29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
DÖRT CTJMHURÎYET 20 Temmuz 1975 PüNyAMlN Y frUİSÎtfDE... >PEK.L V SEM BENİI^1 Elı'Mt tEMçü İMİ^İ,.. MEV5E PV£Yİ MVÎNEAr\A ABDULCANBAZ TURHAN SELÇUK 1 RAZİYE 71 Merrlivenden indlm Hemen oradaM Hmon agacından bır japrak koparıp kokladım Vedıa gıoı kokuyordu. Onu elimın Ustttae surc'üm. Hacı'ya Hadl, dedım, gidelim. Hacı, oturdugu taş duvardan kalkıp şapka sı ıie pantolonunun arkasını temizledı, yola ko jjlmam ıçn bır sure ayakta bekledı Ne olmuş'' dıye sordum. Acele bir 19 ml var' Hacı davırrj da, benl de boşladığını anls. tan bır bakışla gozlerini topraga indırmıştı Ovle olacak, dedi. Bu nereden bılelim na oldjgunu"1 Arıcam sıra yürüyordu. Hep aceledir dayının işlerl Ben de şaşar dururum. ne var bu aceleye dlye. Uyumaz, dınlenmez hıç, boyuna yer durur kendini O da boyle iste, ne dıyeceksın Insan çeşit çesıt G°ne de Vedia hanım çekip çevırır onu. Çunkü neden, en çok Vedia hanımı sever dayı bevın Onu pozunün önünden ayırmaz Hacı dedım kızı elbet Başka nasıl olur* Hacı Kızı olmasına kızı ya, dedl, herkesın kın var Dayı beytn başka türlü sever Vedıa hanımı Hazır bu konu açılmışken, Hacı'nm da ağzından belki bir lâf alabilinm dıye düşundüm. Belki de kendi taa olsa bu kadar sevmezdı, dedım. Hacı, şapkasım çıkanp eaçlannı kasıdı, sonra Doğrudur dedı. Nasıl olur' Nıne'nın bana çıtlattığı şev, Ha cı'nm kulagına gırmez olur mu' Konuyu daha da açmaktan çekınerek: \ edıa'yı onun gerçek kın bllenler de var dedım Yuzune baktım Hacı ses çıkarmadı, bunun la kalmayıp susmak zorunda olduğumı anlatan bır bakışla baktı bana. tkl an dolaşıyordu yü zunun onünde, çapkası üe kovuyordu onları. Duşunceler, sese donusmedikçe duşünce degilrii tx*rkı de onun ıçın. Bunu bılmenm rahathgı ıçmtie, fakat bakışları lÇin hıç bir onlem bularradan jTİrUjOrdu «Dayi beyın başka turlü sever Vedıa hanımı.» Bırden akluna geldi, Vedıa'va. ermış Yusuf'u, balıkçryı ve kendiml düştl nerek hangımızı seçeceğıni sordugura saman, k'z ışın içıne dayımı da kanştırmıştı Onunla e\ lenmelerı soz konusu kışıler arasına. Meraka kaptırmak istemıj ordurn kendımı, ama \a\aş yavaş yukselen sıcağm altında aklımı değıştırmek de elımden gelmıyordu. Burada bır şey nerede ıse, orada kalırdı. tnsana ancak bek lemek duserdı. Scraında Ne derlerse derler, deyıverdi Hacı. Ivı kı beklemışım1 Sıramı kaçırmak istemey» rek, ama bunu da bellı etmemeye çalışarak: Yâni nasıl? dedim. H15 vânı, Vedıa hanımı... dedl Ne olmuş Vedıa hanıma? Kızıdır dıyorlarmıs y*. Sen duymadın mı? Haoı. Her duyduguna ne bakarsın. dedl öy'.î dr.cn de var, böyle diyen de. Kendl luzı OİM blrıne vermez ml? Sabırsulanıyorum. Pekı, neden vermiyor sence? Kaı degil d» ondan. Durdum. Hacı, dedım. O da durdu, yan gosle baktı bana Kızı da olsa, evlit da edınse, verecek olduktan sonra verir, dedim. Hacr Oyle dyle dedl. Sonra da: Ell sıkıdır dayının, diye ekledı. Kendl malından \azgeçmez. Ne yaptıgımı bUmlyorum, birden yakasına yapıştım, sarstım ona Ne dıyorsun sen, dadlra. Kıa değil, evlât da edınmemif, öyl« ml? Kacr Ben bir sey demedım. diye mınldandı. Korkujla yüzume bakıyordu. Sen sordun da «oyledlm, diye ekledl. Yoksa ben ne bileyim.. Ben bır yoksul kby i ^ ^ Yazan: Melih Cevdet ANDAY ltlyüm, şurada çoluk çocugumu geçindirmeye uğraşıyorum. Çok şükür dayı beyinden de ncıklanırım as çok. Hem sonra... Yakasını bırakmasam bu biçlmde konusup (idecektı Tuhafı suradald. ben yaptığımdan plşman olmuştum da, aramızda olaganustu bır olay geç tı»ıııı gösteren hıç blr belırtl yoktu onun yüzunde Ustüne dü$sem ne olacaktı sanki? Blz Vedia'yı evlât edınilmlş bir kız bılı>orduk, nlne da^ımın gerçek kızı ve Hacı dayımın belki de sevgılısi, kapatması Bunun içınden konujmakla çıkamazdım Da5^mı seranın önünde bulduk Kafese ka pahlmıs yabanı bır hayvan gıbi sırurlı sırurli dolaşıyordu Blraz btesınde, camın dıbıne çok muş iki kovlü vardı Dayım benl görunce elıni kaldırdı. Yamna vardım Benl lstemışsiniı, dedim. Dayım: Evet, dedl Gel şoyle oturalun. Benı bır çamm altma konmuş tahta bir sı rava goturdü Yan yana oturduk Hacı koylülenn yanına çoktü, sıgara yaktı. Belli belırsu bana bakjyordu. Fakat aramızdakl olayın süreceğıne ılışkın en ufak bır telâş yoktu halinde Koiuvu davıma acma\aca*unı bılıyordu, Bunu benım bıldigimi de bilıyordu îçı rahattı. Asıl bundan otesıydi ılgınç olan, Hacı ısteyerek açmıştı o konuvu, onu konuşturan ben olmamışt'm Sanki ben açmasaydım da kulağımı bükecekti benim Neden' Bunu anlamak guçtür. Dayım: Yeğen, dedi, ben simdl kasabaya gidlyorum Domuz tıcareti işıni oldukça voluna koydum Bu kojden vakın koylerden adam tutuyorum, vurulan domuzlar seraya getinlecek ve günü gününe kasabaya, oradan Istanbul'a yollanacak Anlaşma hazır Başlangıçta koylünün karsı çıkacagını bılıjorum, fakat çok ilen gıdemezler, karşı komalannı kıracağım Benden korkarlar Benım taktığım vakıt kazanmak (Sağ elının işaret parmagını yukarı kaldırdı) hylemın bam telı buradadır. Işe gınşenden yana çalışır zaman Hele para gelmeye başlasın, dururmmı kolaylaşır. Dagdaki donuz vurulup gavurlara gıdijor, kojlüye ne bundan' Kıs kıs güldü. Ama gâ%Tirun parası gelmeye başladı mı, kafalar değışır Ermı? Yusuf'un uçmadığını hepsı bılıvor. Ben hıç bır ışırm yanda bırakmamışımdır. Kendıme karşı sorumluluğumdur ftnemlı olan, benim Içın. Yandan konuşuvordu, arada bir seranın önunde oturan kövlulere bakıyordu Yüzıl, hem serınçlı, hem kavgulu bır ızlemm bırakıyordu. Dayımı gerçekten tanımanm olanağını bulamadığım için, yuzundeki bu anlatımın kaynagını kestiremiyordum. Birden bana döndtl. Bft$ını kulagıma uzattı, kısık, tok bır sesle Ben burada yokken çok dlkkatli ol, dedl. Yüzüne baktım Dinle dinle, diye sürdürdü sözünü Anhyorum, hangi konuda dlkkatli olacağını öfrenmek ıstıyorsun Sabırlı ol. Hepsmi sdylıyeceğim. Erin merdıveninı akşamlan erken kaldır. Bu kadar mı' diye gordum. Dsyım. Erken kaldır, diye bıraktığı yerden ba?ladı Sonra Vedıa "yı gdzünün önıtnden ayırma. Hıç yalmı bırakma yeğen, nereye gıderse sen de onunla gideceksm Anladuı mı? Anladım, dedım. Sonra köyden pek uzakla$mayacaksını» . Durumumdan hiç memnun degıldım. Nedenini ogrenebılir miyim dayı' dedım. Dayınr Nedenini dedi kısık sesle ve köylülere bir goz attı. Ben Öyle ya dedim bılmedıgim bir nedenden ötürü yapacagım her sey . Kesti sözumü: Anlıyonım, anhyorum, dedi Benim burada bulunmamamdan yararlanmayı düsünecek ler çıkabilır Ne yaparlar, ne yapabilırler? Dayım: (DEVAM1 V*R) ECEVlT KIBRIS'I ANLATIYOR Röporta|: Altan ÖYMEN Sabaha karşı Sisco'nun 4'Yoksa harekât başlamak üzere mi,, sorusuna Ecevit "Şu anda uçaklanmız kalkmak üzere,, cevabını verdi ' SİSCO ÇIKARMANIN BAŞLADIĞINI DUYUNCA, «O HALDE BEN KENDi UÇAĞIMA YETıŞEYiM> DEMİŞ, ECEVıTDE KEKDİSİNE «İYİ OLUR BiRAZDAN HAVAALANINI KAPATABİIİRİZ» KARÇILIĞINI VERMİŞTL Türkiye'nin çıkarma yapacağı inanılmaz derecede gizli tutuldu Amerikan Dışışleri Bakan Yardımcısı Sısco'nun 19 temrnuzu 20 temmuza bağlayan gece Başbakanlıga gelışı, geceyansından sonradır Ecevıt'ln belırttıği gıbl Sısco, daha önce gittıği Atına'da tam bır keşmekeşle karşılasmış, cıddl blr muhatap bulamamış ve gelisl o yuzden gecıkmışti. O vakte kadar Ankara'da yapılması gereken ne varsa planlanrru?. guney sahıllennden kalkan gemılenmlz Kıbrıs'a dogru açılmış, uçak alanlarında Jetler harekete hazır hale getırilmıştl. Ama Amerikan Dışışlen Bakan Yardımcısı, havaalanına inıp Buyükelçılıgıne gıttikten ve orada Amenka'yla temas kurduktan sonra Başbakanlık bınasına gırerken, Turklye'yı harekete geçmekten gene de vazgeçırecegıni düstınüyordu. Bunun nedenlerınden biri, Ecevıt'in daha once anlattığı gıbi, Türkıye'nin hareketinm cıdd! olacağııun tahmın edılmemesi, bunun blr blöt savılmasıydı Geçmışte de bunun orneklerl vardı Şımdikl hükümetın de «tarihı» o brnekler» gdre «tekerrür ettırecegı» «anılıyordu. Bır başka neden Ise gemılerimızm açılması, uçaklanmızın ha «ırlanması sonunda TUrkıye'mn o sabah gerçekten çıkarma yv pacağının, okun artık yaydan çık Kıbrıs'a çıkarma yapüdıguıı gösteren Cumhurı>et°in kupurü DiŞi BOND roou'Z ICIN oe c o t UZCILJJ TiFFANY JONES radan sordum Kemal Oiicüyemak tteere oldugunun lnanümM Hayret ettl. derecede gizli tutulmuş olmasıv • Efer bunu basarabiHrseniı ner e ne oldu dive. Hıç bir gadı Ecevit, bu konuda, «Anlayılısizi Beyaz Saraya basın sozculu zeteci soru sormantış. lîir sareteci ağzını açacak olmu? ^oru snr yor ki hiç sıona olraamıs» dığune tavsıye edenm» dedl. >or, «Bilenler bunu kendl kenGuldum Oz«l Kalem Müdurü mak uzere. onu da dıçer arkadilerine tekrarlamamıs »lmalıKernal Gücüyener den rica ettım: daşları susturmuşlar.» lar.» 84 numarab bildiri • Aşajhda bekliven gazeteci, radyo ve televizyoncu arkadaşlan Sısco ile o gecea gorüfmeler . Bınncısınde gece saat 2'den ma snyjevin sabah kendlleıinden Ecevit şoyle anlatıyor saat 4'ü 5 geçeye, ıkıncisinde bir ricada bulunmnştum, «bana « Çok çetin tartışmatenmn 5'ten 5'i beş geçeye kadar Ecehiç bir soru «ormıyacaksınız» de oldu. Yunanhlar aslında Amevıt le gorusen Sısco Başbakan miştim. Bn ncaraı kabul ettiler. rlkalüara buyuk haksıılık vapılıktan ayrıldaktan sonra, saat 6' Kprdürrine t<«ıeklcur ettiğunl yorlar. Amerikahlar son dakiya kadar şunlar oldu: kaya kadar blıi bir çıkarmadan, «övlevin. ve aynı sckilde Sayın Ecevit Genelkurmay BaskanlıSısro çıkarken kendisinden de bir askeri hareketten vargrcırğına gitti Bir süre kaldı. BasbaKorn sormamalaruu rica ettifiml m*k lçin eUerinden gelenl vapkanlı*a dondU sojleyta» dedım. tüar. Ancak bana tehdit noktaSaat 6 da Turkıye radyolann»ının blr adun berislnde durdur Sayın Kemal Güctiyener Mr dan «Denızcı ve havacılara 84 dular. kaç dakıka sonra geldl ve: numaralı bıldın» yajuılandı Buntm da mohtemelen nedenl < Tamam» dedl. Ben de Sis«Turkıye Cumhunyetl Bakanco ya: fuvdu: lar Kurulu"nun 19 temmuz 1974 • Buvrun, hjçbtr loro sortarıh ve 7 8510 sayılı kararı ge Tehdit ettikleri takdırde tehma>acaklar> dedim. reçınce aşağıda hudutları beiır ditlerine de aldıns etmıjecfğımi tılen sahalarda can ve mel errtnı rt kendllerlne yeteri kadar açıkHayretler Içinde çıktı Sonhkla belll etmiştim. Daha once muhtelif »esllelerle kamuoyuna açıkladıgım gibl öcet olarak şun Un sSyiemlştbn: « Bundan on yıl önce de bu odada aynı toplantı vapılmıştı. O zaman siı de, biı de hata etıık. Slzin hatauz elimlzl kolumuzu baglayarak blzi durdurmaktı. Bl lim hatamıı da size uymaktı. Tarih tekerrür edebiUr. Ancak tarihteM hataJan tekrar etme mecburiyeti yoktur. Biı on yıl onceJri hatamızı tekrarlamiTacapz. Tani sial dinlemlyecefiz. Imarun siz de on yıl oncekl hatanın tekrarlamazsınu. O hata yuzünden Tnrk • \merikan lliskileri 10 yü bozak kaldı. Ancak biz yenl yeni düzelt meye baslayabildlk bu iliskilerı GCIM on yıl 5nc«kl hata jüzundea Turk • Tunan Uişkilerl ne hale (eldl, Kıbru ne hale geldl, tSroyorsunuı.» Sisco'yla o gece ıki kes bulustuk. Kısa bir aralıkla . tkıncısi sabaha karşıydı, bır a'a bizim kesın kararlılığımızı go ren Sısco, « Yani ben burada boşuna mı konuşuyorum?» dedı. « Evet» dedım. « Yoksa harekât başlamak üsere mı'» dedı • Evet. Su anda uçaklanmız ya kalktı, >a kalkacak dedım « O halde barı ben kendı uça gıma vetışeyım» dedı. • îyi olur» dedım, Birazdan havaalanını kapatabtllriz» dedım •Gerçl sizi daha uzun sure aramızda mlsafir etmek tsterdık ama, askeri harekât başladifı sırada Türkhe de bulunmanız hel Lıevit ve GenelkurmaT Başkanı Orgeneıal Semlh Sancar, Banş ki tisİD tçln de iyi olmaz dedım Harekatl başladıktan sonra kucaklaşıyorlar. Ve Sisco derhal gıtmek uzere ayrıldı. Çok sinlrliydi. Kapıdan çıkar ten geri döndü: • Dışarısı gazetecl dolu ben Mmdl gazetecılere ne soyhveoe îtm» dedı Hiçblr sev sovlemrk Mr mlyor mıuunuz?» dedım • Tabii istemem» dedi. .An çaresı vok» dedı TÜRK HAVA KUVVETLERINI • Efer latcmlvortanıı hrn ga CTtecllerdptı rica ederim, slze soru sormazlar» dedım. yetl bakımından seyredilmes avlanılması ve anılan sahala ıçinde uçulması tehlıkelidır 1 ıncı saha, 1. nokta. Enlemi 3 derece 59 dakıka kuzey, boylarr 33 derece, 56 dakıka doğu » Bır stire sonra da Başbaka Bülent Ecevit, Başbakaruıgın k pısı onünde, radyolardan yayı lanan açıklamasını vaptı: «Turk Silâhlı Kuvretierim Indirme ve çıkarma hareketiı haşlamıs bulunuyor. AUab mlll timize, bütun Kıhnslılara ve 1 «anlıfa hayirb etsin. BD şekilde Insanlıfa rt baı şa buvnk bir hizmette bulu mus olacağımtza tnanıvornz ö le umarım ki, kuvvetlerimize tes açılma7 ve kanü bir ç»tı»m va vol açılmaz. Blz a«ılında savas Içln def harış Için ve valnız TurMere d tı\ Rumlara da banş getlrn» ıçın \data ırldivonız. Bn kara ancak biıtün diplomatfk, polit lollan denedlkten sonra mecb kalarak vardık. BStün dost meı lekrtlere. hu arada son zama larda, vakın istlşarede bulund rumuz dost vf? muttefiklerlrr Bırle^ik ^merikaVa ve tngik re've me^elenin mudahalesiz h. ledilebilmesi. dipiomatik vnl]< rian halledilebilmesi Içln eöstı dikleri lyt nivetli çabalar Ir «ukranlarunı heHrtmeyl borç I lirim. Eger hu çabalar sonuç venr dı\se elbette snrumlusn Ira I nijelli eavretlerl gosterea d < lellcr değildır. Tekrar bu harekctin insanlı ve miUetimize ve butun Kıbns lara havırb olmasını dilerim. M1ah*m mfUetlniizi ve büti fnsanlifi relâketlerden kornma nı dflerbn.» YARIN: Bir parantez açalun DÜZELT3IE Dünkü vazımızda bir paragı atlanmıstır. •Gazetecılere, bugun soru s mayacaksımz dedım. ara bs hğı altındakı, «Peki dedıler vazmadılar» satınndan sonra paragrai olacaktır «Ve bunu bir eski gazetecı ( rak kıvançla söylüyorum, butı bır gun ve gece beni h«r gıt ğım yerde lzlemekle berabar, t tek gazetecl bır tek soru s < madı» İSTİKLAL GÖKLERDEDİR, GÜÇLENDİRME VAKFI İYEN ATA'NIN SÖZÜNÜ UNUTMA
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear