23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CüMHURIYET 5 EYLUL 1379 ANİ^vRA NOTLAR! < MUSTAFA EKMEKCİ , TURHAÎU SELÇUK ALOuul ALuOuuöl UİL^tT Mi L , JANÎ>AÜMA t Görüp, Duyduklarım CuTshurboşkanı Koruturk'ün 30 Ağustos Bayramı <Jotayısıyla soyledıklerı ustunde durmak istıyordum. Ne o!uyordu? Başkanm sözlennın arasında cıtlatmak ıstedığı bır çey mı vardı? «Belkı bozılarının başı ezılecektır» ne demektı? «Ankara Notlornnı izJıyenler, Koruturk'ün konuşmclanyla ılgılı yorumlar yapılırken, gercekten büyük b;r tıtızlık göstenldığını bılırler. Bunu sayın Korutürk de bılır sanıyorum Ama. bır şeyı saklamak gereksız. Korutürk un bu son konuşması cok cevrede, tduygusal» bulundu. Köyüme gıderken, uğrodtğım Konya'da TÖBDERH ögYetmenlerle bayramlaştım Beson dakıko o'urdum, oturmadım. Ama, bu süre lcınde ağu gıbl dert dmledım. Bunlar, Korutürk'e ıletılmıyor mudur' lletılmez olur mu? Başbokan bılmlyor mudur, bilmez olur mu? İlçede bayramlaştıklarımdan pek coğu blrblrieriyle konuşmuyorlardı. kustuler Bırbırlerıne bakmodan, ben.mle söyleşıyorlardı Bir oroda rnı, Turkıye'nın hemen her ycnı öyle. Dostluk, kardeşlık cağrıları yenne «baş ezme» söylevieri ulkeyı nereye götürür'' Korutürk. cevresıne bır kez daho bakmalı, cevresındek) faşo eğılımlıiert, üst görevlerde de olsa uzaxlaştırmalı yanından... Konya'da bckkol Emin Ağa'ya glttinV» Emln Ağa. cocuklok yı'larında, haftalık harclığımızı aldığımız, acıktığımızda dükkanında helva. zeytın • ekmekle kornımızı coyurduğumuz bakkal.^ Bır de Tayıp Ağa varmıs. onu ben tanımadım. ölmüş, Cenczes.ne henen tum Konyalılar katılmışlar. Tayıp Aga, •evgı'ısı Konyalıların, eğıencesı. Tayıp Ağa'yı kızdırıp, sövdurüp kahkahaicrla gulerlermış... Dükkanında otururken, Toylp Ağa. caddeden blr cenazenın omuzlar ustunde gectığmı görmuş Salın bir ucuna yopışmak ıcin fırtomıs dükkanından. Gecmıs saltn b r yanına elınl dayamış. Fakot. kımse gelıp Tovıp Ağa'dan salın o ucunu a'mıyormuş. Soatlerce taşımıs cenazeyl. Müzıp orVadaşları mohsus solın o yonını boşaltıp, Tayıp Ağa'yı zor durumda bırakmak Isterlermıs Sonunda, mezarlığa vanlmış. Tayıp Ağa, salı toproğa bırakırken, kondınj tutamamış mırıldanmış... Sen ölmedln, ben öJdum... Anasını. ovradınt.., Ötekiler kahkahaları koyvermişler... Toylp Ağa ile llgill fıkrolar cok. Blr aön, blr arfcadaşryla faytona bınmışler, gıdiyorlcr. Toyıp Ağa bu, sunturlu blr küfur savurmuş Nerde, Konyalı varsa... Amon Tayıp Ağa. demiş arkadası, ben de ml? Ccmm o kodar kalabolıktc, »enl nasıl ayıraytm? Karsı.'ığım vermış Tayıp AğoTayip Ağa'nın dükkam, caml şodırvanının karşısmdaymış. Her gun, şadırvanda cbcest almaya gelenlerl gore gora, nerdeyse ezberlemiş Taylp Ağa K m geltyor. > klm g'dıvor b lıyor. Bıı gun, hıc tantmodıflı bırl sodırvonın önüne get MAVİ GÖZLÜ DEV'İN MÎNNAC1K KADINI Kemal SÜLKER •fsndty» gftme* )ç<n Hlkmo Bey kı, eşınden oyrılmıstı ve hala honım bır vesıle yo ratmodılar. Ancok ben Avru pa'dan döndukten sonra. h« beklemedığım b r gunde Celi lu Hanımefendı Bostancı'dak ev mızs Cıkageidı. Oğlundar navad.s vermemı ıstedı. Sor du. sordu. tatlı ve nâzık bu eJo ile oğluno ly bakmamı teiı rarladı durdu. Ben de onur vazunu, gozunu operek temı rvat verdım.» «Galıba bu güvence venn< sözde kaldı? dedım. Bıldığımu kndarıyla Nâzım, Istanbul'o dor düktsn sonra ayrılışınız kesın leştı > «Bu kcnuyu da ocıklaTioV Istenm. ceaı Nuzhet Berk.n. Ben, Nâzım Hikmet gıbı kendl a on nda bu kaaar buyuk yete"eğı ve ca'ışma azm! olan bıı şdir ve yazcrla yasam.Tiı o teTipo ıçınde surduremeyeceğl ml bıliyordum. 1924 yılında Ndzım tstaırbul a geldığ nde, kesm a/nıma kararımı kendıs ne butun sebecerıyle anlatJım ^e kabul ettırmsye calıştım O fıknnde, beroberlığımızı sürdurme ısteğ.Tde tsrar etti. Tom umutsuz luga düsmedl, herşeym djzeie ceğ nı, ıstersem Türkiye'de de resmi blr nlkah bı e vapmaya ^ıaz r olduğunu sık sık tekrar ladı Ben .se kararımda dıran dim. Nıhayet tıyatro hadısesJ oldu...» T EK katlı kucöcek evln bohçeye egemen olan genış balkonunda N'est kofelerınızı yudumlarken Nüzhet Berkın anlatmoyı •urdürdu: cNozım Hıkmet ve Völâ Nureddın bir süre sonra Batuır'a dondüler Ben de aılemı zorlo mış ve Istanbul'a dönmeme ve Almanya'ya gıtmeme onlan Ikna etmıştım. Istcnbura dönebılmem ancak vapurla olab'lecektl, onun ıcln de BatuTi'a gıtmeli Id k Nıtek/m öyle oldu Tıflis'ten Botum'o gıttim Nâzım ve Vâiâ ıle ilk süreklı arkadaşlığımız başladı Vapurun gelışıni bekledığım on, onbeş gCrı ıcinde benı bır an bırakmad.lar. Her gun beraberdık. Benl Istanbul yoluyla Almanya'ya gı'mekten cavdırmak ıcın cok uğraştılar Ben ıse Istanbul'dakl kozmopolıt muhıtın ve belkl b raz do onlar ıçın zuppece telakkl edıle cek duşüncelenmden kurtulamamış olmalıyım kl, bana o günlerde cok yabancı gelen fıkır ve telkınlere kulak veremıyordum Sonunda bekledlğJm vopur geldı Enıştemin ış ortağı Nazm> Topcuoğlu arkadaşlarındon Mehmet All Ayni Bey. Tüccar Nurettın Bey d ye tanıdığım bir bey ve ben istanbul'a dönebıimek Icın vapura cıktık. Yerlerlmiz ayrılmış. b'letlerlmız hazırlanmıştı. Ne var kı vapu ro blnıp yerlerim ze doğru glderken sıvıi polısler den, kendısınl Ankarc'da e nıştemın evınde gordüğümü hatırladığım Verbof adındakl görevli evrak'mı ince'edı ve Batum'dan ayrılamayacağımı bıldırerek benı fndırdı. Moralım adomokıllı bozul du vetEvrakım tamam, nlcm benl Indırıyorsunuz'» dıye sor dum. Verbof, başını saliaya rak. Türkce: tBöyle. dedl, gtdemeyecek•inız.» Butun umutlarım kırıldı ve Batum rıhtımıno ayak basınca NSz m ın ve Vâlâ'n'n olayı hayretle karşıladıklarını anlaaım » Bır gun bana evlenme teklif etti, doğrusu şaşırmıştım ama hoşuma da gitmişti buönerisi,, fl Nozım'm gençtik yıllorı depdokı, ç«çlyordu... doJudizgin günlerl* TtYATRO 0LAY1 İYATRO olaynı söyle onlatmıştı Say'in Nüzhet Berkın «Nâzım Hlkmet'ten cyrılmayı kesmlikle kararlaştırmış tım. Göruşmelerımız kesılmıs gıbiydi. Bır gece onu, ünlü bır topluluğun Beyoğlundakl bır sa londa verdığl bir temsılden cı korken gördum. Dr. Ihsan Arıf Bey'ın hanımı, o zamankı Istanbul Komutanı olan E. Pa şa'ya tryatro'da blr loca ayrıldığını. temsılı görmeye birnk te gıtmemlzi istedl. Ben de «Olur» dedim Tokatlryan sıra sındakı tıyatroya glttık. Çıkor ken Nâz m Hıkmefin de orda olduğunu gordüm Başımı ce v.rdim O benı gördü ve ı'gısızltğımi sezınce haklı olarak bozuldu Yanıraa yazar Selâmı Izzet Bey ve Mehmet Rauf Bey' In kızı olan eş! vartfı. Ti/atro dan hışım gıbı cıktı Asl.nda Nâzım'la henuz orta< Karcra varmamıs fken ona korşı takındığım tavır doğrusu terbıye d'Şi soyılabı'ır. Amo kararımın sonuca varrrtasını ıst'yordum. Yoksa onu bu bıcmslz sek ld« hıc bır zaman kırmak ıstemezdım Sonradon ozur dı'eT.e im kanı da mcalesef CKTICCJI ve oynimış olduk bovlece > »Bu tıyctro olayı hangl yıldovdı?» miş, ceketlnl cıRarmış Koüonnı «rvamrç, bastamıa abdset almaya. Tayıp Ağc. fsml bırokmı» kosor adım adamın yon»no yaklaşrp kulağma.. Paran mı bıttı? diye fısıldamı»... Tayıp Ağo. gercekten bir halV filozofuytnuş demek. Duyduguma gore. yakınlarmdan btri. Toylp Ağa'nm fıkralarmı topluyormuç. Bir kitcpta toplonıp, yayınlansa ne guze) olur. TÖS de, TÖBDER de. Türkiye'de dönem dönem etkHI bırer baskı grubu olmuşlardır. Her sayin cılkının çıktığı dönemlerde/se. TÖBDER de etkrn:ığınl yıtırir oldu. Yönetıc 'er, Faşo eğıilmlılenn sözlerıno doha bır kulak venr oldular örneğın, bırl: Bu hukumet. TÖBDER'den POLDER'den alryor buyrugu, Işleri oyle göruyor» mu dedı? Etkınlenlyonar bundan hemen. Bu hükümet, TÖBDER'den, POLDER'II o!mo«nu Havasına gırivenyorlar. Bu odiekliğl. urkekliği bllenler de, yorcTtanryoriar ISto. Konya'da TÖBOER'de beson dotdkoda dlnledlklerlm kalenekağıdo gelır cinsınden değll. Evferine pot(ayıcı madde atıîan öğretmanler. yolda. sokokta dövüler», yaralancn öğretmenler Hcksızlığo uğrayan. haklon aranmoyon öğretmenler^ Bır ufak ornek: Geçtığımız bahar ayında Hacı Başbufl, Konya'ya gelir Gelırken yolda CıhanbeyH'den geçerken lloe Hsesi öğretmenlermden K T. ;)e ıkı arkaöaşı dersl bırakarok Hacı Başbuğ'u karşılamak üze'e yola çıkoriar. Başbug'un elını öperler Du'umu ızleyen oğrencıler okul bahcesıne Ci'Karak. cğretmenlennl protesto ederler ve onlorı okula eokTioV; stamezler Olavîor üzerine, oku! müdüru durumu gcrüşTek ve korar olnak ıcn, öğretmenleri toplantı\o ccğırır Bu s rado »cenın Kaymokamı Valıyi arayaroV teıefoma o^a l'se ö^rencllennın okul bahceslnde tooland klofinı l'sa mudjrunün okulu '<endısınden Izınstz tat'i ett'ğını so/ler Kaymakam, soylentılere go'e tutucu Wr kisl mıvdı'? Esı, Ha!k Eğıtım Müdurlüğünün actığı Kursiara kjrs öğ'encier ıcm öngorülmuş g ysıierin dışındo başı ortıık vanl sıkmabas ve ellen eld'venH olarak mı Katı'maKtaydı. Neyse VTH Vıilı Eğ.tıın Müdürünu arayıp, bu Ilse müdürunu acı^o alTicsını buvurur Lrse müdurunün açığa alınmo ya^ısının vozılıp şleme konulması voiunda O da jardın cıS'io Duvurur Yordımcı • Ben o okul müdürünu tanıyonım. fiyle sey yapmo2 der CıhontDeylı bır snot ötede. karor vermeden gld p durumu rceievenm d've ekler .. Tartışma bovle sürerken. Vatınlrt buynığu oskıdo kölır. İncelemeye çidenler. tlse müdurünun sucsuz olduğunu. Kavmakamın vanlı davrandıgını Hocı Başbuğ'un elınl ÖDen K T ıle arkadaşlarının kışkırtıcı rot oynoaıklarını raporlarında vurgularlor. Hocı Ba$buğ'un eiini ope"ler. 'sted k'erl verlere nokledlllrter. Olav kaDanır glbl GerıcılıK foşızm almış yOrOmös ulkede. Cok klmse, kucuk cıtarlorınm arkas'nda. Korutürk ise, neler dlyor? T «Almanya'ya gidemeyişimin etkisiyle isya nkâr bir genç kız olmuştum. Bu durum karşısmda ailem, Nâzım'ın da davetini gözönünde tutarak beni Moskova'ya göndermeyi sağladılar. Uzun bir tren yolculuğundan sonra vardığım Moskova'da çok değişık tıplerde insanların içine girdim. Epeyce şaşırmıştım. Ancak Nâzım Hikmet'le Vâlâ ve öteki arkadaşlar beni hemen sevgi çemberi içine aidılar. Ve ışte böylece yaşamımın önemli ve anlaralı evresi başlamış oldu...» | | ötek! orkadoşlar benl hemen sevgı csmberı ıcme aidılar Vs ışte boy ece yaSGmım n orem lı ve anlamlı evresi bas!3Tiış oldu» I KIZL.1RIN ONA BAYILMASI BENt ENDİŞELENDtRMEDt Nüzhet Hanım. susıu. Sen konjyu daha da acması ıcın: •Pekı, sonra?ı dedım. t Sonra, dedl, ben de «vlen meye razı oldum ve briıkte ev lenme arzumuzu ılgllı doırey» gıderek tescı! ettırdık Evlendığ mız ıcın bıze daho genışce bir oda oyrıldı ogrencı ponsıyonunda » «Pek cok kızın Nâzım'a ılgl duymosı sızı etkılivor nrıuydu'» Nuzh«t Hanım kesta konu* tu: cNâzım'c kız.arın bayılması benı endışeye duşurmedi A ramızdakl gönul bağı ve kök lu onı3şmanın buna yer bırokmayacağı kanısındaydım » tYa sonrakl gel şmeler?» ÜZHET Hanım'rn zanf konukseverliğ. bahçe me/valarındGn ıkrcm da Diiiunmos na yol aç mıştı Bıraz kaysı ve armut yeoiKten sonro anlottı: «Moskova'ya gıttıkten bir su r* sonra evden aldığım bır mektupta, enıştemın Baku Unl versıtesır.de Tanh profesoru olarak gör&v yapması onerıl mış. Enıştem da kobul etm.ş. 1923 ekımıne kador oroda koldılor. Ben de 1923 ders yılı Dftımınde günden güne bozulan sağlığım nedenıyle ve eşım Nâzım Hfkmet'ln de tasvıbıyie Baku'ya gıttim lyılesecek ve sonra yıne Moskova'ya dönecektım Ancak Boku'nun sıcok ıkl.mı sağlığıma yararlı o)madı Zaten «Turkculuk propagandosı yapıyo'i ıddıası/la 6 nıştem Çeka'ca tacız edılıyor du. Memlekete dönmek zorunlu olmuştu. Bu durumdan NAzım'ı haberdar ettım. O da bir sure sonra Baku'yo geldı. Ben m Istanbura gıdıp tedavı ol mam karornda bırleştık Zaten kendısı de bır sure sonro is tonbul'o doneceğını soyluyordu. Nıtekırr 1924'te de geldı » Eski günlerl anımsamak Icın belleğınl hlc zorlamryordu. Herşeyı kolay kolay hatırlıyordu. Konuşmaya devam et U: N ÂZIM LAR Batum'da kaimış, Nuzhet Hanım Tıflıs'e donmuştu. Nazım'lardan aldığı mek tuplaroa Ahmet Cevat (Oulernre) Bey'in aracılığıyla Moa kova'ya gıdıp üniversıte oğrs nımi yapccaklan yozılıyordu. Nuzhet Hanım: K ONU Nâzım'la e/len me erı oşamosına geımıştı Nuzhet Hanım'a bunu aa ayr.ntıyla anlatmasını rlca ettlm FaKat o. kısa kesmeye calışıy°''üu. ancak şu kadannı söyledl' fMoskova'dakl Kutv unıversıtes ne bir Kte g dıyorduk. Bır cok kızlı erkeklı akadoş grupj ıcmde Nâzım H'kmet en cok ılgl top'ayan. hareketîı, canlı. inanmış ve Inonçlarını konuşmalarında, şılr ve pıyeslennde dıte getıren bır onder durumdaydı Bır gun öana evlenme teklif ettı. Doğrusu şa şırmıştım Ama hoşumo da gıtm ştı bu önerısı » fMektuplarında benl de Mos kova ya davet «dıyorlardı Ben se kararsızdım. Nâzım, Mosko va'/a gıttıkten sonra mektup gondermeye devam ettı. Benı de ısrarla davet edıp durdu. Hatta Moskova'da yazdığı ılk şlir olan tAcların Göz Bebeklerı»nı yolladı. Şılr fevkâlâde güzeldı ve yepyenl bır tarzdo kaleme aiınmıştı > O DEV'E YOLDAŞLIK EDEMİYECEKTİM «Bildığmlz glbl, dedl. Nasım cok hareketli, conlı. heyecanlı, gercek bır «dev«d, büyük bir enerjl deposu, üstun bır şaırdl. Ben hostalığımı tedavi ettırmek icın Dr Numan Paşa'nıın önensıyle Avrupa'yo sanatoryumo, Tatra'ya gıttim. Beş altı ayiık bır te davi ile sağlığımo kavuçtum. Bu sıroda bczı gerçekîer bent gelecek hakkınaa cıddi şekılde düşündürmeye yonelttl. Bu bünys İle o «dev» Insana yolddşlık edemeyeceğım sonucuna vardım ve kararımı ver dlm: Ayrılacağız.. Bu kararımdan sonra Nâzım'ın cilesıne bir daho görunmedım 3u donemde Nâzım, henuz İstanbul'a dönmemıştı» «1924, ya da 1925 yılı kü. Kesin söv'evemeveceğım .» «Pekı Istanbul'a dön"ienize izın veren Nâztm, s z n ken d.sınden aynlacagm.z. h'ss&i m yor muydu's Nüzhet Hanım buna kesln blr yanıt ve'tıeoen OOSKO Korulara gecîı Ama el mızde Nâzım" m mektuplan ve akrabasından, ozellıkle kızkardeşı Sorrive Yaltırım Hcnım'dan a'dığı mektaplar varaı Bunlsr olaya ışık tutuyordu. EVLENME ÖNERİSI HOŞUMA GİTMİŞTİ «Tiflıs'te günleriniz nasıl ge cıyordu?ı «Tiflıs'te yeğenlm. aynı zamanda okul olan bır yatıi Aiman pansıyonuno devam edıyordu Ben de bu okula gırme ye con atıyordum Ama bır tur lu olmuyorau Bu arada Nâzım'ın mektupları da bırbırini izlıyordu Bense Istanbul'a, ora dan Almonya yo g demeyısımın etkısı. hatta Tıflıs teki Alman okuluna yazılmayısımın tepkısıyle Isyankâr bır gerç kız olmuştum Bu durum kar şısında aılem, Nâzım'ın da da vetını goz onunde tutarak beni Moskova'ya gondermey sağ(od lor. Uzun bir tren yolculuğundcn sonra kıncı kez Mos kova'ya vardım. Orada resım lerini bıle gormed ğım cok de ğiSık tıplerde Insonların lcme gırdım. Epeyıce şaşırmıştım. Ancak Nâzım Htkmet'le Vâlâ v» afozin SAYIN DOKTOR VE ECZACILARA DAMLA rÜRKİYEDE İLK DEFA METHYLCELLULOSE'lu ortamda hazırlanmış vazokonstriktör astrenjan antiseptik ve antiailerjik GÖZ DAMLASI (naphazoline HClSul.de zincAc.Boric) Oepo ve tamdrrt dafıtridL Erfm liKUn. hmeTti. 143572 2S5S YAKIN: Bir Hİdv Şiiri I LA N EYÜP SULH HUKUK HAKIMLİGiNDEN Dosya No: 979'865 Mahkememızn 3/8 1979 tcsrıh ve 979'845866 sayılı karcrı ıle Eyup, Aiıbeykoyu hane 22. cılt 38 sayfa 74'de nutusa ka/ıt!ı 0S'10/1950 D lu OsTian Nur! oğlu Nadıde'den doğmo Mustafo Ay> Idız hacredılrnış vs cnnes/ Nad de Ay/ı'dız vasf tay.n edı mışt.r. Mân o'unur. N ÜZHET Honıma, sanatoryuma gıtmederı once Istanbul'da Nozım'ın vakınlarıyla olan ıllşkılerınl sordjm. Yanıtı fu oldu İRaklâm Prodüksivon; 213) ^708 tor. Ama onnesi Cel.ie Hanım «Rusya'dan Istanbul'a dönuçümde Hlkmet Bey benı vapurcfa karşıianak ıcm Sı'kscı nh tımındo beklıyordu Bg"r b r Süre evlennde mısofır etti. Bu sıroda Nâzım'ın buyjk babası Nâzım Paşa'nın elıni öpmek u zere benl Üskudor"a götürdj İBasım £3321 . 6704
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear