25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet Defîne tutkusu yüzünden tarihi eserler yok ediliyor Sahıbı Cumhuritel Mdibaacıtık \e Gazeteulık Turk ^nonim Şırkeıı adıııa Nadir Nadi. # Genel Ya\ın Mudaru Hasan Cetnal. Muessese Muduru Jmim l>aklıgil. Yazı Ijkrı Muduru Oka> Oonensin, # Hdber Merke/ı Mu duru %ah:ın Ba>cr. Savfa Duzenı Voneımenı \\i \car. • Teınsılcıler \NKARA \al(inDoean.lZM!R Hikmel (, elinka>a. ADANA Metımel Mercan. Senıs Şejlerı Isianbul Haberlerr Rrha Oz, Uı> Haberler Krgun Balcı, Ekonomr Osman l i a g a y kulıur Avdtcı Lmeç, Maga/ın Yalçm Pekşen. Spor Danışmanı Ahdulkadır \ucelman, Du/elıme Rrfik Durtaş, Arajtırma ^ahın \lpa>, IşSendıka ^ukran KeleiKi, # koordınalor Ahmel Konılsan. 0 Malı Işler Krol Erkut, llan: Zi>a Ergcne. Halkla llıjkıler Gulderen koşar. Idaıv Hus*\ın Gurer, Işletme Sadun Sonmez. Basan ve Yayan. Cumhuriyel Matbaacılık ve Gazetecılik T.A.Ş. Turk Ocağı Cad. 39/41 Cağaloğlu Istanbul, PK: 246İstanbul, Te] 526 10 00 (9hat), Te!ex: 22246 • Burolar: Ajıkara: Zıya Gökalp Bulvarı Inkılap Sokak No: 19/4 Tel 33 11 4147, Telex: 42344 • tzmin Halit Ziya Bulvan 1352 Sok. 2/3, Tel: 25 47 0913 12 30 Teloc 52359 • Adaaa: Çakmak Cad. No: 134 Kat 3, Tel: 1455019731 Telex: 62155' TAKVİM: 3 Ağustos 1985 İmsak: 4.09 Guneş: 5.54 öğle: 13.15 tkındi: 17.09 Akşam: 20.26 Yatsı: 22.02 Hızlan'ın büyük şehirle ilgili açıklaması Kadıköy Beledıye Başkam Osman Hızlan, Büyük Şehir Konut Yapı Kooperatifine ilişkin bir açıklama yaptı. Kooperatifin ilanlarında sözü edilen arsaların Küçükbakkalköy mahallesi sımrları içinde kaldığını bildiren Hızlan, bölgenin onaylı nazım planlarmın ve kısmen de 1/1000 ölçekli imar uygulama planlartnın mevcut olduğunu belirtti. Kooperatifçe kendilerine, ilan ediîen hususlarda herhangi bir başvuruda bulunulmadığını da belirten Osman Hızlan şöyle dedi: "Modern yerleşim alanları yapımı için belediyemizce de önemle desteklenen toplu konut girişimlerini aynı hassasiyetle takip etmekte ve gerçekteşmesini cam gönülden dilemekteyim. Ancak, gerek müteşebbislerin, gerekse vatandaşlarımızm konuyu aynı hassasiyetle irdelemelerini ve kendi görevlerinin bilincinde olmalarım da dilerim." Düzceü vatandaşlar eski Türkçe bir kâğıt getirdiler. Bir hoca okumuş, korsanların adları bile yazıyormuş. Arkeologlar, bu tepe kum tepesi burada bir şey bulamazsın dediler. Ben generallik ve milletvekilligi sıfatlarımı kullanıp, kazı için izin aldım. ERHAN AKYILDIZ ~ Dört gündür definecilerle uğraşıyoruz... Onlann ruhsal yapılarını, defineciliğin yasal konumunu yansıtmaya çalıştık. Sıra işin adını koymaya geldi... Kimdir bu insanlar... Arkeoloji ve sanat tarihi konusunda hiçbir bilimsel niteliği olmayan bu kişilerin, yeraltında gömüfü olduğunu öne sürdükleri defıneleri çıkarma umutları nelere malolmaktadır. Bu konuda aynntıya girmeden önce Defîneci Paşa'yla sohbetimizi sürdürelim: llk tiimülüs kazısı izni size verilmiş diye duyduk. Bu konuda bilgi verir misiniz? TÜRKKAN Yurdumuzda yüzlerce binlerce tümülüs var. Bunların tümünu kazmaya devletin gücü yetmez. Vatandaşın yardımıyla olur. Türkiye'de ilk tümülüs kazısı iznini ben aldım. Orbangazi'de bir tümülüs kazdırh. İki kilometre arayla iki tümülüs vardı, bana sahte tümülüsün için boş olan tümülüsün bilgilerini ve planını vermişler, birşey bulamadık. Ancak bu olmadığı anlamına gelmez. öbür tümülüste kazı yapalım dedik, yetkililer, bize gösterin biz yapalım dediler. Vatandaş yeni yeni yetişiyor derıne konusunda. Tarihi eser nedir, define nedir, yeni anladı. Yeraltında gömülü herşeye define deyip geçiyordu. Yönetmeliğin değişmesi için geçen pazartesi günu Kültur ve Turizm Bakanbğı Müsteşan Kemal Gökçe ile konuştum. Sonucu bekliyorum. KORSANLARIN HAZİNESİ İzmir çevresindeki bir tepede define kazısı ) apımşsınız. Arkeolojik buluntular çıkmıs. Bu konuda bizi aydınlatır mısınız? TÜRKKAN Geçen sene Düzceü bazı vatandaşlar geldiler. tzmir Efes Müzesi ye'ki bölgesindeki Pamucak mevkiinde. korsanların hazinesinin bulun PAMUCAKTAKİKAZI Defîneci Paşa'nın Pamucak'tayaptığı kazıdan göriintüler... Paşa" merdıvenin yanındaki kapının arkasmda bir kapı daha var, onun arkasından da 40 ton altm çıkacak" diyor. Görkemli mozaik döşemeler, sütunlar tahrip oluyormuş, kimin umurunda. ğunu söylediler. Biz de ilgililerle temasa geçtik. Size harita falan getirdiler mi? TÜRKKAN Harita falan yoktu. Ama beni inandırdılar. Tepe, sahile 200 300 metre mesafedeki kum tepesi idi. Müsaade aldıktan sonra bölgeye gittim. Alakadarlar, bu tepeye masraf etme, birşey bulamazsın, paranız boşuna harcamr dediler. Biz müsaade aldık, senelerdir şurada duran tepeyi kazacağız dedik. Başımıza bir asistan verdiler. Üç aya yakın kazı yaptıktan sonra tahmin edilmeyecek eserler ortaya çıktı. Define kazısmda tarihi eser çıktıgı zaman kazı durdurulmuyor mu? TÜRKKAN Biz yasanın 4. maddesini ihbar maddesini işleterek buranın kazdınlması yoluna gittik. Böylece masrafları tarafımızdan temin edilmek üzere bölge müzesi bir arkeolojik araştırma kazısı yapmaya karar verdi. Bir asistan verdiler, bizim tuttuğumuz, masraflarını bizim karşıladığımız işçiler tarafından kazıldı. Aradan 3.5 ay geçtikten sonra yağmur mevsimi başladı kazıyı tatil edelim, gelecek yıl devam ederiz dediler, kabul ettim. Bu yıl bana "Müzeyle yaptıgınız protokol mucibince, çıkan eserlerin miizeye yerle«tirilmesi için gerekli yerierin hazırlanması konusunda sizden istenilen malzemeyi temin etmediginiz için bu sene tekrar kazı müsaadesi verilmeyecektir" dıye bir yazı gönderdiler. Oysa müzeyle aramızda böyle bir protokol yoktu. Ben 3 milyon lira harcadığım bir kazıda 300 bin lira masraf yapmayacak kadar saf mıyım. Protokol olsa neden vermeyeyim vaat ettiklerimi. Bahane bu. Üç gun önce Bakan'a uzun bir mektup yazdım. Inşaallah bakanlık bu kanunsuz işi kanuni duruma getirir. Kazıda şu merdivenler ve şu kapı bulundu. (Paşa bu sırada fotoğraflar gösteriyor bize) Kapının arkası tamamen taşıma deniz kumuyla doldurulmuş. Biz diyoruz ki, biz şimdi burada kazı yapmayacağız. lçerideki kumu boşaltacağız, içeriden bir kapı daha çıkacak. Eğer o kapı da çıkarsa bizim planımız doğrudur. İçeriden 40 ton altın ayrıca başka altın heykellerin çıkacağı kanaatindeyiz. KÂĞIDI HOCALAR OKUDU Bir kapı çıktı, içeride bir kapı daha çıkacak arkasmda 40 ton altın var, altın heykeller var diyorsunuz. Nereden biliyorsunuz bunlan? TÜRKKAN Düzceli vatandaşlar bana eski Türkçe bir kâğıt getirdiler fakat çok küçük yazılmıştı okuyamadırn. Vatandaşlar Düzce'de üç tane hoca bulmuşlar, onlardan biri okumuş. Korsanların adlan bile yazıyormuş. Bu kazının hakikat olduğu zaten ortada, arkeologlar bu tepe kum tepesi, burada birşey bulamazsın dediler. Ben generallik ve milletvekilligi sıfatımla ızin aldım, arkeolojik araştırma kazısı yaptım. Bunu yaptırmamak için calıştılar ama yaptım. tbrahim Irgören adh bir arkadaşımız da Tekirdağ'da bir tümülüs kazdı, kral mezan çıktı, birçok değerli buluntu çıktı mezardan. Türkkan Paşa'nın admı verdiği İbrahim trgören de defıneciler arasında adı sıkça geçenlerden biri... Geçen aylarda Trakya'da bir tümülüs kazısı izni almış ve define ararken bir kral mezan çıkmış ortaya. Atilla Dorsay olayı Cumhuriyet'te ayrıntılarıyla yazdı. Bir tarihsel değerin, yeraltından çıkanlıp muzelerimize, dolayısıyla insanlığa kazanduılması güzel bir olay... Ancak bu işin, define peşinde koşanların finanse ettiği kazılarla olması ve bölge muzesinden görevlendirilen bir asistanın denetimine bırakılması düşündurücü... SOM ALTINDAN BİR HEYKEL tbrahim Irgören, bugunlerde gazetecilere demeçler veriyor. "Suriarın altında som altından bir heykel var. tzin versinler Edirnekapı surlannın altındaki heykeli hemen çıkarayım" diyor... ibrahim trgören, surlan yıkıp altm heykeli çıkarma duşleri kuradursun, arkeologlar yaptığı tümulus kazısmın hatalı ve acele yapılmış bir kazı olduğunu be KİMSE KABUL ETMEDl 6 ay önce kaybolan ve tek bacağı kesik olarak bulunan Halil'in yüzüne butün kapılar kapamyor. Kayıp çocuğa hiçbir yetkili hapısını açmadı Ayağı kesik halde bulunan Halil, önce Kayıp Çocuk Bürosu'na gönderildi. Oradan ll Sosyal Hizmetler Müdürlüğü'ne sevk edildi. Bu müdürlük, Fatih Yetiştirme Yurdu'na gönderdi. Yetiştirme Yurdu, Halil'i kabul etmedi. Bu kez Bakırköy Akıl ve Ruh Sağlığı Hasîanesi'ne gönderildi. Orası da geri çevirdi. Bunun üzerine yanındaki polis, Halil'i bir otobüse bindirip Ş.Urfa'ya yolcu etti. YALÇIN ÇAKIR Bir bacağı kesilmiş olarak ve dilendirilirken bulunan Şanlıurfalı Halil'in çilesi bitmedi. Önceki gün Kayıp Çocuk Bürosu'na teslim edilen küçıik Halil, hiçbir sosyal kuruluşun kendisini kabul etmemesi üzerine "feci" dummdaki bacağıyla, gerekli tedavisi bile yaptınlmadan ve yanına hiçbir sorumlu verilmeden, geceyansı bir Şanlıurfa otobüsüne bindirildi ve memleketi olan Birecik'e gönderildi. Istanbul Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şubesi yetkilileri bu durumu "büjült bir sorumsuziuk" olarak nitelerken, yasaya göre özürlü ve muhtaç çocuklara bakmakla yükümlü Sosyal Hizmetler Müdürlüğü yetkilileri, küçük Halii'in durumundakileri "çüriik elma" olarak nitelendirdiler ve kendilerinin sorumluluğunda bulunan Halil'in gidişinden haberli olmadıklannı söylediler. Halil'in teyzesi Sabriye Keskin de, yeğeninin dilendinlmek için bacağının kesildiğini iddia ederken, geçen yıl da benzerı bir olay olduğunu, Çağlayan'daki bir komşusunun çocuğunun kaçınldıktan 4 ay sonra bileği kesilmiş ve dilenir durumda bulunduğunu bildirdi. Beyoğlu'nda dilenirken bulunan Halil, önceki gün Beyoglu Emniyet Amirliği'nce îstanbul Emniyet Müdürlüğü Kayıp Çocuk Bürosu Müdürlüğü'ne teslim edildi. Küçük Halil bu birimin müdiresi Başkomiser Ülkii Sanışık tarafından, bakımının yapıhp, annesi gelinceye değin birkaç gün güvenliğinin sağlanabilmesi için resmi bir yazı ile Istanbul ll Sosyal Hizmetler Müdürlüğü'ne gönderildi. Sosyal Hizmetler Müdürlüğü ise küçuk Halil'i teslim bile almadan Fatih Yetiştirme Yurdu'na gönderdi ancak buraya da kabul edilmedi. Kuçük Halil daha sonra bir polis refakaunde Bakırköy Akıl ve Ruh Sağlığı Hastanesi'ne götüruldu ancak buradan da geri çevrildi. Bunun üzerine yanmdaki polis memuru çaresiz kalarak geceyansına doğru kuçük Halil'i Topkapı Otogarı'na götürdü. Rasgele bir yolcuya emanet ederek Şanlıurfa otobüsüne bindirdi ve yolcudan çocuğu Birecik Emniyeti'he teslün etmesini istedi. Bu durum gerek fstanbul Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şubesi'ni, gerekse ll Sosyal Hizmetler Müdürlüğü'nü oldukça karıştırdı. Her iki birimin yetkilileri, ancak çocuğun Birecik Emniyet AmirliğTne teslim edildiğıni öğrenmelennden sonra rahat bir nefes alabildiler. Bir yetkili "ya çocuk yolda kaybolsaydı?" şeklindeki soruyu "O z*man başımıza dert açılırdı" diye yanıtlarken şöyle ekledi: "Kaldı ki bu çocugun bacağını kesip dilendirenler her şcyi yaparlar. Adeta mafya gibi. Korkunç bir durum." Istanbul Emniyet Müdürlüğü Kayıp Çocuk Bürosu Müdiresi Başkomiser Ülkü Sanşık, sakat çocuklan alacak hiçbir kurumun bulunmadığına dikkat çekerken, Küçük Halil'in İstanbul'da da bakılabilmesi için, hatta bu tür çoçukların bakımından yapılabilmesi için defalarca sıkıyönetime ve bakanlığa yazı yazdığını bildirdi. ll Sosyal Hizmetler Müdıirü VahdettİD Çokcu, çocuğu hastaneye yatınldı dıye bildiklerini belirtirken, "E|er bize geri getirilse idi kabul edip, ya misafir ederdik annesi gelinceye kadar, ya da yanına bir resmi görevli verip öyle gonderirdik. Geri geise mecburen alıp misafir edecektik. Aslında dugru^ıı, hastanenin alıp psikoterapiden gevirmesi idi.Bi; bep çiinik elma ile uğraşıyoruz. Ama durum bu" şeklinde konuştu. lirtiyorlar... Türkkan Paşa'ya göre Irgören'in yaptığı kazı büyük bir başandır. Ama bu başanya çamur atılmaktadır. Şöyle konuşuyor Turkkan Paşa: "İbrahim "in kazdıgı tümUlüSÜD sonuçlan fena mı oldu yani. Ama Eski Eserler ve Müzekr Genel Müdüriuğu Kazılar Şubesi Müdüriı Mustafa Karahan yanlış yapılmış diyor. Soruyoruz neresi yanlış diye. Ben arkeologum, sen anlamazsın, yanlış yaptılar işte diyor." Mustafa Karahan kimdir, nasıl biridir bilmiyoruz ama, Defineci Paşa'nın söyledikleıinden çıkardığımıza göre en azından arkeoloji bilimine saygısı olan biridir ve söyledikleri doğrudur. Bizce, Turkkan Paşa'nın Pamucak'ta yaptığı kazı da yanlışür. Moz<tik döşemeleri, yüksek duvarlan, yüksek sutunlanyla görkemli bir saray kalıntısı olduğu hemen belli oluveren Pamucak tepesi, öyle iki uç ayda, bölge muzesinden gelecek bir asistanın denetıminde yapılacak bir kazı değildir. Parayı bastırıp, "çıkan kapınm arkasında bir kapı daha var. Onun arkasında da 40 ton altın var" diyen paşaya göre fevkalade bır iş başanlmıştır. Görkemli sütunlar param parça yerlerde duruyormuş, guzelim mozaikler tahrip oluyormuş kimin umurunda. Varsa yoksa kapının arkasındaki altınlar... Paşa konuşmasında açıkça söylüyor: "Generallik ve millelvekilliği sıfaümı kullanıp izin aldım'7 diyor. Böyle olunca da insanın aklına, suçlunun Türkkan Paşa değil, ona bu izni verenler olduğu geliyor. Defineci Paşa'nın sohbeti bitecek gibi değil. Konu da define olduğuna göre o anlatıyor, biz dinliyoruz. Birçok ihbardan söz ediyor. Paşarun en iyi bildiği konu yasalar, yönetmelikler.... Hangi koşullarda define arayabüirsin, çıkarsa hissene ne düşer, tarihi bolgede define aramak için "ihbar" maddesi işletilip nasıl izin alınır bunlan çok iyi biliyor. Ancak tarihi bilgisi pek yok belirlemelerimize göre... Konuşmamız sürüyor: Ne gibi define ihbarları geliyor anlatır mısınız? TÜRKKAN Geçenlerde Kartal'dan 85 yaşmda bin geldi. Eskişehir'de Lidya Kralhğı var bılirsiniz... Efendim Eskişehir'de Lidya Krallıgı yoktur, Frigya uygarİıgından izler taşır Eskişehir bölgesi. Lidya batıdadır... TÜRKKAN Kral Ledas var... Kral Midas olabilir efendim. Frigya Kralıdır. TÜRKKAN Evet Midas Kralhğı... PARLAY AN CAMDAKİ KÂĞIT Ne dedi Kartal'dan gelen ihtiyar? TÜRKKAN Beni Eskişehir'e götürün Kral Midas'ın hazinesini göstereyim diyor. Bu ihbar uzerine bir arkadaşımı Eskişehir'in Kümbet köyüne gönderdim. Tetkik etti. Kürreyi mücesseme üzerinde iki tane aslan pençelerini koymuşlar duruyorİar. Bunlann baktıkları istikamette 2030 sejıe evvel bir çoban gezerken birşey parlamış cam gibi. Bir kâğıt çıkmış parlayan camdan. Çoban kâğıdı okumuş arada 12 Midas kralının bir masa başında, içinde altın olan bir kabın çevresinde oturduklan yazıhymış. O kâgıt nerede, şimdi sizde mi ya da gördünüz mü? rÜRKKAN Hayır yok anlattılar. Adam yakalanacagını anlayınca kâğıdı yakmış. Ne yapsaydı. Başka ihbarlar var mı? TÜRKKAN Geçenlerde Diyarbakır'dan bir hoca geldi. Kendisine Suriye'den Ermerü bir papaz gelmiş, oturduğu evin altında define olduğunu söylemiş birlikte çıkaralım dedi. Tarihi eser ihbannda bulundum. Bir adarrumı Diyarbakır'a gönderıp müze mudürüyle temasa geçtim. Çıkacak paralara yönetmeliğin 18. maddesine göre para verilip verilmeyeceğini sordurdum. Hiç bir hak talep edemeyeceğimiz söylendi. Bu >ıızden kazıya başlayamadık. Türkkan Paşa konuşmasımn burasında birden heyecanlanıp bağırıyor: "Ne lüzum var Çin'e gitmeye, toprağm altı, aitın dolu alün..." Paşa düşlerindeki hazineleri anlatmayı sürdurüyor: "Krezüsun hazinesi İzmir yakınlanndaki Ahtnet Bey köyünde. Bulgar eşkiyası Volçan Voyvodası'nın 72 ton altını Saray'ın Midye koyunde. Alibeyköy'de Kraliçe Perlovicenin hazinesi var... İzin verilsin tonlarca altın çıkaracağım, söz verhorum... Definecileri destekleyin yazınızda." Biz söz veremiyoruz... Halefoğlu döndü ISTANBUL (a.a.j Heisînki Sonuç Belgesi 'nırt imzalanmasınm 10. yıldönümü törenlerine katılan Dışişleri Bakanı Vahh Halefoğlu dun yurda döndü. Halefoğlu Atatürk Havaalanı 'nda yaptığı açıklamada, • 'Helsinki Sonuç Belgesi 'nin 10. yıldönümü törenlerinde Türkiye açısından özellikle Bulgaristan 'daki soydaşlanmızın durumunu düe getirmis olmanuz çok yararlı olmuştur" dedi. Sheraton OtelVnin 10. yı/ kutlaması Kültur Servisi Sheraton Oteli'nin 10. kuruluş yıldönümü dun Taksim Parkı'nda kutlandı. Park içinde kurulan 12 metrelik karton ve tahtalardan yapılmış pasta önunde açış konuşmasını yapan otel müdüru fVilliam Bauer, lOyıllıksüre içinde Sheraton'un halkla bütünleşme çabası içinde bulunduğunu, bu nedenle de bu kuruluş yıldönümunü halkla birlikte kutlamayı uygun görduklerını soyledi. Vali Nevzat Ayaz ve Anakent Belediye Başkam Bedrettin Dalan 'ın da kısa bır konuşma yaptığı törende daha sonra Sheraton pastası kesildi ve çeşitli slandtlarda davetlilere yiyecek ve içecekler sunuldu. Türkiye en az içki içüen ülke Haber Merkezi PtAR'ın da üyesi bulunduğu GIRI'nın (Uluslararası Gallup Araştırma Kuruluşları) 23 ülkede yaptığı araştırmaya göre Türkiye en az içki içilen ülkeler sıralamasında birinci sırayı aldı. Türkiye'yi sıralamada lsrail izledi. En fazla içki içilen ülkeler sıralamasında ise birinci sırayı Yunanıstan aldı. lzlanda ise hem "gereginden çok içki içilen ülke" hem de "içkinin aile içinde sorun yaraîüğı" ülkeler sıralamasında birinci sırada yer aldı. Yapılan araştırmaya 27.450 kişi katıldı. Araştırma sonuçlarına göre çeşitli kategorilerde ulke sıralamaları şöyle oldu: İÇKİ İÇMENİN AİLEDE SORÜN OLMADIĞI ÜLKELER İSRAİL HOLLANDA URUGUA Y TÜRKİYE İNGİLTERE İSVEÇ BELÇİKA EN ÇOK İÇKİ İÇİLEN YUNANİSJAN İSVEÇ HOLLANDA İNGİLTERE NORVEÇ İZLANDA İSVİÇRE Termik Santralda kaza zinciri lVtiLAS, (Cumhuriyet Ege Bürosu) Yapımı süren Yeniköy Termik Santralı'nda son uç günde meydana gelen dört ayrı iş kazasında iki işçi öldü. iki işçi de ağır yaralandı. Kazalann yoğun iş temposu vc yeterli iş güvenliği önlemlerinın alınmaması sonucu olduğu öne surüldü. Son olarak önceki gun ve dün meydana gelen iki iş kazasından ilkinde YOirGAP adlı taşeron fırma işçilerinden Ekrem Kurt, (22) bir gün once oieıı Hilmi Vaşar adlı işçinin düştüğıi >erden duşerek ağır yaralaı dı. kurt datıu sonra Muğla Hevkı Hastanesi'ne kaldınlarak tedavi altına alındı. Aynı gün meydana geîen bir diğer iş kazasında da 13 metre yükseklikte çalışan Hıdır Çakır adiı işçi dengesini yüirerek düştu. Ağır yaralanan Çakır da Muğla Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. C .ıceki gün meydana geien iki a>Ti iş kazasında da YOLr GAP firmasmda çalışan Hilmi Yasar 13 metre yükseklikten duşerek ölmuş, aynı gün M. AN Yeşiltepe de çalıştığı böiumde meydana gelen elektrik kaçağına kapılarak yaşamını yitirmişti. Yeniköy Termik Santralı'nda son üç gun içinde meydana gelen iş kazalarıyla ilgili olarak savcılık soruşturması sürerken sanual yapımmda yer alan bazı firmalar cakşmalanna bir gun ara verdi. Daha önce tamamianan Yatağan Termik Santralı'nm yapınunda da meydana gelen iş kazalannda yedi işçi yaşamını yitirmişti. Vluslararası Gallup araştırma kuruluşlarımn 23 ülkede yaptığı araştırmaya göre, en çok içki Yunanistan'da içiliyor. Arjantin sarhoş olmanın en az olduğu ülkelerin başında geliyor. THTye Japonyu'dan armağan Istanbul Haber Servisi Japon Isuzu Motors Ltd. Firması, Tahran 'da geçtiğimız aylarda Iraklran savaşı yüzünden mahsur kalan Japonlann tahliyesini gerçekleştiren THY'ye iki adet Isuzu binek otomobıli armağan etti. Otomobiller dün A tatürk Hava L imam 'nda yapılan törenle THY Genel Müdürü Yılmaz Oral'a teslim edildi. 95 91 91 90 89 89 88 1 2 0 0 kitabın yeniden yazılması iki ay içinde bitirilemezse, önümüzdeki yıl da eski kitaplar okutulacak. Ayrıca yeni öğrenim yılında öğrencilerin kullanacakları Türkçe konusunda önlemler alınacak. ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanı Vehbi Dinçerier'in 9 eylüle kadar çalışmalaıının bitirilmesini istediği 1200'den fazla kitabın yeniden yazılması sıkı denetim altında tutuluyor. Önceki gün bakanhk yetkilileri bu amaçla Müsteşar Vjkili Mustafa Turhan başkanhğında toplanarak kitap yazma çalışmalarmı değerlendirdiler. Toplantıdan sonra yetkililerin Dinçerier'in makamına giderek bilgi verdikleri oğreniidı. "Degeriendirme Toplantısı" olarak adlandınlan toplantıyla ilgili bilgi veren bir yetkili bunun bir ara degeriendirme niteliğinde olduğunu, Bakanhk yetkililerinin bundan sonra belirli aralarla toplanıp kitap yazma çalışmalarmı denetleyecekierini soyledi. Yetkili, "Çahşmaiann normal seyrinde siirdiıgünü, belirlenen tarihte bitirilmesinin beklenildiğini" de ifade etti. Ders kitaplarınuı yeniden yazımı sıkı denetim altuıda 400 dolayındaki ders kıtabıyla 800 dolayındaki diğer kitaplann bakanlıkça saptanan yeni sisteme göre yazımının iki ay gibi bir sürede bitirilmemesi durumunda önümüzdeki öğretim yılında eski kitaplar okutulacak. Aynca yeni öğretim yılı başlamadan çıkanlacak olan "Oğrenci Kültiir Lügatı" ile "tmla Kılavuzu" da okullara gönderilerek ders kitaplarının dili ve öğrencilerin kullanacakları "Tnrkçe" konusunda önlemler alınacak. Kitap yazma seferberliği çalışmalarında da özellikle ders kitaplarının dili üzerinde durulduğu öğrenilirken Dincerler de ders kitaplanndaki dilin ne aşın Osmanhca, ne de aşın özturkçe olacağını vurguladı: Kitap yazma seferberliğinin ana amacı olarak gösterilen Atatürk ilke ve inkılaplarıru, müli ve manevi değerlen benimsetmek ilk olarak Milli Tarih ders kitabına yansıdı. Lise coğrafya dersı programlarında Türkiye ile ilgili konuların oranmın yüzde 75 olacağı da açıklandı. Öte yandan lise ve dengi okullarda okutulmasına başlanan Sağlık Bilgisı ders kitabı, Türk Dili ve Edebiyatı, Felsefe, Mantık, Sosyoloji, Müzik derslerine ait programların önümüzdeki günlerde bakanlık onayından geçerek acıklanması bekleniyor. 89 86 84 83 82 82 80 Kuleli mezunları diploma aldı ISTANBUL (a.a.) Kuieii Askeri Lisesi'nin 139. dönem mezunlarına dün düzenlenen törenle dıplomalan verildi. Kuleli Askeri Lisesi'nde düzenlenen törende bir konuşma yapan okul komutanı Kurmay Albay Yaşar Büyükanıt, çahşmaiann bitiminde lisenin dünya standartlarına uygun bir eğitim kuruluşu duzeyıne geleceğini vurguladı. Dönem birincisi Erdinç Gökalp'in mezunlar adına yaptığı konuşmadan sonra 198485 öğretim döneminde mezun olan 505 öğrenciye dıplomalan dağıtıldı. EN AZ tÇKİ İÇİLEN TÜRKİYE İSRAİL FİLİPİNLER BREZİLYA URUGUA Y ABD JAPONYA 60 56 44 40 33 33 31 BAZEN GEREĞİNDEN < ÇOK İÇKİ İÇİLEN ÜLKELER İZLANDA GÜNEYKORE JAPONYA ABD İNGİLTERE YUNANİSTAN AVUSTRALYA •/? 39 U W 30 29 92 hizmetli için yeşil ışık Istanbul Haber Servisi Istanbul Tıp Fakultesi'ne sınavla alınıp, üç ay ücretsiz çalıştınldaktan sonra çıkarılan 92 hizmetli için "yeşil ışık " yandı. Istanbul Üniversitesi Rektöru Prof. Dr. Cemi Demiroğlu, söz konusu hizmetlilerın tayin tekliflerinin başbakanlıkça kabul edilip ımzalandığını bildirdi. SARHOS OLMANTN EN AZ OLDLĞÜ ÜLKELER ARJANTİN İSRAİL URUGUA Y FİLİPİNLER KOLOMBİYA BREZİL YA BELÇİKA 94 94 91 89 86 86 86 BtTTt
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear