17 Haziran 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
EKONOMİ. EKONOMİ... EKONOMİ... EKONOMİ... EKONOMİ... EKONOMİ... EKONOMİ... EKONOM]... EKONOMİ... Füsun ÖZBiLGEN azı illerden elektrik kısıtlamasını kaldırmak ıçın buyuk sanayı tesıslerinin eksik kapasıte ıle çalıştırıimaya başlandığı bildirilmektedir. Seydışehir Aluminyum Tesislerinın ıkı unıtesının devre dışı bırakılmasıııdan sonra Iskenaerun. Fregîi ve Karabük Demır Çelık Fabrikalan ıle Sümerbank'm tekstıl fabrıkalarmın da kapasitelennin duşuruldüğu ogrenılmıştır. «Puant saatı» olarak adlandınlan elektrik kullanımının çok yükseldiği saatlerde fabnkalann belırli bazı unitelennın devre dışı bırakıldığı böylehkle kapasıtelerinin ve uretim guçlennın azaldığı behrtılmektedir. Bu fabnkalarda aynca uzmanlann «frekans rölesi ayarı» olarak adlandırdıkları bir sistem ıle de enerjı kısıtlaması uygulandığı behrtılmektedir. Bu sısteme gore elektrik frekans rolesı, en ufak bır yüklenmede fabrikayi devre dışı bırakacak çekılde ayarlanmakta ve enerjı kullanınaının arttığı saatlerde bu fabrıkalar otomatık olarak devre dışı kalmaktadırlar. Buvuk sanayi tesıslerinde uygulanan elektnk kısıtlamalan ve devre dışı bırakmalar basma yansımasın dıve. kamu kuruluşlan arasında protokole ba.glanmadan yü rutülmekte ve genel müdürlenn sozlü goruşmelen ıle saptanmaktadır. BATI BASININDA TÜRKİYE'NİN "ÎFLÂS EDİP ETMEYECEĞİ,, TARTIŞILIYOR l'luç GÜRKAN • oftaiardır Turkıye'de bulunan Uluslararosı Para Fonu Heyetı ıle surdürulen goruşmelerın sonuna vanlmıştır Batı basını ve radyolarında ıse, Turkıye'nın ekonomık durumu konusundaki tartışmalar bırdenbıre yoğunlaşmıştır. Tartısmalarda, Turkıye'nın «ıflas edıp etmeyeceğı» uzerıne adeta papotya falı acılmaktadi'' Federal Almanya Televızyonu Bırıncı Kanalı'nda 6 kasım gunü saat 19 20'de yayın.oncn «VVeltspıegei» adlı dızı programda Turkıye'nın sorunları sunucu Eoerhard Pılz tarafından soyie dıle getırıimıştır «Bu aksamki bir baska konumuz da, bir devletin Iflas edip etmeyecegidır. Ancak moral açısından değil, mali yonden aiınmatıdır bu.» Ankara H'podromu'ndakı 29 Ekım Cumnunyet Ba/ramı torenlerınden goruntulerın verıldği programda daha sonra. «Siyosl, ekonomik ve askeri guçlukler lcinde bulunan bu NATO ulkcsınin, mllll bayramı boylesine ihtlşamlı kutlamasına gerek yok» denılrrıştır. H FEDERAL ALMANYA TELEVIZYONU «IMF İLE GORUŞMELER OLUMSUZ SONUÇ VERİRSE, TURKİYE IFLÂS ETMI$ OLACAK» FINANCÎAL TIMES «TÜRKİYE GECIKMIŞ BORÇLARINI ODEYEBILMEK ' C N 2 MİLYAR DOLAR BULMAK ZORUNDADIR s • pılmakto Merkez Bonkası'nca ilk bahordan bu ycna hlcbir fatura odenmemesıne ragmen, bu fı.manın uçte biri Stuttgarthlara ait oldugundan motor, aks ve aktarma orgonlarının sevkine davam ediliyor Bır cok işyerı ıse uretimı yavaşlatmış, ya da tamamen durdurmuş durumda.» Alman Televızyonu butCn bu olumsuzluHara ragmen Turkıye ıcın cıkış yolu bulunabılecegıne ışaret etmıştır. Programın sonundokı «An'îkabır» g o r j n t u s j boyle bir mancla seslendınlebılmıstır «Turkiye ihtiyacı olan parayı bir gun mutlaka bir yerden bulacaktır. Niteklm bu durum bir başko ulkede kanıtlanmıstı: Bu ulke de ucurumun esıgıne gelen İngılteredir. Araplar petrollerıne karsılık Sterlin almayı rsddetmlşlerdı. Ama sımdı llngıltere kendısi petrol Dulmuştur. Ve dusmekte olan porasımn değeri bugun yenıdsn yukselmeye baslamıştır » Benzer bir umut Ho'lanoa'da cıkan Cobouw caze:esınde de cıle getınlmıştır Ba'ının Turkıve de IKI yoniu bir cyun oyncdıgını yazan gazetede bu oyı.n, «Bir yanda NATO'nun bu zayıf kanodını kan ve atesle savunmaya omade olmak ki bu ışe milya'larca dolor aynlmaktodır, ote yanda da petrol gucune sahip ulkelerın sınırlarının komunlıne kcrsı korunması için kendi petrol dolarlarını Turkiye'ye verecek kadar kuvvetli ha:e getirllmesi» bıçımır.de açıklanmıştır. ENERJİ KISITLAMASINI KALDIRMAK İÇİN BÜYÜK SANAYt TESİSLERİ EKSİK KAPAStTE İLE ÇALIŞTIRILIYOR B ENERJI BAKAMltâl İIE TEK ÇELI5KİSİ Ote yandan bir iki ay ıçinde devreye girmesı beklenen ve deneme çahşmalan yapılan Tunçbilek B1 santrahnın devreye alınmasından sonra diğer santrallann bakımım yapmak ısteyen Turkiye Elektnk Kurumu ıle. bu santral devreye gınnce elektnk kısıtlamalannı azaltmak ısteyen Enenı ve Tabiı Kaynaklar Bakanhgı arasında ı.atışma çıkmıştır. Turkiye Elektrik Kurumu yetkıhlen, butün santrallann bir buçuk yıldır bakım gormeden çahştınldıklannı. hepsınde arıza ve patlama olasıhğının çok jukseldığini belirtmekte ve bu santrallann Tunçbilek devreye gırer gırmez teker teker bakım gormelerinın zorunlu olduğunu savunmaktadıriar. Enenı ve Tabii Kaynaklar Bakanhgı yetkıhlen ise Başbakan'm verdiğı sozu geç de olsa yenne getırebilmek amacıyla ve hukumetın baskısıyla Tunçbilek B1 santıah devreye gınnce çeşıtli ıllerde uygulanmakta olan enerjı kısıt lamasını kaldırmak veya azaltmak ıstemektedirler. TEK yetkililennden edınılen bilgiye göre Enenı ve Tabu Kaynaklar Bakanlıgmın goTuşu yönünde Tunçbilek devreye ginnce elektnk kısıtlamaian kaldınlsa bıle, bır süre sonra bakım görmeden çalıştınlmakta olan santrahar anzalanmaya başlayacagından yeniden kısıtlamalara don;ne geregi doğacaktır. Aynca bu santrallann anza yapması halınde onanmının doviz gerektiren bır ış olduğunu belırten uzmanlar. yeterh dövız olmadıgından TEK'ın tüm ıthai istemlennm bekletıldıgi bır dönemde cahşan santralları da bozi.il maya terketmenın sorumsuzluk olduğunu ıfade etmektedırler Bir iki ay içınde devreye sokulmaya çalışüan Tunçbilek B1 santrah 150 megawat gücunde bır termık santraldır. Aynı aylarda devreye gırmesi planlanan 150 megawat gucundekı Tunçbilek B2 santrah ıse döviz yokluğu nedenıyle gerekli ıthalatın yatıılmaması yuzünden ıvıce gecikmiş ve devreye alınış tanhi 1978 Hazıran ayına kalmıştır. Uzmanlar, elektrik kıntlamasının 36 ilde kaldınlmasının buyuk bir anlam taşımadığım, kısıtlamanın kaldınldıgı ıllenn buyuk sanayı tesıslen olmayan ve fazla enenı çekmeyen iller olduğunu belırtmektedirler Kısıtlamalara son vermek ıçın fabnkalann kapasitelennin duşürüimesının ise vakın bir gelecekte mal yokluklannı arttıncı bır etken olacagı bıldınlmektedır. Bu arada Keban ın anzalı olan dörduncü ünıtesınin onarılarak devreye sokulması bır ölçüde rahathk jarattaıştır. AMBARU'NIN DURUMU Ote yandan hidroeîektrik santral barailannda su sevıyesının çok duştuğu bu aylarda enenı üretımının büvük yukunu Ambarh fuel oıl santrahnın karşıladığı belirtılmektedır. Ambarh santrahnın en buyuk sorununu ise yakacak sıkıntısı olusturmaktadır. Günde 5 bın ton fuel oıl yakan Ambarh santrah için yılda 90 milyon dola'hk fuel oıl ithal edıl mektedır Dovız sıkıntısının en buyük boyutlara enştıgı bu donemde Ambarh santrah ıçin fuel oıl ıthahnın çok guçleştiği öğrenilmiştır. Fuel oil ıthalı yabancı petrol şırketlennden yapılmakta ve peşın dövız ödenmesi gerekmektedır Aücak dovız bulunmadığı ıçin fuel oil ıthalı çok güçleşmiş ve yakacak sıkıntısı baslamıştır. YiNE PARA FONU Federal Almanya Televlzyonu'nda Malıye Bakanlığı bınasının dıştan gorüntüsü de şo\le seslendırılmıştır «Ankara'dakl Maliye Bakanlığı'nda, kapalı kapılar ardında Uluslararası Para Fonu delegasyonu ulkenın odemeler dengeslni Incelemekte. Konu ycbancı bankalardan alınacak borclann odenmesiyle ilgıll... Kısa vadell bonka borcları 3, öteki dış borclorı ise 2 milyar dolar olan bir ulke Için son derece uzucudur bu. Incelemelerin olumsuz sonuç vermesi halınde, Türkiye iflos etmiş olacak.» * BBC'nın 4 kasım gunlu, tDünya Servısınde 24 Saat» adlı programında ıse. Uluslararası Para Fonu'nun Turkıye'"nın mevcut ekonomık durumu nu tepkıyle karşıladığı beNrtılmış ve şoyle denılmıştır «Para Fonu heyeti, Turklye'nin karşılaştığı ekonomık guçlukleri, gittikçe buyuyen ve 3 milyar 300 milyon dolara erişen dış ticaret acığmı gozden geçirdiler. Hızlı flyat artışlarını lncelediler. dış odemeler dengesl açığı uzerinde durdulor. Doviz bırikımini dikkate aldılar, Türklye'nın kıso vadell borçlarını odemesi olasılığını araştırdılar. Butun bu noktaları inceledikten sonra vardıkları sonuc şu: Eğer kalkınma programı adamakıllı daraltılmazsa Turkiye onumuzdekl blrkaç yıl boyunca glderlerinı karşılayabilecek durumda olmayacok.» Parnuk iplıği ihracatçılarına yeni olanaklar tanmdı B akznlar Kwu'u'nca pamuk iphğı inracalçdanna, AET tarafından uygulanan kısıtLırr.a nedenıyle bazı kolayl'klcr tanınmaiı ongorulmuştur Bu konuda hafta ıçmde vaymlanan bu kararname uyarmca. ıhracat taahhudu karşıhgında Ticaret Bakanhgı'nca verilen kredı kullanma ve dövız tahsıs belgelennde ıhracaı taahhudlennın tamamı, deger ıtıbarıyle yüzde 50 \a da daha fazlası pamuh ıphğı olan ıhracatçüarın bu koiaylıklardan yararlcnmalan ongorulmuştur Belgelennde kayıtlı ıhracat taahhudlerını gerçekleşme süreleri 30 Hazıran 197729 Hazıran 1978 tarıhlen arasında sona erenler ıle 30 Hazıran 197731 Aralık 1977 tarıhlen arcsmda belae alanlar ek ihraç süresî talep ederken taahhüt etmış olduklan ıhracatın yuzde 6'smı gerçekleştırmış olmak zorunluluğundan muat tutulacaklardır Bıhndıği gibi, eh ıhraç suresi taleplerı 7'1117 sayıh ıhracatın Teşvık ve Celıştirılmesı Esaslanna dair karann S'incı maddesine göre l yıla kadar yapılabılmekt • "ANGARYA, çıraklar için hukuki hale getirildi,, • ÇIRAKUK YASASININ BIRÇOK YONIERIYLE UYGULANAMADIĞI, ANAYASAYA AYKIRI 8AZI MâDOELERIN BULÜNDUGU ONE SÜRÜLtYOR. ıraklann statüsunde onemlı değışımler getıren 2089 sajılı ı^ırali. Kaiıa \e Ustalık Kanunu uygularaadan raia kaldırılmıştır. Yasanın yururluge gırmes>mden soara kurulması gereklı olan je.el Çıraklık Kurulu'nun oluşturulmamasının ianısıra yasanın. çıraklık egıtımının başlangıcını ış\erenlenn istegıne baglı tutma?ı» scnucu çıraklann eskı angarya koşullarında çalıştıkları gorulmektedir Çahşma hayatında'önemü bir gehşim olarak nıtelendjrılen Çırdki^k Yasdsı ıle ılgılı olarak genış kapsamlı oıt çalışma \apan Iktısad Fakultesı bos\at SP aset Profesoru Dr. Metın Kutal yasa hukumlenm genel hatlany la degeıiendırmıştır Meslekı egıtımın öngörulmesine karşın iş verenlere belh mtelıkte kurslar duzenleme ve çırak çalıştırma yukumluluğunun getırılmedıginı belırten Prof. Kutal çıraklann yeni yasadakı hukuki statusünu çeşıth yönJenyle ele almıştır. Çıraklık tanımının salt bir eğıtım ışlevi içınde ele ahndıgı. buna kaışıhk ışçıhk haklarından hıç soz edılmedıgı belırtılen yazıda iş surelen açısından onsmlı boşluklar buiunduğu kaydedılmıştır Sekız saatlık ış suresi ongorulmesine karşılık belh kayıt ve şartlarla »aat 21 e kadar çahştırılma ıle eskı acgarya koşullarının hukukıleştırııdıgı açıktır Iktısat ve Malıye dergısınde yer alan çalışmada daha sonra çıranlık sozleşmesmın devatnı veya sona ermesıyle ılgılı sorunlar şöyle yansıtıimıştır: 0 Işverenın değişimi halınde hizmet sözleş mesının ne olacagı belli değıldir • 2 yıliık kurs süresı sonrası k&lfalık sınavında başarılı olmayanların ne olacagı kesınlik kazanmamıştır. T C. CkoNOMİ ANLAŞMA Ankara da Para Fonu'nun 3 kasım gunlü F1nancıal Tımes gazetesınde de yer alan «kalkınma hızının duşurulmesi» yonündekı bu ıstatıstıgıne ve yuzoe 15 oranındo devaluasyon onensıne MC ortaklığmın AP kanadınca «evet» dendığı .srarla belırtnmektedır Ancak, MSP'nın tovrı konusunda one suruıenler bırbırıyle celışmektedır 4 kasım gunlu Financial Tlmes'da yer alan Ankara cıkışiı bir habere gore. Uluslararası Para Fonu heyeti ile Ankara'da yapılan goruşmeler, oteki para kaynaklarının da kapısını aralayacak bir anlaş maya gideceğl yerde, yeni bir koallsyon krizine doğru suruklenmektedir.» Financial Times'ın New York cıkışiı ve Stevvart Flemıng ımzalı bir başka haberıne gore de. «Turklye'de Iç politika nedeniyle Hukumet Para Fonu ile anlaşmoya varmakta gucluk çekmektedir. Ancak, Para Fonu ile onlaşmadan yabancı bankalar Turklye'ye, ihtiyacı olduğunu tahmin eîtiklerl yüılerce milyon dolarlık kredıyı açmakta ısteksiz davranacaklardır» Stev.crt F emırg'ın haberı, Institutionnl Invcstorda idıs borç yukunün ağırlığı bakımından dunyanın en kotu durumdakl uç ulkesı» olarak mtelenen Turkiye, Peru ve Zaıre'nın yabancı bankalordcn olan kredı ıstemlerını konu o,mcktad r Bu uc J ke arasında Turkiye Instıtutional investor"da «belkı de en kotu durumdaki» clarck tanımlanırken, Stewart Rem:ng de. vabancı bcnkccılann en hassas konunun Turkıys olduğunu belırttıklerıni nakletmektedır. Bu bir \aniyla Tu'kıye nın NATO üyesı olmasımn sonucudur Otekı yanıyla ıse Turkıye'nın mart ayından bu /ana dovız rezsrvlerının kurumasına bağlı olarak bırcck ıthalat karşıiığmı odememesınden doknaktadır Bu aroda. yabancı banKaclar ıçın eşıt onemdeKi bir boşka sorun da Dovıze Cevrıiebılır Mevduat hescplarının ge:ı odenmesıdır S:ewart Flemıng, bazı ycbancı bankacıların kenoısıne bu hesaplarının gerı cdenmesınde gecıkmeler olduğunu soyledığ nı yazmıştır. Ç 1 , DAGLARI BiZ YARATT1K Prof Kutal bu arada kalfalık sınavını başaranların ışyeı ını terk etmelerının ışyennın ıznıne bağlanmasını Ana>asanın. 'çalışanların korunması ve sozleşme ozgürlüğu» ükelerı ıle çehşır buimuştur. Boylece vasa ıle çalışanlann korunması amacı suduldugu behrtıhrken hakların ıyıden ıyıve askıya ahndıgı gorulmektedır. Yasarun getırdığı bazı ek hükumlerle çıraklann kanunun tam anlamıyla çıkmaza soktugu görulmektedır. S07 konusu yasaya gore \asanin hayata geçırılmesı için sekız adet tuzugun çıkarılması öngorulmuştür. Yasanın en temel hükmü olan yerel Çıraklık Egıtımı Komitesı'nın bile beş ay içinde kuruîmamış olması yasanın aldıgı mesafeyi betımleyecek en iyı araç olmaktadır. Prof. Kutal 1938 yıhnda çıkarümış bulunan Sinaı Muesseselerde ve Maden Ocaklan da Mesleki Kurslar Açılmasına Dalr Kanun'un» işyericu kapatmaya varan cezalara karşın hiç uygulanmadıgına dıkkati çekmekte ve bu yasanın yeni yasanın çıkarılmasından sonra durumunun ne olacağını sormaktadır. BiRiKEN BORÇLAR Aynı konu Financial Tlmes'ın Ankara cıkıslı haberınae de ışlenmıştır. Turkiye nın salt gecıkmış borclann' kcpatmck ıcın 2 mılyor dolara ihtiyacı butunduğu belırtılen bu haberde gecıkmış borclann dokjmu şoyle ycpılmaktadır «Turkiye tarafından alınıp kullanılan ve Merkez Bankası tarafından odeme emri verilen akreditıf borcları [1958 yılında Türkıye'nın «moratoryum ıflas» ılanına neden oian arıerler tanımlanrraktadır) 300 milyon dolardır. Ayrıco mal mukabili ithalattan kaynakîanan 400500 milyon dolarlık bir borc daha vardır 1 milyar dolarlık bir borç ise satış mukavelesi yapılmış akreditif yukumluluklerini kapsamaktadır. Öte yandan Merkez Bankası. DÇM adı verilen yabancı bankalorın Turkiye'deki mevduatlarıyla ilgili yükümluluklerinl yerine getirmede de ertelemelere başlarmş bulunmaktadır.» yiül ayt sonlarında gercekleştirilen yüzde on oranındaki devaluasyondan ıkı gun oncedir. Başbakanlıkta, Maliye Bakanlığında ve Merkez Bankasınaa her turlu hazırIIK bitirilmiş ve yuzde yirmi oranında bir devaluasyona karar veriimişlir. Gerek Demirel, gerek Bilgehan, gerek uzmanlar bu konuda goruş birliğindedir. Karar alındıktan sonra sıra Erbakan'a durumu aktarmaya gelir Uzmanlar devaluasyon kararını Erbakan'a anlatmak amacıyla ohuzura) çıkarlar E rBIÇAK KEMiGE DAYANDI» Turkiye'nın ıthalat ödemelerınde sureklı ola rak borc bırıktırmesı nedenıyle. «Fabrıkclarm ışlemesı için gerekli maUsmeyl temln eden yabancı firmalar, yukieme Işlemlerinl durdurdular» dıyen Financial Tımes, Ingıltere Ihracat Kredılerı Temınat Daıresı'nın de 1 ekımden ıtıbaren Tur kıye ıcın butun lımıtlerıni kapattığını da haber vermıştır. Bir Turk ış adamı mevcut dış odemeler darboğazmı «Bıçak kemiğe dayandı» sozierıyle ozetlemıştır. Dış odeme gucluklerının sanayı üretımi üzerindeki etkılerı Federal Almanya Tr avızyonu'nca da görüntulu olarak değerlenaırilmıştır Otomarsan'a aıt fabrıkanm gorüntulendığı Federol Alman Televızyoiunda varılan yargı sudur «Ekonomik acıdan bakılacok olursa bu Iş yerinde hâlâ üretlme devam edllebilmesi bir muclze. «Huzuru âliıde Erbakan, Asilturk ve Fehım Adak bulunmaktadtrlar. Uzmanlar dillerinın dondugunce devaluasyon kararı ve oranıyla ilgili bilgileri kendilerine aktarırlar. Bilgiler net ve acıktır. Devaluasyon gereklidir. Boyle «muslüman uzmanlann» bu denli bilgilerle donatılmıs olmasına ımemnunı olan ErbaKan önce gurler, sonra da «tezekkur etmek» içln uzmanlardan yarım saat vakit Ister. Yarım saat sonra devaluasyon oranı yuzde on olarak belırlenır ve karar yururlüğe girer. Ancak, sorunların tam ortasında ve kararlann tam içınde olmasına ragmen, Erbakan uc gun sonra bır basın toplantısında «devaluasyonu gidın siz onu yapan Maliye Bakanına sorun» diyeoilecektır Devlet adamlıgından en seckin ornekler verebılecektiri Uluslararası Para Fonu (IMF)'nin Türkiye'ye gelisi ve ondan sonra tek tek gercekleştirilen zamlar ve devciuasyon Cephe ortaklorı arasında onemlı catlaklar yaratmıs gibi gozukmektedir. Bu catlaklar gıderek artmış gibi gozukmektedir. Pire deve yopılmaktadır Ancak, bunlara pek aldanmamak gerekir. Catlaklar onumuzdekl sure icinde de baş'a orneklerle zenginlesebılir. Yeniden bir devaluasyon kararı aiınabilir ve ortaklar yıne birbirlerini suclayabilirier. Kamuoyu onüne çıkarken hepsi diğerinden daha «mertstir, Ancak. karar odalarında blrblrleriyle sarmag dolaştırlar. Pekl, o zaman anlaşmazlık nereden kaynaklanmaktadır? Şu anda tum Turkiye geride kalan uc yılın savurganlığı ve hesapsızlığın faturasını odemekle karşı karşıyodır. IMF gelmiş dayatıyor baskentte. Eloğlunun şaka goturur tarafı yok. Yeni bir devaluasyon önerısı yanında açıkca şunu soyluyor: «Ne kadar ihracat yaparsanız, o kadar Ithalat yoparsınız». Şu anda ancak fkl milyar dolara varan Ihracat eşittir, ancak iki milyar dolorı bulacak ithalât. Aslında işte bu öneri de, en sıkıştırmış durumdodır. Türkîye Demirel Hükümetleri sayesinde en agır ve bunalımlı donemini yaşamaktodır. En ağır ekonomik koşullar egemendir ulkede. iste, bu durumda Batı «Kıbrıs Çozümu» diye tutturmaktadır Onların istediği toprak odunu ve yonetim biçimi gerçekleşirse, doviz de verilecektir Turklye'ye, Amerikan Ambargosu da kalkacaktır. Bu slyasal sıkısıklıkta Batı, Turkiye'nin Demlrel'ln tarafından Içine düşürülen ağır ekonomik koşullan koz olarak kullanmok istemektedir. Aslında başarılı da olmaktadır. Cunku, Demirel'in secenekleri öm YORUM TEK DÜĞÜM ÇOK ÇÖZÜM Yalçın az devaluasyon onerlsi ölçusunde ağır bir nltelik taşımaktadır. Cunku uretim miktarı ve istihdam oranı 1977 yılında programlanan 6 milyar dolarlık ithalâto sıkı sıkıyu bağlıdır. 6 milyarlık ıthalâtı bir anda iki milyara dusurmek «Ağır Sanayi Hamlesıs ile de bağdasmaz, «Boyyük Turkiye» ile de En büyuk gucluk, dövizin, borc olarak verilmesi cok ceşitlı ekonomik koşullara bağlanmaktodır IMF' de. Bunların ne olduğunu yeniden saymaya gerek yoktur Ama ylne de ileri surülen kosullar her gecen gun daha do ağırlaştırılmoktadır Batı Kapltalizmi Turkiye'yi lylce köşeye DOĞAN ründe görmedlğ! olcüde giderek ozalmaktadır. Türk ekonomisinin secenekleri de giderek azalmaktadır. İMF gundeme getirdigı doviz, kalkınma. butce sorunlarıylo Demirel'e vermiş olduğu sureyi daha fazla uzotmak niyetinde değildir. Anlasılan cephe ortaklannın kendi aralarında Kıbns onlasmazlığı için daha fazla sure tonımayı da ortık onlamsız bulmaktodır. Ote yandan. ekonomik durum oylesine ciddidir ki. aralık ayı sonuna değfn belli bir miktar döviz bukmmozsa, IMF bu yönde «yeşil ışık» yakmazsa uluslararası bankalara, Turkiye en geç oralık so nunda tüm dunyaya «lcinde bulunduğu ekonomik koşullarla» ilgili acıklama yapmak zorunda kalacaktır. Devlet olarak acıklama yapmak zorunda kclacaktır. Bunun anlamı «devletin iflâsının devlet tarafından açıklanmasııdır. Ve ulkelerin tarihlerinde «azgelişmiş ulkelerde bu tur açıklamalar yuz yılda bir ancak gorulur. İçerde uretim lyice yavaşlomaya yuz tutar, dışardo tek kuruş borc odenemez olur. Cephe ortoklan arasındaki onlaşmazlık işte bu duğumün sonucu, bu noktayo gellnebılme olasıhğının telâsıdır. Bu telâşa Kıbrıs konusundaki farklı goruşler de eklendiğlnde duğum duğum ustune bınmektedir, İşte, bu noktada duğümu çözmenin içerde ve dışarda değişik secenekleri uzerinde durulmaktadır. Bunlardan ilki APCHP koalisyonudur. CHP'dekı yerel secimler nedeniyle ortayo cıkan «merkez liberal kadro» gercekte boyle bir koalisyona ortam hazırlamış olabilir. AP'deki huzursuziuğun da boyle bir koalisyon isteğlnden kaynaklandığı düşunülerse, bu yöndeki koşulların olgunlaştmldığı soylenebilir. İkinci secenek, Demirel'in Sovyetler Birilğine yönelmesidir. Demlrel'ln boyle bir ortamda Sovyetlere cağrılması yaklasık iki milyar dolarlık bir «iş»tlr. Doviz sorunu artık dcha fazla ertslenecek durumda değildir. Ama, eğer Kıbns için biraz daha zoman kazanılmak Istenirse, o zaman Sovyetler Birligi gezisi Demirel'in «can simldi» niteliğine donuşebilir ve doviz Moskova'dan gelebilir. Ucuncu ve son secenek de, IMF tarafından belirlenen ekonomik koşulların Demirel tarafından onaylanmasıdır. Bu secenekte Demirel «Batı'nın tum kosullarıno razı geldiğini» acıklamış olacak ve duğumun cozulmeslne tersinden başianmış olacoktır Anılan seceneklerden herhangi birisinin gerçekleşmesi sanırız çok surmeyecektır.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear