Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyet Bu yıl komur açığı 404 bin ton • •• •• Sahıbı t'umhuri>e( Malbaacılık ve Ga/eıecilık Turk. Anonim Şirketi adına Teınsilaler: ANKARA: Yalçın Dogan, I/.MIR. HikrmI Çetinkaya. AUANA Burolar: • Aahan: Konur Sokak No: 24/4 Yenişehir, Tel:175825I75866. Nadir Nadi. • Genel Yavın Muduru Hasan Cemal. Muessese Mudüru. Mehmel Mercan, 0 Servıs Şeflerı: İsıanbul Haberlen: Selahallin (iuler. l)ış İdare: 183335, • İzmir: Halil Zıya Bulvarı No: 6S/3, Tel: 254709131230 Kmine l >aklıgil. Yazı işlerı Muduru Oka> Gonensin. • \a?ı Işleri Mudur Habcrler. Lrgun Balcı, Ekonomı: thman IJIagay, Kultur: Aydın Kmev. Ma • Adana: Ataıurk Caddesı. T.H.K. Işhanı Kat 2/13, Tel: I455OI973I Yardımcısı: Ahmel Konılsan. Haber Merke/i Muduru: Yalçın Ba>er, Sa>fa gazin: \alçın Pekşen, Spor Danışmanı: Abdclkadir Yucelman, Du/ellmc: A Basan ve Yavan. Cumhuriyrl Malbaacılık ve Gazetecılık T.A.Ş. Turk Ocagı Cad 39/41. Cağaloglu, İsl. PK: 246Isl. Tel: 5209703 Telex. 22246 Refik Durba^. Araştırma: Şahin Alpa>. Du/enı Yoneımenr Ali Acar. TAKVlM 11 Aralık 1983 Imsak: 6.29 Guneş: 8.13 Oğle: 13.07 İkindi: 15.28 Akşam: 17.41 Yatsı: 19.19 Genel Maden Iş Sendikası Genel Başkanı: Artan iş kazaları ve azalan kömür üretimi bizleri tedirgin ediyor. " \eni sendika üyeliği kayıtlarının Ortak Pazar'da çoğunluğu yasaya uygıın değîl KKTC kavgası Çalışma Bakanlığı'na gelen bildirimler, yeni üyelik kayıtlarının çok azında yasa hükümlerine uyularak noter kanalı ile üyelik kaydı yapıldığını, çoğunlukla eski tarihli sahte üyefişi düzenleme yolunun seçildiğini ortaya koyuyor. ile, işkolunda <PolO çoğunluğu sağlamış, ya da sağlama olasılıÇalışma Bakanlığı'nın ocak ğı bulunan sendikalan öğrenmek ayı sonuna kadar yetiştirilmesi istiyorlar. İşçilerin bize aktardıkumulan işkollarına göre çalışan larından, sendikaların bu konuişçiler ve üyesi olduklan sendika da'hiç de doğnı ve dürüst davlara ilişkin listelerin yayınlanması ranmadıklan ortaya çıkıyor. Her ile, işçilerin sendikalarda örgüt şeyden önce işkolunda çalışan lü olduğu pek çok işyerinde, top toplam işçiye ilişkin sağhklı, kelusözleşme yapılamayacağj orta sin bir bilgiyi şu anda kimse veya çıkacak. İşçilerin ve sendika rebilecek durumda değil. Çünkü lann bugünkü örgütlenme tablo Çalışma Bakanlığı işkolundaki su içinde, bazı işkollarında hiç toplam işçi sayısını, işveren bilbir sendika toplusözleşme (eh dirimleri ve biraz da kendisinde liyeti) için yeterli ışkolunda ^olO daha önce var olan kayıtlara daçoğunluğu sağlayamayabilecek yanarak saptayacak. Bu hiçbir ve en az temmuz ayında yeni lis zaman, küçük işyerlerinin çote yayınlanmasma kadar bu iş ğunlukta olduğu, sözleşmesiz işçi kollarında toplusözleşme yapıl çalıştırmanın ağır bastığı ülkeması gündeme gelemeyecek. mizde, gerçek işkolu çalışanının Daha yaygın beklenen bir di belirlenmesi anlamına gelmiyor. ğer sonuç ise toplu iş sözleşme Belirieme amacı, sadece işkolunda çoğunluk sendikalar saptama si yapmak (ehliyeti) için yasanın gerekli gördüğü işkolunda en az olduğundan, sözleşmeli işçi ça%10 işçi çoğunluğa sahip sendi hştıran, yasal bildirim yükümlüluklerini yerine getiren işveren ka ile, işyerinde toplusözleşme bildirimleri ile, sendikalı işçiler yapma (yetkisi) için gerekli S51 çoğunluğa sahip sendikanın ay için, sendikalardan gelen uyan ve nı olamaması. Böylece de o işye denetimler yeterli sayılacak. SAHTE rinde yine toplusözleşme yapma hakkının kullamlmaması. ÜYELtKLER NE lşte bu nedenle, Çalışma Ba OLACAK? İşveren ve sendika bildirimkanlığı'nın "listeleri belirleme" ayına girilmişken, işçiler en çok lerine dayanılarak işkolu ve senişkollarındaki toplam işçi sayisı dikalann üye sayılanna ilişkin ZONGULDAK, (THA) Genel Maden İş Sendikası Genel Başkanlığına yeniden seçilen Mehmet Tezer, "Havza'da her yıl gittikçe artan iş kazaları ve azalan kömür uretimi bizleri tedirgin ediyor" dedi. Taşkömürun yurt ekonomisinin başlıca hammaddesi olduğunu belinen Mehmet Tezer, THA muhabirine yaptığı açıklamada, 1982 yılında 3 milyon 524 bin 340 ton olan kömür uretiminin, 1983 yılının aynı doneminde 3 milyon 120 tona duştüğünü belirterek, "bu yıl 404 bin 275 ton fiili açık oldu" dedi. İşçi sağlığı ve iş güvenliği bakımından da durumun iyi olmadığını bildiren Tezer, 1983 yılında kaza sonucu ölü sayısının geçen yıla göre 118 fazlasıyla 139'a yaralı sayısının da 169 fazlasıyla 686'ya yükseldiğini bildirdi. İKRAMİYELER Yeraltında çalışan maden işçilerine 1983 yılı ikramiyelerinin son dilimi aralık ayı içinde ödenecek. ŞÜKRAN KETENCİ listelerin ilan edilmesi ile, yetki sorunları, itirazlar, sahtecilikler de gündeme gelecek. Geçmiş dönemin yetki sorunları, sahteciliklerine karşı önlem alma adına, yeni yasada sendikalaşma, örgütlenme haklanna pek çok sınırlama getirmiş, işyeri, federasyon tipi sendika örgütlenme yasaklanırken, işkolunda %10 çoğunluğu sağlama zorunluluğu getirilmişti. İşyeri, işkolu çalışanlarının üyesi olduklan sendikalarla birlikte bilgisayar sistemi ile belirlenmelerinin, Noter kanalı ile üyelik ve ayrılma zorunluluğunun, sahteciliğe karşı en sağhklı çözum oiacağı düşünülmüştü. AET KKTC'yi tanımıyor, ama ekonomik yaptınmlar Sendikaların toplusözleşme için gereken çoğunluğu sağ da uygulamıyor. lama kaygısına ancak genel kurullarını güvence altına \unanistan ve Fransa Rum kesimine tanınan avanaldıktan sonra düşmeleri ve ilk yeîki belirlemeleri için tajların KKTC'ye de tanınmasına son verilmesini istiyor. gerekli olan yasal sürenin aşılmasından sonra üye kayAlmanya ve tngiltere ise KKTC'nin tümüyle dışlandını hızlandırmaları yasal olmayan kayıtları arttırdı. masına karşı çıkıyor. sonra yapılan yeni sendika üyeliği kayıtlarının büyük çoğunluğu yasaya uygun değil. göre 7 kasımdanısonra yapılmış üye kayıtlarının geçerli olamıyacağını anımsatalım. Ancak daha önceki tarihlere, ya genel kurullarını güvence altına almak, seçilme garantisi için, ya da yapacak çok yasal işlemİerden zaman ayıramadıklan için, yeni üye kaydetmeye, başka sendikalardan üye almaya gönüllü görünmeyen sendikalar, şimdi yoğun bir üye kaydı düzenlerken, üyelik tarihinin de belli oiacağı noter yükünden kurtulmak için, Yasanın yünirlük tarihi olan 7 mayıs öncesine göre sahte üye fışleri düzenliyorlar. SAHTECtLtK İŞÇİYE BASKIDAN KAYNAKLANIYOR SEDAT ERGÎN BRUKSEL Avrupa Ekonomik Topluluğu, siyasi düzeyde tanımadığını açıkladığı Kuze> Kıbns Türk Cumhuriyeti'ne karşı ticaret alanında nasıl bir politika izlemeli? Bu soru, içinde taşıdığı siyası sonuçların "hassasiyeti" ile birlikte bağımsızlık ilanı sonrasında AET Komisyonunun yetkililerini en çok uğraştıran konulardan biri haline gelmiş durumda. Komisyonun içine düştüğü bu duruma, büyük ölçüde 10 ülkenin temsilcilerinin kendi aralarında beliren görüş ayrılığının yol açtığı söylenebilir. AET'nin siyasi kanadını oluşturan Bakanlar Konseyi, KKTC'nin ilanını kabul etmediğini, resmi muhatap olarak Kıbns Rum Yönetimi'ni tanıdığın bir açıklama ile duyurmuş, topluluğun yürütme organı olar, Komisyon da aynı doğrultuda bir tavır takınmıştı. Buna karşılık, Yunanistan'ır KKTC'ye ekonomik ambargc uygulanması yolundaki çağrısı topluluk üyelerinin tümünün desteğini alamayınca, ortaya ilginç bir durum çıkmıştı: AET resmen KKTC'yi tanımamakta. ancak ekonomik yaptınmlar uygulamaya da gitmemekteydi. Bu noktada, 10'lar arasında "ciddi" olarak nitelendirilebilecek bir çatlak ortaya çıkmış bulunuyor. Çünkü, İngiltere ve Federal Almanya KKTC'yi tanımamakla birlikte, yeni devletin topluluk ile ticari ilişkilerde "tiimden dışlanmasına" karşı çıkıyorlar. Görüş ayrılığı ise, Kıbns Rum yönetimi ile topluluk arasında imzalanmış bulunan onaklık anlaşmasının Ada'da bağımsız biı Türk devletinin ilan edilmesi gerçeğinin ışığında nasıl işletileceği üzerinde doğuyor. İNGtLTERE VE ALMANYA KARŞI Söz konusu anlaşma ve buna ilişkin protokoller, genelde "Kıbns"a AET ülkelerine yapılacak ihracatta belli avantajlar Bilindiği gibi 7 mayıs sonrası sendikalardan istifalar ve yeni üyelik kayıtlarının yasal geçerliliği olabilmesi için işçinin kendi iradesi ile notere gidıp, yeni kayıt ya da istifa işlemini yaptırması gerekiyor. (Sadece faaliyeti askıda olan DİSK üyesi sendikalardan dilekçe ile istifa edilebiliyor. Ancak bu işçiler de bir yeni sendikaya kayıt olurken notere gitmek zorundalar.) Uygulamada işçinin kendi iradesi ile notere gidip bir sendikaya üye olması, yani yasal üyelik kaydına ancak birkaç sendikada rastlanıyor. Bu gerçek, yine yasaya göre noter aracıhğı ile yapılan üyelik kaydının birer örneğinin işveren ve Çalışma Bakanhğına gönderiliyor olması ile sabit. Özellikle son bir ay içinde sendikalarda çok yoğun bir yeni üye kaydı, işçi sirkülasyonu yaşanmasına karşın, Çalışma Bakanlığı'na ulaşan noterden geçmiş yasal kayıtlar gülünç denecek kadar az. Yeri gelmişken bir kez daha, Çalışma Bakanlığı'nın ocak ayında yapacağı ilk yetki belirlemeleri için, yine yasaya ve gümrük indirimleri sağlıyor. Bağımsızlık ilanı öndesinde de Kıbns Türk Federe Devleti *'tanınmamakla birlikte" meşru hükümet olarak sayılan Rum yönetiminin sağladığı ticari avantajlar, özellikle KTFD ekonomisinin temel dayanaklarından biri olan ve çoğu İngiltere'ye giden narenciye ürünleri ihracatında söz kuııusu olmaktaydı. Bağımsızlık ilanı sonrasında, Yunanistan ve Fransa, Rum kesimine sağlanan avantajlann Kuzey'e de "teşmil edilmesine" son verilmesini istiyorlar. Bu iki ülkeye göre, bazı AET üyeleri KKTC'den ithalatlannı sürdürseler bile, karşı tarafa herhangi bir avantaj sağlamayıp üçüncu ülke muamelesi yapmaları gerekir. Topluluğun iki ağırlıkh üyesi Federal Almanya ve özellikle İngiltere bu tutuma karşı çıkıyorlar. YA KREDİLER Ticari avantajlann yani sıra, mali protokol çerçevesinde verilecek kredilerin kullanımı da b" başka tartışmayı oluştumyı Gerçi geçtiğimiz yıllarda KTFD'nin söz konusu kredilerden yararlandınldığı pek söylenemez. Ancak yine de komisyon bu konuda topluluk içindeki bazı üyelerin hassasiyetini Kıbns Rum Yönetimi'ne hissettirmiş bulunuyor. AET Komisyonu dış ilişkilerden sorumlu Başkan Yardımcısı Wilhdm Hafferkamp'ın gecen hafta pazar gunü Kıbns Rum kesiminde yaptığı ziyaret sırasında bu konuyu gündeme getirdiği bildirildi. Kıbns Rum yönetimi Dışişleri Bakanı George İacovou'nun Hafferkamp'a verdiği yanıt, ust düzeydeki bir komisyon yetkilisinin bize aktardığına göre, "Bu kredilerin uzun dönemde Ada'nın butün topraklanna yarar getirebilecek projelerin finansmanında kuUamlması düşuniilebUir" olmuş. Başka bir deyişle, İacovou, hiç de bağlayıcı olmayan zayıf bir ifadeyle yetinmiş. (Arkası 11. Sayfada) Memurlara 1984'te maaş dışında ödenecek ödenıelerle ilgili karar yayınlandı İşçilerin sendika seçme, sendika kurma haklarına bunca sınırlama getiren sistem.belki çok uzun dönemde bir kısım sorunlarını çözebelir. Ancak ilk aşamada, sahtecilikler açısından değişen hiçbir şey yok. Hatta işçinin sendika değiştirme, seçebilme özgürlüğü kısıtlandığından anlamı ve boyutları daha da büyüyor. YENt ÜYELtKLER YASAL DEĞİL Yeni yasaJarın yürürlüğe girmesinden, yani 7 mayıs tarihinden ANKARA (THA) Devlei memuTİarı ile 657 sayılı yasaya tabii diğer kuruluşlarda çalışanlara 1984 yılında hangi görevler için ne kadar iş güçluğü, iş riski, temininde guçlük zammı ve mali sorumluluk tazminatı ile ozel hizmet tazminatı verileceğini belirleyen Bakanlar Kurulu Kararı Resmi Gazete*de yayınlandı. Karara göre, ödenecek iş güçlüğu zammı ayda 200 puanı, iş riski zammı yeraltı maden ocaklarında çalışanlar dışında ayda bin puanı, temininde guçlük zammı kalkınmada öncelikli yörelerde çalışanlar ile sağlık hizmetlerinde çalışanlar hariç ayda 1080 puanı, mali sorumluluk tazminatı da ayda 700 puanı geçemeyecek. Karara ekli ödeme cetvelinde adları geçmeyen diğer memurlara da ayda 250 puan üzerinden iş güçlüğü zammı ödenecek. tŞ HUKUKU, SOSYAL GÜVENLİK HUKUKU MİLLİ KOMÎTESİ Çalışma Bakanlığı işveren ve sendika listelerini karşılaştırmalı İstanbul Haber Servisi Prof. Kenan Tunçomag, yetkili sendikanın belirlenmesinde gerçekçi sonuca varma, sahteciliği önleme adına getirilen yeni sistemin başarıya ulaşamaması halinde çok daha boyutlu sorunların ortaya çıkacağını söyledi. tş hukuku ile ilgili Yargıtay üyeleri ile iş hukukçusu bilim adamlarının oluşturduğu, "İş Hukuku, Sos>al Güvenlik Huknku Milli Komitesinçe" İstanbul'da düzenlenen bilimsel toplantıda konuşan Prof. Kenan Tunçomag, Çalışma Bakanlığı'nın çok boyutlu bir sonınla karşı karşıya bulunduğuna işaret etti. lşverenlerden gelen bildirimde işçinin başka, sendikadan gelen bildirimde ise başka sendikada görülmesi halinde Bakanlığın yapacağı en doğru işin, ikisini karşılaştırarak, araştırarak doğru olanı bulmaya çalışması olduğuna işaret etti ve "Ancak Çalışma Bakanlığı karşılaştırmalı ve inceleyerek bir sonuca varmaya çalışırsa, degil ocak sonu, temmuz sonuna bile listeleri ilan edemez. Bu da toplusözleşme duzenine gecişte önemli bir gecikmeye yol acar. Bu durumda Çalışma Bakanlığı ister istemez, iki taraftan birinin beyamnı doğru kabul ederek listelere karşı taraflardan önemli itirazlar olacak, bu kez de yetkili sendikayı belirieme, yargıda aylan alacaktır" dedi. Bilimsel toplantıda geçmişte yargınm verdiği, "Noterde yapılan üyelikler, hayatın normal akışına uygun düşmü>orsa, geçerli sayılmaması" yolundaki karar gündeme geldi. Söz alan tartışmacı bilim adamlan, yargının bu kararını özellikle yeni yasadan sonra sürdürmesinin önemine işaret ettiler. Bir gunün sınırlı bir zaman dilimi içinde, aynı Noter1 de çok sayıda ve de işçinin işte olduğu sabit saatlerde yapılmış üyeliklerin geçerli sayılmamasını istediler. Söz alan bir işveren temsilcisi, yeni uygulamada da kendi kayıtları ile o saatlerde işte olduklan sabit, çok sayıda işçinin Noter aracıhğı ile üyelik kaydının geldiğini bildirdi. Yargının buna karşı duyarlı olması gerektiğini açıkladı. Yasa tartışmalan sırasında noter masrafının işçilerin sendikalara üyeliğine olumsuz etki yapacağı vurgulanmış, ancak sahteciliklere karşı zorunlu bir önlem olduğu yolundaki yasa koyucu görüşü ağır basmıştı. Bir sendika üyeliği işçi için, çıkarlannın komnması anlamına geüyor, o sendikaya üyelik güvenilir, istenen ve çekici bir karar olabiliyorsa, işçi notere gitmenin sıkıntısına da katlanır, masrafına da. Ancak işçi o sendikaya güvenmiyor, girmeye gönüllü olamıyorsa, işveren ve sendikanın baskısı ile, üye olmaya zorlaruyorsa, özgür iradesi ile notere gidip üye olması epeyce zorlaşır. Bski tarihli sahte üye fişleri, en kolay yol olarak benimsenir, yasa çiğnenir. Ne yazık ki işçilerden gelen uyanlar, uygulamanın yoğun bir biçimde budofirultudaolduğunu sergiliyor. Bazı işverenlerin "... sendikaya üyelik belgeni getirmezsen, işbaşı >'aptırmam" tehdidinde bulunduklarına ilişkin yakınmalar sık sık yapılıyor. Bazı işveren sendikalannın kapalı toplantılarında, bazı işçi sendikalannı desteklemek üzere seçtikleri haberleri yayılıyor. Beklenen, özlenen iş barışma yönelik olmıyan bu gelişmelere karşı, yetkili, sorumluların duyarlılığına, önlem aldıklarına ilişkin ortada henüz bir belirti yok. Şevket Yılmaz: Faturalı hayat, piyango çekilişi gibi olacak ANKARA, (ANKA) Türkİş Genel Başkanı Şevket Yılmaz, "Faturalı hayatın piyango çekilişine" benzediğini, işçilere gore olmadığını söyledi. Yılmaz, "faturalı hayat" planlan yapanların işçinin eline ne kadar para geçtiğini bilmediklerini belirterek, "Fatura, fatura diyorlar, acaba o faturayı alacak işçinin parası var mı diye, hiç düşünmüyorlar" dedi. ANKA muhabirinin sorularını yanıtlayan Yılmaz, alınacak faturanın işçinin bütçesıne katkısı halinde bunu destekleyeceklerini kaydederek, "Ben faturalı hayatın bir işe yarayacagını sanmıvorum."Ne zaman ki işçinin lehine olduğu belirlenir, işte o zaman bunu bulanların gözlerinden öperim" şeklinde konuştu. BİR BLÇLK KİLOLUK ARMUT Samsunlu meyve ureticisi Lütfü Deveci'nin 30 yıllık araştırma ve gelişdrme çalışmalanyla elde etmeyi başardığı "Deveci" markalı bir buçuk kiloluk annut. (Fotoğraf: UĞUR GÜNYÜZJ Hizmetİş Sendikası Genel Başkanı: 30 yıl uğraştı, bir buçuk kiloluk armut yetiştirdi İstanbul Haber Servisi Bir kilo elmanın en az 56 adet olduğunu biliriz. "Golden" olarak bilinen en büyük cins elmanın ağırhğı en fazla 250 gramdır. İri meyvelerden biri olarak bilinen ayvanın ortalama ağırlığı ise, yarım kilo civanndadır. Samsunlu meyve tarımcısı Lutfü Deveci yaklaşık 30 yıldan beri sürdürdüğü çalışmaları sonunda, en büyüğü 1.5 kilo gelen bir armut cinsi yetiştirdi. Sekiz yıldan beri bu konuda yaptığı çalışmalar ile piyasaya çok iri cins şeftali de veren Deveci, yetiştirdiği olağanüstü armut konusunda şunları söylüyor: "Bu armudu, iki cinsi birbiri ile dölleme yolu sonucu ürettim. Bu, ayva benzeri bir melezdir. Sürdürdügüm çalışmalar sonunda, bu meyvenin yetiştirilmesi için gerekli hava, beslenme ve kromozonlan saptadım. Gerekli koşulrar sağlandığı takdirde, bu meyveyi ülkemizin her yöresinde yeüştirmek miimkiindür" dedi. Bu kadar büyük bir meyvenin rekorlar kitabına gireceğini belirten Deveci, Fransa'da bulunan Avrupa'nın en büyük meyvecilik araştırma merkezinin çalışmalarına büyük ilgi gösterdiğini ve oradaki şartlara uygun deneme çalışmalanna başladıklarını anlattı. Lütfu Deveci ülkemizdeki meyvecilik ile ilgili sorunları ise şu şekilde dile getirdi. "(jlkemizde her zaman dört iklim yaşanmaktadır. Üretici iyi kazandığı ve korunduğu siirece her mevsim her mej>eyi iiretmemiz miimkiindiir. Ureticinin riske girebilmesi için kazanacağını bilmesi gereklidir. Üretici bugün iiriinünü turfanda olarak toplayıp pazarlayabiliyorsa kazanıyor. VCevsiminde ise toplamaya gerek gönniiyor. tşçilik, nakliye, zirai ilaçların fiyatları frenlenemiyor. Üretimin çeşitli aşamalannda kullandığımız girdilerin fi>atı denetlenemiyor; ama iiriinlerimiz satışta narha tabi tutuluyor. Üretici aleyhine olan bu durum, meyveciligi köreltmektedir. Ihracat olanakları üretici için çok faydalı bir gelismedir. Gcçen yıl ilgisizlik yiızünden binlerce ton elmanın bayvan yemi olduğunu unutmamalıdır". Deveci, meyveciliğin kaderini büyük kentlerin hal yöneticilerinin belirlediği bu olumsuz durumun düzeltilmesi gereğini sözlerine ekledi. "Yeni yasa lar işçiyi istemediği bir sendikaya mahkum etti" ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Hakİş Konfederasyonu'na bağlı Hizmet İş Sendikası Genel Başkanı Hüseyin Tannverdi çalışma yaşamını düzenleyen yasaların "İşçiyi istemediği bir sendikaya mahkum ettiğini" belirtti. Belediye ve genel hizmet işçilerini örgütleyen hizmet iş sendikasının iki gün sürecek genel kurul toplantısının açış konuşmasını yapan Tanrıverdi, yeni yasaların Türkİş'in lehine işlediğini belirtti. Tannverdi, "Artık, bu memlekette çalışan insana insan haysiyetine yaraşır bir hayat sağlanması ve emeğinin değerinin verilmesi gerekir. Aksi halde onümüzdeki gunlerde >eniden başlayacak huzursuzluklara kendi elimizle zemin hazırlamış oluruz" dedi. Devlete karşı suçtan mahkum olan ODTU'de okııyamayacak ANKARA (UBA) Ortadoğu Teknik Üniversitesi'nde öğrenci kayıt kabul işleri yönetmeliğinin değiştirilen 24. maddesinin d fıkrasına göre tutukluluk ve mahkumiyet nedeniyle öğrenime ara veren öğrenciler tutuklu kaldıklan sureler için izinli sayılabilecekler. Ancak TCK'nın ikinci kitabının birinci babında yer alan, devletin şahsiyetine karşı işlenen cürümler nedeniyle mahkum olan öğrencilere hiçbir şekilde izin verilmeyecek. Tutuklu kaldıklan süreler için izin verilen ve bu nedenle öğrenime devam eden öğrenciler yargılanmal; sonucu belirtilen eylemden maiıkum olurlarsa universite ile ilişkileri kesilecejc. ODTÜ rektörlüğü tarafından yürütülecek olan yönetmelik 1983/1984 ders yılından itibaren yürürlüğe girecek. İsmail Gülgec