Catalog

15 EKİM 1983 HABERLER CUMHURtYET/7 MDP, Türk Parasını Koruma Yasası'nı temelden değiştirecek HAVVA CAN ANKARA Milliyetçi Demokrasi Partisi (MDP) Genel Başkanı Turgut Sunalp bugün yapacağı bir tasın loplantısında seçim beyannamesini acıklayacak. Beyannamede, "KIT'lerin gerçekçi bir sistem içinde elden çıkarılması gerekmektedir" denildi. "Bankaların denetiminin hafifletileeeği, banka kredilerinin arttırılacağı" bildirilen beyannamede, "Aktif bir dış politika izleneceği" belirtildi. Beyannamede "İçinde bulundugumuz milletlerarası kuruluşlann başkaları (arafından bize karşı kuUanılmasına musaade etmeyecegiz" denildi. Beyannamenin ekonomi bölümünde, MDP'nin daha önce kamuoyuna açıkladığı "Temel esaslar" başlıklı çalışmanın genişletildiği görüldü. Özellikle KİT'lerin seçirn beyannamesinde tümü ile özel sektöre devrinin öngörtildüğü anlaşıldı. Devrin nasıl yapılacağı açıklanmazken "KİT'lerin, gerçekçi bir sistem içinde elden çıkarılması gerekmektedir" ifadesi kullanıldı. Bu arada devletçe işletilen fiili ve hukuki tekellerin asgariye ineceği de açıklandı. tstikrar önlemlerinin alındıgı 1980 yıhndan sonra, kamuoyunda konumu sıkça tartışılan 1930 yılmda çıkanlmış 1567 sayıh Türk Parasını Koruma Yasası konusunda beyannamede "Türk Parasının Kıymetini Koruma mevzuatını lemelinden değiştirmek karanndayız" denildi. Daha önce ya Sunalp* seçim beyunnamesini bııgün açıklayucak KLartay: Iftîralar seçime giremenıeıııizde etken oldu Cezmi Kartay konuşma yaparken, DYP İzmir İl Yönetim Kurulu üyesi Atalay Tuncer elini sıktı ve "Bu mücadele ortak; demokrasi mücadelesi bu" dedi. İZMİR (Cumhuriyet Ege Burosu) SODEP Genel Başkanı Cezmi Kartay, partinin İzmir il binasını açarken yaptığı konuşmada, "İşçiden, memurdan, esnaftan, köylüden yanayız diyenler inandıncı olmaktan uzak. Tek amaçlan var, SODEP'in oylarına el uzatıyorlar" dedi. Kartay, beraberinde Genel Başkan Yardımcıları Rafet Tünin, Mehmet Kıcıman, Oktay Ekşi ve Genel Sekreter Ahmet Durakoglu ile birlikte İzmir'e gelerek, il binası ile merkez, Bornova ve Seferhisar ilçe binalannı açtı. Açıhşlara büyük kalabalıklar katıldı. Kartay konuşmasında, seçimlere katılmalarına izin verilmemesiyle ilgili olarak şunlan söyledi: "Yasal olarak bütün koşullan yerine getirdik. Kunıluşumuz ve yurt genelinde bu kadar sağlıklı örgütlenmemiz diğer partilerin kabul edemeyeceği bir şey oldu. SODEP'in asın uçlara açık olduğu dedikodulan yayıldı. SODEP'in aşırı uçlarla ilişkisi yoktur, olmayacaktır. SODEP toplumıın komünizme ve M'arksizme karşı güvencesıdir. Hiç kimse bu partiyi komünistlikle itham edemez, ederse bilinçsizlik olur. Ancak söylenenler dikkate alındı ki, seçimlere giremiyoruz. Bir diğer söylenti de SODEP gelirse, 12 Eylül öncesine dönüleceği biçiminde idi. Söylenti ve iftira niteliğindeki bu konuşmalar seçimlere giremememizde etken oldu." SODEP'in seçimlere girmezse dağılmalar olacağına inananların hayal kırıklığına uğradığını belirten Kartay, "Anayasa Komisyonu'nun yerel seçimlerle ilgili karannı alanlar. 1982 Anayasası'nı hazırlayanlardır. DM'nin tatile girmesiyte yerel seçimlerle ilgili öneri, uygulama olanaklarından yoksun kaldı. Anayasa'yı hazırlayanlann, bunu kanun haline getirmeyeceklerine inanıyoruz" dedi. Cezmi Kartay'ın konuşması sık sık alkışlarla kesildi. Bu arada Anavatan Partisi ve Doğru Yol Partisi'nden bir topluluk da ziyarete geldiler. Doğru Yol Partisi İzmir il yönetim kurulu üyesi Atalay Tuncer Kartay'ın elini sıkarken, "Bu mücadele ortak, demokrasi mücadelesi bu" dedi. Cezmi Kartay daha sonra sık sık ara vermek zorunda kaldığı konuşmasını şöyle sürdürdü: "Yatınmlar düştü, işsidik arttı. Toplu sözleşme hakları askıya alındı, bunu tartışmıyoruz. lşçî kardeşlerimiz ek zam istiyorlar. YHK'dan ohıtnlu yanıt alamadılar, onlar işverenden yana oldular. tşçinin yaşama koşullan ile kamu görevlilerinin yaşama koşullan benzerlik içinde. Katsayı ile memur refaha ulaşmaz. İşçiler ve kamu gorevlileri onurlu yaşama hakkı istiyorlar. Köylüden yanayız diyorlar. IMF'nin reçetesi köylüden, işçiden, memurdan yana olmaya elverişli degildir. Bu reçeteye ısraria uyuluyor. Orta sınıf yok oluyor. Bu ekonomik model sırf sözünü ettigimiz kesimler için değil, özel kesim için de başarılı olmadı. Bir çok şirket iflas halinde." Seçim Beyannamesinden Tekeller asgarhv indirilecek Bankatann denetiminde dar kalıplardaıt knçmacağız Sahipsiz bırakdan gençlpr bunahma tprkedilmiş olıır latandaş adalete başvurnmktan korkmamalı yınlanan "Temel esaslar" çalışmasında bu konu açıklığa kavuşturulmamıştı. TARIMDA ÜRETÎMt ARTTIRMAK İlk bildirgelerde toprak ve tanm reformunun yapılacağı ifadesi yer alırken beyannamede, toprak reformu yerine "Tarımda üretim metodlannı modernleştirmek altyapı hizmetlerini tamamlamak. verimliliği arttıncı müesseseleri kurmak kararındayız" denildi. Aynı bağlamda, daha önce tarım ürünlerinin alımında peşin fiyat uygulamasına yer verileceği kaydedilirken bu kez "Mahsul bedellerinin zamanında ödenmemesi halinde üreticinin gecikme dolayısıyla mahrum kalacağı haklannı telafi edeceğiz" şeklinde sözlerinden, geçtiğimiz ağustos aymda çıkarılan kararnamenin korunacağı anlamı ortaya çıktı. Bu arada hayvancılık konusunun özellikle yer aldığı dikkat çekerken son iki yılda piyasa ekonomisinin büyük ilgi gösterdiği entegre et sanayi konusunda da "Yeterli bir et endüstrisinin kunılması için gerekli butün tedbirleri almaya kararlıyız" ifadesinin kullanıidığı görüldü. Türkiye'nin sorunlu sektörü olarak nitelenen bankacılık sektörü için de seçim beyannamesinde su görüşlere yer verildi: "Bankaların denelimlerinde dar kalıplardan kaçınacağız, banka kredilerine ve plasmanlanna ilişkin katsayı ve oranların esneklik içinde tespitini sağlayacağız." Beyannamenin sosyal politika bölümünde, "Ücretlerde adaletin sağlanmasının şart olduğu, bir meskene sahip olmanın insanın tabii ve zaruri ihtiyacı ve hakkı olduğu" belirtildi. Eğitim, bilim kültür, gençlik ve spor politikası bölümünde ise "Gençlerini ihmal eden bir toplum istikbalini tehlikeye sokmuş olur. Sahipsiz bırakılan veya nokşan ilgi gören gençler bunahma terkedilmiş olur" denildi. Beyannamede, ilköğTetimin bü Genel Merkez, parti örgütünü uynrdı ANAP: İl ve ilçe örgütleri geçicidir, gerekirse değiştirilir ANKARA (Cumhuriyet Bü yeni İl Başkanı atanmasıyla bir rosu) Anavatan Partisi'nin kez daha yinelenmesi üzerine bazı il örgütlerinde huzursuzlukGenel Merİcezde bazı önlemler lar çıkması nedeniyle bir genelalındı. ge hazırlanarak, "İl ve ilçe örAnavatan Partisi'nin Ankara gütleri yönetimlerinin geçici ol tl Başkanlığına getirilen Barlas duğunu ve değiştirilebileceği" Doğu ve Ogan Soysal'ın birbiri anımsatıldı. ardına milletvekili adayı olmalaAnavaıan Partisi örgütünün rı nedeniyk boşalan II BaşkanTurgut Özal'ın belirttiği şekilde, lığına Mehmet Demirel getirildi. "Dört eski eğilimi içerdiği ve dinamik bir yapıya" sahip olduğu, Mehmet Demirel'in İl başkan,Ankara İl örgütündeki son hu lığına getirilmesiyle Ankara tl zursuzlukla da ortaya çıktı. İl ör örgütünde huzursuzluk başladı. İl örgütünden bazı kişilerle Degütünün kuruluşu sırasında Gemirel arasında geçen konuşmanel Merkezle Ankara İl örgütü larda, özellikle "Demirerin Anarasında yönetim kurulu listesi kara'yı tanımaması ve şimdiye nedeniyle cıkan anlaşmazlığın değin Zonguldak'ta çalışması" eleştirildi. Demirel de, şimdiye değin Zonguldak'ta çalışmasına gerekçe olarak, "Veysel Alasoy'u Zonguldaklılara tanıtması gerektigini" gösterdi. Bu gelişmelerden sonra Genel Merkezde parti örgütüne dağıtılmak üzere bir genelge hazırlandı ve genelgede şu uyarı yapıldı: "Partinin il ve ilçe teşkilatı geçici olarak kurulmuştur. Geçici olarak kurulan bu vönetim kurullannın propaganda çalışmalan arasındaki çalışmalan titulikle incelenecektir. Bu çalışmalara da bakılarak seçim sonrasında il ve ilçe teşkilatı değiştirilebilir." tün kitaplarını devietin sağlaması imkâniarının aranacağı belirtildi. Adalet bölümünde ise, "Vatandaşın adalete başvurmaklan korkmaması gerektiği" ifade edilerek şöyle denildi: "Yargı yoluyla hak alınması vatandaşın maddi gücünü aşmamalıdır. Adli mekanizmanın işlemesi ve teknolojik ve sosyal gekâmran Inan lişme arasında büyük mesafe açılmast toplumda rahatsızlar doğurur." Beyannamenin milli savunma politikasında ise şu görüşlere yer verildi: "Partimiz, milli savunmamıza öncelik verir. Variığımız, güvenliğimiz ve barış içinde yaşamamız, sa>unmamızın kuvvetli olmasına baglıdır. Silahlı Ku>vetlerimizin modern araç ve gereçlerle donatılması esas lıedefîADANA (Cumhuriyet Güney mizdir. Ortak savunma lüzumuİlleri Burosu) MDP Bitlis na inanıyoruz. Kuzey Atlantik adayı Kâmran İnan, Avrupa İttifakı barış ve güvenliğin koParlamentosu'nun fazla ciddiye runmasını saglamaktır. İltifak içinde yer ve ağırlığımız ortak sa alınmamasını istedi. "MDP iktidara gelirse, dış politikada büvunmava katkımız ölçüsünde yük devlel politikası izleyeceğiz" olacaktır." dedi. AKTtF DIŞ POLİTİKA İnan, il binasında düzenlediAktif bir dış politika izlenece ği basın toplantısında, Avrupa ği ifade edilen beyannamede, Parlamentosu'nun Türkiye aley"Dinleyen, dinletilen, ve olaylar hine aldığı kararı eleştirerek şundan elkilenen bir devlet değil ları söyledi: kendisini dinleten söz sahibi " Avrupa Parlamentosu olan, olaylara yön ve şekil veren Danışma Konseyi'nin aleyhimibir devlet politikası takip edece ze adlığı kararlan gülünç buluğiz" denildi. Şöyle devam edildi: yorum. Bu Konsey ülkemizde "Gelişmelere ve olaylara sır gereginden fazla ciddiye alıntımızı değil yüzümüzü çevirece maktadır. Konsey de sosyalist ğiz. Başkalarının bizim için du üyeler çogunlukta. Yunanistan şünmesi ve menfaatlerimize sa sosyalist >e komünistleri, tsviçhip çıkmasını beklemeyecek,milli re'nin sosyalist ve komünistleri, meselelerimizin sahip ve müda diger ülkelerin de sosyalist ve kofii olacağız. İçinde buiunduğumunistlerinin çogunlukta oldumuz milletlerarası kuruluşlann ğu Danışma Konseyi'nden Türkbaşkaları tarafından bize karşı iye lehinde karar ve davranış kullanılmasına musaade etmeyebeklemivor, aldığı kararları da ceğiz" ciddiye almıyomz." BASIMN MESULİYETİ MDP'nin buyük devlet dış poBeyannamesinin son bölü litikası izlerken, olaylara, gelişmünde yer alan basın yayın po melere sırtını değil, yüzünü çelitikası konusunda ise, "Basın vireceğini, müttenklerimiz ve dihürriyetine inandığımız kadar ğer devletlerle ilişkilerin eşit bibasının mesuliyetinin büyüklii çimde süreceğini belirten tnan, ğüne de inanıyoruz. Milli bası "Türkiye, Türkler tarafından nın meseleleri üzerinde eğilece yönetilecek, ne ekonomik, ne de ğiz" denildi. Radyo ve televiz diğer konularda reçete ile dış tayon yayınlarının bütün yurtta en limatlara vöneltilmeyecektir " iyi şekilde takip edilebilmesi için dedi. gerekli teknik imkânların sağlanacağı ve TV'nin ikinci kanalının en kısa zamanda gerçekleştirileceği bildirildi. Kâmran İnan: MDP dış politikada büyük devlet politikası izleyecek ABD Denktaş'm "tam eşitlik"ten (Baştarafı 1. Sayfada) larca verilen bilgiye göre, ABD diplomasisînin doğrudan Türkiye'ye yönelttiği bu telkinler BM iye'ye yönelttiği bu telkinler BM Genel Sekreteri Perez de Cnellar'm toplumlararası görüşmeleri yeniden başlatm?k amacıyla ortaya attığı göstergeler üzerinden geliştirilen yeni bir formulle Denktaş'ın tam eşitlik statüsünden vazgeçmesini öngörüyor. Amerikan telkinleri sürerken, Cumhuriyet muhabirinin Washington'da görüştüğü kongre çevreleri Kıbrıs sorununun bir an önce çözüme kavuşturulmasınm, "Türkiye'ye yardımlar gündemde olduğu sırada", "İşleri kolaylaştıracağım" bıldirdiler. Washington'daki diplomatik çevrelerde ve kongrede bu hava işlenirken State Department'in ABD Dışişleri Genel Merkezinin buiunduğu Nevv York'a bazı diplomatlar göndererek kulis yurüttüğü öğrenildi. Amerikan diplomasisinin bu yoğun girişimleri karşısmda Ankara'nın da KTFD Başkanı Denktaş ile birlikte "tam eşitlik" ilkesinden ödun vermeye yanaşmadığı bildirildi. Türk Dışişleri yetkilileri, Kıbrıs sorununa bulunacak çözümün ancak Kıbrıs Türklerine "Tam eşit bir statü" tanınması ile mümkün olabilecegini bildirdiler. ABD'Lİ YETKtLt TÜRKMEN'DEN YAKINDI Türk tarafı "tam eşitlik" ilkesinden geri gitmezken, Cumhuriyet muhabiri Sedat Ergin'in New York'ta görüştüğü BM'deki ABD delegasyonunun üst düzeydeki bir yetkilisi, Turk tarafının tutumundan yakındı. İsminin açıklanmasını istemeyen bu yetkili Cumhuriyet muhabirine aynen şunlan söyledi: "Kıbns Türklerinin, onun da ötesinde Dışişleri Bakanı Türkmen'in takındıkları olumsuz tutum bizi kaygılandırıyor," aynı yetkili Cumhuriyet'in "Peki Rumlann tutumu sizi kaygılandırmıyor mu?" sorusu üzerine şöyle dedi: "Rumlann tutumunun da olumlu olduğu pek söylenemez. Zaten iki taraf hiçbir zaman aynı anda olumlu bir çizgiye gelmiyortar. Türkler olumlu tutuma girdiklerinde Rumlar karşıtı bir tutum sergiliyorlar. Ya da bunun tersi oluyor." ANKARA VE DENKTAŞ NEREDE AYR1LIYOR ? Ankara ve KTFD getirilen bu formülu benimsememekte birleşirlerken, takınılacak tutum konusunda ayrı düştüler. Türk dışişleri ödün vermeyip "durumu geçiştirmeyi" planlarken, Denktaş bağımsızhk ilanı için harekete geçti. Dışişleri ABD yardımlann görüşülmekte olduğu bir sırada ABD'yi karşısına alacak radikal bir karardan kaçınırken, Denktaş Türkiye'deki seçimlerin öncesinde Ankara'yı zor durumda bırakmak pahasına denklemi bozacak bir tutuma yöneliyor. Dışişleri bağımsızlık ilanına karşı olduğunu açıkça belli edeken, gelişmelerin seyrinin önümüzdeki günlerde Ankara ile LefToşe arasında yürütülecek görüşmciere kayması bekleniyor. Özal: Gelen sesler Erzuruni'da seda halini alacak Btitçe kabul edildi nin imtiyazlı siyasi partiler aracılığı ile icazetli adaylar kanalına zorlanmasıdır." Üyelerden Halit Zorbun da konuşmasmda, gecmişin a a tecrübelerine karşın yeni kurulan partilerin çok aceleye getirildiğini, iyi kadrolaşma yapılmadığım söyledi. Görüşmelerden sonra Başbakan Bülend Uiusu, hükümet adına bir konuşma yaptı. Daha sonra açık oya sunulan 1984 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısı 2 ret oyuna karşılık 107 oyla kabul edildi, oylamada bir üye de çekimser oy kullandı. DM Başkanı Sadi Irmak bütçenin kabul edilmesinden sonra yaptığı kısa konuşmada DM'nin MGK ile birlikte ideal bir anlaşma halinde Kurucu Meclis hüviyetini kazandığını belirtti ve "Tarih bunu yad edecektir" dedi. 23 ekim 1981'de göreve başla>an DM'nin yasama faaliyetleri dün sona erdi ve meclis 45 gün tatilegirdi. Meclise gelen 982 yasa tasarı ve önerisinden 479' u kabul edildi. kalanlar ise komisyonlarda bulunuyor. (Baştarafı 1. Sayfada) söyledi. Alpaslan şöyle dedi: "Çankaya'dan gelip, göz alıcı beyanlaria Maliye'yi düzelteceğim diye onu daha içinden çıkılmaz bir hale getiren, ülkenin sivasi. ekonomik bünyesi hakkınFARUK BİLDİBİCİ da yanlış recetelerin tarifini almts bazı mütehassıslar olmasaydı. YOZGAT Anavatan Parbugün ülkenin siyasi hali, hukutisi Genel Başkanı Turgut Özal, ki dunımu şüphesiz daha diizresmi propaganda öncesi dün gun olabilirdi. Her devirde bu Kırıkkale, Yerköy, Yozgat ve sözde mütehassıslardan millet Tokat'ta yaptığı konuşmalarda, "Türkiye'nin her yerinden ses çok çekti. Söz alan Fikri Devrimsel de gelmeye başladı. Bu sesler, Erzurum'da buyük seda halini ala bütçenin bir ara rejim bütçesi nitcliğini taşıdığını, demokratik cak. Allah'ın izniyle secimleri sistemde uygulanamayacağını kazanacağız" dedi. söyledi. Maliye Bakam'nın dar Özal, "Ortaya bir laf atarak köprüyii satıp ikincisini yapaca gelirlilerle ilgiîi düşüncelerini de eleştiren DevTİmsel, bu bütçenin ğız" dediğini belirterek şunlan sıkılma yeri kalma>an kemerlesöyledi: rin daha da sıkılmasını öngördü"Yanlış anladılar. Yanlış anğünü ileri sürdü. Maliye Bakanı laraaya devam etsinler. Köprü Adnan Başer Kafaoğlu da koyerinde duruyor, kimse domates nuşmasında "İşçi ücretlerindeki gibi köprüyü cebine koyup gitartışa tecavüz eden fiyat artışı miyor. lkinci köprü için geç kayoktur" dedi. Kafaoğlu, MElındı. Köprüden istifade edip YAK için hazırlanan yönetmelihalka gelir sağlarsak kötü mü ğin yakında yürürlüğe konulacaolur. bu gelirle ikinci köprüyü ğını ve MEYAK kesintilerinin yapacağız. ikinci köprüden geleödenmeye başlanacağım anlattı. cek gelirle de senelerdir bitmeyen Maliye Bakanlığı bütçesinin tstanbultzmit karayolunu bitikabul edilmesinden sonra Bütçe ririz." Yasa Tasansı'nın maddeleri oylanarak benimsendi. Buna göre, memur maaş katsayısı 40 olarak belirlendi. Tasarıda 39 olarak yer İSTANBUL (UBA) HP alan katsayı, Bütçe Plan Komisyonu'nda 40'a yükseltilmişti. Genel Başkanı Necdet Calp, "HP'nin büyüklüğü tabelalarda Bütçenin tümü üzerinde söz değil, kafa ve yüreklerdedir" dealan Ertuğrul Alatlı, "6 kasıtn di. 1983'de demokrasiye geçiş harekâtının yığınağında büyük hataSanyer ilçesinin açılışında konuşan Calp, kendisini tanıma is lar olduğunu" ileri sürerken şöyteklerini şöyle yanıtladı: le dedi: "Bu hatalann en büyüklerin"Du>duğııma göre halkımız beni emekli general olarak biliden birincisi, devlet ve demokrayormuş. Askeriik çok onurlu bir sinin milli i redeye davalı iki demeskktir. Asker olsaydım söylermokratik organ tarafından mildim, iftiharla söylerdim, ama deli ve hukuki güvenceye alınmağilim" dedi. mış olması. ikincisi milli iradeCalp, daha sonra sözlerini şöyle sürdürdü: "Partimizin mütevazi olduğuna bakmayın, partimiz koca koca tabelalarda değil, halkımızın kafa ve yüreklerinde büyüktür. Halkçı Parti'nin tUmü, halkımızın sağduyu, özveri ve gayretiyk kurulmuştur. Holding partileriyle ülke sonınlanna çözüm bulunmaz. Partimiz çalışanların toplum içinde saygınhğım yukselten sosyal demokrat bir partidir." Ulusu Avrupa Konseyi'ne çattı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan BUIend Ulusu Avrupa Konseyi'nin Türkiye hakkındaki tutumunu eleştirerek "Avrupa Konseyi Danışma Meclisi üyelerinin seçim sonuçlannı beklemeden yapmış oldukları beyanların pariamenter demokrasinin temel kurallan ile bağdaşmasına imkân yoktur" dedi. Ulusu 12 Eylül Harekâtının ardından kurulan Danışma Meclisi'nin "Çok değerli çalışmalar yaptığını" söyledi ve "DM'nin yapmış olduğu çok değerli hizmetler Cumhuriyet tarihindeki müstesna yerini daima muhafaza edecektir" dedi. Dış sorunlara da değinen Ulusu, Kıbrıs sorunu ile ilgili olarak, "Kıbns'ta Rumlann gerçekleşmesi mümkün olmayan bazı ham hayaller peşinde hâlâ koşmakta olmaları. sorunun görüşmeler yoluyla çözülmesini gittikçe güçleştirmektedir. Kendilerine bu tutumlannın, beklentilerinin tam lersi sonuca neden olabileceğini gözden uzak tutmamalannı tavsiyede yarar görürüm" şeklinde konuştu. Bülend Ulusu, 1984 yılı bütçe görüşmelerinin DM'de tamamlanması nedeniyle yaptığı konuşmada TBMM üyelerinin 6 kasımda halkoyuyla seçileceğini belirtti ve şöyle devam etti: "Parlamento üyelerini seçmek her milletin sadece kendine ait bir haktır ve bu karara herkes saygı duymak zorundadır. Bu bakımdan Avrupa Konseyi Danışma Meclisi üyelerinin seçim sonuçlannı beklemeden yapmış olduklan beyanların parlamenter demokrasinin temel kuralları ile bağdaşmasına imkân yoktur." Calp: Emekli general değilim İİKB davasında bir tahliye ANKARA (THA) Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı (2) Numaralı Askeri Mahkemesi'nde devam edilen Türkiye İhtilalci Komünistler Birliği (TİKB) davasında, 32 aydır tutuklu bulunan sanıklardan Osman Çelikgöz tahliye oldu. Sanığın tahliye istemine askeri savcı da katıldı. Duruşma bazı emniyet görevlisi tanıklann yeniden dinlenebilmesi amacıyla ileri bir tarihe ertelendi. TİKB davasında 13'ü hakkında ölüm cezası istenen toplam 44 sanık yargılanıyor. Perez de Cuellar'ın, öneri şeklinde getirmediği, ancak muzakereleri başlatacak zemini oluşturmak amacıyla öne sürdüğü düşüncelerden oluşan "Göstergeler", (indicators) bulunacak bir çözüm için çeşitli seçenekleri içeriyor. Buna göre, eğer Türk tarafı kurulacak Federal Cumhuriyet'te "tam eşit" bir statüde, yani geniş federal yetkilerde ısrar ederse önemli toprak ödünleri vermek durumunda kalacak. Yok eğer merke7İhükumette sınırlı yetkilere sahip olmayla yetinirse, bu durumda Rumlar Federal hükümetle geniş yetkiye, buna karşılık smırlı toprak kazancına sahip olacaklar. Kıbrıs Rum yönetimi lideri Spiros Kipriyanu, geçen ay New York'ta BM Genel Sekreteri de Cuellar ile yaptığı göruşmede sözkonusu göstergelen müzakereler için zemin olarak kabul ettiğini yaz\lı bir metinle kendisine bildirmişti. "Tam eşitlik" ilkesinden vazgeçmeyen ve önemli ANKARA (ANKA) Içişletoprak ödünlerine yanaşmayan ri Bakanlığı, seçim propaganda Denktaş BM Genel Sekreterine dönemi ve seçim sırasında alınaherhangi bir yazılı taahhütte cak önlemlerle ilgili olarak teşbulunmamıştı. kilatına bir genelge yayınladı. AMERİKAN FORMÜLÜ Genelgede, seçimi boykot havası yaratmaya yönelik faaliyetNE GETtRİYOR? lere girişenlerin haber alma yönBM Genel Sekreteri Cuellar temleriyle belirlenerek etkisiz hatarafından bu seçenekli gösterle getirileceği bildirildi. geler üzerinden masaya otunmaSandık kaçırma olaylannın ya çahşırken, ABD diplomasisi önlenmesi için, sandık bölgeledevreye girerek Cuellar'ın dürine giden yollann sıkı denetim şüncelerinin somutlaştırılmış bir altında bulundurulması gerektiği formülünü ortaya attı. Çeşitli belirtilen genelgede siyasi parkanallardan Ankara'ya iletilen tilerle bağımsız adaylar tarafınbu Amerikan formülü Denktaş'dan düzenlenen açık ve kapalı ın "Tam eşitlik"ten vazgeçerek yer toplantılannda, geçmiş tec"tkinci derece eşitliğe" razı olrübelerden de yararlanılarak etmasını öngörüyor. Amerikan kin güvenlik düzenleme ve ön formülüne göre, eşitlik yalnızca iemleri alınacağı, propaganda ve federal senatoda geçerli olacak, seçim özgürlüğünün tam ve ta onun dışvndaki merkezi organrafsız sağlanacağı belirtildi. larda yetki, başkanlık da dahil Genelgede ayrıca, siyasi par olmak üzere çoğunluk Rumlartilerin genel başkanlarıyla diğer da olacak. yöneticilerinin ve hükümet üyeAmerikan diplomasisi bu forlerinin yapacakları gezi ve katı mülü ortaya atarken, Ankara'lacaklan toplantılarda, güvenlik dan Denktaş'ın formüle ikna lerinin sağlanması için gerekli edilmesini açık bir şekilde istedi. önlemlerin dikkat ve titizlikle Bu konudaki girişimlerin bunuygulanacağı da yer aldı. dan bir süre önce NVashington, New York ve Ankara'da gerçekleştirildiği, gelişmelerin içindeki kaynaklarca bildirildi. İsminin açıklanmasını istemeyen bir yetkili, Cumhuriyet'e, "Denktaş'ın ikna edilmesi için Türk tarafına ABD'den bazı tazyikler yapıldığı dogrudur" dedi. Içişleri: Seçimi boykot havası yaratmaya çalışan, etkisiz hale getirilecek Radyo ve TV'de ilk konuşmayı MDP, sonuncusunu ANAP yapacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Siyasi partilerin TV'de 30 ekim günü başlayacak propaganda konuşmalannın sırası dün kura çekimi sonucu belirlendi. Kura sonucu, oy pusulasında belirlenen sıranın aynısı oldu. 30 ekim günü ilk konuşmayı MDP 20.5521.15, ikinci konuşmayı HP 21.1721.37, ANAP da 21.3921.59 saatleri arasında 20'şer dakika süreyle yapacaklar. Bir haftaiık propaganda süresince, daha sonraki günlerde parti sözcüleri dönerli olarak IO'ar dakika konuşacaklar. Kuraya katılanlardan NiDP'den Yılmaz Hocaoğlu, "Her zaman ve her yerde olduğu gibi bugün burada da MDP birinci olduğunu bir kere daha göslerdi" dedi. HP'den Özer Gürbüz, "Gene ikinci sırayı çektiklerini, ama sandıktan birinci çıkacaklanm umduğunu" söyledi. ANAP'tan Mııstafa Taşer ise, "Radyo ve TV konuşmalannın sonuncusunu biz yapacağız. Ancak sonuncu konuşacagız ama, birinci olacağız" diye konuştu. Ara Toranyan « a r tlı salıverildi Rıdvan Cebiroğlu Çocuk Psikiyatristi Prof. Dr. VEFAT Merhum Mehmet Güler ve Ayşe Gulerin oğlu. Gulsutn Güler'ın kıymetli eşi. Gazeteci Selahatıin Gulcr'ın değerli babası, Hmniye, Müduru Sevgi Guler in kayınpederi, YeMm Guler'in scvgılı dedeM, emekli yarbay Rem/i Guler, Lutfuye kurnaz. Avsc Avdın'ın ağabeyı, A^iye Öncr, Senime Hacıosmanoğlu'nun vc merhum Resime Tçkin'in kardeşi. Rize Arde^en e^rafından değerli ınsaıı, Dış Haberler Servisi Temmuz ayında meydana gelen Orl\ katliamı ile ilgili olarak gözaltına alınan Ermeni terör örgütü liderlerinden Ara Toranyan şartlı olarak salıverildi. Paris radyosu Toranyan'ın Orly katliamına lojistik destek sağlamak ve olayda kullanılan bombayı yaptığı sanılan Soner Nayır'a yatakhk suçundan 2 saat sorguya çekildiğini bildiıdi. Toranyan'ın sıkı güvenlik gözetiminde tutulacağı bildirildi. HACI FEHMİ GÜLER 14 ekim 1983 gunu hakkın rahmetine kavuşmu^ıur. Ccnazesi 16 ekim pa/ar gunu öğle nama?ını muieakip kuçukçekmece Cennel Mahalleii Cennet Camii'nden kaldırılar;ık Yc^ılova'daki kabrİMana dtfnedileeekıır. Allah rahmet eylesin. AİLESİ Dr. MASUME ÇÖL DAHtLlYE MÜTEHASSISI Osmanbey Hataskârgazi Cad. No: \82 Kat: 1 (Pangaltı Akbank yanı) Mü. Tel.: 147 47 93 Ev Tel.: 573 9! 06 Sınava Doğru (Eskı sayiiarı 75 TL i'k pui göndererek ısteyebılirsınız) MuavenehcJiıo. Tnvv a r e < : i Fehmı S b2. 4 I Hefon (F\ ı 1 60 07 26 (Baştarafı l. Sayfada) Genel Sekreterinin görüşmelerin başlaması yolundaki girişimlerini ilk aşamada reddederek, Dışişleri Bakanının istifasına neden olduğunu anımsatan Rauf Denktaş, şunları söyledi: "Şimdi Papandreu ile işhirliği >aparak bizim görüşmeleri reddettiğimizi îddia ediyor. Yalanla uğraşacak vaktimiz kalmamıştır. Anavatan görüşmelerin devam etmesini istemektedir. Biz de istemekteyiz. Ancak görüşmeler devam etsin diye görttşme yapılmaz." Denktaş,Cumhuriyet muhabirinin "Bağımsızhk ilanı durumunda Türkiye'nin tepkisi ne olur?" sorusunu yanıtlarken şöyle konuştu: "Bağımsızlık konusunda da yanlış soruyoriar ya da sorun yanlış konuyor. Kıbns'ta bağımsız ortak bir halktık. Bundan dı.şlandık. Kendi kendımize bir şey yapacak değiliz. Anayasamızda muhtevamı/da bir değişiklik yok. Sadece federeyi atıp Kuzey Kıbns Cumhuriyeti deriz. Kıbns'ta, 1974'den beri vurguluyoruz, biz cumhuriyet sahibiyiz diye. Ama federe devlet dedik. Kuzey Kıbns Cumhuriyeti dersek ismimizi dünyanın anlayabileceği bir şekle sokarız. Bu gelişmelerde anavatanı üzmemek gerekir. Dostlanmız bu gelişmelere dur divecekse, Türkiye'ye karşı tedbir almak isterlerse, biz halk olarak adımızı korumak isteriz. Kipriyanu eşitliği, ortaklıgğı reddediyor. Sorunu ölü noktay a getirmiştir. Anavatanın anlavışla karşılamasını istiyoruz. Bazı tedbirieri almayı zaruri görmekteyiz." Bu durumda kaç ülke tarafından tanınabileceklerini soran basın mensuplanna Denktaş, şu yanıtı verdi: "Tanınma talebini istersek gerçekleşir. Ama biz ilk aşamada görüşmelerin bir an ön ce başlamasını istiyoruz. Kipriyanu adımızı kabul etmiyor. Sonra görüşelim diyor. Rum'un söylediği yalanları görüşüyoruz sanıyorlar. Şimdi meşru bir hükümet yok Kıbns'ta. Sonra biz yapacağız. yapıyoruz demiyoruz. Görüşmeler başlarken neyin ne olduğu çıksın istivoruz." K1BR1STA fcrcan Havaalam'nd askeri törenle karşılanan Denktaş, daha sonra Atatürk Alanı'nda toplanan heyecanlı kalabahğı "Kuzey Kıbns Cumhuriyeti'nin müstakbel gençleri" olarak selamladı. Denktaş, yaptığı konuşmada, yapılacak tek şeyin meclisin veva halkın referandum yoluyla bu devlete adını koyması olduğunu Denktaş, bağımsızlık söyledi. Uzun süre bu şekilde kalma olanağının bulunmadığını belirten Denktaş, Rumların, çağrısına gelmemeleri halinde bu yolun sonuna gelinmiş olunacağını anlatırken şöyle dedi: "Bağımsız Kıbns'ta adımızı koyarak kendimizi tanıtma meselesindeyiz, tanıtacağız, başka yol yoktur. Biz hazırlıklarımıza devam ediyoruz." Akel Partisi Genel Sekreteri'nin Kipriyanu'nun Denktaş'la görüşmesi için çağrıda bulunduğunu anlatan KTFD Başkanı "bunu bir ümit ışığı saydığını " söyledi. Denktaş, konuşmasından önce 51 grup ve kunıluş adına Kıbrıs Türk Mücahitleri Derneği temsilcisi tarafından sunulan bir muhtırada KTFD sınırları içinde bağımsız bir devlet ilanı için gerekli son atıhmın yapılması istendi. Atina muhabirimiz Stelyo Berberakis'in haberine göre Rum Yönetimi Lideri Spiros Kipriyanu Yunan televizyonunun haftaiık Kıbrıs programma verdiği özel müiakatta "Denktaş'la göriişmeye, BM Genel Sekreteri'nin buluşmayı ne denli yapıcı ve gerekli gördüğü yolundaki degerlendirmesini ögrtndikten sonra karar vereceğim" dedi. KTFD Başkanı Mustafa Çağatay. salı aünu bir heyetle Ankaıa'ya gelecek. Çağatay \e beraberindeki heyetin Ankara'daki temaslannda mali konuların ele alınacağı biidirildi. Tırtri: Çöp değerlendirme fabrikası için 2 yerde ihale açtık İstanbul Haber Servisi tstanbul Belediye Başkanı Abdullah Tırtıl, İstanbul'da çöplerin imha yerine değerlendirilmesi sistemine geçileceğini söyledi. Tırtıl, "İstanbul'u Temiz Tutahm" konulu seminede yaptığı konuşmada "Bu iş için biri Anadolu, diğeri Rumeli tarafında iki yerde çöp değerlendirme fabrikalan için ihale açmış bulunmaktayız" dedi. Seminerin öğleden sonraki bölümünde ise konuşmacılar, dinleyicilerin konu üzerine yönelttikleri sorulan yanıtladılar.