Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyet 2 urk toplumunun yüz yılı aşkın blr anayasa deneyimi vardır. Türk ulusu uzun deneyimler sonucunda belirli blr anayasal sistem oluşturmuştur. Bu sistemi korumak gerekü mldir, değil midir? Türkiye yenl bir anayasa arayısı lçindedlr. Bu arayışta iki sistemlo karşılaşılmaktadır: Parlamentarist sistem, Başkanlık sistomi. Örnegin bugün ülkemizde oto riter ve tek partiye dayalı bir sisteme dön mek olanaksızdır. Toplumun hemen hemen her kesimi böyle bir dönüşü yadırgar. Başkanlık sistemi konusunda bu biçimde giddetli bir yadırgama söz konusu degildir. Çünkü bu sistem bizim için yabancıdır. Hemen söyleyelim ki başkanlık ststemi Türk anayasa gelonegine aykırıdır. Bu sistem tarihimizin hiç bir dönemlnde denenmeyen bir sistemdir. Ancak lçinde bulundugumuz koşullarda bazı kişiler ve gruplar. yan başkanlık ya da ılımlı başkanlık adı altında bir sistem önermektedirler. Bu önerllerinde içtenlikle davrandıklanndan kimsenin kuşkusu olamaz. Ancak anayasa sorunlannda yalnız içtenlikle inanmak ye terli degildir. Böylesine bir inanış pozitlf bilime aykındır. Aynı zamanda metafiziktlr. Dünyada hlç blr anayasadan «müdze» beklemek doğru degildir. Anayasalar nracize yaratmazlar, kurallar ortaya koyarlar ve saptamalar yaparlar. Bu saptamalann toplumsal gorceklere en yakın olmasını göz önündo tutarlar. OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 20 MAYIS 1982 T Anayasal Gelenekler ve Başkanlık Sistemi ZAMANMIZDA TEK KİŞİYE BEL BAĞLAYAN VE TÜM SORUNLARIN ÇÖZÜMÜNÜ O TEK KİŞİYE BIRAKAN TOPLUMLAR MUTLULUKTAN, ESENLİKTEN YOKSUNDUR. M. Iskender ÖZTURANLI tzmlr Barosu Eski Başkanı sistemdir.. Ancak klasik parlamenter sistemden aynlan uç önemli özelliği vardır: a) Devlet Başkanma klasik parlamentarizmln hiç bir zaman benimsemeyecegi oranda geniş yetkiler tanımıştır b) Parlamento karşısında yürütme or ganı çok güclü duruma getirilmiştir c) Yaf.ama ve yürütme işieri birblrinden sert çizgilerle aynlmıştır. Bu özelliklere bakıldığı takdırde 19.58 Fransa"sında De Gaulle'ün kurumlaştınlmak istendiği kolayca gözlenir. Gerçekten bu anayasa ile De Gaulle kurumlaşmıştır. Unutmamak gerekir ki bu model 1960'larda Fransız ulusunun içlnde bulunduğu ko şullann bir yapıtıdır. De Gaulle İle Fransız ulusunun bütünleşmesinden doğmuştur. 1958 Anayasası De Gaulle tarafından hazırlanmış ve halkoyuna sunulmuştur. Bu anayasa 4 ekim 1958 tarihinde yapılan halkoylamasında % 80 «eveUle yürürlüge girmistir. 1958 Fransası Cezaylr bunalımıyla kar 91 karşıyadır. De Gaulle de savaslardan ve zaferlerden gelen bir komutandır Anılarını yazmak üzere köçesine çekildlgi sırada iç savaş tehlikesi bolirmlştlr. Iste De Gaulle böylesine bir ortamda göreve çagnlmıştır. Anayasayı yapma yetkisi tek ba şına kendisine verilmlştir. Koşullar böyle olmasını gerekli kılmıştır. Ama unutmamak gerekir ki. ütün bir kişi olarak nitelenen ve her türlü yetkilerle donatılan De Gaulle bile zamana yenik düşmügtür. Dogrudan doğruya halk tarafından seçilen, gü cünü halktan alan De Gaulle yavaş yavaş «Muhalefete değer vermemeye» bafllamıstır. Bu yüzden 1967 seçimlerinde, zayıf blr çogunlukla Cumhurbaskanı olabilmJştir. Çoftalan muhalefet karşısında üç yıl sonra başkanhktan çekilmek zorunda kalmış. boylece De Gaulle Ulus bütünleşmesi par çalanmıştır. Bilindigi gibi bir zamanlar Fransa «Onsuz olmaz«dı. Ne var ki 12 yıldır Fransız ulusu «Onsuz»dur. De Gaulle olmadan da yaşamım ve devletin varhgını surdürmektedir. ••• Görülüyor ki demokrasilerda «onsuz olmaz» diye bir kavram yoktur. Onsuz olmaz duşüncesi ancak diktatörlüklere flzgü bir kavramdır. Demokrasiler lse tek kişinin yönetimini değil, birlikte yönetiml gerekli kılar. Demokrasi, düşünceler'.n özgürce tartışıldıgı ve gerçeklerin bu tartışma ortamında belirlendiği bir sistemin adıdır. Ve «en cılız sesin en gür sesi etklleyebildlB,\ yerde» saglıklı bir biçimde yasar. ••• Çekinmeden söyleyebüiriz kl Başkanlık sistemi toplumsal gerçeklerimize en yakın degll. belkl en uzak bir sistemdir Hele Fransız modeline benzer bir modeli önerenler, bu modelin Türk toplumu İçin yararh yanım somut olarak ortaya koyamamaktadırlar. Yan başkanlık sistemi diye nitelediklerl bir modelin, Başkanlık sistemiyle uzaktan yakmdan bir ilişkisi olmadığı ortadadır. Bu sistem «Devlet Başkanma hayli üstünlük tanıyan bir parlamenter SaekanlıV: sistemlne Azlem duyulması, •ger Amerika'da oldugu gibi tarihsel kökenlerl yoksa. kim ne derse desin üstün insan arama ve bulma çabasından başka bir şey degildir. Bazı toplumlar üctün insanı hiç bir zaman bulamazlar, yalnız özlemini çekerler. Bazılan da bulduklarını sanırlar. Ama bu her zaman aldatıcı olur. Çünkü dünyada üstün insan diye bir kavram yoktur. Gaha önce yayınladığım bir yazıda belirttigim gibi «bir yerde görev yapan insan vardır. Kimi komutan oiarak, kimi de er olarak çaiışır. Komutan olmadan başarıya erişilemediği gibi. er olmadan da başan elde edilemez. Demokratık bir toplumdaki tüm görevliler bırbirlerinin üstünde değil, blrbirlerinin yanındadırlar. Kimse kimseden üstün degildir. (Kaldı ki üstün sayılan insanlara bakılınca kolayca anlaşıhr ki, onlar da bizim gibi insandırlar.) Bizden üstün değıldirler.» Zamanımızda tek kişiye bel bağlayan ve tüm sorunların çözümünü o tek kişiye bırakan toplumlar mutluluktan ve esenlikten yoksundurlar. Demokrasinin erdeminden habersizdirler. Demokraslye güvenen ve demokrasinin erdemine inanan top lumlar, hiç bir zaman tek kişiye bağlanmazlar. Tek kişiyl umut olarak görmezler. Tek kişiye bağlanmanın, tek kişiyi umut olarak bellemenin yarar degll. zarar getireoegini çok iyi bilirler. Umudu da, mutlulugu da kendi güçlerinde, ulusun ve hal kın kollektlf bilincinde ararlar. Üstün insanlann yönetimine değil, akıllı, dürüst ve çalışkan insanların birlikte yönetimine öz lem duyarlar. Böyle bir yönetimi gerçekleştirecek ana yasayı hazırlamak, sanıldıgı kadar güç bir Iş degildir. Bugüne kadar uyguladığımız ve ahştığımız parlamentarist sistemin toplumumuza özgü ufak tefek yanlışlannı düzeltmekle lşe başlamak, bu sorunu çözümlemek demektir. Başkanlık sistemine gl diş lse bizi bu arayıştan yoksun bırakacak, simdiye kadar yabancısı olduğumuz ahşılmayan bir sistemin anaforlan arasında bocalamamıza nsden olacaktır. Cumhuriyet Sahibl: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazeteclllk T.A.Ş. adına NADİR NADl Cenel Yaym Müdürü: Müesıese Müdürü: Ya7i Isleri MüdürüBasan v» Yayan „... HASAN CEMAL EMİNE UŞAKLIGİL OKAYGÖNENSİN Cumhurlyat Matbaacılık va OaieteclllkT.A.Ş. Posta Kutusu: 246 IStanbul T«l: 2087 03 (5 Hat) BÜROLAR • ANKARA: Konur Sokak no. 24/4 Yanl«ahlr Tel: 17 5E 25 17 58 66 Idaro1 a " 3 « • İZMİR: Hallt Zlya Bulvarı No: 65/3 Tel. 25 47 09131230 • ADANA: Atatürk Caddasi. Türk Hava Kurumu l»hanı Kal İH T«l 14S5019 731 20 Mayıs 1982 TAKVlM İMSAK OÜNEŞ OÛLE 13.10 İKlNDt 17.08 AKŞAM 20.24 YATSİ 22.17 3.33 5.37 (Cumhuriyet (5O vıoncE) 20 MAYIS 1932 TAMAMEN ASRÎ MÎLLt BÎR MÜESSESE Aylardan bert gazetelerde llanı görülen «îpeklş» bugün îstan bul'da tstlklâl caddesl nln tam orta yerlnde İlk satış merkezlnl açacaktır. îpekls Istanbul'daki bu şubeslnl aç madan evvel Ankara" da açılıp kapanan son tnilli sergiye de katılmıştı. Ankara'da lpekiş kumaşlannı görmüş olanlar hâlâ ondan bahsedlyorlar. Bütün beğentp methetme söz leri şu blr kaç cumlede özetleneblllr: « Avrupa kumaşla rından asla gerl değil, belkl llerl. Buna mukabil Avrupa kumaşlarmdan yan yanya ucuz. Üstelik mllli mal.» tpeklş'in kumaşları kallte itibariyle o ka dar yüksek olduğu hal de niçin Avrupa kumaş lanndan daha ucuzdur?.. Bunun sebebl blr taraftan TUrklye'de el emeginln daha ucuz olmaamdan. dlğer taraf tan da bu nevi ıuks mamulatta gumrük re slmlerlnin yüksek olmasındandır. Böyle gümrük resmlnln fazlalıgı kendt halkunıza lş temln ettlği za mandır kl en hayırlı ve en faydalı olur. Îpeklş müesseseslnin diger büyük blr 1yiliği de Avrupa mamulatına rekabet eden bu müessesenln yer li müesseselerle rekabeti asla düşünmemls ve bilakls onlara yardım etmeyl kendi harltasına koymuş olması dır. Bu büyük ve en asri müessvsenin ldaresine gelince o tamamen ratt tehassısların eltndedir. Şııket ve l'abrlkanın unıum müdürü olan Reşat Bey lşinin tama men ehlı bir Türk mütehassısıdır. Mançester'de tam yedl sene teorik ve pratik lpekçl lik ve lpekll mamulat üzerinde çalışraış blr mütehassıs. Bütün bu şartlar bu suretle yerine getlrllmlş olduktan sonra elde edilen yüksek surette mUsbet neticelere kargı hayret olunacak Inç blr yön kalmaz sa nınj. Kalacak blr tek nokta vardır kl o da mem lekette meydana getlrdigl bu mükemmel 1$ nümunesinden dolayı dahi tg Bankasını hararetle tebrlk eylemek liğimizden ibarettir. NADt 25 Yıl Sonra OKTAY AKBAL /YtclC..« ır'ıf Gelelim benim bir elegtirmeci olup olmadığıma. Ben bir eleştirmeciyim Munis beyciğim. İyi kötü. o başka. Ama eleştirme yazılan yazdığıma göre eleştirmeciyim. Sizin beğenmemeniz olsa olsa benim, kötü, değersiz bir elestirmed olduğumu gösterir, eleş tirmeci olmadığımı göstermez. Bir ayakkabı alırsınız, çürüfe çıfeor, ayağınızı sıkar, onu yapan iyi bir hunduracı degildir, ama kunduracıdır. Ben, siz de bilirsiniz, beğenmem sizin siirlerinizi, sizin için sair degildir mi diyeyim? Yooo! Şairainiz, fiir yazıyorsunuz. Bence iyi şair değilsiniz. iste o kadar. > Nurullah Ataç 17 mayıs 1957'de öldü. 'Arkam"dan vefat «tti diye yazmasmJar' demeeine karşın yi ne de bazı gazeteler 'Nurullah Ataç vefat etU' diye yaasdılari *tnsan. ölür1 diyordu, hepsi bu. Tam ylrmi beş yıl geçmiş... Hani ne derler göz açıp kapayana kadarl 59 yaşmdaydı. Ama yazınımızda eşl benzeri görülmemiş en güçlü. en etkln kişiydl. Eleştirmeci, denemeci, söyleşl ustası, şiir uzmam... Yinnl beş yıl sonra Ataç'tan kalan nedir? Tüm yazılan blr arada basılsa, onun gerçek kişiligl yenl kuşaklarca daha iyi anlaşılacaktır. Orda burda yayınlanan kitaplannın çoğu sürümde yok. Bu yüzden genç okurlar Ataç'ı bölük pörçük tanıyorlan da ha da çok hakkında yazılanlarla... Meral TolluoğluAtaç'm 'Babam Nurullah Ataç' adlı kltabı bu büyük yazarımızı yakından tanımak isteyenlere ögütlenebilir. Kişiliği. özellikleri, alışkanlıkları. yaşamındaki serüvenler, hepsi var bu anı kitabmda. Asım Bezircl'nin 'Ataç'ı. ortalıkta uzun süredlr bulunmayan Tahir Alangu'nun Ataç üstüne hazırladıgı anma kitabı da bu büyük yazarı tanımak, anlamak lsteyenler İçin yararh yapıtlardır. Ama Ataç gorçek yanlanyle kendi yazdıklanndadır. Söyleşilerinde. guncelerinde, denemelerinde, eleştirilerinde... Ataç eleştiricidir. ama çogu zaman denemenin smırlan içinde kalmayı yeğler. Günlerin Cetirdiği', 'Karalama DefterV, 'Sözden Söze', 'Ararken', 'Diyelim', 'Söz Arasında', 'Okuruma Mektuplar". 'Günce', 'Prospero ile Caliban' ve so\ı yıllarda yayınlanan 'Dergilerde' gibi kitaplan yazın tarihimizde izlen, etkileri görülmüş yazılan >çerir. 11 mayıs 1957 cumartesi günoasinde şunları okuyoruz: 'Sayrılarevine dügtum. Bu kez önemliv* ben ziyor. Öldürür mü? Öldürmez mi? Orasmı bilemem ya, Istanbul'a gidecektim hekimler bırakmıyor. Bir süre yazamayacağım. Ben de yazamayacagım. Kavafoğlu da yazamayacak. Ayrılamaz benim yanınu dan. Kimbilir? Ola ki son yazdığım çizeklerdir bunlar. Oyleyse ne yapalun? Bunca yıl yaşadım, yeter bana.» Bunca yıl dediğl, 59 yıllık bir süredir. Gençlikte bir türlü ulaşılmayacak uzaklıkta görünen 59. yaş... Ama kişi gelip geçiyor butün bu basamaklan, sonra da geriye bakınca ne kadar kısaymış bu yaşam dedikleri diye düşünüyor. Ataç'm 'Dergilerde' adlı kitabını okuyorum. Dergileri karıştınrken gözüne çarpanlan yazmış, belgesel sayılabilecek bir yapıt Bugün de önemli, geçerli konulara kısaca dokunuyor. Işte biri, 'okuyucunun çoh olrnası yazaı için bir üstünlük müdür?.' Bakın ne diyor. *Elbette bir üstünlüktür. Ama okuyucunun çok olrnası yalnız bugün için midir? 17. yüzyıl Pransa'sında Pradon'u beğenenler Racine'i beğonenlerden çohmuş, bugün ise Pradon'u himse okumuyor, Racıne okunuyor. Memet Fuat'ın andığı yazarlar da bugün okunuyor, bakalım yann okunacak mı? Ohurların çok olrnası... iyi, iyi ya, bunu yuzyülar boyunca göz önünde tutmak gerekir. Cene dısardan misal alaUm: Bugün M. Pierre Benoit'nın romanlarını okuyanlar Homeros'un şiirlerini okuyanlardan çoktur, ama Homeros iki bin altı yüz, yedi yüz yıldır okunuyor, türlü ülkelerde okunuyor... Bir yazarın okurlannı sayalım, çoklugun bir üstünlük olduğunu kabul edelim. ama yalnız bugün okuyanlan değil, dün okuyanlarla yann okuyacak olanları da sayalım • •Devrim İnkılâp' tartışması o günlerde de varmışl Cumhurbaşkanlıgı Genel Sekreteri şaır Munis Faik Ozansoy bir yazısında 'devrimcilik'ten vakınmış: «Bu kelimeden kastettikleri manâyı pek anlayamadım demiş. Ataç 'Devrim Türhçe btr Bözdür, Ozansoy kullanamaz onu. Biz devrim deyince toplumun yaşayışında, düşünüşünde, göruşünde bir d»ğişiklik demek istiyoruz, Bu da yalnız devlet adamlannın yapacağı iş degildir. daha çok düşunürlerin, aydmlann, sairlerin, bütün yazarlann isidir* diyor. 'Sanatın hudutsuz blr hürriyet lçinde kendi kendlai aramasım' lstediğini söyleyen Ozansoy'a »erdi^i şu yamt bugun de geçerlldir »Bırahm sanat adamı sanatını da kendini de istediği gibi arasm. Siz sanat adamına 'sen şunu yapmahsın, bunu yapmamalısın' dedlnlz mi. onun hurriyetine kansmıs, onun hürriyetini daraltmıs olursunuz.» rken dogan bebekler gibi gününde dogmayan bebekler de sorun yara tırlar. Bebek tehlikeye glrer. Bu nedenle üzerinde durma ya değer. Gebeligin normal süresi yumurtanm döllenme sinden sonra ortalama 266 gündür. Bu sürenin alt ve iıst limitleri 230 ila 349 gündur. Gebe bir kadımn bebeğinin dogum tarihi gerek gelecekteki ailesi, gerekse doktoru için önem taşır. Bu # NORMAL GEBELİK SÜRESİ 40 HAFnedenle çok eskiden beri ge be (hamlle) kadınların doTADIR. BİR BEBEK 38 HAFTALIK ğum tarihlerini hesaplamak YA DA GÜNÜNÜ AŞARAK 42 HAFİçin çeşitll formüller gelişti rilmiştlr. Bunlann içinde en TALIK DOĞARSA NORMAL SAYI pratik ve degerli olanı Nae LIR. BUNUN ALTINDA VE ÜSTÜNDE geli formülüdür. Bu formü DOĞUM OLDUKÇA TEHLİKELİDİR. le göre son normal regl (adet görme) tarihinin ilk gününe 7 gün eklenir. 3 ay çıkanlır ve 1 yıl eklenlrse Doç. Dr. Vildan Ocak GÜNTEŞ' bu gebe kadının tahmlni do Cermhpasa Tıp Fak. Dogum ve Kadın Hastalüdan Kürrttaü gum tarihi kabaca saptanmış olur. Bir örnek venmek •.scıarasi.başlayan dogum san sönerler. Çünkü bu bebekgereklrse: Blr gebe kadm alan. normal olarak kabul lerde bakuıun gergln dur bebegine gebe kaJmadan ön edilmektedir. Normal gebe masını saglayan Sürfaktan ceki son regl tarihinin İlk lik süresi 40 hafta olarak adı verilen ve balonun iç gününü 20 mart 1982 ola kabul edilirse buna göre bir yüzey gerilimini azaltan rak veriyorsa 7 gün eklenir, bebeğin tesbit edilen tarihe madde eksiktlr. Dolayısıyla 27 mart 1982 bulunur. 3 ay göre 38 haftalık veya günü 35 haftalıktan önce doğan çıkanlır, 27 aralık 1981 sap nü geçerek 42 haftalık ola bebeklerin çoğunlugu eotanır.yine formüle göre l rak doğması normal kabul lunum güçlüğü nedeniyle ra yıl eklenirse ortaya çıkan edilmektedir. hat soluk alamazlar, alveol 27 aralık 1982 tarihi bu geAdı geçen bu tarihlerden ler sönmüş olduğu için akbe bayanın muhtemel dociğerlerine yeteri kadar ha ğum tarihidir. Bu formüle önce ya da sonra dogur va gitmez ve sonuçta momak. bebek için oldukça teh göre son regl tarihinin ilk rararak henüz tanımaya fır gününden itibaren 280 gün likelidir. OzelUkle 35 haf sat bulamadıklan dünyamı lük bir zaman tanmmıştır. talıktan önce doğan bebek za «merhaba» bile diyome lerde «Sıkıntılı solunum bul Bebeklerin %80'ı saptanan den veda ederler. En bübu tarihin haftası içlnde do gulan» saptanabilir. Çünkü yük yıkım onu dünyaya bin garlar. Gebelerin ancak bu bebeklerin akcigerleri ye bir ümltle getiren anne ve %5'i önceden hesaplanan teri değin olgunlaşmamıştır babada olmaktadır. tam bu günde dogum ya akcigerlerde bulunan ve alErken doğan bobekler giparlar. Bu nedenle hesapla veol adı verilen hava kese nan bu tarihe yüzde yuz ü leri aynen üflenerek şişiril bi gününde dogmayan bemit bağlamayıp bu tarihten miş olan bir balon gibi ger bokler de çeşitli tehlikeler 2 hafta öncesl ve 2 hafta gin durması gerekirken ha altına girerler. Muhtemel vası kaçmış blr balon gibi dogum tarihini 15 gün geç E Gününde " Dogmayan Bebekler tlgi halde henüz dogmayan bebekler bu tembelliklerinin cezasını biraz pahalı öderler: 42 haftayı geçtlği halde dünyaya gelmekte hala nazlanan bebeklerde rahim içinde ve dogum esnasında ölüm oranı diğer bebeklere nazaran 7 mislı fazladır. Do layısıyla bunu önlemek 1 çin doğum heklmleri tara fmdan çogunlukla muhtemel doğum tarihini 15 gün geçtiği zaman endüksiyon yani suni sancı yapılmakta dır. Ancak bu işlemin de ba zı riskleri mevcuttur. Son regl tarihini kesin olarak hatırlayamayan kadınlarda bu şekllde erken doğurtma ihtimalinin ve suni ağn ilaçlannın etkisiyle bebekte rahim içi sıkmtı bulgulannın sık görüldüğü aynca bu nedenle müdahalelert do ğum oranınm (sezeryen, va kum veya forseps ile dogum oranınm arttığı gözlenmektedir. Bu nedenle gelecekteki an nelerimizin son adet görme tarihinin tlk gününü katl olarak akılda tutmalan ge rekir. Bu ufak ayrıntıyı flnemsememelerlnln cezasını kannlarında taşıdıklan be beklerin ölümü veya sakat lanması ile ödeyebilirler. Bu amaçla. doğurma çagındaki genç kadınlanmıza ufak bir defter tutmalannı salık ve rirlz. Her ay adet görme ta rihlnl ve süresinl bu deftere muntazam olarak kaydet mek fazla karmaşık blr Işlem olmasa gerektir. Katla nılan bu ufak zahmet karşı lığında hem doğum doktorla nna yardımcı.olacaklar hem de bobeklerini bazı riskler den kurtarmıs olacaklardır. CZHGünün ilankınCZD Karablga hattı kahve ocaftı müzayede İle kiralanacaktır. Teminat maktuan 100 llradır. îhale 21 mayıs saat 16'da. En lezlz ve sıhhi sofra suyu. Karaclğer ve böbrek taşlarını düsürür. Tagların teşekkülüne manl olur. Her çeşit hazımsız lığa. mide ekşlliğlne, şlşklnllğlne, pekllğe karşı en iyi llaçtır. Romatiısmalılar, şlşmanlar. $ekerlller bllhassa kullanmalıdırlar. Müşterllerinden Rördügü raebete daya narak bu cuma gunünden itibaren suretl mahsusada tedarlk ettlgi Vitall orkestra varyete numaralarıyla eğlendirecektir. Ye mekler, meşrubat ucuz ve nefistir. SEYRİSEFAİN İDARESÎNDEN KÎSARNA MADEN SUYU NİĞDE ÇİMENTO FABRİKASI MÜDÜRLÜĞÜNDEN 1 Fabrikamız lhtlyaa 539.000 ton Marn'ın fabrikamıza alt ocaktan istihracı, yüklemesi, nakllyesl ve konkasörümüze veya stok yerimize tahllyesi işl İle stok sahasmdan takriben 80.000 ton ham ve yardımcı maddenin konkasör veya stokhöle yükleme ve nakllyesl işi kapalı zarf içinde teklif alınmak suretiyle lhale edllecektir. 2 Bu işe ait şartname Fabrikamız Tlcaret Şefliğl'nden temin edllebilecektir. 3 Ihaleye iştirak edeceklerin kapalı teklif mektuplannı geçicl teminat belgeleri ile birlikte en geç 27 mayıs 1982 persembe günü saat 15'e kadar fabrikamız Eğitim ve Haberleşme Servisi'nde bulunacak şekilde vermelert veya posta İle göndermeleri ge rekmektedir. Postada vakl gecikmeler nazan İÜbare alınmaz. 4 Fabrikamız 2490 sayıh yasa hükumlerine tabi olmadığından ihaleyl yapıp, yapmamakta, kı»men veya tamamen diledigine yapmakta serbesttir. (Basui: 15777) 3480 SUADİYE PLAJI İLHAN SELÇUK Atatürkçülü gün Alfabesî BASISI CIKTI İSTEME ADRESİ: CAĞALOĞLU TÜRKOCAGI l d « r i : T80 lira CAD. NO: 3941 İSTANBUL UĞUR MUMCU SILAH KAÇAKÇILIĞI VE TERÖR , Kltabı İle birlikte ötekl yapıtlarını 21 ve 22 mayıs günleri saat 1419 arası.. Evrensel Kitabevi'nde lm/alıyor. 2. Bugün 15.00 • 18.00 arası İMZA GÜNÜ TÜRKİYE KÖMÜR İŞLETMELERİ KURUMU İSTANBUL SATINALMA MÜDÜRLÜĞÜNDEN «V» KAYIŞLARI SATIN AÜNACAKTIR ( Kenu ile llgill Şartname Istanbul'da Beyoğlu IsUkla! Gaddesi Odakule Iş Merkezl Kat 12'dekl Müdürlügümüz Satınalma Servtsl'nden temln edllebilir. •>.. Teklifler, 3.6.1982 günü, saat 15.00'e kadar Müdürlüğümüzdeki Toklif Kutusu'na ıtılacaktır. Posta da geciken teklifler değerlendirmeye alınmayacaktır ?. Teklif zarfına Dosyo Noı 40 PGLTÖ/822592 Işaretl ile alun konusu açıkhkla yanlaralftar. 4 Müdürlügümüz 2490 sayıh kanuna tabl degildir. (Basın: 19864) Eray CANBERK Hakkı ÖZKAN YAZKO Yayın Paiannda! tstanbul Reklam Sitesi CAĞALOĞLU. İSTANBUL BELEDİYE BAŞKANLIĞINDAN thttyacamız olan 100 adet Hldrolik Sıkıştırmalı Çtp Kamyonu, kredili olarak iç plyasadan satın tıiınacaktır. Teklifler, 14 Haziran 1982 akşamına kadar Makine Elehtrik ve Sanayl Işleri Müdürlüğüne verlleooktlr. Kredi Şartlan, Teknlk ve Idari Şartname aynı Müdürlükten temin edilebillr, (Baaın: 15818) ALBERT CAMUS VEBA ÇEVtREN: OKTAY AKBAL Yenl baskısı SAY Yayınlannda çıktı. Cagaloglu Türbedar Sok 4/1 Flyati: 275 TC.