23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
DÖRT ywnaclan dc«5e Bofmtş. Sonro Salman TsmaH Ağanın ovlne dalıyor, evda kim vorsa hancerinl eokup çıkarıyor, sokup çıkarıyor, hepsl geüp, kaktüs ağılının dibine, ismail Ağanm ölüsünün yanına düşüyor, can çekişiyorlar. Salman, gözü dönmüj evden çıkıyor, gene dünyanın bütun horozları ortalığı renk renk ışıltıya bojup uçaraK gellyoıiar, üstüste gene dağa kadar yığılıp birden ötmeğe başlıyorlar. Ve Salman dalıyor köyun lclno önüne gelene sokuyor hancerl ceklyor. sokup ceklyor. Köylülerln ölülorl serillyorlar doğın yamacına, kayalıklarm orasındo kuruyorlar, catır çatır yanan kayalıklarda pişiyor. yanıyorlar. Salman da ellnae tüfeği merdiven glbl kayasına oturmuş hlç bir yöne bakmadan onları beklıyor. Yeşil sinekler almış ölülerin üstünü inlp kalkıyorlar yığın yığın, kartallar ölülerin üstlerinde dönüyor, bir tanesl yukardan kanatlarını kısıp hışıloyarak bir ölünün üstüne Inip bir parçasını koparıp kacıyor. Salman olan bltenden habersizmışcesino taş kesilmlş, orada, ell tuteöinde. Az sonra dağın yomacındaki bütün ölülerin Iskeletlori kaldı. Mustofa da avlunun bir köşesine. kayolığın ucuna, kaktüs ağacının dibine, babasmın ölüsü yanına buzülmuş, tepeden tırncğa kana batmış çıkmış, gövdesinae kan kurumuş derlsı çatır çatır, korkuya kesmiş. an bu lutunun Içlne saklanmı.ş, kaktüslerin köküne köküne giriyor, orılar Sa'manla onun orasına gittikçe yoğunlaşan bir duvar örüyorlar. Sonra birdsn gene sester kesiliyonar. horoz kelleleri susuyor, arıların duvarı sıliniyor, kaktüs oğılı clçeklerlnl lorioyıp topluyor bir yılan gibi kıvrıiarak dağın yamacına, kayalıkîarın arasına bir yılan gibi akıp ajdıyor ak dikenterinl, çıcekierini. arılarını yanmış apGk durmodan fışkırtıp savurorak. Mustafa. öyle ortada, cınlcıplak, dünyanın sonsuz duzluğunde, kırk günlük yolun arkasma bir yumurta dık görünür, öyle b,r duzlükte katıyordu hic kimsesiz, ne bir an sesl. ne bir kırlangıc kanadı... Salman Mustafanın üstüne atılıyor tam bu sıra, ellerini gırtlağına gecirlyor, Mustafanın gözlerl pörtlemlş. bedsnl gerıımişken... Elinden kurtulup ovaya aşağı, duziüğün ortosına alıyor yatırıyor. Salman ona artık u!aşamıyor, Mustafa yel gibi koşuyor düzlükte, ucar gibi. Salman onun orkasından hançerier fırlatıyor, hancerler arka arkaya yanından yöreSjnden vıziayarak, kulaklanmn dıbınden gscıyor, kayalara carpıyor, hsr hancer çarptıkca kayalar dan demirci köreslnden tışkırır gibi ovuc avuç kırmızı kıvılcımlar fışkırıyor. Mustata kırmızı kıvılcımların ortosında kalıyor, kıvılcımlarla birlikte dönüyor. koştukça etîerini oyaklarını törpü'eyen, bütün giyitlerinl paramparca edip onu çırılcıpıak bırakan, tekmil beden'ni kana buiayan kayalıklarm ardına saklandıkca hancerler arkalarında kıpkırmızı bir yalım ızi bırakarak, kırmızı yalımdan Ince kcfesler örerek kuşatıyorlar, Mustafa bir an kendıne dönük haicsr uclarının çelık ışıl t'Smda kalıyor. kıvılcımlarla birlikte b'r tcpaç glbi dönüyor ortada. soluk alamaz oluyor, Sclman yukarda kızıl bir kayanın yangınında güler oynor, eğlenir, Mustafayla alay eder, ona nanik yapar, dılıni çıkarırken, atların ustuns tsinp orum ustüne kırmızı yalım tunen kurşunlar yağdırırken... Yay gıbl gerilmlş Mustcfa Memede: «Sen hic kimseden korkmuyorsun, değll ml Memet?» diye sordu. Kuş Memet: (ARKASI YARIN) CUMÎTURİYST 9 OCAK 1980 Ceyhcm ırmoğı tutuşmu? apak bir oydmlık •ellnde yanıvor, bütun Çukurova düzünü bin çüneş vurmuş gibi ışıtıyor. bu ışığın ortasında. ellerinde kanlı hançerleri top top sağılan bulutların arosıncian cınicıplak Salmon çıkıyor, dell bir oyun oynayarak, hancerlarınden yöreye konlar fışkırtıp eva geliyor, öyle taş gibi, her laman nöbete durduğu yerda donup kalıyordu. Onu böyla görünce köylüler üstüste altalta. birbirlerini ezerek evlerine kaçışıyorlardı. Kanlı kartaüar da gökte, onlor da kanat kanada, birbirlerinin üstüne yığılaşarak, kopkara, yoğun, uğultulu, cıölık çığlığa. gökleri sallayan, kulaklorı sağır eden, bir mor dağdan koleye, bir k3leden Anavarza'ya, Yılankale'ye, oradan Akdeniz'in ck bulut'orına. oradan da Toprakkaie'ya tjökyüzünde çavan, dönen bir buiut gibl çcMkanıyordu. Birden gökyü2ünden kartailar cığlık eığlığa, cıçlıklan ortarak, rror, tüten doğı yankılandırıp sallayarafc yukardart köyün cılamna, ırmağın kıyısma, caminın önüna yağmoğa başkıdilar. yağdılar yağdılar ustüste yığıldılar, köyün bütün evleri kartaüann aitında kaldı. Mustafa, Memet, köyün öteki cocuklon kcrtaüarırt oltında kalmışlar, kana batıp cıkmışlar, kan g6lünün aıtındo kalmışlar soluk alamıyorlardı. Salmon o\ tayın ustünde, sağnsının arkasmda hayası uzun, kızarmış. cıplak uçuyor, som kayodan mor dağın boyunca yığılmış üstüste kaynaşan kartalların üstünden geçıvor, onlann üstüne hançerier yağdırıyordu. Eirden köy, dağ, kartailar öbeği korkunc bir •ess;lığe gömü!üyor, dünyadan en kücük bir »es cı<niıycrdu. Ne bir sınek vızıltısı, ne bir yel fisllt'sı. ortalık sessizlikten tın tın ediyordu Sonkl yer.üzü boşalmış bomboş kalmış, her şey ölmüş, ortalıkta hç bir canlı kaimamıştı. Bu cın çın öten sessizlik, boşluktan bile boş bir boşluk uzun sürdü, belkl bir ay, bir yıl, belkln bin yıl... Ondan sonra gene birdenblre bir şimşek cckar, ortalığı yırtar gibi dev bir usturayla göfiü ortadan ikiye biçer gibi dunyanm ucundan bir horoz sesi gfidi Horcz sesiyle bırl.kte kartailar uyandılar, karmakanş, kanat kanuda göğe Bcvruldular. toparlanıp dağılarak Gavurdağlarına cte uçtu'ar gıttüer. Sa'man ol tayın üstünden yere at'adı, şalvarmı gıydı, flşek'erini, dürbününü, hanç?ner:ni, tabancalannı. tüfeğini kuşcndı. hayasım şaivarın icıne soktu, uckurunu bağladı, hancenni cektl. hcncerinden tozun lclne şıp şıp kan damlıyordu. birden öien horozurt üstune atıaaı, kırmızı, yeşil. mavl, yanar döner horoz onun elınden kurtulup uçtu, ta kaleye vardı, kalerrn üstüne kondu, kanatlarını Cirparak var gucuy'e gene ötmeğe Dasladı. O ötmeğe başlayınca dünyanın bütün tiorozları da kanat cırparak ötmeğe başladılar. Artık horoz seslerinden başka hic bir şey duyulmuyordu. Karşı mavl, sonsuz ova siime horoza kesmiştı. suyun Ostü da hcroza kesmiş. maviden, yeşilden. kırmızıdan, mordan yclp ya!p ederek okıyordu Kartailar az sonra Gavurdağlcrından, Anavarzodan DüldCı'den döndüler, gökyüzünden fıçılayarak. ckarak. bir top olarak, binlercs Cizgl, yere sağılarck horo7İara saldırdılar. Yerde karmakanş horozlarla kartailar kavgoya Daştadılar. Horozlar ötüyor, kartallar çığrışıyor, toz duman, telek tuy dunyayı olmış. koyu bir karanlık gibi çöz gözü görmüyordu. Hancenni cekmlş Salman l. Kocaman olmuştu eene. Gölgesi kalenlrt , ANKARA NOTLARI MUSTAFA EKMEKÇİ Kör Kör Parmağım Gözüne.. Bir arkadaşım anlattı fıkrayı. Şöyle. Adamm biri, «Bana da Köroğlu» deslnler dl« yo, tutmuş babasının gözlerini çıkartmış. Beklemio, kendisine «Köroglu» desinler diye. Ancak, olayian bilen ve onu yakından tanıyan herkes, •Körun oğlu» demiş ona,. Türkiye'de pek çok şey, gözlerden saklanmak, kalabalıklar uyutulmak ıstenir yıllardır. Ama, satır aralarında yatan gerçekleri, çok kimse sezer olmujtur.. Bir çok yazar, blr çok politikacı gün gibi, yanl kabak gibi ortaya çıkmıştır artık. Sözlerin, yazılan n içinde nelerin saklandığmı aniamak için «Mü« neccim* olmaya gerek kalmamaktadır. Aaaa, koş bak, televizyonda haberln içinda nasıl saklıyorlar gerçeği. nasıl? Anlamadırn Cezaevinden kaçan ülkücu komandolann. komando olduklarını söylemiyor. Sola bulaşmıj biriyle ilgili haber oldu mu, açıklıyor ne yandan olduğunu.. Sonra kişisel propaganlann aracı yapıyorlar devletin parası tle çalışan TRT'yi. Buna kimia ne hakkı var? Bazı sözcükleri de kasıth kullanıyorlar: Bazı yerde «Teşkilât», bazı yerde de «Ûrgut» sözcügünü kullanıyorlar. «Örgut» sözcuğunü, dahs çok sola ilişkin örgütlerde kuilanıyorlar. Sanki örgütte olmak ayıp, teşkilâtta olmak övünülecek bir şeymiş gibi. Yani. gizlice ml yapıyorlar bunlan demek l»tlyorsun? Süleyman Bey, elinden iktidarlar kaçtıgı 7»rp^n. en çok TRTnin kaçtığına mı yanmıştı? TRTde gerçekten gazeteciler çalışıyorlarsa, burada yapılan kıyım ne? Gazeteci, gazeteciye kıyar mı gerçekten garetecı olsa? Erkan Oyal, THT DER yöneticisi olduğu için ml. mikrofonlardan uzaklaştınhyor. Kıyıüyor?. TRT. çok dönemler gördu. Bir zamanlar, radyo •Vatan Cephesi«ne girenleri yayınlarken, kediköpek adlanna değin olanlan yayınlardı da, haberleri doğru dürüst vermezdı. Na oldu? Yabancı radyolar dinlenir oldu. Gerçekler yine öğrenildl. Sıkıyönetim Komutanhğının TRT'ye yazdıgı mektup bile. kulislerde saptırtlmak. yanlış biçimdo yayılmak istendl. Sıkıyönetim öyle istiyor.. denilerek, Ecevit'in dsmecine sansür. saptırılmak istenen mektup yüzunden mi konmuştu' Devlet de, devletin kuruluşlan da böyle yar*> lanır işte. Küçük politikalarm aracı yapılarak. Din, öyle yaralanmadı mı? Adalet öyle yaralanmıyor mu? Geçenlerde, «Cumhuriyet»te vardı haberi. Anadolu Ajansı Genel Müdurü üe ilgili beraat karan Yargıtay'da bozulmuş. mabkeme beraat kararınd* KEMAL ycmacına vurmuştu ta buradan. Ceyhan ırmağının bu gecesınden, Akdeniz yanına... Önce horozların, scnra kartalian kellerıni kesıp kesip fırlatıyordu koyün ustüne. Başı kesılen horozlar, kesık bas.ar daho çok öterek, dünyayı kıyamGte boğarak köyun üstünda gövdssız tcşlar, başsız gcvdele' ycnsüz. kör çsDİ dolancrck ucuyorlordı. llık kanlar yağıyordu köyün üstüne, dıze CiKmış tozlara... ArKasındun tüyler, arka»ından kesık noroz başlan yağmağa başladı. Dönya zelzeleve iLtulmuşcasına ötuyorlardı horoz başlan yere düşerken... Kartal gövdeleri, kortal başlan... Eırden bir yel cıktı, tüylerl. başları. gövdslerl kıpkırmızı olmuş. yanon dağa dcğru savurdu. TCyler, ba$iar savrulur!<en nrt:k hıç göz gözu görnuyor, dünyonın bütün horozları birden ötmeğe başlıyor, tam bu sırada da Salman gerilip honcerinl saUıyor, hancer kıvılcımlar sacarak tjcuyor, arkasında bir ışık clzgisl bırakarak avludakl ulu kaktüsün yanıno vartyor. Ismail Aöaya ulaşıyor, İsmail Ağa kaçıyor kcktüsün crkcsına, hancer ulaşıyor ona... IsmaII Ağa var çü'üyle kaçarak dikenli kaktüsü do~ lanıyor, uzun hancer cnun orkcsını bırakmıyor, Ikısi birden h"la kaktüsü dönüyorlor. cık dlkenler fırtıyor koktüsten onlar yöresinde tır dörtdükce. Honçer İsmail Aâanın. kaktüsün, kcktüs tam bu anda sarı, turuncu. mavl. kırmızı cıceÖe duruyor tcpeden tırnağa bütün dallanyla, gövdesınln yöresindo yolp yalp eden keskin, ustura. değdiğl verl bıcen. kaktüsu başton aycno kuşatan ışıktcn bir ağ örüyor hancer İsmail Ağa gövdeyl dcnüyor, bu onda da kovanlardan. peteklerden boşanmış bir an bulutu sarıvor ortal'ğı, yoğun... Keslllp dökuluyorlar. b'Cilıyorlar ortalanndan, vere dız boyu yığılıyorlar Suyun vuzu an olüle'vle doluyor İsmail Aâa donüyor. hancer dönuyor. an bulutu ortadan bic.lerek b,r duvar gibi donüyor An kc'^uyor ortalık, orılar kanıyor. kırmızı... konatları bon ölüm ışığmı sacarak efiliyor Hancer kaktüsün yöresinde dönerken kırmızı clzg;ler döşüyor yoreye boydan boyo. san cizgileri. ölü an kanatlan cıziyor, IpilMi, jllet oğzı, ustura... Kaktüsün gövdesı kırmızıya keslyor c'zgl clzgi, an kanadı Ipiltilerınin altında kalıyor Yalım icinde kalmış kaktus balkıyor hablre. Hancer kıvılcımlar sacarak ucuyor. ucarak fışkıraraK, |üet cğzı, kaktüsün köküne ulaşıyor, ismail Ağa kacıyor, honçer, yüz hançer, bin hancer oluyor, noroz basları ucusuyor göklerda, ucan hançerlerin arasında, toprağa kcn damlıyor. diz boyu tozlorı oyuyor An vızıltıları doîduruyor ortalığı. Hancerler anları biCiyor, an buİLtunu aei:yor. yarıyorlur, gıdıp gelerek sonsuz b:r hızda havada mekik dokuyarak yukseliyorlar hançerier dağın dorugundan kaleye, kcleüen doruğa kadar. Kaktusun gövaesınin yöresinde dönen Is mai! Ağa yoruluyor. beni kurtarın benl kurl" rın, dıye, bağırıyor var sesiyle. Dür.yamn bütün rıorozları ötüşerek uçuşuyorlar mosmor, çelix morunda. yanan dağla kale arasında. Yanan, yalım gibi hancerler d? gei:p başıannı uçurarak geçiyorlar. Kartailar yüruyorlar kıpkırmızı. göğu kıpkırmızı, bıllur kapatıyorlar. Mor dağ çiçeğe duruyor, kayalıklar binlerce turuncu ç.jekıe ağzına kadar doşeniyor. Başdöndürücü bir korku. Sonro kartallar kapkara ucuyorlar. dünya zindana kesiyor, kapkaranlık. Doğ da, agzma kadar turuncu çıçek cçmış Kaısnin yamacları da güm güm otüyor. Ö;ekı bütün dağlar geiıvorlcr. 8ınboğalar Aladağ, Demiriazık. Bentdc(5 DJ'düıdcğı, Gâvurdcğları, halka oluyorlar köyün dört yGnına... Kuyunun dıbınde kalmış g:bı, dağlonn ortasında kalıyor;ar. Dağlar gum g'jm otüyorlar. demırci Ocağı kozü gibi de yanıyorlar. Horozların seslerı kulakları sağır edecek. ismarı Ağa daâların dibınden koşarak kacıyor. dağiar tütuyor Kurtorın, kurtarın... Kulc'Ian saqT cdsrcesıne dağlar gümburdüyor. Kurtarın! İsmail Ağanın cığlığı horoz sss.arıne, dağların gu'nbürtulorine. donen hancer:n hışılamasına karışıyor, donen harcer, burgu gibi lcmaıl Ağaya ulaşıyor, İsmail Ağanm goğsune kıpkırmızı yalım, tam yüreç nın ortasıno girıyor, g.r;p gırip cıkıyor. İsmail Ağa bağırıyor vcr sesiy'e. sesı bdlun sesıerırt ıstüne cıkıyor. Kalkıp kacıvor göğsüna 6aplı kıpkırmızı yalım hançeria dağlar çevirmış oşamıyor. Gerisin geri gelerek kaktüs ağı^nın dlbıns düşüyor. 6enlıp ö'.üyor, göğsünden kan fışkırıyor kaktüslerin tepssine doğru. yemyeşil.^. Yöredeki dağlar çemberl gittikcu daraltıyorlor. İ930 10 Ocak BULMACA SOLDAN SAĞA: 1 Kanm bıleşlnündeld 0serall unsurlardan. 2 Asy» kjiiamüa bulunan paktlardan. 3 Yerleşlm ve bayıncUrlıkla i'.gili alanlarda etanük gösteren Ü5i yürütücü kun'.luşun adı. « Akarvjiana akı? rejtml, hı11. 5 Bir erkek adı Tersl meydana gelen. 6 Sayılarla 11gül soyut blllmin gscel kdı. 7 Tersl, Rus devrlml onc*sl Olke pohtikasında adı sık g«een siyasilerden. 8 Tersi, blrıiıc!, onsel Eskl dllde bij.şlama, bir erkek adı. 9 Tersl, agn Tery geıüşllk. CTJKABIDAN AŞAĞITA: 1 Salgın, TBTÜICI. bulaav o . 1 Kendisinl llgilendirrr.»ren konulan da Ogrennıek lçin lstek taııyaa ki?l. l Dogru otaiyan, bedelin» ula^amayan •aptama. i Yumuşak bir kuma» türC. S Bir Avrupa ü'.ks»jn^ yavm kurulufllannd&n blrlnln ıltngsal Ege adalanndan. 8 Tersl. sonuna bir har( •klenditlnde eskl Yunan dfljünca blçlmlerlnden blri Yönetlmln herh&ngl bir önemll malın (lyatını bellrlemesl tsleml. T Kend( ymsamtna son vermeslyl* OrUU eskl Yunan dü^ünüru 8 Tersl eskl dllde ulasım, tejuna, âktarma. I Tersl ptstoolu or Bugün yerli mallarını hanımlara teşhir günüdür Kazanç vcrgisi tadıl edilecek Maliye Müsteştn AU Eı?3 Bey düa fceadısile ^önı^en bir r:ıuhaxrirLnae demıştiı kl : «Elyevii maliye muletuşlert İstanbulda U mirde bazı mühim taiı k:klerle meşîraî olduıî' lan sibl ayrıca tsazanc vergi?! kanunu hakkında d i müiüm tefuşat T« tetklkat yapmakt»dırlar. Bu tetkika'on şubatın llis hafta«ma kadar lkmalO hususu kendllertnden tica edll tmştlr. Cmit ediyorum ki gelecek ayın ortUanr.da müfetüşler Ankaraya davet edllerek orada alakadar ve £ • • lahiyettar «evitın da UtirakllB büyülc blı kongre aktedüerek d'îrt seneden b*.Tİ tatbik edllmeku olan fca ranç verelsi kanunutmn bu tatbikattan aü nan tocrübeler netleeslnde vaziyetl tıazirt>ya daba muvatık bir şekilde tadil ve ı*lahı lçln yenl rnuadiel bir layihal ianunl.n ihzan mukarrerdir. Bu laylharun B M tleeu«lnln bu teacU 1<Mmaınds lktlsaoı fcmoolyet etroesl mubMsael dir.ı Bugün saat 2 de..* MU11 tktlsat T» Ta»srruJ Cemiyetinln btrtocl yerlı rna'lan teşhir günü bujün saat 14 te Darülfunun konferans lalonur.da parlat bir suretta tes'it olunacakt'.r. M!!ll îkllS3t va Tasarnıl CemSyett İstar.bul Şubesl dün toplunarak aon hazırhklan lkrnal ctml.>tir. DiSer tarattan KUU Sarmyi Btrligl de Darülfünan SBİoourra tertip ye tar.zlm etmistir. Bugünkü te»bire bOtün kcdın esyaaı yapan labriktlar i?tirak edeceklerdir. Bu husustakt bütün hazırlıklar ikmal edüerek salon tanzim olunmuv tur. Fabrlkalan memoun edebiljcek her tür lü eşyalan teşhlr ederek ATUP» mUlan ile clan farklan rosterecektir. İçtirsa saat 14 ta bajlayacsktır. B«nayli ve &Iaadia BanBeturop tebri* yrmı Sanayl Bif llitina mensup fabriks ve ?telyeier yerii mar.'jlatlarınj teshlr edeceklerdır. Bozı fabrikaîar bu maraulaa cuuı modeUerla güstereceklercUr. îçümaa bOtOn Istan bul hararnlan daveüidir. Gelenlerden davetiy» aranmayacaeı lçin salor.un çok kalabalık oluagı anla»:lm;j ve ona gfirs »ertibat altnmıstır. Ce miyetln Iklnci teshlr gllnü de releeek halta erkeklere taSsis olunacaktır. Bunun icm de hazırlıkl&r» bt^lana 3 4 5 6 8? l 1 2 3 456789 şl kestrs bonuo Bir nra ıtecugu. DCNKC BULMACANIN CÖZCMO 8OLDAN SAÖAi 1 Jurnallzaı. 1 ealf «rA. 1 remmoK. t İtaat On, ( Yat amlS. 6 Anlden Ml. 7 Zadsgao. 8 Baml loU. • Idua •den. YUKABIDAN A9AÖITA1 1 Jeriyatrt. 3 Etaa Ad. S Romatlnna. « N«ma Dalr. 5 Anot eO. • Anele 7 İ« oM God. | Zr nimaUB. • Ual Slnan. ü L nu E4tgfl FnTr Etıbba odasında kayıt bitti tstaniml Etıboa • <öa eının kayıt •nüd'i'iü dün ateam Sionuıir. Simdjye kadar Sis taDifcleri d« dahll olîais Ozera odaya cavddllenlerin mslr.t£n takriben 1000 ktdartr. Uçüncü mıntıka aidedtlen İstanhal Etıloa Odasm8 teyde^ı*."^ olan doktor . « d)î • tabiblert 1500 jt.dnr oldugun» zure tEyü«di'.meyenler de >İ3 luSidır. Bınduı sonrs ıısf» Öve alacaS olan diK'iler ve kavdedı'mMt: "1 t'ide burada Dul^r.rr.DC »ı reya fcasta oır aÇ i gıbi bir \ tnıeıel J .'•'erenler de ••r.ahi'f zsretl olmadjgı bî'ae oday» tayded:lınemıs oiaa doitor ve di? <obiblerinin Ae ıi'imı caysıyete veriliıelen La Hey Konferansı La Hey ( a * . ) Bn lünkü roesal muraljhasîar ar^sinda hususl rr.ükalemeler» tahisar etmlîtlr. Bu «snada mütehiıssıslar d» mual lak bulunao tenril mes'eleler» mOteallik metinlerl tettik eanislerdir. Fransız raurahhas hoyeti Alman murahhaslanna blı nota vermiştir. Bu notada Biurahha» heyetin Alminya ile alacaklılanrun bundan böyle tab< olacağı hukuki v»ılyet hakkındakt umuml Hkirieri hulasaten beyan edilmişür. Alman tamirat komi»yonu yann sfcbah müeyyldeler mes'elesine temas edecektir. BuiMÎan sonra Somlsyon borçlannın bir kıs mını menkul haline ilragına ait sartlan tetkik edecels, cuma (çünu Younfi planının tatbıkına müteallik nlhaı programın ıkinci tor&aünı yapacaktır İkind kanuntm 12 «Dde toplanmaya davet edilen hususi konılte lçin beynelmilel fedlyat bankasının mıamn'TTîesini itanal etmekten başka yapac&k ls kilmayacaktır. Bu hususi komitede Alnanyayı M. Scöact tamsll •decektir. Bu sırada şark tamirat komisyonu Uacaristanın tamirat borçlan mes'elesini halletmek U uğrasuak ve bu roes'elenin müzakereune curaartesl (unü başlayaeaktır Dmumiyetle tannediidi^ine re konferans mesalslnı ikinc» kanunun 16 sına doSru bltlreoec ttr. Tcoi <ajia slnaan fanHy»» Dlkkst ÖnümİB bir basamak n r l Sabıkalı Merak rtmc. merak etroeBen ona taıudıjuıı taman M bcn&ı d&» telmemlftio hfle!» Emsali görülmemiş bir balo Omıbij'ivet'ln GC»elUk Balosu dün ak^am pek cazlp ve neşeli oldu. Memlefcetimizde bu nevlden balo tertip edilmerms olması, gttzeller balosuna müs tesna bir raibet v» al&ka celbetnüşU. Turkuvaa salonlanm saat 22 den itib»ren doldurmaya baslayaa davetüler, Wlatelrik «ehrin e s T* füzide zten reslne measup bulı> ouyorlardı. Divetltler rouharrirlenmiı tarafından karşılanıTor, kendilertne güceUerı intüıap iç!s blreî rey varakası takdim edildikten sonra, »Rlunk dahll oluyorlardı. Oa ıkiden aonra gOzeller heyetl umumiye balinde v« numaralan ttzerlertnds oldufu hald» ve ondan sonra da birer birer ve hazırunun harsretll (Jfcşlan arasında çıktılar. Herkes be|endiği (îiızsll varakaiir.a îsaydederek rertal verdi. Saat 23 den sab&ha kadar daretlilerln emrine açık bulunan lki mükemmcl ve müstesna büfeden. kannlan actkanlar remeklertnl lar, buhz lstirabatten sonra dans edlyorlar, eŞlenlyorlardı. Saat 24 ten sor.ra davetbler 07 varakaiannı ihzar edıles kutularb atnuşlardır MUteakiben güteUere hediyelerl tev. li edilmistir İntüıap edilen Î0 güzel, bugün vapüaeak ta»nıı netic«3ind£ anla»ılacaktır ÇIKTI OKTAY AKBAL Rus istikrazı Oçüncü saic ileştirme ı«';."..îiran ccu ı'îlRiretıni KÖren îıü::iiT.et 200 milyon nıü!>"lk mltemm:nı rati^uıt lö racına tcarar Mrmt»tir. Bu suretle istiku rekunu 950 jı.lrra rubleye Da^ıî ^lacsktu. M\ llvan ıa6'.» Faria Rus .nE3laı>fct2i;an olup 5etar^rad;«^';n lcaçmış olan Be^sedelski'yı Ihtllag curmı le pyaben 10 Bene bapse mahium ."nüstİT. AnSaradan telelonla Düdirüdıeine caıaran Rusyaya ihracat mcselesinde vam r.Oracatt lar IKtlsat Vekalftinca tetkit cdilıroktedir. V'esika usulün'jn tat dınlarak mllll 'atık»\ZI ' afındaa lm>gı, muv&kkat t!T teerübe mahi vetinde olan bu osulün ta^blM r.'ttreslnde mühım ır.shzıırtar dasıl olı.rsa tadllat yapıltcagı tabll «örillroektedlr. GÜNCE «965«969 StM KOMUSU' OUNtMU** Darülfunun islahat raporu Dün akîam refiklerimlKlen bin D«rOlIünunda yapılan son ıalahatın Maarif vekaletl tiTafmdaa kabul edlldiğinl. bunun sebsblnin de tnı ıslahatın bütçeye 50 bin Urahk bir fculfet tahmU ettlğinl üert sürmeJrt» ldl. Bu hususta Darüllünua eminı Neşet Ömer Bey bir muharririmize detnistlr kl : «Hayret ettim. Otun tatktkattan aortra yapılan ısühat raporu benü» MaarU vekaleüne gönderümedl ld kabul edilmesın Ben iki ü« güne kadar Ankara'ya gldeeeîira ve bizzat raporu »ekalete takdim Ecza ıhtikarı var mı? Şenrlmlzdekı baa ecza tadrlerlıJfi ecra fiyatlannda fhtikar yaptıkîan v« eczanelerde yapunlin reçetelere de (azla Iıyat talep edildi^i soylennıektedir. Vüv yet Sıhnıye Müdürü AU Kıza Bey dün bu hususta bir muharrtnmlze demiEtir ki : «Ecza tiyatlannda lhtikar oldugu re eeıacılann lhtikar raptıgı lddlh edildi^l takdird# kanun ve taUmatname mucibince Sıhhlye Vekaletlne möracaat edilmek Unm gellr. Blze lhtikar yapıldıjıns dnir bie bir müracaat ve şikayet vaki olmamıştır. Eraa Myatlannda üıtikaı olduŞundan malum&ttar dcğiilz.ı Bir Asya Darülfünunu tesis edilecek Çln hOkttmetl buld ve nezaretinln Asvs devletieri mur&hhası M. Yen Sen Tchen Cin üleması r.amına Darülfünunumiiza mühim bir teklifte bulunssustur: Çm airnTer Sankhay «ehrinde beynelmilel bir A*ya d»' rulfununu tesi^ st' mek tikrir.dedırier Böyl» bir Uim müeueseslnden maksat çark medeniyetinin tnki$atına htonet rtrr.ek. Asya devletlerlnı vekdi^ertn» tamlacak hadenetl rOcude ge> tirmektedlr Bu maksaüa Çin alımlen bütön A^va klimterl lîe eCruserek mı hususta Hiirlerine "raoaat et mektedir. VATAN yahut MEMLEKET yöneten: MüjdatGEZEN H ARBİYE KENTER TİYATRDSUNDA. tel: 46 35 89473634 direnmlç. Davanın bu kez, Yargıtay Genel KuruluV na götürulmesi gerekirken, Hazine avukatlarına, karan temyiz etmem3İerl için baskı yapılmış sözde. Hazins avukatlarına gizliaçık böyle baskılar olmussa, bu adaleti yaralar. incitir. Öğrendiğime göre, bir Hazine avukatı. karan temyiz etmiştir. Ştmdi da temyizden çekme düşünceleri mi varmış ne? Blr yetkili de, madenlerin devleştirilmesinden Bonra, özel kuruluşlarca açılan davalarda, avukatl»rın Bakanlığı savunmamalarını söyleyesiymiş. Avukatlar, kara kara düşünüyorlarmış, «Ne yapsak acaba?» diye. Bu olay doğruysa, Yüce Divanlık olaydırAtatürk Türkiye'sinde. din sömürüsu yapan politikacılar. seçimlerde özellikle bildiklerini okudular. Bazılan bir yandan nurculara, bir yandan Süleymancılara yaslanarak oy oranlannı yükseltmenln yollarını buldular. Bir arkadaşım şöyle dedi: Hükümetin başının. son günlerde kullanmaya başladığı «İhlas il 9 çalışmaya başladık» biçimlndeki sözlerine dikkat ettm mi? Ettim. ne olmuş? İhlas ile», yanl içtenlikle Işe başladık. Yangını scndurmeya is(ekliyiz Domek istiyor Orası öyla de. bu 'îhlas» sözcüğunü, nurculartn çokça kullandıklarım biliyor musun? Saidi Nursi'nin bir «İhlas risalesi» de vardır. İhlas ile iş yapmak onlann bir çeşit tşaretlendir.. Onlar. «Muhlis» insanlar olarak görünmeyi yeğlerler.. Demek, hükümetin başı ara sıra kuîlandığı •özcüklere dikkat etse iyi olacak! Ne yorumlara yol. açıyor bakın. Hükümetin başı, gerçekte geçmişin hiçbir yanlışından ders almamış gibiydi. Milü Eğiüm Bütçesi, Komisyonda göruşülurken. Tabü Senatör Kâmil Karavelioğlu, sordu. Siz başladığıruz yerden mi devam edeceksinlz? Yoksa, CHPnin bıraktığı yerden mı? MC, YeMeCe dönemierinden kaldıklan yerden sürdurüyorlardı herşeyi. Yapılan atamalar, bunutı en açık örneğiydi. Sorumsuzca, paralar ödeniyordu bazı kişiîere. Ömsğin bir ansiklopedinin yönetimine getirilen bir kişiye, olmadık paralar ödenmek isteniyordu.. Ye, Memet ye! dedi birt. Anadolu Ajansuıda haber sorumluluğuna blr MHP adayı getiriliyor. Kimsenin gıkı çıkmıyordu.., Askerlerin verdikleri. «Uyan mektubu» gitgide sulandınlmak isteniyor muydu? Kime verildiği. gazete yazılannda espri konusu olmaktaydı. Demokrasiye sahip çıkmalan gerekenlerin. uyan mektuplanna gerek kalmadan. Anayasayı ve yasalan tastamam uygulamak görevleri degil miydi? Bir söylentiye göro. hükümetin başı şöyle mi demiştt Biraz bekleyelim. CHP'de nasıl olsa. çatlak sesler çıkar. Onlann üstüne yıkıveririz!. Neredeyse, öyle de olmaktaydı. Hükümetin baçıaın getirmek istedigi baskı yasalanna bile CHP karşı çıkamaz duruma düşmüş. kendi yavrulannı yemekle uğraşır olmuştu Bülent Bey. oturdu. CHP'li milletvekillerine bir «Uyan mektubu» da o yazdı. Bütün uyelerin Meclislerde ve gruplarda hazir olmalannı bildirdi. Gündemdeyse faşizme, baskılara karşı ctkmak vardı. öyle değil miydi? Hükümetin başı, ne zaman lstifa edecekU?
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear