02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet 8 8 NİSAN 1982 Deniz 7382 TÜRKİYE'SİNDE HEKIMLER.. HASTALAR..HASTANELER.. 4 Beklenmeyen bir olay ol^ du ve aile bireylerinizden biri, «Tanrı korusun» ama, diyelim ki kalp krizi geçirdi... Evin içinde müthiş bir tela$ var... Fakat siz soğukkankhğımzı yitirmediniz ve ,en doğrusunu seçip telefonla «sıhhi imdat» istemeye ka ' Alo. sıhhi imdata rar vqrdiniz.. Böylece hasta Evet, buyrun... nız cankurtaranla, doktor Cankurtaran var mı? gözetiminde, belki de ilk' Elimizde yok... müdahaleler yolda yapıla Ne zaman gelir? rak hastaneye kaldınlacak.. Gelmez, çünkü arızalı. Yine de heyecandan elleriSonra Üsküdar'daki telenîz tîtriyor galîba.. îşte orafon.. Rehberde, Anadolu yada. rehberin hemen başında kasındakiler için verilmiş sarı sayfalarda «sıhhi imnumara: 33 04 01.. dat» yazıyor... Alo, sıhhi imdat mı? Bu san sayfalara sizin ye Hayır, sağhk merkezi.. rinize baktım... 3 Mart gü Cankurtaran anyornü saat 14.00 sıralannda: dum da.. tstanbul 2115 95... Beyog 33 08 83'ü arayın. lu 44 49 98.. Üsküdar 33 04 01. Pekâlâ.. Onu da arayahm: Önce Beyoğlu numarasmı 33 08 83 mü? çevirdim: Evet, Belediye Şube Mfl Tamam! 44 49 98 numarah dürlüğu buyrun... telefon açıldı.. Karşıdan mü Hastam var, cankurtazik sesi geliyor. Acaba yan ran lâzım... hş numara mı düştü? Bi dakka, çağutahm bi Alo sıhhi imdat mı? rlni.v; Evet Çok acele cankurtaran l&zrnı... Kimsiniz? ı Kan vermeğe gidi Bir hastam vardı da.^ yorum. Nedense şu Neresi? bodrum katlarında Cihangir... Nereye gidecek? lamba yakılmaz. Du îlkyardım hastanesine.; varda bir tabela ' Ne hastası? okumak için kibrit • Kalp... Kriz geçirdi...yakıyorum: Kan Bir bakahm... Cihangir'den Cihangir'deMerkezine gider!.. ki tlkyardım Hastanesine hasta götürmek için telefon daki yetkili «bir baktıktan» sonra tekrar konuştu: Alo buyrun. Bir adres alalım... Cankurtaran anyo Ambulans var mı aca rum.. ba? Hastanız nerede? Celecek efendlm, acele Kartal'da.. etmeyin.. Hem ne çok soru Burdan Kartal'a gitsoruyorsunuz.. mez... Haklı.. Ben de fazla uzat Nereden isteyeceğim? tım gsliba.. Adamı sıkıntı/ Sigorta'dan isteyin., diyelim ki şansınız iyi gitti. dan kurtarmak için: cankurtaran getirtmeyi ba Sigontalı değiliz ki... şardınız.. Cankurtaranla bir Küçükyak'dan isteyin.. Vazgeçtim, dedim.. Baş lıkte doktor gelmesi otasılıka bir çare geldi aklıma.. Küçükyalrnın telefonu ğı yok gibıdir.. Araçta, ilk Göndermeyin.. Daha da kız nedir? di: Ne bileyim ben karde müdahaleyı yapmak için ge rekh «sistem»lerin çalışması öyleyse niye telefon a şim. Santral memuru muise ancak mucize sayılır... çıyorsunuz... diyerek telefo yum?... Aç rehberi bak... nu kapattı.. Cankurtaran aramanın de Kaldı kı «sistem»ler çalışsa, bunları çalıştırmak için elenemesi böyle... Ama siz siz Istanbul bölgesl için veril man gerekli.. O da ayn bir olun. böyle bir sonuç ahrsamiş 2115 95 numarayı çevir mucizedir.. En iyisi hastane nız hiç üzülmeyin... Çünkü dim: Alo! Cankurtaran yok mu? Koridorun ild yanmda esya dolapları dizılmış... Kımi dolabın kapağı kınk... Duvarda bir tabela. Okumak için kibrit yakmak gerekhı Kan Merkezi'ne gider... Kan Merkezi'ndeki bankova yanaşıp bekliyorum. Biraz sonra bir görevli geldi: Kan aranıyor anonsunuzu duydum. AB grubu RH negatif kan anyormuşsunuz. Ancak kantm A RH negatif. Benim kanım hastaya uyarsa vermek istiyorum. Uymaz. O zaman buraya kadar gelmişken kan vereyım. Başka zaman kullanırsınız. Yok. Şimdi alamam. Sonra gel... Sağlık Bakanlığı'nın bir bulteninde ıse jöyle yazıyor: «Değeri son derece yüksek, eşsiz bir tedavj vasıtası olan kanın yurdumuzda kul lanılması, temin güçlüğü va tandaşın bu yolda istenilen şekilde eğitilmemiş olması ve tek elden idare edilemeyişi nedeniyle sınırlıdır. Nor malîfe hasta yatağı başına yılda 6 8 sişe insan kanına ihtiyaç vardır. Yurdumuzda 790 bin 84 şl şenin üzerinde kan kullanıl ması gerekmektedir. BakanIığımıza bağh sağlık kurum ları kan nakil merkezierinde bağış yoluyla. para ile ve Kızılay'dan toplam 94 bin 56 şişe kan sağlanarak sarf edilmiştir...» «Acil». Arapça kökenli bir sözcuk... «Acele»den geliyor... Acil Servis'in görevi de. acele mudahaleyî gerek tıren vak'alar için hazır durumda olmak... Acaba boyle mi? îşte şimdi Acil Servis'teyim... Kapıya bir taksi yanaştı.. îçinden iki kişi telaşla hade meye birşeyier söyledi. Hademe kapıyı açtı, eliyle içe götürmek icin: riyi gösterdi.. Sedyelerden bırini ahp tekrar dışarı çık tılar. Taksıden çıkartılan, yü zu bembeyaz olmuş yaşh bir adamı tekerleklı bir sed yeye yatırdılar.. Sedyeyi iki yakını yonetiyor.. Acil Servis'in kapısından gırerken, karşıdan boş bir sedye ile bir erkek hastabakıcı görün dü... «Çekilin yoldan» diye bağırdı. Hastayı taşıyanlar kenara kaçtı.. Hastabakıca bos sedyeyi kapının onüne bırakıp gitti. Koridorda iki erkek hasta bakıcı daha görundu. Ellennde alkol şişelerı var.. Bir hemşirpye rastladılar: Bunları sulandırıp kullanacakmışınız. 90 dereceymiş. Aaa, neyle sulandıraca ğiz ayol... O sırada, sedyedeki hasta dahiliye odasına getirilmişti. Odadaki hemşire «Makbuzunuz nerede?» diye sordu... Hasta yakınlarmdan bi ri vezneye gitti. Fakat görev H vok... Veznenin önünde bırkaç kişi daha bekliyordu. Aralanndan biri bağırmaya başladı Hem makbuz almadan muayene etmiyorlar, hem de parayı almıyorlar. Nerede bu vezneci, hastamız göz göre göre ölecek mi! Vezne görevlisi kapı önüne çıkmış. dışarıyı seyrediyor. Bagrışmalar üzerine gö revine döndü: Ne bağırıyorsunuz yahu... Kim ölmüş ki! YOKSA VAZ Mİ GEÇTİNİZ? Kapıda bir hareket oldu.; Bir ölü, bir ağır yarah getirdiler. Trafik kazasından.. Her ikisi de kanlar içinde... Bırer sedyeye yatırdılar.. Ya ralı olan, odalar arasında dolaştırılıyor.. Fakat ilgilenen yok... Sonunda bir hem şıre göründü... Baktı... Gitti, bir gazlı bez getirdi. Yaralının yüzüne tampon yaptı.. Kanı durdunnak için... Ölenı ise sedye üzerinde korido run kenanna çektiler.. Gelip geçenler gözucuyla bakıyor cesede... Polis, kimliğini sap tayacak... Bu arada, tekerlekli sedye üzerinde yatan teni bembeyaz olmuş yaşh adamın makbuz işleri bitirilmiş.. Mu ayenesi yapılmış.. Odalardaıî birinde yatıyor... Yakın ları hâlâ telas içinde... Yaşlı adamın yattıgı odaya bir hemşire girdi.. Hastanın ya kınları çekinerek hemş.ireye yaklaştılar: Yanm saattir burada yatıyor, doktor baktı ama birşey söylemedl.. ye taksıyle gıtmek... Acıl servısi olan bir hastaneye., GÜLER YÜZ VE ŞEFKAT Sizin yerinize onu da yap tım... Hasta götürmek için degil ama. başka bir gerekçeyle... Az once Istanbul rad yosundan bir anons yapılmışti: Kanamalı bir hasta için çok acele AB grubu RH negatif kana ihtiyaç vardır. Kan vermek isteyenlerin... Zıyaret satleri dışmda has taneye girmek pek o kadar kolay olmadıgı için «kan vermek» pahasma Acil Servis'i göreceğim... O büyük hastanenin Acil Servis kapısındaki görevli, Sağlık Bakanhğı'nın genel gesine uyarak «güler yüz»le karşılayıp, «şefkat»le sordu: Hoop hemşerim, içeri giremezsin.. Nereye böyle.. Yasak! Kan aranıyor anonsu yapıldı, kan vermeye gelmiş tim de... Haa, öyle mi.. Aşşa bodruma in... Nedense şu bodrum katlarında da lamba yakılmaz... pa'niKA W Mehmed KEMAL CuKurova'nın Ressamı Amsterdam, Hamburg, Kopenhag ve başka kentlere gitti. Artık Batı resmini az çok tanıyordu. Çukurova'nm çocugu bütün bu gördüklerınden sonra Çukurova'ya yeniden döndü. Batı'dan edindiği tekniği Çukurova'da gördüğü, yaşadığı öze katacaktı. Başka çıkar yol yoktu, başladı. Çukurova, bir a n kovanı gibidir. Bütün arılar buradan bal alır, bal yaratır. Balı kım yer? O başka ama, bal burdadır. «Çahşmalarımda, Çukurova ve Çukurova doğasından yola çıkarak bütün kırsal kesim insanmı vurgulamak istedim.» der. Artık insan doğa içiçedîr. Yereyselden ulusala, ulusaldan evrensele doğru uzanan çizgi çizilmiştir. Bir peyzaj ressamı olmaktan kurtulmuştur. Doğa, insan, insanm her türlü yaşamı, sanlar, kırmızılar, morlar, turuncular arasında kaynaşır durur. Bu resme folklor gözüyle bakanlar aldanırlar. Belki folklor da vardır içinde ama folklor değildir. Çağdaş, kendine özgü, doğaya ve insanı, insanm ilişkilerini yeniden yaratan bir fırçanın ucundadır. Bilmem Duran'ın resimlenni Turgut Zaim'e benzetenler var mıdır? Eğer benzetenler varsa, şunu söylemek isterim: Ben Turgut Zaim'î ve resimlerini çok iyi bilirim. Bir de Eşref Üren bilir. Turgut Zaim'in bulduğu Anadolu dcğası ve insanı Duran Karaca'da canlanmıştır. Turgut'ta bu doga ve insan donuktur, duragandır. Duran da ise canlanır, yaşar, sosyo ekonomik ilişkileri ile ortaya çıkar. Turgut'tan sonra gelen köylü ve feodal Balaban'da da biçimler donuktur. iyi ki Turgut ve Balaban Duran'dan önce geldiler ve Duran'ın resimde ne yaptığı ve ne yapmak istediği ortaya çıktı. Bu iki ressam olmasa, Duran'ın soylu resmi belki güç anlaşılırdı. Güç anlaşılırdı diyorum, anlaşılmazdı demiyorum. Duran'ın resmi, onların tarih içindeki gelişimini açıklığa kavuşturdu. Bunu bildiği içindir ki Duran Karaca, «Resim tarihinin ustalarına saygıhyım.» der. «Hepsinden yararlandım, yararlanmaktayım.» Duran Karaca, Çukurova'nm bereketli topraklan, gibi bu toprakiardan çıkan bereketli sanatçılardan birîdir de..: Yaşar Kemal ve benzerleri gibi..? BANKERLER BANKERLER" HiSSE SENETLERi HiSSE SENETLERİ .TAHViLLER .TAHViLLER huriyet Mah. Vatan Cad. BU yük Aksakal îşhanı IS,^ Tel: 13 931. • KONYA ŞUBESİ: HükUmet Meydanı Mıhçızade Han Kat: 1. HİSSE SENETLERt TEL : 20 53 20 22 36 44 22 14 79 ARANAN MENKÜL KIYMETLER: AKAL AKSA PAĞPAŞ BAŞKENT ÇİMENTO BATI ANADOtU ÇİMENTO BURSA ÇİMENTO ÇİMSA EGE GÜBRE GÖLTAŞ ÇANAKKALE SERAMİK GÜBRE FABRİKALABI İŞ BANKASI KARTONSAN MARSAN KAV KOÇ YATTRIM KORDSA KORUMA TARIM ORMA POLYLEN RABAK SÎPAŞ SUNTA TESEKKÜR Geçirdiğim kalp krizinde büyük' yardımlarım gördüğüm hastalığım süresince beni yalmz bırakmayarak en içten ilgiyle tedavimle meşgul olan S.S. Okmeydanı Hastanesl Başhekimi, gerçek dost Ne zaman, nerden banda almışun bilmiyorum, çalan türkü, «Çukurova turaç senin öz kuşun...» diyip duruyordu. Koca Çukurova, yüz yıllardır kimlere yurtluk etmemişti? Mezopotamya uygarhğı da buralarda eyleşmişü. Sonra Roma, sonra Bizans... Selçuk ve Osmanlı... Turaç da buraların öz kuşu idi. Bir turaç mı? Kimbilir daha ne kuşlar vardıl... Adlannı biliriz, bilmeyiz.. Sonra Duran Karaca düştü aklıma... Duran da, «Çukurova'nm öz ressamı değil miydi?» Şair Hasan Hüseyin, Duran için basılmış bir kitapta şöyle demiyor muydu? Bakma turaç bakma bana el gibl Sen bu Çukurova'nm öz kuşu degil misin? Duran Karaca, Adana'nın Ceyhan ilçesinin Tathkuyu köyünde 1934 yılında doğduğu zaman bir ressamın dünyaya geldiğini kim nereden bilecekti? Anası doğum ayını bilmez, «Üç aylarda doğdun.» derdi. Bilir miydi ki «Üç aylar» her yıl değişir. olduğu yerde durmazdı. tlk ve ortadan sonra Tarsus kolejine girdi. Okusun isterdi anacıgı, okusun adam olsun!... Adam nasıl olunur ki? Daha ilkokul yaşlannda kağıdın üstüne resim çizerdi. Anacığı, başına dikilir, «Sabah beri boynunu bunlar için mi büküyorsun?» diye sorardı. Resim, bereketli topraklar üstünde doğan bir çocuğun karnmı doyurur, derdine llaç olur muydu? Nafile sanardı bu resimlerü... Okumasmı Duran Karaca'nın kendinden öğrenelim: «... Hukuk Fakültesini sevmedim. Istanbul Güzel Sanatlar Akademisi'ne geçtîm. Yüksek resim bölümünü bitirdim. Galeride Halil Dikmen'den, atölyede Cemal Tollu'dan bir şeyler öğrendim. Halil Dikmen çalışmalarıma baktıkça: Sende çok iş var Duran... Şöyle akıllı uslu bir ressam olmanı istiyorum.» Kâğıtlar, tuvaller üstüne bir şeyler çizen kişi ressam olur, akıllı uslu ressam nasıl olunur ki? Duran'ı bir süre akıllı uslu ressam olma oyalamış. Bundan olacak. bir yıllığına Paris'e gittL Müze öğrenimi gördü, Batı'nın büyük ustalannı tanıdı. Bu gidiş yetmemişti. Yeni fırsatlar çıkınca Paris'e, Brüksel. BAIMKER KASTELLI MENKUL DEGERLER IICARET A S^ İST. MERKEZTEL: 20 5320/5h.t 223644 Telex23324 • BANKER KASTELU A.Ş. Merkez: Vakıf Han Asma Kat No. 23 Sirkeci Istanbul PJC 735 Telex: 23 314 KAST TR. • ANKARA ŞUBESİ: Atatürk Bulvan No: 97/4 Kızılay, Tel. 17 59 00 18 32 54 • ANTALYA ŞUBESt: Atatürk Cad. Beşit Berberoğlu îş hanı Kat: 1 No. 6/7 Tel: 5049 • BURSA ŞUBESİ: Atatürk Cad. Kurtul İşhanı No. 59 Asma kat. Tel: 20 369 11336. • ESKİŞEHİR ŞUBESİ: Inönii Cad. Porsuk İşhanı Kat 2 Köprübaşı Tel: 16185. • İZMİR ŞUBESİ: Cumhurt yet Bulvan No. 11 Meydan Apt. Kat: 1 No: 13 Tel: 2120 94 Telex 52 678 ONAY TR. • SAMSUN ŞUBESİ: Bankalar Cad. No. 5 Tel: 19 482 • KAYSERİ ŞUBESÎ: Cum Dr. Emin İSTANBULLU ile Tedavimi üstlenen üstün yetenekll II. îç Hastalıklan Klinik Şefi Dr. MEHMET BERK ve Dr. ENtSE ABDÜLLATİF'e büyük bir titizlikle çaba harcayan Dr. ÜĞUR AKAVCI'ya, Dr. RECEP BURHANOĞLU, Dr. AYŞEN HELVACI'ya, hastanede yattığım sürece şefkat ve nezaket dolu ilgisinl benden esirgemeyen Başhemşîre NECLA TABAK İle servis heraşirelerine mînnet ve şükran duygularımı bildiririm. HAîRt ALPAR DOĞAN AVCIOĞLU Hastanın yakınlan yüzü bembeyaz olmuş, yaşh adamı te kerlekli bir sedyeye yatırdılar, götürüyorlar. Acil Servis'in kapısından girerken, karşıdan boş bir sedye ile bir erkek hastabakıcı göründü. «Çekilin yoldan» diye bağırdı. Hastayı taşıyanlar kenara kaçtı. Hastabakıcı boşsedyeyi kapının önüne bırakıp gitti. I VIII I BCflnCİKİTAP ÇIKTI TEKINYAYINEVI Ankara Cad. No. 51Istanbul ANKARA ÜNİVERSİTESİ SİYASAL BİLGİLER FAKÜLTES! DEKANLIĞINDAN 18 mart 1982 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan aşağıda bilim dalı ve sayısı belirtilen da 1larda 1'akülte , mize Araştırma Görevlisi, Uzman ve Okutman almacağına ilişkin Ankara Üniversitesi Rektörlüğü ilanındald başvuru süresi 20 nisan 1982 günü çalışma saati bitimine kadar uzatılmıştır. ö Sıyasai Bilgiler Pakültesi: Bilim Dali 4de<U Kamu Yönetımi 1 Istatistik ve Ekonometn 1 Anayasa 1 Sıyasi Tarih \ Siyasal Teoriler 1 İngilizce (Okutman) s Pransızca (Okutman) 3 Almanca (Okutman) 1 Eğitim Programcısı (üanan) 1 2 Beden Eğitimcisi ve Spor Uzmani (Uaman) Siyasal Bilgiler Pakültesi Basın Yayıa Yüksek Okulu Bilim Dalı AdedJ Radyo Televizyon 1 1 Gazetecilik 1 Stnema 1 Pransızca (Okutman) Almanca (Okutman) 1 1 îngilizce (Okutman) Fotoğrafçılık (Dzman) 1 (Basm: 13650) 2480 Istanbul Devlet Opera ve Balesi Müdür ve Genel Sanat Yönetmeni: Mustaia İKTU TÜRKÎYE'DE ÎLK KEZ 131720 N i s a n / l Mayıs 1982 tarihlerinde J.Strauss MAVİ TUNA Orkestra Şefl Dekor Kanserden korkmayın demek çılgınhk, ama buna kayıtsız kalmak daha da büyük çılgınlıkttr. TÜRK KANSER ARAŞTIRMA ve SAVAŞ VAKFI ANKARA SATILIK WALKMAN SANİO Telefon: 41 21 43 Carmen MORAL Vytautas GRIVITSKAS Biletler temsilden bir hafta önce satışa çıkar Gişe tel: 435400 (7 hat) /54 (Basın: 13591) 2476 (Bale 3 Perde) Koreografi ve Sahneye Koyan Kostüm Nasıl söylemez. Serum takılacak dedi yat İyi ama kimse gelip se rum takmadı ki... Kardeşim, siz serumunuzu aldınız mı ki takalım.. ? Başka bir odadan genç bir doktor çıktı, hademeyı arıyon Ahmet efendi, Ahmet efendi! Buyrun doktor bey., Çaylar ne oldu, Demlenmedi mi daha? Şimdi getiriyorum beyim... Doktor odasına girdlkten sonra Ahmet efendi yanıma geldi: Sen ne bekliyorsun bu rada... Hastan mı var?.. De minden beri seni gözlüyorum, ne dolanıp duruyorsun ortalıkta... Zaten işimiz başı mızdan aşmış... Bir de senin le uğraşmayalım.. Hadi dışa rı çık dedim sana.. Az kalsın unutuyordum..; Yazıya öyle başlamıştıkî Siz kalp krizi geçiren yakınuıızı taksi ile hastaneye getireceksiniz değil mi? Ne oldu, yoksa vaztnı geçtiniz?... Erkut UZELLİ Aldona GRIVITSKIENE YARIN: Hasta doktoru ancak viziteye çıktığında önünden geçerken görüyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear