Catalog

11 EKİM 1986 Reagan, Gorbaçov... "Basma açMayamadtğınvz ulusiararası iüş(Bastarafi 1. Sayfada) kilere ait bilgileri, ana muhalefet partisi IkJelirii iteriemeter kaydedilmeMe birtikte, ağırlıkjı rine ziyaret yapmak suretiyle aktanrdım. konularda hertiangi bir yakınlaşma mümkün Hükümetimin iziediği program ve bize verdiolamadı. Bu durum ikinci zirvenin tehlikeye ği talimat buydu. İsmet Paşa'dan randevu isgirmesi demekti. Reykjavik'teki super randevu, bu tehlikeye karşı bulunan ince bir for ter, IstecHğl saatte giderdim. Bana ilk olarak ktasik sut ikram ettikten sonra, 'Ortadoğune mül olarak diptomasi sahnesine getirilmiş âlemde?' der, 'BoğazJar'ın statüsünde bir deokJu. Adı resmen "zirve" olmayacaktı, ama "zkve Oncesi zirve", "ara zirve" veya ikinciden ğişiklik var mı?' der, 'Bu silahsızlanma müzakeresi ArmrikaJılaria Ruslar arasında devam önceki "bkbuçuk'uncu zkve" olarak niteleneediyor, konuştuktanna acaba tam olarak vabilirdi. Böytece iki lider kendilerini "anlaşma" kıf olabfflyor muyuz?' diye sorardt. Bir gün konusunda önceden bağlamış olmayacatdan kendisine dedim ki: 'Bu konulan hiç değişürgibi, VVashington zirvesi için de kapı bir bakıma açık kalabilecekti. Ayrıca liderier, ken mryorsunuz. Hep aynı şeyleri soruyorsunuz ve bunun haricinde söylediklerimi de fazla dindi kamuoytanna karşı eğer gerekiyorsa lemiyorsunuz. Bunun özel bir nedeni mi var?' göruntüyü kurtarma olanağına da sahip olaGüldü, dedi ki: 'Ortadoğu mustakbel bir uçunbilecetderdi. cü cihan harbinin kaynak yeridir, ben bilirim Cenevre zirvesinden sonra iki süper devbu bölgenin şartiannı ve işlerini, orda ne oluletin temel sorunlara dönük yaklaşımlarında yor merak ederim, ayrıntıları ile öğrenmek isanlamlı bir değişim olmamıştı. Ancak buluşterim. Boğazlafda da çok çektik. Lozan'da madan dünya kamuoyuna yansıyan hava, gebile aldığımrz netice bizi memnun etmedi de, nellikle olumluydu; zirve bir "diyalog sonradan Montreu^ye gidildi. Bu Montreux başfangKi" gibi gözukmüştu. ideal bir Boğaz rejimi kurmuyor, fakat konu öyBu kez ne olacak? Adı "buz ülkesi" anlaledir ki, hiçbir tarafına dokunmaya gelmez, esmını taşryan İzJanda'nın başkenti Reykjavikte ki halini de bozanz. Bu statükoyu muhabuzlar erimeye yüz tutacak mıydı? VVashingfazadan başka çare göremiyorum, onun için ton zirvesinin yolu açılacak mıydı? Bugün ve soruyorum. Amerikalılarla Sovyeder arastndayarın bu soruların karşılıklan aranacak. Süperier arası "yumuşama"r»n gerçekleşme yo /o müzakeretere gelince; bunlann anlaşması da, çaüşması da beni ranatsız eder, onun için luna girmesi, kapının aralanması, kuşkusuz merak ediyorum.' Türkiye için bu üç meseleher aklı başında insanın ortak dileğidir. Bu den fazla unemli bir mesele görmezdi." (Açıbakımdan Reagan Gorbaçov buluşmasının koturum: Türkiye'nin Oş Politikast; Multdyetiter "başanlı" geçmesi temenni edilir. Biriiği Dergisi, Haziran 1986) • • Ancak bu arada bir noktanın gözden uzak 'Bunlann anlaşması da çatışması da beni tutulmaması yerinde olur. Ne demek istedirahatsız eder'; öyle demiş İsmet İnönü. ğimizi, büyük deviet adamı İsmet İnönü'nün ReaganGorbaçov buluşmasına, bu teşhisin Washington Moskova ilişkilerine bakış açıardında yatan gerçeğin d e bilincinde olarak sjyla dile getirebiliriz. Anlatan Demirel nükübasarı dilenmesi, herhalde daha uygun olametlermin Dışişleri Bakanı İhsan Sabri caktır. Çağlayangirdir: ANAPta gizli toplantı CANAN GEDİK ANKARA ANAP'ta ara seçim yenilgisinden sonra kızışan "koltuk kavgası"na Başbakan liırgut Özal tarafından önümüzdekı hafta sonunda nokta konulacak. TBMM Genel Kurulu'nda deviet bakanlıklan sayısım artıran tasarımn yasalaşmasından hemen sonra ANAP Merkez Karar ve Yönetim Kurulu yeniden toplanacak ve bu toplantı ile birlikte hem Bakanlar Kurulu'nda hem de ANAP Başkanlık Divaru'nda değişiklik yapılacak. ANAP'taki "koltuk kavgası", Başbakan Turgut Özal'ın sağ kolu ve Teşkilat Başkanı Mehmet Kecedkr'i hedeflerken, "ikinci adamlık" kavgasmda, lstanbul Belediye Başkanı Bedrettin Dalan ön plana çıktı. Bedrettin Dalan'ın, tstanbul'un kurtuluş yıldönümü olan 6 ekim pazartesi günü bazı bakanlar ile toplandığı ve bu toplantıda ahnan karar uyannca başta Mehmet Keçeciler olmak üzere, Vehbi Dinçerier le Hasan Celal Güzei'e karşı bayrak açıldığı öğrenildi. Edinilen bilgilere göre, Istanbul'un kurtuluş yıldönümü törenlerine katılmak üzere 6 ekim günü tstanbul'a gelen bakanlar Belediye Başkanı ve ANAP kurucularından Bedrettin Dalan başkanlığında bir toplantı yaptılar. Dalan'ın isteği üzerine gerçekleşen toplantıya Deviet Bakanı Mesul Yılmaz ve Kazım Oksay, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Sudi Türel, Bayındırlık ve tskân Bakanı Safa Giray, Kültür ve Turizm Bakanı Mükerrem Taşçıoğlu ile Ulaştırma Bakanı Veysd Atasoy katıidılar. Dalan'ın bu toplantıda, bakanlar a, seçim sonuçlarının kısa bir değerlendirmesini yaptığı ve partinin oy kaybından Teşkilat Başkanı Mehmet Kececiler'i sorum HABERLERİN DEVAMI CÜMHURİYET/13 İSTANBUL TOPLANTISINA KATILANLAR Bedrettin Dalan V«ysel Atasoy M. Tbsçıoğlu Sudi Türel Safa Giray KizımOksay Mesut Yümaz Dümınım gözü Reykjavik'te Dış Haberler Servisi İki süper devletin Iiderleri ABD Başkaru Ronald Reagan ile SSCB Komünist Partisi Genel Sekreteri Mihail Gorbaçov arasında tüm dünyanın merak, umut, kaygıyla kanşık duygularla beklediği tzlanda buluşrnası bugün İzlanda'nın başkenti Reykjavik'te başlıyor. Liderier, son anda bir program değişikliği olmazsa bugün sabah ve öğleden sonra olmak üzere iki kez bir araya gelecekler. ABD'nin üst düzey diplomatik yetkililerinin dün Brüksel'deki NATO merkezinde öteki NATO üyesi ülkelerin daimi temsilcileriyle bir toplantı düzenleyerek Reagan Gorbaçov görüşmesinin gündemine ve ele aiınacak sorunlara ilişkin ABD yaklaşımı konusunda bilgi verdiği açıkiandı. Izlanda başkentinde toplanmış 4 bin kadar diplomat, uzman ve gazeteci, iki liderin görüşecekleri çetin pazarhğın olası sonuçları üzerinde türlü spekülasyonlar, yorumlar, tahminlerle şimdilik zaman öldürüyorlar. ÇünkU görüşmenin gerçekleşeceği Saga Oteli ile liderlerin kaldıkları yerlerin çev Reagan ve Gorbaçov, bugün Izianda'nın başkentinde buluşuyorlar Reagan ne bekliyor? ABD yönetiminde çıkan görüş aynhklan yüzünden Reagan'ın, özellikle ortamemilli fuzeler konusunda Reykjavik'e yeni bir öneri götürmediği bildiriliyor. WASHtNGTON, (Cumbariyet) Izlanda'nın başkenti Reykjavik'te bugün başlayacak AmerikanSovyet zirvesinde ABD yönetimi içindeki görüş ayrılıkları yüzünden Reagan'ın masaya yeni bir öneri ile oturamayacağı bildiriliyor. ABD yönetimi içindeki anlaşmazbğın yol actığı bu tutumun Reagan'ın işini zorlaştırdığını belirten yetkilüer. umutiarının Gori>açov'dan gelecek esnek ve uzlaşmacı tavıra bağlı olduğunu, böyle bir tavrın Reagaa'ı rahatlatarak muzakerefcrde manevra alanını genişletecegini, dolayisıyla göruşmelerde bazı ileriemeier sağlanabilecegini belirtiyorlar. Orta raenziffi füzelerin karşılıkh indirilmesi konusunda ABD görüşmecilerinin Sovyetler'e yapmaya haarlandığı iki seçenekli öneriye özellikle Savunma Bakan Yardırncısı Richard Perl«'in karsı çıkması, Reagan'ı gorüsme masasına yeni bir şey getiremeyecek duruma sokmuş bulunuyor. Perle'in reddettigi oneride birinci seçenek olarak Japonya, Çin ve öteki Asya Ulkelerini kızdırma pahastna Avrupa ve Asya'daki Sovyet füzelerinde eşit sayıda indirime gitme ükesinden vazgeçilmesi öne sürülüyordu. İkinci seçenekte ise, A>Tupa*da ne kadar füze başlığı azaltılırsa, aynı sayıda o kadar Asya'daki füze başlıklannda indirune gjdılmelıydı. Ortalama bir rakam olarak bu seçenekte Avrupa ve Asya'daki Sovyet SS20 füzelerinin 300'e indirilmesi öngörulmekteydi. Sovyet Dısıslen Bakanhğı sözcüsü, ayrınulara inmemekle birlikte Gorbaçov'un oldukça esnek bir tuturn izleyeceği sinyalini verdi. Sovyet sözcüsü kendilerinm nükleer silahlarm azaltılması konusuna birinci derecede ağırhk vermekle birlikte, Reagan'ın gündemindeki insan haklan ve bölgeseJ sorunlan da müzakereye hazır olduklannı da biidirdi. Reagan ve Gorbaç»v'un»toplam altı saat üç kez bir araya gelecekleri görOşuıelerde iki taraf da haberlere tarn bir boykot uygulama konusunda karara varmış bulunuyorlar. Bu yüzden Reagan, her cumanesi yaptığj haftaük radyo konuşmasını yapmayacak ve görüsraelerle ilgili açıklamasını pazartesi günü televizyondan Amerikan halkına ve dünyaya duyuracak. DalanVlan yenî çıkış (Baştarafı 1. Sayfada) daha açıklayacağım" diyerek şöyle devam etti: .. "ANAP, siyasi bir partidir... Üsteiik sade ülkede degil parti içİDde de demokrasinin egemen olmasım, ttizögü ile benimsemiş bir partidir. ANAP, amatör bir siyasi kulüp degildir. Siyasi partiler, ANAP gibi geniş Idtlelere hitap ettiği ve ayrıca ülkenjn en büyük partisi haline geJdigi zaman, değişik düşttncelere sahip kadrolan da içerir... Bu degisik görüşler, parti programı denilen vazgeçilmez asgari müşterekler çevresinde birlesir ve parti disiplini denilen kuraJlar çerçevesinde, birlik ve bötanlükle, üJkeye hizmet yoYENİ ÇIKTI MOF. DR. »Ü SAİT TUKSll * İ ? i BANKACIUK HUKUKU VE İSLETMESİ lunda ileıier. Bu ilkelere inannuş, ANAP'ın kurucu üyesi olarak, partimi ülkeye hizmette daha başanlı kılmak için olanca gücümİe çalışıyorum. Benim hiçbir kisi ile şahsi kavgam yoktur. Bizim kavgamız, ANAP'ın kunıcusu ve lideri Başbakan Özal'ın kavgası Ue aynıdır. Bizim kavganuz hizmet, kallunma, çagdaş toplum meydana getirme ve halkın refaha kavuşması kavgasıdır... Bu kavganın amacı. 21. yüzyıla daha gelişmis, daha çağdaş bir Türkiye ile girmektir. Partimin, ANAP'lı kadrolannın ve ona oy veren mıiyonlarca seçmenin amacı da budur. Bu yolumuzda, Atatürk'ün bize gösterdiği müsbet ilim meşalesi ile ilerleyecegiz. Türk milletinin yolunu, ilim, milli kiiltür, çağın gerçekleri aydınlatacak... Ancak bu sayede, inanç özgürlüğünün, düşünce nürriyetinin, çoğulcu demokrasinin sağhJkh ve tam olmasım sağlayacağu." Bedrettin DALAN ANAP'ın yeni, çağdaş ve eski bölünmelerin dışındaki parti kimliği ile seçmenden destek aldığını bildiren Dalan, kendini liberal sanan eski kadrolann iktidarlannda yıllardır gerçekleştiremediği birçok reformu ANAP'ın yaptığını öne sürerek, "Seçim sonuçlan üzerinde. liderim ve Başbakanun Özal'la konuşurken bunları söyledim. Eğer bu çizgimizi sürdüriirsek, kitlelerin desteginin daima bizim yanımızda olacağını anlattım" dedi. (Genlslotllmlş) $. usı N.Sayâr Yayın ve Yardım Vakfı DAĞITIM : Rtssım Namık Ismall Sk.l Bahullaviar^stanOul veya P.K.8 B«yszıt/1stanbul (522 40 9$) Nüfus cüzdanımı ve l.U. kimliğimi yitirdim. Hükümsüzdür. ETHEM NUHOĞLU resinde çok sıkı güvenlik önlemleri var. Çok az sayıda "ayrıcalıkir gazeteci ve TV muhabirine görüşme öncesinde ve sonrasında Iiderlerin yanına bir iki dakika yaklaşıp fotoğraf çekmelerine ve ayaküstü demeç almalarına izin verildi. Sp>ekülasyonların bir bölümü doğrudan doğruya her iki ülkenin önde gelen yetkililerinin demeçleriyle besleniyor. Tabii bu demeçlerde dile getirilen düşüncelerin ne ölçüde gerçeği yansıttığı, ne kadarının kamuoyuna mesaj vermeye ya da rakip tarafı yanıltmaya yönelik olduğunu tam anlamıyla kestirebilmek imkansız. Sovyetler'in, baştan beri görüşmenin sonuçlanndan "umullu" oldukları havasını vermeye ve ABD'ye yönelik bir psikolojik baskı ortamı yaratmaya çalıştıkları dikkati çekiypr. AP Ajansınm haberinegöre, Sovyet yetkililer, dün de Reykjavik'teki büyükelçiliklerinin konutunda düzenledikleri basın toplantısında, "Yıldız Savaşlan" ve nükleer silahlar konusunda bir anlaşmaya varmanın "son derece gerekli" olduğunu vurguladılar. Sovyet yetkililere göre, anlaşma şansının en yüksek olduğu konu orta menzilli füzeler sorunu. ABD'li yetkililer de bu noktayı teslim etmekle birlikte, onlann da baştan beri Sovyeter'in tam karşıtı bir yaklaşım içine girerek, görüşmenin amacının bir anlaşmaya varmak olmadığını vurguladıkları izleniyor. Bu arada, Reykjavik'te oluşturulan "Amerikan Basın Merkezi" bir açıklama yaparak, silahsızlanma konularında Başkan Reagan'ın başdanışmanı Paul Nitze ile Avrupa Işlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Rozanne Ridgeway*ın dün Brüksel'de NATO'ya üye öteki ülkelerin daimi temsilcileriyle bir toplantı yaptıklannı bildirdi. Amerikan Basın Merkezi sözcücü, Türkiye'yi Osman Olcay'ın temsil ettiği toplantıda, Başkan Reagan'ın, Gorbaçov'la görüşmesi sırasında özellikle orta menzilli nükleer füzelerin ve kimyasal silahlarm sınırlandınlmasına ilişkin bir "ara anlaşma"ya vanlmasında ısrar edeceğini belirtti. BALKAN TÜRKLERtNİN MEKTUBU Balkan Türkleri Dayanışma ve Kültür Derneği, ABD Istanbul Başkonsolosluğu aracılığıyla, Reagan ve Gorbaçov'a, Reykjavik'te başlayacak zirve sırasında iletilmek üzere mektup gönderdi. Demek Başkanı Mehmet Çavuş ve uç yönetim kurulu üyesi, bu sabah SSCB lideri Mihail Gorbaçov'a gönderilmesini istedikleri mektubu, SSCB'nin Istanbul Baskonsolosluğu'na getirdiler. Ancak, mektupları başkonsolosiuk yetkilileri tarafından kabul edilmeyen demek yöneticileri, bu kez de ABD'nin İstanbul Baskonsolosluğu'na gittiler. Başkonsolosluk Siyasi İşler Sorurnlusu Joseph Leburan ile gorüşen Çavuş ve beraberindekiler, ABD Başkanı Ronald Reagan ve SSCB lideri Mihail Gorbaçov'a yazdıkları mektupları verdiler. Çavuş, her iki lidere yazdığı mektupta da, Bulgaristan'da Turklere uygulanan baskıları dile getirdi. Liderlerden, Bulgaristan Türklerine sahip çıkmalarını isteyen dernek başkanı, Reykjavik'teki gorüşmeler sırasında, 1986 Barış Yılı'nda yapılanların değerlendirilmesini ve Bulgaristan'daki Müslüman Turk topluluğuna karşı uygulanan çağdışı barbarlığın gundeme getirilmesini istediklerini belirtti. lu tuttuğu öğrenildi. Kececiler'i, partide "dinci bir kesimin etldnliğini kurmakla" suçladığı öne sürelen Dalan, partinin üzerindeki bu dinci görünümün silinmemesihalinde ANAP'ın dağılacağını dile getirdi. Toplantıya katılan bakanların da Dalan'ın bu görüşünü paylaştıkları, Safa Giray ile Mükerrem Taşçıoğlu'nun Deviet Bakanı Vehbi Dinçerler'i de "dinci egilimi yaymakla" suçladıkları öğrenildi. Bu arada Gaziantep Milletvekili seçilen Hasan Celal Güzel bürokratlar üzerinde kişisel etkinlik kurmakla suçlandı. Liberal eğilime karşı obnalanna rağmen Ulaştırma Bakanı Veysel Atasoy ile Deviet Bakanı Mesut Yılmaz da "Keçeciler'e karşı olmak" noktasından hareketle getirilen önerilere katıidılar. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Sudi Türel dün toplantıyla ilgili Cumhuriyet'e açıklamasında, "İstanbuJ'da bir yemekte bazı arkadaşlarla bir araya geldik. Ama bahsi geçen meseleleri görüşmedik" dedi. Toplantı sonunda, bakanlann Keçeciler'e yöneiik düşünceleri açıklamak için Dalan'a yetki verdikleri ve bu görüşlerin Dalan tarafından Başbakan Özal'a anlatılmasını kararlaştırdıkları da bildirildi. Bunun üzerine Bedrettin Dalan'ın, Başbakan Turgut Özal ile 8 ekim çarşamba günü Istanbul'da görüştüğü ve bazı bakanlann görüşlerini ilettiği ifade edildi. Dalan'ın bu görüşleri Başbakan özal'a iletmesi ve Keçeciler'in parti yönetiminden uzaklaştınlmasını istemesi, Başbakan Özal ile arasının açılmasına neden oldu. özal, kendisine iletilen görüşleri dinledikten sonra herhangi bir yorumda bulunmadı. Onceki gün Başbakan özal başkanlığında yapılan Merkez Karar ve Yönetim Kurulu toplantısından sonra, ANAP değişiklik beklentisine girdi. ANAP Grup Başkan Vekili Haydar Özalp tarafından da eleştirilen ve istifası özal tarafından kabul edilmeyen Mehmet Keçeciler, dün sabah erkenden memleketi olan Konya'ya gitti. Keçeciler'in Konya'da kayınbiraderinin bir düğününe katılacağı ve pazartesi gününe kadar Konya'da kalarak spekülasyonlardan uzak duracağı öğrenildi. SANCILI BtR HAFTA Başbakan Turgut Özal'ın, önümüzdeki haftayı da Bakanlar Kurulu ve parti yönetiminde değişiklik için temaslarla geçireceği ve en geç hafta sonunda değişiklikleri yapacağı bildirildi. TBMM Genel Kurulu'nda deviet bakanlıklan sayısını 7'den 10'a çıkaran tasannın yasalaşmasından sonra özal, ANAP MKYK'yı yeniden toplayacak. Büyük olasıhkla MKYK'nın toplanacağı gün Bakanlar Kurulu'ndaki değişiklikler de Cumhurbaşkam Kenan Evren'in onayına sunulacak. Bakanlar Kurulu'ndaki değişiklik ile birlikte partinin Başkanlık Divanı'nda da bazı görev değişikliklerine gidilecek. özal'ın Merkez Karar ve Yö netim Kurulu üyesi olan bakanlara Başkanlık Divanı'nda görev vermeme yoluna gideceği belirtiliyor. Halen ANAP Genel Başkan Yardımcısı görevini yürüten Deviet Bakanı Mesut Yılmaz, ya partideki görevinden, ya da Bakanlar Kurulu'ndaki görevinden aynlacak. Edinilen bilgilere göre, hükümet değişikliğinin de geniş boyutlu olması beklenmiyor. ANAP'ın üst düzey yöneticileri deviet bakanlıklanna yapılacak atamalarla birbkte, en fazla 6 ya da 7 bakanlığın değiştirileceğini ifade ediyorlar. Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı Mehmet Aydın, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Cahit Aral, hem parti, hem de ANAP grubunun tepkilerini toplamaları nedeniyle görevlerinden başka bakanlıklara kaydırılacak bakanlar arasında sayılıyor. Deviet Bakanı Vebbi Dinçerler dün katıldığı Bilkent Üniversitesi'nin açılış töreninde Jstanbul Anakent Belediye Başkanı Bedrettin Dalan'ın "istedigi kdlelerin kıymetli" olduğunu söyledi. Deviet Bakanı Dinçerier, tören sırasında sakal uzatmış olan Cumhuriyet muhabirine takılırken, "Kes artık şu sakallan" dedi. "Niye keseyim, bir tek siz begenmiyorsunuz" yanıtı üzerine ise Cumhuriyet muhabiri ile Dinçerier arasındaki konuşma şöyle sonuçlandı: DtNÇERLER Kes, bence selametçi sanırlar.. Sdametçilik kötü bir şey mi sizce? DtNÇERLER Yoksa Sayın Bedrettin Dalan benimde mi kellemi ister, selametçi di>e? DtNÇERLER Senin kellen o kadar kıymetli mi? TÜRKİYITNEV ABD'YE BAŞVURUSU ^Zîrvelde Biılgaristan da göriişülsiüı SEDAT ERGİN NEW YORKTürkiye, bugün lzlanda'da yapılacak ABDSovyetler Biriiği Iiderleri zirvesinde, Bulgaristan'daki Müslüman Türk aanhğa yapılan baskıların da gündeme getirilmesi için ABD'ye basvurdu. Dışişleri Bakanı Vahit Halefoğlu da, dün New York'ta düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'nin bu konudaki beklentisini açıklayarak, "Başkan Reagan zirvede insan haklanna değindiği takdirde, Bulgaristan'daki Tıirklerin durumunun da akhna gelmesi tabii olacaktır" dedi. Halefoğlu'na yakın kaynaklardan ahnan bilgilere göre, Türkiye'nin Bulgaristan'daki Türklerin durumunun Izlanda'daki ReaganGorbaçov zirvesinde ele alınması yolundakı beklentisi, zirve öncesi NATO'da yapılan danışmalar sırasında ABD'ye iletildi. Türkiye, geçen yıl ls\içre'de yapılan zirve öncesinde de ABD'ye aynı doğrultuda bir talepte bulunmuş, ancak Reagan bu konuyu Gorbaçov'a açmayarak, Ankara'>ı "hayal kınklığına" uğratmıştı. Reagan'ın Bulgaristan'daki Türklerin durumunu bu zirvede açıp açmayacağı bu aşamada bilınmiyor. Buna karşılık, Halefoğlu, dün gazetecilerin bu konudaki sorularını yamtlarken, insan haklan konulannın ele alınması halinde, Reagan'ın Bulgaristan'daki Türklerin durumunu da açması gerektiğini belirtti. Halefoğlu Izlanda zirvesi konusunda hem iyirnser, hem kaygılı. Halefoğlu, New York'taki Türkevi'nde düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'nin İzianda zirvesine bakışını anlatırken de, "Bnrirveningcrek dünya banşı, gerek silahsızlanma bakımından büyük önem taşıdığı ortadadır. Bu alanda başlayacak bir surecin ozeilikle bloklararası ilişkiler bakımından yumıışak bir ortsm yaratacagı umidindejiz" dedi. Hafta başında Fhiladelphia'da yaptığı bir konuşmada, "yumuşama" dönemlerinde ABD'nin Türkiye ile olan bağlanru gevşettiği yolundaki sözleri hatırlaularak, ABD ile Sovyetler'in anlaşmalannın Türkiye'yi olumsuz yönde etkileyip etkilemeyeceği sorulduğunda da Halefoğlu 'nun temkinli bir dil kullandığı dikkat çekti. Halefoğlu, iki büyük devletin anlaşmasırun olumlu olmakla birlikte genel bir "gevşeme" de doğurduğunu kaydederek, "görecegiz bakalım" demek le yetındi. Halefoğlu, sorular üzerine NATO'daki bazı çevrelerde Türkiye'ye yeni nükleer silahlar ve bu arada orta menzilli Pershing fuzeleri yerleştirilgörüşüleceği yolundaki açıklaması haurlatılarak, yöneltilen "NATO'da bu yönde bir egiHmin bulandBgu aalaşılıyor. Bu egdim size intikal Htirildi mi?" şeklindeki bir soru üzerine de şunlan söyledi: "Bize aksetmiş bir eğiHm yoktnr. NATO'nun bu konudaki karan 1979 yüında alınmıştır. Bu karara göre, orta menzilli fnzeler yalnızca fngillere, ttalya, Hollanda, Almanya ve Betçika'ya verkştiriJecektir. Hal böyleyken, bu füzelerin Türkiye'ye konulması gereginin ileri süralmesmln nedenini anlajabilmek guç." SHVLTZ'A NE DEDİM? Vahit Halefoğlu, basın toplantısında, ABD Dışişleri Bakanı Shultz'la tasndan hareket ederseniz. daha başından başansıziıga uğrarsınız. O nedeole biz, Türkiye'yi başka uikelerk mukayese ediyoruz ki, başanlı oiaurn" diye konuştu. BULGARİSTAN'IN NtYETt NE? Dışişleri Bakanı Halefoğlu, Bulgaristan'ın Türkiye ile diyaloğa girmesinin taktik bir manevra olup olmadığı yolundaki bir soruyu yanıtlarken de şunlan söyledi: "Bolgaristan'ın nryetinin oe oldngnnn, ancak kendileriyle göriişancc anlayacafız. Ancak tutumlannda bir degişikHk oldugu anlaşıhyor. İlk başta, 'Bulgaristan'da Türk yoktur. Bu konuyu Türkiye ile göruşmeyiz. Kendi iç işimizdir' diyorlardı. Şimdi bn konuyu bizimle göriişmeyi kabul ettiklerine göre, tutumlannda bir geUşme vardır. Biz, bunu boyle yonımluyornz. Kendileriyle göıüştügamüzde, öne sürecegimiz ilk konn bu olacaknr." REFAH PARTİSİ HAKKINDA NE DEDİM? Halefoğlu'nun, geçenlerde buradaki ABD Türk dernekleriyle yaptığı bir toplantıda. "Seçimlerde irtksuun aldıgı oy bellidir. Refah Partisi yüzde 5 oy ainuştır" şeklinde konuşmasının, Refah Partisi yöneücilerinde yarattığı tepki de dünkü basm toplantısmda gündeme geldi. Halefoğlu'nun dünkü basın toplantısında, "Hayır, öyle demedim. SÖzJerim, basın tarafından yanlış aksettirilmiş" demesi, toplantıda bulunan gazeteciler tarafından "garip" karşılandı. Halefoğlu, kendisinin iç politikada ilke olarak hiçbir zaman başkalan hakkında olumsuz sözler sarfetmediğini anlattı ve "Benim okuldayken, bir Fransızca hocam vardı. 'lnsanlan değil, fikirleri eleştirin' derd i Ben hep hocamın bu sözierini rehber edinınişundir" dedi. Türkiye, Bulgaristan'daki Türklerin durumunun îzlanda zirvesinde ele alınması için ABD'ye basvurdu. New York'ta basın toplantısı düzenkyen Halefoğlu, 'Reagan, insan haklan konusunu açtığı takdirde, bu konuyu da açması tabiidir' dedl Dışişleri Bakanı, Türkiye'ye yeni nükleer silahlar konulması söz konusu değil. Rogers istediğini söylesin' şeklinde konuştu. mesi yolundaki eğilimlere de yanıt verdi ve son derece kararlı ifadelerle Türkiye'ye yeni nükleer silahlar yerleştirilmesinin kesinlikle söz konusu olmadığını vurguladı. Halefoğlu, "tster NATO Başkomutanı Rogers, ister başkası istediğini söyleyebilir. Bunlar Turki>e'de konuşlandıniacaksa, bunun karannı Türkiye verir. Türkiye'nin de bu konudaki bilinen göhışlerinde bir değişiklik yoktnr" dedi. NİYE BÖYLE YAPIYORLAR? Halefoğlu, Ingiltere Savunma Bakanı Healey'in Türkiye'ye orta menzilli Pershing füzelerinin yerleştirilmesi amacıyla NATO'da bir çalışma yapıldığı ve bu çalışmmanın NATO'nun ilk nükleer planlama grubunda yaptığı görüşme hakkmda da bilgi verdi: "Kendhane akıntı ve endişelerimizi anlatnm. Vermeyi amaçHadıgımız mesajın aiındıgı kanaatİDdeyim. ABD, bazı nlkelere bize verdiğinden daha uygun kojuüarda kredi veriyor. Türkiye, daha önemli ve savunmaya daha çok katlada buluoan bir ülkedir. Sbultz'a da söyledim. Biz o ÜJkelerden daha az mı önemliyiz ki, onlara verilen şartlardan rararlanaınıyonız." Halefoğlu, bununla birlikte Türkiye'yi ABD nezdinde hiçbir zaman lsrail'le kıyaslamadıklarını kaydetti ve "ABD'de Israil deyince akan sular daruyor. Onun için 'Isnail'e şunu yapıyorsun, aynısını bana da yap' nok ANAP Özal'ın yaşgününde moral tazeleyecek ANKARA, (C«mhuriyet Burosu) Ara seçimde buyük oy kaybına uğrayan iktidar partisi. Başbakan Turgut Özal'ın 60 yaşına basacağı 13 ekim gecesi efkâr dağıtarak moral tazeleyecek. Ankara'nın başkent oiuşuna rastlayan özaî'ın doğum günü panisi için "Başkent Gazinosu" bir geceliğine kapatıldı. Ankara'nın başkenı oluşu \e Özal'ın 60. doğum gunu nedeniyle ANAP Genel Merkezi tarafından büyük bir eğlence duzenlendi. Başkent Gazinosu 13 ekim gecesi için 10 milyon liraya kapatıldı. Gazinoda programı olan sanatcılarda yeni duzenlemelere gidildi ve çok sa.vıda davetiye basünldı. Evine elektronik cihaz almak için 12 Ekim'i bekleyenler neler kazanacak? Vestel'in ileri teknolojisi B Kolay ödenen taksitler B Geniş seçme imkânı • Beklemeden alma imkânı HBenzersiz armağanlar. Siz siz olun, büyük günü bekleyin...