Catalog

Cumhuriyet 2 • n JSLEî ayrıcalıklan çokça göze batmakta; çoğu kez carpık ve yu^eysel genel,emelerle yetınılmektedır Oysa yet şmesı son derece guç ve pahalı olan bılım adcmı, meslekı ve bılımsel yaşa mını bu,uk bır ozverı ve k>şısel cabayla yurutme durumundadır Basıt bır ders aktarmacılığı ve burokrat k terfı mekanızmasının cok otesınd8 zaman ve olanaklarını ozgun colışmalarını coğj kez yetersız maddı olanaklara rağrren surdurmek, ö'jn/a lı'eraturunu y ne coau kez tuKet m harcamalamdan kısorak f\şısel cabalcrla ızlemek, kendı alanı dışmdak* duşup hayatıyla ılışkıler kurmak, Ünıversıtenın her geçen gun darolan dış görevlendırrre olanaklar'na rcğrren ulu=larcrosı bılımsel arenada ulKes nın, unıversı'esınrn ve kendısının sesını duyjrmak, baskı malıyetlerının aşılması guc boyutlarına rağmen yayın yapmak zoHjndadır Sclt bır öğretmen olmadığı gıbı bır burokrat asla değıldır Dolayısıyla gö«ev bıcımı ve gorev alanı konusunda kendısıne uygulanacak o'cüt'erın de aynı olmamosı gereklıdır Bır oraşt'rma proıesı, bır laboratuvar, bır araştırma ek bı ya da b r seçme dersın, bır semınerm olusjumu yıllar surer, ve bu arada harcanan cabalar coğu kez gorü'meyen cabalardır Bunlar toplam yatırınr'toplam öğrenci sayısı g b! bcsıt oranlamalar'a vansıtılamaz; perıyodık gorev yeri değışık'ıklerıyle djzen'enemez Bu k'şıyl doğal calışma oriamında kitap lık olanaklarından laboratuvarından veva deneyuygulama cevresındsn kopcrdıflm zda ve onj bılımsel karar erk nden soyutlad'ğınızda kendısını urıversıte ıcmde gormesıne fazla bır neden kalmayacaktır Ve bu takdırde buqun asgarl ücretın ıkı uc mıslı bır gelırle mes'eğının tüm kısısel gereklennı karsılamaya razı olan bu ınsan'ardan ozellıkle de orta vaş grubuna mensup yetışmış unıversıte mensuplarından önemlı bır kesımınm Unıversı*e d'$ı alanlara ve büyuk olcude dış ülke'ere ka/masınc şımdıden rczı ve hazırlıklı o'malıvız Terfı surelerımn uzatılması, bazı ünvanlarin koldırılması d.a bu sonucu hızlandıracok etkenler Şımdıden belırsız duran doktora ve araştırma prograrrlarının aksaması yenı kuşaklann yetışmesını va hevesmi nasıl etkıleyecek"? Gorülu/or kı hem bıreysel hem kurumsal duzeyde YÖK tasarısı cok önemlı sokıncalar taşıyor Ve uvgulanmosı büyük tedırg nlıklere ve buyük bır tahrıbcta oebe gorunüyor Ama bu sakıncalorın en hCvüğü kurumlar duze.vınde olanı Oniversıte kavromına aykırılığı ve ürı/ersıteler kuruluşların kımlıklerını yıtırme tehlıkesı Te'< umut ve temennımız, nıhai karar organı olan MGK'nun, tasarının Unıversite'erlmızde yarattığı tereddüt ve tedırgınlıkleri ve töm eleştırılerı de duyarlıkla değerlendirerek Turkı/emızın, Türk bıl'mınin ve Türk Unıversı'esı'nın yarını ıçin, tarıhsel sorumluluğuyla bağdaşan en doğru kararı vermesi olacaktır Ve bır kez daha yıneleyelım. Atatürk Türkıyesınde Darülfünun'dan Unıversıte'ye ulaşan cızgı umarız 100. yılda Unıversıte'yı mektebe donusturmekle noktalanmayacaktır 25 AĞUSTOS 1981 İR ulusal kurumun yarını icin yasal düzenlemelere gır,şılırken belırlı amacicr gudulur Ve hele o kurum yoktan var edı mıycrsa dıkkat ve ozenla uyulması gereken llkeıer vardır Yenı duzenleme, kurumun daha lyı ışlemesını sağlamohdır Ya da gecmıştekı bazı ışıeyış bozukluklarının gıderılmesı ıstenebılır Yıne ışleyışta o kurum veya kurumların obur ulusal kurumlar ve hedefler butunuyle daha uyumlu çalışması da amaclanabılır Tum kuruluşlar zamanla aşınırlar Dolayısıylo kurumların statık yapısı, zaman ıçınde yukarıda değmılen turden düzenlemelerl gereklı kııabılır Belkı de en 1yı çozum, kendl ıclnde uyum ve duzenleme yetenegı taşıyan dınamık nıtelıkte kurumlar yaratmaktır Bılgı ve dış koşulların sureklı değıştığı bır dunyada hele bu bılgıyl uretmekle gorevlı kurumlar icın katı hıyerarşık ve merkezı yapılor yenne karar ve iç denetım yeteneğıne sah p kuruluşlara yonelmek en doğru ve cağdaş tutum olccaktır. Unıversıte cağdaş dunyada bu kurumların önde gelenlerınden bındır Ve ünıversıte ozerklığı de bu açıdan salt blr hak ya da polıtık icerıklı bır kavram değıl, bılgı üretim ışlevının yerıne getırılebılmesı, ünıversıtenın eskımemesı ve âz denetımı içın kaçımlmaz bır ışlevsel gereklılıktır. Ama yenı yasal düzenlemenln asla düşmemesı gereken hatalar. işleyış bozukluklarını gıderey m derken kurumların ışlevlerınl zedelemek bıreylerln tak başlanna olmadıkları, insanı ılışkılrın, ortam koşullarının önem kazandığı kurumlarda kışılerı tedırgın etmek: ve belki de en onemlısı, yalnız kışılerı ve bır kuruluşu değıl, tüm bir kurumlaşmanın tarlhsel gelişmesıne ters düşmek gıbl yanlış uygulamalardır. Ne denlı iyi nıyetli gırışımler sonucu olursa olsun, blr kurumun aslı nıtellğinı dıkkate almadan ona bır bürokratık bıoımcılığln mantığını uygulamaya calışmak, yalnız o kuruma değıl, ama soz konusu kurumlaşmanın blzzat kendısıne yönelık çok sakıncalı ve ne yozık kl bürokrasının ve yönetlmlerın zaman zaman kolayca benlmsedığı blr uyguloma bıçlmıdlr. Ve ylne ne yazık kl yakın geçmlşte blrcok kuruluş, bir ctepkl yasaları» furyasına mağlup olunarak geçmiş yönetımlerce tahrlbe uğratılmıştır B Universite Kavramı UMARIZ Kİ. ATATURK TURKİYESINDE DARULFUNUN'DAN ÜNTVERSITE'YE ÜLASAN CÎZGİ, 100. YILDA ÜNİVERSÎTE'DEN «MEKTEP»EDÖNÜŞÜME VARMAYACAKTIR Cumhuriyet Sahıbl: Cumhuriyet MatbaacılıK ve Gazetecılık T A. Ş. adına NADİR NADİ Genel Yayın Mudürü HASAN CEMAL Muessese Mudüru EMINE UŞAKLIGİL Yazı Işlerı Müdurü OKAY GÖNENSİN Basan ve Yayan: Cumhuriyat Matbaacılık ve Gazetecıiık T.AŞ Cağaloğlu Türkocağı Cad. 39 41 Posta Kutusu: 246 İSTANBUL Tel: 20 97 03 • • • B ÜR O L A R : ANKARA: Konur Sokak 24/4 YENİŞEHİR Tel 17 58 25 17 58 66, Idare 18 33 35 İZMİR: Halıt Zıya Bulvarı No: 65, Kat 3 Tel 25 47 09 13 12 30 ADANA: Atatürk Caddesi, Türk Hava Kurumu !şHanı, Kat 2 No: 13 Tel: 14550 19731 T tmsak 4 26 Güneş 6 17 A KV i M Ifcindi Akşam Yatsı 17.01 1954 21.32 Dr. Atilla YÜCEL ITU MIMARLIK FAKULTESİ Cumhurlyetınin çocukları ve bınlerce yıl'ık bır uygcrlıklar ulkes nm mırasçıları olarak sorunlarımızı bu tur ılkel platformlardan otede sermkanlılıkla tartışmak ıstıyoruz. dalı ıcmdeki ozel llgi ve uzmanl k aicnı yetışmesı ve deneyımlerı araştı ma .e ç,el.şı 'me programlarıy a ılışktlerı onjn as ı şlevının dışında ıkıncıl sorunlar olarak gorüluyor Şu konuda tum ulkede şu kador ogret'm eıemanı ve şu kadar oğrencı var, ve ışte okullar Bılen bılmeyene oğretsın. Bu mantığın doğal uzantısı olarak qezgın ci bır oğretım kadrosu oluşturu mak ıstenıyor Sabıt bır yerı yok oğretım uyes nın Her akademık yukselışte cterfıde» venı bır okula atanıyor, zorunlu hızmet ve yurt dısı gorevlenTelerı de hesaba kcttığınızda her Cc dort yılda bır gorev yerı değışen, hıç bır kun mlc bütunleşmeyen. hıç bır program surekl lığı ıc ne oturmayan ve üstelık bu değ şreler kcnusunda bır secm ve hatta tahmın olanağı da bulunmayan bır ders verıcı o uyor oğretım uyesı Ortak amacları ve bırlıkte çalısma alışkanlıkları olmayan; yaşadıkları çe/reyle du/gusal ve entellektüel alışverışl zayıf bırtakım kışıler atamalar sonucu belırlı süreler ıçın bıraraya ge'ecekler Ûnıversıtelerı bo/le bır toplumsal ortam beklıyor Ve bu krşı'er oncck profesörlük aşamasında zorunlu h zmet borcunu da ödedıkten sonra sabıt bir calışma mekanına kavuşuyorlar. Ancak şunu da unjtmamak gerek kl terfl sürelerinin uzatılması sonucu bu 8abit!eşme onlann akademık yaşam'crımn hayII ilerlemlş yıllannda gercekleşebılıyor ve emeklıliğın de erkene alınmasıyla daha da kısalıyor Böyle blr universite modelı ne anlama gellr^ Ne sonuclar verır'' Bu sorulan ön yargıya kapılmakSıZin sormalı ve yanıtlayarak karar verrneliylz ••• Bız sonuç olarak kısaca şunu belirtelımGetırılmesı onerılen model cağdaş bır Umversıte'yı tanımlamıyor Tonımlanan şey bır yuksek okullar znc rıd r Ve bu butun ıcınde ışlevlerı yoksullaşan ve îanhsel kımlıkierınden giderek soyut'anacak olan üniversıteler. kısa surede mekfepleşeceklerdır Bır unıversıte yonetıcısı dostjmuzun ded ğı g bı «Evet; bu çok iyı bır Yöksek Oğret m yosası Ama Üniversıteler Ynsası'nı da bır an once go'Sek artık'j Bu tascrı yasalaşırsa ıkıncı tahrıba' cğretım kurumlarında gorevlı oğret m kadrosu duzeyınde olacakîır Ne yazık ki yurdumuzda Unıversıte g bı oğ'etım uyesının de ıslev ve koşulları pek cnlaşılmış değıldır Bazı meslek ••• Burada kısaca tartışmak ıstedığımız konu, YOK tasansının ana felsefesınde yatan ve ozellıkle belırli duzenlemelerınde açığa çıkan kanımızca yanlış bır yakiaşımın Unıversıte kavramıyla ılışkısı, ve tasarı yasalaşırsa doğurabıleceğı sakıncalarla ılgılıdır. YOK, bır çerçeve oluşturma yasası degıl. kurumlan bır tur arıtmetık ortada erıtme tasarısı, Kuruluş amaçian, mısyonlan, ortam koşulları cok farklı yuksek oğretım kurumlarını: Eskı ve koklü unıversıte erı, bunların kokleşmış ve en gelışmış bırımlerıyle en genc bolümlerıni; yuksek okul ve akademılerı. gelışmiş ve gelışmemış taşra ünıversıtelerını, hatta yenı kurulacak olanları: özel okulluktan bu statülere gecen kurumlan aynı ortok payda da bır cızgıya ındırgıyor. Ve kaba çızgılerıyle oğretım ve araştırma alanının özgül koşullannı da pek d kkate almadan bıcım ve statü düzenlemelerl belırlıyor: Temel bilımlerl, uygulamalı bılımler ve teknolo|l, toplum billmlerı, sanatlar gıbi dallarda oğretım veren fakülte, bölüm ve okullar, tasanda genellıkle tUnıversıte» adı taşıyan kuruluşlar çatısı altında blr araya getınlmiş. Bunların oğretım potanslyelinl oluşturan elemanları da aynı ünvan ve statü özellıklerml paylaşıyor. Tasorının ıkıncı özellıği, üniversıteler blrtmlerde, fakülte ve bolumlerde karar oluşumuna katkryı en alt duzeye Indırgemek Ana karar ve polıtıkaları YOK oluşturacak Oğretım uye ve yardımcılarının, boğlı bulundukları kurumun geleceğı, program ve polıtıkaları konusunda alınacak kararlarda hemen hemen hıç bır yetkısı yok, atamayla gelen yönefcıler dışında Yanl ünıversıtenın demokratık/akademtk tartışma ve karar platformu büyük ölcüde yokoluyor. Ucüncü özellık araştırma yani soru sorma, yani yanıtlar arama ve bılgının yenıden uretımı ışlevının öğretımden ayrılarak ikıncı plana Itılmesı Tasarının tanımladığı oğretım uyesı haftada belırlı sayıda ders vermesı ve bu becerısıni yaşamının ceşıtlı donemierınde ceşıtlı oğretım kurumlarında sergılemesıyle belırlenen bır oğretıcı. Oğretım uyesının bılm 25 AĞUSTOS 1981 öğle 13 16 1931 25 AĞUSTOS 1931 M. Venizelos dün gitti Bükreş'ten gelerek şehnmiide b,r gun ve bır gece m.safır kalan Yu. nan Başvekılı M Venizelos dun sabah gene Recel Karol vapuru ıle Pıre ye gıtmıştır M Venizelos ev velkı gece Yunan sefırı M Pol hronyadıs tarafından ver len zıyafeite saat 23 e kadar kalmış ve oradan b Ihassa kendılerı ıcın Yenıkoy acıklorında demırleyen Recel Karol vapuruna beraberındekılerle bırlıkte gıderek geceyı vapurda gecırmışlerdır Yunan Başvekılı Yenıkoy'den ayrılırken Ismet Paşa Hazretlerl ıle Tevfık Ruştü ve Valı Muhıttın Beyler ve Yunan sef.rı ıle sefcret erkanına veda etmışierdır Muhabırırr zın sorularını cevcplayan IV Ven zelos Turk Yunan ılışk' erı konusbndakı bır soruyu da şcvle cevaplamıştır « Her yerde her zamon tekrar edıyorum ıkı memleket aras ndakı dostluk v e scmımıyet mütemadıyen artmakta ınkışaf etmekte kuvvet bulmaktadır Bunun esasarını bız Ismet Paşa Hazretlerı ıle Lozan'da kurduk Bu sulh ve muhabbet esenn n vucude getırılmesınde Ismet Paşa Hazretlerının yardım larını tekrar kaydetmek mecburıyetındeyım > B r yıla yakın zamandır gıderek güncelleşen, ve yasalaşması artık bır an sorunu gibl gorülen YOK tasarısı Unıversıtelerde ve öbür okullarda, kamuoyunda ve basında hayII tartışıldı Tasarının ozellıkle hazırlanış bıçıml, özerklık düşüncesine ters yönleri ve yönetıcilerın merkezı atamalarla belınenmesı glbi polıtık sakmcalarına cok değınıldı Burada bu tartışmayı yıneleyecek değıliz. Bu arada aynı kamu oyunda ünlversıtelerin bır cdersl hakkettıklen» türünden aykırı tepkıleri de Izledık. Sanırız ulusa! kurumların geleceklert 8öz konusu olduğunda olOYİarı hıno almak, ders vermek türünden ancak kabıle mantığıyla bağdaşan bır yaklaşım ışığında yorumlamok ciddi bır tartışmanın dışında tutulmak gerekır Bız, 50. yılını gerıde bırakmış Atatürk Ingiltere'de hükümet istifa etti Londra 24 (a a.) Hükumet ıstıfasını vermıştır Mıllı bır hükumet kurulma sının duşunüldüğü resmen bıldırılmıştır Alınan bır hcbere gore meydana getırılmesı duşünülen mıIi hükümet yıne M Mak Do nald tarafından kuruiacok tır Yenı kabıneye muhafa zakariar ıle lıberallerden bazı dev et adamlarının dahıl olacakları, M Baldwın Ile dığer partl lıderlerinın bu hususa karşı çıkmayacakları söylenmektedır. e/oplo/mo HBurhan IARPAD Yapılar Konusabilse..! • stlklâı Caddesl'nin Galatasaray'dan Tünel'e sağlı I sollu kımi yan ve ara sokaklarmı dolaşacak olan•lar, şöylesıne bakmakla bıle, bır şehır gerçeğını sezerler. Hele, Tophane'ye Inen yokuşiarda en azından bir yüzyıl öncelerl yapılarının kımi taş gıbl sağlam, kıml yıkılmağa yüz tutmuş gorünuşlerı, cevreye sınmış sessızlık ve gölgems! ınsanlarıyla, zamanın berısınde yaşayan bir bolgeye ayak basmış gıbl olursunuz Oysa, bır kaç yuz metre otede. ozell kle Taksım'e doğru anayol, anayola bağlantılı yan sokaklar, gurultucu ve kavgalı ınsanlarıyla, bır başka gorunumdedır Eskı yapıların çoğu temelden değışmıştır Bıçımlerı. renklerı, kullanımlanyla. Sozgelışı bır zamanlar Istanbul'unun unlu bır otell şımdı bır ış hanıdır. Galatasaray'dan Tünel'e yolun soiundan yokuşlar vardır Hepsi Tophane'ye mer O yokuşiarda 19 yuzY'l mımarlık ornegı yapılar goze çarpar Çoğu sağlam kalmıştır O yokuşlardan bırının yenı adı Nuru Zıya sokağıdır Eskı kıtaplarda Polonya sokagı dıye geçer Yokuşa gırerken solda bırle başlayan sayılar 3, 5 dıye surer ve 17 ye ulaşır sonra 19 kapı sayısını atlayıp 21. 23, 25'e gelır 19 kapı sayısı yoktur amma yenı yukselmış bır yapı vardır 27 • 28 yapılarla başlantılı bır apartman goze çarpar. Oysa 19 kopı sayılı yapıda ünlü pıyano ustası ve bestecı Franz Lıszt 1847 yılında aylarca konuk olmuştuı. Turkıye Turızm Kururnu eskı muduru Saıt Naum Duhanı tEskı Insanlar, Eskı Konutlan aaiı kıtabında bunu ayrıntıiarıyla anlatır 19 kapı sayılı yapı o gunlerde pı/cno ve muzık a et en satıçısı Alexandre Commendınger'ındır Lıszt orada konuk kcldıgı sırada Sultan Mecıt m huzurundo konser vermış Mecıdıye marşını bestelemıştır Mec.dıve nışanıyla onurlandırılmıştır Naum Duhanı 1947'da yaym cdıgı kıtab'nda yapının yenı sahıbının aaını verıyor Ana tararından Commendınger ın yakını olan M D Demarchı 1964 yılında o yapınm on yuzunden bır tcbela konulu/or Franz Lıszt orada 1847' de konuk kaldıgını be qeıemek ıcın Nuru Zıya Sokağı 19 kapı sayılı yapı ne yapı, ne de sayı olcrak 1981 Istanbul unda var Lıst' n orada kaldıgını gosteren tabela da yok Kapı sayılGrma bakarak aolaştıgımı goren bır Kapıcı «O tarıhı bınayı mı anyorsun?» d ye seslendı «Onu yıktılar da şu yenıyı yaptılar» Tophane ye ınen yokuşların hemen hepsınde ılgınç yapı ar vardı Hele, Tom Tom Kaptan Sokoğı butunuyle bır tanh donemı Eskı Fransız Elçılığı bahçesının Tom Tom sokağına yüzü olan ıkı katlı bır yapı 1844 tanh.nl taşıyor Mımarın adı da ön yuzde yazılı. Caurencısso. Kapıtulasyonıar Osmanlı Imparatorluğunda Fransa kırallığının ozel mahkemesı olarak kullanıldığı bılınen yapının on yuzunde Fransıica «Kanun Adalet ve Kuvvet» sozlerı goze çarpıyor Az aşagıda ve yıne solda, bır başka yapı ılgı cekıyor 16 kaoı sayılı ahşap yapının carpıcı bır mımarlık uslubu var On yuzun kolonlu baıkonu ve catısı bır bolumüyle cokmuş yapı, Anıtlar Kurulu nea tescıllı amma bır kaç yıl sonro butunuyle cokup yokolabılır Ş mdılerde Galata da bır hırdavatcının deposu olarak kullanılıyor Saıt Naum Duhanı nın cEskı Insanlar, Eskı Konutler» adlı ılgınc kıtabı, Tunel, Tepebaşı ve Galatasaray arasına duşen yan sokakionn hemen bütün yapılarını, oralarda yoşcmış ınsanların hayat kesıtlerını verıyor. Kültur mırası olarak yokedılen qecen yuzyıl istanbul'u yapılarının cok çarpıcı bır panoraması, topografık bır antoloıı Yapıların dılı olsaydı, yapılar anlatabılseydıl Yapılar taş demır, çımento cam ve tahta bırleşıml cansız gorünı.mlu tanıtlardır amma, bakmakla yetınmeyip görmeğl bılenlere cok şey anlatırlar Kültür mırasının önemını kavramış toplumlarda yapılar, coğu tanh yapraklarından daha caniı doha öğretıcfdir Londra, Parıs, Roma, Viyana da böyledır. Bunun tersını oralarda kımse düşünemez Gelın görün kı, 2000 yıl' aşkm bır gecmışın deqışık kulturler alanı Istanbul'da, Lıst, Lamartın ve daha nıce dünya sanat ünlüsunün konuk kaldığı yapılar bır punduna getırllıp yıktırılır. (okurlaıtiaıi... ZORUNLU DIN DERSLER9 ÜZERINE Atatürk yılında Atatürk düşüncesı haykırılırken ne gerekçeyle olursa olsun onun cağdaş anlayışından, yaptığı devrımlerden ödun vermemek gereklr. Bu Atatürkçü olmanın bırincll koşuludur Son gunlerde Mıllı Eğıt m Bakanlığının okullarda mecburi dın derslerı okutulmasına yonelık calışmalar yaptığına tanık oluyoruz llerı surülen gerekcede bazı cevrelerın kuçucuk cocuk'arcr kuran kurslcrında Ataturk duşmanlıgı aşılanmas nın onune gecılmek ıstenmesı lıerı surulen gerekçe ne olursa olsun laiK bır uıkede meckurl dın oersı okutu masına neden olamaz. Eger bu kurslarda Okutulmaya çalışılan Ataturk duşmanlıgının onune geçılmek ıstenıyorsa oncelıkle dıyanet orgjjtu baştan başa değıştınlır, Atatürkçü dın adamları yetıştırılmesı yoluna gıdılır Okullarda mecburı dın derslerı okutmakla Ataturk djşmanlığının onune geçılmez aksıne bazı yobaz'arın destegıyle teşvık edııır Bu gun mecburı olmadığı halde okullardakı dın derslerı bır ızlenırse gençlığe ne gıbı gerıhklerın aşılandığı goruleceKtır Böyle olağanustu bır dönerrde bazı çevreıer.n destegıyle okul arda mecburı dın derslerı okutmaya calışmak kaş yapayım derken goz cıkart maya benzer. Atatürk'un bizzat emırlerıyle okullarda dın oğretımi kaldırılmış, daha son ra da ısteme bağlanmıştır. Bu gexeğı dıkkate almamak çok buyuk aymazlıktır Bu karardan derhal gerı donulmesı ge nış halk yığınlannın dolayısıy ia devletın yararınadır Ataturk ne dıyordu «Bizim ondan bundan din terbiyesi a'ma gereksınimiz olmamalı, blzim anamızdan alacağım:z din ter biyesl bıze yeter de artar.ı Tarıhı bır yani gıya duşmeyelım, cağdaş goruntude Arapça eğıtımınde yapılabıleceğı söyleniyor, bu ne demek. kopkoyu bağnazlık, yobazlıktır. Okullarda mecburı dın derslerl okutulması yoluna değıl. her turlj ıbadetın Atatürk'un emır lerı doğrultusunda Turkceleştl rılmesı yoluna gıdılmelıdır. Gerıci cevreler laıklığı dın düşmanlığı olarak empoze edıyorlar, dıye mecburı dın derslerının okutulmasını ıste mek, bu yolda calışmalar yap mak laıklığl inkar etmektır Laıklık elbette dınsızlık değıldır, dıne saygıdır Dınl, Insanların hur iradelerıne bırakmaktadır. Bu gerceğı topluma benımsetmenın yollarını arayalım, ama bu aravış okullarımızda mecburi dın derslerının okutulması yolunda olmamalıdır Dıleğım şımdıye kadar alınan yanlış kararlardan dönülduğu gıbı, bu karardan da do nulmesıdır Ataturkcüluk adıyla onun laıklığıni zedelemeyeI m Atatürk'un deyışıyle dınl Insanların hür iradelerıne bırakalım, dıyanet orgütunde köklü değ'şıklıklere gıdelım. Eğer laık bır ülkede mecburi dın derslerı okutmak gıbl blr hataya düşersek bu ulkenln çocukları bır gun nlcın blzl boyle batağa sürükledınlz dlye hesap sorabıllr, unutmaya lım tanh en büyük yargıçtır, tanhten kaçılamaz Yaşar POLAT Bodrum'un Türkbükü köyü ilgi bekliyor Bodrum'un Türkbükü köyü. geçtığimız yıllarda turızrne açıldı Bırçok hamle yapıldı ve 1980 yılında elektnge kavuştu Turızm donemlerıne gırüırken her zaman olduğu gıbı yetkıhler ne yapılması gerektığmı, tunzme canlıhk getırılmesı açısmdan nelenn yapılması gerektığmı sıh sık anlatırlar ceşıtlı yaym organlan üe kamuoyuna konu nakkında bılgı verırler Ancak, Turkbüku koyunün bugünkü canhlıgına rağmen bazı şeyler yapılamadı. Türkbükü köyünde kahnabılecek yerlerden biri de Meltem Pansıyon'dur Yol sorunu yıllardır ele almmamış ve bugüne kadar çozıtmlenmemıştır Haberleşmelerde ıse aksakhıüar suregdmektedır Tunstık köyumüze teleıon verılmesı konusunda yaptıgımız basvurular bugune deh yanıtsız kalmıştır Yetkıhlerden Türkbuku köyü sorunlanna egılmelennı behhyoruz Türkbükü köyü halkı adına SABRl TOKCAN üniversiteye hazırlamada, güvence DERSANES! KIVANÇ DUYUYORUZ! Dersanemiz öğrencilerinin % 93'ü birincı aşama, % 56'sı ikinci aşama sınavmı kazandılar. Ve dersanemiz öğrencilerinden ikısi ılk 50 arasına girdi. Yeni dönem kuıslarımızm kayıtları devam etmektedır. Kurslara bse son sınıflar 112 Eylülde lıse mezunları 517 Ekımde başlayacaktır Bir okurun aakSaması Her rilede zamanıo kurumsallaşa' bazı gelenekler vardır Cumhuriyet Gazetesını okuma . bızım aılede bu türden bı> gelenektır Dedemın Fransızca rushasın okuduğunu hayal meyal hatırladığım Cumhu'iyet Gazetesı ıle aromızda /aman zaman belıren veya belırmeyen goruş ayrılıklarına ağmen aılemızde buyuk G I e yazılan gazete daıma Cumhuriyet olmuştur Bu nedenle yazetenizı okurken go1 zume ı şen en küçuk bır yanlış bıle beni üzer 14 ağustos tcrıhli nushanızdc Mehmet Yap.cı ımzası ıle cıkan tisa'nın havarilennden Senpol'un evının kalıntıları bulundu» bcşhklı yazı ıse yanlış bılgı kesareti bak mından garıp ve hazın Dir rekor kırdığı kadar, genel ><Oltüre V6 okuyucuya karşı br saygısızlık anıtı olarak benı hayal kırıklığına uğrattı Bngl aktarmanın gerektırdığl cıddıyetle hıçbır ılgısı olmayan bu yazının genellıkle aydın oır okuyucu kıtlesıne seslenen bır gazetenın mısyonu le nasıl bağdaşır bilemem Şoyle kı1. Yazar Sen Pol'un Isa'dan tam 4 yaş kücük olduğu sonucuna herhalde aılelerın foto albumlerın1 karıştırarak varmış olacaktır. Daha yoygın bir sava gore M S 515 yıllannda doğmjş olabıleceğı kabul edlllr. 2. Sen Pol cKüçuk yaşta Hırıstıyonlığı yayma mücadelesme» katılmadı Dıni butun bır Yühudı olarak uzun yıllc Isa doktrınının en kat ve acımas ı düşmanı oldu ve muhtemelen 30 yasına joğru bL dınl kabul ettl. med Roma Imparatoru Nerontn hışmına ugrayıp başı kesılmek suretıyle olduruldu 6 «Sen Pol'un cenazesı kendısın, destekleyenler tarafınacr duzenlenen bır torenıe Roma'ya gıttiği gemiye Dindırılerek Tarsus'a» gonderı medı Kabrı Roma dışında Ostıa yolu uzerınde cSaint Paul hors lesmursk kılısesındedır Tarsus ta aranıp bulunacağını sanmam. Ga'etede verilen «bllgileri» yazarın nereden derledığı doğrusu merak konusudur llkokul cocuklarını bıle guldurecek şekMde Isa'nın olümuyle başlatı an «Katolik ve Protestan mezhep çatışmalarıı dışmdakı bılgılerın Hırıstıyan olmayan bır yazarın genel kulturunde ver almamas belkl doğal karşılanabılir, ama ınsan bılmed.Cj ni başkasına oğretmeğe kalkışmaz, en azından guven lıı kaynaklara başvurmadan Bu mektubu Cumhuriyet Gazetesı'ne olan saygım nedenıyle k şısel bır dertleşme nıtelığınde sıze yazıyorum. Bır düzeltme yaptırıp yaptırmarna tamamen takdırınize bırakılmıştr 'sım ve adresımin yayınlanmastnı arzu etmem Ustu ı saygılarımın kabulünü rica ederım Efendım Bır Katolık okurunuz, 14 81981 3 Bu andan itibaren Sen Pol TarSüS takı evınde oturakaı madı Ateslı bır savunucu olarak Surıye'den Italya'ya 4 kez Kucuk Asya'yı, Yunanıstarı'ı Ege Adalarını, Makedonya'yı enıne boyuna dolaştı bırkaç kez hapıse gırd' cıktı putperest Roma âlemınde Hırıstıyanlığı yayarak «Paganlar Havarisi> ünvanını kazandı. 4 O zamanlar Romatiane Ka tolık ne de Protestan vardı Aksıne yeraltında, katakomDlarda yaşayan, kölelerle nkinci sınıf» vatandaşların oluşturduğu, yenı bır düzenln temsılcl olabılecekleri Korkusu Ile Roma Imparaıorlarının huzurunu kaCıraa. sodece varolmaya çalışan ufacık b'r kume Isa taraftarı vardı Yazarın Ifadesıne gore Sen Pel'un yatış'ımak ıstedığı «Katolık ve Protestan mezhep ayrılık!arı»nın Ise den Pol'un olu nünden 15 yuzyıl sonra başıadığı llkokul tanh kıtapıatında bıle yazılıdır 5 Sen Pol bır «grubıun saldırısınaa hancerlenerek ol Altıyol, Visne Sok. No: 36 KADIKÖY / İST. Tel 37 79 33 35 55 89 TÜRKİYE VAKIFLAR BANKASI TA.O. BEYOĞLU ŞUBESİ GAYRİMENKUL SATIŞ! îstanbul, Çatalca, Büyukçekmece Yakuplu koyunün Angurya Çıftlığı (Reşıtpaşa) mevkıınde kam, 'apunun 6 pafta, 271 parselde kayıtlı 349Ü8 m2 alanlı tarla açık antırma suretıyle satüacaktır. VâSFl: Gaynmenkul, dofusunda Anbarlı 7e Avcılar köyü, batısmda Kavaklı koyıı. kuzeyınde Yakuplu kojii ıle sınirlı bulunan Angurya (Reşıtpaşa) Çılthgınae Bankamıza ait 34908 m2'dır r MLHAMMEN DEĞERl: 13U90 5U0 TL. dır. SATIŞ ŞARTLAR1: Satış ijubemız Bınasmda 4 Eylul 1981 cuma gunu saat 14 00 15.U0 arasmda vapılacak tır. Bu arttırmada tahmın edılen bedelm tamamını ve satış masraflannı geçmek şartı ıle ençok arttjrana üıale yapüacaktır. Arttırmaya katılacakJarın tahmın edıJen bedelm %10'u rjsbetınde Temınat akçesı veya bj mıktar kadar Banka TemiKat mektubunu ıhaleden önce Şubamıze tevdi etmelen lazımdır. Sat.ış peşın para ıledır Alıcı ısterse 20 gunö geçrnemelc kaydıyla mehll verılecektır. Satışla ılgıü tellahye resmı, E>amga vergısı, Tapu harç ve masraflan ıle Mall denge vergısi ve bılumum masraflar alıcı tararından ödenecektır Saüş bedelı derhal veya venlen sure ıçınde ödenmezse üıale Eanka tarafından feshedLien lhale Banka îdare Meclismın tasdıkı halınde geçerlı olup, Banka îdare Meclısinın karannın alıcıya teblığ.ne kacar satışı yapıp, yapmamakîa se'besttır Satış Şartnamesı Bankamız Şubesmde herkes tarafındac görülebılır. Satışa ıştırak edenler şartnameyı gormüş ve kabul etmış sayılırlar. BERBERLER DENETLENMIYOR îstanbul'tm Kızıltoprak Sela biçbırlnin budenli korkunc blr mıgeşme çevresmde saç fcesme artış gostermedığı aşıkârdır. Bu ücreti 7 8 ay önce 75 arüşlarm beledıyenın onayı ıle 100 llra idi, kısa bir sü yapıldjğırça daır gazetelerde ya re sonra, 125 üraya vıkazılara rastlanmamıştır. Brnırüdı tkl ay önce de İ50 llra dan başka berberlere aıt tıcret ya ulaştınldı tanfelerıne, hıçbır berber dui On yıl once beş llra olan saç kanında rastlanmamaktadır. kesme Ucretı, ştmdi yüzde Uc Sayın Beledıye Başkammızın bin oranında arttınlmış bubu konuya da el atarak halen • ImmaVtfl nlan V a v h » jlnAtl^ lunmaktariır rınln, haklı \e zorunlu olup ol madığınm saptanması, ucret ta rıfelennın rauştenlerın gorebı leceklen yerlere mutlak surette astırılması, bundan sonra yapılacak zamların, beledıyenın onayı ıle \apılıp vapılmddı^ınm gazetelerle halka bıldırılmesi çok jararlı bır ışlera olacaktır duşunsestndeyım