Catalog

CUMHURIYIT 6 KASIM 1976 u kltaplar, çıktıklan günden beri birçok kalemlere konu oldu. Eleştirılertn yonlerl de başka başka Benım polıtıka ıle ilgım yok DUbilgisi >azan emekli bır oğretmenım. Kıtaplarım otuz beş yüdan ben ilkokullarda, ortaokullarda ve lıselerde ders Idtabı oldu Lise düzeyınl aşan bır kıtabımdan da hse üstü okullarIa yabancı unıversıtelenn Türkoloji bolumlerı yararlanmaktadır Eleştırım, eğıtım ve oğretım açısının btesıne tasmaz. Turk Dili Dersleri I. adlı «kitapsın kapağiyle iki boş yaprağını çevlrlnce karşüaştıgım llk tumce şu «DUin tarifl: DU insanlar arasında anlaşmayı sağlayan tabiî bir vasıta; kendı kanunlan içinde yaşayan ve gelisen canlı bir tarlık, mılleti birlestiren, koruyan \e onun ortak mah olan sosyal bir muessese; seslerden orulmuş muazzam bir yapı; temeli bıUnmeyen lamanlarda atılmış jiıll anlaşmalar ve sözleşmeler sistemidir.» Bu konunun sonunda, «Çalışmalar • Sorular» bölümünde de şoyle bır satır var: Eğıtimle uğraşanlarm zıhınlennı donduran bır satır! I. DUin tarifini ezberleytaiz. (Sayfa II.) Tarif ve ezberlemek'. Yukandakl satırlarm tarıfe benzer yeri var m ı ' Hangi bılimde, hangi düzeydeki ogretıcı bır yapıtta, bır okul kitabınbu denlı dağınık, upuzun, bulanık bir tanım gbrülmuştür? tnceleyelım: Seslerden örnlmüş nnıazzam bir yapı demekle 1415 yaşındakı ımgelen somut ve kocaman bır sertliğe çarptıktan sonra «Temeli bilinmeyen zamanlarda atılmış bir gizll anlaşmalar \e sözleşmeler sistemidlr» sözlerıyle soyut bır yargıya bağlıyor. Çocuk kafasında«Gizli anlaşmalar ve sözleşmeler»ın yaratacağı bulanıklık baş dondürucü olmaz m ı ' «KımleT arasında' Nıçın gızli? Kımlerden gızlenmış? . » •orulan bırbıruu kovalamaz mı? B OLAYLAR VE GÖRÜŞLER ISMARLAMA KİTAPLAR Tahir Nejat GENCAN eenglnliği neyl gosterir' Bu fconuya yonelınc» ezberlenmesı buyurulan «tanf»tekı millet sozcü ğunun yerınde kullanılraadıgı ortaya çıkar Çunkü yeryuzunde mıllet = ulus değıl; budun, boy, oymak bıle denemeyen topluluklan da duşunmek gerek Afrıka'da, çoğu Nıl kaynağı yakınlarında yaşayan cuce lnsan Pıgmelerle Boşiman' lan; Avusturalya adalarında yenı yenı bulunan topluluklan milleti sayan var mı? Ama bunların da kendılerıne gore anlaşma yollan, yanı dıllen var. «Tarif»e bıraz ışık kazandırmak ıçın «mıllet»ı, hiç olmazsa (topluluk) sozcüğüyle degıstırmek gereK Bu çapraşık sorunlar yetmıyormuş gıbı bir de çocuk, bu ıçınden çıkılmaz satırları ezberleme zorunda bırakılıyor Ezberleyememış ya da ezberlememış bır oğrencı, kendısını sorumlu tu tan oğretmenine «Sız bunları ezberden okuyabılır misıniz?» dese sonuç nıce olur' Dahası var. Bır dost evınde sayın yazarla karşılasan bır hse bğTencıst bu satırların okunması dıleğınde bulunsa1 Bıraz da «ezber» uzerınde duralınr Bu sozcük, medresenin koynuna gomulup gıtmış sanıyorduk. O çağlarda bile ezberlemeyı ışlek zeVtalar ıçin bır leke sayan nice deylmler kullanılırdı «Ezbercının bırı» sozündeki acı yergıyı kım se ustune almak ıstemezdı Hafızlar hakkınaa bıle uydurulmuş Arapça tekerlemeler yüzyıllar boyunca soylenegelmıştı. Bundan 75 yü once, yanı Abdülhamıt «ıstıbdadının» en koyu günlerınde yazılmış bır sdzlükten. «EZBEBCİ Dersı anlar anlamaz ezber etmeyi adet etmış (şakırt) » Ezberi oğretım yolunun ılk basamağı sayan medrese en güçlü çagındayken, oğretım ve eğıtım de devrira daha başlamamışken. Şemsettın Sami «Kamusu Turklssinde ezbercıyı işte boyle anlatı yor En az yanm yüzvıldan berl okullanmızda dersıru, tarıfı ezberleyen oğrencıyı ogretmenler beğenmezler Ezbercılere arkadaslannın taktığı argo sıfat da bır hayli yaygın ve çırkmdır. Oğretımde çocuktan bekledığımız şudur. Ko nuyu iyıce kavrasın, anlasın, anladığını kendl sozcüklerıyle anlatsın Zıhınlen korleten ezberden kurtulmadıkça zekâlar varatıcı olmayacak, yaratıcı guce ışık tutmayan bilgiler zıhınlere yuk olmaktan öteye geçemiyecektır Böyle bılgıler yü kunun altında nasıl ezıldığımızı sezen, kavrajan eğıtım devrimcılen pek haklı olarak okullarımızın bugünkü programlannı ağır, yuklu bulur, çağd&ş anlayışa gö^e yetısmesı ıstenen kuşaklan Upuzun «tanf» de eksıklikler de ver Birkaçr a) Dılle duşünce üıştasme yer verilmemiştır. Oysa bu konu ta eskı Hmt'te, Isa'dan 500 yıl Öncelerı yazılan YASKA ıle başlamış gıbıdır O günden bugune gıttıkçe genışleyen bu konu XX. yuzyılın başlarında dogan dılbüımle yepyeni bır «orun olmuştur. b) Dılle uygarhk üişkileri: Dü bu yüklerden kurtarma çabasmda iken Bakanhgımızın ısmarlayıp yazdırdığı ve yayımladığı bu lutabm ılk çabası, satırlarca uzayan, sozumona, «tarifii ezberletmeye kalkıştır Bu çağ dışı, çağl*r ötesl ktfflü yontemı kim yadııgamaz kı'. Tarıf ve ezberleme konusunda bugun ortaokullarda ders kıtabı olaıı Dılbılgisı'nın onsozünden su satırlan okuyalım «Bilimde güç olan şe\lerden birı dc kesinve karravıcı tanımlar japabilmektır. Ortaoğretımde bılimsel \e kesın tanımlar \enlmesı hiçbir za man duşanülemez. Kitaptaki sivah hartli satırla rı «tanım» değil; tanıtıcı bilgi ozetleri saymak \e rinde olur Çocnklarımıza bunları ezberletmekte hiçbir fayda bulunamaz. Asıl fayda, çocuğun o bilgiyl kendl dillyle duzsunce sorlej rbilmesinde dir» Bu kitaplar 1951'den bu yana ortaokullarda ders kıtabı olarak okutulagelmektedır Bu sure ıçınde her lıç yılda bır, Mıllî Eğıtım BakanlıŞı Talım ve Terbiye Kunılunca inceleranış, kıtaplar da, bu yargılar da beğenılmıştır Artık su sorularla sonuca yonelelım a) Ezbere zorlayan, ezbercılığı oğretimm te melı sayan bu ısmarlama tatapla ezberden kaçmmayı ilke sajan anlayıştan hangısı doğru yol dadır? b> Ezber konusunda Talım ve Terbiye Ku rulunca bır sapma, bır gerıye donüs olacagını sanmak uslara sıgmaz Sığmaz ama bu ısmarla ma kıtap o sayın Kurulun ıncelemesınden geçmedı mı? Geçtıyse nasıl gorülmedı'' Geçmedıyse ne günlere kaldık' Sonuç. Bu yazı o ısmarlama kıtabın yalnız binncı tumcesı ve yalnız bırmcı çalışmaUr ode vı ıçındır Incelemeler ılerledıkçe daha çok pü ruzler ortaya çıkacağı apaçık Bu kltaplar «kendonı kamuoyuna kabul ettırmis bilım adamlanna yazdınldı» ovgusuyle yaym alanına çıkmıştı Bır aya varan deneme suresı ıçınde bu o\me ve oğunme havasına neler karıs tı 9 Bu ve bunu aşan soruları jarınlarda da one surecekler çıkacak Yanıtlann kltaplar ıçın de, yazanlar ve yazdıranlar ıçın de, daha acısı, okuvacak yavrulanmız ıçın de, oğretım ve eğıtım, hatta bılım tanhımız ıçın de ıç açıcı olnıayaca|ını soylemek bır ılen gorurluk sayılıraz Cahil Çocuk Carter! B akkalm çırağmı üzgün gorunce Turhan Selçuk sormus: Nevın %ar? 4bi kaybetmışız. Neyi kaybetmişiz? Amerıka'da seçünleri; Yunanistan kazanmıs. Kan Çiçekleri Bir Bir Açarken OKTAY AKBAL Evet Hayır Ücretler, Fiyatlar ve Hükümet ephe Hükümetinln çalısma hayatma değgın girlsimlerl arasında hazırlanmış fakat daha Millet Meclısi Baskanlığına verılmemis bir yasa tasansı vardır Bu tasarıran konusu ücret artışı ısteklerini engellemek, Ucret, fıyat ve genellik le gelir artışlanm düzenlemektir HüJrtimet ülkemizdekı Ucret artışlanm bellı oranların uzerıne çıkmasını önlemek amacı ıle bır Ücret, Piyat ve Gelırler Ku rulu adı altında yenı bır kuruluşa dogru yonelmeyi duşünmekte dır. Hükümet, ışveren çevrelerının baskısı altında ulkemızdeki fıvat artışlarının başlıca nedenı olarak «ücret» artışlanm görmekte ve ucret artış isteklerıne yasal yoldan bır sınır getırmek istemektedır. tşverenlerin ısrarla yaymak ıstedıklen fıyat artışları nın Ucret artışlannın bır sonucu oldugu varsayunı ve bükümetin gırişimi doğru mudur, gerçekçı midır' Bu konu Ulkemizin sosyal politıkacıları tarafından çok az ıncelenmış ve gerçekleri gün ışı ğına çıkanlmamış bır konudur. Bu konuya bazı yenı çaUşmalann ışığında bir daha egümekte yarar görUyoruz. Devlet Planlama örgütünün Sosyal Planlama Daıresi Araştırma Şubesı yakınlarda Turkıyede gelır dağılımına ılışkin bir araştırma yayımladı. Ülkemizdekı ücret fıyat ılişkısinı anlayabılmek ıçın her şeyden once çeşitlı mes lekî gruplan arasmdakı gelır da gılımı oranlarım bılmekte yarar v'ardır Araştırmaya gore, Çocuğun suçu var mı? Asıl suç, kuşkusuz Amerikancüığı meslek bellemiş epemen çevrelerdedir. Dengeli bir kafanın, ABD ile Turkije'nüj bugunkü ilişkılerine alal erdlrmesi çok zordur. Çünku Amerıka bize ambargo uyçulamaktadır. Hasun devlete uyjulanan bir yöntemdir ambargo. Durum bovle>ken televlzjonundan renkli basuuna, devlet adamından politıkacısına değın her yanda bir Amerikan propagandasıdır gidıyor. Bu sureden beri yapılan hesap neydi: Carter kazanırsa yandık . Ford kazanırsa? İşımız ış. Carter seçım kampanvası bovuncs Tunani'tan'dan yana blr tutum aldı; ABD'deki l u n a n lobisinin doğrultusunda konuştu. neler de neler sovledi. Ama şimdi Demokrat aday kazanınca Turkiye'ji uyutmak içın yine yorumlar yapılıyor: Sız Carter'ln söyledlklerine bakmayınl Neden? Canım seçun propagandası bu; Başkan adan gerçek durumu bılmıyor: Amerikalı \ıınanlıların oylarını almak Içın oyle konuştu: sorumluluğu ustlenınce değislr. Vallahi olur mu olur! Demek kı oy kazanmak İçin at»caksın, \alan sojlıyeceksm; sonra koltuğa oturdun mu degışeceksın. Ahlâk, namus, erdem ustune demokratık rejimın kuralı bu mu? Carter her konuşmasında «Dım butun Hınstıjanım, her pazar kılıseye gıderım» diyordu. Şimdi boyle mi yapacak? Atina'dan gelen haberler ise ABD yenl Cumhurbaşkammn, seçillr seçümez Yunanlılara blr mesaj yolladığını yazıyorlar. «ABD Başkanı olarak» demlş ki Carter nYunan mılletıne şunu inanuırmak isterım. Vadetuklerımı yerme getıreoeğım. Bu vesıleyle Amenka'dakl Yunanlılara ve Yunan mılletine ve Kıbnslı Rumlara tekrar mlnnetlerımi arzederım » tyi mi? Adam fikrini açık açık söyluyoT. Dün koskoca Cumhurbaşkam adayı, ve şimdi ABD Cumhurbaşkanı; biz Türkiye'de konuşuyoruı: Siz onun soylediğine bakmayın! Carter cahildlr, dftnya polltlkasını bılmez; sorumsuzdur; aklı ermlyor dış styasete Baskanhk koltuğuna oturunca ABD'nin çıkarlarını fdrflp bu çıkarlara gore davranmak zorunda kalacak Biz aklımızı peynir ekmekle değil, Amerikancılıkla yiylp bitirmişiz anlaşılan .. Hem Amerikan çıkarlanyla Tfirkiye' nin çıkarları neden hep aynı doğrultuda olsun? Carter iktldar koltuğuna oturunca Amerikan çıkarlannm Türkiye'ye dönuk olduğunu anbyacakmıs Bu sözlerin anlamı ne? Ya ABD'nin çıkarlanyla Tiırkive'nin çıkarlan çatışıyorsa, ya da çatışırsa? Ama hayır. Bizimkilerin kafasındakı düşunce baskadır. «Turkiye'nin çıkarlan» dedlkleri zaman Türklye' deki dışa bafımlı sermaye sınıfnun çıkariannı kasdedlyorlar. ABD, Türkiye'ye ambargo koysa da; Carter apaçık Yunanistan'ı tutup Atina'ya bağlansa da bizim AmerikanofUler Için birşey değişmez. Amenka'dan başka dünyalan, Amerikancılıktan basks mantıklan yoktur. Bu mantığın temelinde şu doğma yatar Amerikamn çıkarlanyla Tdrkiye'nia çıkarlan hlrdir ve aynı doğrultudadu. En, bu dogma'ya bağlandın mı konuşursun: Kardeşim, Carter daha birşey bllmiyor; hele • • « rumlulugu ustlensin, değişecektir. Cahil çocuk iste . Amerikalılar bizimtdlerden blrlni Beyas Saray'a Cumhurbaşkanı diye oturtsunlar, çünku bizlmkiler hem Amerikan politlkasını Carter'den daha i>i blliyorlar; hem Amerika'nın çıkarlarını Carter'den daha ıyi savunuyorlar. C ISTANBUL MtlXETVEKİLt nanlar toplam hanelerln vüzd* 2 4'ünu oluştururken toplam gelırin yuzde 16,9'unu almaktadırlar d Çıltçller ve tanm lsçılerinı kapsayan meslek grubundakıler toplam hanelenn yuzde 46'sı nı oluştururken, toplam gelınn yuzde 41,9'unu almaktadırlar (1) Aynı araştırmaya gore buyük ticaret ve sanayici meslek grubunda bulunanların yansı 100 bın 200 bin lıralık en yuksek gelır dılimmın ıçınde yer almak tadırlar. En yuksek gelir grubun da bulunanlar büyıik ticaret, sa nayicı ve meslek grubunun ancak yuzde 19'u ıken gelırin yUzde 49'una sahıp olmakta buna karşılık işçi hanelennin yüzde 33 2' si yılda en çok 1015 bin liralık gelır grubu içınde kalmaktadır. (2) Bu araştırma ülkemizdekı gelir dağılımının sosyal adalet kavrammdan ne kadar uzak olduğunu bır kez daha ortaya koymakta dır. Sayıca u olan büyük serma ye ve toprak sahıplerı milli gelirin çofc önemli bir bölUmünu ken dı aralannda bolUsürken sayıca çok olan isçı sınıü mılli gelinn çok az bır bolümünu bolüşebılmektedırler. Bu noktadan yola çıkarak Ulke mızde ücretlenn sosyal ücret ni telığıni daha kazanamadığını ve ücret artış ısteklennin sınırlama gırişımlennin hiç bır haklı yanı olmadığmı rahatlıkla soyleyebıhrız. Ortaya koyduğumuz bu savı kanıtlamak ıçin ulkemızdeki uc retlenn toplam üretım giderleri lçindeki oranına değınmekte büyük yarar vardır. Bu konuda ya pılan fakat yayınlanmamış olan bır araştırma isverenlerin kamu oyunca bılinmesmi istemeyecek len bazı gerçekleri ortaya çıkar maktadır (3). Bu araştırma ozel imalat sanaviınde Ucretlerin malıyetler içmdeki paymı şoyle sap tamaktadır: Engin ÜNSAL •Neden susayun? tki ogftnra vpren ans sosar mı? Her çoenk ananın bir canıdır, ana susar mı? Kamında besler, kovnunda besler, yoklukta, açlıkta besler. Ylrmi yıl ottız n l besler. Ana susar mı? Dili sussa vureği susar mı? Clğerl susar mı? Niceki yaırusana kıyarlar. yer jarılır deprem olur ananın yureğinde. Kanlı katiller nece ananın •vureğini yaktılar, nece ocaklara incir diktiler. Analar niye susar, babalar niye susar? Amerikan margarinlert vohsam onlann beyiıüerini mi bağladı? Yoksulnn derdini sövleven usaklara zlncir x\ırurlar da ondan mı korkarlar" Zincir biıde de var. heml de en kalını, heml de kotan linciri. Elime peçsinler, ben de onlara kotan zinciri vururum tste sen de çor, onlar da gorsunler 1? zincıre kalanda benhn zincirim daha kalın Korkmuram zallmlardan, korkmnram katillerden » Söfor Şalıin sık sık «iomunıden soz edermi». Susuı Tanm Kredi Kooperatifindeki yolsınluklan anlatırmış, bir takım kişiler, MC'ye dayamışlar sırtlannı. Şahin onlarla uğrasıvormuş, MC'ciIer garaz baglatnışlar ona. Bir aksam ustu komploya getirmişler. Goğsunden bıçaklatmışlar onu. Suçu, bir çocuğun üstune yıkmıslar. Kooperatıfteld RÖre\liler yakayı kurtarmışlar, islerinln basındaymıslar Yazar dostum Dursun Akçam blr bir jazıyor hepsini «Milliyet»teki yazı dizlslnde. Yalnız şoför Şahin'i değil, sağcısı solcusuyle, hepsini, bütün öldflrnlen gençleri Serüvenleri, aileleri oyküleriyle Hepsi birbirinden acı dokunaklı, etkUeyicl. Kimi? Katilleri değil elbet. Katiller kapı önlerinde, oknl kapılarında, yol başlarında pusuya yatnuşlar. Bu^ün de yann da elleri kanlıdır, sırtlannı bir takım gfiçlere dayayanlann .. O kan nasıl çıkar? Hem çıkar mı? Biz, bir RÜn, o kan lekelerinden onlan tanımayacak mıyız, cezalarını vermeyecek miyi«? Ne denll yakalannı yasalardan kurtardıklannı sansslar da. suçu onun bunun üatüne yıkmaya çahşsalar da Dursun Akçam'ın «Kan Çiçekleri»nden birl de Kars'ta açan Şahin'dir. Kardeşi Tuncer*de yaralannuş, şımdi Işsiz. Sjahln evllydi, üç çocujru vardı Kars Sağlık Merkennde şoför olarak çalısırdı. Bir aksam yolu kesildı, bıçaklandı. Gıtti Kİder. «Savcılığın sorusturması mı?» «Sdzde Eırurum Savcüığı yapıyor. Saldırganlar beUİ.» Bir bir adlan aöylenmiş cinayeti işlejenlerin. Tutuklanan yok! Şöför Şahlnln babası der kJ «Zatl ben de derkenar edUmiş bir yurttasım. Nere şlkiyet etsem, derdlmi kime anlatsam» Ana Şahzade ise «Neden susayun der, analar snsar mı?. Şahln ölur gider, katlUeri ortalıkU dolaşır, kardesl Tuncer adlannı bilir, söyler. Babaana yıkılır. Sonuç nedir? Çare nedir? Amaç nedir? Hiç koca blr hiç! Bır zamanlar Karaoğlan'a bajlamışlardır umutlarını, sundl o umut da solmaktadır günden gune. MC'cller 6yle bir karanlık çoktünnüşler td yurt üstüne, solnk alamaz, nmut bulsmaz hale gelmis, hak, bukuk, insanhk, ekmek. as. • . g«ven diyenler, ln»an sibi yasamak tate» yenler.. lukaek öğrenim bir kaç gun önce basladı. Daha ilk fuuden olaylar, baskınlar, isgaller, tabancalı vurusmalar. Erzurum'da, Bursa'da, Ankara'da ölumler yaralamalar. Ne olacak bu tidisin sonu? Herkes yakınıyor. herkes başka birini suçhıyor. Ama hepimiz aynı geminin içindeyiz. Aym gemide g3türülüyoruz bir yerlere. Şahln'ler, Sahin'leri 61darenler, yeni yenl ŞahJn'ler, yeni yeni kaUUer O katilleri besleyenler, destekleyenler. korujanlar E\et, destek, koruma yüreklendirme görmeseler bunca cinayeti nasü işlerler? Bunca katil jakalanmaz mı? Heykel gibt donup kahr mı o kan çiçekleri? Şahzade ananın Karaoğlan'a, «Cmudumuz Ecevit» sloganındaki «umut insaıua bir seslenişi var, nlce ananm, nice babantn, nice tnsanımızın seslenişi bu: «Davransın tahte çıksın. Hele o davransın, biz gene dayanınk. Bir guzel geçsin, atın, kurdun, koyunun karsısına, biz gene dayanınk. Eğer Uhta çıkmayacaksa bızi gümenni (umutlu) etmesinj. Dursun Akçam'ın «Kan Çiçekleri» ilginç, belgesel, anlamlı yanlar Durmaksızın açan naa çiçekleri ne »olar, ne esklr. ulusun beUegınde durur anıtlar gibl dizi diri. Tülarca Yenileri de eklenir onlara durmadan? Ynrdun orasında, burasmda açıp durur bu çiçekler. Ne zaman mı solacak, unutulacak? Ne zaman mı ulkemitde mutluluk, bans, dostluk çiçekleri açacak? Ne zaman ki, halkın büinçlennıesi yurt yonetiminde ağırlığını duyunırsa, katiller, caümler, çıkarcüar, hırslı politikacılar, iç \e dış düsmanlar halkın guçlü eliyle bir yana itilirse, ancak o zaman Halktaki biUnçlenmenln Weri değil mi, Şahzade ananın şu kesin sozleri: «Eüme geçsinler, ben de onlara kotan zinciri vururum. I ş rincire kalanda benhn «Jncirün daha kalın. Korkmuran zalimlerden. korkmuran katillerden..» GörÜldugU gibl bllimsel Mr araştırma ulkemizde özelllkle ozel sektörde toplam Uretim gıderlen ıçmde ısçı gıderlerinm ne kadar kuçuk olduğunu açıkça ortaya koymaktadır. Ulkemizde emeğin ucuz oldugu yadsınmaz bir gerçektir. Bu araştırmamn ortaya koydugu sonuçlardan bınsi de ülkemızde fıyat artışlan ıle ucretler arasında doğru orantılı bır bağlantı olmadığıdır Ücret artışlannın kesınlıkle fıyat artışlanm gerektıreceğı artık büım sel daranağı olan bir sav olarak ileri sürülemez. tşverenlerimız Batılı ışyerlennde toplam üretım giderleri ıçınde ısçi gıderlerinin ne kadar yer tuttuğunu elbette incelemışler ve oralarda bu oranın hıçbır zaman yüzde 35'ın altma duşmedığmı ve yuzde 50'ye bıle vardığıru görmüşlerdır. öyle ise hükümetı baskı altına alıp ucret artışlarının kısılması yolunda yasa tasansı hazırlatmanın hıçbır tutar yanı olmadığını anlamalı ve bu girışimlerınden vaz geçmelıdirler. îşverenlerin vazgeçmeleri gereken başka bır mançlan da kârdan vazgeçmeme tutkulandır Isverenler ışçilere ücretleri sosyal bır ücret nitellğıni kazanıncaya kadar zam vermeyi kesınlikle kabul etmelıdırler önemli olan ışverenlenn az kârla da olsa yetınmeyı Batılı yandaslan gibi oğrenmelertdlr. Gelır dagılımındald bu dengesız durum, ucretlenn toplam tıre tım gıderlen içındeki bu cücelığı sürdügü surece ışçıler zam ıstemeye devam edecekler ve bunu onlemeye kimsenm haklı bır sebebı olamayacaktır (1) GeUr Dağüımı 1973, DPT Yayınlan, 1976 »h. 163, Ankara (2) İbid, sh. 173 tablo VII6 (3) DT. Gürel Türün, tcretler Ue tstihdam, Fiyatlar ve GeUr Dağıumı Arasındakl tlisküer Üzerine Kısa Bir Not, ODTÜ Ekonoml Bölümd, yaymlanmamıs teksir notu Sektflr Kodu 1M3 Ccret P»yı 1972 3.5 10 9 13,0 13.2 8,9 12 5 8.1 175 8,4 13,2 75 23,2 7,7 11,9 11,9 12,5 7,0 11,9 a Büvük ticaret ve sanayici, tıcaret erbabı, serbest meslek sahıpleri, küçük esnaf ve aanatkâr meslek grubu toplam hanelenn yuzde 12,7'sını oluştururken, toplam gelırden aldıklan pay yıizde 25^'tır b Buyuk ve küçüls memur, buro personeli meslek grubunda bulunanlar toplam hanelenn yuzde 12,4tlnü oluştururken toplam gelinn yuzde 14,1'ini almaktadır. c Teknısyen, kalifiye lşçi ve duz ısçı meslek grubunda bulu 20 21 23 24 25 26 27 28 29 30 31 33 34 35 36 37 38 39 Gıda maddeleri Içkı Dokuma Kundura, dığer giyecek Ağaç ve mantar mamullerl Mobılya ve mefruşat Kağıt ve kağıttan mamul eşya Matbaacılık, yayın Kurk ve den mamulleri Kauçuk mamullen Kımya Metalden gayrı madenler Metal ana sanayii Madenı eşya ımalı Makına imalı Elektrık makıneleri Taşıt araçlan ve malzemesi Muhteul imalat 11,8 13,2 10,5 15,3 10,8 21,1 10,6 18,2 63 3,4 63 ÇIKTI İ. HAKKI TONGUH Mektuplarla Enstitüsü { 1935 1946 ) BOyOfc «fitimclnin nelcrle, ı Mvmtarak b a f v ı ibrctie okuyacaktınız. Ştmd'lden siparifl«rınısi b«kl«rız İsteme adresi : ÇACDAŞ VAYINLARI Cağaloğlu. Halkevi Sok No 3*41 ibUNBUl 38,1 11,8 10,8 63 14* 84 9,0 ISTANBUL, BELEDÎYESİ AÇIK TEŞEKKÜR Annemln anl rahatsızlığı üaerine âcılen götUrdügümüı, Sosyal Sigortalar Paşabahçe Hastahanesinde ük mudahaleyı yaparak hemen tedavi altına alan başta, Dahiliye Mütehassısı Sn. Dr. SIJHA ERHAN'a hastahanenln taymetli çevirgeni Başhekım Sn. Dr. ZEYYAT RAITVANCI'nın sıcak üglsıne Te Aaabiye Mütehassısı Dr. ERBİL ŞERMET Ile, hastahanenın bllumum işlemlerinde yakın ınsanl yardunlannı gordüğümüz, Personel Şefi Sn. FAİK TEZCAN'a Kadınlar Servısının güleryuzlü bızlere moral veren kıymetli hemsırelerı Sn NAFtA TÜRALI, Sn. GÜLAY DİLER. Sn ŞÜKRÎTE BICIRDI, Sn KAMÜRAN GlJRCAN, Sn. BtRSEN HALICI, Sn. GtXSEREN ÜNALAN'a, hastabakıcüanna, hastahano personelıne, annem ve sahsım adına tesekkUrü bir borB bilirtm, MUKADDER ÖZGÜNAY ŞEHİR TiYATROSU asker KARSI' Bıletler İj$küdar $chır Tiyatrosu 9 şrtınden veya. Tnküıa SANAT GALERİSinden temra «dilebüİT. (Basın: 26994) 1 4 1 21 SAYIŞTAY BAŞKANLIĞINDÂN : » »» • • • • •• • • • • • •• •» • • • i •»• • • • • » • • • • • • » • »• • • • Kayıp Otomobil t :; 34 IT 986 PLÂKALI KOYU YEJİI RENKU MURAT 124 OTOMOBIL ÇAUNMIJTIR. BUUN VEYA GÖREN 48 60 20 HUMARAYA TELEFON ETTIĞI ÎAKDiRDE MÜKÂFATLANDIRILACAKTIR. ••< f îİ t • | • • •••••••»••••••••••••••••••••••»•»»•••»••> Oğrenim Ozgürlüğü ve Can Güvenliği Forumu Yenl blr eğitim yılının eşığinde anaların babalarm yttreklen yin« evlât acısıyla doluyor. Her türlü öğrenlm özgurluğu ve can güvenlığınden yoksun gençler, okullara glremıyor. Bınbır emekle, binbır güçlükle yetiştirilen gençler her an olumle karşı karşıya günümüzde. Geçen yıl ülkemızde yüzü aşkın emekçl ve bğrenci genç, faşıst kurşunlanyla can verdl, bir çoğu yaralandı, saiat kaldı. Okullar komando lşgali altında. Ülkemizde eğitim ozgürlüğü ve can guvenliğı kalmadı. Gençlenmizın can güvenlığinı ve oğrenım özgürlüğunü sağlamalc bugun anaların, babalarm, bğretmenlenn; tUm üenci güçlorin önünde güncel bir gdrev olarak duruyor. Bu konuyu tartışmak, çözum yollan bulmak için 6 kasım cumartesı günü saat 13 00'de Spor ve Sergı Sarayında yapılacak olan ve TÖBDER Istanbul Şubesı, ÖZDER, ÎKD, IGD; ÎKÖK; TÜTED Istanbul Şubesı ve îstanbul Halkevlen Koordlnasyon Kurulunun destekleyecegı «Oğreninı Ozgürlüğü ve Can Guvenligi» forumuna katılalım. GençleTimizı faşist kurşunlanndan korumak için elele verelim. TERTİP KOMİTESİ • • • Istanbul Hukuk Fakültesi Dekanlığından Psktlltemis Ceza Hukuku ve Kiriminolojl EMtiHlsu K11tüphanested» Genel Idare Hizmetleri Sınıfında «Kütüphane Memurluğu» açıktır. îsteklılerin Edebıyat Fakültesi KütUphanecilik BblümU veya Hukuk Fakültesi mezunu olmalan sarttır. Adaylann 18 kasım 1976 günü akşamma kadar Dekanlığa müracaatlan. (Basın: 27263) 12412 Denetçi Yardımcısı Alınacaktır. 1 Sayıştay Başkanlığınca aşağıdaki nltelıkleri tasıyanlar arasından yazıh ve sozlü sınavla denetçi yardımcısı alınacaktır. a) Devlet Memurlan Kanununun 48'ınci maddesınde gostenlen genel rutelıklen taşımak, b) Hukuk, Sıyasal Bügüer, İktısat Fakulteleriyle. tktisadi ve Ticarl Ilimler Akademılerinden veya öğretim ltıbariyle bunlara denklıgı Mıllî Egıtım Bakanlığınca onanmıs yurt içi ve yurt dışındakı fakulte ve yuksek okullardan birini bitirmiş olmak, c) Glriş sınavınm başlayacağı tarihte 31 yaşmdan gün almamış olmak, 2 Yazüı smavlara 13/Aralık/1976 Pazartesi gunü, Ankara'da başlanacaktır. 3 Yazüı smavı kazananlar Sayıştay Başkanlığınca tesbıt edilıp duyurulacak tarihte Ankara'da sözlü sınava tabi tutulacaklardır. 4 îsteklılerin lüzumlu belgeleri en geç 26/Kasım/1976 günu çalısma saati sonuna kadar bır dilekçe ıle Sayıştay Başkanlığına vermeleri vsya bu tanhte Sayıştey'da bulunacak şeküde taahhütlü olarak gbndermelen gerekir 5 Yazüı ve sozlu sınavlarla ilgih dıger hususlarla, ibrazı gereken belgeler hakkında Sayıştay Başkanhğından bılgı ahnabilır. 6 Sınava gıriş belgeleri lO'Aralık/1976 günU çalısma satı sonuna kadar Sayıştay Başkanlıgından alınacaktır Bu Eure ıçınde almmayan belgeler sınavdan yanm saat once sınav yerınde dağıtılacaktır. 7 Yazılı ve sözlu sınavı kazananlar belgelerinl ta mamlayarak en geç bır ay içinde göreve başlamak üzere Sayıştay Başkanlığına muracaat edeceklerdır Bu süre ıçmde muracaat etmeyenler bir hak iddıa edemezler. (Basın: 36731/123941 ••»•••••«»»<»«•»•••••••*•••<•' (Cumhuriyet: U410) CHRYSLER SANAYi A.Ş. (LAN İmalat Şeti Aranıyor îmalât Kısmımın yönetecek, genç, faal, Makına Yüksek MUbendisi veya Makına Mubendısı aranmaktadır. Otomotıv endüstrisinde veya benzen sanayı daUannda imalât tecrübesme sahıp olmak ve iyı tngilizce bılmek gerekUdir. Isteklılenn, durumlarım aynntılı olarak öelirten bir yanyı bır fotoğrafla birlıkte P K 53 Kadıköy Istanbul adreslne göndermek suretiyle müracaatlan rıca olunur. • TEKNİK ELEMAN ARANIYOR Fabrfkamus Elektrik MontaJ ışierirun kontrolünde çalıstırümak uzere bir adet tecrubelı Elektnk Yüksek Mühendıs veya Muhendısi ile bır adet Elektnk Teknıker veya Teknisyenine ıntiyacımız bulunmaktadır. Talipîerin görüşmek üzere çok acele Fabrikamız MüdurlUJUne sahsen müracaatlan nca olunur • (Moran 1747) 12393 j TRAKYA ÇiMENTO SANAYü T.A.Ş. Pmarhisar Fabrikası Müdürlüğü (Basın: 27238) 1239»