Catalog

HALYAUA YAKIN YAPILACAK YEREL SEÇIMLER, BÜYÜK ÖNEM TAŞIYOR îtaJya'da yann yerel aeçhtsm yapılıyor. Frankfurter Allgemeine gazetesi konuyla ilgili haberyorumunda, 1821 yaslan arasındakl gençlerin ilk kez oy kullanacağı bu seçimlerin, diğer yerel seçimlerin aksine siyasal açıdan büyük önem tasıdıgını belirtiyor. îtalya'dakl yasalar uyannca eya let ve belediye seçimleri ve diger yerel seçimlerin siyasal bakımdan etkinligi yoktur. Ancak yannki seçimler 1948'deki parlamento seçimleri bir yana bırakılacak olursa ülkede 30 yıldan bu yana yapnlan genel seçimlerden bile daha btiytlk önem taşıyor. 1948 parlamento seçimleri, îtalyan halkının demokrasi ya da komünizm arasında bir tercih yapmasını gerektirdiğinden, Ulke tarihinden bir dönüm noktssı anlamına geliyordu. Yettm çevreler, 15 haziran se çtm sonuçlannm îtalya'da rejimin sola kayıp ksymamasını belirliyecegi görüsünü savunuyorlar. Bir süre önce başlayan seçim kampanyası da, bu seçimlerin işlevlerinin sınırlarım çoktan aştığmı vurguluyor. • KOMÜNÎSTLER ÎLE SOSYALİSTLER, HKÎSTtYAN DEMOKRAT PARTİYİ ZAYIFLATMA ÇABASINDALAR • HRİSTTYAN DEMOKRATLARIN OY KAYBETMESÎ DOĞAL KARŞILANIYOR Hristiyan Demokrat Parti lideri Amintore Fanfani Koınü^at Parti lideri Inrlm BcrUn^uer SPD ile gençlik• | • • •• • orgutu JUSO'nun arası bir kez daha bozuldu Juso'lar son g^nel ağır sanayiin toplantıda bankalar ile isteyip, devletleştirilmesinl işçinin yön^time katılmasına karşı çıkınca SPD yönetimi, alınan tavrı «Politik ŞLzofreni» diye niteledl DtSSELDORF Federal Almanya'da iktidardaki Sosyal De mokrat Parti'nin (SPD) gençlik kanadmı oluştururken JUSO'ların yıllık genel kurulunda, ülkede kı toplumsal ve ekonomik sistemin sınıf mücadelesi temeli üze rine oturtulraası gerektiği nulmuştur. SPD yetkililerinir. sert tepkilerine yolaçan JUSO bildirisınde, ülkedeki ağır sanayi ve bankala rın devleştirilmesi lstenmektedir. Büdiride Almanya'cla son günlerde güncelleşen işçılerin yönetime katılması sonınuna da yer verilmiş ve «Hayalperest bir sosyal ortaklık» dive tanımlanan bu durumun işçi sınıfının mücadele olanaklarını olumsıız yönde etküeyeceği ifad« ediimiştir. JUSO yetkilileri sermaye çevreleri ile işçiler arasında brr ortaklıgm hiç bir raman mümkün olmadığını, taraflar arasında ancak sınıf mücadelesi ve sosyal sürtüşmenin varolabilecegini savunmuşlardır. JUSO bildirisınde, SPD yetkilileri ve Bonn hükümeti son e£itim reformu nedeniyle şiddetle eleştirilmektedir. Bildiride. işçi çocuklarının reform yasasında sermayenin taaskılarına karşı ko rumasız bırakıldıgı iddia edilmektedir. JUSOUr .Böylelikle Sosyal Demokratlann kapitalizm mantığıyla nasıl biitünleştiklert bir kez daha ortaya çıkmıştır» demişlerdir. Bildiride askerl konular ile dış polirika sorunlan da yer almaktadır. JUSO'lar silah sanayinin sıkı biçimde denetlenmesini istemişier örgüt üyelerinin Batı Al man ordusunda görev almalannın gerekliliğine deginmişlerdir. Bu arada Batı Alman Silahlı Ku\Tetleri'nin demokratik temeller uzerine oturtulaoası g«r«ği savunulmuştur. JUSOlar Avrupa güvenligi ko nusunda da bir açıklama yapmış lar ve uzun dönemde Orta Avrupa'da kollektif bir guvenlik sistemi kurulmasının yararlannı be lirtmişlerdir. JUSO Genel Kunjlu"nun ardm dan yayınlanan bu bildirl, SPD yetkllilerinin sert eleştirilerine hedef olmuş ve SPD Nordrhein Westfaler eyaleti Bafkanı Flggen, JUSO bildirisini «Politik şizof \ reni» olarak niteleraiştir. ' (Dıs Haberler Servtsi) Politikada Sorunlar SALT Görüşmeleri ERGUN BALCI ÜNTAMIZDA halen u«m stiredlr devam eden fiç onemll toplanta vardır: CenevTe'de Avrupa Gtivenlik Işbirliği Konferansı, Viyana'da karşılıklı ve Dengell Kuvvet îndiriml Görüşmeleri ve gene Cenevre'de Stratejik Silâhlann sınırlandırümaa görüşmeleri (SALT). Bu üçü arasında en önemlisi, fcuskusuz, SALT görtişmelerdir. Bir diz) ulusun katıidıgı dijer Ikl konferansm aksine, yalnız iki süper devlet arasırıda eereyan eden SALT görüsmelerinde ele alman sorun, lnsanhgin ölüm kalım sorunudur. Ellerindeki nükleer sfoklarla yervUzünü blr kaç Y.ez havava uçurabilecek gtiçte olan ABD ile Sovyetler Birligi bu alanda delice bir rekabetin insanlıSın felâketine yo! açabilecegini kabul ederek ilk kez I969'da, stratejik saldın ve savunma silâhlarının sınırlandınlmasma flişkin pörüsmelere başlamışlardır. SALT1 anlaşması 1972'de Başkan Nixon"un Moskova ziyaretl sırasmda imzalanmış. aynı yılın kasım aymda başlayan SALTII pörüsmelerinin ise 1975 haziranında lmza töreni yapılacak anlaşma ile son bulmasi önpörillmilştü. Ancak SALTII pöriişmelerinin çıkmaza elrmesi üüerine, tot>lanrılara 7 mayısta ara verilmiştir. Bir hafta önce aianslar %6rüsmelerin 23 haziranda yeniden başiavacaSım bildfrmisleTdir. SALTII görüşmelerinde ortaya çıkan pürlizleri anlayabilmek için SALTI anlaşmasmda iki süper devletln uyuçtuklan ko nulara söz atmak yararlı olabilir. lP72'de Moskova'da Imzalanan SALTI anlaşmasmda strateJik niikleer saldın silâhlanmn 1977 yıhna kadar 5 yıllık geçid bir siire icin sınırlandınlmas! kabııl edilmi?tlr Sınırlandınlması kabtıl Pdilen saldın silShlan kıfalararası Balestik Püzelerl* (TCBM). Denizaltılardan atıian nUkleer füzelerdi fSLBMI. O tarihte çok başlıklı fiizeler fMTRVt konusunda ABD. Sovvetler'dm ilerde oîdııgundan. Başkan N1xon MrRVHertn sımrlandırmalanm SALTT anlaşmasmın kaosamina soVmavı uyeun bulmamıştı. Aynca ABD'nin çok başlıklı füze fMIKV) atanındaM ü*rUnlü9rm# karşılık. Sovye^lerin de ftlze rampası sayısmdald Ustün!üğün« pöz vıımulmuştu. Anrak Sovyefler'in Amerikaiı vetkllilerin beklemecfîitlert bir h:zla MIRV'i gelistirip, 1973'te basarıyla denernelerl. hesaplan altust etmis ve Washington'u büytifc kııskuya dtisUrmflstür. Cok baslıklı fü7P konusunda ABD'nin ««tünmeiinU sona erdiren ROTVPtler avrıca. daha büviik ve isahetli filzeler de eeli«»1rmı«îtTler. Sovvetlerin dev ICBMIerinin dntalarRrası baiistik ftlze) uptm« taküarak olan MTRV'ler ABD Içm çok büyflk bir tehlike olablI:rdi Gecen yıl Vladivostok'ta Gerald Pordia T.eonid Bretnev ar«sında vapılan zirvede iki tarafın da MTRV ile donatabilecefi filze sayısınm tavanı 1320 olarak saptandı. Bu savıdan daha çok fuzevi nükleer baslıkla fMIRV> donatmaya izin verilmiyordu. Avnca iki süper devletten herbirinin elinde bulunduracafı strateıık bombardıman uçafeı ile stratefik nükleer füze savıs! d» 2400 olarak sınırlandınldı. Böylece çok kritifc bir sorun olan MIRV konusunda çıkmazdan kurtulunmuş. anlaşmaya do*ru onemli bir adım »Mlmıştı. NP var (ti (röriismeler ilerledikçe ort*ya yenı Düriizler çıkıyordıı Örnefn ikl stlner devlet «strateiik» sozcu»ünün kapsamı konusunda anlaşamarmşlardır. AmerikaHılar Sovvetler'in havada vakıt Hcmali vaoabilen uzun menzilU «BackfıreB» bombardıman uçaklarınm strateii^ oldu»tmu ilert sürmekte. Sovvetler ise bunu kabul etmemektedirler Moskova'va pore «BaekfireB» bombardıman ucagi strateiik olarag tanimlandıgı takdirde. Amerikaiılann «Fni» uraklannın da stratetik sılfth olarak nitelenmesi gerekmektedir. Bu ise. Washington>un işıne şrelmemektedir D Kıyasıya eleştiriyorlar Seçim kampanyasında rUm par tiler birbirlerini kıyasıya suçluyor. Aldo Moro başkanlığındaki koallsyonda bulunan partiler bile birbirlerini alabildiğine eleştirmekten kaçınmıyorlar. Seçim konuşmalarında ana muhalefet partisi Komünist Parti'nin oldu gu kadar koalisyondaki Sosyalist Parti'nin amacı da Hristiyan Demokrat Parti yi zayıflatmak. tkl parti yetkilileri de. bu seçimlerin Italya'da partiler sısteminde köklü değişikliklere yol açacagı ve toplumun ekonomik ve toplumsal yapısını temelinden yenileyeceği görüşünü savunuyorlar. Seçim kampanyasında alışürm» olan yerel sorunlarm yerine, tilkenln iç ve dış politikadaki lorunLın ele alınıyor. Seçimler, sola kayışı hızlandıracak mı ?.. ya'da rejimin sola kaymasının kaçınılmaz oldugu görüşünde bir leşiyorlar. Kamuoytmda yaygın olan kanı, Moro hükümetinin baziran sonunda görevinden çekileceğl yolunda. Koalisyonun en büyiik partisi Hristiyan Demokratlar'ın oy kaybetmesi, gözlemciler tarafından olagan karş anıyor. ttaV ya'da uzun süreden oeri önü alınamıyan ekonomik bunalım, enflasyon, grevler, skandallar. suç işleme oranmdaki hızlı artış ve politikada rüşvet ve yolsuzluklar, Hristiyan Demokratların zararına işlejecek neder.lerin ba?lıcalan. 1 Italyan Komünist PartislYıin Venedik ve Milano gibi büyük , eyaletlerde seçimleri kazanaca I ğina kesin gözüyle bakılıyor. İtal j yan Komünist Partisi lideri Berlinguer de seçim kampanyasın! da «Tarihı uzlaşmm» deyimini sık sık teknrlıyor. <Do Haberler Servisl) JAPON BAŞBAKANI GÖRÜŞLERİNİ AÇIKLADI • JAPON BAŞBAKANINA GÖRE, VİETNAM'A KARŞI ZORLAMA POLİTİKASINA BAŞVURMAK HİÇ DE AKILLICA BİR YOL DEĞİL, AYRICA TOKYO VİETNAM'A TEKNİK VE EKONOMİK YARDIM YAPMAK İSTİYOR Sosyalistler Sosyalist Parti hükümett* daha fazla soz ssıhibi olmayı amaç lıyor. Hristiyan Demokrat Parti lideri Amintore Fanfani de bu seçimlerde sosyalistlerin oy oramnda artıs görülmesinin sürpriz olmayacağı görüşünde. Panfani Sosyalistlerin oy oranı %l.Ve ulaştıgı takdirde, hükümet için de huzursuzlukların büyüyecegine. hatta süre dolmadan parlamento seçimlerinin yenilenecegine dıkkati çekiyor. Yetkili çevreler. 15 haziran seçlmlertnde Sosyalistler geçen yıl Sardunya ve Trentino'dakl yerel seçimlerde kazandıklan basanyı elde edecek olurlarsa ki bu olastlık çok da uzak değil îtal (DIŞ HABERLER SERVtSt) Japonya Başbakar.ı Takeo Mıfct, Kakuei Tanaka'nm ıstifası üzertne altı ay önce görevi devr almıştır. Miki'nin iktidarda uzun süre kalması beklenmiyordu. Ger çekten Takeo Miki'nin hem saglık durumu bozuktu, hem de iktidardaki Liberal Demokrat Partinin karşıt gorüşlü kanatiarı arasında bir çı tışmayı önlemek PARIS Öncekl gece Paris amacıyla uzlaştıncı lormül olabanliyösünde, «Le Parisien Libe : rak ortaya atılmıştı. Oysa Miki, re» gazetesi işçilerinin grevi ile ' kendisi hakkmdaki tüm tahminılgilı oldugu sanılan iki suikast leri boşa çıkartmıştır. Japonya yapılmıştır. Bunlardan birinde, Başbakanı kimsenin ummadıgı kullanılan patlayıcı madde, Fran bir inatla birbıri ardrndan rece Presse Basın Ajansı başyazan lorm yasalan çıkartmıştır. MiBemard Cabanes'in ağır yaralan ki'nin reformlar konusunda bu masına yol açmıştır. Sorusturma derüi kararlı bir tutum takınmalan yürütenlerın kanısınca Fran sı, son zamanlarda Liberal Dece Presse başyazarının suikaste mokrat Partide bile yakınmalahedef olması sadece bir yanlışlı ra yol açmış, tutucu kanat Mikiğın sonucudur ve suikastçiler «Le nin çok hızlı gittiğini ileri sürParisien Libere» gazetesinin, aynı meye başlamıştır. Bu arada Miad ve soyadını taşımasına karşın ki'nin saglık durumu da düzelFrance Presse başyazan ile hiç miştir. bir akrabalığı bulunmayan başABD'nın Güneydogu Asya'dan yazan Bernard Cabanes'in adres ı çekiimesinin Japonya'da küni lerini kanştırmışlardır. çevrelerde derin kuşkulara yol Suikastierin her ikısınde de Ca açtığı bu sırada, «Time» dergisi banes'in ve grevci sendikalarca muhabiri 68 yasındaki Japonya ışverenlerie îşbirlikçi olarak nite Başbakanı ile bir görüşme yaplenen Işçı Gücü Sendıkası Genel ) mıştır. Sekreteri Andre Bergeron'un ev l Görüşmeyi okurlarınuzA sunulerinm kapısına patlayıeı madde | yoruz: ,er bırakilmıştır. Cabanes'in, duy • VİETNAM'IN GELECEĞt: dugu bir giirültü üzerıne evimn Son tahlilde önemli olan, bir kapısındaki gözetieme delığinden ıJusun kollektif isteğidir. Barısın dışarı baktığı sırada meydana ge en bü>iik düşmanı ise yoksulluklen patlama sonucu yaralandığı j tur. Kanıma göre, çağımızdaki sanılmaktadır. France Presse A ı mücadele karşıt ideolojilerin ;ansı başyazan bacaklanndan ve • hangisinin yoksullugu ortadan bedenınden yaralı olarak derhal kaldıracagı mücadelesidir. Jahastaneye kaldırılmış, doktorlar ponya'nın üzerinde durdugu iki durumunun ağır olduğunu belirt temel ilke vardır: Self determişlerdir. mination (kendi kaderini tâyin îkinci suikastte ise. sendika etme hakkıi ve yoksulluğa karşı mücadele. Japonya bu ilkelere genel seKreteri Bergeron'un pat lama meydana geldiğinden ço>t dayanarak Vietnam'a teknik ve tan yatmış oldugu için yaralanan iktisadi yardım yapmak istiyor. Vietnam'a karşı zorlama poliolmamıştır. tikasma baş%aırmak, kanımıa Öte yandan, «Le Parısien Libe akıllı bir yol değiidir. re» adlı gazetede çalışanlarla • KORE'DE YENt BİR SAdayamşma içinde olduklarını belirtmek ve «Sendika özgürlük VAŞ SORUNL": Aralarındaki idelerine karşı davranışlari" pro olojık farklara karşın Güney ve testo etmek üzere bir araya ge Kuzey Kore aynı ırktan gelen ien onbinlerce kişi. önceki glin aynı gelenek ve kültür geçmişiöğleden sonra Paris'te büyük bir ne sahıp ülkelerdir. Eğer iki Kore'nin liderleri büyük bir yanılgösteri yapmışlardır. gıya düşmezler ve yanlış hesapPolise gore sayıları 810 bin lar yapmazlarsa. yeni bir Kore arasında olan. gözlemciler tara savaşının çıkacağına inanmıyofından ise 4060 bin arası olduk rura. ları belirtilen göstericiler, iki saÜstelik ABD. Rusya ve Çin de ate yakın bir süre boyunca saböyle bir savaşı istemiyorl«r. kin bir yürüyüş yapmışlardır. Genel tşçi Kor.federasyonu ile Fransız İşçi Konfederasyonu adlı iki güçlü örgüt tarafından düzenlenen gösteri, sol eğüimli par tıler ve Milli Eğitim Federasyo' nu tarafından da desîeklenmis1 • KORE VE BİRLEŞMİŞ MİLLETLER: Kuzey ve Güney Kore'nin Birleşmiş Milletler'de aynı zamanda lasıl temsil edilebileoeğini düşünüyorum. Bana kahrsa iki K^re'nin eecici bir Paris'te "Le Parisien Libere,, gazetesi işçilerınin greviyle ilgili iki suikast yapıldı Takeo Miki: "Barışın en büyük düşmanı yoksulluktur,, Füzelerin. MIRV baslıklan ile donanmıs olup olmadıgmın denetlenmesi sorunu da iki (ilke arasındaki püriJzlü noktalardan bırıdır. Yerde denetleme kabul edilmediginden, iki ülkenin n«dıvostok'ta saptanan smın aşıp asmadıgmı kontBDl etmek çok guçtu. ABD bu konuda şöyle bir öneri yaprt: örnefin Sovyetl*r:n .SS18» fiteesi MTEV fle denenmisse. o raman mevzilere yerleştınlmiş olan türn S&18 füzelert MTRVIerle donatılmıs kabul edılecektir. Ancalc Sovyetler bu önenyi kabul etmemiş ve SS18 ^ Z R v r İ ? £ , b İ r t U r ü n ü n tek n u k I e e r bas'ık tasıdıgını ve bunlara MIRV talnlamayacagını belirtmişlerdlr. Bu pürüzlü noktalarda anlaşamayan taraflar 7 mayısta gönismelera ara Termistenür. Ancak iki Uttr yetlülflerinln bu konuaa çok «Ukkatlt sonusmalan ve demeçlerlnde sertlikten kacınm*l«n 23 hMirand. t»lrr«r batfayacak oln, g«r«sn«.ierte mnla». mazlıklann gıderilmesini lstediklerini beUl etmelrtedlr. înnsanlv gın yazgısmj böylesina yakından ngflendiren bir konuda İM süper devletin anlaşmaya varabilmelerl kuskusuz tüm dünyaniD Takeo Miki esiyle blrUkte ABD llisldlerinde yenl düzenlemeler» koşullar değişti. Bu değişiklikten ötürü ABD birliklerinin Kore'de kalmaya devam etmesi herhalde çok güçtür. Ancak şu noktayı da unutmamak gerekir ki, ABD ile Güney Kore arasındaki guvenlik anlaşması, ABD'ye Kore'yi koruma sorumlulugu yüklemektedir. Önümüzdeki yıllarda eminim ki, Güney Kore'dekl ABD birliklerinin sayısı azalacaktır. Fakat Washington şunu unutmamalıdır: Kore'den ani bir çeküme bölgede büyük karışıkhklara yol açabilir. • ABD • JAPON İLİŞKİLERİ: ABD Japon ilişkilerınin yeni bir aşamaya girmesi zamanı gelmiştir. ABD Japon iliskileri sadece iki taraflı bir ilişki olmaktan çıkmalı ve daha geniş bir dünya görüşüne göre saptanmalıdır. bir ıormtil bulunabilir. Bunun amacı iki Kore'nin sürekü olarak bölünmüş kalması değil. Fakat gelecekte birleşme koşullarmı hazırlamaktır. Bu konuda son kararı doğal olarak iki Kore halkı verecektir. • ABD'NİN KOREDEN ÇEKİLMESt: ABD birlıkleri Kore savaşından ötürü Güney Kore'ye gelmişlerdir. Oysa aradan geçen zamanda SPD'NiN SORUNLARI BiRLiGi», ALMANYA'DA iŞÇiMEMUR AYRIMININ KALKMASINI iSTEDi BONN Federal Almanya'da iktidardaki Sosyal Demokrat Parti ıSPD) içinde en büyük ve etkili kuruluşlardan biri olan Işç* Sorunları Birliği (AFAi, işçimemur ayırımının ortadan kaldınlmasını parti yönetiminden iste • miştir. ! İki yıl önce kurulan AFA'ıun i ilk Genel Kurul'unda söz alan! yetkililer, Federal Almanya'da işçi ve memurların farklı statülerde bulunmalannm çagın gerçeklerinden geride kaldığını belirtmiş ve bu ayınrmn ortadan kaldınlmasmı ve memurlar için sendikal haklar sağlanmasım istemişlerdir. AFA Genel Kurulunda işçilerin yönetime katılması sorunu da ele ahnmış ve SPD'den bu ko nuda FDP'ye ödün verilmemesi istenmiştir. Bonn Hükümetinde Sosyal Demokrat Parti'nin yanı sıra görevde bulunan Hür Demokratlar (FDP), işçi işveren | ilişkilerinde, işverene ve yönetici durumundaki memurlara işçiye oranla belirgin ayrıcalıklar tanınmasında direnmektedir. îşçi soruniarı Birliği AFA, Sosyal Demokrat Parti içinde Genç Sosyalistler'den (JUSO) sonra ikincı büyük grubu oluşturmaktac<ır. JCSO'ların SPD' nin aşın sol kanadını oluşturma ! lanna karşılık, AFA örgüt içinde daha ılımlı ve nükiiTi^fip cörevli SPD'li bakanlarm çizgisinde gör'innıektedir. AFA'nın genel Kurulunda Baş bakan Schmidt. SPD Genel Başkanı Wüly Brandt, Çalışma Bakanı Arendt. Eğitim Bakanı Roh cie ve SPD Yönetim Kurulu Uye leri hazır bulunmuslardır. Suudi Arabistan'da yabancı kadınların otomobil kullanmaları yasak • Suudî Arabistan Kralı Halid, ölen Kral Faysal'ın politikasmı izliyerek, kadın haklarını savunmağa devam ediyor.. Suudi Arabistanlı kadonlar, bu çöl krallığmın toplumsal degisiminde, kısıtlı da olsa agırlıklarım duyurmaga ve rollerini oynamağa başlamışlardır. Suudi Arabistan'da, kadınlann kendi aileleri dışında erkeklerle görüşmeleri veya politikaya karış malan kesinlikle yasaktır. Buna karşılık sa>ılan gittikçe artan bir kadmlar ordusu çeşitli i^ alanlannda çalısmakta ve ülkelerine bu alanlarda katkıda bulunnıaktadır. Bir süre önce bir suikaste kurban giden Kral Faysal, kız öğrenciler için açtırdığı bir okul yüzünden büjiik sorunlarla karşılaşmıs ve tutucuların saldırılarıru durdurabilmek için askeri birlikleri çağırmak zorunda kalmıştı. Ölümünden kısa bir süre önce yaptıgı bir konuşmada ise, kadınlann toplum hayatına kaıışmalannı savunmuş ve bu gelişmeyi durdurmak istiyenlere karşı mücadeie edeceğini söylemişti. Suudi Arabistan'ın bugünkü Kralı Halid de aynı politikayı izleyeceğini söylemektedir. Resmi istatistikler bulunmadığı için kesinlikle bilinmemekle ! birlikte, yüzlerce Suudi Arabistanlı genç kızm Batı Avrupa ülkeieriyle Amerika'da üniversitelere devam ettikîeri ve burada ciddl şekiide eğitim gördükleri bilinmektedir. Suudi Arabistan , üniversitelerine devam eden kız ögrencilerin sayısı da bir hayli kabanktır. Bunlar kendilerine ayrılan sınıflarda ders görmekredirler. Kız ögrencilere Suudi Arabistan'da genellikle kadm öğretim üyeleri ders verir. Bir erkek ögretim üyesınin ders vermesi gerekirse o zaman dersler televizyonla verilmek* > ve kız ' öğrenciler bunu televizyon setlerinden fzlemektedirler. Zamanla. büyük bir olasılıkla. bu gibi katılıklar da crtadan kalkacaktır. Suudi Arabistan'ın kadınlarla ilgili yasalan yabancı kadmlara da uygulanır. Örnefin ülkede görevli yabancıların eşlerinin otomobil kullanmaları yasaktır. Suudi Arabistanlı yetkililer şimdi bu yasağı ortadan kaldıracak bir vasa tasarısını görüşmekte ve ülkede yaşayan yabancı kadınlara uygulanan bazı kısıtlamaları ortadan kaldırmağa hazırlanmak tadırlar. İsveç Başbakanı Olof Pabne İsveç'te sendikalı 37 bin memur ücret zammı istemiyle greve gidiyor Başbakan Palme, memurların grev karanna sert fcepki göstererek. «Bu davranış haik eKo nomisine ağır darbe indirirf dedi STOCKHOLM Frankfurter Allgemeine gazetesinde yer alan bir haberde, tsveç'te 37 bin memurun gTev karan aldıklan, bu memurların bağlı bulunduklan sendikaya kayıtlı 300 bin memurun ise arkadaslarını desteklemek amacıyla greve gitmelerinin söz konusu oldugu bildirilmektedir. denlerin lsteklerinin yerine getlrilmeyecegınl kesin bir dllle beürtraiş ve onlann ülke ekonomi sine ağır vükler vükledifini öne sürmüştür. (Dıs HaberleT Servisi) Deeismrktp olan Suudi Arahistsın mnlıımnnHa lııHmm « • ı •• Sendika tarafından yapılan açıklama üzerine konuşan tsveç Başbakanı Olol Palme, bu davranışın halk ekonomisine ağır ! darbe indireceğini söylerniştir. Palme tıyan anlamını taşıyan ; konuşmasmda, ülkede tam tstih ' \'EW VORK Geçen afııstos daram korunmasmda tüm güçayından bu yana ağıdıkı<<r 2ü lerin çaba harcamalan gerektiği milyon tonilâtoyu bulan S3 dtv ni belirtmişlerdir. tanker için verilen sıparişler ıptsveç iş piyasasının, kısa süre tal edilmıştir. 4S tekne için verilen siparişlerin de ya tptal PHIiçinde bu ülke için alışılmamış leceğı, va da anlaşma şarfitmbir biçimde kanştığı bildirilmek nın yeniden ?özden geçirileceâi bildirilmektedir. tedir. Devlet ve belediyelerde «Business Ween» derglsl, ebogörevli memurlann bağlı bulun ! nomik bunalımıtı nihayet ı»emi duklan sendikalann, yetkililerle ınşa sanayiini de etkilemeye t»^yaptıklan toplu sözleşme. 1975 ladığinı ve özellikle Avrupa daki ve 197S yıllannda memur maasla tersanelerın iş bulamaz ve vapamaz hale düşfüklerinl varmısnna toplam ^31 oranında zam getirmektedir i tır. Derjiye !»öre. Japnnya'naki dev tersaneler de sinpp?lerın ıpta) edılmesinden sonra trali Sendikanın aldıği Kararla %re ve giden memurlar tse, sıgorta I bir çıkmazın icine ffirmı«l»rdfT. Bunlann durumlanmn, Aviuoave ek tatil giderlenyle maaşlan ! dakilerden de •cotü oldugu r>ena %18 oranmda daha fazla zam lirtilmekedir vapılması isteminde bulunmuşDergı. petrol rüketiminin azallardır. | rnasına karşılık Uretimin «rttığıMemurların bu isteKlerini se | nı ve yük bulamıyan çok sayıda tankerin limanlarda hareket Petrol bunalımı nedeniyle dünyada tanker vapımı azalıyor