10 Haziran 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
% Cumhuriyet SANAT EDEBİVAT 1« HAZÎRAN 1981 TELEVIZYON 19.55 ÇOCUKLARLA MÜZİK Muzeyyen Demird yönettminde Ank&ra TV Çocuk Korosu, «Ninrü» adlı sarkıyı öğretecek. Adalet Ağaoğlu île söylesi 1 Türk romanında kendine özgu, ulusal bir geüşlm mi söz konusudur, yoksa «Türk romancılığı» genelde «Batılılaşma süreci» içinde bu Batıcılığın sonuçlarından birisi olarak mı oluşup, bugüne dek uzanmıştır? cTürkiye'd« romancı yoktur» gibisinden kestirme yargıların öfkeli doruklanndan 6iyrılırsak, sanırım, tartışılacak ilk konu budur. Romanımız, blclm ve öz bakımından, roman kahramonlarının kişilikleri, romana damgasını basmış olayların niteliklerl bakımından nasıl bir süreç Içlnde görüleblllr? Sloganlar e'bl. kestirme yargılar da coğu kez geroeğin tartışılmasını önler. Hele tonımı yapılmamış, sınırları cizllmemiş kavrann v» olgular uzerindekl kestirme yargılar, yalnızca gerçeğin tartışılmasını engellemez, üstelik, bu gerçekleri, yapay tartışmalarla başka başka noktalara sürükler, tlylsl mi» diyorum, Adalet Ağaoğlu İle konuşurken konuya t bu noktadan başlayalım: «Romonımız, Batı taklitçiüğinin b!r uzanîısı mıdır?» Ya da. «Romanımız, Botı takntçillğinln uzantısı ise. takIİI olan İle olmaycnın ayırdedicl ölcüsü nedir? Ve okuyucu bu ölçüyü nasıl ayırdeder, nasıl anlar, nasıl algılar?» Burada bazı bilinenlerl özetleyerek yola çıkmakta bir sakınca yok sanırım. Batı'da roman, ceşltll süreçler Içlnde yavaş yavaş oluşmuştur. Sınıfların belirmesi, blreyin ortaya cıkışı ve toplum yaşamını yönlandlrmeye başlamasıyla yükselmiştir. Kuşkusuz blzde öyle olmadı. Türk romanı kendl tarihsel süreçlerl Içlnde bu ağır, birblrinl Izleyen aşamalardan gecerek belirmedi edeblyat sahnemizde. Bütün bunlar son yıllar epey acıklandı, tartışıldı. kabul gördü. özellikle 16. yuzyıla kadar Osmanlılarda üretlmdeki durallık, tarımdan «anata doğadaklnl yineieme *• coflaltma dışında herhangl blr yenlden üretlmin sâz konusu olmaması, blrey yerlne yığınsallığın ağır basması, glderek Tanrı İle, Inanola blrleştlrilmiş devlet anlayışı, blreyin yanl ferdln kendl adına, kendlsl Içln harekete geçmemesl sonucunu doğurmuştur. Ahmet Oktay, daha ta 1970'lerde Yenl Dergl'de yayımlanan Osmanlı Toplumu ve Edeblyat başlıklı Incelemeslnde cok lyl bellrtlr bu durumu. İşte anılan bu nedenle Batı'dakl onlamda »ınıflar bellrmemlş, bellren aigılanamamıştır. Kısacası biz, üretim blclml v« uretlm lllskllerinln blr sonucu olarak, Insanın kendlsl lçin özgür bilincl v» bilgislyle llkin elektrlğl bulup, sonra radyoyu, buzdolabını, televlzyonu yapablldiğl süreclerden gecmlş değlliz. Elektriğl de, sonuçlonnı da hazır aldık. Teknoloiiyl. teknolollnln Insan yaşamına taşıdıklannı da.. Düşe kalka bunların kullanımını ftğrendik. Hfllâ da öğrenlyoruz. Uğur MUMCU 20.15 K A R T O N FİLM 20.30 HABERLER 20.56 HAVA DURUMU 21.10 UYKUDAN ÖNCE 21.20 STÜDYO 1 Enls Fosforoğlu'nun sunduihı programSa yanlış be« lemne alışkanlıkları ve sık yemek yemenln sindirim sisteml 11e metabolizmaya yaptağı etkiler konusu işleniyor. Konu ile Ugili ceşitli skeçlerin d* yer aldığı programa Sibel Egemen «Veda», Neco «Mutluluk Şarkısı., Seçil Heper «Söyle Sevgül» adlı şarkılan. İle katılıyorlar. Aynca geri zekâlı çocuklarm eğitlmlnl kapsayan bir okul ve Harp MalüUari Denıeğtni tanıtan görüntülere de programda yer veriliyor. Adalet Ağaoğlu üzerine notlar... e Adalet Ağaağlu'nun yazarhh başlangıcı şiirle, tiyatro üstüne yazılanyla oiuyor. Bunu radyo ve sahne için yazdığı oyunlar, oyun çevirüeri izliyor. Bu çalışmalan topiam bir dü zineyi buluyor. • 197172'lerde yazdığı üç kısa cyunia yirmi yıl emefe verdiği oyun yazarlığını buzdolabına haldınyor. •Evcilik Oyunu», *Çatıdaızi Çatlak*. •Tombala', ^Kendini Yazan Şarkı* gibi sahnelenmiş oyunlarma eklenen «Üç Oyun*a TDK 1974 Tiyatro Ödülü t/eriliyor. Oyun yazarlığmın tiyatro kadrolanna. iktidarların. gün lüfe siyasanın güdümündeki tiyatro yönetimlerine ve üç duvarlı bir dunyaya bağımlüığı karşısında o da yaz ma alanvu genişletiyor. Roman ve hikuyeya doğru açüıyor. Bu arada tiyatroyla ilgili olarah başka bir deneyi d« Ankara'mn üh özel tiyatrosu Meydan Sahnesi huruculan arasmda yer alması. İki yıl bu tiyatronun hem yöneticiliğini. hem dramaturgluğunu yükleniyor, dergisini çvfeanyor, oyuncu ortaklarına istedikleri oyunlan çeviriyor. 22.05 TELEVİZYONDA StNEMA: «KASABADAKİ OYTJN» Yönetmen: George Stevens / Oynayanlar! Ellzabeth Taylor, Warren Beatty, Charles Braswell. Hank Henry / Yapım yık: 1970 / 113 daMka. Ellzabeth Taylor. Las Vegas'ta gece kulüplerind» önemsiz rollere çıkarak yaşamun surdurmektedir. Warren Beatty de gece kulüplerinde plyano çalmaktadır. Gelecekten umutlannı kesmlş olan bu ikl genç, rastlantı sonucu tanışınca yaşamlan degl Adalet Ağaoğlu, roman tartışmalarıyla llglll olarak Uğur Mumcu'nun sorularını yamtlıyor. 23.40 HABERLER RADYO TRT I 06.00 Açüı?, program T» kısa taaberler. 05.05 Kzgi kervanı. OSJO Şarkılar T» oyun havalan. 06.00 Kısa haberler. 06. 03 Bölgesel yayın. 06.30 KBye haberler. 06.40 GUnaydın. 07.20 Öıel taruücı reklan: 07.30 Haberler. 07.40 AtatüTk dlyor ld. 07.45 Günün içlnden. 10.00 Kı•a haberler. 10.02 A'kası yann. 10.22 Bölgesel yayın ve reklamlar. 11.00 Kısa haberler 11.05 Türküler 11.25 Çe«ttl< sololar. 11.45 Şarta'.ar. 1Î.00 Kua haberler. 12.05 Eeklunlar. 12.10 Ögle Oıert. 12.55 Reklamlar ve radyo . TV programlan. 13.00 Haberler. 13.15 Saı eserleri. 13.30 B81s»Bel yajrcn ve reklamlar. 14.45 Öğleden sonra. 16.00 Kııa haberler. 16.05 Şartalar. 16.25 Haflf müzik 16.40 Türküler. 17.00 Olaylann içlnden. 17.30 Beraber ve solo »arkılar. 18. 00 Kısa haberler. 18.05 Çocuk bahçesl. 18.20 Haftanın çocuk sarkısı. 18.23 BSlgeael yayın ve reklamlar. 19.00 01.00 TRT I I 11» ortak yayın.19.00 Haberler. 19.30 Beraber ve solo türkOler. M.00 K5yümüı . köylümüz. 20.20 Hayrt Pek»en'den şarkılar. Î0.40 Turkça sözlü haliî müzlk. 21.00 Kısa haberler. 21.05 Dlnleylcl lsteklerl. 21.30 Solistler geçidl. 22. 00 Kısa haberler. 22.05 Baksen GOnaydın'dan tflıküler. 22.20 Çeşitll müzlk. 22.40 M. Sen Sancakoğlu'dan şarlnlar. 23. 00 Haberler. 23.15 Gecenln İçlnden. 00.55 GünOn haberlortnden Bıeüer. 01.00 Program v» kapanıs. 01.05 05.00 Gece yanaı. barler. 07.40 Türküler v» Orun bavalan. 08.00 Sabah içjn müzlk. 09.00 Kadn Şannan'üan çartolar. 09.15 Polklorumuzdan motlfler 09.30 Sabah konserf. 10.00 Kecep Btrglfden şarkılar. 10.20 Arif Me»hur'dan tOriOler 10.40 Akarsulanma barajlanmı». 11.00 İld solistten şarkılar. 11.30 Kecla Erol'dan türküler. 11.45 Çeşit't müzik. 12.00 Kadınlar toplulugJ. 12.30 Açıklam&ll küçük koro. 13.00 Haberler. 13 15 Haöf mürik. 13.30 TürkO'er geçidl. lt.OD İM aollstten şarkılar. 14.30 Yabancı dü eirenelim 15.30 Barok müzik. 16.00 Halk müzttinln esM ustaîsrı 15.20 Arkası yann. 16. 40 Meral Ugurlu'dan |arta!ar. 17 00 Olaylann içlnden. 17.S0 Yu'ttan «es'.er. 18.00 Ça*da» Turk sanat mttelgl. l«S0 Yayınlarla Atotürk 19.00 01.00 T B T I 11» ortak yayın. Adalet Âğaoğiu: Roman olacaksa önce birey sonra kisi ve kisilik olacaktır karçıdevrlm calkantılarının yolunu Izlemedl. Kural aynı kural: Ayrı nedenler, ayrı sonuçları doğurur. Böyle olduğu lçin de batılılaşma körükörüne ve yüzeysel blr öykünms (takllt) olarak görüldü. Aynı yollar Izlenmediğl lçin benzer sanılan yollar, başka alcnlara, başka çıkmazlara açıldı Slyasetts, ekonomide böyle olunca aynı öykünme sanata, şllre, edebiyata da yansıdı. TRT III 07.00 Açüı» T» prograiB. 07.0J GOne ba»larken. 08.00 Babah konseri 09.00 Türkç» haberler. 09.03 Barok müıflu 09J0 SteelT Dan'm »OaAidK» «lbümü. 10.00 DUden < 1 An»p H» <jolu 10 30 Haflf Bata mflîlgln den ieçme'.er. 11.00 ögleye do»nı 12.00 Haber'.er. 12.09 Dtskotsgimüsden. 1S.00 Konser isaU. 14.30 Ca« mOöll. 15.00 MürttU daklkalar. 18 00 Oftnün konsert. 17.00 Habertor. 17.0» Slıler lçin. 1S.00 Sabdan aaliTa. 19.00 Habtrler. 1». 09 MOzlk düOTaaından. S . O OO Müıii »etiüga. aojo c » mu ılgl 11.00 Bolodan orksstr»T*. J2.00 Eaberte. 23.0S G » oanm |»tlrdlkl*rt ».00 Salı konserl. M.00 Oaa* ve mOıtk. 01.00 Procnra T» kapanı». TRT II 07.00 Açılıj T» program. 07.0J SoUstlerden seçmeler. 07.30 Ha .Günün Bulmacası 1 2 3 4 5 6 7 8 1 2 3 4 56 78 9 ^••^^ UI ^^^^ ÜLLL ^ ^ • ^ 9 rr F olmuş olan >i«i S Eomalüann savaş tannsı. Orik asidin tuzaı. 4 Bir bağiaç. Havva (yabancı dildea). 5 Ateşll olmasa da 6136 sayılı kanunun kapsamına girer. Hem bir ünlem hem de bir ilgeç. 6 Ayak. TEBSİ, bayram (esM dü). TERSt, elem, keder. 7 Bazen ytlzilnden daha pahalıya gelir. 8 TERSÎ, almak lçîn aybaşmı iple çekeriz. Arap ça kızoğlankız anlamına gelip Hazreti Meryemin sıfata va bîr kadın adıdır. 9 Aya ilk ayak basan aatronot. SOLDAN SAGA: 1 Ittihat ve Terakki'nin ünlii İstanbuı muhafızı ve Bahrlye Nazm. 2 Bir eski Mezopotamya Devleti. Yapıtlar. 3 Kaygı, tasa. Eksiği olmayan. 4 Bir barfin oloınuşu. ABD'nin lkincl Cumhurbaşkanı. 5 Bir hacim ölçüsü biriminin tasaltdmışı. Askerlikte bol bol verilir. 6 Tiyatroda sık sık yapılır. Haya. 7 İsviçre'nin en tmyük akarsuyu. Velazquez'in damadı ve öğrencisi olan îspanyol ressamı. 8 TERSÎ, kesici dlşsia bir memeli hayvan. Radonun slmsesl. 9 TERSÎ, büyük Pransız yazan Eabelais'nln Onlü eseri ve sevlmli bir dev olan kahraman. YTJKARDAN AŞAĞIYA: 1 Mustafa Reşit Paşa'nın oğlu olup üç kez Paris sefirliği ve bir kez Harioiye Nazırhğı yapmış olan Osmanlı devlet adamı. 2 Argos kralı Agamamnon'un bir çok trajedilere konu 1 23456789 c İ I N T J u|s|T C A M • AS 8 m ri • \\ u M A A A R RlE A A£ u S m T!H ]T I F A K A |V K j A i A 1cA A A M| o Eu L n 0 11 n f H u c 1 RA T r.T Bu noktada konunun biraz daha açılması gereklyor gibl geliyor bana. Sözün arasına gl rlp soruyorum: «Bu anlatılanlar örnekleneblllr ml.... Ağaoğlu, «tabil» diyor ve örnekler veriyor: • Adalet Ağaoğlu 1951'de bir Şu anda İlk aklıma gelen Orhan Kemal'ln sınavla Anitara Radyosuna ahnmışkent varoşlarında tutunmaya çalışan Insantir. Burada birçoh yeni uygulamalar ları. Bu İnsanlar blr belirtinin slmgesiyse, yön yapmış. programlar yazmış ve halendirilmlş bilince karşı çıkarak savaşımın ön zırlamıştır. Bürokrasi çarkı giderek cüluğüne şu ya da bu biçimde ölerek blr çığlık kendisini yaratıcıhktan karton imza atıp giderek aday bir birey de Oğuz Atayın Tu cılığımn kısır döngüsüne zorunlu tunamayanlar adlı romanındakl Selim Işık. Akılmca, uzun yayıncıhh yıllarım kema daha iyisi ben kendime de daha yakın blr sinlikle geride bırakarak 1970'de örnek vereyim: Ölmeye Yatmak adlı romanımı TRT'den ayrılmıştır. tlk işi 1968'den okumuş olanlar onımsarlar mı bilmem. Bu roo zamarta dek masada yanm bekmanın başkişisi Aysel, şimdlsl, o şimdinin bir leyen 'Ölmeye Yatmak' adh romakcç ny öncesiyle birlikte toplumunun kendl ku runı bitirmek oiuyor. Roman 1973' şaâmı belirleyen 193868 arası otuz yıllık döButdn bunlar genel doğrular. Bu flenel te yayımlanabiliyor. A. Ağaoğlu bunemi icinde de blr yolculuğa çıkar. Yanl bir an doğrulara daha derinleme3lne bir yaklaşımla rada tek parti döneminin bicimsel bir durakta blrkac saat durur, sağına soluna, daha kapsamlı bakışlar eklenebilir. Bu saptauygarlaşma önerisine açık bir eleşgerisine ilerisine bakar. Bakarken her şeyi gec malcrdc bazı duzeltmeler de yapılabilir. Yine tirel tavır alıyor. mlşteklnden çok daha başka bir şekilde olgıde romanımızın Batı'dakı aşamalı süreçlerden lar. Bu değişik algılayış icinde kendisl de de geçmediğl, edeblyatımıza Batı rüzgârlarıyla gir• »Olmeye Yatmak'i «Yüfesefe ğişir. Güc bir ameliyattır. İnsanın uyuşturucu dlğl gerceğl değlşmez Eskı destan ve masalGerilim' (1975 Sait Faih Htfıâye Arya başvurmadcn kendini kendi ellerjyle kesip larımız Ise bu süreçler Içlnde ronnana temellik mağam) adh hikâyeler lziiabı izliyor. b^cmesi gibi bir şey... Aysel bu yolculukta o görevinl yüklenemez sanıyorum. Bunlar soArdından 'Fikrimîn Ince Gülü» otuz yıllık dönemle, ardında daha yıllar ve yıl (1976) adlı romanı ile Sessizliğin yut, oynı temlerl ylneler durumda oldukları ve lar olan bir dönemle hesaplaşırken, dönemln İlk Sesi* (1978) adlı ikinci hikâye özellikle de blreyden uzak aurdukları lcln yükoağdaşlaşmayı salt üst/apısal bir değişimde kitabı yayımlanıyor. *Bir Düğün Ce lenemez. Ama romanımızın bugünü ve gelecebulan Rota Batı'nın bicimsel yanıdır, yöncesU (1979) ise o yılın Sedat Simavi fll »6z konusu olduğunda şu noktaya da mim lendirilmiş bilinçler vanl Izciler Isteyen öğretisl Vakh Edebiyat Ödülu'yle birlikte kovmak gerekln Blr oeçmlşl bugünü çarpıtne çok açık seçlk bir eleştlrl getlrlr. RomaMadaralı Roman Ödülü'nü va Orhan mak. ya da bugunden ve gelecekten umut nın bir yerlnde Ise şöyle denir: tToplumculuğun Kemal Roman Armağanını alıyor. ke«mek loin öörenmeylz. Bugünö yarına verim ADALET AĞAOĞLU Bfreylefmonln fin«mlnl en lleri aşaması Insanı blr kişi yapmaktır..» Henüz ustüne ödül kuşaklan geçiH blçlmde dönüstürebllmek. çoğdaşlık yolunda vurguluyor. Burada, romanın yazan olarak benim de, çok rilmeden de geniş yankı yapmıj olan seslilik Içinde Insandan bireye, bireyden blr kl bu roman bugüne dek 5. basımını şi olmaya doğru uzanıtmasını Istediğim ortaBu konu çok duyarlı blr konu; İkl yüzü kes tamamlamıştır. 8. basımı hazırlanıkln blr kılıç. Blr yandan körükörüne öykunme, da. Nerde blrey ve kişi sözcüğü gecse, top yor. Yazsonu* (1930) Ağaoğlu'nun lumculuk adına Irkilenler olduğunu biliyorum. Roman bizde Batı'daki aşaöte yanda «kultür devrimi» yapıyoruz diye ya son kitabı. Romanın da romanım yaAma roman olacaksa önce birey, sonra kişi ve zan yepyeni bir anlatı olarak çikvda «küjtürumüzü koruyoruz» diye blr kısırlığın malardan geçmemiş de olsa, yor harşımıza. Içlnde debelenip, çabalanma. Şu acı daha ger kişilik olmcsı gerektiği Içln olacaktır.. Böylekendini başlatüğı yerden aşa çekçi galiba. Uygarlık bütun insanlığın malı. ce benim burada kişilerln, giderek toplumiarın mah süreçler geçirdi ve geçi• Adalet Ağaoğlu Ankara'ya yaBur|uva kültürüne de, sosyallst kOltüre de kendllerlnl kendl elleriyle yapmalarını, tarihlerl nl kendl elleriyle yazmalarını Istediğim de orkın bir ilçede. NaUıhan'da doğmuş. riyor. Özellikle 60 sonrası ulusal, özgîın kültüre de acık olmak gereklr. tada. Bu bende doğrudan doğruya kendi nes 197fften bu yana yazarlıktan başSanatçının, edeblyatçının klşlllğı bü çok yönminicik bir rönesansla gelinel gerçeğlmden ve bulunduğum yerin gerek ka bir işle uğraşmıyor. Yirmi beş lü rüzgârların ortasında oluşuyor. Ağaoğlu İle sinlminden doğmuştur. şimini hızlandınyor. j bu konulara girlyoruz. yıldır bir teknokrat olan Halim Ağaoğlu ile evli. Çocuklan yok. «Bu açılardan» diyorum, «romanımızın bu YARIN: Batının Getirdikleri gunüne v* de dününe gelellm.» ve Götürdükleri Anlatryor: yaya kalmamak Içln kurcalarız. Bu nedenl», Oraya gellyorum Işte. Roman blzde îatı* bu genel doğrular ardmdan, «Efendlm, romanımız blr Batı taklltçlllğldlr, hâlu ve nep Batı dakl aşamalardan geçmemiş de olsa, kendlnl taklldidir,» demekle yetlnmek bana sağlıklı başlattığı yerden aşamalı süreçler geçirdi ve görünmüyor. Enlnde sonunda yüz yıllık blr ro geçlrmekte.. Efiz beğensek de, beğenmesek de man blriklmlmlz var artık. Romanın bugün dü toplum gıbl o da durduğu yerde durmuyor. ÖİSMAİL zelllkle 60 sonrası mlniclk blr rönesansla gell ne hlç benzemeyen geldlğl blr yer var. Pek GUlGEÇ çok romancımızın Batı kuyrukçuluğundan ve şlrnlni hızlandınyor. Önemll olan en azından Batı aoentalığındcn onur duymayacağj, zaman Içinde edinllmlş blr bilincl var. Bunları görmezden eelrnsk ssrçeğı çarpıtmaK olur. En ÖKKEŞ RftSA.SEVl'NCLİVDI.SÛLÛrJZu. çok da şundcn: Her şey blr özenme olduğu kaŞimdi Bah'yı bir an için bir İ J Û ISTDOEeiNl 6E2ÇEKLE$ dar, özenmenln temeilnde yatan bir gereksinTİCMİ5Tİ A2Tlk: TUM BÖLGE ONLACIN' yana kor da, dünya nüfusumenln de sonucudur. Yönlendlrilmlş billnç IçlnEÜNE ÖEÇMI'STİ. ELLERİMDE de Insan gerekslnlmlnln de blr payı olduğunu nun çoğuna bakarsak, çağıVAODI WLEAT R1ŞA GlSLE. unutmamak gerek. Toplumların özlemlerinin mmn en büyük olayı, insanın İKJ SÖ>lEyECB< 5OZÜ OLAMAZDL körüklenmesi, körükleylcllerln ortada bir özUEPSİ BOyUNU E&SCEKV benliğini keşfetme olgusuylem, blr gerekslnlm oldueunu da lyl bMmelerinden, blzlm hep gözardı etm» alışkanlığında olla burun buruna geliriz, duğumur bu Ince noktaları çok iyi »aptamalarından ilerı gellr. Ekonomide, siyasada, kültürde boş alana o zayıf noktalardan glrmek, top* i ıT lumu oralardan kuşatmak glbi... Ağca'nın Malatya'nın bilmem ne llcesindeyken gözünO dik romanımızda blr Izleylcillk kabuğuniM) oatlatılmış bulunulması.i Zaten romanımızın edeblya tlğl Papa değlldi herhalde, başka blr şeydi..» '" \\hfe& tımızda belirmesi olgusu ealt fBatı'da var, Blzlm «batılılaşma» dediğirjnlz sureç batı bizde de olsun» la açıklanamaz.. Bu, conlar kı nın geçlrdlğl sosyal depremlerin, devrim ve sa etek glylyor, blz de glyellm»ln tam esltl değildlr. Bu, blreyin kendlsinln farkına varmaya Uluslararası Türk Folklor başlamasının getirdlğl zorunlu blr sonuçtur ar tık.. insanlar yığınsallıktan yavaş yavas ferde Kongresi 2228 haziranda geçiyorlar demektir. Toplumda kendine haklar isteme süreelne glrdller demek.. Köleilk d6ne Bursa'da yapılacak minde köleler köle oldukiarının blte bilincinde BURSA, (a.a.) 2228 hazlran 1981 ta değillerdlr. Bugün, Türklye blr yana, Turklye' rlhlerl arasmda Bursa'da yapılacak iklncl ulus den cok daha geride olan ulkelerde bfle durum lararası Turk Folklor Kongresi Kultür Bakanı bütünüyla değişlk. Clhat Baban tarafından açılacak. Şlmd! Batı'yı blr an Içln blr yana Eor da, Kültür Bakanı Cihat Baban aynı gün, Bur dünya nüfusunun. çoğunluğuna bakarsak", ça sa Atatürk İl Halk Kutüphanesi'nln de acılı ğımızın en büyük olayı olarak, Insanın benllğl ni keşfetme olgusuyla burun buruna gellrlz.. şını yopacak. . Bence çağımızın en büyük olgusu bu. Cağımı Bursa Vallllğl yetkllllerlnden alınan bll zın en büyük olayı aya gltmek, uzaya roket glye göre, Türk Folklor Kongresi 100 yabancı fırlatmak, bunlann ardındakl güo olarak da ve 150'de yerll bilim adamının katılması İle pazarları denetlemek, hammadde peşlnde koş Necatlbey Kız Meslek Lisesl salonunda yapımak ve Insan emeğinl sömürmek değil. Aslında, Batı'nın bütün bu örgütlsnmesl hep ay lccak. nı şeye yönelmlştlr: Insanın hlçssnmeslne. A'f Nezih Seçkin, Almanya'da tık olgu, işte buna karşı olan... Çoğunluğun benliğini keşfetmesl yanı. Bu, Jorin Berger'In, başarılı bir operet yönetti hemen ardından da Güney Amerikalı Paz'ın de Uzun blr süredlr Almanya'da bulunan genc yimlyle «kendinden boşka biri olmak öğretlsln den, bu koşullanmadan kurtuiarak babadan orRestra şeflerlmlzden Nezih Seçkin yönettlğl oğula süregelen şu Insan aforozu» rezaletlne konser ve operetlerle ün kazandı. Sanat çevrelerinln de beğenl ve övgülerl son verme savaşımının belirlediğl bir olgu. nl alan Nezih Seçkin Içln Almanya'nın Ren «Bay ve Bayan Hickimse»den bireye, bir kişlgazetesinde çıkan bir haberde yönettlğl opere ye, kişiliğe doğru yürumek icin kcrarlılıkla gltin uzun süra oynamasına karşın giderek can rişilen savcşımdır kanımcn cağımızı belirleyen lılık kazandığı vurgulandı ve «Genç şef Nezih en büyük şey. Beürtileri savruk. bu başkaldırı Seçkin ele avuca sığmayan canlılığtnı tum dan çıkon sesler henüz cok kaotik de olsa, operete aktardı. Son derece müzlkal, nolasız, bellrtiler olduğunu görmezden, yükselen sesbiçimde yönettiğl yapıta zartf ve şık bir Ifade lerl duymazdan gslemeyiz. Hatta bireyleşme gatlrdl.. Operet Içln her zaman gerekll olan süreclni bile carçabuk arkada bırakıp, belkl herşey Seçkin'ln anlam dolu yorumunda var de atlayıp kişiliğe doğru yükselmek içln gös terllen sabırsızlıâı. aceleoiliâi de!...» dı..» dendL « r ı^l • • r , J^ I ~V ^ ^ " ^~n i " **""•
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear