseri olmasını bütün kalbimle dilerim. Ulu Tann, iyi niyet kaynaklannızı ve benliğinize hflkim nlvi duygulan daima konısun, efendim. Cemal Kutay Bedrettin Demirel: tlerde asla! Bedrettin Demirel, 27Mayıs Ihtilali'nde kurmay albay rütbaindedir. Görevli bulunduğu Harp Akademisi'nden "sınıf arkadaşı" Osman Köksal'a iki mektup gönderir. Mektuplardan bin 11 Haziran 1960 tarihini taşıyor. 12 Eylül döneminde 2. Ordu Komutanlığı görevinde bulunan Demirel, emekli olduktan sonra bir süre cumhurbaşkanlığı danışmanlığı yaptı. Daha sonra kendi isteğı ile bu gorevden aynldı. Demirel'in ilk mektubu 11 Haziran 1960 tarihini taşıyor. Demirel, 27Mayıs thtilali'ni o günlerde "millikurtuluş hamlesi" olarak niteliyor. Mektup, o günlerin coşkusunu taşıyor. BEDRETTtN DEMİREL: KILICI EKStK ETMEYÎN EÜnizde olan meşru ve mukaddes kıhcm hiçbir zaman müstakbel deviet otoriteleri üzerinden eksik edilmemesi ve Silahlı Kuvvetlerimizin her zaman perde arkasmda bulunması, benim şahsi dileğimdir. Celasun'dan Köksal'a tebrik Tarih 19 Haziran 1960. Yer, Tokyo, Türk büyükeiçiliği. Mektubu yazan Albay Sedat Celasun. Celasun, 12 Eylül'de yönetimi ele alan MGK üyelerinden biri. Sedat Celasun 'un Osman Köksal'a yazdığı mektup şöyle: Okuyalım. SevgUi ve Degerb Kardeşim, Memleketimizde fdaketii bir mahiyet almak istidadı gösteren hadbekr, MÜU Birttk Komitesi'nin zamamnda almış oldugn Isabeâi ve kmlretii miidaaaieierfyle tamamen önlenmiş, memleketimiz tekrar huznr ve söknna kavuşmustur. Yabancı ajanslardan ve buradaki basından heyecanla takip ettifim bo muazzam milii hareket karşısında duydugum sevinci ve gnrnrn tariften acizim. Eşim ve ben günlerce sevinç gözyaalan döktük. BH serefli ve kntsa! hamleyi kbnlerin hazıriadıklannı bngöne kadar ögrenmek imkânına malik olamadun. Bugün gelen ynrt gazetelermde MiHi Biriik Komitesi üyelerinin isimlerini oknyup, sizin de Milli Biriik Komitesi üyeleri arasmda oldufunuzu ögrenince; gurarum ve sevincim bir kat daha artmış bnlnnmaktadır. Çok iyi tanıdıgım ve takdir ettiğün siz deferii kardeşimin MUB Biriik Komitesi içersinde vazife almıs bDİnnması, beni mâstesna bir şeldlde sevindirdi. Cidden çok biiyük ve vatanperverane olarak yapmış olduğunuz bu çok fedakirane milli vazifedea dolayı sizi candan tebrik ederek, kucaklar, en samimi dikklerimle başanlar diler ve binlerce defa yanaklanndan öperim. Sayın eşinize ve size eşimle biıiikte en samimi sdam ve saygılanmızı snnanz. Vatan ve millet yoinndaki bu temiz gayretinizde başanlar diler, yanaklannızdan öperim değerli karde&im. Kardeşmiz Sedat CELASUN Osman Köksal'm sandığından çıkan bu mektup, 27 Mayıs thtilali'nden 12 Eylul 1980 müdahalesine kadar yasanan olaylar için düşündürücü satır başlarını oluşturuyor. Bedrettin DemireUÇok parti •Imuutm Albay Bedrettin Demirel, Köksal'a yazdığı 28.6.1960 tarihli mektupta diğer önerüerinin yanı sıra şunlan da söylüyor: Partiler feshedilmezse bugün veyann için milli biriik tesisine imkân yoktur. (...) Çok partili bir iç politika, halkı ve bilhassa ekseriyet olan cahil zumreyi birilerinden ayıracak, milli biriik tehlikeye düşecek ve hangi seçim sistemi tatbik edilirse edilsin, hâkimiyet milletin değil, bir partinin veya zümrenin elinde olacaktır. siplini isükbaide partiieri daima bu salim istikameüerden ayıracak, memleket meseleleri şahsiyata dökülecek, daima birbirlerine hasım zümreler yaratacak, iltimasların, suüstimallerin, haksız zenginliklerin, mütegallibe sınıfımn ve nihayet cehaletin istinatgahı olacaktır. Çok partili bir iç politika halkı ve bilhassa ekseriyet olan cahil zümreyi birilerinden avıracak, milh biriik tehlikeye düşecek ve hangi seçim usulu tatbik edilirse edilsin hâkimiyet milletin degil bir partinin veya zümrenin elinde olacaktır. 6. Müstakbel anayasa içerisinde silahlı kuvvetlerin anayasayı kontrolü ve murakabesi mutlaka sağlanmalı ve silahlı kuvvetler kumandanlığı başka bir makama değil doğrudan doğmya Bu> uk Millet Meclisine baglanmak veya bu meclise karşı sorumlu olmahdır. 7. Sonra, müstakbel anayasada milli veya sosyal devletçilik esaslan vazedilmedikçe gerilikten, sefalet ve cehaletten kurtulmamıza da imkân yoktur. Bu memleket alm teri dökenlerin, çalışanların ve çalrştığı nisbette refah sahibi olanlann memleketi olraahdır. Alabildiğine ticaret, spekulasyon, haksız zenginliklerin ve suüstimallerin arnillerinden birisi de soluk devletçiiigimizin her sahada particilik zihniyeti içerisinde soysuzlaşnıası ve kifayetsizliği olmuştur. Bir taraftan halkı ve diğer taraftan devieti soyan raüfeahhitlerden, komisyonculardan ve bilhassa sırtını devlete da>avan vurgunculardan kurtulmamız şimdi sizin eHnizdedir. Hakiki devlet olmadıkca köyde ve sehirde, iktisadi ve içdmai hayaümızm ber bölümünde bir adım dahi Uerlemek mümküa degUdir. Fşte arslan ve asil kardeşim benim ifadeye çalıştığım naçiz fikirlerim bunlar. Bu memlekette suba> düşmanı bir kitle vardır. Evlatlannı (...) Menderes'e kurban edecek cahiller ve partizanlar da sayışızdır. Hâlâ geçmiş ve gelecek parti hulyalan ve saltanatı içinde birbirlerine ve bizlere hasım durumda milyonlarca vatandaşımız vardır. Elinizde olan meşru ve mukaddes kılıcm hiçbir zaman müstakbel devlet otoriteleri üzerinden eksik edilmemesi ve silahlı kuvvetlerimizin ber zaman perde arkasında ve nazım durumda olması benim şahsi dileğimdir. Cenabı Hak'tan muvaffak olmanı bütün kalbimle diler, hasretle seni kucaklanm aziz kardeşim. Daima daha yüksek mertebelere. B. Demirel Sedat Celasun, 12 Eylül öncesi Jandarma Genel Komutanı, 12 Eylül sonrası Milli Güvenük Konseyi ve halen Cumhurbaşkanlığı Konseyi'nin 5 üyesinden biri. vazifeyle görevlendirilmiş olsaydım. Ah ne olurdu? Fakat ağabeyciğim yegâne tesellim şu ki; Sizlere sadıkâne baglıyım, inancım sonsuzdur ve daima emrinizdeyim... Allahım sizleri korusun ve muzaffer kılsın En derin hurmetlerimle ellerinizden öperim... Kardeşiniz T. Şahinkaya Celasun'dan KöksaVa Memleketimizdefelaketli bir mahiyet almak istidadı gösteren hadiseler, Milli Biriik Komitesi'nin zamamnda almış olduğu isabetli ve kudretli müdahaleleriyle tamamen önlenmiş, memleketimiz tekrar huzur ve sükuna kavuşmustur. Sedat Celasun (19.6.1960) İstanbul 11 Haz. 1960 Kardeşim Osman, Milli Kurtuluş hamlesindeki biiyük hizmetini tarih yazacaktır. Bugün için seni takdir edenlerin ve sevenlerin en başında ben oldugumu unutma. Şu anda bir neticede değil, başlangıçtayız. Eğer yurdumuzun istiklali bizler gibi düşünmeyenlere tevdi edilecek olursa tarih bizleri affetmeyecektir. Evvela isim yapmak isteyen bazı garib şahsiyetler var: 1 A. Türkeş 2 E. Alatlı Bunlann suratle gazetelerden silinmesi icabeder. Sonra bu anda deviet idare ve kontrolunün kati olarak bir kurucu meclis tarafından deruhte edilmesi gerekir. Bu meclisin bizim gibi düşunen arkadaşlarıraızdan kurulması lazımdır. Ve bu meclisin en az bir yd müddetle hukumet ve deviet otoritelerinde idari ve ilmi ıslahata girişmesi şarttır. Yoksa tarih tekerriir edebilir. Bu milli davada, tarih ve muazzam kurtuluş hamlesini bir daha kaydetmevebilir. Seni yürekten takdir eden bir arkadaşın olarak, hasretle kucaklar, gozlerinden öperim aziz kardeşim. B. Demirel Kurmay Albay Bedrettin DemireVin bu mektubundan ihlilalciler arasındaki ilk sürtüşmelerin başladığını anlamak olasıdır. Tarihçiler için belge Şahinkaya, 27 Mayıs 1960 tarihinde coşkulu bir ihtilalcidir. Tunçkanat'a "Ne diye peşinizden aynldım" diyor ve hayıflanıyor. Tunçkanat'ın "Sempatiksin sempatik, hani ayaklarında patik" sesini duyup duşünuyor. Kendisini "mukaddes icraat" diye nitelediği27Mayıs ihtilalinde gorev alamadığı için suçluyor. Tunçkanat'a, "Hayranhk ve medyunluk duygulannı" ifade ediyor. "Sizlere inanmak ve bağlı kalmaktan başka bir hizmetim dokunamadığı" için dıyor, "Beni affedin!" "En ufak, en basit. en mukaddes bir vazife Ue görevlendirilmiş olsaydım" diyor, "ah ne olurdu?" Tunçkanat'ın "eüerinden öpüyor" ve "sizlere sadıkâne bağhyım " diyor, "inancım sonsuzdur" diyor ve "daima emrinizdeyim" dıyor... Şahinkaya'nın mektubu Bir başka MGK uyesinin, Orgeneral Tahsin Şahinkaya'nm MGK üyesi ve eski tabii senatörlerden Haydar Tünçkanat'a gonderdiği mektup, gerçı Köksal'm sandığından çıkmamıstır. Bir koşede yayımlanacağı günu bekleyen bu mektuba "Inkılap Mektuplan" arasındayer vermemek elde değıldi. Sürecek