Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
20 MART 1983 EKONOMİ SORU Sayın Çelikel, hafızama güvenmeyip garete kupürlerine yeniden baktım ve sizin tiç yıldan beri bankalarla, banka sistemimizle ilgili olarak söylediklerinlzi gözden geçirdim. Dilerseniz bence en carpıcı olanlannı kısaca size de hatırlatayun. Mart 1980'de yani tam üç yıl ön ce, «özel bankalar iştiraklerini sınırsız kredilendirdikleri için en az KİT'ler kadar ekonomiye zararlı oluyorlar> demişsinîz. «Bankalar yasası 20 yıldır değişmedl. bu yasa da değişiklik yapılmalı ve bankalarla iştirakleri arasmdaki bağ koparılmalı» demişsiniz. Haziran 1980'de çıkartılan faiz kararnamesini değerlendirirken «Küçük bankalar iflâs edecek ve parakredi alamna birkaç büyük banka egemen olacak, şimdl 200 ailenin egemenliğinde olan ekonoml 50 ailenin eline geçecek» demlşsiniz. 1981 temmuzunda ise tstanbul Sanayl Odası Meclisi'nde, <Bu sorumsu?;ca gidişe ancak devlet dur diyebilir. ya bankaları ciddi denetim altına alır, ya da devletleştirmesl gerekir» dediniz. Şimdi bugün gelinen noktada söyledlklerl nizin, yani şu son üç yıl boyunca söylediklerinlzfn bence Cumhuriyet 9 GECEN HAFTA EKONOMIDE Murtaza Çelike! kimdir? Banka sektörüyle ilîrilî olarak üç yıldır söylediklerimin son pelişmelerle doğrulanmasma sevine" medim, üzüldüm. 24 Ocak karariarı bankacılık kesimine jîereken önemi vermediği için bugünkü noktaya gelinmiştir. ba^ka hir anlamı oluyor, sözleriniz prallba biraz da kehanet nîteliği kazanıyor. tlk sorumu şöyle sorayım: Tahmin lerinîzin dogn.ılanmasını bugün nasıl karşılıyorsunuz, «doğru tahmm yapmışım» diye revînebiHyor mnsunuz? CELÎKEL Çok teşekkür ederim sayın Ulagay. Kâhîn olduğum kanaatinde de^ilim. Ekonominin bu manzavasma sevinrnek de mümkün değüdir, olsa olsa üzülmek vcyahut da care aramak mecburiyetindeyiz. îçinde bultmduğumuz şartlan hrıfife aîmak imkânı kalmamıstır. Üenim ilk cıkışlan yaptıSım dönernde bankalann özel dokunnlrna^lırîi varch. Dokunuimnriıkları 24 Ocnk kararlan demetinin dısmda tutnlmalanr.dan kaynaklar.ıvordu. En büyük hatH 24 Oc?>k kararlarına paralel ol?rak finans kepiminde gerekli y.ns:il dü^enlemeierin ynnilmomasıdır. 24 Ocnk knraıiarma karşı çikmamın nedenîcvinden biri do budur. Say:n Özal. sarhoşu düştıikten sor.rr». ır:!İdırmr>yı tercih ettiği icin bankaları da bankerleri c'e beldegö" ondan sonra knrar al esası i^inde ınütalaa otti ve bu mü ta.laasınm net ; rp?inde roem^kette pvvola binkprlik ha~ disesi patladı. B\ı hadisenin akabinde de borkalar bugünkü kompor'''syonu?"|.p. br^ünkn noktnya ge'diler... SOP.IT Ba konuda iîk tepki neden sizden jroîrii, üç yı! önce bu sorunü sanayi kesinıi içindc iîk vurgulayan nedon siz oldunuz? ÇELİKEL Aslında bu tepkî yalni7 bendpn .eelmedi. Be nim söylediklerim asîmda benim gibi olanlarm tepkisiydi... SORII Benim gibi oîanîar derken kîmi kastediyorsunu*? CELÎKEL Benim gibi olanlar derken bankası olmayan. desfeiri olmayan ve kredi krüanına imkflnsiziiğının verdiği çaresizlikle hükümete muhatap olma imkânı olmayan kesimin sözc.ülügımü yantim sanıyomm. Krcdiler bir imtiyaz unsuru haline petirnmişti. Bu iki esastan kaynaklamyordu. Bir kprn Devlet Planlama Teskilatt imtiyaz dağıtan bir teskilnt haline gelmişti. Aynca da bankalar. hoîdinglere ve ailelere bagımlı oldukları icin kendi iştirak^erine kredi yetiştiremez haîe ge'mişlerdi. Banka. ve sanayi şirketi sahibi olmanın mıilkiyet duyeusunun verdiği bir iyimserlik hakimdi Türk sanayimde. Ban ka kredi müessesesi itibar müessepesi oîduğu icin en azın dan cami kadar. kilise kadar itibar görüyordu ve dokunulmazhftı vardı O dönemde bu lâfı söylemek bir nokta da küçük ve orta sanayici, hattâ büyük olup da bankası olmayan nıeslekdaşlarımın meşru müdafaa hn.kkmı kullanmak anlarrnnî taşıyordu benim için. Bir görev teiâkki ettim ve söyledim. Söylediftim andan itibaren de Türkiye haritası yavaş yavaş tistürae doğru yürüdü. îîk günden itibaren hata yaptırim pani^ine kapUmfidım, Çünkü bankacılıkla ilçili olarak söylediğim sö'^leri danışarak, iştişare ederek, araştırarak söylemiştim. Evvela bankerlik konusu beni hakîı çıkardı. Sonra bankaların bugünkü acıklı durumu yine üzülerek söyleyeyim ki beni lıaklı çıkardı. Murtaza Çelikel (sağda) Osman ülagay'ın sorulannı yamtlarken. 193r'de Konya'nın Küçük koraç köyünde doğdu. Konya LisesVni bitirdihten sonra İstanbul Hukuk Fakültesi'nden mezun oldu. Çelikel, Konut ve Kimya sektörlerinde faaliyet gösteren firmalarda yöneticilik yapıyor. 1969'dan beri İstanbul Sanayi Odası Meclisi üyesi olan Çelikel, geçen yıldan beri de İSO Meclisi Başkanvekili olarak görev yapıyor. METE HAS Sermayemizi 7 mllyara çıkartacaktık. Operasyon sermaye artırımını heklemeden tartışmaya açık bir biçimde yapıldı. AHMET KOZANOĞLU ~ 60. madde Maliye BakanJığı'na bankalara müdahale hakkı veriyor. Bakanlık bu hakkı kullandı. Sorumlusu da kendisidir. Ulagay sordu, Çelikel yamtladı Geçen haftanın en önemli olayı kuşkusuz «Bankalar Operasyonu»ydu. Maliye Bakanlığı Bankalar Kanunu'nun 60. nıaddesine dayanarak Hisarbank ve İstanbul Bankası'nm yönetimlerine el koydu. Bu iki bankanın yönetim kurullan görevden almdı ve yerlerine Ziraat Banknsı müdürlerinin oluşturduğu yeni bir yönetim atandı. Yeni yönetim kuruıları bankaların mali portelerini gözden geçireoskler ve *ı nankamn gelecogini boürleyecek bilgileri Maiiye Bakanlığı'na verecekler. Maiiye Bakanlığı'na göre yeminli murakıp^ar tarafmdan yaptınlan incelemeler sonucunda sözkonusu ıki bankanın mali bünyelerinin iyice zayıfladığma kanaat ge'irilmiş ve artık devlet dostegiyle bile ayakta kabcaklann;n süpheli oldıığu görülmüştü. Bunun üzerine, bankalar u\anîrmş ve yine olurnlu bir gelisim saglanamaymea Merkez Bankası'nm da onayı almamk operasyon başlatılmıştı. Bankalar Kanunu'nun 60. maddesins gcrs bu ikinci adimrtı. Bu adımla ria bankalann çalışmaiarma olanak şöriilınezse önce birleşme ve devir olnnakları nraştınlır bu da çözüm olmnzsa tasfiye yoluna gidilir. Ancsk Maliye Bakanlıgı'nın. sahiplerine yarayaoagı gereko?siyle şimdiiik tast'iye yanlısi olmadıgı dikkati çekiyor. Operasyon hemen hemen tüm eevrelerce sakin karşılandı. Gnrüş bilriirenlpr «olıımJn hir ffîrisimdi.». «çerekliydi», «ffeç bile kalindı», anlayışını dile getirdiler. Bu Hir tepkilerin temeHnde, operasyonun serbest piyasaya vönelik bir devlet müdr.halesinden çok tssamıf sahibinin v? banka sisteminin korunn^asma vönelik bir müdaha3e oltiugu inancı yatıyordu, Ayrıca bu tür bir operasyonun uzun bir süredir bekleniyor olmasi da şaşkmlıga yol açmadı. Bu tür bir girişim bekleniyordu beklenmesine ama Maliye'nin bn?A bnnkalan ne zaman gnzden çıkaracağı rnerak eriilıynrdu dnğrusu. Maliye'nin operasyonu baçlattığı günün özelliçi zamanlama konusunda bazı sorıı işareilerini gündeme çretirdi. Öperasyorum açıkiandığı gün, ÎMF'yle görüsmelerin başlamasına iki gün kaimısti. Bilindigi gibi İMF piyasadaki para mikîınmn limitlpri sştıgım öne sürüvor ve buna gerekçe olarak da bazı bankalann ayakta tutulmaya çalışılmasını gösterivorriu. Böylece ÎMF'nin eleştirilerınin önemli bir davanaeı bertaraf edilmiş olacak ve İMF karşisma daha güçiü otunılscaktı. Bu arada, operasyon Maliye Bakanlığı'nın yetki isteminin Damşma Meclmi'nrîe görüsülmesinden hir giin önce gerçRkleştirilmisti. Danışrna Meclisi Mali îşîer Komisyonu' nun Vefki Tasansını reddetmesinin Danışma Meclisi'ni etkilerrıpmpsi için bu karar bir şrün önce ahnmış olabilirdi. İkinci adım ÇELİKEL Sayın Ulagay, o gün tepki gösterenler bugün müesseselerinin veya bankalarmm anahtan ellerinde Mer kez Bankası'nm veya Maliye Bakanhğî'nın çevresinde dolaşıyoriar. teslim alsın diye. O gün devletleştirme lâfını kullandığım zaman 24 Ocak kararlannm mimanmn inadı ve banka kurumunun dokunulmazlığı beni o lâfı ku!lanmaya Hmişti. Bonkacılık ciddi bir iştir. Bankacıhk ke siminin bu ciddiyete uygun bir intizam içinde, adalet icin de olduğuna inanmamıştım ve hâlâ da inanmıyorum. Bankac'lıgm akibetini yalnız 24 Ocak karariarı hazırlamadı. Bankacîhktaki müJkiyet carpıkhğı da bu akibete gelinmesinde etken oîdu. Bankalar hâlâ bu mülkiyet carpıkhğı içindedir. Bu mülkiyet carpıkhğı kararnamelerle düzeltilemez. Bunun tashihi ancak yasayla mümkündür. Türkiye gibi gelişmekte olan dinamik bir ülkede muayyen holdinglere veya ailelere bırakılan banka sistemi muayyen kesimin inhisarında demektir. Bu inhisan ne devlet önleyebilir, ne de biz bu inhisann karşısmda susanz. Bunun tek çaresi vardır. o da böyle çahsmakta israr eden bankaları devletleştirmektir. Burada hemen ilave edeyim. bankalann devietleştirilmesini istemiştim. Bankalann en kazınm devletleştirilraesini değil. sanayıcıye s is tem im izde ı banka orm sart Zamanlama Türkiye'de ticari bankalann ço^u ve bunların ortak olduçu yatırım hankaları belli ^runlarm ve holdinglerin denetimi altmda olduğn için bankasız sanayicinin kredi aîm^ şansı çok az. Projeniz çok iyi olsa bile kredi alamıyorsunuz. SORU Siz de geçen hafta yapılan operasyonda geç blle kalınmıştır diyenlere katıhyor musunuz? CELÎKEL Cok geç kalmmıştır ve daha da geç kahnacaktır. Meselenin savsaklandığını gözlüyoruz. Maliye Bakanı geldiği günden beri bankalarla ilgili beyanlarda bulunuyor. Bu beyanlar bankalann içinde bulunduğu carpıkhğı biraz daha açmaza ve çıkmaza sokmuştur. Türkiye'de tasarruf eğilimi erozyona uğramıştır. Halkın bankerlik hadisesinden sonra bankalara olan güveııi sarsılmıstır. Tasarrufu olmayan bir Türkiye'nin kalkınması mümkün deeildir. Biz tasarruf eğiliminl artırmak ve tasarrufların banka sistemi aracıhğıyla verimli yatırımlara, gerekli alanlara kanalize edîlmesini sağlamak zorundayız. Bunun için de devletin teminatına ihtiyacımız var. Devlet halkın kendisine olan güvenini bankacılık kesimin de cevapsız bırakmamalıdır. Bunun yolu da sisteme müdahrJedir, tashihtir. Bir takım meslekdaşlarımızın. bankacılarımızm agızlarma almamalarma rağmen şunu da söyleyeyim ki son yapılan operasyonun anlamı bal gibi devletleştirmedir... SORU Yani devletleştlrmeyle sonuçlanacak bu operasyon diyorsunuz? CELÎKEL Öyle sonuçlanacak. çünkü bu enkazın başka türlü kaldırılması mümkün değildir. Devletin 24 milyarlık alacağmı tahsîl etmesi için başka imkânı olmadığma göre ikinci bir Anadolu Bankası örneği karşımızdadır. Bu nu görmek mecburiyetindeyiz. SORU Maliye Bakanlığı'nın mali slsteml yeniden dü d Sohat avı fiyat artışlan açıklandı. fotanbul Ticnret Oılası roptan fcşya Endeksi yiizde 2.4 oranıntf;ı artarken, Tioarft Bîık«n:ığı'nın aynı tür endeksinüe artış yüzde l.fi' da kaldı. Bakaniığın Geçinme Endeksine göre ise tstanbul' ria artış \Ü7dv. 1.2. Ankara'da yüzde 3.5 oranmda gerçekleşti. r f» Türk ;'konomisi Uluslararası kunıluşlnr karşısında smav verdi. Paris'te OECD'nin Türkiye Rapom tartışılırken, İMp hevetiyle Ankara'ds «StandBy» anlasmasımn geleceği jîörüsüldü. Her iki görüşmede ortak olan nokta, Türkiye'nin dinamik biivüme Rmanmn enrîellenmesine yönelik yaptmmları kah"! etmnyfiriFğinin açıklanmasrydı. f! Tı':rk tş ç.ilışma havatını dürenîpyen yasa tasîakları Uontu'irtflaki «röviîşi*nii MHK'ya hir rapor halînde sundu. TürU tş tnsanrhık? 4 maf'denin rt?çisMrihnesini îstiyor. X © Maüv? BTkfmlıgı'mn Ycfki Tasarısı Dr.nışma Meciism'de gnrür.üldü Dfmışma Meclisi. Mali T.şler Komisyomı' nun hKkümet'e vetki verilmemesinî öngfiren taslagmı kabul etmedi. m Petrol rivatlarındald diisüsiin Tîirkiye've yansıym yansımayaca*ı halâ tarhsmalı. Tiirkîye'nîn spot piyasadaki fiyat diisiisünrk'n vararîan:ı!>'lrcf2:i Uanıst vayçınitpn TPAO Ge« nel M'"f!"in'i <T;irkiyp bundan yarsrlanaın:i7» drdi. llikkatler daha çok, Tiirkivp.'nin mıiştpnlprinin alıni s;iitiindpki aza!manın ihracatımız üzprindPki ol'iınsuz etkisîne çevrümiş bnlunnvor. { AET'nin kısıtlama kapsamını genişletmesi bekleniyor. ^ AET bu kez Türk pantalon ve bluzianna pöz diktl. Ben iki yıl önce bankalann devletçe denetlenmesinden söz ettiğim zaman tüylerî dikcn diken oîan ların simdi devlet müdahalede gecikmiştir gibi ifadeler kuîlanmaları dikkat çekicidir. SORU Saym Çelike!, sizin tSO Meclisi'nde devletteştir nıe sözünü ettiğiniz gün ben de oradaydım. Bu söziinü/e karşı bazı üyeleree gösterilen tepkileri hatırhyorum. Ge çen haita îçinde yönetimine el konan bankalr.rdan blrinin geneî müdürü de o zaman gazeteiere demeç verip, «Sanayiciler bankalardan önce kendüerini eleştirsinler» demiş, o zaman bir gazetenin genel yayın müdürü olup sonra geçen hafta yönetimine el konan diğer bankanın ortaklarıyîa gazete kııran bir yazarımız da sizi «Sosyalist parti programmı savunan sanayici» olarak tammlamı.sü. Şimdi bugün vanlan noktada bu kişilerin tepkîleri, yorumîan da bir hayli değişti galîba... zenlemek için yeni yetkiler isteme.sini nasıl karşıhyor J sunuz? ÇELİKEL Bankacılık sistemi bir bütündür ve bu bütünü kurtaracak köklü tedbirleri anında almak lâzımdır. Bu gibi köklü tedbirler de öyle çerçeve kararnamelerle, kanun gücünde kararnamelerle ahnamaz. Bunun yasayla yapılması şarttır. SORU Sayın Çeükol bu noktada bir soruya açıklık *retirebiiir miyiz? Acaba siz devletleştirme derken. yasal dü: zenlem.î derken ö:rel bankacılifirın olmadığı, rekabetin olnıacîş.rı bir bankacıîık sistemi nıi düsünüyorsunuz? CELÎKEL Hayır ben böyle düşünmüyorum ama şur.U gorüyorum: Devlet bankacılık sisteminde derhal köklü düzenlemelere jritmez.se tekellesm3 zaten mukadderdir. knçmılmazdır. O znman tankasız sanayici tam anlamıyla tekellerin kapısmda kul olacaktır. Bankacıhkta rekabet ciddiyetle nernber Kdir. Biz 24 Ocaktan sonra hep bunu bekledik ama göremedik. Faizleri serbest bırakmak lâ/ım ama bankacılık sisteminin ıslahmdan sonra serbest bırakmak lâzım. Ayrıca yeni banka kurmayı da serbest bırakmak lâzım. Kaidenizi koyup denetiminizî iyi yapm ama sağhkh sermaye gruplarmın yeni banka kurmalarını da engellemeyin. Serbest piyasa diyeceksiniz ama bunun altyapısını kurmayacaksmız. O zaman serbest pivasa ekonomisinin decil. tekellerin müdafisi olursunuz. Sayın Özal'ın acıklı durumu da buradadır. Bizde banka faizleri aslında hiç bir zaman serbest bırakılmadı. kapalı kapılar ardmda belirlendi, ticari mevduata faiz verilmesi bir türlü kabul edilmedi. SORU Burada ister istemez sizin çıkış noktamza ffeliyoruz ve bence de konnnun bu yönü çok önemli. Sizin ilk çıkışlarınızı yaptjçınız 1980 yılmdan bu yana bankasız; sanayicinin küçük ve orta sanayicinin bankalar karşısındak! durmnunda bir gelişme oîdu mu? ÇELİKEL Küçük ve orta sanayicinin. bankasız sanayicinin bankalar karsısmdaki durumunun değismesi, düzelmesi bugünkü şartlarda mümkün değildir. Çünkü gerek yatırım bankaları gerekse diğer bankalar içice geçmiştir. hepsi birbirine ortak. birbirini denetler durumdadır. Örneğin yatırım bankası oîarak bilditimiz Smai Kalkınma Bankası ve Smai Yatırım ve Kredi Bankası diğer bankalar tarafmdan kurulmuştur ve bu bankalann bir kıs mınm sahipleri de holdinglerdJr. Bu nedenle bu holdin;; çevrele'inde. bu banka cevrelerinrie desteği olmayan orta ve küçük sanayicinin projesî ne kadr.r iyi olursa olsun bu yatırım bankalarmm kapısmdan içeri girme şansı yok Banka sistemmde köklü reforma sferek var. B?nkaların istirakleriyle ba^Ian koT3arti!l»nqe1*»n P : Stemin adaletli isîemesi mümkün de£il. Bu tv.r köklü düzenlemeîer ise ancak yasayla sagîanabilir. denecek kadar azdır. Onun İçin bir kere bu yatırım bankalarmın holdinglerin knntroliinden kurtanlması şarttır. Bakıyorsunuz bir holdinsin kendi bankası var, bunun dışmda birkaç bankaya daha ortak. bu banka'ar yatırım bankalarına da ortak. Bu durumda bankasız sanayic", küçük ve orta sanayici nasıl devreye girecek, nasıl kredi alacak? SORU Kamu bankalarında durtım nasıl? CELÎKEL Maalesef orada da durum pek farklı değil. Devlet bank?,îarıyla ilişk'lerde de büyük sermaye grunları etkili. Onların iş hacmi. teminat verme gücü devletle muhatap olmaya daha mtisait.. SORU Yani bu durumda, elinde iyi bîr pro.ie olsa <V\ orta ve küçük sanayicinin yatırım kredisi alması ya da İsini çevîrmek îçin kredi alması çok zor dîyorsunuz.. CELÎKEL Saym Ulagay, Türkiye'de pro.ieye veya girişim ciliğe kredi verilmez. taşatoprağa kredi verilir. Kücük ve orta sanayicinin yüzde 80'i ise kirahk isyerlerinde faaliyet gösterir, tapusu yoktur. îpotek verme gücü yoktur. onun icin de bankalann rrmhatab; değildir. Sonra su noktayı çok iyi anlamak gerek. Sizin cok iyi bir Droienis var diyeîim: bu pro.ieyle yapacağmız üretim belli bir holdingin aynı alandaki üretimine rakip olacaksa o holdingin kontrolündeki bankalar sizin projenize kredi verir mi? Ayrıca birçok temel üretim alanmda kilit durumdaki şirketlerin coğu da bankalann, banka gruplarmın ve holdinglerin denetiminde. Şimdi küçük sanayicinin, bankasız sanayicinin bütün bu çemberi kırıp kredi alması mucize gibi bir şey.. SORU O zaman ne yapıyor. başka kaynaklara mı yöneliyor? ÇELİKEL Elbette başka kaynaklara yönelmek zorunda kalıyor ve banka faizinin de üstünde faiz ödüyor. Ayrıca bankalardan ne yapıp ediD kredi bulsa da o bankanın kendi iştiraklerinin ödediği faizin üstünde bir faiz Önen: S. Arahistan 'dayeni bir Türk mucizesi yaratılıyor ÎZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Ziraat Bankası Genel Müdürü Rahml Öncn, Cumhuriyet'e verdiğl özel demeçte. «Suudi Arabistan'da yeni bir Türk mu cizesi yaratılıyor. Bankamız da SAMA listesine almmakla bundan sonra bu bölgpdekf tüm müteahliitlik çabalarını destekleyecektir» dedi. Bankası ile ilgili olarak Ege BÖlgesinde inceleme va temaslar yapan Rahml Önen, bankası adına yaptığı son dış temaslar hakkmda bilgi verdi. Önen, özellikle Suudi Arabistan'da Türk müteahhitlerinin büyük bir inşaat etkinliiti içinde buhmduğunu, 70'e yakın Türkfirmasmın büyük pro.ieler gerçek'estird'klerinî bildire rek. «Sorun bu atılımcı kesimi teminat m?Utupîan yo luyla rahatlatmaktır» dedi. Önen. Sama'mn bu yıl için belirlediği yeni listede Ziraat Bankası'nm yeni kotalarla yer aldığmı bildirerek şöyle konuştu: «Ru durumda Ziraat Ban kası yeni bir aiana girerek hugüne dek dosteklemediği bu kes'm! teminat mektunları yoluvla ranatla*.ib'Iecekt'r. Bu kes'mi Ziraat Rnnknsı ile i.şbirliğine çağırıyorum.» önen bu arada Suudi Arnbistan'da ba?? ortak projeler gerçeklestirmek için karşıhkh fîörüsme'er yapıidıeını kp.yrlpderek konuyu «övıe aktardı: Ziraat Bankası Genel Müdürü Rahmi Önen: S. Arabistan' da iş yapan Türk müieahhitlerini teminat mektuplanyla destekleyeceğiz. «özelükle yatırım bankaları aracılıgıyla bizim kataüzör olmamız ^eklfnde ye ni orlak sririş'nıîer sözkonn sudur. Çünkü bu iükedek' büyük yatırım potansiyei? akil almaz boyut'ardn yüriimektr>d5r. Türkiye'nin d° bu olayda yprini n'ması kn çınılmazdır. ŞîTrdi'ik Batı düny^.Pi bu îüvden vatırırn pro.ieîerinî ortak olarak frerçeklestirınek üzere büyüU çabîi'nr içindpd'r. lîısî^varı girişitnJerin o!uınlu sonuçlar yaratacağı umudundayım.» önen Ttîrkiye'ye kesln dönüş yapmak isteyenler icin yaratılan «işçi tarım kredisi» uygulamasınm büvük ügi gördügünü. ancak bu kredinin şimdi yeniden biçim^nduilcrek. yurda ke sin d()nüs yapmayan işçilerimi/ için de yeni bir kredi biçmi üstünde çalıştıklanni. bunu da en kısa u.vgu'arnaya sokacaklarını bil dirdi. // Âvru$® Para Sisfemi'ade ayarlama an meselesi Avrupa para piyasası olrîukça çalkantılı bir haita yaşadı. Avrupa Para Sıstemi (EMS) içinde bir ayar lama beklentisi iyice yoğun îaşırken, üç ülkede faiz oranlan indirildl. Markın FMS icinde hızla gliçlenme sî, pek yakında revalüe edilecegi yolundakJ söylent.ileri artırdi. Bu söylentiler en olumsuz etkîsini Pransız Frangı üserinde Rh'sterdi. Uzmanlar son haftalarda mark karşısmda rekor düzeyde gerileyen franrnn yüz de 712 oramnda devalüe edilmesîni kaçınılmaz grtrüyorlar. Pransız Merkez Ban kası'mn da frangın diişiişü nîi durdurmak için artık mü dahale etmedigi dikkati çeki yor. EMS icinde bir ayarîama yapılması durumunda Fransız Frangı yanında Belçika Prangı, trlanda Poundu, Ttalyan Lireti ve Danimarka Kronu'nun da devalüe edileceği belirt.iliyor. ö t e yan rian, önce F. Alman Merkez Bankası Bundesbank ve son ra da Avusturya ve tsveç Merkez Bankaları reeskont ve faiz oranlannı düşürdük lerini açıklarîtlar. trlanda' da ise olası bir devalüasyonun önlenmesi amacıyla fa iz oranı 2.75 puan yükseltilö.i. EMS içinrieki geüşmeler den pek etkilenmeyen dolar, hafta snnunda ABD'de faiz oranlannm artmasıyla hızla tırmandı. Sterlin ise tarihinin en düşük değerine indi. Dnlar geçen haft.ayı şöyle çeçfrdi 14 Mart 18 W:ırt Mark 2.3ft 2.30 İsviçre FT. 2M 2M Pransız Fr. 6.7fi 6.92 TL. 194.90 195.50 Sterlin C$) 1.51 1.48 Kafaoğlu bankaları kurtaracağma sanayi sitelerine ayrılan fonu versin,. Cumhuriyet altım 600 lira geriledi Altın fiyatlanndakl iniş çıkışlar sürüyor. Pflnya borsalarında önceki haftayı 422 dolardan kapavan aîtm, geçen hafta bir ara 431 dolara kadar yükseldi ama daha sonra 414 dolara kadar geriledi Haftanın son günil bir atak yapan al tm haf* yı 420 dolarla kapadı Türkiye'de is» altın fiyatla fino lira ka n süre ai bir düsfîş eOsterdi. Cumrmriyet külce al»ı ciar geriledi, Resat altım 500 lira deger nın gramı da 3435 liradan 3320 lirava düştü. Altın fivaM;ir; nm geçen haftaki görünümü şöyleydi* Reşat 24 Ayar 1 ons C " $> 14 !\T,ırt 24.10024 20l'l 23.500.24.000 3.42ü 3 4^S 42S 18 23.00023 F(!<1 3.300 3 3'*' 420 ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye Madeni Eşya sanatkârları Federasyonu Genel Eaşkanı Tu ran Sarılar: «Maliye Bakanı Sayın Kafaoğlu, hazinenin 4050 milyarıın bazı özel bankaları kurtarmak içîn harcayacağı yerde, milyonlarca sanatkâr ve küçük sanayîciyi daha verimli mal ve hizmet üreteceklerî Işyerlerine kavuşturacak olan sanayi sitelerine bütçe kanunu ile ayrümış olan tah sisatı ve yeterli kredi vermelidir» dedi. Türkiye'de 1 milyona yakın küçük sanayici ve sanatkârm bağlı bulunduğu Federasyon Başkanı Turan Sarılar konuşmasını daha sonra şöyle sürdürdü: «Kalkınma için hangl ekonomik modeli ve yolu benimsersek benimseyelim, sanatkâr ve küçük sanayi* ciler milU ekonomi îçinde temel ve ihmal edilme/ bir seklörtlür. Mîlyonlarca küçük işletme yerîne birkaç ailenin sahi» oldu^u özel bankala n kurtarmayı tercîh eden ekonomik anlayış ve kafanın, miIH ekonomiııin temeli orta kes'tnîn batmasım kaç'iıJniar ha!e çetirdigi artık görülmelidîr.» Ben banka sisteminde rekabetin ancak ciddi önlemîerle sağlanabüeceıjini söylüyorum ve bunun için devlet denetimi şart diyorum. Çünkü bu yapıbnazsa sistemde tekelleşme artacak. ödüyor. Bugün de kredide çift fiyat geçerlidlr. Sanayici ayakta kalmak. gününe gün katmak için cok pahalı da olsa kredi kullanmaya devam etmek zorundadır. SORU Bu koşullar deiTİşmezse küçük ve orta sanayi' cinin geleceğinl nasıl görüyorsunuz? CELÎKEL • 24 Ocak kararlannm ilan ettlgl sistem İçin de küçük ve orta sanayicîye yer yoktur. Küçüklerin ölmesi bu kararlaıia ruhsata bağlanmıştı ama onlar yüzsüzlük edip yaşadılar. En asilleri başta olmak tizere büyükler ise teklemeye basladı. Devletleştirme fikrînden tüyîeri diken diken olanlar devlete anahtarı teslim etrrtpk için nerdeyse rüşvet verecek duruma düştüler. Bugüıı küçük sanayi. en önemli girdisi olan paça büyüklerin kontrolünde olduğu için debelenmektedir. Banka sistemin de köklü değişiklik yarjıbn bankalann iştirakleriyle bağları koparılmadan ve sistem sıkı denetîm altında. cîddiyet' le çahşır hale getirilmeden kücük ve orta sanayicinin şı: kayetlerinin sona ermesi de mümkün değildir.