02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET/8 HABERLER 8 EYLÜL 1985 Türkiye Diyanet Vakfı'nın yayımladığı kitap dizisinden: Dr. Haluk Nurbaki tarafından yazılan ve 5 kitapçıktan oluşan "Kuranı Kerim'den Ayetler ve llmi Gerçekler" adlı dizide atmosferin sırları, evrendeki kara delikler, Nobel ödülü kazanan teori, petrol, atom fiziği, oksijen, görecelik kuramı gibi bilimsel gerçeklerin £uranı Kerim'de yazılı olduğu ileri sürülüyor. POLTnKA VE OTESI 'Tüp bebek bir Kuran mucizesidir 9 3VIEHMED KEMAL Kaçırılan Tekne. .. Oysa onlar bulut gibi yüriimekçözmesi ancak beıu» irade ve ilğindikten sonra şu görüşleri saüçüncü, dördüncü ve beşinci kitedirier (Neml suresi ayet 88). mimle mfimkündür" göruşünu vunuyor: taplarda "Insan kalbinin uzerinKuran arzın dönuşünü haber veanlattığı vurgulanıyor. "Allah canlılara normal olade Kuran barfleriyle Allab rij'or: tki denizi kavusmalan için Dr. Haluk Nurbaki tarafın rak verdiği içgüdiinün dışında yazıldıgı, evrim teorisinin saçsalıvermiştir, araiarında engel dan yazılan aynı kitapçıkta tüp özel bir ilahi ilhamla çeşitli gömalığı, galaksilerin ve gezegenvardır, kavuşamıyorlar (Rahbebek olayı ise şöyle belirtiliyor: revler vermektedir... tşte mülerin tanımının Kuran'da man suresi ayet 1920). Cebeli"Aslında tüp bebek olayı bu hendislere ilham veren an, bu oldugu, arzın akıl almaz komputank Bogazi'nda Akdeniz ve ayette geçen (Zumer suresi 6'ncı sırra sahip canlılardan birisidir. tür dengesinin ilahi sırn, riizgarAtlas Okyanusu sulannın tatlı su ayet) birinci karanlık boigenin Ve de Kudreti tlahi'nın bir topların sırn, domuz etinin akıntısı nedeniyie birbirine kanş insanogluna gösterilmesi açısınsakmcalan" ile sürüyor.. Fussilet suresinin 11 'nci aye mamasını anlatıyor. Bu gerçek dan bir Kuran mucizesidir. Ne lu igne başı kadar bile olmayan an beyninin çok otesinde bir maBeşinci kitabın 43'ncü konuFARUK BtLDİRİCt tindeki "sonnı doman halinde ünlii deniz büinıci Cousteau'nun var ki bazı inançsızlar tüp bebe na sırnnı bu ayette açıklıyor. Bu su ise "Cehennem yakıbna" ayÜMİT ASLANBAY bulunan göge yöneldi" ifadesi, Müslüman olmasına yol açmış0 istismar etmişler, ceninin la ytizden bu biıyük sureye de Nahl rılmış: "Cehennemin yakıtı Dr. Nurbaki'ye yerkürenin ilk tır." boratuvarda geliştiği propagan (Balarası) ismi verilmiştir. Bal insanlar ve tasJar için olan ateşANKARA "lşte miihen çağındaki karbondioksitten oludasını vapmtslardır. Tamamen ansı bu sırn ile tüm inkarcı ateTÜP BEBEK MUCİZESt tir (Tahrim suresi ayet 5). "Nurdislere ilham veren an, bu sırra şan atmosferin tanımı, evrendeki yanhştır". Kitapçıkta Kuran'ın Türkiye Diyanet Vakfı'nca çıist ve maddecilerin adeta dilini baki'ye göre Kuran burada sahip canlüardan birisidir... Bal "beyaz delik" (Kuasar) "kara oksijeni de "Yaş agaçtan size sokmaktadır." "karbon" elementine işaret etansı bu sırn iie de tüm inkârcı delik'Mer (black holes) ise Vakıa kanlan kitapçıkların ikincisinde ateş çıkarandır, ondan ateş "Soracağız... Neden Müslümektedir, yorumu ise şöyle: ateisl ve maddecikrin adeta di suresinin 75 ve 76'na ayetlerin gebelik ve doğum olayına değiyakarsuıız" sözleri ile tanıttığı manlığın suç sayıldıgını?" diyen "Cehennemde taş ve insanlalini sokmaktadır." de Dr. Nurbaki'ye göre şöyle an nilirken, "Akılcı bilimin, hiç bir da öne sürülüyor. kartpostallann satıldığı, Ankann kuvantize olması ve dev ısılatılıyor: "Artık yok, o disi gebe kalmaz" dediği ve KuBir yöneticisinin "Diyanet tşDr. Nurbaki ikinci kitapçığın ra'nın işlek yerlerinin birindeki lar meydana getinnesi, elbette yıldızlann mevkiine kasem ede ran 'ın 15 asır evvelden Fussilet leri Başkanlığı ile oksijen ve hid17'nci konusunda "bal ve annın "Türkiye Diyanet Vakfı YayıneCenabı Hak'kın kudreti ile bir rim. Ve gerçekten bilseniz o azim suresinin 47'nci ayetiyle "Ey inrojen gibi suyo oluşturnyoruz"' barika öyküsünü" anlatıyor. Bal vi'nin çıkardığı kitapçık dizisinin bir kasemdir". Bağlantı ise şöy sanoglu, bu akıl almaz bilmecemanyetik gerilimle sağlanacakdediği Türkiye Diyanet Vakfı' le kuruluyor: Karadelikler asun yi dişinin yuraurta hücresinin ve annın çeşitli yararlarına de ilk ikisinden yapılan bu alıntılar tır." nın yayımladığı "Knranı Kerim' da modern bilime göre evrende den Ayetler ve İlmi Gerçekler" yıldız niteliği taşımayan yıldız adlı kitapçık dizisinin ikincisin yerleridir, ayet ise "yıldız de bu görüşler anlatılıyor. Dr. mevkilerinden" bahsetmekteHalnk Norbaki tarafından yazı dir.. lan beş kitapçıktan oluşan dizide fen bilimlerinin tüm Dr. Halil Nurbaki'nin kitakaynağının Kuranı Kerim oldubındaki sava göre, nobel ödülü ğu vurgulanıyor. "Din tşleri kazanan "Pariry" denilen moYüksek Kurulunun 3.5.1983 ve dern fiziğin temel yapılanndan 51 sayılı kararı ile yararlı biri olan kural şu: Evrenin bir görülen" kitapçıklardan atom noktasında bir kuant, belli yönfiziği, atmosferin sırlan, evren de bir sipin yapar, bir parçacık deki kara delikler, nobel ödülü meydana gelince aynı anda otokazanan teoriler, petrol ve mo matik olarak ikizi, yani zıt oladern fizikteki zaman teorilerin m doğar. Varlıklar daima ikizi den, jinekoloji ve dünyanın ile beraber doğar... Bu olgu ise dönüşüne kadar tüm bilimsel te Dr. Nurbaki'nin görüşüne göre orilerın Kuranı Kerim'de var ol Yasin suresinin 36'ncı ayetinde duğunu bir çırpıda öğreniveri"O Allah ki, her seyden mnnezyorsunuz. ömeğin: Tüp bebeği zehtir, arzın bitirdiklerinden, Zümer suresinin 6'ncı ayetinde, kendi nefislerindeo ve daha nibir atom Unitesinin çekirdek ve ce bilmediklerinizden biitiin çiftelektron yapısını Tekvir suresi leri yaratmıştır" sözleri ile nin 15 ve 16'na ayetlerinde, ar anlaülıyor. zın kendi çevresinde dönüşünü Kitapçıklarda işaret edilen Neml suresinin 88'nci ayetinde, "Kuran 'daki bilimsel gerçeklerevrendeki karadelikleri ise Vakıa den" bazılan da şöyle: suresinin 75 ve 76'na ayetlerin"Sonra onu siyah bir sel snde bulabilirsiniz... yuna çevirdi (A'la suresi ayet g e ç e n y a zv ek u r u m a 45). Kuran petrolü haber veriBulabilirsiniz derken, yazann hfl\TltSiCak 'ehlikesigeçiren su kaynaklarmın yetersizliği nedeniyie tzmit Beleyor: Hayır kasem ederim hunneanlatımını göre, "Ayetleri epey ı « * j ı * c diyesi, su alamayan yüksek kesimdekiyerleşim birimlerine arazözlerle su dağıtmaya başladı. se, kunnese akıp gidenlere /ı/a/^v Müdürlüğü ekiplerince özellikle Bkid üikl Bekirdere 'i T kü Derince 'i yüksek kesimlerinde halkın su gereksinimini karşı'nin Tavşantepe mevkii, Di 'nin ükk k i yoruma tabi tutmak gerekiyor(Tekvir suresi ayet 1516). Atom lamak için çaba gösteriyor. Yetküiler, 24 saatlik süre içerisinde arazözlerle 200 ton su dağıtımımn gerçekleştirüdiğini belirttiler. Yetkttisa da, bu, yüce kitaptaki eksikçekirdigini anlatıyor; Sen daglan ler, "Suyun idareli kuUanıbnası gerekir. Su kaynaklanmız kurumak üzere. Yağışlar olmadığı takdirde vatandaslanmız tamamen susuz likten degil yazann noksan ve görürde onlan cansız sanırsın. kalabittrler" dediler. (Fotoğraf: AHMET KURT) hatalanndandır." Whbi Dinçerler kızdı Bakanlar Kurulu'nca alındığını söyledi. Bakanüğın bu konudaki açıklamasında, Dışışleri Bakanlığının Dinçerler'in katümasına muhalefet etmesine değinilmedi. Buna karşılık açıklamada Cumhuriyet'te çıkan haberin, "Siyasi polemik yaratmak amacıyla yazddıgı'' öne sürüldü. Sert bir uslupla kaleme aiınan ve "ibretle duyurulur" gibi ifadelere yer verilen açıklamada şöyle denildi: "Anayasamızda yer alan laiklik ilkderini degiştirmeye kimsenin gücünün yetmeyecegi açıkse Milli Eğitim Bakanı Dinçerler, tslam eğitim toplantısına katılmasıyla ilgili kararın, usulüne uygun olarak Bakanlar Kurulu'nca alındığını söyledi. 1 ' ANKARA, (Cumhuriyet Bürosn) Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanı Venbi Dinçerler, geçmiş hükümetler döneminde lâiklik açısından sakıncalı bulunan ve bu nedenle katılım düzeyi düşük tutulan tslam Eğitim Bilim ve Kültür örgütü'nün ikinci toplantısına katılması konusunda dünkü sayımızda çıkan habere tepki gösterdi. Dinçerler, dün bakanlık adına yaptığı açıklamada, söz konusu toplantıya katılma kararını kendisinin vermediğini, bu konudaki karann usulüne uygun olarak çik belli iken, aynca böyle bir niyetin sahipleri bile ortada yokken, belirli çevrelerin sırf siyasi polemik yaratmak maksadıyla ve siyasi düşüncelerini polemiklere uygulama metodu ile Bakanlar Kurulu karannı dunıp dunırken, bile bile, Dinçerier'in karan imiş gibi göstermelerini iyiniyetle açıklamak mümkün degildir." ÖZEL STATÜYLE KATDLIM Açıklamada, Türkiye'nin, Islam Eğitim Bilim ve Kültür Konferansı'nın üyesi olması hesabıyla özel bir statü içinde konferansa katıldığı belirtildi. Açıklamaya göre, konferansa katılan Dinçerler başkanlığındaki heyette fslamabad Büyükelçisi tnal Batu da yer aldı. Öte yandan Milli Eğitim'in açıklamasında, Türkiye'nin, neden Türkiye'nin söz konusu örgütün uyelik statüsünü imzalamadığı konusuna açıklık getirilmedi. Türkiye'nin bu örgütün statüsünü imzalamamasının laiklik le ilgili kaygılardan kaynaklandığı ve imzalanmasırun da söz konusu olmadığı güvenilir kaynaklarca bildirildi. Kısaca "ISESCO" diye adlandınlan örgütün amaçlan arasında üye ülkelerde eğitimin Islami esaslara göre düzenlenmesi de yer alıyor. örgütün anayasasında yer alan bu ve buna benzer hedefler nedeniyie, geçmiş hükümetler döneminde Türkiye laiklik ilkesine ters duşmemek amacıyla örgütün faaliyetleri karşısında mesafeli bir tutum takınmayı yeğlemişti. 8 ilin emniyet müdürü görevlerinden alındı İzmir'le birlikte 22 ilin emniyet müdürlüklerine ise yeni atamalar yapıldu ANKARA, (Cunrtıunyet Bürosu) 8 ilin emniyet müdürleri görevden alınırken İzmir'le birlikte 22 ilin emniyet müdürlüklerine yeni atamalar yapıldı. fçişleri Bakanhğı'ndan verilen bilgiye göre, görevden aiınan emniyet müdürleri şunlar: Mustafa Peştemalaoğlu (Adıyaman), Şerafettin Ulusoy (Ağn), Kemal Çelebi (Artvin), Mazhar Erdoğan (Gümuşhane), Taner Arda (Hatay), 'fâh>'a Soy (Konya), Erdoğan Gezgin (Sıvas) ve Tuncer Meriç (Van). Görev yerleri değiştirilen emniyet müdürleri ise şunlar: Adana Emniyet Müdürlüğü'ne, Muğla Emniyet Müdüru Naci Parmaksız, Adıyaman Emniyet Müdürlüğü'ne, Bingöl Emniyet Müdür Yardımcısı lsmail Güzeldemirci, Ağn Emniyet Müdürlüğune, Bursa Emniyet Şube Müdürü Hasan Özdemir, Artvin Emniyet Müdürlüğü'ne, Kars Emniyet Müdür Yardımcısı Selami Ağ\ırlaı, Bolu Emniyet Müdürlüğü'ne, Genel Müdürlük Şube Müdürü Nevzat Kaynak, Çanakkale Emniyet Müdürlüğü'ne, Kırklareli Emniyet Müdürü Yusuf Uzar, Eskişebir Emniyet Müdürlüğü'ne, Bolu Emniyet Müdürü Kamil Tecirlioğlu, Gümuşhane Emniyet Müdürlüğü'ne, Emniyet Genel Müdürlüğü Şube Müdurü Refik Yıldınm, Hatay Emniyet Müdürlüğü'ne, Çanakkale Emniyet Müdürü Şükrü Yetimoğlu, Isparta Emnıyet Müdürlüğü'ne, Muş Emniyet Mü. dürü Reşat Vural, İçel Emniyet Müdürlüğü'ne Yozgat Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın, Izmir Emniyet Müdürlüğü'ne, Esktşehir Emniyet Müdürü Ahmet Karakurt, Kırklareli Emniyet Müdürlüğü'ne, İçel Emniyet Müdürü Edip Bulut; Konya Emniyet Müdürlüğü'ne, Şanlıurfa Emniyet Müdürü Cemalettin Ertem, Manisa Emniyet Müdürlüğü'ne, Isparta Emniyet Müdurü Turan Kozan, Mugla Emniyet Müdürlüğü'ne, Adana Emniyet Müdürü Gültekin Demir, Muş Emniyet Müdürlüğü'ne, Adana Emniyet Şube Müdürü Oral Çığ, Sakarya Emniyet Müdürlüğü'ne, Emniyet Genel Müdürlüğü Başmüfettişi Sabri Kanhkavak, Sıvas Emniyet Müdürlüğü'ne, Ağn Emniyet Müdür Yardımcısı Zeynel Abidin Ayhan, Şanlıurfa Emniyet Müdürlüğune, Emniyet Genei Müdürlüp Şube Müdürü Necdet Yılmaz, Van Emniyet Müdürlüğü'ne, Manisa Emniyet Müdürü Ferdi Erzaim, Yozgat Emniyet Müdürlüğü'ne, Sakarya Emniyet Müdürü Asaf Çahşkan . TürkIş enflasyonun dikkate alııımasmda ısrarlı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Asgari Ücret Tespit Komisyonu üyesi ve Türkİş Genel Eğitim Sekreteri Ka>a Özdemir, "Asgari ücretin belirienmesinde enflasyon oranının mutlaka dikkate alınması için gayret sarfecegiz" dedi. Kaya Özdemir, 16 eylülde yeniden biraraya gelecek olan Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nda, işçı temsilcilerinin milli gelirdeki düşüş ve enflasyon oranının asgari ücretin saptanmasında gözönune alınmasını ısrarla savunacaklannı belirterek, şunları söyledi: "Asgari Ücret Tespit Kotnisyonu'nun geçen toplanlısında Türklş'in asgari ücretin tek işçi için degil, ailesi de dikkate alınarak belirienmesi yolundaki bagımlılık faktörü önerisi kabul edilmedi. Ancak şu anda uygulanmakta olan asgari ücret belirlenirken. pahalılık faklöru de gözönune alınmıştı. Buradan hareketle isci temsilcileri olarak, >ine pahalılıgın ve enflasyon oranı ile, milli gelirdeki düşuşlerin, asgari ücretin belirienmesinde etkili olması gerektiğini savunacağız. Vüksa. yeni belirieyeceğimiz bir asgari iicrel, yine enflasyon artışının gerisinde kalacak. bizim çalışmalarımız da sonuçsuz kalacak tır.'" Ülkemızde son yıllarda, kıyı kentlerimizde, özellikle Kuşadası, Bodrum, Marmaris gibi yerlerde yat turizmine çok önem veriliyor. Bu yatlann çoğu yabancı kuruluşların elindedir. Gerçi yerti yatçılığa da özen gösterilmiyor değil. Yatçılığın gerektirdiği birçok yan hizmet kuruluşlarının da görevlerini yapmalarına özen gösteriliyor. Bütün bu korunma ve özene karşılık yabancı ve yerli yatçılığın bir düzen ve disiplin içinde işlemesı ve gelişmesi beklenir. Gümrükler, kıyı koruma ekipleri, liman başkanlıkları. belediyeler elemanları yeterli olmasa bile bu düzen ve disiplinin sağlanması için çaba harcıyorlar. Yabancı yatlar, her türlü özgürlük içinde limandan limana seyrediyorlar. Yatçılığın ülkemizde gelişmesi için ufak tefek kusurlar işleseler bile buna göz yumuluyor. Bu yabancı yatlar, ülkemize geldiğinde kaptan, gemici, mıço gibi elemanlarını da ucuzca bizden sağlıyorlar. Bu elemanların iş güvenliğini ve sigortasını yaptırmıyorlarsa da, üstüne pek varılmıyor. Ancak yerli olsun, yabancı olsun; çartır yapsın da özel yat olsun heryatçı, her limana giriş ve çıkışında personelini, demirbaşını, yolcusunu liman başkanlığındaki görevliye onaylatmak zorundadır. Dışardan gelen bir tekne gümrük polıs ve memurlarına her türlü ışlemlerinı yaptırmakla yükümlüdur. Bunlaryapılmadığında tekne sahıbi, kaptanı ve görevtiler sorumlu olurlar. Bütün bu yasal ışlemlerin tıkır tıkır işlediğini sananlar yanılır. Şimdi size yabancı bandıralı bir teknede gecesini gündüzüne katarak iki yıldır çalışan, emeğinin hakkını almayı beklerken, çalıştığı teknenin bir gece limandan görevli ve sorumluların gözlerine baka baka kaçınldığına tanık olan bir kaptanın acıklı öyküsünü anlalacağım. Turgut Reis, Alman Münih bandıralı Tontine II Trimaran tipi teknede iki yıldır kaptan olarak çalışmaktadır. Yapılan sozleşmeye göre, teknenin seyre hazırlanmasını, bakımını, donanımını, kaptanlığını üstlenmiştir. Bu iş iki yıl sürmüştür. İki yıl içinde teknenin sahibi ve arkadaşlannı Türkiye içinde ve dışında dolaştırmıştır. Bu görevine karşılık bir miktar ücret verilmiş ise de, geriye kalan 12 bin markı alamamıştır. Bu yüzden tekne sahibi ile araiarında anlaşmazlık çıkmış, iş mahkemelik olmuştur. Fethıye Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen dava sonucunda Turgut Kaptan haklı çıkmış, 12 bin marklık alacağı mahkemece karara bağlanmış ve Fethiye Asliye Hukuk Mahkemesı'nin 1985/123 sayılı kararı ile tekneye haciz konulmuştur. Turgut Reis, yeddiemin olarak tayin edilmiştir. Tekne hacizli olduğu için limanda alargada bekletilmiştir. İlgili makamların bu işlemlerden bilgisi vardır. Gelelim Turgut Reis öyküsünün sonuna... Teknenin haciz edilmesi karşısında 20 Ağustos 1985 günü satışa çıkarılması bekleniren, teknenin sahibi Alman uyruklu Florian Rayzen, 11 ağustosta yanında kaptan olduğu sanılan bir Alman arkadaşı ile Marmaris'e geliyor. Orada bir barda içki içiyor ve Kaptan Turgut Reis'i soruyor. Herkes parayı getirdiğini ve kaptana vereceğini sanıyor. Oysa o sırada Turgut Reis Bodrum'dadır. Sabahleyın gözlerini açanlar bir de bakıyorlar ki, alargadaki Tontine II adlı tekne, geceyarısı süzülerek, herkesin gözüne baka baka limandan çıkmış ve Rodos'a doğru yol almıştır. Hatta sahif muhafaza botu, Kadırga açıklarında devriye gezerken tekneyi görmüş, Turgut Reis bir geziye çıkıyor sanarak elleşmemiştir. Ancak eşi, teknenin sabahleyin kaçırılmış olduğunu görerek gerekli makamlara başvurduktan sonra ilgililer teknenin kaçırıldığını öğrenmişlerdir. Elde mahkeme kararı, haciz emri bulunmasına karşın, bunların hiçbiri yeterli olmamış, korsan kaptan Alman Florian Rayzen, arkadaşı ile birlikte tekneyi kaçırmışlardır. Onlar Rodos üstünden kaça dursunlar, Türkiye'deki ilgili makamlara yapılan her türlü başvuru boşa çıkmıştır. Turgut Reis tekneye atlayarak Rodos'a gitmişse de, konsolosluğumuza yaptığı her türlü başvurudan hiçbır sonuç alamamış, elleri boğründe geriye dönmüştür. Gerçek olan her türlü belge Turgut Reis de ıken, Alman kaptan, ne Turkiye'den çıkarken belge göstermiş, çıkış almış, ne de Rodos'ta aynı ışleme girişmiştir. Her şeyi sahte ve uydurma olarak Akdeniz'den çıkmıştır. Turgut Reis ise kime başvurdu ise, yukarıda söylediğimiz gibi hiçbir sonuç alamamıştır. Turgut Reis'in başına gelen olay, bu işle ilgili olanların gözünü açmışsa da, yasal hiçbır şey yapmanın olanağı bulunamamışttr. Gerçi Turgut Reis yasal yollara başvurarak enternasyonal düzeyde hakkını arayacaktır, ama bunun ne kadar süreceğini Tanrı bilir. Bunun başlıca çaresi de sahil muhafaza, gümrük polis ve memurlarının arttırılması, daha sıkı önlemler alması ile mümkündür. Yatçılar olayın çağımızda modern bir korsanlık olduğunu söylüyorlar. Bunun karşıtı da bir başka korsanlık olabılır. Ancak enternasyonal düzeyde korsanlığın ülkemizde işlenmesine yasalarımız ne türlü bir karşılık gösterecektir, merakla beklenmektedir. Bu beklene dursun Turgut Reis'in 12 bin marklık alacağı mahkeme kararlan elde olmasına rağmen alınamamış, limandan Alman yatçının cebinde kaçırılmıştır. Olayın sonucunu Marmaris koyundakı yerli ve yabancı tekneciler merakla bekliyor... Dinçerler, tartışmalı kitapları incelettîrîyor Bakanlık, inceleme sonucunda usulsüzlük tespiî edilirse ilgililer hakkında işlem yapılacağını açıkladı. ANKARA (Cumhuriyet BüMilli Eğitim Gençlik ve Spor rosu) Milli Eğitim Gençlik ve Bakanlığı 20 Mayıs 1985 tarih ve Spor Bakanı Vehbi Dinçerler'in 2188 nolu Tebliğler Dergisi'nde Talim Terbiye Kurulu tarafın 'Yemegi üç pannak ve ei ile yedan "sakıncasız" bulunarak öğ mek, ekmeği ve eti bıçakla kesmemek, yemeğin üstüne su içmerencilere önerilen "tartışmalı mek, hurmayı tek sayılarla yekitaplan" incelemeye aldırdığı açıklandı. Bakanlık acıklamasın mek gerektiğini" söyleyen Mehda, "fncelerae sonucunda usul met Zahit Kotku tarafından yasüzhik tespit edilirse ilgililer bak zılan "Seha nesrişat"a ait kitabı landa isjem yapüacagı"da belir eğitim ve öğretime zararh bulmayarak imam hatip lisesi öğtüdi. Bakanlık, Tebliğler Dergisi'n rencilerine önermişti. Aym kitaba, insanlann yemek bittikten de yayımlanan kitap isimlerinin sonra ellerini yalayarak silmesi, "Eginm ve ögreüme zararh olnp yüksek masalarda yemek yemeolmadıklan açısından sakıncalı otap o^madıklannın" değerlen mesi, dayama döşemelerinde dirildiğini belirttiği açıklamasın ipek olan yerlere gjtmemesi, yeda "sakıncasız bulunarak" tar meğı sağ ayağını büküp sol ayağının üstüne oturarak yemesi ve üşmalara yol açan kitapların bir sokakta yemek yememesi gibi heyet tarafından incelenmesinin konular da yer alıyordu. önümüzdeki günler içınde sonuçlanacağıru vurguladı. Bakanlık Tebliğler Dergisi'nin sözü geçen aynı sayısında Yeni YARGITAY KARABI: Asya Yayınlan'na ait "tstikamet, İstişare, Tefekkür, lmtihan, ibadet, rahmet" gibi kitaplan da sakıncasız bularak lise ve dengi okul öğrencilerine önermişti. Bu kitaplarda da, geometri ilminin dayandığı hakikatin Allah'ın isimleri olduğu, aklın orta mertebesinin hikmet fazlasınjn zarar olduğunu, müminleANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Yargıtay 9. Hukuk Dai rin günah işledikleri zaman kalplerinde sızan noktalar oluşacağı resi, öğrenci işçilerin sendikalara anlatılıyordu. üye olamayacakları, bu ytizden ÇALKANLAREV SORULARI/SORUNLARI YILMAZ ŞİPAL Hizmet Borçlanması İlk kez 1960 yılında sigortalı olarak işe başladım. 1967 yılma kadar değişik devlet kuruluşlarında 11 ay sigortalı olarak çalıştım. Askerlik dönüşum olan 1970 yılında 657 sayılı Devlet Memurlan Yasasına bağlı olarak, bir iktisadi kamu kuruluşuna girdim ve halen de orada çalışmaktayım. İki yıllık askerlik suresini borçlanarak saydırdım. Aynca sigortalı hizmetlerimi de aktardım. Toplam olarak 19 yıllık bizmetim bulunmaktadır. Emekliliğime esas olmak üzere, 25 yılı doldurma gayesi ile 1960 >ıh ile 1967 >ılları arasındaki sürenin bir bölümunu borçlanarak hizmete saydırabilir miyim? Borçlanma kabul edilirse, borçlanmayı müteakip sigortadan emekli olabilir miyim? Y.P. tSTANBUL YANIT: Bugünkü uygulamada, "askerlikte er olarak geçen hizmet süreleri ile yedek subay okulunda geçen surelerin" tamamı "18 yaşını doldurmuş Tttrk vatandaşlarının yurt dışında geçen ve belgelendirilen çalışma sürelerT'nin tamamı ya da bir bölumü yazılı istekte bulunmak koşuluyla borçlanma kapsamı içindedir. Hizmet borçlanması BağKur sigortalıları için sözkonusudur. BağKur'a "kayıt ve tescili yapılan" ve yazılı istek tarihinde sigortalı bulunanlar 1 Nisan 1972 ile 20 Nisan 1982 tarihleri arasında, sosyal guvenlik kapsamı dışında kalan ve "vergi dairelerine kayıtlı olarak kendi nam ve hesaplanna bagımsız çalıştıklan sttrelerinin tamamını belgelemek şartıyla borelanabilirler." Gene, BağKur Yasasına göre, isteğe bağlı sigortalı olanlardan, 4/5/1979 tarihinde kadın iseler 40, erkek iseler 45 yaşını gecenler, sigortalı oldukları tarihten geriye doğru 10 yıllık sürenin^amamını sigortalılığın tesciiinden itibaren bir yıl içinde talepte bulunmak kaydıyla borçlanabüirler. Bu borçlanmalar dışında Sosyal Sigortalar Kurumuna hizmet borçlanması yapmak sözkonusu degildir. Soru: NEDRET ŞENGONCA ile MEVLIT Ailemizin değerli evladı MELİH JORT evlendiler Alsancak, 7 Eylül 1985 SERPİL ANAR (ARSLAN) ile MEHJVffiT LAHUT SÜZER'in ölümünün kırkıncı günü olan 8.9.1985 pazar günü aziz ruhu için Fatih Camii'nde ikindi namazından sonra mevlit okunacâktır. Tüm akraba, dost, arkadaşlarına duyurulur. AtLESİ Oğrenci işçi toplu sözleşnıeden yararlanamaz OSMAN ANAR 7.9.1985 Evlendiler. Olcay OtdiTopkapı GALERÎLER 528 66 29526 10 00/412 de toplu iş sözleşmesinden yararlanamayacaklanna ilişkin bir karar verdi. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi'nin 1985/817 esas, 1985/3354 karar numaralı kararında, bir işyerinde çalışan öğrencilerin, 2821 sayıh Sendikalar Yasası'nın yürürlüğe girmesinden sonra sendika üyesi olamayacakları ve o tarihten itibaren de toplu iş sözleşmesinden yararlanamayacaklarını karar altına aldı. Tebliğler Dergisi'nin 31 Aralık 1984 tarihli sayısında önerilen ve laiklik adlı TEV programı tartışmalara yol açan Prof. Ayhan Songar'ın "Enerji ve Hayat" adlı kitabı da sakıncasız bulunmuştu. Bu kitapta da "Petrolun yıllarca önce Allah tarafından bazırlandığı. petrolun tökenmesinden sonra, onu luifeden kudretin insanlara başka bir enerji kaynagı bulacagı" öne sürülüyordu. VAKKO SAAAT GALERİLERİ SUNAR: \ukkolstanbul Dvııı/ Olıjav iın Kılını(iı>sı .x \akko İ/nıir Asıın !i!cr l)/ı{flıı Ma^kıKcsını Sc :i:«) IZvlul 1!«5 'YAZ NOTLARI" ResinSergisi Husıev Gereöe Cad 126 ^tkıve STANBUL Tg^ 14^ 2 fl^UNAT AEDPA MÜZAYEDE SALONLARI Antikalarınız, mücevherleriniz. sanat değeri olan eşjaıarınız ve her türiü kitaplarınız için... Her PERŞEMBE saat 14.00 HALIKİLİM Yerebalan Cad No 37 Cağatoğlulstanbül" Tel 526 43 89 6ALERİSİ MODA SİNEMASI 3370128 AHKARA SAMAT TiYATRosu Yalnız 4 e r oyun İSTclllSUL « Mnfmıım MftAvi nnoninı {IKKITİ SE2ON SONUPERAKENDt SATtSL««MA B A S İ A M I S T I R M a v i Askerfer (Soldier Blue) Ralph üetson Oy: Peter Strauss • Canıfice Berger Vakko Vnluuu ])cnı/O!ı;jv İtu K:llt|]( I I \ N I ^ . ıo:«) r.Mii I'IH.T Anadolu Medemyetlen desenien ile bezenmıs elışı MUM BATIK kupon kumaş. bluz, heybe, eşarp ve masa oMuieri Cumartcsıvepazar gunlerıde satışianmız îurmektedır KucüKavasotva Cad No 35 SuNana>ımetIST Tel 5?7 4 7 09 GALERI A^ HER GUN BU KOŞEDE MİSAFİR 1920 EYLÜL / Saat: 18.3020.30 BİR CEZA AVUKATININ ANILARI 2122 EYLÜL SAAT: 15.0018.00 BİUTUR SATIŞA ÇIKMISTm Kahramanın Sonu Monte Walsk Yön: Lilllan Fraker 0y: Lec Marvin Jeanne Morreau
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear