Catalog

ON CUMHURfrET 2 HAZİRAN 1980 Yaz yayınlarında 600 saatin, 60 ı tekrar olacak!. TV'NİN YAZ PROGRAMLARI.BUYILHERDEFAKİNDEN DİNAMÎK BELİRLENDİ.ÇOKİSTENEN BAZI ÇOCUK DİZİLERİ İLE, YERÜ, YABANCI FİLMLERDEN SEÇMELER YENİDEN EKRANA GELECEK!.. SÜREKLİ DİZİLERİ İZLEMEK GÜÇLEŞTİĞİNDEN, BU TÜR DİZİLER EN AZA İNDİRİLİP, BİR GÜNDE BAŞLAYIP BİTECEKYAPIMLARAYÖNELİNİYOR... sinemamızla ilışki kurup fılm yaptırdığj zaman sinema emekçılerıni tek yanü «İstısna Akti» denılen bir anlaşma le oalıştırır. Bu anlamda calışma saatleri ve çalışmc bicimi belırlı aeğıldır. Emekcilerin ssgorta prımleri ödenmez. Yasalara göre cişcı» sayılması gereken sinema emekcüeri TRT'nin bu «İstisna Aktune göre «İşçi» olarak da kabul edılmez. Ustehk TRT ıstediği an bu emekcilerin işine de son verebilir. Nıtekım, Kemal Tahir'in, cYorgun Savaşçı» adlı romonından uyarlonan senaryo ile bir fılm dizisi yoptıran TRT'nin Turkiye Sinema Emekcılen Sendıkası'nca toplu sözleşmeye cağ'rılması üzerine V/ yönetimi önce bu yapımda sozleşme ile görevlendirilmiş olan üc yönetmen yordımcısının ve arkasından da «İstisna Akti» ile calışmakta olan tüm sinema emekçılerinin işine son vermıştir. TRT bir Anayasa Kuruluşudur. TRT bir devlet kurumudur. TRT Anayasa'ya uygun en cağdaş calışma kcşullarını diğer tüm kuruluş'ardan önce gercekleştirmek zorundodır. Ama, bu TRT, Türkıye Sinema Errıekcıleri Sendikası'nın toplu sozleşme cağırısımn ancak dördüncü ve son toplantısına katılmak zahmetme katlandı. Arkasından da sinema emekcüerinin işine son veren TRT komisyonu bulandırmak Için basın yoluyla birtakım gercek dışı Oaire Başkonlığınca ha zırlanan 1980 >«z döne mi yayınları planı kesin şeklini aldı vo onaylandı. Yaz dönemi 1 temmuzda başlayacak, 28 eylülde sona erecek. 90 gün boyu TV yoklaşık 600 saat yayın yapacak. Bunun gene yaklaşık 60 saati tekrar yayınlardan oluşacak. Özel programların uygulanacağı, Ramazan ve Oiimpiyat günleri dışında, yayınlar hafta icinde 17.00 23.00. hafta sonlarında ise, 17.00 24.00 arasında yer alacak. Pazar gunleri ayrıca saboh 10.00 12.00 arosında Tatil ycryını yapı lacak. 60 saatlık tekrar yayınları. haftanin yedi günü ocılış soatine «Devamı Yarın» sistemi ile konan Çocuk dizileri ile, pazar gunleri akşam üzerine konan yerli yabancı seçrre filmlerin ye niden yayınları oluşturuyor. Yazın tatil sezonu olması dolayısi ile, sürekli dizileri izlemek gücleştiğinden, bu tür di ziler enaza indirilip, genellikle bir günde başlavp bitecek yapımlara yöneliniyor. Açılıştaki Çocuklar içirı, Devamı Yarında, Olimpiyatlara kadar Vikingler. Oiimpiyat sonrası Heidi ekrana gelecek. Haftalık dlğer yayın planı şöyle: Haber öncesinde Lassie devam ederken, BBC yapımı \«ni bır belgesel dızi geliyor: Serüvenin Tadı (The Taste of Adventure). Haber sonrasında yerli yapım drama kuşoğını, Char lienın Melekleri ve Aşk Gerrisı izliyor. Klosik Batı Muziği gene carşamba gecelerı yayına gırecek. 9 ÇARŞA^ttBA Haftadan Seçmeler... YILLARIN ÖTESİNDEN.. fp «levizyon bu hafta, I seyircileri yıne uzun eure ekran önünde tutacak bır mınidızı, ya da Cok Satan Roman uyarlamasına başlıyor. Bır Zamanlar Kartaldı, yazarı Anton Myrer'in yapıtı The Last Convertıble <Açık Araba). TRT'de «Yılla rın Otesınden» adıyla yayınlanacak. Myrer'in yapıtı, ayni kıza âşık beş delikanlının öykusu. Avrupa'aa savaşın en kızıştığı yıllarda. Harvard'a beş delikanlı yazılır. Zengin Russ, hırslı Dal, ancak bursla okuyabılen George, inatçı Irlandalı Terry ve nazı işgalındeki ülkesınden kacıp gelen Fransız Jean. Aynı yatakhanede kalan beş delikanlının iki ortak tutkusundan bırl, Russ'un harika üstü acık, lüks Packard'ı, öteki de Radclıff kolejinin en güzel kızı Chriss'tir. Savaşı uzak tan duyantarın romantızmı Harvord'da devam ederken, De Gaulle ile bırlıkte ulkesini kurtarmağa giden Jean'ın ölüm ha beri, de)ikanlılara gerçeğı tüm acıları ile duyurur. Brri Kara, öteki Deniz, ötekı Hava kuvvetlerine ya zılıp savaşa g.derken, dördüncusu Amerıka'da kalıp, savaşın gerı hızmetınde gorev alır. Bu ışler olurken, Russ'tan hamıle kalıp, George'un evlenme önerısını geri cevıren Chriss. Dol ile evlenmiştir. Bır yanda savaş, bır yanda duygusal iiişkiler surer gider. Savaş sonunda Russ bir «Yeniden Buluşma» partisi verdiğınae, eskı arkadaşlığın artık izlerının kalmadığı ortaya cıkar. 1965 yılındaki 25'ınci Mezunıyet Yıldönü mu Toplantısı ise gencliK hayallerının nasıl gerçekler onünde yokolduğunu vurgular. 25 yıl boyu, guzeiliğını koruyabilen tek şey, Russ'un o ünlü Packard'ı, yani Last Convertıble'dır. Bol oyuncusu, bol olayı, bır yanaa romantik, ote yonda gercekçi gelişmesi ile seyırcıleri pek cok yonden aviayabilec3k bır dızi olacak, Yılların Ötesınden. Altı hafta boyu perşembe geceleri izleyeceğiz. (Perşembe, 21.40) PERŞEMBE PAZARTESİ Haber öncesinde yerli yapım cocuk kuşağını, pocuklar için BBC yapımı bir mıni dızi. Santr for izliyor. Hafta sonunda, Torihte Bu Hafta, Forsyet Efsanesi ve Spor devam ediyor. Haber öncesınde Kültür Kuşağı, ardından Holmes ve Yoyo adlı polisıye komedi dizisi, haber sonrasında ise, Sara adlı kadın ko'vboy dizisi ile Haber Program var. SALI Haber öncesinde Halk Müziği ve Eğıtim Kuşaklan var. Haber sonrasında ise TVde Sinema ve Kültür Kuşağı yer alıyor. Kölelik Belgesi Mahmut T. ÖNGÖREN ! acıklamalar da yapıyor Örneğin 16 mayıs tarihll gazetelerde bir TV yetkilısı. «Sendika bizden bir set ışcıs! icın ayda net 45 bin lıra istiyor.» diyebilmiştır. Oysa Türkıye Sinema Emekcıleri Sendikası. ücretierin en oz snemamızda ödenen ücretler katına yükseltılmesını istiyor. Bugün sinema alanında çalışan bir set işçisı sendika ölculenne göre ayda, fazla calışma ücretine ek olarak, enaz 6 bin lira net alır. TRT ise, 1978'de cıkardığı ucret yönetmeliğine göre, aynı set ışcisıne ayda en cok 3200 lira net ödemekte ve ayrıca da fazla calışma ücreti vermemektedir. Binbir sorunla ve en önemlisi de işsizlikle kıv ronan sinemamız için TRT İle kurulan ilişkilerin ekonomik yanı elbette cok Önemlidir. Fakat konunun daha da önemü olan yanı haca ve cağdaş bi' anlayışla TRT Sinema ilışküerini düzenlemektir. Bu nedenle de Türkıye Sinema Emekcıleri Sendikası bundan böyle TRT'nin sinemamızın elemanlarını calıştırarak yaptıracağı her film yapımma «toplu sözleşme» alışkanlığını yerleştirmeye kararlıdır. Sendika bu cabosını sürdurürken, TRT ile daha başka iiişkiler icinae olan TRTDER. TİSAN. FILM SES. Türkiye Yazcrlar Sendıkcsı ve SİNESEN gib' örgütierin desteğini de sağlayacağı düşünülmelıdir. Çünkü yeterli bir sosyal güvenceden ve ekonomik destekten yoksun sinema emekcilerinj TRT'nin düşük ücret ödeyerek, sekiz saatten fazla calıştırarak, fazla calışma ücretıni ödemekten kacınarak, iş güvenlığini yok sayarak ve sigorta pirimlerini ödemeyi görmezliğe gelerek sömürmesi düsunülemez. TRT hem bu sömürüye gözlerini kapıvor, hem de «Yorgun Savaşçı» örneğinde gördüğümüz gibi. «Toplu Sözleşmeı cağırısı yapıidığı icin kızınca. «İstisna Akti» ile calıştırdığı sinema emekcilerinın işlerine son vermekte bir sakınca görmüvor. Bu nedenle «istisna Aktiı ne «Kölelik Belgesi» demek daha doğru olur. TRT en sonunda slnemamızaan cKöle» bulunmadığını anlamak zorundadır. Haber öncesi, inanc Dünyası ve saz eserleri var. Haber sonrasında Türk Hafif Müzıği ve Tıp Dosyası adlı dızi yer alacak. Son haberlerin ardından yaz sezonunun yeniliği «Gec Gösteri»(8r başlıyor. Bu son haberlerin ardından girecek ku şakta. sanat değerı yuksek sinema fılmleri, Opera. Bale ve Klasık Tıyatro uyarlamaları yer alacak. CUMA CUMARTESt Haber öncesinde önce Gene Kayakçı. bıtıncs Jetgiller adlı cocuk dizileri tekrar edllecek. Ardından TV Filmi kuşağı geliyor. Burada TV icin özel cekılmış 70'er dakıkalık filmler yer alacak. Flipper ve Pop Müzıği olacak. Flıper ve Pop Müzıkle haberlere gelinecek. Haber son rasında şov programları ve TV' de Yerli Sinema var. PAZAR Sabah yayınını çocuk kuşağı ve Tatil Sineması oluşturuyor. Akşam ise, Spor, Yaşayan Denız, Yerli ve Yabancı Filmlerden Secme Tekrarlar, Taş Dev ri var. Haber sonrasında Dallas, Turk Halk Muziği ve Saınt dizileri >er alacak. SON GÜNEŞ n Güneş (The Lost Sunset), Hollywood'un iddialı yönetmenlerinden Robert Aldrich'in büyük kadrolu bir westerni. Cinoyet suçu İle aranan Kırk Douglas, eski sevgilisi Dorothy Malone'un çiftllğine soklanır. Molone burada, alkolik ve korkak kocası Joseph Cotten ve hızlı gelişmiş kızı Corol Lynley ile yaşamaktadır. Şerif Rock Hudson, Douglas'ı tutuklayıp. Teksas'a götürmeye niyetlidır. Haydutlar ve kızılderili baskınları arasında Joseph Cotten öldürülür. Hudson. Malone'a tutulurken, Douglas da kendısini baştan çıkarmaya nıyetli Lynley'e artık karşı koyamaz. Herseyi ile birincl sınıf olmaya hazır filmin zoma nında umulan başarıyı gösteremeyişinin sebebl, Aldrich'in ille de soluklu bır kovboy filmi yapma hırsı uğruna herşeyi zorlayışı. Senaryo ağdalı. Oyuncular bol rol kesiyor, Aldrich de işleri cok yavaş götürüyor. Gene de yapacak başka iş yokso izlenebilir. (Pazar 12.50) IT©'DAN SONRA YUGÖSOVVYÂ ERBAKAN, KLASİK DİZİLERİ VE DALLAS'I İSTEMİYORL ıllî Selamet Partisi Genel Başkanı Necmettin Erbakan'ın Dallas dızısının yayından kaldırılması ve tüm TV film ve dızilerindeki öpüşme ve yatak sahnelerinin sansür edilmesini istediği öğrenildi. Erbakan isteklerini Adalet Par tisl Genel Başkanı ve Başbakan Suleyman Demırel kanalı ile TRT Genel Mudürluğüne ilet meye caba harcıyor. Ancak TRT yetkiiileri, «Biz zaten dünya piyasasında büyük bir dikkatle secim yapıyor, sectiklerımizi de gene ozenli bir denetımden gecırıp, aşırı sahneleri temızliyoruz. Bunun otesınde işlem yapılamaz. Türkiye, Suu dî Arobistan, Libya. ya da İran değıldir» diyorlar. Erbakan'ın şiddetle karşı olduğu dızılerın başında Anna Karenına ve Madam Bovary de yer alıyor. Tolstoy ve Flou bert'ın dünya klasikleri arasına girmış yapıtlarına karşı pıkan MSP Genel Başkanının İnsanlar Yaşadıkca ve Forsyte Efsanesi dızilerine de öfkelendiği bildıriliyor. M BHOVVANİ İSTASYONU!.. B 4 ito sonrası Yugoslavya ulusal birliğini koruyabılecek mıdır? Bu sorunun yanıtı Düyuk ölçüde ülkenin karşı karşıya buiunduğu sorunların kazanacaği boyutlar ve ortak !iderliğın bu sorunlarla mucadelede ne ölcude başarılı olacağı ile yakından ılgılıdır. Tito, Yugosiavyanın bağımsızlığı ve birliğini sağladıktan sonra bunu sağlam temellere oturtabılmiş ve Federal s'stemin toplumu oluşturan bütun ulusları dengeli olcrak tatmın edıci bir bıçımae ışlemesinj sağlayan bir yapıyı ölümüne kadar korumuştur. işlerliğı bugun bıle «mucize» olarak nitelendirilen ve so'n derece hassas dengeler üzerine kurulu bu sistemi bekleyen tehlikeler nclerdır? Bugünku Yugoslavya Sırbıstan, Slovenya. Karadağ, Bosna Hersek. Hırvadistan ve Makedonya olmak üzere altı Cumhuriyet ile Vayvodına ve Kosova özerk bolgelerinden oluşmakta; resmı olarak iki alfabenin kuüanıldığı ülkede cok sayıda dil konuşulmokta, yine birden fazla dıne inanılmaktadır. Bu cercevede farklı uluslar arasında tarihten gelen «husumetler», Hırvatlarla Sırplar arasındakl Cekişmede olduğu gibi bugün de etkili olabilmektedir. Uluslar araşı sürtüşmelerin bugün de sürtnesl başlıca Cumhuriyetler arasındakı ekonomik dengesizliklerden kaynaklanmaktadır Örneğın, Slovenya ve Hırvatistan'da yıldo kişi başına düşen gelir 3.000 dolan bulurken, bu rakam Kosova'da 600 dolara düşebılmektedir. Cumhuriyetler arasında bazen ucuri'mlara varan bu dengesizlıkler huzursuzluk yarctmakta ve frenlenemeyen bir rekabete yol açmaktadır. T hovvanl Junotion. John Masters'ın aynı adlı romanından. zamanının en güzel oyuncularından Ava Gardner icin uyarlanan senaryo ile. 1956'da oldukça iş yapmıştı. Gordner filmde. ikilemler icinde çırpınan bır güzel. Bir yanda Hintli, öte yanda ingiliz kanı, savaşta kimin tarafını tu tacağıno karar vermeslnl önlüyor. Sevgililerl de bir yanda Stevvart Granger, ötede Francis Matthevvs.. George Cukor'un filmin de, Bıll Travers de oynadı. 1950'lerın filmlerinde çok gecerlı Hindistan, Pa kiston dekoru da, en iyi sekilde kullanıldı. (Salı, 21.30) LORELHARDİ DENİZDE!. Yugoslavya'nın yeni liderleri Tito'nun tabunı nun kabre inişini izlerterken. Tito'nun ardından karşılaşacaklan e.n büyük güçlük ekono mik sorunların çözümu olacok. dir. Yirmi milyon nüfuslu Yugoslavya'nın yıllık petrol tüketimi 16 milyon tonun üzerindedir ve bu miktarm yalnızca 4 milyon tonu ülke icinde üretilmektedir, Yugoslav ekonomisinin belini büken sorunlar arasında işsizlik de ilk sıralaraa yer aimaktadır. Resmi olmamakla birlıkte ülkedeki işsiz sayısının 700 binin üzerinde olduğu tahmin edilmektedir. Hükümet ise işsız sayısının 3C0 400 bin arasında bulunduğunu ve işsizlerin kırsal kesimde ve hizmetler sektöründe sağlanan iş olanaklarını beğenmeyip büyük kentlerde iş aramaları sonucu ortaya Ciktığını belirtmektedırler. Ülkede enflasyon oranı İlk kez yüzde 30'u bulurken tehlike canları calmaya başlamıştır. Ekonomideki bu darboğazlor karşısında Yugoslav yönetıciler cıddi ekonomik kararların eşiğındedirler. Daha şimdıden döviz dariığı nedeniyle dışardan ithal edilen bırcok tüketim malının arzı sınırlanmış ve kuçük de olsa pıyasada yokluklar görülmeye başlanmıştır. Ekonomik g.dışi denetim altına alabilmek amacıyla Yugoslav hükümetinin alacağı önlemler, örneğın tüketımın kısılması resmi devlet televizyonunda devlet fırmalarının birbırierı ile yarıştıkları bir ortamda toplumda belli huzursuzluklar yaratabılecektir. Bunun yanında Cumhuriyetler arasındaki rekabetten doğan kaynak israfının önüne gecilebilmesı amacıyla merkezi hükümetın müdahaielarde bulunması da benzer tepkiler doğurmaya gebedir. ugoslavya karşılaştığı bu ekonomik güclükleri aşmada dış kaynaklara da önemll olcüde gereksinım duymaktadır. Özellikle Yugoslavya'nın bölgedeki istikrar işlevini sürdürmesinde cıkariarı bulunan Botı bu konuda şımdiden harekete gecmiş ve AET Tito'nun sağlık durumunun kötüleşmesini ızleyen günlerde bu ülkeye geniş kolaylıklar sağlayan bir ticaret anlcşması imzalamıştır. Sovyetler Birliği iıe Sosyalist ülkelerin de Yugoslavya'ya sağladıklan kredileri arttırmaları ve giriştikleri büyük projeleri aksatmadan yürütmeleri beklenmektedir. lkedeki ayrılıkcı akımların varlığı da Yugoslav yoneticilerin eskisi gibi aralıksız bır mücadeleyi sürdüreceği unsuriardır. Bu akımlar arasında en güclü olanı yurtdışında da örgutlenmış bulunan ve zaman zaman tedhiş eylemlerine girişen Hırvat milliyetçileridir. Hırvatlar yanında Amavutlar arasında da ayrılıkcı akımlann yaygın olduğu görülmektedir. Son olarak Kosova'da 50 Arnavut mılliyetcisi tutuklanmıştır. Ancak doğurduğu tepkiler nedeniyle bu grubun yar gılanmasına henüz başlanamamıştır. Milliyetci akım lann Tito'nun ölümunden sonra faaliyetlerinj n» sekilde sürdüreceği bilinmemekle birlikte. bu konu da duyulan kayg''ar dile getinlmektedir. IIİ: Cumhurbaşkanlığımn geleceği G Yugoslavya'da sonrası rejimi bekleyen en büyük tehlike ekonomik sorunlar Yugoslavya'yı oluşturan ulusal topluluklar arasında tarihten kalan sürtüşmelerin bugün de sürmesi Cumhuriyetler arasında ki ekonomik dengesizliklerden kaynaklanmaktadır. Slovenya ve Hırvatistan'da yılda kişi başma düşen gelir 3000 dolan bulurken, bu rakam Kosova'da 600 dolara düşebilmektedir. Tito YEŞİLÇAM TRT'Yl' BOYKOT EDİYOR inema Çalışanlan Sendikası (SİNE SEN) yetkihleri TV filmlerinde görev alan mensuplarına az ücret verildiği TRT'yj boykot edeceklerini acıkladılar. TRT, kendi olanakları yeterli olmadığı için TV fılm ve dizilerinde Yeşilcam kamero, ses, ışık ve set işcılerinden yararlanıyordu. Televizyonun şu an da İstanbul'da yapımları süren Yorgun Savaşçı, Paranın Kiri, Bir Ceza Avukatının Anıları ve İş iştir gibi yapımları boykotla birlıkte duracak. TRT elinde set işçisi kadrosu bulunmadığı için yapımlarda Yeşılçam set işcilerinden yararlanıyor. Ayrıca kendi olanakları yeterli olmadığı için de kamera, ışık ve ses gibi ge reksinmelerini de Yeşilçam'dan karşılıyor. Geçen yıl bu kişilere yapılacak ödemelerı belirleyen yönstmelik yeniden düzenlenmiş ve belirli zam yapılmıştı. Dönemin Genel Müdürü Cengiz Taşer belirlenen paraların geçen yıl için yüzde 75'inin ödenmesine geri kalan yüzde 25'lik bölümun de bu yıl yeniden zam oiarak ilave edilmesini istemişti. Ancak 1980 yılının ikin ci yarısına gelindiği halde yönetmelikte belirlenen yuzde 25'lik artış yopılmadı. Bir yapımcı «TRT elindeki olanaklarla her zaman Yeşilcam la ortak çalışmaya girmek zorunda. Ancak ödenen paralar bu dönem için cok komık. Bu ücretle kimse çalışmak istemiyor. TRT'nin ya bu kadroları kendi bünyesinde yeterince oluşturması ya da Yeşilçam'a yeterli ücreti sağlaması gerekir. dedi. eçen haftanın horıka Lorel . Hardi Kovboy'undan sonra, bu hafta ünlü çiftin sıradan komedilerinden birinj izliyoruz. Gordon Douglas'ın 1940" do çektiğl filmde, iki kafadarı önce bir borazan fabrikasında işçi olarok göruyoru2. Durmadon calan borular, Hardi'nin kafayı hafif üşütmesine sebeb olunca Doktor James Finlasyon, onlara de nizde dinlenme öneriyor. Şorlo'nun üiiıü Modern Zamanlar filminden esin lenen bu birlnci yarı, nofıs.. Ama ikınci \ arıda sıkıntı başlıyor. Hardi denızden korktuğu icin, limanda demirli bir gemici ğe yerleşıyorlar Bu gemiye bır katil sığınıp, onları tehdide başlıyor. Boru sesi ile çıldıran ve sal dıran Hardi Lorel'e «Hay dı boru cal, şu herifi paralayayım» dıyor. Lorel çalıyor, ama tam o sırada borazan bozuluyor ve saire... 57 dakıkalık filmi, Lorel Hardi hayranlarına önereDileceğiz ancak. (Cu martesi, 18.25). S PİSİ PİSÜ. üide Ar, Aşkı Memnu'dan yıllar sonra, bu kez kolonya reklamları ile, TV seyircisinin yeniden sevgilisi olunca, fılmleri icin de büyük istek başladı. Bu hafta b i r Müjde Ar filmi daha izliyoruz. Pisi F>ısi. Müjde bu kez zengin bir ailenin kızı. Fotoğratçı Kadir İnanır Ise. onu bir şirketln reklamında kullanmak için Foto Model olarak kullanmak ıster Tavşan kaç, tazı tut öyküsü, giderek aşka dönüşür. Zeki Ökten'in aklı Daşında yönetimi ile sıkılmadon ızlenecek bir yerli yapım. (Salı, 21.20). ncak. sozünü ettiğimiz farklılıkların ortaya cıkması merkezi hükümetın uyguladığı bilınçlj bir polıt'kanın sonucu olmayıp, daha cok tarihten ve coğrafyadan kaynakianan bir olgudur. Örnek vermek gerekirse S!ovenya ve Hırvatistan yuzyıliar boyu Avusturya Macarıston İmparotorluğunun sınırları icinde kalırken, Bosna Hersek 1878'e kadar Osmanlı İmparntorluğunun bünyesi ıçınde yaşamış, Kosova ve Makedonya ise bağımsızhkıarına 1912'de kavuşmuşlardır. Birbirinden değişik özellikler gosteren coğrafya parcaları üzerinde, değışen zaman süreleri icinde ayrı İmparatorluklcrın yönetimi altında kalmaları bu ulusların ekcnomik ve sosyal gelişmelerini de derinden etkilemiştir. Hırvatlar ve Sırplar, Avusturya İmparatorluğunun etkisi altında cok daha önceden belli bir gelışkinlik aüzeyme ulaşırken, Makedonlar bu gelışmeyi saydığımız nedenlerden cok gerıden izlemişlerdir. Cumhuriyetler icin belirli büyüme hedefleri esas alınmakla bırlıkte, merkezin müriahalesi olmaksızın tHer Cumhuriyetın kendı yağı ile kavrulması» yolundaki resmi politikanın doğuıduğu dengesizlikler bugüne kadar giderilememiştır. Bu durumun reiimin geleceği acısından bir tehlike olarak belirdığinı goren Tito, yaşamının son yıllarında Cumhuriyetler arası ekonomik der.geyi kurabilmek icin bir dızi önleme başvurmuş, yararlı bir sekılde vii'uttüğü bu uygulama sırasında özel bir fon oluşturarak en az gelişmiş bölge olan Kosova'ya kredi yoluyla merkezden yardım sağlamıştır. İşte şimdı merakla beklenen konulardan biri de Tito'suz yönetimin bu konuda nasıl davranacağıdır. ugoslavya'nın karsı karşıya bulunduğu bir diğer sorunlar kümesi de ekonomik alandadır. Yugoslav yöneticileri en cok tedirgin eden dış tıcarette giderek büyüyen kronik dengesizliktir. Gecen yıl Yugoslavya'nın toplam dı TİTO'NUN BAŞVURDUĞU YÖNTEMLER A DIŞ YARDIM BEKLENTİLERİ BELGESELLER , vrenin tarihine ve ya İH. şına göre, ook yakın sayılabilecek bir gec mişte, kutupların buzulları tüm yeryüzunü işgal etmek üzere aşağılara sorkmoğa başladılar. Bu olay en az dört kez yaşandı. Buzlar her defasındo çekilirken. gerilerınde cok değişmiş bir dünya bıraktılar. Uzun dönemde tarımın gelişmesini bu buzul hareketleri sağladı. Botanik Adam David Bellamy, Doğa ve İnsan'ın yedmcisinde bu nafta kutuplar ve Kanada'nın buğday tarlalarından göruntülerle teorisinı anlatıyor. (Cuma, 18.50). Yaşayan Deniz'de kohramanımız Kaptan Cousteau'yu ceşitleri 2 santimle, yarım tona kadar değişen Hanl balıklarınm yaşam şekillerini incelerken izleyeceğiz. (Pazar, 12.05). Y Ü Y şalımlan 10 mllyar dolara ulaşırken, dışsatımlar 4 milyar doiarı ancak bulabilmiştir. Daha cok AET ve OECD ülkelerınden yapılan dışalımların doğurduğu bu fark yurtdışmdoki Yugoslav işcilerin gönderdikleri dövizler, Orta Doğu'da ve Afrika ülkelerinde üstleniisn büyük projelerin müteahhitlik ve mühendislik hizmetleri ve turizm gelirleri ile kapatılmaya calışılmakta, buna karşılık daralocağına büyumektedir. Özellikle 1974 sonrasında petrol fiyatlarındaki artışlar bu kronik dengesizhğin başlıca nedeni MÜZİK H aftanın en önemli so listi Neil Sedaka (Cu ma, (22.50). Zaman Zaman icinde bu hafta yılın son programı ile karşımızda. Halk, Sanat ve Hafif Muzik türlerinin önde gelerı solistleri ekranda olacak. (Cumartesi 21.40). Türk Halk Mü ziğlnde Bedia Akartürk (Pazarıesı, 22 00). Sanat Müziğınae ise All İhsan Kayacan var. (Perşembe. 21.20). Klasik Batı Muziğinde Anton Dvorak'ın Yeni Dünya Senfonisi seslend^ riliyor. (Carşamba, 22.00).