Catalog

30 EYLÜL 1985 Ozetle HABERLER CUMHURÎYET/9 TBMM Genel Kıırulıı yurın toplanıyor TBMM Genel Kurulu yarvt saat IS.OO'te toplanarak, çahşmalanna devam edecek. Toplantıda, gundemde bulunan söziü soru önergelerinin hükümet temsilcileri tarafından cevaplandınlmasına devam edüecek. thtisas Komisyonlan'nın üyeleri belirlenirse, komisyonlarm önümüzdeki hafta içinde toplanarak başkanlık divarüannı oluşturması bekleniyor. Tekdal: Başrmıza gelenleri unutmayın Refah Parti'sinin İstanbul Tepebaşı Gazinosu'nda yapılan bölge toplantısında tekbir getirmek isteyen bir gruba çıkışan Genel Başkan Tekdal, 'Biz yeraltı örgütü değiliz Tarihte başımıza gelenleri unutmayın. Heyecanlarımızı frenlemeliyiz' dedi. StNA KOLOĞLU Refah Partisi'nin, İstanbul genişletilmiş bölge toplantısı dün tam bir gövde gösterisi şeklinde geçti. Salona girerken "Refah hareketinin başkomutanı ve mıicahit Tekdal" sloganlarıyla karşılanan Genel Başkan Ahmet Tekdal, tekbir getirmek isteyen bir gruba kızarak, "Biz yeraltı örgutü degiliz. Tarihte başımıza gelenleri unutmaun" diye çıkıştı. üulsuyu kokan Tepebaşı Oazinosu'nda yaklaşık 3500 kişi vardı. Sahnede oymalı bir kürsü üstünde kırnuzı renk üzerine hilalbaşak amblemü Refah Partisi bayrağı, kürsünün yanında, partinin İstanbul tl Teşkilatının üyeleri yer almaktaydı. Salonun her köşesinde sloganların yazıldığı bez afişler yer alıyordu: "Ne AET, ne IMF, Milli Şuur Milli Hamle", "Bu kadar denedik ne gördük: Solcu %e Hberal görüş dışa bağımlılık, baskı anarşi ve fakirlik", "Müsluman Ülkeleıie Dış Güçlerin Giidumunde CNmayan Hakiki ve Samimi tşbiıiigi". Bir gazetenin bayan muhabiri dışında bütün salona erkekler hâkimdi. Gelenlerin buyuk çoğunluğu "çember sakalldardan" oluşuyordu. Toplantının "odak noktalanndan" birini "ahlaksız neşriyatlar ve hayat kadınian" oluşturdu. Refah Partisi İl Başkam Recep Tayyip Erdogan yapoğı konuşmanın büyuk bölumünü bu konuya ayırdı. Erdoğan, vesikalı çalışan kadın sayısının 226 bine ulaştığını vurgularken, "partisinin ırza geçilmiş bacılann, kızlann feryatlannı dindirecegioi, bu yaraya neşter vuraca|ım"söy|edi.Salondan "İnşallah" nidalan yükseldi. Kendi deyişleri ile "çilekeş ekibin" kumandanı Ahmet Tekdal, "İnanç lı Kadrolar Omuz Omuza", "Mucahit Tekdal", "Hilal Başak tktidar Olacak" sloganlan ile salona girdi. Arapça sözcükleri sık sık kullanan Tekdal, Refah Partililere şu önerıde bulundu: "Müstehcen neşriyattan bizar olan insanlarımızın kılı kıpırdamı>or. Size bir görev diışuyor. Bu yayınlardan lanet olsun diyerek birer adet alıp, dilekçe ile Cumhuriyet Savcılıklarına başvurun. Çiinkii bunlar suç teşkil ediyoriar. Hayasızlıga karşı çıkmak bizim görevimiz" dediği an salonda "Allah" nidalan >oıkseldi. Batının "ensemizde boza pişirdigini" öne süren Tekdal, Batının teknolojik üstünluğunde Türklerin alin terinin yattığını vurguladı ve "Batı batıyor afyonla bizi vülarca u>u(iular simdi sıra bizde" dedi. "Agızlannın kerpetenle kıstınldıgını" öne suren Tekdal, "Ağır sanayi hamlesi devam edecek ve bu davayı mutlaka sonuçlandıracagız" dedi. Sık sık sloganlarla kesilen Tekdal'ın konuşması sırasmda salondan çember sakallı ve "protokol" bolumunde oturan birinin, "Allahüekber tekbir tekbir" diye bağırması üzerine hava gergınleşti. Ahmet Tekdal'ın "burada ifratın ve tefritin veri yoktur. Boyle davrananların gozünun yaşına bakmam. Biz yeralu örgütü degiliz. Tarihte başımıza gelenleri unutmayın. Yanlış >onlere giden heyecanlanmızı frenlemeliyiz" şeklinde sert uyarısı alkışlar ile karşılandı. Refah Partisi'nin gövde gösterisi ANKARA'dan YALÇEN DOĞAN Bir DPT vardı!.. Günümüzde Hberal ekonomi de uygulansa, toplumda ve bunun da ötesinde devlette ağırlık taşıyan kurumlar giderek devre dışt da kalsa, DPT'ye yeniden gerek duyulacağı günler gelecektir. Ama şimdi hangi kurum kendine olan güven ve saygıyı koruyabiliyor ki, DPT koruyabilsin? "Planlamamn kendiliğinden bütün meseleleri halledeceğlni sanmak hayal kınklıkları hazırlamak demektir. Sosyal meselelerin halline yönetmiş hıztı ve dengeli bir y/olun başındayız." Devlet Planlama Teskilatı (DPT), bundan tam 25 yıl önce, 30 Eylül 1960 tarıhinde kurulduğunda "bir numaralı yayınmın" önsözünde Türk halkına böyle sesleniyordu. Büyük umutlarla kurulan DPT'ye verılen önem öylesine büyüktürkiörneğin DPT müsteşarına tahsis edilen araba kırmızı plakalıdır. Yanı DPT müsteşarı "bakanlaria eşit muamele" görmekte ve bakanlarla bir tutulmaktadır. Şöyle geriye dönüp bakıldığında hem yaşanan olaylar hem de çalışanlar açısından DPT'nin nasıl bir hazine o(duğu hemen görülür. Türkiye'ye şu ya da bu biçimde damgasını vurmuş, yönlendirmiş, tanınmış çok sayıda tekrtisyen ve poiitikacının kendilerini kanıtlamaları için DPT'de çalışmış olmaları yeterli görül Söylemezoğlu Trakya gezisinde MDP Genel Başkam Ülkü Söylemezoğlu, bugün Trakya bölgesinde iki günlük geziye çıkacak. Söylemezoğlu, "Dertli Türkiye'yi Ziyaret" adını verdiği gezisinin Uk gününde, Edtrne, Havsa, Uzunköprü ve Keşan'a uğrayacak. Gezisinde yurttaşlarla görüşecek ve sorunlannt dinleyecek olan Söylemezoğlu, geceyi Keşan'da geçirecek. 1 ekim salı günü de Tekirdağ ile bazı ilçelerinde ziyaret ve görüşmelerde buhınacak olan Söylemezoğlu, aynı gün tstanbul'a dönecek. Cindoruk, Doğıı gezisine çıkacak DYP Genel Başkam Hüsamettin Cindoruk, 12 ekimde Doğu iüerini kapsayan 6 günlük geziye çıkacak. Cindoruk, Doğu gezisini Erzurum'dan başlatacak. Burada bir konuşma yapacak olan Cindoruk, geceyi Erzurum'da geçirdikten sonra Karsb gidecek. Hüsamettin Cindoruk, daha sonra Ağn, Erzincan ve Gümüşhane'ye gidecek ve buralarda birer gün kalacak. Doğu gezisinin son durağı olan Trabzon'da da bir konuşma yapacak olan Cindoruk, 6 günlük yurt gezisini tamamladıktan sonra 18 ekimde uçakla Ankara'ya dönecek. KÜRSÜDERefah Partisi Genel Başkam kürsüde konuşurken. Çağlayangil: Refemndumla konan yasak, referandumla kalksın Haber Merkezi Eski Dışişleri Bakanlan'ndan, DYP üyesi İhsan Sabri Çağla>angil, eski siyasilerin affıyla ilgili olarak, "Meclis af yapabilir, ama biz af isteeniyoruz. Çiinkii suçlu degiliz. Referandumla konan yasagın yine referandumla kalkmasııtı istiyoruz" diye konuştu. Eski Dışişlerı Bakanları'ndan Çağlayangil, haftalık Nokta dergisinin iç siyasetle ilgili gelişmeleî üzerindeki sonılannı yanıtladı. Arkadaşımız Yalçın Doğan'ın "Dar Sokakta Siyaset" yazısında Çağlayangil Evren görüşmesi tutanaklarında Ecevit'i "siyaset yapmakla" suçlaması ile ilgili bir soruya, "Bu konuşmalann tutulmuş tutanaklan yoktur. Ben konuşmadan sonra ne konuştuguma dair gunlügume konuşmayı yazdım. Aynı şeyi belki Sayın Evren de yapmıştır. Konuşma bir bütiindur. Onun içinden bir bölumu alırsanız, arzu ettiginiz kelimelerle alırsanız, ona degişik yorumlar katabilirsiniz. Ben 75 yaşını aştım. Arkamızda bıraktıgımu bir icraat var. Jumalcilik yapıpyapamayacagun hakkmda beni uzaktan yakından tanıyaniann bir fikri vardır. Ben ihbarcüık yapmam. SözUnii ettiğjm yasalar bugun yunirlügükteyken bu konuşmanın icerigi hakkında tartışma açmayı bugiın istemiyorum. Bu polemik olur" şeklinde cevap verdi. Çağlayangil, eski siyasilere konan yasaklann kaldınlması için Meclisin af çıkarabileceğini, ancak bunu istemediklerini, referandumla konan yasagın yine refarandumla kalkmasından yana olduklannı da bildirdi. Çağlayangil, MDP'nin lisansiye bir parti olduğunu da vurgulayarak, "MDP lideri eski AP inancında olanlann aradığı ve inandığı bir lider degildir. Eski lideri de o degildir, yeni lideri de o değildir. Bu Dogru Yol Partisi içinde varittir" dedi. "Antidemokratik oldugu berkesçe aşikâr olan siyasi yasaklar ortadan kalkmadıkça, Türk siyasi yaşamına saglık getirikmeyecegini" ifade eden Ihsan Sabri Çağlayangil: "Ve bir ara devrin 'yaptığım yaptık, dediğim dedik' formuluyle ortaya çıkan vaziyete, bir demokratik devrin kurallarıyla \eremezsiniz. Kemikleşmiş bir vaziyet var karşınızda. Şimdi Sayın Evren istese, ben bu yasaklan kaldırdım diyebilir mi? Diyemez, anayasaya girmiş ve millet bu yasaklan koydu diyebilir misiniz? Neden diyemezsiniz, 'millet yüzde 90 kusur anayasaya oy verdi' ama bir referandum müessesesi vardır. Bir seçim bir de plebisit. Anayasa oylamasında bu üç müessese birleşmiştir." dedi. Cumhurbaşkam seçiminin ayn, anayasa oylamasımn ayn yapılması halinde anayasaya belki yine evet çıkacağııu, Cumhurbaşkanlığı'na da yine Evren'in seçilmiş olacağını belirten Çağlayangil, "Ama bu cezalar verilir miydi verilmez miydi onda biraz şüpheliyim. Bn şüphelerin giderilmesi için diyoruz, yalnız Sayın Evren'in elinde olan bir yetki var. Bu maddeler tekrar referanduma konsun" dedi. Ekrem Alican Kemal Cantvrk İranlı turistler lran'ın Erzurum Başkonsolosu Saeid Sevavend, "Iran'da çıkıs ücretlerinin 50 bin liraya yukselmesi, lran"dan Türkiye'ye gelen İranlı turist sayısını etküemedi" dedi. Başkonsolos Sevavend, "Iran'dan çıkıs ücretlerinin 25 binden 50 bin liraya çıkmaa, lran'dan Türkiye'ye gelen turist sayısını etkilemedL Yaz turizmi mevsiminde haziran, temmuz, ağustos aylan içinde tran'dan Türkiye'ye toplam 73 bin 699 İranlı turist geldi Bu turistlerden 67 bin 351 Iranu döndü. Halen Türkiye'de bulunanların da muhtemelen eylül ayınm sonunda lran'a döneceklerini tahmin ediyoruz" dedL ftan sanaiseverleıe... müştür. DPT kurulduğu aylarda planlama kavramına karşı çıkan Oktay Yenal ile planlamaya gönülden inanmış Sadun Aren aynı binada bırlikte çalışabilmişlerdir. Farklı görüşlerdeki bilim adamları,planlama kavramını yok etmek yerine planlamaya katkıda bulunmuşiar, ortak ürünler verebılmışlerdir DPT'ye "solcu" damgasını ilk vuranlardan biri, sanırız inönü hükümetlerinin bakanlarından Ekrem Alican olmuştur. Uzmanlann getirdikleri vergi reformu ve toprak reformu taslaklarına "bunlar sol fikirler" diye not düşen Alican, çevresine de o günlerde "Bu öneriler sosyalizm kokuyor" demiştir. Alican'ın sözlerinden yaklaşık 10 yıl sonra DPT Müsteşarı Kemal Cantürk Başbakan Süleyman Demirel'e "Uzmanlann bir bölümü solcu, ama bırakın ben onlan idare ederim" diyecektir. İlginçtır, "solculuk" damgası yiyen o dönemin üniü teknisyenlerine dana sonra uluslararası ünlü ekonomık kuruluşlar, IMF olsun, Dünya Bankası ya da başka bir kurum kucak açacak ve "solcu teknisyenler" uluslararası çapta sorumluluklar üstleneceklerdir. Gözüne kestirdiği uzmanları kendı kadrolarına hemen dahil eden uluslararası kuruluşlar, kendi uzmanlarını da DPT'ye göndermekten çekinmemişlerdir. 1960'lann sonlarına doğnı Edvvin Chon ile Spieger Glas isımli iki Amerikalı, DPT'ye Uluslararası Kalkınma Örgütü (AID) adına çalışmaya gelmiş, kısa sürede her iki "uzmanın" CIA ajanı oldukları saptanmıştır. Böylece, DPTye başlangıçta sadece Türk hükümetlerinin degil, başkalarınm da ne kadar önem verdiği ortaya çıkmıstır. Öncelen ekonomik kararlarda etkinlik taşıyan DPT, bir zamanlar adından çok soz edilen Hollandalı iktisatçı Tinbergen ile birlikte ilk kez "danışman" statüsüne indirgenmek istenmiştir. Tinbergen'in yayımladığı bir genelgede, "DPT'nin, sadece danışmanlık etmesi, hükümetlerin istediği çerçeve içinde dlğer kamu kuruluşlarının işine burnunu sokmaması gerektiği" vurgulanmıştır. Buna rağmen DPT, etkin kuruluş niteliğini yıllar yılı öylesine korumuştur ki, DPT müsteşarı ile daire başkanları birkaç bakania birlikte ekonomıye yön verecek kararların alındıgı Yüksek Planlama Kurulu'nun "doğal üyeleri" arasına girmiştir. Ekonomide en yüksek karar organında DPT yer almıştır. uzerk kuruluş gibi, DPT üyeleri politik nitelikli kişiler (bakanlar) karşısında düşüncelerini hiçbir zaman esirgememiş, çok ciddi kararlara imzalarını atmışlardır. Bir ara Aydınlar Ocağı yönetimine giren DPT, buna rağmen etkinlığini koruyabilmiş, arka arkaya yayımlanan araştırmalar Türkiye'ye yön vermiştir. DPT bir konuda düşüncesini açıkladığı zaman bundan etkılenmeyen çevre hemen hemen olmamıştır. Hatta, 1967'lerden sonra Turgut Özal'ın DPT'dekı ilk müsteşarlığı doneminde bile, planlama kavramının içini boşaltmak mümkün hale gelmemiştir. Özal'ın o tarihlerde "KİT'lerin satıhnasına" ilişkin önerisi, bir ekonomik kurulda KİT genel müdürleri tarafından "KİT'tere övgüye" dönüşmüş, o tarihlerde kurulmakta olan Aliağa Rafinerisi'ne özel kesimin ortak edilmesi düşüncesi, kardeşi TPAO Genel Müdürü Korkut özal tarafından geri çevrilmiştir. Hatta, Turgut özal'dan gelen önerinin tartışıldığı toplantıyı Maliye Bakanlığı: ndan Genel Müdür Yardırncısı Kaya Erdem yönetmiş, uzmanlar Korkut Özal'a dönerek, Ağabeyiniz Aliağa Rafinerisi'ne özel kesimin ortak edilmesini istiyor" dedıklerinde, küçük kardeş Özal, "Siz benim dediğımi yapın ve özel kesimi ortak etmeyin, ben ağabeyimle konuşurum" demiştir. Şu kadere bakın ki, bugün DPT'yi yine başka bir Özal, en küçük kardeş Yusuf özal yönetiyor. Bir zamanlar DPT'de çalışan "Turgut Beye iktisat dediğimizde ödemeler dengesinden başka bir şey anlamıyor" diye yakınırken, DPT'de şimdi görev alanlar" Yusuf Beye planlama dedıkçe, özel kesimi teşvikten başka bir şey anlamıyor" yargısında bulunuyortar. Yıllar yılı DPT'den ne doğru dürüst bir araştırma, ne akıllı uslu bir çalışma, ne ses getiren bir öneri işitmek mümkün!.. DPT'nin ağırlığını duyuran bir düşünce, bir uygulama yıllardır hak getire.." Sadece ve sadece özel kesimle içli dıslı ve de mescitli bir yaşam...' Günümüzde liberal ekonomi de uygulansa, toplumda ve bunun ötesinde devlette ağırlık taşıyan kurumlar giderek devre dışı kalsa da, DPT'ye yeniden gerek duyulacağı günler herhalde yine gelecektir. Siyasal iktidarların karşısına cesaretle çıkarak "alternatif politikalar" üretebilen bir DPT, toplumda yerini her zaman saygıyla koruyacaktır. Ama şimdi hangi kurum kendine olan güven ve saygıyı koruyabiliyor ki, DPT koruyabilsin?.. okutafl Akbank Sanat Galerilerinde Yeni Mevsim Başhyor. Aııın YÜCESOY (Resim sergısi) Bebek/ISTANBUL Akbank Sanat Galerisi 118 Ekim 1985 Günay SAGUN (Ream sergısa) Kızday/ANKARA Akbank Sanat Galena 218 Ekim 1985 Hasan SOYKARAFAKHJ (Resm serçpsi) Demırkopru/ESKIŞEHIR Akbank Sanat Galensı 218 Ehm 1985 Ceraal GÜVENÇ (Resım seıgısı) Ofis/DIYARBAKIR Akbank Sanat Galerisi 218 Ebm 1985 Akbank 1 9 8 5 Yaz Dönemi R e s m Kunlan sortuçlan renm aezgua İSTANBUL Mımar Sman Unıversitesı Resim ve Heykel Muzea 413 Ebm 1985 Nükte UĞUREL (Resım sergısi) Nışantaşı/İSTANBUL Akbank Sanat Galensi 825 Ebm 1985 Nihat KAHRAMAN (Resım sergisa) Konak/IZMIR Akbank Sanat Galensı 925 Ebm 1985 Meön ATEŞ (Resım ve afiş sergısi) KONYA Akbank Sanat Galensı 925 Ebm 1985 ömer Lütfi ÇETtN (Resım sergısi) ELAZIĞ Akbank Sanat Galensi 925 Ebm 1985 Erhan DtLIİGtL (Resım sergısi) Bahanye/ISTANBUL Akbank Sanat Galensı 1130 Kanul '.t/KR (Resım sergısi) Osmanbey/ISTANBUL Akbank Sanat Galensi 1531 Nail ARIKDAL (Ahşap oyma hat sanati sergısi) BURSA Akbank Sanat Galensı 1631 Ebm 1985 AyMİ GÜLEÇ (Rolyef sergısi) TRABZON Akbank Sanat Galensi 1631 Ebm 1985 Nikola CARAN (Resım sergisı) ÇORLU Akbank Sanat Galena 1631 Ebm 1985 Ebm 1965 Ebm 1985 INGILİZCE »* noun TtuaK *MUZC« nunud * Bi%taayu • VMeo • Lak * TUrkYafeaaa H * •» AjrdlagM * lıt.'u. İki Nedı < * HrrkM « n Smattr * trai Uoorn Ki/rtlnı D m n Edjyor. i» rm tayvk I m İNG1UZCE Htwtlmt ywşm trk k.nü^v Krtrnm » r i k . a OSMANBCV' İ H H » • 14t4A4« Şainicmr Sok. (S I KADIKOV m H M l TL'RKMCN KAB&BI SODEPHP af komisyonu: Sıyası ağırlıklı Suna NARMAN (Elısı orgu gıysıler sergısi) Etler/ISTANBUL Akbank Sanat Galensı 22 Ebm 8 Kasım 1985 AKBANK "Sanatın.sanatçırun yanında" ADANA, a H A ) Halkçı Parti SODEP Ortak Af Komisyonu çalışmalannı tamamlayarak, siyasi suçluların affedilmesi için formül arayan Başbakan Turgut Özal'a formül buldu: "141, 142 ve 163'neü maddelerden hiıküm giyenlerin cezalan 5 yıl erteknsin." Halkçı Parti Adana Milletvekili Ciıney t Canver, yaptığı açıklamada, HPSODEP Ortak Af Komisyonu'nun hazırladığı af yasa tasarısına gore, işkencecilerin, orman yakanların, zorla ırza geçenlerin, hayali ihracat yapanların ve uyuşturucu madde kullananların kapsamın dışında tutulduğunu belirterek, "Siyasi suçluların affedilmesi için formıil arayan ve gerekirse aftan cayabiliriz diyen Başbakan Özal'a Anayasayı çignemeden af yasa tasansı hanriayarak formül bulduk." dedi. Canver, hazırladıklan yasa tasansımn siyasi ağırlıklı af olduğunu ifade ederek, "HazuHadıgımız af yasa tasansma göre, Türk Ceza Yasası'nın 141, 142 ve 163'ncü maddelerinden hüküm giyenlerin suçlannın 5 yıl ertelenraesini istiyoruz" dedi. Cüneyt Canver, hazırladıklan at yasa tasarısında ayrıca, idam cezalarınm da bir kereye mahsus olmak üzere infaz edilmemesini istediklerini belirterek, şu bilgiyi verdi: "Hazırladıgımız yasa tasarısında idam cezalanna çarptırılanJann infazlarının bir kereye mahsus olmak üzere ertelenmesini istivoruz. Şu anda zaten Meclis giındeminde 69 idam dosyası var. Meclise gelecek olan dosyalaria bu sayı 500'e ulaşacak" Sayın Veliler 05 YAŞ AŞI KAMPANYASINA KATILINIZ 24 • Bırleşmenin oyküsü •GÜRKAN: Bölünmüşlüğumuzü gıdermeseydık, belki halkı da bölecektik. • ABD'nm istanbu! Başkonsolosu Daniel 0. Nevvberry: Guçlu bir sosyal demokrat parti Türkiye'nın sıgortasıdır • Gelişmekte olan ülkeler IMF ve korumacılık kıskacında. • SODEP Ankara II Başkam Prof. Dr. Onur KUMBARACIBAŞI,MDPGenel Başkant Ülkü SÖYLEMEZOĞLU ve DYP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet DÜLGER'ın bu konudakı göruşleri • Fındıkta ne oluyor? •Lokman KONDAKÇI: FİSKOBİRLIK fındık alım fıyatını 750 liraya yükseltmelıydı. • Dr. Agâh Oktay GÜNER: Neden Barre modelı? • Spor Orhan AYHAN: Turgut Özal'ın er sevıldıği an! y\lpa> * III Cimn Kâ'f'Sı Klıgrnn r TL TtNE UCUZLUK... •IFnt MXTA MSB TİNEKALİTE... T.C. ŞİŞLİ 2. İCRA MEMURLUĞU'NDAN KIYMET TAKDİRİNİN İLANEN TEBLİĞt Borçlu: MÜNİRE ZEYREK Şişli Kocamansur Sok. 106 Da: 2 alacakh Gönul Gömeç tarafından ale>rhinize yapılan icra takibinde haczedilmiş bulunan 148 Sl 35 numaralı telefon intifa hakhammen değer takdir edilmiştir. lşbu kıymet takdinae bir itirazınız varsa 27 gün içinde bildirmeniz hususu ilanen tebliğ olunur. 17.9.1985 Basın: 11661 kına bilirkişice IOO.OOOT lira mu HAFMLIK HABER DERGÎSÎ JLMJ tükenmeden alınî YARDIMCI GRAFİKERLER ARANIYOR Bir yayın tanıtım organizasyon şırketinde çahşmak uzere yardımcı grafikerler araıınor. Tel: 522 07 0<s 520 54 20 üniversiteli öğrenci evnm. boş günlerini bir eğitim programımızı tanıtarak değerlendi