23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHTOİYET g± nemll Ustyapılardan birl olarak hukuk, inI I sanhğın ılk donemlerınden beriye dogru, ılkel komtınal, kölecı, feodal, kapitahst, sosyalıst üretun biçımleri ıçinde değışık anlayışlardan geçmış İnsan, doğal, üretım, duşünce, polıtıka ıhşkilermde çeşıtlı kurallar koymuş; bunlar uyguianmıştır. Özeilıkle ceza hukuku, egemen guçlerın çıkarlarma ırgun olarak, neıerı s ,n sa\acA*»rı çok düşunmüş, ışlemıştır. Adaletın dağıtılmasında çalışacaklar ıçın açılan okullarda bunlann oğretılmesı uzun surelere baglanmıştır. 18 KAUH 1974 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Suç Türleri Kırsızlık, yalan, jaralama, öldunne, kadın kız kaçırma, cmsel Uışkı, toplumdan toplumi. donemden doneme degışerek suç sayılmış, cezalanaırılmıştır Zaman gelmış, urm.*r) suçu KOnulmuş, şımdılerde doğaya venlen otekı zararların, denızı, havaja, suyu, çevreyı kırletmelenn suç olduğu konuşulmağa başiamış. Duşunce ve soz, tıpki gunumuzdekı gıbı. ağır oiçüde cezalandırıimış, baş kesme, derı yuzme, asma, uzun sure ceraevlennde tutma, ışkencenm yerlısı yaoancısı uygulanmıştır. Yerleşık çıkarlara aykm sıyasal davranışlar her zaman ceza gormuş. Günümüzda kımı yargıçlar emperyalızmle savaşmayı, Amerıka'ya karşı olmayı suç sayıp cezalandırmışlardır. Butun bunlara ve benzerlerme karşın, hıçbır donemde «eğıtım suçu» dıye bır kavramın gehp geçtığını, nefsıme ben, okuduğum okullarda, yaymlarda, dınledığım konferanslarda, gezdığim ülkelerde gormedım, duymadım. Boyle bır kavram üzerınde büınçll tarîışmalara tanık olmadım. Nsden? Sozgelımi okullarda dayak Jconusunda bazı ülkelerde tartışıldığım bilıyorum. Bizım okul yonetmehklenmize bır ara «maddı mucazat yasaKtır» dıye bır ılke gırmış, oğrencı doğen oğretıcıler guya kınanmış, ama «eğıtım suçu» kavramı yeterınce belırmemiştir. Oysa insanlığın bu çağmda eğıtım. topluraun ve bireyın yaşamına genış oiçüde gırmış, kanımca «ışgal» derecesmde genış jer kaplamıştır. Okul yuzu gbremeyenlerın derdı bır yana, sekız mılyonu aşkın oğrenci yılın sekız ayında, ortalama omür bunca kısayken, ınsan yaşamından beş, on beş, yırml yıllan acımasızea alacak dereosde uzaMlnvştır TJ'usal bıitçelem dortte binnı, beşte bırınl alıp gotürmesi, ana babaların, oğrencılerln belıne ağır maddesel ve parasal yukler blndırmesı de caba... Ama işm kısaca nıtelık dıyeceğimlz yanı nasıl yürüyor; eğıtım, oğrenci uzerinde ne gibt olumlu, olumsuz ızler bırakıyor, bunlar arasında zararı yaşam boyu suren olumsuz etkılerin suç olup olmadığı, ceza EĞİTİM SUÇU Fakir BAYKÜRT hulcıku bıîgmlerini, efıtiıncileri yeterince duşündurmemıştır. Bu onemlı savsaklama, çoğu kez, ogretmene, okula saygı gıbi gostenlrmş, «bana bir sozcük ogretenın kolesı olurum» gıbı töresel sozlerle ortulmüştur. Oğrencılerın etı oğretmenlerin, kemıklerı de ana babalann sajılmış, buna karşın, Kendıleruıe ne kaldığı, peygamberlerı ermışlerı ılgüendirmedjğı gıbı, çağdaş hukukçulan, eğıtımcüen, eŞıtım yonetıc^ennı de ngLPnaırmsmı^Kr Eğıtımın okullarda jedı yaşında başladıu «dogru» gıbı beyinlere sokulmuştur. Gerçeke dogunııa, hatta doğumdan once başlayan, sut verlrken memenın bırakılmasına ya da arada bir çekılip bebeğın çaba gostermesirun sağlanmasına kadar her kuçük tutumun, onun yaşam boyu etkısinde kalacagı, sadece sut verirken yapılan yanlışların insana yaşam boyu dert olan runsal sakatlıklara yol açtığı, yakın ruhbılım ve eğitım araştınnalarıyla kanıtlanmıştır. Daha ılerı yaşlarda okul çatılan altmda onur kıma