Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyet 4. Ulusal Psikoloji Kongresi'nin ardından Sahibi: C»«k«rty*I Matbıacıbk ve Gazeıecilik TUrk Anonim Şirkeü âdıı.. Nadlr Nadl, • Oenel Yıyın MUdUrU: U u ı n Ccraal, MUesseje MUdUrU: E a İ K UfaklifU, Ygzı Ijleri MudUrü: Okay Gönenain, # Haber Merkezi MUdUrU: Yalcıa Baycr, Sayfa DUzenı Yönetmenı: AU Acar, • Ttmsılcıler: ANKARA: Yakın D o | u , İZMİR: HlknMI Ç*d.k«yı. ADANA: Mcfcmel Mcrcu. TAKVİM I EKİM 1986 tsunbul Haberleri: Iteha öt, Dı» Haberler: E ı p n Bakı, Ekonomi: O M B M Ulagay, KUllUr: Ccial tİHcr, Magazin: Ytlpa PtkfM, Spor Danıpanı: AbdUlkadir YUcdmu. DUzeltme: Reflk Darbaf, Arajtırm*: Şakiı Alpay, IşSend.ka: Şttluma Kctmd, HaberAnıtırma: Uf»k GUdmlr, • Koordinatör: Ahmct Korabaa, • Mali Ijlcr: Erol Erkat, tdare: HMwyln Gttraf, Ijlrtme: öader Çtllk, Bilgi Ijlem: Nall Ual. Basan ve Yayarv Cumhariyet MatbMCÜık ve Gazetecilik T.A.Ş. TUrk Ocajı Cad. 39/41 CaJaJüglu, 34334 Isı, PK: 246litanbul, Tel 312 05 03 (20 haı), Tetac: 22246 • Bürolar: Aakan: Zıya Oökalp Bulvan tnkılap Sokak. No: 19/4. Tel: 33 11 4147, Tele* 42344 • Izmlr. H. Ziya Bulvan. 1352. Sok. 2/3. Tel: 25 47 0913 12 30, TWex: S2359 • A d u a : Çakmak C«d. No: 134 Kat 3. Tel: 1455019731, Telex: 62153. lmsak: 4.28 Güneş: 5.53 ögle: 11.59 lkindi: 15.16 Aksam: 17.54 Yatsı: 19.14 Dış Haberler Servisi Uluslararası uyuşturucu kaçakçıları işlerini uzun yıllar boyunca özel bir şirketi yönetir gibi sürdürdüler. Avrupa'da, merkezi Marsilya'da olan "Fransa Baglantısı", Asya'da Çinliler, ABD'de de ItaiyanAmerikan mafyası kendilerine ait yöntemlerle hareket ettiler ve tıpkı özel şirketlerde olduğu gibi, her örgüt bu yöntemleri birbirinden gizledi. Kaçakçılar, işlenmemiş haşhaşı Güneydoğu Asya'daki "Allın Üçgen" Doç. Seniha Arsoy Atakan boşanmamn den, Türkiye'den ve Güneybatı getireceği stres ve bunalımların yoğunluğunun Asya'daki "Altın Hllal"de yer bireylere göre farklılıklar göstereceğini, boşanma alan Ulkelerden yasadışı olaylar olayını olumsuz bir ilişkiden kurtulma olarak la ele geçiriyor, eroin haline getirdikten sonra da Avrupa ve yorumlayan, kendine ait geliri ve sosyal destek ABD'de "pazarlıyordu." ı Uyuşturucu yolu uzad Boşanma Asya eroin yolu strese Uyuşturucu kaçakçıları artık Hindistan, Pakistan ve Afganistan'dan geçen labircnı seklinde bir yolu izliyor. Fahişeler kongresi BRÜKSEL (OM.) Dünya Fahişeler Kongresi, bugün Belçika'nın başkenti Brüksel'de başlıyor. 13 ekim tarihlerinde yapılacak kongreye, çoğunluğu fahişeler, stripteaseciler başta olmak üzere seks sanayiinin diğer çahşanlarmdan oluşan 12' kişi katılacak. Katüaniaru, kimliklerinin saklı kalması için basına kapalı olarak toplanacak kongreye, fahişelerin yanı sıra doktorlar, avukatlar, sosyologlar ve feministler de katılacaklar. Kongrede öncelikli olarak ele alınacak konuyu, fahişeliğin suç olmaktan çtkarılması oluşturacak. yol ajçıyor sistemi olan eşin, bunun tersi durumundaki eşe göre daha hafif sarsıntı yaşayacağını söyledi. ANKARA, (Cumhuriyet Biirosu) 4. Ulusal Psikoloji Kongresi'ne, Boğaziçi Üniversitesi yardımcı doçentlerinden Dr. Semlha Arsoy Atakan tarafından sunulan "Boşanma Sürecinde Yaşanan Evreler" başlıklı bildiride, boşanmamn, yetişkin bir insanın yaşamında karşılaşabileceği en sarsıcı olaylardan biri olduğu belirtildi. Bildiride; boşanmamn, toplumun farklı sosyal çevrelerinden gelen insanları tarafından farklı biçünlerde algılanabileceğine değinilerek, boşanmamn yalnızca bir eş kaybetme değil, aynı zamanda bir kimlik ve yaşama biçimi kaybetmek olduğu da kaydedildi. Bildiride, belirli bir sürenin sonunda boşanmamn stresini üzerinden atabilen bireyin, eski deneyim ve kimliği ile yeni amaçlannı bütünleyebildiği andan itibaren yeni bir yaşam biçimine geçmeye hazır olduğu da bildirildi. Atakan, çeşitli yazarların görüşlerini bütünleştirdiği bildirisinin ilk bölümünde, boşanma ile ilgili şu görüşlere yer verdi: "Evliligin saygın bir kurum olarak varlıgını sürdürdiigü toplumlarda olumsuz nitelenen boşanma insan hayatında önemli bir stres kaynağıdır. Yetişkin insanların karşılaştığı en sarsıcı olaylardan biri olarak, kişileri bunalımlara siirekleyen baskılar yaratabilir. Boşanmış kişilerle yapılan anket ve görüşme tipi araştırmalar, boşanma siireci içindeki kişileride uyku ve beslcnme bozuklukları başgösterdigini, içki ve sigara kullanıınının arttığını, iş verimlnln azaldıgını, kendlsini yetersiz bulma, yalnızlık hissi ve kaygı gibi olumsuz ruh hallerinin çogaldığını ortaya koymuştur". Boşanmamn getireceği stres ve bunalımların yoğunluğunun bireylere göre farklılıklar gösterebileceği ve herhangi bir duygusal krizin yoğunluğunun, bireyin krize yol açan olaya yüklediği anlama ve bireyin krizle baş etme kaynaklarına göre değişeceği vurgulanan bildiride, "Orneğin boşanma olayını olumsuz bir ilişkiden kurtulma olarak yorumlayan, kendine ait geliri ve sosyal destek sistemi olan eş, bunun lersi durumundaki eşe göre daha hafif sarsıntı yaşayacaktır" denildi. Bildiride boşanmamn ayrılık öncesi ve ayrılık sonrası gibi iki dönem olarak incelenmesi gerektiği kaydedilerek, bu devrelerle ilgili şu bilgiler verildi: "Ayrılık öncesi evreler, diiş kırıklıgı, aşınma ve kopultluktur. Ayrılık sonrası evreler ise, yas ve ikinci ergenliktir. Ayrılık öncesi evreler eşlerin iletişim bozukluklannın, ayrılık sonrası evreler ise ayrılmanın getirdigi sarsıntı ile kişinin yaşadığı yas olgusunu ve kimlik bulma ugraşını ele alır" Bir evliliğin, eşlerin birbirlerinin farklılıklarını kabul ettikleri; düş kırıklıklarını hasır altı etmedikleri; duygu, istek ve beklentilerini sözlendirerek karşılıklı uzlaşma yoluna gidebildikleri ve birbirlerini değiştirerneyeceklerini olduğu gibi kabul ettikleri durumda saygın bir kurum olarak devam edebileceği vurgulanan bildiride, boşanma öncesi evre ile ilgili şu görüşlere yer verildi: "Boşanma sürecinde ayrılık öncesi evreleri en başlangıcında ele alırsak, dııygusal boşanmamn ilk basamağı, ilk belirtisi diiş kırıklığıdır. Bu sıfatla tanımlanan ilk evreyi açmaya çalışalım. Eşini romantik scvginin efsanesi ile ve bunun getirdigi körlükle algılamaktayken bu körliikten sıyrılan insan, eşinin gerçek kimliği ile karşılaştıgında ve bunun hilincine vardıgında düş kırıklığına ugrar. Farklılıklar berraklaşıp, karısının veya kocasının idealindeki eş olmadıgı ortaya çıkınca, düşiinceler eşin ve ilişkinin olumsuz yönlerinde yoğunlaşır. Olumsuz duygulann iistii kapatılıp, göz ardı edildiği, anlaşmazlıklann çözümlenemedigi veya en azından anlaşmamakla anlaşmak düzeyine gelinemediği beraberlikler duygusal boşanmamn aşınma evresine girerler. Aşınma evresinde, artık paylaşılanlar ve birbirlerini rahatlatıcı davranışlar azalmış, olumsuz algılamalar çogalmış, sevgi gösteren dokunuşlardan ve cinsellikten kaçınılmaya başlanmıştır. (ieçinememenin, birbirine yeterli olamamanın, catışmaların getirdigi baskılara bir zırh geliştirillr ve ilişki giderek degerini ve anlamlılıgını yitirir. Eşlerden biri başka yaşam hayalleri kurmaya ve bunlan gerçekleştirecek planlar yapmaya başladıgında, artık ilişkiye yatınmı bitmiş ve ortak mekflnda sadece beden olarak en minimum evlilik rolii iie var olmaya başlamıştır. Bu noktada kopukluk evresine ıılaşılmıştır." Bildiride, boşanma sürecınin ayrılma evresinde, boşanma kararının alınması ve bunun uygıılamaya konulmasından sonra, yas ve ikinci ergenlik dönemlerinin başlayacağı ve eşlerin kimlik bulma savaşımı içerisine girecekleri belirtilerek, bu evre ile ilgili şu görüşler savunuldu: " Ayrılık sonrası yas evresi bireye yakın olan birinin ölümiinde veya kendisinin öliimciıl bir hastalıga yakalanmasıyla geçirilen duygusal evrelere benzer. Yas sürecinde yaşanılanlar gerçeği reddetme, kendini insanlardan ayırma, öfke, kaybedileni geri alma icin pazarlık, depresyon ve en son olarak gerçekleri kabul edip, uyum saglama gibi evreler içerir. Ayrılık sonrası döncındeki ikinci ergenlik evresi yeni bir kimlik sentezine ulaşma sürecidir. Ayrı yaşama geçildiğinde kaybedilen yalnızca bir eş değil, bir yaşama biçimi ve bir kimliklir. Eşinden boşanan birçok insan yalmzlıktan, gelecekten korkma, kim oldugunu ve ne olacağını bilememek gibi kaygılar yaşar. Başansızlık dııyguları, gelecekle ilgili beklentileri gercekleştiremeyecegine olan inancı, kötümserlik ve mutlu beraberliklere imrenme, benlik .saygısının azalmasına ve kimlik karmaşasına yol acar. Eski kimlik ve deneyimleri ile, yeni amaçlarını bütünleyebiien insan yeni bir kimlik sentezine varır. Bu duruma gelen kişi artık rahatlamış, yeni deneyim ve ilişkilere hazır hale gelmişlir" Türkiye'nin 1971'de haşhaş ekimini yasaklaması ve uyuşturucu kaçakçıları ile savaşın yoğunlaşmasının ardından ise, "Fransa Baglantısı" büyük bir darbe yedi. Polis, "eroin yolunu" artık her zamankinden fazla denetim altında tutuyordu. Birkaç yıl önce ise haşhaş yetiştiricileri, ürünlerini kendilerinin işlemelerinin çok kârlı olduğunu gördüler. Sonuçta, artık isteyen herkes hazır eroini Batıya taşıyabilir oldu. Eski eroin çeteleri hâlâ Doğuda Tayland ve Hong Kong, Batı'da ise Türkiye yolunu izliyor. Yeni kaçakçılar ise, Hindistan, Pakistan, Afganistan, Körfez ülkeleri, Ortado;u ve Çin'den geçen labirent gii bir yolu kulTanmaya başladı Eski kaçakçılar eroin taşımacılığını hâlâ Türkiye üzerinden yapıyorlar. Yeni kaçakçılar ise Hindistan, Pakistan, Afganistan, Körfez ülkeleri, Ortadoğu ve Çin'den geçen labirent gibi bir yolu kullanmaya başladılar. Bu yeni yol kaçakçıların kontrol edilmesini son derece güçleştirdi. Yeni eroin yolunda en işlek olan hat Hindistan hattı. Hintli güvenlik yetkilileri bu yıl ülkeye sokulmak veya çıkarılmak istenen 2.5 ton eroin ele geçirdiklerini belirttiler. lranIrak ve Afganistan savaşlan, kaçakçıları geleneksel yollarını terk ederek daha güvenli yollar bulmaya zorladı. Bu yollardan biri de Pakistan'dan başlıyor. Pakistan hükümeti 1979 yılında çıkarılan yasayla haşhaş üretimini ve kullanımını yasakladı. Ancak üretim yasadışı olsa da sürüyor. ABD'ye "Altın HilaP'den gelen eroinin, her yıl 2,5 tonunun da Pakistan yolunu izlediği tahmin ediliyor. Isveçlinin en büyük korkusu STOCKHOLM, (ANKA) Isveçlileri en çok korkutan konuların başında çevre kirliliği, açlıkkuraklık ve savaş tehlikesi geliyor. tsveç Istatistik Kurumu'nca ülke çapında yapılan anketin sonuçlan, en çok korkulan üç konuyu belirledi. Dünya doğal dengesinin bozulması, çevre kirliliğinin aşırı boyutlara ulaşması korkusu, yüz' de SO'lik bir düzeyle ilk sırayı altrken, bunu açlık ve kurakhk ile savaş tehlikesi izledi. lar. Bu yeni sistem, uyuşturucu kaçakçılarının kontrol edilmesini son derece güçlendirdi. Yeni "eroin yolu"nda en işlek olan hat, Hindistan hattı. Hintli güvenlik yetkilileri bu yıl içinde ülkeye sokulan ve ç|karılmak üzere olan 2,5 ton eroini ele geçirdiler ve bu rakam geçen yılkinin üç katından fazlaydı. "Newsweek" dergisinin haberine göre, Pakistan'da üretilen haşhaş yasadışı yollardan eroin halinde Hindistan'ın kuzeyindeki Pencap eyaletine geliyor. Birmanya'daki haşhaş ise Bangladeş veya Bengal Körfezi yolunu izliyor. Amerikalı bir uyuşturucuyla savaş dairesi yetkilisi, "Hindistan yolu bir acil çıkış kapısı ola rak kullanılmaya başlanmıştı. Şlmdi ise bu yolun çok iyi işledigini gören kaçakçılar, bu yolu devamlı kullanır oldular" diyor. Bombay ve Yeni Delhi, Körfez ülkelerine, Afrika'ya, Avrupa'ya ve ABD'ye giden eroinin yükleme limanları. Ingiltere'ye giden eroinin yüzde 70'inin Hindistandan yola çıktığı bildiriliyor. Yunanh besteci Theodorakis: Türkler yanhş tanıtıkyor Mikis Theodorakis, "Yunan hükümeti, bizim ve çocuklarımızın daima beraber yaşamaya mahkum olduğumuz bir halk ile olan ilişkilerimizi zehirliyor" dedi. fü Livaneli ile birlikte aldığı altın plaktan sonra, "Ta Nea"nın sorularını şöyle yanıtladı: "Ben bir Yunan vatandaşı olarak, TürkYunan ilişkileri gibi nazik bir konudaki düşüncelerimi ne iktidar politikasında, ne de muhalefet politikasına sıgdırabiliyorum. İşte bu da, kendimi yalnız müzige adayarak bir biblo gibi görunmemem için aldığım kararlara neden olan bir düşunce. Ancak yine bir Yunanlı vatanperver olarak, ülkemin ulusal konulanna karşı sonımlulugumu ve görev ve haklarımı istismar etmek istemiyorum. Cunta, demokrasi, daha önceleri direniş savasunları.. Beni alev alev yakan bunlar. Türkiye ile olan ilişkilerimiz bugün birinci sırada bulunuyor. 20. yüzyılın bir çagdaş insanı olarak, komşu ülkeyle savaşma olasılıgını diişünmek bile beni rencide ediyor. Tabii, Yunanistan'a saldırmak ve bir karış STELYO BERBERAKİS ATİNA Yunanistan'ın dünya çapındaki ünlü bestecisi Mikis Theodorakis, bundan böyle kendibini TürkYunan dostluğuna adayacağını söyledi. Theodorakis'in, iktidar yanlısı "Ta Nea" gazctcsine verdiği demeç, Yunanistan'ın siyasi çevrelerinde "sürpriz" olarak karşılandı. Ancak şimdiye kadar herhangi bir tepki gösterilmedi. Demeci alan "İa Nea" gazetesi ise, röportajı yayımladığı iki tam sayfanm başhgını "Mikis'in Türkiye'si" adı altında verdi. Ancak röportajdu geçen düşüncelerin Theodorakis'e ait olduğu, Ta Nea gazetcsinin TürkYunan ilişkileri konusundaki düşüncelerinin bütünüyle değişik olduğunu belirten küçük bir not dikkatleri çekti. Theodorakis, İstanbul'da Zül Yeni eroin yolunun en akla hayale gelmeyen uzantısı, "Çin Baglantısı." Bazı uyuşturucu tüccarları, Tayland'dan gizlice kaçırdıkları eroin ve marihuanayı, Çin'in çeşitli kentlerine, Hong topragımızı dahi bizim elimizden Kong'a ve ABD'ye taşıyor. Kaalmaya cesaret gösterecek her çakçılar, Amerikalı gümrük yethangi bir delinin hareketini kaskililerinin Çin'den gelen sayısız tetmiyorum. eşyanın içlerini aramaya girişmeBalkanlı olmaktan utanç du yeceklerinden eminler ve mallayuyorum. Bir düşün, Yanya llirını böyle saklıyorlar. miz ile Tiran arası bir saat. BuEroin kaçakçılığında yeni yolna ragmen sınırı geçmek olanak ların yanı sıra yeni örgütler de tüdışı.. Selanik'ten Sofya 4 saat. redi. Taylandlı yetkililer, lsrailli Buna ragmen sınırlan geçmek bir örgütün ve Japonya'daki Yaçok zor.. Arnavutluk'la halen sa kuza çetesinin eroin işine karışvaş durumıındayı/. Türkiye kartığını iddia ediyor. şısında ise, parmak tetikte buluEroin yolunun bu derece karnuyonız... tskandinav ülkelerine maşıklaşması sonucu, uyuşturubir göz atıver.. İngiltere ile Francu kaçakçılığı ile mücadele için sa'ya bak. Fransa ile Almanyauluslararası işbirliğine her zaya bak. Bunlar da birbirleriyle mankinden çok gerek duyulur savaşmamış mıydı? Savaş bitti. oldu. Hindistan ve Pakistan giDost oldular... Bizler bunu becebi düşman komşu Ulkelerin buremedik. Kıbrıs sorunu barış ya lunduğu Asya'da bu biraz güç da savaşın anahtan degildir. Aygörünüyor. Malezya gibi bazı ülrıca, iilkemizin iç gelişmelerinin keler ise uyuşturucu kaçakçılarıde anahtandır. Kıbns sorunu var na idam dahil olmak üzere son derece sert cezalar uyguluyor. (ArkaalO. Sayfada) Muharrem Nuri Birgi öldü tSTANBUL, (a.a.) Hariciye'nin tamnmış isimlerinden emekli Büyükelci Muharrem Nuri Birgi (79), istanbul'da 01dü. 1932 yılında Dışişleri Bakanlığı'nda görev alan Birgi, Londra Büyükelçiliği yaptı ve uzun yıllar Türkiye'nin NATO nezdinde daimi temsilciliğini yürüttü. Türkiye'yi birçok uluslararası toplantıda temsil eden Birgi, Dışişleri Bakanlığı Genel Sekreteri iken 1972 yılında emekliye ayrıldı. Birgi, emekli olduktan sonra da dış politikayla ilgisini kesmedi, bir süre Türk Kuzey Atlantik Derneği'nin başkanlığım yaptı. Emekli büyükelçinin cenazesi, yarın Teşvikiye Camii'nde kıItnacak öğle namazından sonra tstanbul Merkezefendi Kabristanı'nda toprağa verilecek. MardinMtinih Hattı mahkemede tstanbul Haber Servisi TRT'nin bir süre önce yayımladığı "MardinMünih Hattı" ad lı dizi nedeniyle, Yaver Öztürkün, eserin gerçek sahibi olduğu ve telif hakkı istemi ile TRT aleyhine açtığı tazminat davasına dün lstanbul 1. Ticaret Mahkemesi'nde başlandı. Yaver Öztürk, daha önce de dizinin 3. kişi ve kuruluşlara satılmaması için 6.5.1986 gilnü tstanbul 7. Ticaret Mahkemesi'nden tedbir kararı aldırmıştı. öztürk bu kez TRT aleyhine, eserin telif hakkı için I milyon maddi, 5 milyon manevi, 3. kişi ve kuruluşlara satışı nedeniyle 1 milyon maddi, 5 milyon manevi olmak üzere ve fazlaya ilişkin hakların saklı kalması kaydıyla topIam 12 milyon liralık tazminat davası açtı. Yaver Öztürk'ün açtığı dava, delillerin sunulması için 9.12.1986 tarihine ertelendi. MardinMünih Hattı adlı dizinin kendi yaşamı olduğunu ve eserin de kendisine ait olduğunu söyleyen Yaver Öztürk, konuya ilişkin olarak şunları söyledi: "Benim için maddiyattan önemli olan maneviyat. Hayalımı çarpıtarak, gerçekleri saptırarak verınelerine tepkimdir bu dava. Çarpıtılan kısımların bazıları şöyle: Dizinin son bölümünde benim, çocuklar için muvafakatname verdigim gösteriliyor. Aslında vermedinı." Zongııldaklı terzi, köşe dönme projeleri üretiyor Bir atölyede makinecilik yapan Muharrem Meriç, el yazması duvar ilanlarıyla kürksüz bayanlara nasıl kürk sahibi olacaklarını, telsizle konuşup nasıl para kazanılacağını öğretiyor. Son günlerde, Istiklâl Caddesi'nin Balo Sokagı'nın duvarlarını "para ku/unmakla devrim" sayılabilecek ilanlar sUşlüyor. Kötü bir el yazısıyla yazıldıktan sonra fotokopiyle çogaltılmış, ama muılaka fotoğraflı bu ilanlarla, bUtun toplum kesimlerinden her tür insana, kuruma ve hatla Ülkeye seslcııiliyor: "Bayanlara mtijde, kürk fiyatlan artlı diye düşıinmeyin..." "Telsiz alanlara, her konuşmada 50 bin lira, 100 bin lira kazanmanın yollan ögrelilir..." "Dünyanın en büyük araba üretiıisi Japonya'ya faydalı duyuru..." Sö? konıısu ilanların, daha dogrusu projelerin mucidi, 46 yaşındaki Muharrem Meriç. On beş yıl önce Zonguldak'tan tstanbul'a göçcn Meriç, hcmen belirtmek gerekir ki, TUrkiye'ye lurgul Özal'ın bir hediyesi degil. Bugün Balo Sokak'ta bir konfeksiyonda makinecilik yapan Meriç, "İası lopragı allın" lalını duyup Islanbul'un yolunu tutanlardan. "Ben köy çocuguyum, ne blleyint? Topladım pılımı pırlımı, verelini Islanbul. Diişündügiım gibi çıkmndı." DUşundügü gibi çıkmamış, ama Mcrıç de vazgeçmemiş bugüne kadar duşünden bmlak komisyonculugundan seyyar salıcılıga kadar denemedigi iş kalmayan Muharrem Meriç, aslında yolun sonuna da gelmiş bu arada. "Yüzdüm durdum hugııne kadar. Ama kuyruguna da jjeldim. Bugunden sonra artık para kazanmayıı bın,lıyonım." Nasıl mı? Şöyle: Mesela Muharrem Meriç'in yirmi projesinden biri olan "kürksüz hanımlan kürklendirme" de izlenecck yol, ulabildiğine ba.sil. önce birkaç kürkle birkaç bayan bulunacak. KUrkler ödünç de olabilir. Bayanlara kürkler giydirilecek ve fotografları çekilccck. Sonra bu fotoğraflarla hazırlanmış ilanlarda, kUrklıi kadınlar, kürksüz kadınlara seslenecek. "Merlç'len laluitle kürk aldım. 500 bin liralık laksilleri de yine Meriv'in bana sagladıgı imkânlurla ödüyorum." Bu ilanları gören kadınlar ne ya Japonya'da bıyık tartışması TOKYO, (ANKA) Japon Ulusal Demiryolları Kurumu, yasal olarak herhangi bir yetkisi bulunmamasına karşın, çalışanlarımn bıyıkları ileyakından ilgileniyor. Bıyık bıraktıkları ve kesmeyi reddettikleri için tuvalet temizlemekle görevlendirilen iki demiryol çalışanının mahkemeye başvurması üzerine, konu kamuoyunda da tartışılmaya başlandı. Bıyık bırakmakla demiryolu görevlisi olmak arasında hiçbir bağ kurulamayacağtnı belirten 40 yaşındaki Rikio Anzai ve 37 yaşındaki Makoto Kikuchi, açttklart davada kurumun yaptığı haksızlığın düzeltilmesini ve görevlerine döndürülmelerini istediler. Muharrem Meriç atölyedeki makinenin başında bir yandan dlkip, bir yandan da köşe döndürecek projeler üretiyor. pacaklar? Akın akın Meriç'in yolunu tutacaklar. Meriç de bu arada kürkçUlerden aldığı kürkleri pazarlamaktan başını kaşıyamayacak hale gelecek... Meriç'in yirmi projesinden biri olan "telsizi olanlara para kazandırma" da izlenecek yol da şu: Telsizli vatandaşlar arasında bir komisyonculuk agı oluşturulacak. Herkes buldugu kiralık ya da satılık ev, arsa, otomobil, filanın yerini ötekilere bildirecek. Herkes birden bulunan kiralık vc satılık şeylere müşleri arayacak. Böylac, telsiz sahipleri hep beraber köşeyi dönecek. Muharrem Meriç'in düşüncesine göre, bu işler olup biterken kimse kimseye hile yapmayı düşünmeyecek bile. ÇUnkU, Meriç inanıyor kı, "Bir işle menfaati olan bir insan hileye asla basvurma/." ıvleııçuı gu/ıı kımı zaman bıraz yükseklerde. Japonya'ya bile akıl öğretmeye kalkıştıgına göre... "Dünyanın en bUyük araba üreticisi Japonya biliyor mu ki, benim karşımda pa/.ariamacılık(a çok geıidedir? Gazelelerin kendi «irkelleri aracıhgıyla 200 bin lira taksitle pazarlamaya çalışlıgı arabalan ben 350 bin liraya pazarlayalıilirim. Eger Japonya bana unaba başına 500 bin lira verirse, ben hemen Japon arabası almıj joföıierin, arabalannın bafinda rotograflannı çeker, ilan haline gelirir, afişlerini baslınrım. Dagıtınm da. Böylece herkes Japon arabası alır. Japonlar da kazanır, ben de." Muharrem Meriç'in projeleri başta da sözünü ettigimiz gibi iki, Uç adct degil. Yirmi tane. Içinde bulunduğumuz günlerde Meriç hummalı bir faaliyet içinde. Bu yirmi projesi için afişler, el ilanları hazırlıyor. Einstein Barış Ödülü Palme'nin ANKARA, (ANKA) Einstein Barış ödülü, bir süre önce birsuikasta kurban giden tsveç Başbakanı Olof Palme'ye verildi. Albert Einstein Vakfı Seçici Kurul Başkanı Norman Cousins, Palme'nin barış için yaptığı çalışmalardan ötürü ödüle değer bulunduğunu söyledi. Semih Ozmert görevine başhyor Amerika'nın New Hampshire j açMannda yakatanan 1 k e n t i metre boyunda ve 12 kilo ağırlığındaki dev islakoz bugüne kadar yakalananlann en büyüğu. 80yaşında olduğu tahmin edilen dev istakoz fimdi kentin hayvanat bahçesindeki akvaryumda yaşamının son günkrini dolduruyor. (Fotoğraf: APJ Halefoğlu New \brk'a gitti Dtşişleri Bakanı, BM'nin 41. dönem genel kurul çalışmalarına katılacak ve çeşitli ulkelerin dışişleri bakanlan ile ikili görüşmeler yapacak. tstanbul Haber Servisi Dışişleri Bakanı Vahit Jlalefoglu, ara seçimlcrde milletvekili seçildiği halde mazbatasını alamadan uçakla lstanbul'dan ABD'ye gitti. Halefoğlu, New York'ta devam eden Birleşmiş Milletler 41. dönem genel kurul çalışmalarına katılacak. Dışişleri Bakanı Halefoğlu, hareketinden önce Ataturk Havalimanı'nda yaptığı açıklamada, BM üyesi Ulkelerin dışişieri bakanlannın katıldıgı toplantıda yapacağı konuşmada, TUrkiye'nin dış politikasına ilişkin görüşlerini açıklayacağını söyledi. Görüşmeler sırasında, özellikle Bulgaristan'daki TUrklerin durumuna da dejineceğini belirten Dışişleri Bakanı Halefogiu, BM Genel Sekreteri IVrez de CuelUr ile de bir araya gelecegini belirtti Halefogiu, BM'nin 41. dönem genel kurul çalışmalarından yararlanarak çeşitli ulkelerin dışişleri bakanlan ile ikili görüşmeler yapacağını kaydederek, özellikle ABD Dışişleri Bakanı George Shultz ile görüşmesinde iki ülke arasındaki ilişkiler ü/erinde son gelişmeleri değerlendırip gözden geçireceklerini vurguladı. Bu arada, BM genel kurul çalışmaları nedeniyle Ncw York'ta bulunan Islam Konferansı Teşkilatı Dışişleri Bakanlan ile de 2 ekim tarihindekı toplantıda bir araya gelecek olan Dışişleri Bakanı Halefogiu, öle yandan ABDde yaşayan TUrk loplumu temsilcileri ile de bir yemek yiyecek. Halefogiu ayrıca, Philadelphia'da, dış politikanın ele alındıgı bir toplantıda, çeşitli öğretim görevlilcri ve basın mensuplan ile de görüşmelerde bulunacak. Hale foğlu, II gün sonra yuıda dönecek. KKTC Dışişleri ve Savunma Bakanı Kenan Alakol da dün BM genel kurul toplantılarına katılmak üzere New York'u gitti. ANKARA, (a.a.) Cumhurbaşkanlığı Hukuk Danışmanlığı 'na atanan Anayasa Mahkemesi eski başkanı Semih öımert, görevine bugün başlayacak. Ozmert, Anayasa Mahkemesi başkanı iken, 27 Temmuz 1986 tarihinde yaş haddinden emekliye ayrılmıştı. Posta reklam kartları lstanbul Haber Servisi Avrupa ve Amerika'da çok yaygın olarak kullanılmakta olan dönüşümlü posta reklam kartları uygulamasına Türkiye'de başlanıyor. Dönüşümlü posta kartları, isteğe göre 5 bin ila 200 bin adrese postalanabiliyor. Bu yöntem ile üreticinin mesajı tüketidnin şahsına doğrudan ulaştınlıyor. "Rekkart" da tanıtılan ürünle ilgilenen kişi daha geniş bilgi almak istediği zaman, kendisine gönderilmiş olan kartın arkasına isim ve adresini yazarak "hiçbir ücret ödemeden" reklam verene geri postalayabiliyor.