Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER ulaştığı için, kalkmış bulunan, bir "demokrasi kurumu olan sıkıyönetim" içre, bir "yasa ve düzen (law and ordre)" rejimidir, Türkiye'deki.. Bu amaca varmak için yapılmış olduğunu kabul etmek zorunda olduğumuz eylemler, işlemler de, amaca varılmış olduğuna göre, etkilerini, demokrasinin içinde de, hâlâ sürdürmekten çıkarlar. Yoksa, demokrasi ve onun hukuksallığına varılmamışlık hatta, o, aranmamışlık durumu sürmüş olur. Türkiye'deki, bu mudur ki, bu mu olmuştur ki, tasarruflara ebedilik tanınacak?.. Sıkıyönetim, her zaman, anayasaldır. Demokrasiden gelir ve ona yöneliktir: Demokrasinin sistemine mekanizmasına özüne üslubuna ulaşma yollarını açmaya yöneliktir. Böyle olunca da sıkıyönetim, ülkenin, demokratik siyasal sosyal kültürel yapısını değiştirip, ona bir bambaşkayı getirmeye girişmez. O kadar ki, bu bambaskalıktan vazgeçtim demokrasinin uygulanan türünden vazgeçip, yine o türlerden bir başkasını yeğlemeye ve onu getirmeye bile gerek görmez. 'temsilci organlarca' uygulanması kuralı" ancak, böyle, yerine gelebilir. Sıkıyönetim de, bir demokratik kurumdur, demokrasi içre bir kurumdur. Onda, ülkenin, sosyopolitik, sosyokültürel yapıları ve değerleri yerinde kalmak üzere, fakat, dönemin nezaketi içinde, çok yaygın, kapsamlı, derinlikli ve ağır ve etkili "takdir"ler, "eylem"ler söz konusu olur. Fakat, bunların etkileri, demokrasinin ve düzenin (tabii, demokrasi düzeninin) yeniden rayına oturup işlemeye başlaması ile "mukayyet" kalır. mesi yolu kapatılmıştır; fakat, bunlann, demokratik dönemde, demokrasiye restorasyonu yolu, ebedi olarak kaparjlmamıştır. Sıkıyönetimin doğasını yorumlama yolu ile de, böyle bir ebediliğe varılamaz, tersine varılır; hüküm koyucu, nasıl, işlem ve yapımların, denetimden azadeliğini açık bir hükme bağlamışsa;istese idi (ve çünkü, demokratik algı, demokratik yapı, demokratik öz, demokratik kurallar örgüsü içinde görse idi), tüm işlem ve yapımlarını ebedi kıldı, ğını da, ayni açıklıkla belirtirdi. Fakat, sıkıyönetimin, aslında, yani demokrasi içre ve demokrasiye yöneliklik içinde bir kurum olması niteliğinde, böyle ipotekçi bir çizgi bulunmadığından, 12 Eylül ile gelen "Hüküm Koyucu" ve onun dayandığı demokratik algı geleneği bu yola girmemiştir. Sevgisizlik Gütmesi ıııî? 1402 ile görevden "af edilme" vardır, suç ve suçlama yoktur. Ve bu affın süresi de belirtilmemişür. Demokratik düzene geçilirken 1402 ile uzaklaştınlanlann da göreve dönme zamanı gelmişîir, düşüncesindeyiz. Bu affı "ebedi" sayanların düşmanca tutumuna fırsat verilmemelidir. Prof. BAHRİ SAVCI Kimi zaman, bir devlet zorunu olarak, kimi görevliler için, bir "zecir" önlemi alınır. Ama, gönttlleri, sevgisizlik; kafalan, bağnaz tutkularla dolu alt kademeler, bu "geçici zecir'M, ebedi bir "kahhar"hğa dönüştürme alevlerini tutuşturmaya kalkarlar. 1402 vesilesi ile, gene, böyle bir durum dogdu: Sıkıyönetimin amacına uygun işlevini tamamladığı kimi bölgelerde, eski kamu haklarım ve kamu hakları statüleri geri gelirken, bunu önlemek için, çırpınmalar başladı: "Dönemezler" diyen makamlar görülüyor. "Dönemezler, zaten, kadro da yok" diyenler oluyor. "Dönemezler, kadro olsa bile dönemezler; atılmışlardır, bir kez... Aramızdan sürülmüşlerdir, bir kez.." "kahhar"cıları ortaya çıkıyor. GÖREVDEN AF tDt... Oysa durum, çok açıktır: Sıkıyönetimler 19801983 başlan, ya da, ortalan ortamında, ki bu ortam 1971'lerden beri sürüp gelen, bir müzminliğin kalıtıdır yasalann kendilerine verdiği bir "takdir""uygulam" yetkisini kullanarak, üniversite içi ve dışı, kimi kamu görevlilerini, kamu görevliliği haklarım da üzerlerinden alarak, görevden "af etmişti". "Af etmişti" diyonız, çünkü, suç ve suçluluk yoktu ortada... Bunu saptayan bir yargı hükmü de yoktu ortada... Yalnızca, bir sıkıyönetim önlemi olarak alınmış, bir "görevden af" uygulamaları vardı ortada.... Evet, kimi öğretim üyelerinin, bu dönemde, kamu görevliliklerinde bulunmasında. sıkıyönetimin amaana uygun olarak kullamlması açısından sakınca görülerek, onların, kamu görevliliğinden affı vardı ortada... Bu af karar ve tebligatlannda, bir "süre" belirtilmemişti. Belirtilemezdi de.. Bu önlemler, ancak sıkıyönetim gereğj idi. Sıkıyönetimin amacına ulaşması için, bu zevatın, kenara çekilmesi gerekmişti. Fakat, demokrasiye dönüşüm eylemi; bir yerde, şematik çatısım, onun içindeki felsefi içeriğini tamamlayarak, sıkıyönetimi kaldıncı bir kıvama geldi. Bu nedir? Sıkıyönetim, amaana ulaşmış demektir. Bu amaca giderken, onu, olumsuz yolda etkileme olasıbklan aşılmış demektir. Artık, bütün mercekler, demokrasi içindeki eksenleri üzerine oturtulma zamaru gelmiştir, demektir. Olumsuz etkileme olasıbklan kalmamışür demektir. öyle ise, eski "af edilenler"in de, demokratik eksen üzerindeki yerlerini almalannda, sakınca ve engel kaJmamıştır demektir. Onların yerlerine dönmeleri, demokrasinin, bizzat demokratik hukukun gereği durumuna gelmiştir demektir. Burada, "onlar ebedi olarak görevden affedilmişlerdir" denemez. Bu, sıkıyönetimi, bir demokrasinin anayasal kurumu olmaktan cıkanp; onu, militer, paramiliter bir totaliter otoritaryanizm ile karıştırmak olur. Bu suretle ona, Türkiye'yi, yeniden halk etme misyonunu vermek olur ki; bizim sıkıyönetimimizde, böyle olma savı yoktur; bu savı, kurandestekleyen bir yasal, ya da ideolojik temel yoktur; bu nedenle, böyle bir durum söz konusu edilemez: 12 Eylül'ün ilk bildirgesi Danışma Meclisi 82 Anayasası Partiler seçimler 83 iktidarı ve muhalefeti, hepsi, hepsi, fasafisodur, demedikçe, diyemedikçe... Ki, bunu da, kimse söyleyemez;bunu, telmih etme cüretini kimse gösteremez. Çünkü bu; Türkiye'nin tarihinin, "demokrasi ile yoğurulmakta olduğunu" anlamama olur; Türkiye'nin yazgısını, "demokrasi yuğurulması" dışına kaydırma olur ve bunun da, bir tarihsel akımı, tersine çevirme olanaksızlığı oluşturacağını, şaşılası bir aymazhkla, kavramama olur. Ve en sonunda, böyle bir yorum, "demokrasiye mayalanma tarihimizi", kendi kafası zaranna, toslama olur. Evet, militer, paramiliter bir totaliter darbe, yumruğunu masaya vurup, "Ben size, şimdi, demokrasi dışı şu rejimi getirdim. Bu, ebedidir. Ülkeyi, buna göre, yeniden 'tensik ve tertip' ediyorum"der;kendi ölçütlerine göre, kendi totaliter otoriter ideolojisine göre, ülkenin sosyopolitik, sosyokültürel, sosyoekonomik yapılannı ona göre ayarlar; demokrasiden kalacaklan antlar, yerlerine, totaliteryanizmin değer ve kurumlannı getirir. Ama, Türkiye'de, bu olmamıştır ki; Türkiye'nin sosyopolitik kültürel ekonomik yapılanru, demokrasiden başka bir örnek içinde kurma, bu yapıları altüst etme rejimrkurulmamıştır ki; tasarruflara, ebedilik tanınsın? Amacına varınca kalkacak olan, ve kimi yerlerde, amacına PENCERE 21 AĞUSTOS 1985 Kanıtlanan Gerçek... 1402 ile, devlet kadrolarından çıkarma durumunu, bu bağlam içinde ele alma zamaru gelmiştir. Çünkü bu, durumlann, demokratik algının, demokratik hukuksallığm demokratik kurallar yelpazesinin oluşturduğu liberal bağlam içindeki yerlerine oturtulmasmın gerekliliğini deyimleyen yeni bir dönemdir. Bu dönemde, sıkıyönetimin, topluma pek nazik, ama, yapısallık getirme sadedinde olmayan işlemleri de, sona ermiştir: Bütün hukuksal sonuçlan ile beraber... Çünkü, sıkıyönetim amacına ulaşmıştır; yasa ve duÇünkü: sıkıyönetim de, tüm hak ve etkilerini, bir demokra zeni (law and ordre'u) kurtik hukuk algısından, bir de muştur. Bu arada, sıkıyönetimin, namokratik kurallar yelpazesinden, hatta, bir demokratik ana zik işlevinin gereği yaptığı işlemlerin (tasamıflann). aldığı kararyasadan alır. lann tümü, herhangi bir hukukDünyanm hiçbir demokratik sal, ya da, siyasal denetimden hukuk algısı ve kurallar demeti; azadeliği sağlanmıştır. Bu konukendi türleri üzerinde yeğleme da, kesin ve açık bir anayasal yapma, değistirmeler yapma hak hüküm vardır. Fakat, sıkıyöneve yetkisini, "Temsili timin ülkenin sosyopolitik, Hükümet" organlarından baş sosyokültürel, sosyokasına vermez. Demokrasi içre administratif ve jüridik yapısını, olan durumlardan birinden öte kökten değiştirme hususunda, ve kine geçme, demokrasi içinde hele, kimi yapımlan ebedi kılma değişmeler yapma, bir yeni ter hususunda, bir hukuksal dayatiplenmeği kademelenmeği yeğ nak yoktur. Tersine, sıkıyöneleme hakkı, gene, ancak, seçim timde "dönemin nezaketi" içinden gelen "demokrasinin temsili de sıkı ve kuvvetli olması yasalkurumlannda kalır. Çünkü, de laştırılmış olan yapımlann, sıkımokrasinin temel koşulu olan yönetimin demokrasiye geçişte, "ulusal egemenliğin, seçimden süre ile bağlıhğı bağlamı içindegelen seçime dayalı olan se liği öngörülmüştür. Yani, işlem çimle ulusa hesap verecek olan ve tasarruflann bir hesaptan geç OKTAY AKBAL EVET/HAYIR .. Sorunlar ve Okurlar. Mektuplar yine yığıldı. Hep yakınıyorduk, yurttaşlarda gündelik politjkaya ilgi azaldı, meydan beJirti kişi ve çevrelere kaldı diye... Öyle şey yok! Halkımız sorunlarına sahip çtkıyor. En önemlisi de sorunların nereden. nelerden kaynaklaridığını anlamak istiyor. Bu sevindirici bir gerçektir. Meydan boş kalmıyor, kalmayacak .. Bugün size birkaç mektupian parçalar sunmak istiyorum. Bakırköy'den bir SOÖEP'li okur şöyle yazmış: "Günlerdir Türkiye solunda birliktelik tartışılıyor. Üç sosyal demokrat partinin bir çatı altında toplanarak tek ve gür sesli olması isteniyor. Bu nasıl olur? Ancak belirli ilkelerde birleşerek..." S. Aslan bu ilkeleri 7 konuda toplamış. Özetlersek; önce demokrasi savaşımı: Demokrasi derken ne anlıyoruz? Kimin için demokrasi. Dört milyon ışsizin sorunu. Çalışan yığınların daha iyi bir yaşama kavuşfurulması. Topraksız köylülerin durumu. Köykentlerin kurulması. Dış politikamızda saptama... Şöyle yazıyor Aslan: "Somut ilkeler çevresinde sağlıklı bir birleşme gerçekleştirilmeli ki bu halk birliğinı kimse yıkamasın." * İstanbul Bahçelievler'den E. Sezer, DSP öncülerine şöyle seslenmiş: "İşcinin ve köylünün katılımıyla iktidar olacaksanız bu, emekçi yıgınlarının karşısına sözde sol maske takıp liberal düşünceler belirtmekle olmaz. 'Annem beni yetiştirdi / Halkı uyandır dedi / Halk olmadan bir şey olmaz / Kaldır uyandır dedi' diyen RuhiSu, birliğin gerekliliğini çok güzel biçimde somutlaştırıyor Önemli olan demokratik ortamda kurulup, haklann verilmiş olduğu bir anda savaşım vermek değil. Demokrasinin olmadığı bir anda savaşıma başlayıp bu süreç içinde demokrasiyi kurmak, yaygınlaştırmaktır." Bu arada kurulması aylardır beklenen DSP yandaşlarından da mektuplar geliyor. "Muğla DSP kurucuları" imzalı bir yazıda DSP'nin 43.500 kurucusu ile ortaya çıkacağı, DSP'nin halk gerçeği ve Halk Partisi olduğu, kararı halkın vereceği belirtilıyor. Yalnız Muğla'da 780 kişinin başvurduğu anımsatılıyor, mektup şu sözlerle bitiyor: "Biz DSP'ye inanıyoruz. Tek parti SODEP kalsa, onlara oy vermemeye yeminliyiz. Göreceksiniz DSP, SODEP'ten oy aldığı kadar ANAP'tan da oy koparıp sağ tabanı bölecek ve solu büyütecektir." Burdurlu DSP'liler de gönderilen bir mektup ile beni suçluyorlar! Ben SODEP'in sözcüsü olmuşum, DSP'ye düşmanmışım. yazarlığı bırakıp SODEP'te görev almalı imişim! Bu coşkulu yandaş sözlerini bir yana bırakıp şunu belirtmek isterim: Ben bugüne dek hiçbir partinin üyesi olmadım. Solda sağlam bir birliğin oluşmasından yanaydım, dün de bugün de... Bunu anlamayan varsa, anlamamak için direnen varsa, ne yapayım? • Bir okurumuz, N. Arlı da soruyor: "Pakdemirli madem ki mültimilyonermiş, neden kendi parası ile değil de kooperatif aracılığı ile kredi peşinde. Aslında kooperatife girme, bu yoldan kredi isteme hakkı bile yok Pakdemirli'nin." Yine Arlı, şöyle yazıyor: "Bay Özal'ın iktidar oıduğu günlerde sızlanıyorduk pazar^a 50 liradan aşağı bir şey yok diye. Bugünse 150 liradan aşağı bir şey yok. Özal iktidara geçtiğinde 2530 bin lira ile geçinemiyorduk. Bugün bunun dört katı ile de geçinmek mümkün değil. Bir de tutturmuş kasalanmız dövizle dolu diye. İtibarımız artmış, her şey ülkede bolmuş! Tabii bol olacak, kimsenin alacak gücü yok ki!" • Amerika'da öğrenim gören genç birokurumdan, R. Gönüllü'den bir yazı geldi, '6 Ağustos 1945 Çocukları...' Genç okur, New York'taki okulunda öğretmeninin nükleer gücün yararları ve zararları konusunda bir tartışma sırasında şunları söyledığini yazıyor: Eğer Manhattan'ı hedef alan bir nükleer saldırıya uğrarsak yapabileceğimiz tek şey ailelerimizle beraber oturup bir fincan kahve içmek, gazete okumak ve ölümcül anı beklemek... Çünkü birkaç saniye içinde Manhattan adasından kaçmak olanaksız, tıpkı 40 yıl önceki bir çağı başlatan Hiroşima'dan kaçmanın olanaksızlığı gibi.' Okurlar sorunlar üstüne eğiliyorlar, düşünüyorlar, yurt ve dünya gerçeklerinin birbirinden ayrılmadığını bilıyorlar. Mektuplarında Atatürk'ün, 'Yurtta barış, dünyada barış' ilkesinin önemini belirtiyorlar. NOT: Oktay Akbal, izninin bir bölümünü kullanacağından yazılarına bir süre ara verecektir. Deneyimli Edebiyat, Biyoloji, İngilizce öğretmenleri alınacaktır. 5250187 MADDE 1 MUessesemizce aşağıda lıstelenen 15 adet işletmede kurulu muhtelif güçte 198 trafo postaları sabit ve otomatik kompanzasyon panosu teçhizatı ile komple tek hat şetnalannın imalat.montaj, kablaj resimlerinin hazırlanması ve imali, montaj yerine nakli, şebekeye montajı ile çalışır vaziyette teslimi işleri kapalı zarfla teklif alma sureüyle ve sabit götürü bedelle yaptırılacaktır. MADDE 2 Dahili ve harici tipte muhtelif güçteki 198 trafo postasından 250 KVA'dan küçuk olan 127'sinde sabit kompanzasyon, büyük olan 71'inde otomatik kompanzasyon tesisatı işlemidir. MADDE 3 Kompanzasyon tesisi yapılacak olan işletmeler; GR.NO 80250 KVA 250 KVA'dan büyük Dah. Harici Topl. Dah. Har Topl. NO İLt İLÇESİ Tip Tip Tip Tip 7 7 1 ARTVİN MERKEZ 85 DKM İŞL.15 5 ARHAVI 1 1 2 ARTVÎN 3 3 6 1 HOPA 6 3 ARTVİN 1 1» 4 GÜMÜŞHANE KELKİT 4 4 5 5 5 RİZE MERKEZ 2 28 31 21 21 PAZAR 4 9 13 11 11 6 RİZE 7 RİZE " 5 1 1 ARDEŞEN 5 8 RİZE FINDIKU " 5 5 1 1 KALKANDERE 9 9 9 RİZE 2 2 " 4 4 10 RİZE GÜNDOĞDU 4 11 TRABZON ARSÎN 4 1 1 12 SÜRMENE " 2 10 4 12 12 TRABZON 8 ESPİYE " 11 11 2 2 13 G1RESUN " GÖRELE 5 14 GİRESUN 5 2 2 14 Ş.KARAHİSAR 12 4 4 15 GİRESUN 2 MADDE 4 Bu isierle ilgili teklif isteme şartnamesi ve ihale dosyası muhteviyatı TEK S1N1RL1 SORUMLU DOĞUKARADENİZ ELEKTRİK DAĞITIM MÜESSESİ MÜDÜRLÜĞÜ Cumhuriyet Cad. Adem sok. Ebnı Apt. No:7 TRABZON adresindeki Işletme Şube Müdürlüğü servisinde tetkik edilebilir veya 15.000 TL. bedeli mukabilinde temin edilebilir. MADDE 5 thaleye katümak için aşağıda belirtilen belgelerle ihale tarihinde (20.9.1985) günü saat 12.00'ye kadar teklif zarfıyla birlikte Müessese Müdürlüğümüz Muhaberat servisine vermeleri şarttır. Istenilen belgeler ise; a) 1985 yılına ait Ticaret Odası Sicil belgesi b) İş bitirme belgesi veya taahhüt belgesi (En az 10 milyon TL.Iik) c) Teknik ve yardımcı personel bildirisi d) Sermaye ve kredi imkânlannı açıklayan mali durum bildirisi (Banka Referanslı) e) Ibraz edilen tüm belgeler 1985 yılına ait olacaktır. MADDE 6 Usulüne göre hazırlanmış olan teklifler en geç 20.9.1985 günü saat 12.00'ye kadar yukarıda belirtilen adresteki Müessese Müdürlüğümüzün Muhaberat servisine verilmiş olacaktır. Teklif zarfları aynı gün saat 15.00'ten itibaren ihale komisyonu odasında alenen açılacaktır. MADDE 7 Teklif için yapılan müracaatlann postadaki gecikmeleri ile şannamede öngörülen belgelerin verilmemesi halinde yapılan müracaatlar ve teklifler dikkate alınmayacaktır. MADDE 8 Müessesemiz 2886 sayıh kanuna tabi olmadığından; ihaleyi yapıp yapmamakta, kısmen ihale etmekte veya işi dilediğine vermekte serbesttir. Basın: 224O0 TEK SINERLI SORUMLU DOGUKARADENİZ ELEKTRİK DAĞITEVf. MÜESSESESİ MÜDÜRLÜĞÜNDEN Bir uğru düşünün ki tüm yaşamı boyunca çalıp çırpmış, soymuş sömürmüştür; yükünü turtuktan sonra adını da gelecek kuşaklara duyurmak hırsıyla parasının devede kulak bir bölümünü hayır işlerine yatırır: Bu ne camii? Veli ağa camii.. Şu okul? Veli ağa okulu.. Şu çeşme? Veli ağa sebili.. Zamanla, sağda solda Veli ağanın hayır işleri konuşulur; herifin uğruluğu unutulur; üstelik kendisine dua edilir. Osmanlı'da çok kullanılan bu yontem, son yıllarda ha babam pompalanıyor. • Silahlı Kuvvetler kesıminde vakrf kurma girişimleri başlayınca aklı başında olanlar tedirginleşmışlerdi. SONUÇ Bu iş nereye gider? Bir süre sonra nereye gittiği belli oldu. Piyasanın ne kadar Fakat, sıkıyönetim yapımlanüçkâğıtçısı varsa kişiliğini saygınlaştırmak ve de reklamını yapnın, bu yolda ebediliği üzerinde, tırmak amacıyla vakıflara yardım kuyruğuna girdi; televizyonbir yasal, ya da kuramsal dayanak olmadığı halde; tersine, sıda görüntülü yayınlar başladı: kıyönetim önlemlerinin ve bu İşadamı Abüzittin Beyin vakfımıza 100 milyonluk bağışı önlemler içindeki tasarruflann, nedeniyle dün kendisine teşekkür edilmiş; bir de şilt verilmişsıkıyönetim süresi ile bağlıhğı tir. bağlamı içinde duşünülmesinın, TV'de böyle bir reklâm için Abüzittin Bey zaten 100 milyonu demokrasi yasası hukuksallığı göze alırdı, üstelik adam devletin Silahlı Kuvvetlerince onur kuramsallığı içindeliği saptanlandırılıyordu. Bu da yetmiyor, Silahlı Kuvvetler vakıflarıyla iş mış olduğu halde, şimdiki kimi çevreleri arasında ortaklıklar kuruluyordu. Bu ortaklıklar kirli sevgisizlik güdücükri, topu, birçıkarların yörüngesine oturtulabilir; uyanıkların, açıkgözlerin, birlerine atarak: fırsatçıların bulaştığı kurumlara dönüşebilirdi. Yapay "yönetimsel yöntemTehlikeyi görenler vakıf girişimleri dönemlerinde ilgili çevresel (administratifoprocedural) leri uyarmak istediler: yollarla, eski kamu haklarının Bir devletin ordusunu o devleti oluşturan ulus donatır. Halkamu hakkı statülerinin, dekın gönüllü olarak bağışta bulunduğu coşku günleri de vardır; mokrasimiz içindeki yerlerine oturmasını çürütme yollanru anamazenginlerden, holdinglerden, ticaret kurumlarından para yorlar. toplayarak ya da amacı kâr olan şırketlerle ortaklıklar kurarak Bu, hukuksallık yerine, sevgiorduyu donatmak hem olanaksızdır, hem çevre kirlenmesine sizlik, bilimsel ve yönetimsel reyol açabilir. kabetten korkma duygusundan Ne var ki bu gibi durumlarda doğruyu söyleyenlerin karşısıgelen bir bağnazlık kinini sergina demagojiyle çıkmak çok kolaydır. Nitekim iyi niyetli eleştirilemiyor mu? ler kötü niyetle bastırıldı: Eğer öyle ise, ne acı? Ve, ne Vay!.. Demek ki sen şanlı ordumuzun silahlanmasını isaymazlık? Çünkü, hukuksallık, temiyorsun; savunma gücümüzü baltalamaya yöneliyorsun. mutlaka, Uste çıkacaktır: De• mokrasilerde sıkıyönetim, bağnazlann egemenliği için değildir Basında yayımlanan haberlere bakılırsa Kara. Hava, Deniz de ondan. Kuvvetleri vakıftarı kaldırılıyormuş. Kararın gerekçesi ilginç ve olumlu: " Silahlı Kuvvetleri töhmet altına sokucu söylentileri önlemek, Türk Silahlı Kuvvetlerinin muvazzaf ve emekli subaylannın yerli ve yabancı şirketlerle, ticari ilişkilere girmek gibi güncel fakat töhmet altına sokucu DosyaNo: 1984/17 faaliyetlerde bulunmalanndan Manisa ili, Turgutlu ilçesi, Alaşehir Çeşmesi mevkiinde 79 pafta, 1048 ada, 2 parsel sayılı taşınmaz ile üstündeki fabridoğan mahzurlan önlemek..." ka binası ve içindeki alet ve edevatın pazarlıkla ve taksitle saÇok yerinde bir karardır bu; tılmasına iflas idaresince karar verilmiştir. bir yanlış hesabın geç de olsa Arazi üzerinde, çatısı demir konstrüksiyon idare binası, madüzeltilmesidir. kine dairesi ve sosyal tesisler mevcuttur. Yer betonlanmış olup elektrik tesisatı mevcuttur. Makine binası içinde 26 kapılı hofUlusal bağımsızlık için ulusal man pişirme fırını, kullanılmış beşiker, 10 metre boyunda 1,1 savunma görevini üstlenmiş kw motorlu düz bant, aynca motorsuz düz bant, hurda 1 ınolan Silahlı Kuvvetlerimizin dogın tuğla kesici, 1.5 kw motorlu 1 ıngın tuğla kesici, yedi adet nanımını ancak Türk ulusu gerkullanılmış man arabası, bir takım eksantrik, iki adet elekçekleştirebilir. trik redattörü mevcuttur. Bu, ne zenginlere bırakılacak Taşınmazın arsa değeri 12.358.500 TL. ve üzerindeki çelik bir hayır işidir, ne de bir yabankonstrüksiyon ve diğer makinelerin değeri 62.025.400 TL. olacı devletin yardımına bağlanarak tahmin ve takdir edilmiştir. Toplam değer 74.383.900 bilir. Tek büyük kaynak, ulusun TL.'dır. gücüdür ve bu gerçek de kanıtGayrimenkul ile mütemmim cüzi olan üzerindeki makine lanmıştır. Vakıflar yetersiz kalalet ve edevat 2.9.1985 pazartesi günü saat 14.30'dan 15.00'e mıştır; ABD'nin "ambargolu kadar İstanbul Sultanahmet Adliye Sarayı 1. İflas Memurluğu'nda yapılacaktır. yardım"t sonucunda Türk Silahlı Satışta en çok 18 ay vade tanınacak olup taksitler altı ayda Kuvvetleri İkinci Dünya Harbi ve bir müsavi olarak ödenecektir. Gayrimenkul üzerinde ipotek Kore Savaşından kalma silahbulunduğundan İ.l.Kinun 241. maddesi gereğince ipotekli alalarla yetinmek zorunda bırakılcaklının muvafakatı olmadığı takdirde ilk taksit ipotek alamıştır. cağı miktarında tahsil edilecektir. Satışa iştirak etmek "Yoksuluz, Ordumuzu isteyenler muhammen kıymetin %10'u kadar nakit veya milli donatamayız" demiyelim; Franbir bankamn teminat mektubunu satışta ibraz etmek zorunsız şarabı ve Hollanda peyniri dadırlar. yemek için gerekli dövizleri bulBinde üç ihale karar pulu, yüzde 10 Katma Değer Vergisi, muyor muyuz? tescil ve teslün masrafları ile tapu harç ve masrafları alıcıya aittir. Talip olacakların belirtilen gün ve saatte memurluğumuzda hazır bulunmalan hususu tebliğ ve ilan olunur. Basın: 10604 İSTANBUL 1. İFLAS MEMURLUĞUNDAN PAZARLIKLA VE TAKŞİTLE GAYRİMENKUL SATIŞ İLANI İLAN KONKORDATO KOMİSERLİĞİNDEN Ankara Necatibey Caddesi No: 19/23'te yol inşaatı ile ITgili müteahhitlik işleri yapmakta bulunan SİNtT Sanayi, İthalat, İhracat, Nakliye, Inşaat, Taahhüt İşleri ve Ticaret A.Ş. vekili Av. Tuncay Arcak'ın konkordato mehil talebi Ankara 4. İcra Hâkimliği'nin 24/7/1985 gün ve 1985/745 esas 1985/721 karar sayılı ilamı ile kabul edilerek karar tarihinden itibaren iki aylık mühlet verilmiş ve komiserlik görev i tarafıma tevdi edilmiştir. İş bu ilanın gazetede neşri tarihinden itibaren her alacakhnın alacak lannı belge asıllarını da ibraz etmek suretiyle (20) gün içinde (Altındağ 1. Içra Memurluğu adresime saat 8.3OI2.OO arasında) müracaat ederek kayıt ettirmeleri, toplantıya tekaddüm eden (10) gün süre içinde alacaklıların dosyayı tetkik edebilecekleri, hilafına hareket eden alacaklılann bilançoda kayıtlı olmadıkça konkordato müzakeresine kabul edilmeyecekleri, alacaklılar toplantısının ise 11/9/1985 günü saat 18.00"de UlusRüzgârlı Sokak'taki Ankara İcra Hâkimligi Kaleminde yapılacağı ilan olunur. HALİL AKŞAR KONKORDATO KOMİSERİ ALTINDAC 1. İCRA MEMUR MUAVtNİ Basın: 22519 HER CUMA KESİN HAREKET lOjjiin 9gece Ö7.cl Otobüs Tam Pansiyon TURİZM SUNAR ıım İLAN T.M.O. AFYON ALKALOİDLERİ FABRIKAŞI IŞLETME MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN BOLVADİN Bolvadin'de kurulu bulunan Afyon Alkaloidlen fabrikasına bir ton hidroklorik asit ile 100 ton fosforik asit satın alınacaktır. Şartnamesi Afyon ile Bolvadin ilçesindeki Afyon alkaloidlen fabrikasından 500. TL.sı karşılığında temin edilebilir. Kapalı zarf usulüne göre teklif alma yoluyla yapılacak ihalede geçici teminat ile birlikte verilecek diğer belge ve şartlar sartnamesinde belirtilmiştir. En geç 5 Eylül 1985 günü saat 14.00'e kadar Afyon Alkaloidleri Fabrikası Müdürlüğü'nc verilecek teklifler aynı gün saat 14.30'da aynı yerde toplanacak komisyon huzurunda açılacaktır. Posıada vaki gecikmelerle telex ve telgrafla verilecek teklifler kabul edilmeyecektir. İşletmemiz 2886 sayılı kanuna tabi değildir. Basın: 22592 R RtZ.M 5L \AR HER CX MA K£Sİ\ R\REKET 10 Gün :) Gece Özel (Jtouüs Tam Pansivon rturKÖYÜ 75.000 f f ÖMERTATİL K ALANYA ALAADDİN O T E L 46.000 MARMARlS C MARTIHOTEL 110.000 SJLf SEKETUR "jMOTEL 55.0M MARBAS OTEL 93.000 (YP) fNATLANTÎK OTEL (0.000 Beşıktaş 1611074 1618226 1612281 Kadıltöy Tel: i.itilfibO MODA SINEMASI 337 01 28 İLAN KONKORDATO KOMİSERLİĞİNDEN Ankara Necatibey Caddesi No: 19/23'te yol inşaatı ile ilgili müteahhitlik işleri yapmakta bulunan Köseoğlu lnşaat ve Taahhüt İşleri Ltd. Şti. vekili Av. Tuncay Arcak'ın konkordato mehil talebi Ankara 4. İcra Hâkimliği'nin 24/7/1985 gün ve 1985/746 esas 1985/722 karar sayılı ilamı ile kabul edilerek karar tarihinden itibaren iki aylık mühlet verilmiş ve komiserlik görevi tarafıma tevdi edilmiştir. tş bu ilanın gazetede neşri tarihinden itibaren her alacakhnın alacaklarını belge asıllarını da ibraz etmek suretiyle (20) gün içinde (Altındağ I. İcra Memurluğu adresime saat 8.3CM2.O0 arasında) müracaat ederek kayıt ettirmeleri, toplantıya tekaddüm eden (10) gün süre içinde alacaklılann dosyayı tetkik edebilecekleri. hilafına hareket eden alacakLların bilançoda kayıtlı olmadıkça ko»kordalo müzakeresine kabul edilmeyecekleri, alacaklılar toplantısının ise 10/9/1985 günü saat 18.00'de UlusRüzgârlı Sokak'taki Ankara İcra Hâkimlıği Kaleminde yapılacağı ilan olunur. HALİL AkŞAR KONKORDATO KOMİSERİ ALTINDAĞ 1. İCRA MEMUR MUAVİNİ Basın: 22518 * DATÇA BODRUM AKTUR VÎLLALARI K.iıJıköy 1611071 MALİYE VE GÜMRÜK BAKANLIĞI'NDAN MALİYE MÜFETTİS MUAVİNLİĞİ GİRIŞ SINAVI Maliye veGümrük Bakanlığı Tetii^ Kurulu Başkanlığı'nca 3.9.1985 salı günü baat 09.30'da, Ankara \e İsıanbul'da Maliye Müfettiş Muavinliği Girii Sınavı açılacaklır. GİRİŞ SINAV1NA KATll ABILMEK İÇİN a) Devlet Memurları Kanunu'nun 48'inci maddesinde yazılı nitelıklere sahip olnıak. b) 1.1.1985 larihinde 30 ya>ını doldurmamış bulunmak. c) Siyasal Bilgiler, Işletme, tktisat. Hukuk Fakulteleri ile Orta Doğu Teknik Ünıvcrsitebi ve Boğaziçi Üniversitesi İdari llimler Fakülteleri'ndcn. İklisadi ve Ticari llimler Akademilerınden (veya bu vasıilan haiz olduğu Milli Eğitim Bakanlığı'nca lasdik edilecek yurt iv'i ve yurı dı>ı lakulıe veya yuksekokullardan) birini biıirmiş olmak, gerekmektcdir. Isicklılenn sınav için gerekli bdgclerle sınuv konulannı belirıen kiıapçığı, adları ga;cn fakülıe ve akademilerlc, Ankara'da Tefli^ Kumlıı Başkanlığı'ndan, İstanbul ve i/mır Delterdarlıklannda Maliye Mulcnıslerinden. hi//a'ı voya mckıuplu saglayarak, başvurnıa ve kayır i^kmi için en gc v 23.S. 1M85 aınıa günu çalıjma saatinın bilimine kadar lclLİs Kurulu Bd^kanlığı'na başvurmalan ilan oluııur. W7 YIDEOTHEOUE INGMAR BERGMAN Sanmer with Manlka (1953) The Virgtn Spring (1960) Scenes fron a Maniage (1973! Autnffln Sonata (1978) Fanny a*d Aleuıutef (1982) Merkez ve tuın bayilerde KAN DAVASI/LVVERTMÜLLER P tesiCuma: 12 Salı 15.30 CarşPazar 18 45 Perş: 21.00 MASUMLAR/L.VİSCONTİ Ptesi:Cuma: 15 30 Perş: 12 00 SahC.tesi: 18.45 Çarş: 21.00 AMARCORD/F FELLİNİ P testCurr.a: 18.45 Çarş 12.00 SalıC teaPaar: 21 00 PerşC tesıPazar: 15.30 Doktor BABAM ve ÜSTAM/P.V TAVİANİ P tesCuma: 21 Carş 15.30 SalıC.tesiPazar: 12 00 Perş: 18 45 MASUME ÇÖL Dahiliye Mütehassısı Adres: Yeşilköy, Polat Yalı D: 6 Tlf.: 573 91 06 ALANYAIHLARAURGUPGOREME TarihDeniz Güneş Eğlence Doğa • Drfa Trafik Müdürlüğü'nden almış olduğum 3805 no.lu şöfor ehliyetimi kaybettim. Hükümsüzdür. HASA.\ OKTAR • Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. SADİ GELEN BAYRAM'DA t24Ağustosi Eyiüi) 9 gün 8 gece K'l III7I H . L S ^ ^ I S l l . l i ^ M . :».«, I H . I . • Sigorta kartımı kaybettim. Hükümsüzdür. SİHATALNIAÇ1K • Amatör şoför ehüvetimi kaybettim. Hükünibüzuur. GÜZİDE KOSİFOÛLU