25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURIYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLEP Islama bağlı ve saygıh bu bılgınlerın en eskılerınden en yenılenne kadar bırkaç örnek vermekte yarar vardır 1 Müat'tan sonra 911 yuzyıüarda >aşamış olan Farabî, lbn Sına ve lbn Mıskeveyh gıbı ılerı goruşlu Islam bılgınlerı, çeşıtlı dunya varbklannda aşamalı olarak kendısmı gösteren yaşamın uzun yıllar süren evnm sonucunda ıttısal (bıtışme) yoluyla ınsanlık aşamasına ulaştığını bıldır mışlerdır (1) 2 Bugünkü sosyolojınin önderlerınden sayılan lbn Haldun da, 138O'lı yıLarda >azdığı Mukaddeme adlı >apıtmda, evnm kuramını daha açık bıçımde şöyle özetlemektedır "Maaenler ufkunun sonu bıtkıler âlemının ılkıne, onun sonu da hayvanlar âlemının ılk basamağında bulunan canhlara bıtışmektedır Hayvanlar âlemı de genışleyerek ınsanlara kadar yukselmıştır Fulen duşünme ve gömş sahıbı olma aşamasma kadar ulaşma mış olan maymunlar âlemmden çıkılarak ınsanlık âlemının ılk noktasına kadar yukselınmıştır (2) 3 Erzurumlu tbrahım Hakkı da Marıfetname adlı yapıtında aynı göruşlen düe getırmektedır Manfetname'nm eskı harflerle basılmış olan aslında noktasız, vırgulsuz olarak yazılmış olan ve bugunku kuşaklar ıçın anlaşılması zor olan parça, bugunun dılı>le şöyle sadeleştırılebıhr "Bu şereflı vucudun ılk yukselışı madenler olmuştur Ondan taş aşamasına ve oradan da mercana ulaşmıştır, ondan çeşıtlı bıtkıler uremıştır O basamaktan dahı yükselerek önce tohumsuz bıtkıler sonra da tohumlu bıtkıler aşamasına çıkmış ve oradan da ağaç bıçımıne gırerek hurmaya kadar bıtışmıştır Hurmadan hayvanlar aşamasına yukselmış ve orada nıce bm yıllar yaşamıştır Oradan da e>lem ve bıçımde (fiıl ve surette) ınsana benzeyen Nesnas ve maymun aşamasını bulmuştur, ve o basamaktan dahı yükselerek ınsan bıçımıne gırmıştır (3) 4 Buyuk Kuran tefsırı yazan merhum Hamdı Yazır da, "Hak Dını Kuran Ddı" adlı tefsuınde, Turk tslam bügını tbn Turketel Isfahanî'ye yollama yaparak şöyle demektedır Hak Tealâ, her sınıfın sonunu, onu ızleyen sınıfin evvelı kıldı da, madenın sonunu nebat onun sonunu hayvan , hayvanın sonunu ve ınsanın evvelını maymun kıldı kı, bışıtme bırlığı (vahdetı ıttısal) bozulmadan ve değışmeden, boşluğa uğramaktan ve kesılmekten saklı ve korunmuş olsun (4) 5 1975*lerden sonra Dıyanet tşlerı Başkanlığı da yapmış bulunan ve AÜ tlâhıyat Fakultesı öğretım uyelerınden olan Prof Dr Suleyman Ateş de, "Kuran'ı Kerım'e Göre Evrım Teorısı" adlı yazısında bu teonnın Kuran'a aykırı duşmedığını behrtmektedır Burada şunu vurgulamak gerekır kı, tslam bılgınlerı, yukanda özetledığımı^ duşuncelennı arkeolojık bulgulara ve deneylere dayanarak değıl, akıl ve man tığa dayanarak behrtmışlerdır, ve herhalde açıkladıklan düşuncelenmn tslama aykın düşmeyeceğının de bılıncmde ıdıler Gerçı bu göruşlen reddedenler ve hatta onlann sahıplennı tekfir eden çıkmıştır Ancak unutmamak gerekır kı, Farabî olsun, tbn Sına olsun, sadece kuramsal bılgılerle uğraşan bırer filozof olarak kalmamışlar, lslam adalet örgutunde kadı olarak da çalışmışlardır Erzurumlu Ibrahım Hakkı'nın ölumunden 50 yıl kadar sonra doğmuş olan Ingılız doğabılımcısı Darwın'm 1871 yılında yazdığı tnsanın Tureyışı adlı yapıtında ortaya attığı evnm kuramı, o zaman büyük ıtırazlara ve özellıkle kılısenın tepkısme uğramıştır Hemen belırtelım kı, Darvvın, ınsanın maymundan turedığım açıkça söylemedığı veya belkı de karşılaşacağı tepkılerı duşünerek söyleyemedığı halde, ondan yuzyıllarca önce konu uzerıne eğılmış olan İslam bılgınlen, hayvanlık aşamasının sonunda ve ınsanlık aşamasının başlangıcında maymun bulunduğunu açıkça söylemekten çekınmemışlerdır SONUÇ Bızım amacımız, Darwın'alıktekı veya lslam bılgınlennın yapıtlanndakı evrım kuramını ıncelemek ve bunun sonucu olarak ınsanın maymundan veya başka bır hayvandan geldığı, yahut da hıç yoktan var edıldıgı göruşünun temehne ınmek ve böylece evnm kuramının doğruluk derecesını araştırmak değıl, fakat bu konunun Batı'dan çok daha önce tslam bılgınlerı tarafından da ele alınmış ve dınsel ınançlara aykın görulmemış ol duğuna ışaret etmektır Adları nı yukanda anmış olduğumuz dın bügınlen, evnm kuramını dıne aykırı sayan bugunun bılgınlennden herhalde daha az Müslüman ve daha az bılgılı değıller dı (1) H Z Ülken, lslam Felsefesı S 73 vd S Ateş Kuran'ı Kenm e Göre Evrım Teorısı llâhıyat Fak Der 1975/20 S 137 vd (2) lbn Haldun Mukadderoe (Türkçc çevırı S LludaJ) 1982 C I S 365 S Ulu dağ su notu da eklemektedır Bazı Arapça meunlerde ve bazı çoinierde (Alemül İcırade) yanı ma^Tnunlar alemı sözlenmn yanlıs olarak (Alemttlkudret) bıçımınde >et aldıgım behrunektedır (3) Marıfetname eskı yazılı baskı S 29 (4) H Yazır, Hak Dım Kuran Dılı C 5 S3434 Evriııı Kuraııunuı Öncüsü tslam Bilgfaderi Doğrudan doğruya Ataturk'e dil uzatamayanlar, hemen her zaman onun ilkelerinı ve eserıennı temelınden sarsma çabasına yonelmektedırler. Gerçekten bu zıhniyette olanlar 1975'lerde de buna benzer goruşler ılerı surmuşler ve okul kıtaplarından Islama aykırı saydıkları Darwin kuramının çıkarılması gerektığı goruşunu savunmuşlardır. PENCERE Kör Topal • •• 16 NISAN 1985 Prof. Dr. NECİP BİLGE Türkıyemızde sıyasal ıktıdarlann bır önyargı ıle üzerınde önemle durduklan konulardan bınsı de okul kıtaplanna venlmek ıstenen yenı bır düzenlemedır Böyle bır duzenleme olayı nın ardında yatan, başka bır deyışle yaldızlı sözcükler arkasına gızlenmek ıstenen gerçek, okullardakı eğıtım ve öğretıme sıyasal ıktıdarlann göruşlerı dogrultusunda bır yön vermektır Oysa, anayasarruz Turkıye Cumhunyetı'run laık bır devlet olduğunu, eğıtım ve öğretımın Atatürk ılkelen ve ınkılapları doğrultusunda, çağdaş bılım ve eğıtım esaslanna uygun olacağını belırtmıştır (Any.m 2, 42) öyleyse ders kıtaplarındakı düzenlemenın ve öğretıme venlecek yönun laıklık temehne dayanması ve anayasada belırtılen ılkelere uygun olması gerektığı kuşkusuzdur Bu açıdan bakınca, son zamanlardakı gelışmelenn, sadece ük ve ortaögreumde değıl, yük seköğretımde dahı, anayasanın sözüne ve özellıkle özüne uygun düştüğü söylenemez Gerçekten, basındakı haberlerden anlaşüdığına göre, Mıllı Eğıtım Gençlık ve Spor BakanlığTnın okullara gönderdığı "Darwm RaponT'nda evrım kuramının "Bıhmsel bır sahtekârlığa dayandığı" ıfade edılmektedır Aynca, bu kuramın bıhmsel ve dınsel (rapordakı ıfade üe ılmı ve dım) gönışlenn çatışmasına yol açtığı ımajı yaratılmak ıstenmektedır Açık bır bıçımde ıfade edılmemekle beraber, Darwın'm gehştırdığı evrım kuramının dınsızkk felsefesme alet edıldıgı vurgulanarak, bu kurama karşı savaş açılroası yoluna gıdılmek ıstenmektedır Nıtekım bazı gazetelerde "dıyanet çevrelennın ve ılım adamlannın ortak göruşü" olarak "Danvm teorısı îslama aykındır" başlığı yer almaktadır GERÇEK AMAÇLARI: ATATURK DUŞMANLIĞI Aslında bu ıddıalar tamamen yenı değıldır Doğrudan doğnıya Ataturk'e dıl uzatamayanlar, hemen her zaman onun ılkelerını ve eserlennı temelınden sarsma çabasına yonelmektedırler Gerçekten bu zıhniyette olanlar 1975'lerde de buna benzer görüşler ılen surmüşler ve okul kıtaplarından Islama aykırı saydıklan Darwın kuramının çıka nlması gerektığı goruşunu savunmuşlardır On yıl sonra yaru şımdı başka sözlerle yınelenen konu, on yıl öncekı zıhnıyetm başka bıçımde ıfadesınden başka bır şey değıldır Fakülte bınalannın cephelerınde Atatürk'ün deyışıyle, "Yaşamda en gerçek yol göstencı büimdir" özdeyışı yer alan bır ülkede. bılımsel alanda ortava atılan bır bıhmsel kuram, bılım adamlannca tartışılır, benımsenır veya benımsenmeyerek e'estınlebıkr Bu olağandır Fakat bır kuramın yönetıcılerce şu veya bu yönden sakıncalı, ömeğm, dınsel ınançlara aykın duştuğu savıyla yasaklanması ve ders kıtaplarından çıkarılması yoluna gıdılemez Böyle bır duşünce ve davraruş, devletm sosyal, ekonomık, sıyasal ve hukuksal temel duzenınm kısmen de olsa dın kurallarına dayandırılmasını yasaklayan anayasanın 24 maddesının son fıkrasına olduğu kadar, eğıum ve öğretımın Ataturk ılkelen ve devnmlen doğrultusunda, çağdaş bılım ve eğıtım esaslanna göre yapılması gereğıne ılışkın olan 42 maddesıne de aykın düşer Böyle bır davranışın, ceza yasalannca yaptınma bağlandığı da unutubnamahdır Burada hemen şunu belırtebm kı, kıtaplardan çıkarılması gerektığı açıkça veya üstu örtulu bıçımde söylenen ve ınsanlann evrım yoluyla meydana geldığını savunan evrım kuramı, sadece Batılı bılım adamlan tarafından değıl, tslam bügınlen tarafından da ılerı sürulmüştür Gerçekten, bu yöndekı duşunceler, Danvm'den yüzlerce yü önce bazı tslam bılgınlennce de açık seçık olarak dıle getırılmıştır Bağımsızlık bır ulusun ozgurluğudur, özgurluk bır kısının bağımsızlığıdır • Insan olan ıkısınden de vazgeçemez ama, ıkısınden de vazgecen vardır Geçenlerde bunlardan bırıyle konuşuyordum Okumuş, yazmış devlet hızmetınde yetışmış bır kışıydı, bılgıç mı bılgıçtı, sözlerıne uzun bır sureden ben Türkıye'de yaygınlaştırılan unlu tekerlemeyle başladı Bağımsızltk dıye tuttunvuşsunuz Artık bu kavram 'demode' oldu Hele tam bağımsızlık olanaksızdır Bılıyorsunuz bağımsızlığın Frenkçede karşılığı 'ındependence tır Bunun yenne 'karşılıklı bağımlılık'yanı'ınterdependence geçtı Çağımız dunyasında karşılıklı ışbırtığı ve uluslararası orgutler oylesıne yoğunlaştı kı, bağımsızlık artık lafta kaldı Ya bağımsızlık savaşları? Onlar bırer teror olayıdır Guzel' Bızım Avrupa Konseyı ve NATO gıbı örgutlerde 'karşılıklı bağımlılık lanmız oldugunu varsayalım Oyleyse bu örgut üyelenndekı ozgurlukler kadar ozgurluğü Türk ınsanına neden çok goruyoruz^ Bız yabancıları ıçışlenmıze kanştırmayız Neden? Çunkü bağımsız bır devletız Hanı bağımsız değıldık7 Bağımsızlığın modası geçmıştı, 'karşılıklı bağımlılık' vardı7 Gel ınadı bırak Atatürk'ün 'tam bağımsızlık' ılkesını benımseyelım Modası geçtı Öyleyse NATO ve Avrupa Konseyı'nde olduğu kadar özgurluklen benımseyelım Olmaz bızde ozgurlukler kotuye kullanılıyor Pekı, ne yapacağız? Bılmem Hem 'bağımsızlık' ılkesını 'karşılıklı bağımlılık' ıle değış tokuş etmışız hem ozgurluklerı ınsanımıza çok goruyoruz, bunun sonu ne olacak"? • Tam bağımsızlığımızı devtetımıze, demokratık ozguriuklerı ınsanımıza yakıştıramıyoruz Ve Atatürkçuyuz Oyleyse Mustafa Kemal'ın 24 Nısan 1924'te söyledıklennı anımsamakta yarar var "Özgurluk ve bağımsızlık benım karaktenmdır Ben ulusumun ve büyük atalarımın en değerlı mıraslarından olan bağımsızlık aşkıyla yaratılmış bır adamım Çocukluğumdan bugune kadar aılevı, özel ve resmı hayatımın her aşamasmı yakından bılenlerce bu aşkım bellıdır Bence bır ulusta şerefın, haysıyetın, namusun ve ınsanlığın varlığı ve kalıcılığı mutlak o ulusun özgurluk ve bağımsızhğına sahıp ofmasıyte mümkündur Ben kışısel olarak bu saydığım nıtelıklere çok onem verınm ve bu nttelıklerın kendımde varlığım savunabılmek ıcın ulusumun da aynı nıtelıklehe belırgınleşmesını şart ve temel bılınm." • Onemlı bır soruyla karşı karşıyayız Bız deve mıyız, kuş muyuz 7 Avrupa Konseyı bızden özgurluk ve demokrası koşullarına uymamızı ıstedığınde bağımsızlığımız yaralanıyor, ama Ataturk'un 'bağımsızlık ılkesını IMF'ye karşı savunanlara da karşılıklı bağımlılık' ılkesının avukatlığını yapıyoruz Sonuç Ne bağımsız olabılıyoruz Ne de ozgur HESAPLAŞMA BURHAN ARPAD "Meslek Divanı" Toplantısının Duşundurduklerı Mart ayının 26 gunu Gazetecıler Cemıyetı'nın Burhan Felek Salonu'nda bır toplantı yapıldı Kırk yaşını doldurmuş ve meslekte 15 yıl çalışmış gazetecılenn katıldığı bu toplantının adı "Meslek Dıvanı"ydı Katılanların çoğu ellının hatta altmışın ve yetmışın ustunde mesleklaşlardı Yaşlı uyeler bu toplantıda neler mı konuştular'? Üzerınde en çok durulan konu, genç muhabırlerın görevlerını gereğınce benımsemedığıydı 1952'de yürürlüğe gırmış olan 5895 sayılı kanunla sosyal hakları guvenceye alınmış muhabir gazetecılerde, bır gevşeme goruldüğu ılerı suruldu Konuyu kendı ızlenımlenm ve yaşantılanmla somutlaştınnca, günumuzdekınden daha başka bır muhabırgazetecı orneğı ortaya çıkıyor 195O'lı yıllann gazetelennde çalışan muhabırgazetecı sayısı, spor yazanlar bır yana, en çok on kışıydı Oysa başlıbaşına bır ülke ve haber kaynağı Istanbul ıçın bu sayı azdı Fakat hıçbır guvencesı olmayan ve meslek durumu patronun ıkı dudağı arasında olan muhabır gunde sekız saat değıl, gerektıgınde sabahın sekızınden geceyarısına kadar koşuşurdu Eskı muhabırlenn gazeteye gelınce ılk ışı, gunun butun gazetelennı okumak, özel not defterıne bakmak ve haberler şefının soyleyeceklerıne kulak vermektı Belırlı alanlara ayrılmış olan haberlenn en onemlılerı adlıye, partıler, Beyoglu haberlerı (Yeşılköy ve Galata Yolcu Salonları, Beyoglu nun buyuk otellerı), BeledıyeVılayet ve serbest alandı Özellıkle adlıye bugun hıç önemsenmeyen adlıye 1945'ten 1960 yıllarına kadar çok çarpıcı bır haber kaynağıydı Çunku toplumun butun kargaşa ve tedırgınlığı yasalara aykırı olaylar hep adlıyede su yuzune çıkardı 1950'lerın gazetecısı kalem kâğıtla çalışır, yaya olmazsa, dolmuşa mınıbuse bınerdı Sarı basın kartı olanlar beledıye otobusunu beklerlerdı Ne ses alma bandı vardı, ne de özel otomobılı Muhabır gazetecının nıtelığını şoyle anlatabılırız Gunün 24 saatınde haberler duşunen, haberler peşınde koşan, haberler araştıran, haber arasında ılışkıler ve bağlantılar kuran, topladığı malzemeyı gerektığınde butunleştırebılen ve sonunda kalemı elıne alıp (o gunlerde yazı makınesı kullanan muhabır yoktu) haberı yazan kışı Muhabır olarak çalıştığım yıllarda Sayın Halıde Edıp Adıvar la gazetecılık uzerıne soyleşıyorduk Ben bırara "Gazetecılık bır bakıma polıslığe benzer' deyınce ya1 zarımız "Aman Arpad Bey " dıye karsı cıkmıştı 'Polıs, yakaladığı kışının ılle de suçlu oldugunu kanıtlama çabasındadır Oysa sızler gerçeğı bulmak ıçın koşuşursunuz ' Muhabır olarak çahşmaya başladığımda en azından bır on yıllık yazardım ve basılmış kıtaplarım vardı Muhabırlık tutkusunu on beş yıl yaşadım Polıtıkacılar, ılgınç yabancılar, ulkenın değışık alanlarından olaylar Muhabtrlığe bağlanmam, benı Ikıncı Dunya Savaşı'nın unlu casusu Çıçeron'la karşı karşıya getırdı Olayı özetleyerek anlatırken, bır meslek gerçeğmm altını çızmek ısterım Gazetecılık, her çevreden ınsanlarla ılışkıler gerektırır Şoforden adlıye mubaşırıne, posta dağıtıcısından sorgu yargtcına ve Beledıye Başkanının odacısına kadar Çın ıç savaşı yıllarında Mareşal Çan Kay Şek'ın basın danışmanlığını yapmış bır Alman gazetecısıyle (Dr Van Bnessen1 le) gazetede soyleşırken şaşılacak bır olayı oğrenmıştım Çıçeron, Federal Âlmanyanın Istanbul Başkonsolosu Dr Kurt \fon Kamphovener a bas vurmuştu Sattığı gızlı Ingılız belgelerının parasını Hrtlercıler odememışlerdı Sahte Sterlın vermışlerdı. Başkonsolos, Çıçeron oldugunu soyleyen yabancıya, sekreterı aracılığıyla haber yollamıştı ' Alacaklan ıçın Nurnberg yargıçlanna başvuruni" dıye Başkonsolos, adamın Elıaza Bazna adını taşıyan bır kart gonderdığını de sözlerıne eklemıştı Bu olayı Vatan Gazetesı'nde yayımladığımdan bır kaç gun sonra, bır akşam gazetesını karıştırırken ıkıncı sayfada 'Sahte Sterlın duruşması' dıye kısa bır haber ılgımı çekmıştı Okuyunca daha da ılgılendım Sanıklar arasında Elıaza Bazna adı vardı Ertesı gunu adlıyede dosyayı karıştırınca, Elıaza Bazna'nm ev adresıyle karşılaştım Talımhane, Abdulhak Hamıt Caddesı, Elbır Apartmanı nda oturuyordu Bır kaç gun, sabah akşam uğradım ve sonunda Bazna yla karşılaştım Cumhurıyet Pastanesı'nde buluşup bır saat kadar soyleştık ^/atan a anılarını yazacaktı Fakat once Ankara ya bır danışacaktı, ama olmadı O gunlerde Istanbul ve Ankara'da Çıçeron (Beş Parmak) fılmının dış sahnelerını çevıren Amerıkaiı rejısor Mankııjevıç le Bazna arasında bır surtuşme geçtı Amerıkaiı gazetecı Broock un polıse şıkâyetı üzerıne Bazna tutuklandı ve kısa sure sonra salıverıldı Bu durumda anıları satın almak olanağı kalmadı Göruşmelenmızı uzun bır roportaj olarak Vatan'da yayımladım Bunun sonucu Ingılız, Fransız, Isvıcre Avusturya gazetecılerı Istanbul'a geldıler ve benımle bır sure çalıştılar Çıçeron olayını şoylesıne de olsa ozetlemem, kendımden söz etmış olmak ıçın değıl, gazetecılıkte haber dalının onemını belırtmek ıçındır SODA SANAYÜ A.Ş. TERTİP TAHVİL SAHtPLERİNE Şirketimiz tarafından ihraç edilen ° o 50 brut 7 faizli III. Tertip tahvillerin 1985 yılı faizleri, 1 no.'lu kuponlar karşılığında; 16.4.1985 tarihmden itibaren . .ANKARA . 4 BİRINCI ASLİYE TICARET MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI'ND AN Dosva No 1984/497 DAVACI Metın Karakan VEKILI Av Recep Özcan DAVALI Kutsı AUundış Davacı vekılı tarafından aleyhımze muvekkılının kullandıjı Sedır Mobılya unvanının haksız olarak kuUanıldığını ve bu surette lecavuz ve ıltıbas varatıldığını ılerı surerek haksız olarak kullamlan tıcaret unvanının kullanılmasının önlenmesı yolunda dava açtnışur Açılan bu davanın vargılaması 24 Mayıs 198S cuma saat 11 00'e bırakılmıştır Dava dılekçesının ve vargılama gününün teblığı yerıne geçerlı ol mak koşulu ı\e ılanen teblığ olunur Basın 15138 CAMİŞ MENKUL DEĞERLER A.Ş:nin Camhan, Barbaros Bulvarı No: 125 Balmumcu Beşiktaş / ISTANBUL adresindeki merkezinde ve EZtNE SULH HUKUK YARGIÇLlGl SATIŞ MEMURLUĞUNDAN Dosya No 1985/3 Ezıne Seferşah Mahallesı sınırlan ıçensınde ve Hacıdervış yen mevkunde Besıme AJanya ve Şenfe Yazıcı arasuıda 1/2'ser orarunda hısselı bulunan ıçınde buğda> ekıh ve Akçın çayına bmsık olan tarla nıtehğınde 9242 m ; mıktannda, 831 780 TL'sı tahmını kıymetın de 28 ada 1 parsel sayılı taşınmaz ıle, Avnı mahalle, aynı mevknde ve aynı kışıler arasında hısselı bulunan ıçınde buğday ekıb, tarla mtelığınde 2991 m ; mıktannda, 269 190 TL'sı tahmını kıymeünde 11 ada 2 parsel sayılı taşınma zın Enne Sulh Hukuk Mahkemesı'nın 26 9 1984 gün \e 1984/49219 sayılı kararı ıle ortaklığın satılarak gıderılmesıne karar venlrnış ve karar kesınleşmıştır 1 parsel nolu taşınmazın satışı 20 Mayıs 1985 günu Ezıne Adalet Daıresı'nde saat 14 0014 30 arası, 2 parsel nolu tasınmazın satışı ıse aynı yer \e aynı gün saat 14 35 15 05 arasında >apılacaktır Belırlenen gılnde tahmın edjlen bedelın %75'ıne alıa çıkmadıgj tak dırde en çok arttırarun hakkı saklı kalmak şartı ıle 31 satış 17 Mayıs 1985 gunu aynı yer ve aynı saatler arasında yapılacak ve bu kez en çok arttırana ıhale edılecekur thaJeye katılacaklar, satış saatınden evvel %10 tutanndakı nakdı ve>a banka ternınat mektuplarını yatırmalan gerekmektedır "o 10 KDV, tellalıye, damga vergısi ve °?e 4 tapu harcı alıcıya aıttır Daha genış bügı almak ısteyenlenn raemurluğumuzun 1985/3 sayılı dosyasına basvurmalan Duyurulur Basın 15014 DUYURU TÜRKİYE İŞ BANKASI A.Ş.'nin Ankara ve İzmir Merkez Şubelerinde odenecektir. Türkiye tş Bankası A.Ş'.nin bu şehirler dışındaki şubeleri ise kupon tahsilatı karşıhğında odeme yapacaklardır. Ödemelerden % 10 gelir vergısi stopajı yapüacaktır. Tasamıf Sahiplerinin Bilgilerine Sunulur. (...) Olay 1982 yılında Mannheim Opera'sında gcçiyor. Kurumun orkcstrası Çaykovsky, Barclay Jamcs Harvcst, Alan Parsons Projcct vc Zülfü Livaneli'nin czgilerinden oluşan son dcrecc uyumlu bir parçayı scslcndiriyor. MUZIKTE OLAY! DtŞ TABtBİ ORHANTÜZÜ1V Lcvent, Güvercın Durajı, Gazetecüer Yapı Kooperatıfı C/3 Blok, Daıre 7. Saaf 913 Tel : 164 57 25 Randevu abnması rıca olunur Tamaım hazır, hemen alabilirsiniz. (pesin yada taksitte) Yenı Türk Ansiklopedisi tercümeye davanmaz. Butün maddelen Türkiye de ve Türk ılıra adamlan tarafından hazırlanrnıştır Yenı ve çagdaştır Her rnadde günümüzün en venı bılgılerı>ie donatılmış, ılrnın en son venlenne dayandınlmıştır Herkese hıtâb eder Ilkokuldan ünıversıteye bütün öğrencıler' Öğıetmenleri Velîler' Avdırdari Yenı Türk Ansiklopedisi nde aradığınızı bulabilırsmıı Tamamlanmışür Artık yıUarca Easıkül tâkıb etmek zorunda değılsınız1 lster peşın, ıster taksıtle tamâmını bır defada alabılırsmız. Ucuzdur ve her türiü odeme kolaylıklanyla te mın etmek mümkurvdür Fızık Kımya AstronrMatemaük Geometn Botanık Zooloıı Tıb Ikdsat Turk ve Dunvâ Tânhı TÜTK ve Ümfi Edebıyan Türk ve Duıwâ Cograftası FeUefe » Mantık Dın Dmler Tânhı Ahlâk San at Tinhı • Müzık Türk Musîkısı Hukuk Eğıtım Bıvografi Spor Folklor Aıle gıbı ıhüvaç duvulan her konuda bınlerce madd« En genış şekılde Ansıklopedık boyda 12 büyük cüt, 12 000 madde 5000 sayfa, 6000 den fazla resım şekıl ve hanta. Ayrıca renklı savialar 90 gram 1 hamur kâğıda nefıs bır ofeet baskı Genel Dagnım TUR YAYIN LTD ŞTL İnonü Cad No 37/6 Taksım Istanbul Tel Ankara Cad No 46 Cagaloglutstânbul Tel 149 99 13 527 65 11 ANDA MA NESMYAT VE DAÖ1T1M A.Ş Ansiklopedisi Her konuda güvenerek başvurabıleceğınız Yenı Türk Ansiklopedisi unıversıtelenmtze eğıtım ve ılıra hayâtımıza mensup seçkın, tecrübelı değerlı bır grup aydınuı dort vıllık emeğının ürünü olarak hazırlandı Her turlu bılgının Türk kamu ovuna düşunce Btıklâlı, ılmî zıhnıyet ve formasyon sâhıbı mdH dıkkaı ve hassâsryetienne gıhenılır avdınlanmıan kalemınden berrâk bır Turkçe ıle sunulması başlıa prensıbımız oldu. Ifide ve muhtevâ olarak ılmî ve mıllî bır âhenk xe buîünluk sağlayabıldıgımızı sanrvoruz. Bovk bır ka>T\ağı kültürümüze kazandırabılmış olmaktan dolayı kj\ançlı>ız ÖtUken Nesrtyat A.S Türk Ansiklopedisi "Yazanyia, muhtevasıyla bizım ansıklopedımız" ISTEKKUPONU Broîür ısbvonmı Kıtap ıslıvonım Mresı KEUK Adıesı Tw Y^in lid Şn Yeni ÖtUken D D Inöna Caddesı No f 6 Taksımfcunbu!
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear