Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
18 ŞUBAT 1982 ••** Cumhuriyet 11 Âmerika Mektubu (Baştarofı 12. Sayfada) Ancak kimi görgü tanıkları, siyaset adamları ve gazeteciler, Dışişleri Bakanlığı'nın açıklamasına katılmıyorlar. Baba Horman. «Filmdeki herşey gerçegin ta kendisidir.» diyor. Filmi gören blr senatör ise. «Kayıp»ın slyasal gerçeklere uygun oldugunu belirttikten sonra ekliyor: «tlk işlm yapılan araştırma dnsvalarına blr keı daha baktnak olacak.» Kosta Gavras. Dışişleri Bakanlıgının yaptıgı acıklamaya aldırmadığını, çünkü filtnin temel bildtrlsinlrı doğru olduğuna inandığını söylüyor: «Bir film mahkeme değildir. tkinell ayrıntılara lnemetn...» SM darbeslnde Amerikan parmagı bulundu1 ğunu kanıtlayacak somut belgeler bulunmadığını söyleyenlere ise şu cevabı veriyor: «Bugün Varşova'da. dlzginler Polonyalı'ların elinde deniyor. Var mı buna inanan? Knmutun Sovyetler'den geldiğini gösteren blr kanıt yok. Ama durumun böylp olduftuna ben hic kusku dııymuyorum.» Kosta Gavras, sanatçının doğru bildlğl şeyi söylemek zorunda olduğuna tnaniyor. «Slnema yönetmen'nin siyasal bîr teknlsyen olmasını Istemeyin. tnsan ya ikl karşıt ıröriisü verir. ya da (Bakın ben böyle diisitnüyorum. Benlm vardıfcım sonuçlar bunlar) der.» Kosta Gavras'ın ne düşündüSü filmden açıkça anlaşıhyor. Şili'de ve başka yerlerde onun hakkında lyi şeyler düşünülmediglnl btlmek tçin ise falcı olmaya gerek yok. (Baştaratı 1. Sayfada) nü değll, geleceği de tehlikeye ameaK Dır yol olarak görmekteyiz. Kımsenin bizitn yapmadığınuz yahut yapamadığunız t'euakarüğı bizlın natnımıza yapacağını düçünemcyiz. Topium oiarak daha tyi bir hayat istiyorsak karşüığını vermek ıurundayız.» ü'me tütonumısının düziüge çi'Kaı ıırnası içın kaynakların harekeıe geçırilmesı ve üretırrıın arttırılması gerçeklermın kabüluniin uzun süre aldıgım belirten ülusu, «başlangıcınüa cicidiye alınnıayan suıai gelîşınenin gitlikçe önenıii bir yapı sal cleğişiklik ve potansiyel oluşturduğunun kabuiü zaman almış ve bu duruın bazılarınca ancak sırıai gelışme durmak zorunda kaldığında farkedilmiştir» dedi. Ulusu şöyie devam etti: «Uünyada ve çevreınizJe yaşanan tecrübeierin gösterdiâi üzere dt gelişııufUkteıı kurtuıınak için kuiianuabUecck bugünden yarıua sonuç veren dcr de deva hazır reyeteier yoktur. Ent'lasyonla geiişmeyi nızlandırmak, rel'ahı arUırmak nıümküıı değıldir. /Ugeuşımş bir iiiku gıbı üretirken gelişnuş üir ulkc gibi lıarcamu surdürülenıez. Ünllasyoııia reei geiır değü, gelir çekişmesi yaratümakıa, ekuııonii işıumız hali! gelnıekte sosyal yapı yara almaktadır. Enflasyonu başlatraak kuiayıiır ancak aııfıav yoııu durdururken tuplunı olai'ak katiamlıııası gereken M kmtıların düfüklüğu daıına ba tırda tutulmalıdır.» Üretimın gitültçe arttıgım ce lirten Başbakan üiusu, ızlenen politika sonucu enilasyorust bekleyışlerin iurıldığmı, enilas yonu devamlı olarak bekleyerı gelir çekişmesinin sona erdigını bzldirdı. Verimsiz yatımnıa• rın topıum îçın taşmması gereKli ulmayau bir yük oiüugunu söyleyen Ulusu, yaurınıa »yruan üaynuklann verimli dlaniara yonlendırıieueğini agıkladı. BaşüaKan Ulusu Kamu personeıinııı clururnuyla ugıli oıarak da şciylt; konuştu: «Kaın,, perüuııelınıu istıhdaın ve ücret rejiminde uir reforın yapuınası aıuacıyia, l!)ÎUde yurürlüğe kunulmuş olan Uevlet Memurları Kaauııu gunüınü/e kadar yapılan çok sayıdaki ek ve değışiKİıkle asıj aınacındaıı sapnıış olduğu unemii öiçüde ücret dengLüizliği dogduğu biIjıunt:kteuır. Bu duruın gözonündu buiiınduruiaruk alınması gerekeıı acil ünieınlcr konusuu da Uazırlanan kanun tasarısı lü Ekim lîttU tarîiunde MUK'ne sunulnıuş ve kanunlaşmış bulunmaktadır.» Daha sonra söz alan MCiK Uyesi ürgeneral Nurettin Ersııı, ülkemn 1982 yıiıuda istıkrar poutıkalarım ön plaııda tu tan bir bütge yılı ya^iiyacagun belırttı. Kamu kaynaklarınırı hızmetın goi'eKlerıııe göre kullanuraasını ıstedı. Bütçenuı saglıklı Kaynasiara clayandırılmamasının sorunlar üuğurauğunu belirten Ersın, «bu dıuEn leınelerden bekleııvn sonuyh»rın alınması ıçiıı yeıenekli, bıl gili memur ve denetim eleuıaııı yetiştirünıesjne, vergi denetiminin yogunlaştırılarak flkin lik kazaııdırılnıasına gayret sart'edilınelidir» dedi. Vergı yasaiarımn eKsıksız ve objeküî uyguıanmasına önem verilmesını ısteyen fcJrsın «n'o|i lum olarak daha çok tasanuf etmerııiz gerektığiııe ınamnaktayını. Vapılan tas.ıırııllaıın ^e rınılı yatırım alaıılarına vöneltilmesi dikkate alınmalıdır» dedi. Ersın, ıtanıu persunelı lle ılgill olarak da şuıılan söyledı: «Uevlet hizmetinde olan personelin daha ı.vı bir hayat düzeyine kavuşturıılma.sı ıçın bugünkü ekonomik şartlara ve bütce imkanictınnı noıt nıuın kün olan lyileştirıncnın vapılıııa.sına çulışılrcııştır \ııcak lıu (lü/enk'ine. ııilıai bir düzcnlt'me ııiti'lnjiıuie buluıımamakıa' dır. uevlet memıırlarıvla şair personeı ve tüm çaîışanlarııı maaş ve ücret sisteıninıle sadelİRÎ. çörevlere göre dengeli ödeme yapılmasını sağlamak a Ersin, tasarruflar macıyla 1970 vılında uygulamıı ya konulmuş olmakla birlikte hedefe ula$mamış ve eskl barem slstemlnl aratır derecede, karmaşık blr hale eelmiş olan bufrünkü nersonel re.jiminin Işlerliğinı ve KİincellİRİni knruyabllecek «afilam llkelere ve makııl ölçülere riayalı modern bir vapıya kavuşturulmasına ititîyaç bulunmaktadır.» Kur (Baştarafı 1. Sayfada) layarak uygulanmok üzere yeniden değişürilen BağKur gös terge tablosu BağKur üyelerine ortalama yüzde 28 oranında zam getiriyor. Aylıklarazam gelmesine rağmen. BağKur'a ödenecek primlerde herhongi bir artış öngörülmüyor. Bir baş ka deyimle. BağKur üyeleri yine şimdi ödemekte olduklorı primlerini ödemeye devam ede cekler. Ve aynı prim üzerinden ödemelsrini sürdürmelerine rağmen. oylıkları artırılmış olacak. Gosterge tablosundakl değışikliğin getirmekte olduğu artış dışında, halen uygulonmakta olan 1000 liralık ek sosyal yardım da yine ödenmsye devöm edilecek. Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından Danışma Meclislne suııulmuş bulunan değışıklik tasarısı, gosterge tablosu dışında önemli bir nokta daha getiriliyor. Yetkililerin «Bir defaya mahsus olmak üzere geçlci af» olarak niteledlkleri karara göre, bugüne kadar Bağ Kur ödemelerini yapmamış bulunan BağKur sigortalıları, bu birikmiş ödentilerini 1982 yılına kadar ödedikleri takdirde, ödeyecekleri farkların tümünü 1982 gelir vergisl matrahından «gider» olarak düşebilecekler. Yeni tasarınin getirdiği bu oeğişikliğin bir ön kuşulu bulunuyor: Bu ön koşul da, 1982 gelir vergısinden indirim yapılabilmesi ıçin birikmiş farkların «icraya başvurmadan öden mesi» noktasında düğümlendiği bildiriliyor. Belirtilen ilke, hazırlanan tasarınin «geçici moddeslnde» vurgulanıyor. Yeni gosterge tablosunun 1 Mort 1982 tarihinde yürürlüğe girmesi öngörüldüğü icın, gerekli yasal değişikliğin önümüzdekl günlerde önce Danışma Meclisi'nde. sonra MGK'de görüşülerek benimsenmesi bek leniyor. (Baştarafı 1. Sayfada) siın temsilcileriyle yetkilile ri masa başıuda bir araya getirecek toplantılar şeklin de anlıyorum. Bu tip pcriyo dik toplanlılar. sanayicilcri ınizin değişik yerlerde dağı ııık biçinıde sorunlarını ortaya koynıaları şeklindeki uygulamaya ve bundan doğan yanlı.'j anlamUıra bir sorun vereceği gibi siirekli diyalogun .sağlaıunasına da yardımcı olacaktır.» Sabancı daha sonra sanayıncilerin bugün dile getirmekte oldukları başlıca soruniara deginerek sanayi ve sanayicüerle ilgili olarak alınan kararların sürekliligi üi'.erinde durdu «Kendisine tatıınan belli teşviklerle yo la çıkan bir sanayici tüm he sabını, planlamasını buna göre yapar. Yarı yolda teşvi g\ kaldınyoruın derseniz kendisini bu yeni duruma uydurmakta güçliik çeker», diyen Sabancı, ihracat teş viklerinde yapılmak istenen degişikliklerin bu açıdan za rarlı sonuçlar verebileceginı ileri sürdü. ihracattakt atılımı memnunlukla karşıladıklarını belirten Sabancı, «ancak ihracatın kalıcı. devamlı ve gelişen bir ihra cal olabilır.csi için teşviklerin sünnesi çok öncmlidir. Teşviklerin kademelendiril mesi ve net döviz katkısı esasının setirilmesi ilke olarak doğru göriınmekle bera ber hu bakımdan sakıncalı soııuçlar verebilir», dedi. Kur garantilerinin de de gişik dönemlerde alınan çe lişik kararlarla sanayicinin başına yük olduğunu kayde den Sabancı, bu yükü azalt mak için sanayicilere bağlanan 33 milyarlık fonun, doların sürekli değer kazan nıası karşısında aıılamsiü kaldıgını belirtti. KİT'lerden saglanan girdilerdeki liyat artışlanmn ve pahalı kredinin de sanayiciler için ciddi sorunlar yarattıgım vurgulayan Sakıp Sabancı daha sonra yabancı serma yenin gereği üzerinde dura rak şunları söyledi: «Kendimiz yapacagız diyoruz ama kaynaklarımız yetmiyor. Özeüikle işsizlik .sorunumuzu çözmek açısın dan yabancı sermayeyl ma kul sartlarla iilkeye getirebilnıemiz büyük önetn taşıyor. BıiffiiH erüçlii bir devle te ve çabuk karar alan bir hükümete sahibiz. Bu fırsat tan yararlanarak yabancı sermayeyi ülkeye çekmenin ve ondan yaraıhıomanin. yollarını bıılmalıyız.» ^ j Sabancı KISA • Anadoluhisarı Spor Akademisinirt arkasındaki bankaiara ter kedilmlş 5 aylık bir erkek çocuk bulur.du. Oevriye gezen polisler tarafından bulunan bebek Oarulacezeye götürüldü ve kendisine «Umul Başarırsadı kondu. • istanbul'da son 24 saat içinde yapılan trafık kontrollerinde toplam 1 nvlyon 701 bin lira peşin para cezası kesildi. • Kızıltoprck Selamiçeşme Hazırcevapta önceki gece bir erkek cesedi bulundu. Cesedin Mersin Doğumlu Tayfun Özek'e ait oidıığu belirlendi. Denizcilik Bankasında muhsndis olarak çolışcn Özek'in alkol koması sonucu öldüğü bildirüdi. • Kartal Maltepe'de Veysel Erez (25) demiryolunda yürürken tren altında kalarak can verdı B İcerenköy'de polisin dur ihtarına uymayan bir özel otomobil, önünü kesen başka bir ekip otosuna c c p t ı . Otomcbilda bulunan Hüseyin Akkan, Hayrettln Korktu, ile Hava ve Nuran Zebur adlı kardeşler gözaitına alındı. KERİM AĞA HAN ANKARA'YA GELDİ ANKARA, (ANKA) Ünlü turizm yotırımcısı Kerim Ağa Hon beraberinde kardeşi Emin Han olduğu halde dün akşam Ankara'ya geldi. ANKA muhabirine kcmu He ilgili bilgi veren Turizm ve Kültür Bakanı İlhan Evllyaoğlu Kerim Ağa Han'ın Ankara, istanbul ve yurdun ceşitli yörelerınde yatırımlar yapmak icin geldığini ve konu ile *IgîIî ceşitli anlaşmaların yapılabile ceğini de sözlerine ekledi. Kerim Han ve kardeşi Emln Han cuma günü temaslannı tomamlavarak Türkiye'den ay nlacaklar. Türk Hukuk DİSK lerinde bulundukları anlaşıldı. Mahkeme. Savcılık gö rüşünün belirtilmesini istedipinde. Savcı Süleyman Takkeci daha önce lncelemesi yapılan tahliye istemlerinin reddine ilişkin görüşleri dogrultusunda ince leme aşamasında gövüş bil direnekierini söyledi. Savcı Takkeci daha önceki tncelemeler sırasında DTSK'in illegai Markslst Leninist bir örgüt olduğunu bu nedenle bu örgütün yasal görünen organlarında etkin olmanın önemli olmadıgını illegal örgüt üyesi olarak bütün sanıkların aynen suç kapsamı için de bulunduklarını öne sürmüştü Bu arada kısaca Devlet Güvenlik Mahkemeleri davası olarak bilinen ve Bakırköy 1. Asliye Ceza Mahkemesinde görülmekte olan davanın dosyalarının görev slzlik ve DİSK davalan ile biıieştirilip birlestirilmeyeceğinin sorulması kararları ile mahkemeye gönderilmiş olduğu öğrenildi. Askeri Savcı 5 klasörden oluşan dava dosyalarını he niiz inceleyemediklerini. bu nedenle birleştirilip birleştirmeme konusunda bir gö rüş açıklamadan önce kendilerlne süre verilmesinl istedl. Mahkeme bu lsteğl uy gun bularak bu konudaki kararı 24 şubata erteledi. (Baştarafı 12. Sayfada) (Baştarafı 1. Saytado) mından ayrı ayrı öngörülınesi yünteıninden vazgeçilmelidir.» Türk Hukuk Kurunıunun Da nışma Meclısı Anayasa Komısyomına sunduğu raporda, kı^ı güvenliği ile ilgili bazı güvence hükümlerinin yeni Anayasaya eklenmesi görüşü savunuldu. Raporda kişi özgürlügü ile ilgili şu görüşiere yer verildı: «Soruşturmanın her safhasın da sanığın müdaflini yanında bulundurtna ve onunJa tli$ki ku rabilme hakkı tanınmalı, hakün önünde ve müdafi yanında atııı nıayaıı Uadelerin ne ikrarda bulunan kişl ve ne de başkaları alcyhine delil olarak değerlendirilemeyeceği, kurah Anaya sada açıkça llan edllmeli ve böylece tüm özgür dünyada benimsenmls olan bir çözümün olumiu sonuçlar yaratması biz de de sağlanmalıdır. Siyasal partilerin çoğulcu de mokratik düzeninin temelinl oluşturduğu gözıinünde tutularak bunlann kurulmasında (ön ccden izin alııunaya tabl olmama) ilkesl muhakkak korunmalıdır.» Suııulan raporda, Anayasanın yasama bölUmünde «tek nıeclls» esasının benimsenmesi gerektiği vurgulanarak şöyle denildi: «Uenellikle fedeıasyon sUtemini ongörmüş ülkelerde beıılm senen iklnci meclls yuziinden yasak koyma işinin çok yavaş işlemcsine neden olunmamalıdır.» Raporda, Cumiıurbaşkanına meclisi leshetme yetkisi öngörüldü. tdarenın bütun işlemlerinin yargı denetimine tabi tutulması gerektiği belirtilerek TBT özerkliğinln sağlanması istendi. TABİPLER B1KLİG1 MERKEZ KONSEYİ Türk Tabipler Birliği Merkez Konseyi, yeni Anayasa hak kmdaki görüş ve düşüncelerini Anayasa Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Orhan Aldıkaçti'ya iletti. Yeni Anayasa'nın özgürlükçü deraokratik oturtulması gerektigini belirten Türk Tabipler Birliği Merkez Konseyi, Cumhurbaşkanının parlamento taralından seçümesinin doğru olacagını kaydetti. Konsey ayrıca, «özgürlük hakların», 19til Anayasasınm ilk metninde yer alan biçimiyle yeni Anayasa'ya aktarılmasını istedi. (Baştarafı 1. Sayfada) nin sorusuna verdiği yanıtta, «Tekel'in yaptığı alım miktarı az da olsa halihazır stokları sigara üretimi ve ihracat için yeterlldir» ıfadesıni kullandı. izmir Gazipaşa Tekel Alım Merkezı'nde sabah düzenlenen törende konuşan Gümrük ve Tekel Bakanı Prof. Ali Bozer, tütün ekim alanlarmın sınırlandırılması sonucu ortaya cı kön gelişmeyl şöyle özetledi: «Bununla beraber, geçen yıla nazaran bu yıl genelde ve buna paralel olarak Ege bölgesinde tütün ekicisi miktarında yüzde 21. ekim alanında yüzds 15. üretimde de vüzde 24 dolayındo bir azalma görülmektedir. Ancak artan dış talep dolayısıvla Ihracatımızın da yüzde 20 oranındo artacağı tahmin pdilmektedlr.» Bakan Bozer. 'ütün atımı icin gersk duyulan 31 milyar liralık finansmanın. «Sağlam kaynoklardan karşılanması icin özpn gösterildinini» kavde derek, a.ecen yılkj primle 184 liraya cıkan başfiyatm yüzde 30 arttırımla ?40 liraya cıkarıldığını söyledi. Bakan Ali Bozer. bu yıl hızlı aiırn ve hızlı ödsme ilkesinin titizlikle sürdürüleceğinı kaydettiği konuşmasında, tütün ih racatının da hızlı arttığmı kavrietti ve bu yıl sonuna dek 325 milyon dolarlık bir ihracat geliri c?nnlnnnr:n<*iını bildirdi. «BAŞFİYAT DÜŞÜK» Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkan Vekili Resit Kurşun, «Devletin verdiği başfiyatın düşük olduğunu» öne sürdü. «Tekel isfediğimizden 72 lira aşağıya bir ba?fiyat ilan e»t!. Zaten tüccar 7080 lir 0 fazla vererek bizim istediğimiz fiyatı vermişti. Bu yüzden tüccar kalitelj tütünü alacoktır. Tek^l ise, kdiitesiz kaIbn tütrınu"aIaBlİece1it!r>ı "ciedl. İHRAĞATCİMIN GÖRÜŞÜ Tütün ihracatcılan Birliği Pnşkanı Esin Özqener ise, «Bu fiyat tütün üreticisinl mem nun edecektlr» dedi. 198182 rın Tekel'e göre 50 lira fazla fiyat verdiğini belirterek, doların aşırı değerlenmesi holinds bunun fonla devlete aktn igerde 240 liralık rılnbileceğini bildirdi. SÜRPRİZ FİYAT Tekel cevresinde toplanan üreticiler ise gazetelerde bir süredir yayımlanan başfiyatla ilgili rakamlardan sonra ilan edilen 240 lirayı sürpriz olarok nitelediler. Üreticiler Bakanın, «Bu memnunlyetlniz b'zi de memnun etti. Bakın yakında sigcııa fabrikanız üretime girecek. Fr. kısa zamanda kendi ürününüzü kendlniz işleyeceksiniz» sözlerinide olumiu karşıladılar. Ancak. bir çoğu tütününü cok daha önceden tüccara bağladığını itiraf eden üreticiler gelecek yıl daha da ıımutlandıklannı sözlerine eklediier. Ege Üreticiler Kurultayı Baş kanı Mehmet Ali Orta da. baş fiyatın üretici torafından olum Iu karşılandığını belirtti İLK GÜNÜN BİLANÇOSU Piyasanın ilk günü 63744 ton tütün alındığı bildirilrii. Bunun 14.897 tonunu Tekel 48.847 tonunu ise tüccarın aldığı belirtiliyor. Vali Ayaz Kitap bağıslayan kişi ve kuruluşlara onur belgesi verdi İstanbul Haber Servisi Küitür ve Turuzm Bakanlığı tarafından acılan «Kltap toplama, dağıtma ve okutma kampanyası» nedeniyle İstanbul İl Halk Kütüphanesine 15 bin civarında kitap bağıslayan kişi v e kuruluşlar. dün istanbul Va lisi Nevzat Ayaz'dan «Onur Belgeierini» aldılar. istanbul il Halk Kütüphanesi'nde yapılan törende bir konuşma yapan Vali Ayaz İstanbul ilinin ülkemizin kültür mer kezl ve nüfusca en kalabalık şehri olmasına rağmen kitap bağışının yetersiz olduğunu ha tırlattı. Omer Ay'ı da bu gibi durumlarda güvence verilmesini mümkün kılabilecek bir yasal degişikliğe gltmediği sürece Ömer Ay'ın durumu da fark. lı olmayacak. Bilindiği gibi bundan bir (Baştarafı 1. Sayfada> süre önce idam cezasına cek ekonomik yurdım ise 50 hüküm glymiş sanıkların milyon dolar artıyor. iadelerini mümkün kılmak ABD yöretımi, 815 milyon amacıyla idam cezası vedolar öngörürken, bu miktar rilmeyeceğine ilişkin güyainızca 1983 mali yılı ıçtn vence öngören bir yasa tadsğil, 1982 mali yılı içinde ancak I ürk tarafına halen ıstediği top sarısı hazırlanmış. bu tasarı son anda Alam 1 milyar dolarlık yardıdalet Bakanlıgı'nca Danışmın gerısinde kalıyor. ABD yö ma Meclisi'nden gert alınnetımının 700 milyon dolar ver mıştı. Çıkan haberlerde de mesinin kesınleşmesınden son ra da Türk taraf. bunun 1 mil İdam cezasının tümden kal yar dolara yükseltilrrıesini is dırılması yolunda Adalet temiş ve ek 300 milyon dolorBakanlıgı'nda bazı hazırlık kredi, Türk ve ABD yetkihkların yapıldıgı blldlrillileri arasmda yapılan görüşmiştl. ömer Ay'ın iadesl melerin gündemındeki başlıca de bu konudaki ıki secemoddeler arasmda yer alrnışnekten birinin gerçekleşfı: " • "" ^ •" ^ 7 "" mesl halinde mümkün olabüecek. ABD yönetimi, gerek AnkaMENTEŞ'İN SÖZLERt ra ve VVashington'da diplomaöte yandan Adalet Baka tik kanallardun, gerekse önm Cevdet Menteş ANKA Aceki gün Senato Askeri Siverdiği demeçte luhlı Kuvvtler Komıtesi Başka jansına rıı John Tower aracılığı ile «Ömer Ay'ın dosyası 1015 Türk tarafına yardımın yainız gün içerisinde tamamlanaıak Hamburg savcılığından ca 815 milyar dolar olmasını iadesi talep edilecektir» deABD'dekl bütce güçlüklerinden kaynaklandığmı bildirdi. di. Menteş, Ömer Ay'ın dos Halen Kongre'ye sunulan 1983 yasının bugün yarın ellerin bütcesinde daha şimdiden 80 de olacagını. almanca tercü (Baştarafı 12. Sayfada) milyar dolar dolayında bir mesinden sonra kısa süre acık söz konusu. Bu durum tarihe ertelendi. de iade isteminde bulunula da ABD yönetimi kamu harcakatlarının soruyturmanın geniş cağını belirtti. malarında büyük capta kısıtletilmesiyle ilgili Istemler görülamalaro gltmek zorunda kaBu arada Ömer Ay'ın si 22 SANIK lacak. yasal sığınma talebi Papa SALONDAN ÇIKARILDI ya suikast girişiminden ön ERZURUM Artvin DevYol ABD'II yetkililer, bu güclükce Hamburg'a gelen Ay'ın dava8inın 22 sanığm<n duruşlerln ışığında yine de belll bir polise sözlü ve yazılı olama salonundan çıkartılmasmo orando artış sağlanması, hatrak siyasi sığınma talebin ve bundan böyle dava İle ilta bunun Kongre'den geçlrilde bulundugu saptandı. Sag gili duruşmalara katılmamalamesinin bile başlı başına öterörist Ömer Ay siyasal sı rına karar verdl. nem taşıdığı görüşündeler. ğınma talebinde, gerekce 1 Numarolı Askeri MahkeTürkiye 1983 moli yılı dış yarolarak TUrkiye'de aşırı sağ medekl duruşmada, sorgular dım tasarısında Israll ve Mıcı gruplar tarafından tehsırasında, bozı sanıklar verlesır'dan sonra askeri yordımlar dit edildiğinl ve ölüm tehll şim plânını eleştirerek savunacısından en fazla ödeneğl ckesi altmda olduğunu öne ma haklarının kısıtlandığını lan ücüncü ülke oluyor. sürüyor. söylediler. Sanık Israfll Vayic. Hamburg polisl tarafın«Belli klşller belll yere toplanıdan yapılan soruşturma so yor, asılacak adamlar bunlar(Ba?tarafı 1. Sayfada) nunda ömer Ay'ın Alman mı? gibi teşhis edlllyor» dedi. tay, TKP Genel Başkanını he ya'da Gülseren adlı bir Türk Askeri Savcı, oturma yerinin def alarak koalisyon colışma kızıyla evlendiğl ve 1 yaşın sıraya konulmasında bağımsızlarını ve iyi niyetli girişimleri da çocuğu olduğu da beltr lık ve savunma hakkının kıtorpilleyen kişl olarak tanım lendl. sıtlanması arasmda hic blr ilgi ladı. olmadıgını söyledi. Daha sonItalyan pollsinin de Ham ra mahkeme, oturma yerlerini UBP, hükümetl Ivedl oluştu burg'a bir soruşturma ekibi beöenmeyenler hakkında dugöndererek Ay'ı sırguya çerup toplumsai hlzmetini sürruşmadan cıkarılma ve bundüreceğlnl İlk aşamada TBP keceği bildiriliyor. Sag eydan sonraki davalara katılmaDHP ve bağımsız Nejat Konuk' lemei Ömer Ay'ın yakalanma kararı verdl. la bir hükümet oluşturma ola ması haberine Italyan ve Alman gazetelerinde geniş • Terörlst Mehmet Ali Ağ naklarını araştıracağını da duyer verildi. ca'nın iran'a kacmasına yar yurdu. UBP Genel Başkanı dün (Baştarafı 1. Sayfada) ABD'nîn (Baştaraiı 1. Sayfada) Kim, ne derse desin: «banker il'lasları» 24 ocak kararlarının doğal sonucudur. '24 ocak kararları ile «1 Temmuz Bankacılığı» şimdilik banker tflasları ile noktalanmıştır. «Banker» dedlğimiz aracı, yurttaştan yüksek faiz karşılıgı para alıp. bu parayı yatırım yapacak, üretimi artıracak kişi ve kuruluşlara yine yüksek faiz İle vermistir. Banker kuruluşlarından yüksek faiz ile para alan sarıayicl ya da tüccar, gerekli yatırımı yapmış, ancak ürettiği malları satamamıştır. Mallar hen elde kaimı^tır Örnpfiin «dayanıklı tüketim araçları» bir türlü piyasasmı bulamamıştır. înşaat sanayii tümüyle çökmüştür. Üretlmtüketim dengesi bozulmuş: «arz» ve «talep» eğrilerl boşlukta kalmıştır. «Piyasada durgunluk» dediğimiz kaygı vericl olgu da budur. Tüketim düzeyi düşmüş; «talep» azalmış; yurttaş, parasını enflasyon hızı nedeniyle daha çok günlük gereksinmelere ayırmak zorunda kalmıştır. Banker iflaslarını. holding ve banka iflaslan da izleyeby^. îş çevrelerinden yükselen «Kredi maliyetlerr^ok yüksek, faizler düşürülsün» çığlıkları böylesine iflasların ilk haberclleridir. Tabii, anlayana! Bütiin bunlar. petrol fiyatlanndaki yükselmenin durduğu hatta gerilediği bir dönemde oluyor. 24 ocak kararlarının bu bakımdan, sabah akşam, yatıpkalkıp dua edilecek şansı. petrol fiyatlnrmdaki fiyat artışmın durmuş olmasıdır. Yoksa petrol faturalarmı ödemek toplumumuza çok daha pahalıya malolurdu... Bu enflasyon döneminde, bu çılgın faiz yarışında orta halli yurttaş, ellndekinl. avucundakini satarak, parasmı. «banker» adı verilen kişi ve kuruluşlara yatırdı. Amacı. aylık gellrinl beşon bin lira artırmaktı. Bankerlere para kaptıran yurttaşlann çoğu ya bürokrat ya da emeklidir. Bürokrat. Emekll Sandıgı'ndan üc maaşlık borç almış, evindeki halısını ya da daha önce taksitle aldıgı, buKün benzin parası nedeniyle binemedigl yerli marka arabasını satmış: emekli. emeklllik ikramiyesinl bankere yatırmıştır. Şimdi banker kapılarında. adliye koridorlarında ve avukat yazıhanelerinde sürünen yurttaşlar bunlardır: Bürokrat, emekli, dul ve yetim.. «Banker» dediğimiz kişi ya da kuruluş, bu bürokratlardan, bu emeklilerden topladıkları paraların bir kısmını taşınmaz mallara yatırmışlar, bir kısmını faiz olarak yurttaşa geri ödemişler, bir kısmını da yüksek faiz karşıUğı sanayici ve tüccara vermlşlerdlr. Ya gerisi ne olmuçtur? Bu paraların blr kısmının da «sırdaş hesap» dediğimiz hesaplarda toplandığı ileri sürülmektedir. Şimdi. «ndeme giiçlü&ü içindekt bankerler» ve «paralarını bankerlere kaptıran yurttaşlar» sorununa cözüm aranırken. yapılacak ilk işlerden biri, «srrdaş hesap» adı verilen bankacıltk işlemlnin hemen kaldırılması ve bu hesaplardaki banker paralarma el konmasıdır. Devlete karşı, mahkemelere karşı gizülik olmaz. Hemen. evet hemen devletçe bu konuda eyleme gcçilmelidir! E6er. bu hesapların sahtpleri. bu paralarını yasal yollardan kazanmışlarsa, bir sorun yoktur; bu yurttaşlar, hesapların üzerindeki gizliliğin kalkmasmdan pek o kadar tedirgin olmazlar. Eger, bu hesaplar, dolambaçlı işierin, rüşvetin, kara paranın sığmakları gibi kullanılmışsa, bu hesaplardaki gizliliğin kalkmasında elbette «kamu yararı» vardır. Kim ne diyeblllr? 24 ocak kararlarının anası şu, babası şu diye bilgiler veren arkadaşlarımız, bu kararlarının ücüncü dereceye kadar, hısım ve akrabalarını, usul ve füruunu da tanıtsalar da bu «sülâleyi» 1yice yakından tanısak diyorum. Bankerlere para yatıran yurttaş, arasıra bu «sülâleyi» anmak ister herhalde... «Kül olan milyarlar» hangisl beylm, hangisl? GÖZLE Ankara'da Dünyada Bugün (Baştarafı 3. Sayfada) kurallar olur mu dlye düşünülebilir. Oysa gerçek öyle değildir. Mafla'nın dünyasının da kendine özgü kuralları vardır. Bunlann kimi evrenseldir, kimi ise yerel. Ama bu kurallara sıkıca uyulur. Tarabya Otell'nde «Kürt» namıyla maruf Idris Özbir'in çocuklarının sünnet düğününde meydana gelen olay, Türkiye'deki babalar dünyasında uzun süre unutulmayacaktır. Bu kez otelin ışık odasında çalışan, solcu olduğu ileri sürülen, olayın meydana geliş biçimindan anlaşılacağt gibi, solcu olmaktan çok dengesiz ve sonuna bakarsanız, bahtsız Turhan Türköz'dür babalar düğününü kana bulayıp, sonra intihar eden kişi. Olay babalar için unutulmayacak olduğu kadar, tüm dünya İçin de üzerinde durulacak derecede önemlidir. Babaların dünyasında kan akıtmak eskiden onlara özgüydü. Başka bir deyişle Mafia'nm dünyasında eskiden hariçten gazel okunmazdı. Tekil kişi ya da o dünyanın dışındakiler, babalar karşısında ellerl böğürlerinde çaresiz kalırlardı. Bu kez öyle olmamış, babalar dünyasına tehdit ve kan dışardan gelmiştir. Evet olay bir dengesiz kişinin eserldir. Ama bir gerçek yine de vurgulanmıştır: günümüz dünyasında kapalı çevre kalmadı artık. Herkese heryerden, her zaman, her şekilde dışardan etki gelebilmekte. Dünya küçülüyor, iletişim araçları, kapalı kapı bırakmıyor artık ve açılan kapılar, eskiden dışardakilerin içeri sızamadıkları yerlerin dokunulmazlıklarını da ortadan kaldırıyor. Tarabya'daki sünnet düğününde bu olgunun olumsuz bir örneğinl yaşadık. Kapalı kapılar aralandıkça benzer örneklerl yine yaşayacağız. Ama kanımız o ki, bu örneklerin çoğunluğu, Tarabya olayındaki gibi olumsuz olmayacaktır. Kapalı kapılarm açılması her zaman lyidir. Bu lyiliğin olumsuz bazı bedelleri olsa da. KTFD'de dımcı olmak suçundan 1 Numarolı Mahkemede yargılanan ülkücü Timur Selcuk'un dünkü duruşması ilgili yerlere ya zılan talimatlara yanıt gelme mesi üzerine İleri bir tarihe er telendl. İZMİR Sallhli DevYol örgütünün 1 Numaralı Askeri Mahkemedekı duruşmasında, 9 sanık hakkında 310 yıl arasında değlşen hapis cezası Istendl. Askeri Savcı, sanıkların Sallhli ve yöresinde Dev Yol örgütü doğrultusundo faallyet gösterdiklerinl ve silah lı çete kurmaya yönelik calışmalardo bulunduklarını Iddia ettl. • Yasa dışı Türkiye Devrimcl Komünist Partlsl adlı örgüt adına ceşitli eylemlerde bulunmaktan yargılanan 32 ki şiden 15*1 2 ay İle 14 yıl arasında değişen hapis cezalarına carptırılırken, 17 sanık ise beraat etti. ADANA Adano DevYol davasmda dün de 8 sanığın sorgusu yapıldı, tahliye edilen olmadı. ürünü tütünün son yılların en kaliteli tütünü olduguna dikkati belirten Özgene.r. tücca sabah Başbakanlıkta düzenlediğl basın toplantısında «Bu gerçekleşmezse yanl blr s«cenek düşünür, karar vsrlriz» dedi. Bedelli (Baştarafı 1. Ssyfada) Ersin'in yasa tekllflne göre, 29 yaşını tamamlamış olanla r bedellerinl blr yıl içinde ödedikleri takdirde kısa dönem askerlik yapabllecekler. 30 ve 31 yaşında olanlar, Komisyon Başkanlığı'ndan verilen bilglve göre, yasa teklifin den yararlanamayocak. Ersin' in yasa teklifl Donışma Mecli si Geneı Kurulu'nda görüşüldükten sonra MGK'nın onayına sunulacak. muhbir olduğundan hakkın da ceza tayirıine yer oltnadıâına karar verilmlştt. Sanık Attllâ özçelik ise tüm ararnalara karşın bulunamadıgından hakkında dava eeçici olaralî tatil edilmişti. (Boştarafı 12. Sayfada) (Baştararı 1, Sayfada) saglanmasına yönelik olarak aldıgı tertip ve tedbirlerin normalleştirilmesiııe ıvösterdigi özenin bir kanılı olmaktadır» denildi. Bir süre önce, koşullann düzelmiş olması nedeniyle Sıkıyönetim Komutanlarının, Sıkıyönetim Yasasında yazılı suçlardan sanık kişiİerl 90 güne kadar gözetün altmda tutma yetkileri 45 güne indirllmişti. Temyiz Sözlesmeli (Baştarafı 1. Sayfada) vekili, günün ya da haftonın belirli saatlerinde calıştırılacak hekim, uzman hekim flce ve bucak belediyelerinde calıştırılacak teknik personel ile yurt dışındaki enformasyon merkezlerinde görevlendirilecek editörler yasak kapsamı dışında bırakıldı. (Baştarafı 12. Sayfada) mevcut yönetmeliğinden şu be müdürlülclerinin hizmet ihtiyaçlarını karşılayamadığını ve özellikle imar gibi konularda süratli sonuç ali namamasına neden olduğunu bildirerek şu açıklamada bulundu: ««Bu duruma çözüm getirmek üzere hazırlanan ve 8 aralık 1981 tarihinde yürürlüğe giren 2561 sayılı kanun, metropol belediyelerde şube müdürliiklerine karar, harcama ve icrada daha geniş yetkilerin vcrilebilmesi imkânmı saglanııştır.» İstanbul Belediye Başkanı Korgeneral Kutay, bu ya sa uyarınca hazırlanan yönetmeliğin yakında yürürlüğe gireceğinl ve uygulama ya konulacağını belirterek. «Bu suretle, tnerkezde planlama ve kontrol. şube ıııiidürlüklerinde (Ademi Merkezl lcra) ile geniş bölgeye yayıurıış olan hizmetlerdc sürat ve etkinlik sağlanması mümkün olabilecektir» dedi. Kent Bankerlere verilecek (Baştarafı 12. Sayfada) Raporda tosflye icin cıkartılan kanun hükmündeki kararnamenin bankerler lehine olcfuğu da ileri sürülüyor ve şu görüşlere yer vetiliyor: «Tasfiye işlemlerine giren bankerler kararname ile lcra takiplerlnden ve vergi cezaiarından kurtulmuşlardır. Tasfiye »uresince müşterilerinin paralarma faiz vermeyip, aksine bu paraları faizle calıştırma olanağına kavuşmuşlardır. Ana paraların hak sahiplerine ödenmesine ilişkin keyfiyetln yerine getlrllmeslnde cıkartılan kararname, hııkuki ve ceza yönünden yetersizdlr. Oysa bugün en az 5 milyon aile son paralarını kaptırmanın şaşkınlığı icerisindedir.» «Bireysel gaspla para aimanın cezosı en az 10 yılken, mllyarları toplayıp halkt dolandıranların cezası bundan az olarnaz. Büyük coğunluğu hileli iflas durumımdodır. En az 15 ile 20 yıl hapis ayrıca para cezası hükmolunmalıdır. Bankerlerin topiadıkları paranın en az yüzde 8O'inden fazlasını öcleyemez hale gaimeleri halinde hileli İflas llan edilmelidlr.»