Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
25 AĞUSTOS 1981 •*•• Cumhuriyet Amdoluda kenan MORTAN sancılı K3SA Trakyada nevzat ŞENOL (Baştarafı 1. Sayfada) sonra olur bu 25 Ura, ne bUeyim 3 lira.» U B:r ara gczucuyla masamızda bul'jnan tüccara oakıyor ve sürdürüyor konuşmasıru: «Tamam tüccar da geçinsin Ofis de geçinsın. Fakat buğday lg lira mı? 18 lirayla 20 lira arasmda oynasın. Köylüde bitip, tüccann elinde kaldı mı mal, çıjjıyor 25 llraya. Geçen sene on liradan buğday toplandı, 25 liraya kadar çıktı. İlerden çiçek varken tnesela köylüde, 28 lirayı geçmedi. Şimdi 37 lira.» Masamızdakl tüccara cevap hajdonı en adilane biçraı de kullandırmayj düşünüyoruın. Ama sohbetin tadını bozmadan ve ikili sert tartısma ortamı yaratmadan olsun istlyorum bu iş. Soruyorum üreticiye. Tahmmen kaça çıkar buğdayın fiyatı bu yıl, tüccara geçtikterî sonra? Heraen yanıtlıyor sorumu: «Şu andaki durum, bir kere gene 25 lirayı geçeceğinl tahmin ediyorui biz.» Tüccar onaylıyor üreticinir» söylediklerini. Tuccann adı Karanfil. Ben sozde sert tartışmadan sakıruyorum. Oyle bır sohbet havası var ki masada, yumuşak tartısma bile yaratmak olanaksız. Tüccar Karanfil Bey «Devlet bir karaı almalı» diyot. «Buğdayı TSIO alır. Ayçiçeğini Yağ'ı Tohumlar alır. Tüccara buğday mı lŞzmr.'.. gider Ofistcn alır. Değirmenci gider Ofisten alır. Bana göre başka çaresi yoktur.» Çaylarımız sürekli tazeleniyor. Bır ara bu delikanlı geldi. Bizden oldukça uzak bir köşeye oturdu. Yamndakiler ısrarla birşeyler spylüyorlar delikanlıya. Delikanlı birden, güzel sesiyle giriverdi türküye . «Bir evler yaptırdım saptan saınandan İçine girilmez tozdan dumandan» Buğdayın TMO tarafından alınması istefinin ne aenl) yaygın oldugunu düşünüyor ve bunu aoğru saptayabilmek için üretici, tüccar, değirmenci, kısaca buğdayı^ ılgili herkese soruyorum alımlar konusunda ne düşündüklerinı. BtR DEĞİRMENCİ O TÜKKİYE Iş Bankası'nın 57. kuruluş yıldönümü yarın .orenlerle kuflaiaeak. KurtuJuş >ıldcnürrıu nedeniyle Yönetım ivuraiu Başkiuıı Maiımut Ay:ürk 3içkarJığiiHa bir heyet AıııtKa'pri zıyaret edecak, Ataturk lar&îinöan kuru.an Iş BanKriji ron halen S75 şubssı bulımuyor. 3anka Genel Müdürü Cahıt Kocaömeroglu iıuruliiş vHdönamünun görkemii bir töreme kurlanacağıru söyledi. • FETKlîEde 28 eylül 1978 tarihinde Olü Deniz'de Avusturja'nm Ankara Büjüktiçisinin eşi Verana Lavube (45) ile kızı Andrea Lavube (25)"yl öidüren Şener Yiğit (28) yeniden öiüm cezasına çarptırıldı. Şener lıakkındalci ö!üm karan Yargıtay tdrafından sanığuı adli dengesiniıı araştırümadığı gerekçcsiyle usulden bozulmuştu. • Ö.TOA1ARSAN fabrikasında saat 13.30 sıralarmaa asetüen tüpiinün patlaması spnucu, tüp değiştirmckte olan Musa Asıroğlu (ağır) ile Arif Gürsoy yaralandı çıkan y<ıngın ise büyümeden söndürüldü. • HATTALIK Arayış dergisi Yazüşleri Müdürü Nahit Duru'nun MGK'nın 52 numarab bildirisine aykın yaym yapmak savı ile Ankara Sıkıynnetim Komutanuğı Askeri Savcıhğında dün lfadesi alındı. GÖZLEM (Baştarafı 1. Sayfada) tep'e gittik. Yılmaz dıye tanjtılcn b;r kişı iie gece Kıl.s cıvorından gızlıce Suriye'ye geçıp Şam'a gittik, Şam'da daha sonra Tsslim Töre oldugunu öğrendiğim arkadaşla buluşup. ozel b:r toksıyle gece Beyrut'a geçt"*. Güney Beyrut'ta 40 gune ya<in rii7.lı bır genlla eğitimmden sonra Teslim Töre vasıtnsıyla Şctm üzerinden gizllce sınırdan tekra r Turkiye'ye döndüm... cTeslim Töre». 12 Mort 1971 tarıhinaen sonra adı duyulan. adı once silah kacakçılığına. sonra gerilla eylemierine karışan. büyük olosılıkla, Fılstin ile Turkiye orasndaki yasa dışı trafiği yöneten bir kişidir. Töre. yazdığı anılara göre, kendi deyişi ile ıMarksist Lenlniststlr. Ağca. hemşehr'si Sedat Sırrı Kadem aracılığı ile Türkiye<den Filistin'e gectığini, yolda. Sunye'nin Başkenti Şam'da Tesüm Töre iie karşılaştıklarını söylemektedir. Adca. ifadesinde daha sonra. «Emeğln Birliâl», «Akıncıiar», «Halkm Kurtuluşu», «Ülkücüîer» ve «THKPC» ile ilişkiye gectiğini söylemekted.r. Ağca'nın adlarmı verd'di bu «frokslyoo»ların ikisi sağcı, ucü solcudur. AkmcMar, d'nsel sağı, ülkücü'er. terörist sağı temsil etmekte, «Halkın Kurtuluşu», Arnavutluk türü bir komünist düzen savunmckta. «THKPC» ise liderliğıni Mahir Çayan'ın yaptığı «Şehlr Gerillacılığı» yolunu benimsemektedir. Ağcanın Ifadesinl bir an için gerçek olarak kabul edersek, şu sonuca ulaşacağız: Ağca, Marksist Leninlst b>r militan olan eski süah kacokcısı Teslim Töre tarafından arkadaşı Sedat Sırrı Kadem'in aracılığı ile Filistine götüpülmüs ve eğitilmiştir. Daha sonra Türkive'ye dönen Ağca. İkisi sağ. ücu 80İ dört frcksiyonun icine girlp, çıkmıştır. Bütün bunlarm anlaşılması lcln Istanbul'da öğrencl oldugunu duyduğumuz Sedat Sırrı Kadem'in ortcrya Cikıp, bildiklerinl anlatması gerekmektedir. işin ilginç yanı şudur: Ağca, İpekçl cinayetinl, «Ölkücü» Mehmet Şener ile birlikte işlemiştir. Ağca ve Şener. İpekci'yl öldürdükten sonra MHP Aksaray ilçe lokaline gltmişlerdir. Ağca'nın cinayetten sonra Ülkücü militanlann eöitlmlerlne katıldığı saptanmıştır. Ağca. İstanbul'da Ülkücü mlütonların karargâh kurduğu «Küllük» kahvesınde ele geçmiştlr. Yine yurt dışına kacışmda, «Ülkücü» cevrelerden yardım ve destek görmüştür. Bir başka ilglnc gelişme de A'man polisinin yaptığı acıklama İle ortaya cıkmıstır. Alman pollsl. Halil Tireli ve Necati Uvgur adlı iki klşinin öldürülmeleri olayları nedeniyle de Ağca'dan'şupheJenmektedir. Tireli ve Uygur, «Avrupa Ülkü Ocağı v» Avrupa Demokratik Ülkücü Türk Dernekleri FedeMSyonu» başkanlıklarında bulunmuşlardır. Aynca. bu iki kişi Ülkücü eylemierın yurt dışı msll kaynaklarını örgütlemekle görevliydiler. Bu iki kişinin, ardarda öldürülmesi ve Alman polisinin bu cinayetlerden Ağca'yı sorumlu tutması, başlı başına ilginç bir geHşmedir. Avnı görevde bulunan Lokman Kundakcı adındakl bir kişi eski cevresinden uzaklaşmış, bir süre sonra Türkiye'deki isyerinde silahlı saldınya uğravarok yaralanmıştır. Bu dosyanın da bu gelişmeler karşısında yenlden ele alınmcsındo yarar vardır. Bunların herblri şüphe cekicl olaylardır ve herbirlnin altında da Ağca'nın parmak izlerine rastlanmaktadır. Blz ylne yazının başına dönelim: Sedat Sırn Kadem, kim ise, ortaya cıkmalıdır. Ortaya cıkmalı, yaşamı güvence altına alınmalı ve Ağca'nın ifadesinde yer alan olaylann doğru olup. olmadığı kendisine sorulmalıdır. Ağca. gerek Turk pollsine gerekse Roma Savcısına, büyük olasılıkla. gerceğl gizlemek için olayları saptırıcı ifadeler vermlştir. Bunun böyle olup olmadığını lyice saptaycbılmek lcln Sedat Sırrı Kadem'in konuşmosı, sonra da Ağca tarafından kendisine para verdiklerl ilerl sürülen Hallt Narin. Fahrettln Arslan ve tinci Baba» olarak bilınen Mehmet inceJer'in ıfadelerine başvurmak gerekmiyor mu? Sol terör örgütlerl, sağ terör örgütlerl, silah kacakcıları, iş odamları... Ağca, böyle blr «senaryo» yazıyor. Ağca. bu senaryoyu yokalandığı günden beri ylnelediği «bağımeız terörlst» savını doğrulamak lcln yazıyor. İfadede adları gecen Teslim Töre kacak. bulunamıyor... Ömer Marsan, Bulgaristan'da, getirilemlyor. ama Türkiye'de Ağca'yı yurt dışına kocıran Ülkücü Tlmur Selcuk var, kendisine Türkiye'de pasaport veren görevliler var, Hallt Narln var, Fahrettin Arslan vor, İnci Baba var ve Sedat Sırrı Kadem var. Sedat Sırrı Kadem, cik ortaya!... (Baştarafı 1. Sayfada) hanın IMnci katında Hamdi KüçüSbezarci'ye sorduk: Fiyatian nasıi buldunuz? Vallahi devlet keşke 2 lira daha verseydl de dışarıya döviz ödemeseydi, diyoruz. Tüccar ve ofıs ne kadar alabihr? Ofis 4öü bin tona zor ulaşır. Tüccar ise 1 milyon tonu rahatukla aşar Peki tabaa fiyat için yetkilılerle görüştünüz mü7 Başbakan Yardımcısı Özal Beye gittik. Kendisi, «Ben politikacı değilim. Teknisyenim. İhracat yerine LUıal de ederiz. Fiyatlara müdahale ederiz» dedl. Küçukbezırci'ye göre, işin önemli yanı devletın görgü eğitimini bir yana itmesiydi. Uretim çiftlüderinda kurs yapılmıyor, TV'de tarun saaü konmuyordu. Bu durumda verim artışı nasıi sağlanacaktı? Hele hele °.i22'liK tanm kredisini hangı üretıci kullanabüirdii «TRAK PARA» Hükümet alanına çıktığımızda üretlcüenn ellerinde çekler, barıkalardan tansılai yaptığını gözlüyorduk. Konya Valısi'ruı deyışıyle, «Trak para» ödemekle birlikte, Ofıs kimi güa paranın gecikmesi cedeniyıe sıkışabüiyordu. Nedenini Ziraat Barıkası Müdiresine sorduğumuzda aldığımn. yanıt ilginç oldu: Paranın sayılması zaman aüyor. Geclkme bundandır. Bu bölgede de B.anker Kastelll ilginç bır sıstem gelıştirmişti. Kastelli ile çalışan üreticiye aylık faizınin ıstedı ği banka şu'aesıne gününde yollanarak bir güvence yaratıldı ğını söylüyordu genç müdire Füsun Onocak.. Bu yüzden 7 aylık bir çalışma dönemıne karşüık büyük bir ilgi toplamışlardı. Faizsiz para yatırmaktan vanlan yeni bir evrim noktası oluyordu bu. Tatlıköy'den «3 kardeş, 400 dönüm toprak işleyen» Mehmet Ovalık «Durırnı nasıl?» sorusunu şöyle yanıtlıyor: Durum nasıl? Araziler çok daraldı. Toprak yerlni bnldn. Hatta yapıiacak derken toprak kendi kendine refonn ettl. ¥ağmura bağlı bir mıntıkayız. 9 yıhmız kara, bir yılunız parlak geçer. Bu yıl yağmur da yoktu, ekinJeri kart aldı. Peki buğdayın ıstıkbalini alıcılar nasü görüyorau? Defirmencüer Derneğinın bir yetkilisi isminin açıklanmaması dıieğıyle şöyle dedi: Spekülasyon filan yoktur. Bizim verdiğimiı fazla fiyat vergi ve yol masratıru karşılamaktadır. Ya Ofıs ne durumdaydı? 63 alım mersezi ve 1100 çalışanı ile Ofis ashnda en büyük alıcıydı. Ağustos basına dek 440 bin ton tahıl alımı yapümasına karşılık 6 milyar lira ödentnışîi. Ama Duğday alımı 77 bin tonda kalmıştı. Geçtiğımiz yıı Ofis 420 bin ton buğday alımında bulunmuştu. Buna karşüık geçtiğimız yn toplam olaraK 185 bin ton alım yapan tüccar bu yüın ilk sekiz ayında 120 bin tona ulaşmıştı. Çumra Ajansı öniinde tek bir satıcının olmayışı, bu acı gerçeğı gözler önüne seriyordu. DEVLETİ TtCCARA DEĞİŞMEM Ürününü hemen satmak zorunda olan ve oununla geçen yılı kapatacak olan küçük üretici ne diyordu? Sulak yeşü alanlar içine oturmuş Çumra'da Ofis önünde Necati Sakar'a soruyorur. Ürününü düşük fiyata rağmen neden Ofis'e verdin? 1 lira için dcvleti tüccara deçiştirmem. Devletten ns bekliyorsunuz? Ek fiyat vermeli. Bu halde tüecan sırtımızda bekliyoruz. Devlet indirimli gübre verebillr. Ucuz tohumluk dağıtabilir. 33 conüm ekmış bir baska üretici Bayram Sürücü şöyle fconuşuyordu: Gübre ve alıaryakıt fiyatlan doludizçin gidiyor. Bu hesapça buğday fiyatlan artmamış sayılır. Toprak yorgun, nadzs da yapamıyoruz. Üretici «numune tahtasına» kanmuş ürünü için clddi devlet desteği anyordu. Gübre, tohum, akaryakıtta devlet sübvansiyonunun kalkması, verimdeki artışı geriletmışti. Bunu borsa kapısında bekleyen Mehmet Yalvaç şöyle nitelemişti, «Un ihracında süspansiyon (sübvansiysn) yapılıyor. Esas bu iş. isin kaynağma yapılmah. Kaynak olmazs* ne ihraç olur ki?» İlk izlenimleri aldıktan sonra Borsa Başkanı Hanefi Çmar'ı aradılt. Un fabrikasındakı odasında gözümüze ilişen tüm gazeteler Çınar'ın çagdaş ve uygar bir yajdaşımda oldugunu gösteriyordu. Çınar, Kelişmeleri şöyle değerlendirdr. «Ofis planladı^ı bufdavı alamaz. Cüntcü ekmek fiyatlan ölçüsüz artnuştır. Ekmek 50 Ura olunca tüccar 10 lira fazla vcrip buğday alabilir. Araa buna bakıp zorla satış yaptırmak, ancak husumeti kanalize eder. Ojsa bugünkü yönetun namusumuzdur. Arz ciddi olarak azalmısnr. tthalat zorunludur ve eylüldeki tiyatlar buna bagrlı olarak soğuk (düşük) olacaktır.» Çözüm, «Ekmekle oynanmaz değil, oytıatmaz hale Retirmek» olacaktı. Kendileri bu uzantıda, Ustlerine düsen yurttaşlık borçlannı borsada alımsatımı yapılan ner anlaşmanm bir ömeğini Maliye'ye göndermekle yapıyorlardı. YARIN: TARTM BAKAM.lftl VE TMO. Fransız avukatlor (Baştarafı 1. Sayfada) bir Türk tarafından ödeneceöl ni ancak kim oldugunu bilme. dıklerini söylediler. öte yandan hey.et başkonı Mario Stassi'nin kardeşi Bernard Stassi'mn, son secimlerde Francois Mıtterrand'a yenık düşen Valery Glscard d'Es. taing'in portisinden mılletvekılı oiduğu bıldirildı Fransızların Turkıye seyahatinin organızasyonunun Almanva'da yapıldıgı, Fransa'ya gonderılen bır kışinın, Türkiye gezısıni avukatlcro «Büyük bır dava var, masraflarınız Türkler tarafından karsılanmck üzere gio'p iz'eyebHirsiniz» bıcimınde aktard âı saptandı Fransız ovukatlar 18 ağustosta başlayan Türkiye gezisının 'kincı günü Ankara'daki Fransıı Büyükeıcılığıne geldiler. Ancak. avukatlar savunmaya sdav oldukları MHP Genel Başkanı Aipaslan Türkeş ve MHP hckkında fazla bilgi sahibı decjıllerdi. Heyet haşkanı oldugunu ıleri süren rviano Stassı. elcilıkten MHP hck'Kinda bıigı ıstedı. Partmın dünya görüşünü. Alpaslon Turkeş'in kımüğini sordu. Avukatlar Türk yasalarınca Tür kiyo'de a«/ukatlık yaDip yapamayacaklannı da bılmıyorlardı. Ancak Türkiye ıla Frans.a ora sıncia avjkatların karşılıklı çalısabileceğıne ılışkın bır anlaîma oldugunu büiyorlardı. Eiciliğe gelmeöen once bu ko nuda bılgı edınm.şlerdı Söz konusu anlaşmanın tarıhi eski olduğundan bulunamodı. ö^e yandan MHP davası du raşmalannı izlemek üzere gelen 7 Fransız a\iıkatm yanında bulunan Türk avukat Ömer Z.roğan, Fransız avukatlann Tür keş'le izin almadan rahatça gö rüşebilmek içm vekâletmi almak Utediklerini söyledi. Lüleburgaz'a doğru yola çıkıyoruz. Lüleburgaz'ın en eski un fabrıkalanndan, Islam Naci Un Fabrikalarının sahibj ve aynı zamanda tüccar Rıza Şimşek'le konuşuyoruz: Buğday alımlartnda slzce nası! bir uygulama daha saghklı olurdu? «Bence bu yıiki uyguiama, lıükürnetin buğday alım satınunı TMO'nin haricinde yasaklamasıyla daha sağlıku olurdu. Bunun da nedenleri: Uç yıldan beri uygulanan taban fiyatlan kısa sürede aşırı rakamlara ulaşmaktadır. Mesela en basiti, hükümet 550 kunış verdi taban fiyatı, buğday losa bir döneoıde 1011 liraya çıktı. Hükümet 11 lira, 10,5 lira taban fiyatı uyguladı, buğday 24 liraya kadar çıktı. Buğday üreticisinde şiınıli şöyle bir kanaat var: Hükümet 20 lira da taban fi.vat uygulasaydı, ki 16 lirayı bazı arkadaşlar ncuz förmekte. yine köylünün bunu satmıyacağı inancmdayım ben. Trakya köylüsü yüzde 80'inden fazla, çıkardığı buğdayı kendi depolamakta. Bunun da nedeni kısa dönemde buğdayın yine fiyatının yükseleceği inancı.» DEVLET TEKEL OLSUN Gelecek yılın ürününe kadar taban fiyat sabit tutulamaz mı sızce? «Hükümetimiz sabit tutnıaya çalışacaktır ama, bunu tutabilmesine anladığım ka<ları\la olanak yok. Şöyle ki; üretici elindeki buğdayı satmadıkça TMO da tahsıMcri veremez ise böyle bir olanak nasıl bulunacak?.. Ancak ithalat yoluyla sağlanmaya çalışllacak Türkiye nretlnı fazlasını dışanya satıp döviz elde etmeğe çalışırken, elde yatacak stoklar yüzünden büyük farklar ve dövizier oüeyerek dışardan buğday itbal etmek zorunaa kalacak. Bunun tek çıkar yolu; hem çiftçinin mağdur olmaması bakurundan, buğday alımsatımmın Türkjye'de TMO haricinde yasakianmasım isterim ben. En basitiyle tüccar zaten ötedenocri haJkın da gözünde ne bileyim ben 'tüccar hırsız, değirmenci hırsız, fırmcı öyle' halbuki hükümet bunu tekelc dökerse kontrol çok kolaylaşacaktır. Mesela değirnıen kaç bin ton buğday aldı. Işledı. Bangi randımandan ne kadar ekmeklik un üretti. Hangi fmncı ne kadar un alıp'işledlyse ve bundan ne kadar ekmek ürctebildiyse onun da durumu belli olacak. Bütiin bunların kontrolü de çok kolayla^mış olacak. Benim arzum ve dileğlm bu. Bu yönde bir Karar ahnması.» Daha öncekl yıllarda buğday alıyordunuz değü ml? «Evet devamlı alıyorduk» Şimdi de un fabrikanız çalışıyoı. • Evet, yülardan beri. Ama bizim de, hırsız damgasından kurtulmamız için ben şahsen değirmenci olarak, buğday tüccan olarak buğdayın Ofis tekeline bağlaamasından yanayım.» Aynen böyle söylüyor Un Fabrıkası sahibı ve ouğday tüccarı Rıza Şımşek. Trakya'da buğday, ayçiçeğinin münavebe bitkisi. Ayçıçeğl de buğdayın. Üretime" ılişkın sorunlar ve üretira malıyetleri konusunda da söyleştik üreticilerle. hut basın yerinin müsait yenndej» r'Tansız avukatlar buaun üzerme saionun arka taralınna bulunan dıniejicı bölümüne geçtiier. Avukatlar cübbeleriyle duruşmayı ızlediler. Durusma boyunca genellüle kendi başlarına oturduklan, çevirmenlik gorevı yapan Aikan Suver'in çok lasa sürelerle birlikte oturaras yapılan konusmalan çevırdıgi gozleadı. Avukatlann bazıları dişanya çıksa da, en az üçü salonda bulunuyordu. I1S günkü duruşmanın sonlanna doğru, Fransız avukatlann Türkeş'ı savunmak üzere geldiği haberınin gazetecüer arasında yayüdığıauı dujuiınası uzeruıe Fransa'da avukatlık yapan Omer Erogan, bazı açıklamalarda* bulundu. örr.ar Erogan, avukatlann Türkeş'i savunmaji üzere geldiginın kesinliüe yazümamasını, bunun doğru olmadığını söyledi. Onıer Erogan, avukatlann Asker: Savcılık ve Komutanlıkla gönıştükJerınde duruşmalan ızlemelennın nedenınin savunma yapmak olmadığını söylediler. Ancak Omer Erogan, Fransız avuKatların 4 ay once yapılan bır aııiaşma uyanrica salona «avukat» sıfatıyla girmek ıstedıklerini beiırttı. «Avukat» sılatıyla girmek bir yana, Türieş'in avukatlık vekâletinin alınmasmın da sözkonusu oldugunu bildiren Omer Erogan, bunun Türkeş'ı savunmalc ıçın değil. «Türkeş'le izin almadan görüşmek için oldugunu» sozlerine ekledı. Erogan, Fransız avukatlann Askeri Savcı ile görüştüklerini ve aralannda şöyle bir konuşma geçtigini soyledı. «Savcı Niçin bu davayı izlemek istiyorsunuz? Avukatlar Sız hjç hayatınızda 186 klasörlük bir dava açtımz mı? Savcı Hayır. Avukatlar Buna yakın blr dava açtınız mı? Savcı Hayır. Avukat Dıinyada benzeri bir dava var mı? S.avcı Hayır. Avukatlar Bu dava enteresan bir davadır. Her avukat bu davayı izlemek ister. Savcı Sözünü ettlğiniz anlasma gelirse hemen kabul «• deriz.» Avukatlar Biılmaya çalısıyoruz.» Ömer Erogan, «Fransıı avnkaUarın neden öbür oavalan izlemedikleri» sorusuna, «Gerekirse öbür davalan da izlerler» yanıtını verdi. Erogan, daha sonra Avukat Mario Stassi'nin durusmanın ikinci gününü izlemeyecfiğinı, öbür avukatlann da birkaç gün sonra ülkelerine döneceklerini açüdadı ve «Ozellikle Aipaslan Türkeş'in konuşmasını İzlemek için yeniden döneceklerini» de sozlerine ekledi. (Baştarafı 1. Sayfada) kaçınılarak, program kaldırüdı. Kimseyi suçlamak istemiyo rum, ama Ti^rkiye'de Ataturk çülüğe karsı ikilik, rümre her zaman vardır. Bu karar, TV şibl 40 milyona hitap eden Türkiye'nin en büyük kamuoyu oluşturma merkezine de sıznuş. bölücülüğün oraya da gırmiş olmasından endişs duyuyurunı.» Dizıden yayınlanacağı onceden duyunılup çıkartılan bolümlerle ügüi olarak da açık.a ma yapan Gençosman, konuşmasını şöyle sürdurdü: «İlk ön ce çekimler sırasında bir dene tünci • adını Ankara"da TRT Genel Müdürü Macit \kman Paşa'ya söyledim • «Abdüllıamit Kızıl sultandı» dedim diye, «Onu ulu Hakan olarak tanıyanlar da var, onu böyle tanıyanlan incitmek olmaz» ou konuşmalan çıkarın dedi. Son ra Vahdettin için hain riememi aym denetimci, «OsmanU tarihine küfürdür bu» dtyerek yorumladı. Ben Osmanlı tarihine nasü küfür ederim. O büyük, şeref duyduğum bir tarihtir. Ama Vahdettin için hain derim, bugün de yarın da söylerim bunu. Atatürk de söy lemiştir, kendi hanedanı da söylemiştir onun hain oiduğunu. O milletini terketmiştir. Bu olaylardan sonra, Ankara'dan çeşitli uyanlar aldım. Süre kısaltılsın dendi, yoksa kaldınnz dendi, sonra da şu dört program yayuılanacağı duyurulduğu halde son anda kaldırılaı: «Ata niçin ağlıyordu». «Namık Keraal ve Tevfik Fikret'e âşık bir Paşa», «Ata dinine bağlı bir insandı» ve «Niçin daha çok Mustafa Kemal». Bu bölümler de Atatürk'ü yanhş yorumlatacak hiçbir yan yoktur. Aksine onu gerçek yönleri Ue tanıtıcı, insancıı yönlerini vermektedir.» (Baştarafı 1. Sayfada) yardımcı olmanm, öğrencileri ibadete zorlamamanm din egitiminde ilke olarak ele alındıgını kaydetti. Zorunlu din dersi konusuna Milli Eğitim Bakanlığı'nm değerler.dirmesi ve üst makamlann direktifiyle başlandıgjnı bildıren Sağlam, Hüktimete sunulacak tasanlann kabıılü ile uygun bir zaman soira nygulamaya geçileceğini söyledl. TRT Kıbras Cumhurbaskanı (Baştarafı 1. Sayfada) 1977 anlaşnıaâinın ikincl ilkesi gereğince, iki toplam un kendi yönetimleri altında üikesi (territory) ounasının gerektiğinde uyuşuünuş bulunuyor. Burada kulianılan «territory» (ülke) sözciiğunün, özel tıukukta kullanılan arazi (land) sözcüğünden ayr< bir anlanu bulunmaktadır. «Territory» (ülke) sözcüğü, burada federe devletm yönetimi altında, karadeniz ve hava sahasını kapsamaktadırj rürk tarafı, Anayasa önenlentıın bundan sonraki satırlarında, «Federal bir devlet oluşturacak federe devletlerin birleşmesinin üniter bir devlet kurulusunda sonuçlanamıyacağını» anlatıyor, şuîılan belirtiyor: «Bir merkezden yönetmeme (ademi merkeziyetçi) bir yönetim biçimi olan federasyon kav ramım, merkezive^çi bir yönetim biçimi olan «üniter devlet» kavranuyla uzlaştırmak olanaksızdır.» Türk tarafı, bu önerilerle, «Bu iki kavramın birbiri^le çeUşkiye düsen niteliklerinden dolayı bir «üniter federasyon» düşünmenin olanaksızlığııu» vurguluyor. 12 şubat 1977 anlaşmasmın dördüncü ilkesi, 19 mayıs 1979 anlaşmasmm dokuruncu rnaddesinin, «Ülkenin birliği ve toprak bUtünluğünün sözünu ettiğini. bn birlik ve bütünlük terimlerini. bir üniter devleti tasarladığı biçuninde yorumlamanın olanaksızlığını» ifade ediyor. Sonuçt^, «Kurulacak Federal Cnmhuıiyet, iki federe devlet biçiminde. ademi merkeziyetçi bir yönetlm üzerine temel edilecektir» deniyor. Türk Anayasa taslatı, Kıbns Federal Cttmhuriyetjinin yürütme yetkl ve isleslerinl de, bir Federal Konseve veriyor. Federal Konseyin de, Federal Senato'daki, kendi toprumsal gruplarınca dört yıllık'bir dönem Için seçilecek üç Kıbnslı Türk ve Uç Kıbnslı Rumdan oluşması önerilmekte.. Federal Konseydeki herhangi bir boşluk, boşlugıın dogması günündsn tki haftavı geçmiyen bir süre içinde aynı yöntemle doldurulacak. Federal Konsey, ai Djşişlert b> Malive, r'» Eşettdtim (Koordinasyon), d) Turizm ve Tanıfr Orta MHP ctavasının başladığı 19 ağustosta Aipaslan Turkeş'in saiotıa alınmasından az sonra avukaüara aynlan ginş kapısından ıçerı gıren 7 Fransız avukatıru Türieş'ın savunmasını yapan Türk avukatlar ve gazetecıler karşüadılar. Çevinnen olarak avukatlann yanında bulunan Su Yayınlan Genel Yonsanenı AJtkan Suver, gazetecılerie avukatlann konuşmasına aracüık yapü. Suver, Fransız avuüatların Fans Barosunaan geldıgjıı ve OfiyeUn baskarüıgını Avukat Ma'no Stkssı'nın yaptığını söyledi. Stassı, gazetecılerin, «Niçin geldiği» soruYARIN: ÜRETİMDE M.ALİYET SORUNLAR1 s'oru, «Avukat meslektaşlarımvzın çaiısmalamn görmek için geldik» yanıüru verdı. Bu" gazetecuıın «Birçok önemli dava var, neden öbür davalan değil de bunu seçtiniz?» sprusu üzema, e) Posta ve Telekomünışu veya bu şekilde mutlaka rıne Stassı, «Büyük bır dava Kasyon, t) Sağlık ve Veterineı devam edeceğını söyleüı. olduğu için seçtik. Adil bir H^metleri olmak üzere altı Federal Almanya Dış.şleri Ba auUıkeıne ulacağıııa tnanıyoruz. bakanlığı ıçenyor. kanı Hans Dietr'Ch Genscher'Meslektaşlarımızın yamnda oTurk Anayasa onensincte, ın artbuluculuk gorevı ustlenturmak ve yaniaruıda buiunDışişleri Bakanüğı Ue Maliye dığı yolundakı haberlere de de ıııak İçin geldik» bıçunınde karBakanlığının, aynı toplumun şılık verdi. Stassı, «Nasyonaı ğınen Türkmen Batılı müttefik olmarnası da istenıyor. Sosyalist aüslniz?» sorusunu lerin hıcbınnden arabuluculuk FEDERAL da, «Hayır, avukatız» karşüığıönerisi gelmediğıni söyledi. CUMHURİYET BAŞKANI nı verdı. Kıbns sorununun Türkiye Federal Konseyin üyeleri, Turj££ş'm avukaüan FransızKonseyde mttukîan bakanlıkic;n bir yük olmadığını kaydelan savunma avukatâanna ayrılanna ek olarak. iki toplum aden Türkmen, bir soru üzerilan boiüme doğru götürürlerrasmda, bir yıllık süre için. sıne Karpas'a ilk kez z|yaret ken, Fransız avukatlar Turkeş'rayla, Federal Cumhuriyet Başamacıyla gittiğini söyledi ve m önünden geçtiler. Türkeş, akanı işlevlerıni de yerine getıherhangı bır üs'ün söz konuvukaüarı tek tek gülerek serecek. Su olmadığını soyledl. DışişlamladL Avulîatlar, yanlannda Federal Cumh.uriyet Başkaleri Bakanı Türkmen daha son buiunan Akkan Suver ile birnırun işlevleri, devleti temsil ra yurda dondü. likte savunma bölümüne oturetmek ve törensel görevleri yedular. Danâ sonra olay mahkenr.p eetirrr°>: olacak... me tutanaklanna göre şöyle oTÜRKMEN luştu: Öte yandan, Dışlşleri Ba(Baştarafı 1. Sayfada) «Durusma haktmi Efenkanı ilter Türkmen, Rumlakir Koçak, Hüseyin Öksüzoğlu, dim, avukatlann bulunduğu rın Türkiye'yi hicbtr loman Aipaslan Özmen, Valçuı Cemal yerde cübbesi bulunmayan kişiköşeye sıkıştıramayacaklarını Uykaz, Mustafa Coşkuu, Erler var. Bu kişUer cübbesiz misüyledi. dirler? tuğrul özyedierler, Mehmet Yo tTürkiye'nln hiçbir zaman rıümaz, Salih Odabaş, tbrahim Efendim, avukatlara taiısis köşeye sıkıştırılamayacağmı Tüzün, Mithat Çukurlu, Orhan edilen yerde sanık vekilleri duyakın geçmiş göstermiştir» dıTaşpınar, Celal Sclte, Cengİ2 ruşma salonunun durusuna göKumanlı. Zülfü Anıl, Atilla Ozre soltaraf, bu defa geçici olyen Turkmen. Rum yönetimımak üzere müdahil vekillerine gür, All Taşözü, Celalettin nin Kıbns sorununu Birleştahsis edilen yerdir. Bu kısım Cengiz, Erdal Ketenci. Erdoğan miş Milletlere götürmesinden dışmdan duruşmayı izlemek Kuİuk, Erkan Özdemir, ErtuğTürkiye'nin kaygı duymayacağı herkesin hakkıdır. Bu kısım dırul Mavioglu, Hüseyin Aygül, nı bildırdi. şmda bir yere eeçsinler efenİsmail Hakkı önec, Metin AkDışişleri Bakanı İlter Türkdim. yol, Mete Nerihi AJtınay, Naci men, KTFD'ne yaptığı resmı Alkoç, N"evzat Dökek ÇeHç, OAvukat Sayın Baskanım, zıyaretin sonunda, dün saat bu konuda dilekçe ile müracagün Talu, Oğuz Ataçınar, O» 12.00'de Türkiye'nin Lefkaşe man YeşUoğlu, Refah Modan, at etmistik. Büyükelçiliğınde bir basın top Durusma Hairimt Dilekçe Sabri Temel, Şemdin Sımsır, kıntısı düzenledi. İle yapüan müracaatı aldık. Seunan Demir, Süleyman KayBizim, dilekçe üzerine verecenıaz, Sadettin Güven, Semih Türkmen, Kıbrıs Türk Fede(Şemin) Oran, Tayfun Yük ğimiz karar veya istemi kabul re Devietindeki iç ^alitika cesekbaş, Yusuf Kenan Dlnçer, etme veya müzakereye alma, kişmelerini Türkiye'nin üzünyasalann bize verdigi yetkiye Yalçrn Demirkaya, Yaşar Ocak, tü ile takip ettiğini söylemişdavalı bir keyftyet olur. YetkiHasan Çoban, Özgiir Alpaslan». tir. miz dışinda bir kar&r verme Türkmen, (Kıbns sorununa imkânımıt olamaz. Aym vekilyakın gelecjekto bir cözüm bek ler veyahut da diğer vekUler llyor musunuz?» sorusunc, bu duruşmada, eski tabirle sa(Baştarafı 1. Sayfada) «Rum tarofının tutumunun bemyn veya yeni tabirle dinleyici Bu arada İ^alya Savunma Basıfatıyla durusma salonunda bu lirlenmesinl bekliyoruz» yanıtı kanı Lelio Lagorio da Baskan lumırlar efendim. Reagan'ı, dinamitin yanında sinı verdl. gara yakan bir kişiye benzetti. Türkmen Türk tarcjftnın öne Efendim, sanık vekili olarak İtalyan Savunma Bakanı, La rilerini somut ve kapsamlı 6diğer Belenler, gelen kisiler aRepublica gazetesine verdiği de neriler olopak niteledı, «Müzadına lütfen konuşmayalım. Ve kereler asıl kritik noktaya ye meçte, «Amcrika, Libya hava o tdşiler salonda yerlerini alsahasuıın ihlali halinde Libya'ni girmiştir, nasıl gelişeceğıni sınlar. Dinleyici yerinde veyarın nasü bir tavır takmacağihep birlikte göreceğizı dedi. nı denemek için tatbikatlan Dışişleri Bakanı Yunanıston Sidra KRrferi yakmlannda yap Dışişleri Bgkanı Mıtsotakis'e tı. Bu karan veren Başkan Re• Askeri kimliğiml kaybetoneri su.nulmosı kcnusunda bır a<;an, dinamitin yanında siçara tım. Geeersizclir toohhütta bulunmadığını, Türvakan bir kişiye benziyor» deSAİT VAKKAS EMRE dl kiye'nın Kıbrısta temlnatınm TERMİK VE NÜKLEER GÜÇ İSTASYONLARINDA ELEKTRİK ÜRETMEK İÇİN DOĞRUDAN DOĞRUYA BUHARLI TÜRBİNLERE BAĞLI YÜKSEK TAKATLI TÜRBOJENERATÖRLER Güc. kW ^ Cos vp Cıkış voltajı, V Dakikada devir adedl Her güç ünitesine düşen ağırlık. kg/kV.A TW320,2 300,000 0.85 . ; . 20,000 3000 0.99 TW50Q2 500,000 0.85 20,000 3000 0.655 TVV12002 1.200,000 * 0.9 24.000 3000 0.457 TVV8002 800,000 0.9 24.000 3000 0.54 FHKC SOĞUTMA: Ya susoğutmalı stator sargılı, ya hldrolensoğutmalı rotor sargılı v© merkezi statorlu, veya susoğutmalı stator ve rotor sargılı ve hidrojensoğutmalı merkezi statorlu OPSİYON : Müşterinin isteği üzerine yetişmiş uzmanlar montajı kontrola yollanır, türbojeneratörlerin ve parcaiarının ayarlanması ve işletmeye açılması sağlanır Enver Sedat ENERGOMACHEXPORT Korp. 4, 1 Deguninskaya Ul. 127486 Moskow, USSR Tel. 4873182 Telex 411965 ENEK SU