lıaksız ceza landırma, ya da odüllendırme, gereksiz bılgilerle kafa doldurma, gıbı zarar vermelerın ustüne hep sunger çekilmış, bu konularda kımsenın yakasına yapışılmanuştır. Koy enstitulerinin kuruculanndan, başlıca ydnetieilennden bınsl olarak balkın ve her ılencı aydının saygısını fcazanan Hakkı Tonguç'un mektuplan yayınlandı, okuyoruz tlk anda, o buyük uygulamanm hangı binkınnden geldığı, v.a uzun hazırlıklara aavandığı, ozelhkle kohnele?mı$ bürokrasınln engellennl aşabılmek ıçın ne gibl yeni yas* maddelerinin konulduğu, resmi jazışmalarla yetınmeyıp ışe ılışkın aostva meituplaşmalarla çahşmaların hızlandmldıgı, yanlışlıklann duze;ı'!ld:gı bu mekrupısırap.r. Pına^ılıyor Şimdi bu yazmm içuıe onlann ayrıntılı lncelemesmi sığdırma olanağı yok. Kanımca bunu, sayılan son yıllarda artan, odeneklerı, aylıkları azımsanmayacak derecelere çıkan eğıtım uzmanları ayrıntılı biçımde yapmalıdır, Engın Tonguç'un basıma nazırladığı \e »Ça*daş Yayınları»nda 240 sayfa tutan bu mektuplarda pek ÇOK sorun \e ders var 2 ve 22 ocak 194€'da jazılan ıkı mektup ozellıkle yukarda açıklamaga çalıştıgım sorunla yakından ılgilı. «Tonguç Baba» romanımın hazırlıkJannı sürdurürken gorüştüğüm ogretmenlerden dlnledığim bır oJay, Tonguç'un kışıhgmden ve kalernınden gunümüze nasıl ulaşıyor, görmenizl okumanızı dılerım. Pamukpınar Koy Enstitüsü'nün eğıtimbası ortak hkmetlerden Kaçan bir öğrenciyı, sözlü yazılı kurallann dışına çıkarak, tokatla cezalandırmış, ıyı mı? Tonguç enstıtüye rardıgz zaman konu kendosıne duyurulmaK ıstenmış, onu da mudur engellemış. ESltımbaşıyla oğrencının arası da açıldı. Egitimbaşıya ne denır? Mudür öğrencm başka enstıtuje aktarmak ıstemlş. Şunu da belirteyım, eğıtimbası da, mudür de Tonguç'un 6ğrencısı. Dostça üi?kılerl onun dlümüne kadar sürdü. Onlar i?in doğrusunun bu olduğunu sanarak yukardakı çosümü yegledıler. Yerleşık tuturn da bu.. Tonguç bır g^in Yıldızeli kaymakamıyla konuşurken çocuğun babası gınp olayı açıklar. Bedeninden akım geçmıs gıbi s*rsılır Tonguç. Müdüre, «Kardejım» baçlangıcıyla bir mektup ya«r. Büfcün öğrencilertn, Oğretmenlerin katılscagı toplantıda eğitlmbaşının öğrenclaen ozur dılemesını, müdürün bunu tutanafa geçlrıp yollamasını ıster. Eğıtimbası ozur dılemek ıstemezse oradan ayrllma dılekçesmi gondermesinı de e.iler . Mektupta şoyle bır soru var: «Dayaga dayakla kariılık \ardırmemi \e öğî'encilpı den tlayak yemey! mi ıstıyorsunuz?» Bu örkenin altında yatan onurlu eğıtım anlayışını «Cumhurij'e'» okurlarma açıklamak gerekmez Hıkâjenm uzantısı var. Konu Tonguç'a butunuyıe anlatüdığında, Tonguç un Pamukpmar'a gıderek eğ»tımbaîir;n konuğu olması ve gonlunu alması var, onlan geçıyorum. Dünden Bugüne alide Edip'in 1» Agustos 1919'da Mustaf» Kemal Pasa1 ya yazdıgı bir mektup var. O günlerde Türk ajdınlan, parçalanmış yurdun karanhklar ortamınıU lcurtuluş yollan arıyorlardı. Halide Edip de bu aranı? içindeydi. Mustafa Kemal'e yazdığı mektup «Buyuk Nutuk.un birînci cildinde yayınlanmıştır; biz yahîız bir bölümunü abyoruz. Lnlfl romancı dlyor ki: H Zincirleme Bugunkü ılencılenmizm pek bılgıli bazılan Tonguç'u «bılımsel» bulmaz. Tanıdıgun kadarıyia kendısı de böyle bır sav taşımadı Fakat ne olsa b.raz kısa gorüşluf) ımış. Nobetten kaçan ogıercıye bır tokat attı dıje kosKoca eğıtımoaşım 1200 kışının onunde bozuvor. Bugun oğrencılerı kurşunla, kamayla deliK dsşık ettıriyorlar, olenıer olüyor, kalanların da bedenlerı gıbı ruhları da s,akat bıraKiuvo' Oıi oıı.'^.c."!! aaç goturrmv kaygılan, baskılan yıl boyu, yıllardan uzun gun bo^u yasamak zorunda kalıyorlar Bındığı otomobılın modeli yenı, deposu dolu, aylığı odeneğı dıledığı kadar, jardımcıları, sekreterlerı bol mu bol joneticıierım:z bu aurumda ne onlem alıvc, hangı ınandıncı tavn takınıyor, en tepedekınden en uçtaıune kaaar gozunuzatn yeçıiip m^as^m hskalım Tonguç'un da' ra'H'ivla Her şev rıbı bugünku paslı mantık da değişecek, bunların zıncırleme suçluluklar olduğu anlaşılacak, oğrencije saygı gosterılmesı yeterınce kavranırsa hesap sorulacak... Yanlıs anlaşıimasm, sadece doğme, yaralama, oldürme gıbi zarar vermeleri anlamıyorum «eğıtım suçu» derken. Yetersız ve yanlış eğıtımden tut, çocukları kötü sınıflarda, bozuk okullarda, rieğersız, varlışı bol, çurük dıişunceli kıtaplarla eğıtmeğe kadar pek çok davranışın, davranışsızlığın, ceza vasalarmda tanımlanarak suç sayılmasını, cezalandınlmasım duşünüyor, oncelıkle hukukçulan ve eğıtımcılen güctım jettığince uyarmak ıstıyorum. Bir örnek vereyım Bugtmlerde ders kitaplan konusu tartışılıj'or. Içeriklerı felaket deniyor. Tamam. Fakat ondan once fızık gorunüşleri, kâgıtları, kapatdarı, baskılan, az raslamr bır beğenısızlık (zevksızlik) örnegidır. Mılyonlarct. 65rencıyi böyle kitoplarla eğıtmeğe KaUnsmak da egitım suçudur. « Menfaat, barsıalık, macera ve şohret namma jaşıj anların hırsım tatmın eden hukümet teonsi yerıne, mılletın refah ve gelişmesml sağlayacak, halkı, köyleri, sıhhati ve zıhniyetiyle çağdaş bir halk halme koyabılecek bır hukıımet teonsme ve uygulamasına ıhtıyacımız var Bunda lâzım gelen para, uzmanlık ve kudrete sahm değılız Sıyası borçlar, sıyasi koleliğı artınyor. Taraf tutmak. cehalet ve çok konuşmaktan başka muspet ionuç \eren yenl bır hayat yaratamıyoruz. Bugunkü hükümet, adamlarını takdır etmese bile, halkı ve halk hükümetı kurulmasını yararlı bılen, Fılıpın gıbi vahşi bır memleketi bugun kendı kendinı idareye yetkıli çağdaş bir makıne hahne koyan Amenka, bu hususta çok lşımıze geliyor On beş, yırmı sene zahmet çektıkten sonra, yeni bir Türkiye ve her kışısı oğretımı, düşüncesi ve gerçek bagunsızlığı kafasında ve cebmde taşıyan bır Türkiye "yi ancak Yeni Dünya'nın kabılıyeti oluşturabilır» Halide Edip'in bu önerisine karşılık 8 Eylül 191S günfl Askeri Tıp Ogrencileri delegesi olarak Sna«> Kongresine katılan Hikmet, Mustafa Kemal Paşaya şunlan soyler. « Paşam, delegesl bulundugum tıbbıyeliler, benl bu rnya bağımsızlık davamızı başarmak yolundakı çahşmaja katılmak üzere gönderdiler. Amerıkan güdumunü kabul edemem. Eğer kabul edecekler varsa, bunlan her kım olursa olsun şıddedle reddeder ve kınarız. Olması mumkun değıl ama, manda fıknni sız kabul edersenız, sizl de reddeder, Mustafa Kemal'i vatan kurtancısı değil, vatan batıncısı olarak adlandırır ve lânetlenz» Atarurk Tıbbiyeli Hlkmet'i şoyle yanıtlar: « Evlât gonlünü rahat tut Gençlıkle övünüyorum va gençlığe güveniyorum. Biz azınlıkta kalsak dahı mandayı kabul etmiyecefız. Parolamız tektır ve değişmez: Ya i«tiklâl, ya ölüm.» Mnstaf» Kemal Pastv gerçekçiydl. Uluslann batımsızhfına ve insan haklsnna Amerika'nuı saygılı olduğu yoinndsld savlann pala\Ta olduğunu büiyordu. 4BD. Fillpinler'de ve daha nice ülkede tam bir sömürgeciydl. Niteldm Washington, Türkiye'nin Ulusal Kurtuluş Savaşında olumsuz bir rol oynadı. Savsstan sonra kurulan Cumhuriyet Devletini tuumamakta direndl. Türkive Cumhnriyetinl sot> tamyan ABD'dir. Bu çizgUeriyle yakm tarih, ABD Ue Türkiye arasında hos olmıyan bir öyküyfl yansıtır. „ Yakm tarihimlz böyledlr de günflmuz nasıldır? ABD Türkiye"ye silah ambargosu uygulamaktadır. Ancak hasun devlete karşı kullamlan bir baskı yöntemidir ambargo. Buna karsm Türkiye'de Amerikancı çevreler tsrihi ve günümfizü yorumlamakta nasıl davramyorlar? Cephe Hfikümetinin bası Demirel. Tüne dergisine ABD'nin 2O0"uncü yılı nedeniyle verdlği demeçte snnlan sSylüyor: • Amerikahlar hür müesseseler çerçevesi içlnde, vatandaşlannm inisyatıfiyle en yuksek ilmi ve teknolojifc amaçlara ulasmış olan bir toplum örneğini dünyaya sunmus olmakla iftıhar edebüirler. Biz Türkler, Amenka «« uzun ilişkılerimm yeniden gözden geçirecek olursak, l'inci Dünya Savaşı ertesinde, Türkiye yıkılmış bir imparatorluğun harebelert uzerinde bır ulke kurmaya çalışırken, ilkelerine sadık ve ınsan haklanna saygılı tek Batıh ülke olarak Amerika'ya gozlerm çevnldiğınl natırla» Demirelin bn demeci faeıinde dfln durmnituk. Bugfln de yukandaki tarihsel belgelerlp Sülevman Beyin sözlerini ysnyana ıretirivonız. Cephe Başbakanı, ABD'ne 1919'daM Halide Edip gibi bakryor; değer yargılan yakm ve benzer. Bfr hükfimetin başı, Wr büvük devletin îOO'üncfl knruluş yılı için ivi seyler söyliyecektir. Bu doğal. Ama kutlamanm felsefi «ceriği. tarihe ters düsmemeH. Hem tarihe, hem Atatürk'e ter«i düşen demeçler, 19I9'dan gelen Ameri« kancılık akımını gunümUze yansıtmakla suçlanırlar. Tonguç'un Mektupları Orhan Veli OKTAY AKBAL Evet Hayır MUHTARLARA MAAŞ SORUNU asalann ilk ve temel tunaa, H. Basri AKGiRAY sosyal yarar saglamak, topJum dtızenini, sürekll olarak güvence altına almakti'. YasalaIstanbul MlUetvekıU nn bu amaca ulasabilmesi için, üstün otoriteye dayalı, daha doğolusap tassnmn bir maddesiyle temel binmidir. Koy, ya da maru bir deyırole, devlet otoritesıde, muhtarlann BagKur'a baghalle halkınır. oyu ile gorev alne dayanan yaptmm sücünden nuş bir kamu görevlisidır. özeiçok, huku't dilinde ethique öge lanmalan tasarlanmaktadır. Yaptığımu! incelemeye göre, lıkle köy muhtarlan, gorevlerindiyebılecegimiz, toplumca kabul koy muhtarlanna ödenmesi dü den doğan ceza kovuşturmasınedilebilir olmaîanna bağlıdır. şünülen ayhk 540 lira aslmda, da, devlet memurlan sıbi işlem Hukuk kurallarınm, toplumca kabule deifer ya da, adıl gorul çok düşük olmakla beraber, faz görürler. la bır yakınmaya neden olmamedıkçe, sadece vaptınm guru Sozünu ettığımız yasa tasanile uyguİRnmalajna olanak yok maktedır. Ama, kant mahalle sının hazırlanmasında, muhtartur. Ethıque ogeden yoksun ja muhtarları ıçın ongorülen 810 li lann bu zor koşullar altmda jura maaş gerçekten çok gülünç rüttüklen görevın onemı gereği salar once, ıtiraj ve eleştirılere erek olurlar. Bu itiraz ve eles bır düzej'de olıro, büyük tepkılere gıbı kavranmamıştır Bu nedentiriler, jnderek. direnme ve kar konu olmaktadır le, tasan yasalaştığı takdırdc, Istanbul Muhtarlar Deme*i muhtarlık kurumunda ılenye doşt koymava dor.üsebılırler Asyetkılıleri ve bır bölvim muhtar nuk ve yararlı bır yemlık sağlında, ayaklanma ve devnmlenn larla yaptı»ıcrıiz goruşmeden çı lanmıç olmayacak, tersine, muhtemel nedenlerinden birl, yasalar yapılırken. yııkarda so^ünu ettı kan sonuç şudur: tar olabilecels ısteklı bulmak biğın'üz ethıque ogerun gozonün» Istanbul'da 800'den fazla muh le olanaksızlaşacaktır. alınmamasıdır. Tarıhın her asa tar vardır Mahalle muhtarlannm Gerçekten, tasanya gdre, örnemasında bu glbi olgulara rasla ortalama gelırl ayda, 3000 TL. do k olanaklıdır. örneğın, demok layındadır Muhtarlık bina kirası gin. bu glln 3000 lira aylık gelır r tarihinde önemlı yerı olan ıçın 1000 lıra ile OOO lira arasın sağlaj an mahalle muhtan, bunun ' da bdeme yapılmakta, gellri diı ^o 75'ini. yanl, 2325 lirasını DevjP Fransız devriminde, tuz verbük clanlar evlennde ya da.'be lete bırsincak. ken««ıfne •n»hgısl yasasımn etkısi bıiyüktür. dPİsız sağhyabıldıkleri yerlerde ra kalacaktır. Gösterge, 90 olaCHP"nin, 1950 yılındaki yenilgorev yapmaktadırlar. Genellikle rak saptandığma gore 90X9=810 plsinln nedenlerinden binran de, muhtann, beUi bir çalışma saatl lıra da, Devletten maaş alacak18 yasını bitiren her yurttastan H0 yokttır. Cumartssı gunleri çaü tır. Böylece, 3 O l:ra geiın olan altı lira alınmasını zorunlu kılan yol vergisi yasası olduğu unutul şanlar olduğu gıbı, gecenın her saatmde görev yapmak zorunda mamalıdır. olanlar çoğunluktadır Kolluk Bu nedenle, demokratik Ulke gdrevlılerinın, bır evde arama lenn yasa koyuculan, sürekll oîa yapmak, ya da sanık hakkında rak toplumun seslne kulak verbilgı almak içm muhtan gece mek zorundadırlar Bu açıdan yatağından kaldırdığı çoğu kez bakılmca, Başbakan'm « Iktı gorulen olgulardandır. Hıç bir darlar sokakta olusmaz» sozü savunma aracı ve sosyal güven kendisi için bir talihsizlik olmus cesi bulunmayan mTihtarın, koltur. luk gorevlilen ıle bırlıkte suçlu Gffrç«lct«n, ydnetieilerin, çag lan aradıklannı hepimiz bilıriz. dışı tutumlanna, hukuk devletı Muhtarl*r Demeğinin, ilgilılere ılkesıne ters düşen yasalann ya başvurmalanna ksrsın, muhtarpılmssma karsı, yönetılenler tep lara tabanca tasıma hakkı bile verilmemlştir. kılerini nerede gosterecektu*' «Şu davranısını beğenmiyorum > Oysa Muhtar, yürütmenln en gerekçesıyle, Eaşbakan'a zor kul kuçlik, ama, halka en yakın bu lanmak, «ju yasa halk yararma lunması nedeniyle, en önemli vo degildır» gerekçeslyle, psrtemen toya saldında bulunmak gibı, ^lilllillîHitlllillffliniltlllflnRIIIIRIiaillllillllllBIBIIIlllillllfflllHimiHI ytsa dısj eylemlere gınsemıje cegine ğöre, tepkisml nerede \e nasıl gösterecektir"' Kuşkusuz, bu tepkilenn dejnokratık yonteArtiık donemi kayıtlan baslamıstır. ml, gosterl yürüyüîü, mıting \e grev gıbi, gokakte ve ışyerinde Kurs ücretsizdir. yapüacak yas&l davramşlar olaMUracaM : Çarsarnba günleri öğleâen sonra eaktır. Üskıidar Kültürevi îşte bn nedenledir kl, vürütme (Dogancü«r) T» yasama organlanyla, ıktıdarla nnıiffiiııııııımıiiiiiıiiiinıniifliiiiHHiııiMiiiraiiiıııınıııııııııııiinııııırııııınıınııııııııııtıııı^ nn, sokajın sesıne kulak vermeleri zorunludur. Ashnda, yasalarCumhuriyet 12828 da bulunmasım zorunlu gördügUmüz ethiqu« ög« de, sokağın sesinden başka bır şey degildır. Siyasî iktidsrlar ve onlann yata kcnuculan, yasalann kaücılık v» genellikle nitelıklenni gozönüne alarmk ymsa yapmak EorundadırUr. Oysa, tükemlnla, öaellikl* MC Octidannın olusmasından sonra, bu büimsel r» demokratik yöntemin uygulanmadı?ı gbzlenmektedlr. Ornegın, muhtarlara maaş baglanmasını öngören bir yasa tasansj, butçeplân komisyonunda kabul edılerek Meclis gündemtae almmıştır. Bu tasan yasalaatıgı takdirde, koy muhtarlanna 60 ve kent mahalle muhtarlanna 90 gösterge üzerlnden maa«i baglanacak ve mahalle rruhtarlaxı, bugün almakta olduklan harçlann yUzde 751nl devlete bırakacaklartUr. Üç maddeden Y «Güçlüklere, bir başına da olsa, karşı koyan Iusaa kurvetli İnsan olmaü». Bu sozlerle başlar «Garlp» önsözü™ Garip bir yalnızlıktır, Garipci adını verdığimiz ıiç ozanın sernvenlerinin başlangicı.. Bu, nasıl şiir? dije düsttnür o günlerin okurUn. Botle şıir mi olur? der dudak bükerek! Şiirden kaflyeyi, veıni. ^alraneliği at, hatta alısümış anlamı at, geriye öz şiir lcalsı ' Akıl alır bir iş değildır 1940'lardaki sıir okuyucusu için... Genç ozanlar da bilirler bunu, «Garip» adını veririer Uk ortak kıtaplanna. Orhan Veli uzun bir önsoz yazıp bu yenl şiir anlayifinın savunmasını japtığı için «Garip» kitabı onun sajüır, ikinci baskısını kendi adıyle japar bu yıizden. Ilk okurlanndan birivim ben, ilk <*estekleMcilrrden, ö\ıicülcıılen, tanıtıcılardan biriyim... «Modem Şiirlmizin Triosu» adlı jazımı 1941'de jaznuştım. Bir lise ötrendsinln raznt.. Tek ıyı yanı, ileriyi gormesi, berkesin ala\a aldığı bir siiri jaratan ozanları yann herkesin beğeneceğini anlaması . Asım BezlrciVıin «Orhan Veli» kitabını oku^oruın. Bu ozantmız için yazılan tüm \azılan tarihleriyle vermiş. En çok yazanlardan blri bemm, \taç, Eyfiboğlu, Oktay Rıfat, .Melih Cevdet'le birliktc \taç 1940'a kadar bep ovmüş Orhan'ı. Sonra, ölfimune dek adını kalemine almamış, anrak ölümünden sonra yeniden OrUan'ı tnmeye başlamış. Yaşarken bir takını kırgınlıklar dogar insanlar arasında. Özeilikle yazarlann Hisküeri büsbütnn avrjdır. beklenmedik bir söz, bir davranış kırar onlan, Oiüme dek duzelmez bir daha o kınklıklar .. Orhan Veli'nin «Butun Escr!eri»ni yeniden okuduın. tkı kitap yalnızca, şiirleri ve düzyazılan .. 1940 yülanna gittün dlzelerle «Duşunme, Arzu et sade! Bak, böcekler de öjle japıyor», «Bekliyonım Oyle bir havada gel kl Vazgtçnıck mumkun olmasın». Dizeler kişinin etine kemlğlne, tum varufına kansnuş dlzeier . Orhan Veli benim knsağınu çok etkUemlştir. Sait Faik \e Orhan Veli. daha önce de Nizım Hikmet Yaşamı öğrettiler, duymayı, lnsanlan tanımayı, birbirınden değerli anlan duymayı.. Hepsi birer anı bo şiirler Güzellikleri bundan mı geliyor yalnız? tlk gençllk çunlerimizin çlçekleri olduklan için mi? fste şimdl, ük jçençlıkten çok uzak bir jaşta yeniden okurken onlan, bir güzellik tadı almıyor muyum? Soyunmak eski Izlenimlerden, Ilk kez karsılasmıscasuu okıunak . «Eski bir sevdadan kurtulmuşum Artık bütün fcadınlar gfizel», «Mektup alır, efkârlanırım Rafcı içer, efkârlanırun Yola çıkar efkârlanırun*, «Kendimize hüzünler irat ettik avnnamadık Yoksa biz Biz, bu dOnyadan de. gil miydik» .. Okudukça, ylneledikçe hep eski günlerin izlenimlerl gcllp yapısıyor yakama. tlk kez okumuş olamam bu dizelerl. Yepyeni bir İnsan gibi olamam. İlk kez karsılasmıs gIW olamam. Kısacasi, yansız bakamam bu şiirlere, Orhan Vell'ye, Sait Faik'e, Ataç'a, Nâzım'a, butun o çocuklufunu, ilk gençliğimi yeniden yaşatan yazarlara, ozanlara . Orhan Veli'nin ölümünü 14 Kasım 1930 aksamı Ankmr» Radyosundan, Dranas'ın ağzından duymuştum. O gün Ictanbnl'ds öunuş, Oranas da konoşmasında bunu hemen dinleyicilere bUdlrmlsti. Demek yirml altı yıl geçmlş ardından!... Zamını durdunnanın yolu yok. Geçip gidecek hep: Dusen, kalacak olduğu yerde, ya unutulacak, ya da yasayacak gerçekte. Unden daha güçlü. Orhan Veli bugün yaşıyor mu? Bir ossntn, bir yazann yasaması ne demektir? Okunmakla olur tra. Kitaplan yenl basioiar yapar, genç kusaklar onu sever, dlzo leri dlllerden düsmez. Bu açıdan Orhan Veli yasıyor, hem de «TasamdA oldoğu günlerdeldnden çok daha yaygın, çok da» ha etkin. O kadar ki, MC tktidannca hazırlatüan den Idtaplannda bile ona ver verilmektedir. Orhan \eli, Sait Faik, Cahlt Sıtkı.. Oldükleri için elbet! Şündl aramızd» yaşaaalardı hiç birinin okul kıtaplanna almmayacaklan munajkkaktı... Tasadıklan için okul kiteplanna abnmıyor, Oktsy Rıfat, Melih Cerdet, Yaşar Kemal, Aziz Nesin, Necati Cumall vb. Sait, Orhan, Cahit yaşamadıklan için alınıyor... ölüm bir şeyleri değlştiriyor, bir yana itiyor o kisiyi, herkesin malı j»pv yor. Yaşamı boyunca yan tutan, tutması da gereken çünkfl yazar, ozztı inandıgı iyinln, doğrunun, güzelln savunucusndnr yazar, ozan, >aşam dısı olunca srynlıyor gıincellBderden, güncel olaylardan. söylentüerden, kuşkulardan... 01mek iyi mi? Yok yok, ölnıesin yazarlarunız, ozanlanmrr, vwsın glrmesinler tutucu iktidarlsrm kıtaplanna, yasasınlar... Nasıl olsa yarcnki kusaklar benlmseyecek onlan . «Olürüz dlye mi üzülüyonız? Ne ettlk ne gSrdük «o fanl dunyada Kötülükten gayrt Ölunce Brlenmiıden temizlenir ölünce biz de iyi adam oluruz Şöhretnü>, ka* dınmış, nara hırsıymıs Hepsinl unutunuz» diye yazmıstı «Olüme Yakm» şürinde.. Bilerek «anld ölfime çok yUmştığını «lyice yaklasmısım, duyuyorum AnlaUmıyonım»» Oysa hepsini anlattı kendince. Bugfin şiirlerini yeniden okn. yunca anlıyoruz kl anlatmış, hem de başarüı, etkUejld biçimde yakaUmıs şilri. Evet, eskimemiş Orhan VeU, yıpramnamıs. Bugunün bir genç şairl kadar taze, yakm, dost... Bndnr işte sanatçının yengisi .. Olüm bir şey yapamaz ona. Hatt* deferinin artmasma, Onünun yaygmlasmasına yardmı eder, anıtlaştınr onu. Orhan Veli'de, Sait Faik'te, Sabahmttia AB'de, Nâzım Hikmefte, Cahit Srtkı'da olduğu gibi ESPERANTO KURSU muhtar, 775+810=1585 lira ne geçinmek zorunda bırakılacaktır. Oysa, işe yeni giren bir odacı, ya da vasıfsız bir işçi, en az Ucret tutan olarak, 1800 Ura almak ta, 65 yaşını bitirmiş, çalısamaz duramda olan ve bu nedenle top luma hıçbir olumlu katkısı bulunmayan kişilere, 600 lira (M bize göre çok düşük bir gelirdir ) aylık ödenmesi yasalaştınlırken, gece gündüz görev başında olan ve kamu gbrevi yapan koy muhtarına 540, kent mahalle muhtanna 810 lira aylık verilme sı duşunülebilmektedır. Kuşkusua böyle bır davramşın sosyal adalet ve eşıtlik ilkelenyle bağdaşmasma olanak yoktur. Goruldüğü gıbı, fMuhtarlara maaş baglanıyor) ovTlnmesı aslında, (Muhtarlardan para almıyor) bıçlmınde yorumlanmaya hak verdırecek ve scnuçta muhtarlık kurumunu zedeliyecek bır uuruma gelecektır. îşte, konu aldığı toplum kesim lerının yararma olmadığı ilk baJtıştâugorUJen biiyle bır., yasaaın,, he sosyal, ne de politik yönü vardır. Nasıl bir mantık urünü olduğu, hangi polıtık amaca y o nelık bulunduğunu saptamaya olanak yoktur. Kanunızca, bu yasa tasarısı, polltık ve partisel bır çıkar düşüncesınden çok, bılgısızliğın, yeteneksızlığın, muhtan ve muhtarlık kurumunu bılmemezlığın somut belgesidlr. Ülke koşullannı ve halkın ekonomik isterlenni bılmeden yasa yapmaya gırişmenm sonucudur. Yönetıcılenn bu ters davranışlanriın pn güncel bır belgesi de, DGMlerinln kuruluş ve yargılama usulleri hakkındaki yasa bnerisinın, MC iktidanm hırpalayan hazin öyküsüdür. Sonuç: Sosyalist olsun, Kapitalist olsun, uygar ülke yönetıcıleri re yasa koyuculan, toplumun büyük kesımini ilgilendiren yasalan yapmadan önce, ilkelerini ortaya koyarlar ve bir süre, kamuoyunun sesmi dlnlerler. (Ben yaptım oldu) düşüncesi çağ dışı kalmış iikel kafalartn ürünüdür. Devrlm yasalan bile, sonuçta, toplumu huzura ve güvene götürecek, çağdaş düzeye ulaşüracak kurallar getirmektedir. Politik hırs ,e partisel inat ile yasa yapılmaz. Bu biçim davranış, kargaşadan, huzursuzluktan başka sonuç vermez Etibank Genel Müdürlüğünden : Bir Bina ve Bir Garaj Satılacaktır 1 Bankamız mülklyetinde bulunan; Adapazan, Yağcılar Mahalleii Ankara Caddesınde kâin tapunun 55 ada, 2 ve 4 parselierınde kayıtlı 195^0 m21ık garajm tamamı üe 447.30 m2'uk altında dükkân olan kârgır bma ve kârgır tamırhaneden ıbaret gayrimenkuller, kapaiı zarf usulü ile, gerektiğinde ıhaJeye ıştirak edenler arasında açık pazaruk suretiyle satılacaktır. 2 Saüs, Şartaame hükümlerıne göre yapüacakür. 3 îhaleye iştirak etmek isteyenlerin 55 ada 2 parseldeki garaj için 45 000, TL., 55 ada 5 parseldekı altmda dükkânı olan kârgır bma ve tamirhane İçin 75.000, TL. hk »mmat akçesini Eübank Adapazan Ş'ibes'ne yatırmalan şarttır. 4 Şartaame, Etibank Maden Haklan Emlâk Dairesi Başkanlığı, Bankacüık Daire Başkanlığı Kredıler Şubesi Müdürlüğü, Etibank Adapazan, îzmit, îstânbul Bahçekapı şubelerinden temin edilebilir. 5 Bu lşin ihalesi 23J1J976 Saü günü, saat 15'de Eübank Adapazan Şubesında yapılacaktır. 6 Tekliflerln en geç 2311.1976 Salı günü, saat 14'e kadar Etibank Adapazan Şubesınde teşkıl edllecek Satıs Komısyonuna tevdl edllmlş olması şarttır. 7 Bankamız 2490 sayılı kanuna tâbi degfldir. (Basın 27872) 12836 Türkiye Oğretmenler Bankası T.A.Ş Genet Mudurluğunden Bankamızın Ankara, îstânbul, îzmlr, Mersin, Adana, Denizli, Bursa ve Trabzon'daki şubelerinde görevlendlrümek üzere yabancı dil büen yetişmiş kambiyocular ile dış işlemlerde yetiştirilmek üzere İngilizce veya Fransızca bilen Yüksek Okul veya Lise mezunu genç elemanlar almacaktır. Erkek müracaatçüann askerlik görevini tamamlamış olması gereklidir. Arzu edenlerin durumlarını belirten bir dilekçe ile 30.11.1976 tarihine kadar TÜRKİYE OĞRETMENLER BANKASI GENEL MÜDÜRLÜĞÜNE ba§vurmalan duyurulur. A.Î.T.Î, Akademisi Eczacılık Yüksek OKULU MÜDÜRLÜĞÜNDEN: Okulumuzda açık bulunan aşağıdaki bilim dallanna Asistan Almacaktır Istekli eczaalann 26.11.1976 Cuma günü mesai saati bitlmi. ne kadar muracaatlan gerekır. Bilım ve Y. Dll smavlan 29 11.1976 Pazartesı günü saat lO.Ou'da yapüacakür. Ilanen duyurulur. Okul Müdürfi Doç. Dr. Hfiseyin Şahinkay» Büim data Mikrobiyolojı Gıda Kimyası Hıjıyen Adet ve Formasyonu 1 Eczacı 1 » 1 • (Basm 28001) 12832 İSTANBUL ASLİYE tKİNCt HUKTJK HAKtMLÎGl < »75/253 Esas) (976/363 Karar) İLAN Türkiye Demir ve Çelik îşletmeleri îstânbul Mümessilliği Müdürlüğünden: 45 80 74 / 3 Hat. 4 5 0 5 2 8 4 4 3 0 5 4 4 4 2 9 27 Numarall telefonlarımız, 15 11.1976 tanhınden ıübaren 43 64 17/3 Hat. 43 10 51 43 10 54 43 10 57 olarak degiştırilrniştır. Ilan olunur. CBasın 28053) 12833 Davaa Ruhlye Koçsan ile AnaBaba bir kardeş olduklan tesbit edilen Istanbul, Fatih tlçesi Kocamustafapaşa tmrahor Mahallesi ciît 44, sayfa 25, hane 14'de nüfusa kayrtü ölü Halü ve Zehiye1den olma 3/9/1331 Gdnen dogumlu NUMAN ŞtMŞEKtn, bekâr ve çocuksuz olup, 1958 yüından beri gaip bulunduğu anlasılm&kla 3/11/1976 gun re 975/253 Esas, 976/363 Karar sayılı ilâm ile GAİPLÎĞtNT, hükmedllmiştir. KeyCyet üân olunur. (Basın: 8462/12826) İLAN îstânbul 18. Asliye Hukuk Hâkimliğinden 976/293 Hakim: Hikmet Keskin 8539 Katıp : Şehrıban Polat Davalı: Erdoğan Cebecioğlu, Marputçular Demiröz Han No: 8 Istanbul'da ıkâmet etmekte ikın adresi meçhul. Davacı Ahmet Ata Sakmar, Enm Gozen tarafındaı* aleyhınıze açılan oto tescıli davasında: Adresinlz arama^ lara rağmen bulunamadığından gıyap karannuj ılânen teblığıne karar venlmiştır. Duruşmanm bırakıldığı 10'12/1976 saat 14'de duruşmaja gelmedığunz veya kendinizı bır vekU manfetıyle temsıl ettırmedığıniz takdırde duruşmaya gıyabınızda devam olunacaktır. Gıyap karan yertne kâım olmak üzere ilanen tebliğ olunur. (Basın: 8454/12825) Cumhunj'et 12820
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear